Katalog

SAYTA CUMHURİYET 16 OCAK 2004 CUMA HABERLER DUNYADABUGUN AIJ SİRMEN Sakın Ha Ateşle Oynamasınlar'mış! Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Şii lideri Ab- dülaziz El Hakim ile yaptığı görüşmede, Kürtleri uyarmış ve "ateşle oynamamalan" nı söylemiş. Barzani-Talabani ikilisinin bölgede uzun yıllar sürecek bir ıstikrarsızlığın tohumlannı atmaya ha- zırlandıklannı bütün dünya biliyor. Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği yönetim sorum- lusu Berham Salih'in de açıklıkla söylediği gibi, bunlar Kerkük'ün bir Kürt kenti olduğunda ısrariı- lar. Irak Kürtlerinin liderieri, Kerkük'ü tesahub et- mek isterken boşuna tarihi deliller anyorlar. Kerkük'ün bir Türkmen kenti olduğu, ama son yıllarda bir yandan Saddam'ın, biryandan da Kürt- lerin baskısıyla buradaki Türkmen nüfusu azaltma politikası uygulandığı biliniyor. Yağmacı Kürtlerin, Kerkük'te tapu kayrtiannı yak- malan da Türkmenlerin haklannı aramalan halin- de bunlan belgeye dayandırmalannı engelleme arnacına yöneliktı. Zaten, Kürtlerin Kerkük üzerindeki ısraıiarı, tari- hi rıedenlerden değil, düpedüz petrolden kaynak- lanmaktadır. Ortadoğu'nun ikinci büyük petrol re- zervine sahip olan Irak'ın kara attın zenginliğinin yüz- de 4O'ı bu bölgede bulunmaktadır. • • • Talabani-Barzani ikilisi, bu zenginliğin üzerine oturmak ve buradan yola çıkarak Iran, Suriye ve Türkiye'den toprak kopararak büyük Kürdistan'ı kur- mak amacı peşındeler. Bu politika yıllardır bilinmekteydi. Ne var ki, Irak Kürt liderieri bu amaçlanna ken- di güçleriyle ulaşamayacaklannı çok iyi bilmekte- dirier. Bölgeyi bir istkrarsızlık batağına sürüklemek is- teyenler en büyük güçlerinin Amerikan desteği ol- duğunun da farkındadırtar. Ancak ABD, eğer gerçekten Irak'ta ve bölgede istikran istiyorsa ülkenin içinde nüfusun yalnızca yüzde 20'sine sahip olan Kürtleri böylesine des- tekleyerek bu sonuca varamayacağını da kavra- malıdır. Ne Sünni ne de nüfusun çoğunluğunu oluştu- ran Şii Araplar, Kürtlerin Irak'ın petrol zenginliğinin önemli bir bölümü üzerine oturarak ülkeyi kilitle- melerine göz yumacaklardır. Gelgelelim, bu gerçeği Talabani-Barzani-Bush troykasına anlatmak o kadar kolay görünmüyor. Washington'ın, tersine söylemlerine karşın, bu- gün yürüriükte olan politikası, sonuna kadar Bar- zani ve Talabani güçlerini destekleyerek federas- yon adı altında, ilerdetam bağımsızlığayönelecek, yan bağımsız bir Kürt devletinin kurulmasını sağ- lamaktır. Irak başta dmak üzere, çevresindeki bütün dev- letlerie çatışma içine düşmesi kaçınılmaz olan bu devlet, göbeğinden ABD'ye bağlı, o ne derseyap- mak zorunda olan bir stratejik uşak konumuna gi- recektir. • • • Bütün bunlar yadsınamaz gerçeklerdir ve öyle görünüyor ki, Genelkurmay'da verilen güvenlik bri- finginde Tayyip Erdogan'a anlatılmıştır. Ne var ki, Tayyip Erdoğan'ın "ateşle oynama- sınlar" uyansı, kimseyi caydıncı ya da korkutucu bir nitelik taşımıyor. Uyannın böyle bir nitelik taşımaması, içeriğınden değil, uyan sahibinin kişiliğinden kaynaklanmak- tadır. Dünya âlem biliyor ki, Tayyip Erdoğan ABD'nin bölgedeki "yes man" lerinden biri, hatta bugün için belki de birincisidir. Kürtpolitikasınadestekveren ABD güçlerinin In- ciriik güzergâhıyla değiştirilmelerine yeşil ışık ya- kan Erdoğan. bunu