22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16OCAK2004CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER İZGİSÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk Otobils nehre uçtu • Ytart Haberleri Servisi - Ankara'dan Erzincan'a giden Gıyasettin Karabulut yönetimindeki 34 YMV 64 plakah yol- cu otobüsü, buzlanma nedeniyle Fırat Nehri'ne uçtu, 37 yolcu yaralı kurtanl- dı. Erzincan Emniyet Müdürû Ahmet Kaplan, otobüsün içinde bulunduğu söylenen 2 yolcu ve 1 muavinden haber alamadıklannı açıkladı. Esen toprağa venildi • tZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - tzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin (İGC) eski başkanlanndan Hasan Ilhan Esen (81), dün toprağa verildi. Esen için Al- sancak Hocazade Camisi'nde kılınan öğle namazına, Izmir Valisi Yusuf Zi- ya Göksu, îzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Pinştina, II Emniyet Müdûrü Halil Tataş, IGC Başkanı Erol Akıncılar, ÎGC Onursal Başkanı îsma- il SİVTİ, Dinç Bilgin. ailesi ve çok sa- yıda seveni katıldı. Esen'in cenazesi daha sonra Narlıdere Mezarlığı'nda toprağa verildi. 9.5 triyonluk korsan yayın • tstanbul Haber Servisi - tstanbul Va- liliği tl Denetim Komisyonu'nun 1.5 yılda düzenlediği 419 operasyonda, pi- yasa değeri yaklaşık 9.5 trilyon lira olan korsan yayın ele geçırildi. Türkiye Yayıncılar Birliği'nin de bulunduğu bir grup yayıncı dernek, ilçelerinde korsan yayın satışına göz yuman belediye baş- kanlannın. yerel seçimlerde tekrar aday gösterilmemeleri konusunda siyası par- tileri sağduyulu hareket etmeye çağırdı. Soyadında baba taraf olacak • ANKARA (AA) - Yargıtay, annenın velayetinde olan çocuğun babanın so- yadını almasına baba taraf olmaksızın karar verilemeyecegine hükmetti. Kar- şıyaka 4. Asliye Hukuk Mahkemesi, eşinden ayn annenin kendi soyadını ta- şıyan çocuğunun babasının soyadını al- ması için açtığı davayı kabul etti. Tem- yiz edilmeyen karar kesinleşti. - GARİP ŞEY!. SENİ HANGİ ANKET KÜÇÜLTTÜ BÖYLE?. Yeni düzenlemeyle aile içi şiddet de 5 yıla kadar hapisle cezalandınlacak İşkencenin cezası arüyorANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TCY'de ışkence suçuna venlecek cezalar arttınlıyor. Ka- mu görevlisinin yaptığı işken- cenin cezası 5 yıldan 12 yıla çı- karılırken işkence sonucunda ölüm meydana gelirse işkence- ciye "müebbethapis" cezası ve- nlecek. Yeni düzenlemelerle ai- le içi şiddet de "eziyet" sayıla- cak ve 2 yıldan 5 yıla kadar ha- pisle cezalandınlacak. TBMM Adalet Alt Komisyo- nu. TCY Tasansı üzerindeki ça- lışmalannı dün de sürdürdü. Alt komisyon, önceki gün başladı- • Kamu görevlisinin yaptığı işkencenin cezası 5 yıldan 12 yıla çıkanhrken işkence sonucunda ölüm meydana gelirse işkenceciye "müebbet hapis" cezası venlecek. ğı "işkence" maddeleri üzerin- deki çalışmalannı saatler süren tartışmalar sonrasında sonuçlan- dırdı. Mevcut düzenlemede işken- ceci kamu görevlisine verilme- si uygun görülen 3-6 yıl hapis ce- zası, yeni düzenlemeyle 5 yıldan 12 yıla çıkanldı. Suçun "çocuğa.fizikveyaruh bakımından sa\ıınamavacak du- rumda bulunan kjşrye, kamu gö- revlisine ya da avukata karşı gö- revidolaytsıyla işlenmesi hatinde" ceza 8 ile 15 yıl arasında deği- şecek. Fiilin "cinsel yönden ta- ciz" şeklinde gerçekleşmesi ha- linde ise 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası verilecek. Bu su- çun işlenmesine katılan diğer ki- şiler de kamu görevlisi gibi ce- zalandınlacak. Tasanda. "aile içi şiddete" de ceza öngörülüyor. Ancak, aile içi şiddet "işkence" olarak değil. "eaayet" olarak cezalandınlacak. Bir kimsenin eziyet çekmesi- ne yol açacak davranışlan ger- çekleştiren kişı hakkında 2 yıl- dan 5 yıla kadar hapis cezası ve- nlecek. Bu kapsama giren fiil- lerin çocuğa, fizik veya ruh ba- kımından kendini savunamaya- cak durumda bulunan kişiye, ba- balık ve analığa ya da eşe karşı işlenmesi halınde kişi hakkında 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası istenecek. GENİŞ AÇI HIKMET BILA Aslolan Stnateji (Hâlâ) Geçenlerde Başbakanlık Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu nu, ga- zetecilerte sohbet toplantı- sında dinlemiştik. Davu- toğlu, Türkiye'nin Avrupa, Amerika, Ortadoğu ilişkile- rini uzun uzun anlatmıştı. O sohbette, AKP'nin yap- tıkları, yapamadıklan tartı- şıldı, eleştirildi. Zaman za- man Davutoğlu da özeleş- tiri yaptı. Prof. Davutoğlu'nun bir sözü çok çarpıcıydı: "Herkes güç biriktiriyor." Kim güç biriktiriyor? Amerika güç biriktiriyor. Avrupa güç biriktiriyor. Av- rupa içinde Almanya güç biriktiriyor. Bu görüşlerin hükümet politikası için ne ifade etti- ğini bilemeyiz ama, Davu- toğlu, aslında bir gerçeğin altını çiziyordu: Aslolan stratejidir. Bu anlamda geçmiş yüzyıllara göre değişen bir şey yoktur. Zaten Prof. Da- vutoğlu da konuşmasına 1815 Viyana Kongresi'nde oluşan stratejik dengeleri vurgulayarak başlamıştı. "Kopenhag kriterleri", "insan hakları", "barış", "uzlaşma", "sınırlarm ko- runması" gibi, son on yıldır ilahlaştırılan deyimlerm gölgesinde, vahşi bir stra- tejik savaşın sürdüğü apa- çık ortada. Amerika'nın, "Irak'ı özgürleştime" yala- nıyla Irak'ı işgal etmesi ve Ortadoğu'nun ortasına lök diye oturması, "aslolan stratejidir" saptamasını doğrulamıyor mu? Aslolan strateji değilse, AB'nin, Kopenhag siyasal kriterlerini yerine getiren Türkiye'ye, Kıbrıs koşulu- nu dayatması nedir? Aslolan strateji değilse, Ingiltere başta olmak üze- re bir grup üyesi, Ameri- ka'nın yanında Irak'ı