yaparken, anayasanın 92. mad- desini de hiçe sayarak Meclis'in onayını almak ge- reğini duymamış, onay almak biryanabu girişimi- ni Meclis'ter gizlemeye bile çalışmıştır. "Peki o zaman Tayyip Erdoğan 'ın uyansı ne an- lam taşıyor?" diyebilirsiniz haklı olarak. Aslında Tayyip Bey'inaçıklaması.Kürtlereyöne- lik bir uyan değil, iç tüketime yönelik bir avutma- dır. Doğrusu ya şu kritik dönemde Türkiye'de AKP iktidannın işbaşında olması büyük birtalihsizliktir. Bugün medyanın büyük bir bölümünün yaz- madığı gerçekleri gelecekte tarih yazacaktır. Ölümünün 5. yıldöniimü Ergun Balcı'yı anıyoruz Dış Haberter Servisi - Gazetemiz dış politi- ka yorumcusu ve yayın kurulu üyesı Ergun Bal- cı, ölümünün 5. yıldö- nümünde Zincirliku- yu'daki mezan başın- da yarın saat 11 .00de anılacak. 1531 tstanbul doğumlu olan Ergun Balcı, Işık Lısesi ve Ro- bert Kolej\ bitirdi. îs- tanbul Üniversitesi Hu- kuk Fakültesi'nde üç yıl eğitim gören Balcı, tngiltere"ye giderek uluslararası ilişkiler eği- timi aldı. Gazetecıliğe Lond- ra'da öğrenciyken baş- ladı. Dünya ve Ak- şam'da dışpolitika ağır- lıklı siyasal yazılaryaz- dı. 1969'da Türkıye'ye döndü ve aynı yıl ölü- müne dek aralıksız ça- lışacağı Cumhuriyet ga- zetesinin Dış Haberler Servisi'nde muhabir olarak göreve başladı. Dış politikada, "Babı- âlrnin Dışişleri Baka- nı" olarak adlandınlır- dı. 1974. 1976, 1977, 1978,1979 ve 1989 yü- larında dış politika ala- nındaki yazılanyla Tür- kiye Gazetecüer Cemi- yeti'nin Gazetecilik Ba- şan Ödülü'nü kazanan Ergun Balcı, sürekli ba- sınkartısahibiydi. 1995 yılında lösemiye yaka- lanan Ergun Balcı, 1999 yılında akut löseminin yinelenmesi sonucu 17 Ocak 1999 tarihinde ya- şamını yitirdi. •* Genelkurmay'ın Erdogan'a verdiği brifıngde, irticai faaliyetlerin ivme kazandığı vurgusu yapıldı AKP Ve bir uyandahaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ve- rilen güvenlik brifınginde Türkiye'nin bölgesel güvenlığınin yanı sıra iç gü- venlığe ilişkin değerlendirmeler de ya- pıldı. AKP hükümetinin kadrolaşma- sı ile ilgili rahatsızlıklar dıle getirilir- ken, özellikle dincı terör ve son dö- nemde yoğun olarak basına yansıyan irticai faaliyetler konusuna da dikkat çe- kildi. Brifıngde son dönemde irticai faaliyetlerin ivme kazandığı vurgusu ya- pıldı. Erdogan'a Genelkurmay Karargâ- hı'nda kuvvet komutanlannın da katı- lımıyla verilen bnfıngde dış tehditle- • Erdogan'a Genelkurmay Karargâhı'nda kuvvet komutanlannın da katılımıyla verilen brifingde dış tehditlerin yanı sıra iç güvenliğe ilişkin bir sunum da yapıldı. Sunumda, dış kaynaklı dinci teröre karşı net tavır almak gerektiği, yurtiçindeki destekçilerine de hoşgörülü davranılamayacağı vurgulandı. rin yanı sıra iç güvenliğe ilişkin bir su- num da yapıldı. Bu sunuşta, özellikle geçen yıl aralık ayında Istanbul'daki saldınlarla gündeme gelen dinci terö- re ilişkin bilgi verildi. Dış kaynaklı olan dincı teröre karşı net tavır almak gerektiği, yurtiçindeki destekçilerine de hoşgörülü davranılamayacağı vur- gulandı. îç güvenlik ve iç tehditler ko- nusunda Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) komuta heyetinin, Yüksek Askeri Şû- ra'nın(YAS)aralıktoplantısındakieleş- tirileriyle paralel düşüncelerinin bn- fıngde de dile getirildiği bildirildi. Komuta