bom- balarken, AB hep birlikte Türkiye'ye dönüp, "Irak'a kanşırsan AB üyeliğini unut" diye tehdit eder miydi? Aslolan strateji değilse, Amerika nereye gideceğini bile bile Irak'ın kuzeyinde bir Kürt devleti kurdurma- ya girişir, Avrupa da alttan alta destekler miydi? Aslolan strateji olduğu içindır ki, Başbakan Erdo- ğan şu sözleri söylemiştir: "Kürtlerin ateşle oyna- maları önlenmeli, Irak'ın geleceğini Iraklılar belirler dedik ama Irak parçalan- maya giderse komşular müdahil olur. Suriye ve Iran da böyle düşünüyor. Irak'ın hür ve birlikte yaşa- ması önceliğimizdir." Başbakan Erdoğan'a bu sert ve kesin açıklamayı yaptıran gerçek, o stratejik hesapların Türkiye'yi sü- rüklediği son noktadan başka bir şey değildir. Sü- rüklenmeyip, bu günler önceden görülseydi, bu tavır Irak krizinin daha ba- şında konsaydı, ış buralara gelir miydi acaba? Türkiye'nin Suriye ve Iran'la işbirliğine şıddetle karşı çıkanlar kıyameti ko- pardılar. "Aman, Ameri- ka'yı kızdırmayalım", "Or- tadoğu ülkesi mi oluyo- ruz?", "Doğu'ya mı gidi- yoruz?" gibi suçlamalar göklere yükseldi. Stratejik çıkar birliğınin, yön değiş- tirmek anlamına gel- mediğinı, büyük devletlerle dost olmanın, gerektiğinde onlara kafa tutmaktan geçtiğini o arkadaşlara an- latamadık. Ama stratejinin dayat- ması işi o noktaya kadar getirdi ve Türkiye'nin is- yanı önceki gün Türkiye Başbakanfnın ağzından dünyaya ilan edildi. Bu tavrın ne kadar ve nereye kadar sür- dürüleceği, elbette geliş- melere bağlı. Kıbrıs ve Kuzey Irak'tan kıskaca alınan Türkiye'nin, bu makastan kurtulabilmesi için, henüz her şey bitmiş değil. hikmet.bilai" ntv.com.tr DEVLETİN HANGİ KURUMUNDAN IZİN ALDINIZ!.. Oysa mevcut, 1/1000 ölçekli Uygulama tmar Planında, sadece Kemiklidere Islah Dolgu Alanı Imar Planının mev- cut olduğu, UND Ro-Ro tşletmeleri A.Ş.'nce kiralanan taşınmazlarda Bakanlıkça onaylı bir dolgu planının olmadığı tstanbul Valiliği Bayındırlık ve tskân Müdürlüğü'nün Pendik Kaymakamhğrna yazdığı 31.10.2003 gün ve 12888 sa- yılı yansından da anlaşılmaktadır. Bu resmi yazışma öncesınde, tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanhğı'nın tstan- bul Valilıği'ne yazdığı 15.09.2003 gün, GD 15837 sayılı yazısında, sözkonusu alanda UND Ro-Ro tşletmeleri A.Ş.'nın denizde ve karada imara ve planlamaya aykın liman yapılaşmasına devam ettiği belirtılmekte, en önemhsı Başbakanhk Denizcilik Müsteşarlığı tstanbul Bölge Müdürlüğü tarafmdan; • Denizcilik Müsteşarlığı'na yazılan 09.09.2003 tarih ve 3256 sayılı yazıda ve ekinde bulunan raporda, dolgu sonucu oluşan arazi ile ilgili hiçbir başvuru, izin ve hiçbir kaydınm olmadıgı, parselizasyon yapılmadığı, bu sebeple kaydı olmayan bu dolgu alanının daha önce Kumcular ICooperatifi'ne kiralanmasına yasal olanak bulunmadığı belirtilmış iken, UND Ro-Ro tşletmeleri A.