heyetinin özellikle bazı AKP'lilerın rejim, laıklik ve Atatürk karşıtı açıklamalan anımsaûldı. Bazı ko- mutanlann, isim vermeden TBMM'de- kı mareşal üniformah Atatürk resmi ve Meclıs Muhafız Taburu konusunda açıklama yapan AKP'li Hüsrev Kut- lu'nun sözlerinden duyduğu rahatsız- lığını ilettıği öğrenildi. Yine aynı dö- neme denk gelen ve kamuoyunda tar- tışmalara neden olan tstanbul Fatih'te- ki cemaat cenazesinde sergilenen gö- rüntülere de tepkiler dile getirildi. Ko- mutanlar, özellikle cenaze namazında "şeyhinsakatanıvemakamarabasmıöp- menin Müslümanhkla bir ügisi olma- dığj, sapkınhklann boyutunu ortaya koyduğu'' görüşüne vurgu yapülar. La- ikük karşıtı hareketlerin son dönemde ivme kazandığını vurgulayan komu- tanlar, gelişmelerden duyduklan kay- gıyı Erdogan'a iletti. Eve Dönüş Yasası'nın işlevsiz kal- dığı, büyük çoğunlukla cezaevlerinde- ki militanlann dışanya çıkmasını sağ- ladığı anlatılan brifıngde, 6 Şubat'tan sonra örgütte yem bir hareketlilik ya- şanabileceği vurgulandı. ABD'nin Ku- zey Irak'taki PKK varlığına yönelik baskı uygulaması durumunda bazı te- rörist unsurlann yeniden Türkiye kır- salınayönelebüeceğine dikkat çekildi. AKP Disiplin Kurulu Kuthı'nun savunması beğeırilmedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Grup Disiplin Kurulu, "Atatürk'ün mareşal üniformah resmi srvil TBMM'ye yakışmıyor. TBMM taburu nedeniyle kendimi kışlada gibi hjssedhorum*' dıyen Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu'nun yazılı savunmasını yeterli görmedi. Kutlu'dan gelecek hafta yapılacak toplantıda sözlü savunma istendı. AKP Grup Disiplin Kurulu, gelecek hafta çarşamba günü toplanacak ve Kutlu'yu dinleyecek. Kurul yetkilileri, Kutlu'nun basmda çıkan haberlerdeki açıklamalanyla yazılı savunması arasında açıklığa kavuşturulması gereken unsurlar olduğunu belirtti. İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇÎN AYDINLARDAN YENÎ GÎRİŞÎM Binlerden Müyonlara Demokrasi Buluşması tstanbul Haber Servisi - Aralannda yazar Vedat Türkaü, Prof. Dr. Ülkü Azrak, sinema sanatçısı Tank Akan ve eski tstanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman'm da bulunduğu çok sayıda aydın ve sanatçımn oluşturduğu Demokratik Türkiye Gırışımi, "Binlerden Milyoıüara Demokrasi Buluşması" adı altında bir etkinlik düzenledi. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'ndaki gecenin açılışında konuşan Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Cengiz Bektaş. demokratikleşme için kâğıt üzerinde gerçekleştınlen bazı olumlu değişimlerin uygulamada bir işe yaramadığını belırterek *"Demokrasi paketi adı altmda halkm çıkanna obnayan cafcafh söz ve tavuiaria gerçek demokrasi ve eşhükten yoksun bir demokratik düzen ortaya konmak istenmektedir" dedi. Demokratik haklann. tıpkı bağunsızhk gibi verilmeyip alındığım söyleyen Bektaş, şöyle devam etti: "Kültürümüze, ahunuzın terine, tüm uygar yaşama olanaklanna sahip çıkabildiğjmiz, insan ohna onurunu koruyabiidiğnniz bir Türkiye istiyoruz. Aydmlar, bilim adamlan, sanatçılar, yazarlar, emekçiler, shil toplum örgütkri, sizi demokrasiye sahip çıkmaya, bu yokla savaşunda birleşmeye çağınyonım." Gecede, Derya Köroğlu, Baha Boduroğlu, tlkay Akkaya, Metin Kahraman ile Yunan şarkıcı Nasiliki çeşitli şarkılar seslendirirken, Mümtaz Sevinç ve Orhan Alkaya'nın da aralannda bulunduğu şairler şürlerini okudular. KÜLTÜRLERARASIDÎYALOG Üç semavidinden teröre karşı ortaktavır tstanbul Haber Servisi - tslamiyet, Hıristiyanlık ve Musevilik dinlerinin temsilcileri, teröre karşı bir araya geldiler. 