Ş.'ne kiralandığı, hatta Kumcular Kooperatifi kiracılığının devam ettiği 3716, 3643 ve 3648 parsel sayılı taşınmazlann da UND unvanlı bu özel işletmeye kiralandığı, • tstanbul Valiliği'ne yazılan 10.09.2003 tarih ve 05904 sayılı yazıda UND Ro-Ro tşletmeleri A.Ş.'ce denizde ve ka- rada devam eden yapılaşma konusunda izin, ruhsat olmadıgı, sonuçta bu işlemlerin yasal olmadığı, daha önce Kumcular Kooperatifi'nce yapıhnak istenen iskele hakkında Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı îstanbul Bölge Müdürlüğü'nün, Deniz Ulaştırması Genel Müdürlüğü'nün ve Gemi tnşa ve Tersaneler Genel Müdürlüğü'nün olumsuz görüşleri neticesınde iskele yapılmasına izin verilmediği anlaşılmaktadır Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı tstanbul Bölge Müdürlüğü tarafmdan Denizcilik Müsteşarlığı'na yazılan 09.09.2003 tarih ve 3256 sayılı yazı ekinde bulunan raporun B-5 bendindeki, UND Ro-Ro tşletmeleri A.Ş. şantiye- sinden sorumlu mimann "Zamanı gelince, Müsteşaruğa başvnru yapılarak terminal işletme izni için başvuru yapılacağı" beyanı, kanun dışılığı sergıledığı gibi, işlemler başlamadan önce alınması gereken ıznın, işlem bıttikten sonra alınacağının söylenmesi "HUKUK DEVLETÎ" ilkesinin ticari kazançlar uğruna kolaylıkla bertaraf edıldiğını, kaçak yapılan lıman tesıslerinin tamamlandıktan sonra emrivaki yapılarak "NE YANt BU KADAR MASRAFTAN SONRA YAPHMIŞ OLAN1 YIKALIM MI?" şeklinde OLDU-BtTTtYE getırilmeye çalışıldığını, "KAMU YARA- RI"nm gözetilmediğini göstermektedir. Olayımız sadece denizin doldurulması, tnşaatlann kaçak yapılarak ANAYASA'mızın, ÎMAR KANUNU'muzun KIYI KANUNU'muzun ihlal edilmesi değil, ÇEVRE KANUNU'muza aykın bir liman üışasıdır. 11 Ağustos 1983 tarih ve 18132 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren "Çevre Kanunu"nun 10'un- cu maddesi gereğince; hazırlanıp 16 Arahk 2003 tarih 25318 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ÇE\ T RESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ YÖNETMELtĞt'nin 7. maddesi ve 1 No'lu listesi gereğince Liman tesislerinin yapüabilmesi, daha doğrusu inşasına başlanabilmesi için OLUMLU ÇED raporunun alınması zorunludur. ÇED Raporu hazırlık aşamasında, 'ÇED Halkın Katüımı Toplantısı' yapılır. Çevre sakinlerine konu ile ilgili bilgi verilmesi için tarih, saat ve yer ulusal düzeyde yayım yapan bir gazetede ilan edilir. ŞİIVIDİ SORUYORUZ!.. ÇED RAPORU ÎÇÎN YÖRE HALKININ BÎLGtLENDÎRlLMESÎ NE ZAMAN NEREDE YAPILDI?. 