3 dinin temsilcileri 2004 yılıntn banş ve hoşgörü yılı olmasını, terör olaylannın yaşanmamasını dilediler. Hilton C»teli'nde Kültürlerarası Diyalog Platformu tarafmdan **3 semavi dinde ortak ahlaki değerler ve terör" konulu toplantı düzenlendi. Bütün dualar banş için Toplantıya Ortodoks Partriği 1. Bartolomeos, Ermeni Partriği 2. Mesrop, Hahambaşı tshak Haleva, Türkiye Latin Katolik Cemaati Ruhani Reisi Monsenyör Louis Tdatre, Süryan Kadim Cemaati Metropoliti Yusuf Çetin, tstanbul Müftüsü Prof. Dr. Mustafa Çağncı katıldı. Toplantı terör olaylannda yaşamını yitirenler için saygı duruşu ile başladı. Semavi dinlerin temsilcileri ayn ayn banş duası ettiler ve 2004 yılı için dileklerini açıkladılar. Kültürlerarası Diyalog Platformu Başkanı Prof. Dr. Niyaâ Öktem de dinlerin yıllar boyu savaş ve kargaşa dönemleri ile birlikte amldığmı \aırguladı. Prof. Dr. Niyazi Öktem. "Bu durum, dinin siyasete alet edilmesinden ve kültür düzeyi düşük din adamlanmn yanlış yonımlanndan kaynaklamyor. Oysa bütün dinler, temelinde sevgi ve hoşgörüyü içerir" dedi. ÖDP, DEHAP, EMEP, Özgür Parti, SDP ve SHP ittifak konusunda anlaştı Lstaııl)iıl\la Demokratik Güç Birliği tstanbulTabip Odasrnda düzenlenen toplannya ÖDP, DEHAP, EMEP, Özgür Parti, SDP, SHP il başkanları kaoldL (Fotoğraf: EVRİM KAYA) tstanbul Haber Servisi - ÖDP, DEHAP, EMEP. Özgür Parti, SDP SHP il örgütleri, KESK'e bağlı çok sayıda sendika ile meslek oda ve örgütleri tarafmdan Istanbul'da yerel seçimlere ortak adayla ^ ^ _ _ ^ girmek amacıyla oluşturulan "Demokratik Güç Birtiği''nce sürdürülen işbirliği görüşmeleri sonuçlandı. Birlik temsilcilerince İstanbul Tabip Odası'nda düzenlenen ortak basın toplantısmda yerel seçimlerin sol için son ^"™~~~"^ şans olduğu, iyi değerlendinlmesi gerektiği belirtildi. Temsilciler adma basın açıklamasını okuyan SDP tl Başkanı Rıdvan Turan, AKP hükümetinin halkm • Birlik temsilcilerince düzenlenen ortak basın toplantısmda yerel seçimlerin sol için son şans olduğu değerlendirmesi yapıldı. istekleriyle değil. IMF politikalanyla çalıştığını vurgulayarak "Biz, emekten, demokrasiden, kaöhmcı bir belediyecüik anlayışından yana ve suni bölünmelere karşı halk . ^ ^ . ^ ^ ^ . ^ güçlerinin birliği için bir araya geldik" dedi. Siyasetteki rant anlayışının son bulması için sol birliğin şart olduğuna dikkat çeken Turan, birliğin ilkelerini özetle şöyle sıraladı: "Hizmeti esas almak, Türkiye'nin demokratikleşmesinin — — — önündeki tüm engeDeri ortadan kakürmaya yönelik bir tutum sergilemek, işçi ve emekçilerin yanmda yer almak, kadın haklannı sa\ unmak. varoş-merkez aynmına son vermek." ^ Alevi ve Bektaşi örgütleri: Cumhuriyetiıı kazamıııları birer birer yok edOiyor • Eskişehir'de 33 Alevi ve Bektaşi örgütü tarafindan yapılan toplantmın ardından kamuoyuna açıklanan sonuç bildirgesinde, iktidann kadrolaşma hareketiyle devleti siyasal lslam görüşü doğrultusunda yönlendirmeye ve yönetmeye çahştığı vurgulandı. CAN HAOOGLU ESKtŞEHtR-Eski- şehir Hacı Bektaş-ı Ve- li Anadolu Kültür Vak- fı Merkezi'nde bir ara- ya gelerek son zaman- larda yaşanan politik ve toplumsal gelişme- leri değerlendıren yurt genelindeki Alevi ve Bektaşi demek ve ör- gütlerinin yöneticileri, Cumhuriyetin büyük bir tehlikeyle karşı kar- şıya olduğuna dikkat çektiler. Dernek yöne- ticileri, "tktidar, kadro- laşma hareketi ile dev- leti siyasal tslam görü- şü doğrultusunda yön- lendirmeyeveyönetme- ye çaUşmaktadır*" de- dıler. Başta Eskışehır Ha- cı Bektaş-i Veli Ana- dolu Kültür Vakfı Baş- kanı îrfan Çetinkayave Alevi-Bektaşı Federas- yonu Genel Sekreteri Atffla Erden olmak üze- re yurt genelinde faali- yet gösteren 33 Alevi ve Bektaşi örgütünün yetkilılerinin imzaladı- ğı sonuç bildirgesinde, Alevi toplumunun yok sayılmaya çalışıldığı vurgulandı. Büdırgede, "Büyük bedellerle ku- rulan ve halkımmn emeğinin ürünü \e W- riküni olan Cumhuri- yetin kazanımlan siya- sal iktidariar tarafin- dan birer bireryok edfl- dl Getinen noktada ik- tidan efinde tutan erk, Cumhuriyetin kaza- mmlannı yok etmeve çahşarak bütün kamu kurumlannda kadro- laşma hareketi ile dev- leti siyasal tslam görü- şü doğrultusunda yön- fendinnevevtyönetme- yeçahşmaktadırlar" de- nildi. Alevilikyok sayüryor Siyasal îslamı daya- tan yönetim tarzı nede- niyle, Alevi toplum ger- çeğini yok sayma uğ- raşlannın daha beürgin şekilde ifade edildiği vurgulanan bildirgede şu görüşlere yer veril- di: "Yeni hükümetin göreve başlamasmdan ve özellikle Başba- kan'ın 'Cemevlerinin ibadet mekânı olama- yacağını' söylemesin- den sonra, Alevi yurt- taşlara ve AleviBğe ya- pılan hakaret ve aşağı- la\ıcı yaklaşımlarda dddi bir aröş olduğu gözlenmektedir. Bu tu- tum > onetkilerimiz ta- rafindan değeriendirtt- miş ve gelecege yönefik kaygüanmızın artma- sına neden olan bir ge- lişme olduğu sonucu- na varümtşnr.*' 'İlan bir senaryo başlangıcı' "Sünnikardeşlernni- zin her düzeyde inanç eğitimlerine, ibadeüe- rine ve ibadet yapükla- n mekânlann onanmı- na, elekthk, su vb. har- camalanna olmak üze- re toplam 2 katrflyon B- rahkbütçeayıranhükü- met, kurumlannuzın mütevazı taleplerini 'bütçe yetersizliği' ge- rekçesiylereddetmiştir. 100 katrflyonhıkbütçe- mian 2 katrüyonu Sün- ni İslamın giderlerine aynkhğmagöre,ödedi- ^miz\erginin yüzdeiki- si'inanç vergisi' olarak tahsfledflmektedir. Ger- çek durum tam olarak böyleolunca,bizlerden ahnan vergilerin,yakış- mayanşekilde, bir mez- hep lehine kullanıbna- 9-kaynbnası oigusunun ortaya çıkmasına neden ohnuştur. Kurumlan- mız, sözü edilen eşitsiz- Kğin giderUmesi ama- crvta. uhısal ve ulus üs- tüyasalyoUarabaşvur- ma karan ahnıştır. loplanagündemida- hflinde,8Ocak2004gü- nü Millhet gazetesinde çıkan' Kamuoyuna Du- yuru' başukh ilan üze- rinde de durulmuştur. Sözü edilen ilan her ne kadar Cem Çankaya isimli yurttaşın ismhle çıkmış olsa da esasen karanhkgüçlertarafin- dan ortaya konulmak istenen bir senanonun başlangıcı olduğu tes- piti yapılnuşür. Önümüzdeki yerel secimlerde oluşabile- cek yerel yönetimleıie ilgili kaygılar dile geti- rflmiş olup demokra- siden, laiktikten, Cum- huriyetten, Atatürk il- ke ve devTİmlerinden yana yerel yönetimle- rin olmasına çahşıla- caknr. Türkiye'nin içe- ride ve dışanda güven- Kğini ve geleceğini teh- dit eden güçlere karşı ortakhareket edüecek- tir."