34 PARÇA KAÇAK BÎNAYI Y1KTIĞIN1ZI SÖYLÜYORSUNUZ. SÎZÎN BU KADAR ÎNŞAATI YAPMAK, BÎNALARI YIKMAK ÎÇlN KlMDEN, DEVLETİN HANGÎ KURUMUNDAN ÎZÎN ALDINIZ?. DEVLETÎN ORGANLARI SlZE ÎZÎN VERMEDlĞtNÎ BEYAN EDÎYOR. DEVLETÎN TÜM KURUMLARINI KANUNLARIUYGULAMAK IÇlN GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ... GÜZEL YALI ÇEVRE GİFIİŞİIVIİ UND Ro-Ro tşletmelen A.Ş.'nın Pendik tlçesi, Güzelyalı Mahallesi, Kemiklidere'nin doğu tarafında bulunan bir kısmı kendisme, bir kısmı Hazine'ye aıt taşınmazda ruhsatsız inşaat yapmasına ve denizi doldurarak arazi kazanması- na, bu fiillerin halen devam etmesine rağmen tdarelerin sessiz kalarak, hatta dolgu sonucu oluşan ve hiçbir tapu kaydı bulunmayan arazilen bu işletmeye kıraya vermek suretiyle Anayasa, Kıyı Kanunu, Imar Kanunu ve ilgili vs. mevzu- ata aykın bir şekılde SUÇ IŞLENMEKTEDtR. Anayasamızın 43. maddesi aynen şöyledir: MADDE 43- KIYIL.4R, DEVLETİNHÜKÜM VE TASARRUFUALTINDADIR. DENİZ, GÖL VE AK4RSU KIYILARIYLA, DENİZ VE GÖLLERİN KIYILARINI ÇEVRELEYEN SAHİL ŞERİTLERİNDEN YAR.ARLANMADA ÖNCELİKLE KAMU YAR.ARI GÖZETİLİR. KIYILARL4 SAHİL ŞERİTLERİNİN, KVLLANILIŞ AMAÇLARINA GÖRE DERİNLİĞİ VE KİŞİLERİN BU YERLERDEN YAR.4RLANMA İMKÂN VE ŞARTLAR1KANUNLA DÜZENLENİR. Anayasanın 43. maddesmeparalel olarak Çevre Yasası'nda; GENEL ESASLAR MADDE 5- KIYILAR İLE İLGİLİ GENEL ESASLAR AŞAĞIDA BELİRTİLMİŞTİR: KIYILAR, DE\ LETİN HLKÜM VE TASARRUFU ALTINDADIR. KIYILAR, HERKESİN EŞİT VE SER- BEST OLARAK YAR.4RLANMASINA AÇIKTIR. KIYI VE SAHİL ŞERİTLERİNDEN YAR.4RLANMADA ÖNCELİKLE K4MU YARARIGÖZETİLİR. KIYININKORUNMASI, YAPI YASAĞI VE KIYIDA YAPILACAK YAPILAR MADDE 6- KIYI, HERKESİN EŞİTLİK VE SERBESTLİKLE YARARLANMASINA AÇIK OLUP, BURA- LARDA HİÇBİR YAPI YAPILAMAZ; DUVAR, ÇİT, PARMAKLIK, TEL ÖRGÜ, HENDEK, KAZIK VE BENZE- RİENGELLER OLLŞTURILAMAZ. KIYILARDA, KIYIYI DEĞİŞTİRECEK BOYUTTA KAZI YAPILAMAZ; KLM, ÇAKIL, VTSAİRE ALINA- MAZ VEYA ÇEKİLEMEZ. KIYILARA MOLOZ, TOPR.4K, CURUF, ÇÖP GİBİ KİRLETİCİ ETKİSİ OLAN ATIK VE ARTIKLAR DÖ- KÜLEMEZ. DOLDURMA VE KLRUTMA YOLUYLA ARAZİ KAZANMA VE BU ARAZİLER ÜZERİNDE YAPILABİ- LECEK YAPIL4R MADDE 7- KAMU YARARININ GEREKTİRDİĞİ HALLERDE, UYGULAMA İMAR PLANIKARARI İLE DENİZ, GÖL \"E AKARSULARDA EKOLOJİK ÖZELL/KLER DÎKKATE ALINARAK DOLDURMA VE KURUTM4 SURE- TÎYLE ARAZİ ELDE EDİLEBİLİR. BU GİBİ YERLERDE DOLDURMA VEYA KURUTMAYI YAPACAK İLGİLİ İDARENİN VALlLlĞE İLETİLEN TEKLİFİ, VALİLİK GÖRÜŞC İLE BÎRLİKTE BAYINDIRLIK \T İSKÂN BAK4NLIĞINA GÖNDERİLİR. BAKAN- LIK, KONUSUNA GÖRE İLGİLİ KURULUŞLARIN GÖRÜŞÜNÜ DE ALMAK SURETİYLE TEKLİFİ İNCELER. UYGUN BULUNMASI HALİNDE İLGİLİ İDARE TARAFINDAN UYGULAMA İMAR PLANI HAZIRLANIR. BU YERLER İÇİN YAPILACAK PLANLAR HAKKINDA İMAR KANUNU HÜKÜMLERİ UYGULANIR. ANCAK, BU PLANLAR BAYINDIRLIK VE İSKÂN BAKANLIĞI TARAFINDAN 2634 SAYILI TURİZMİ TEŞVİK KANUNU KAP- SAMINDA KALAN ALANLARDAKİ PLANLAR İSE, ANILAN KANUNUN 7'NCİ MADDESİNE GÖRE TASDlK EDİ- LİR. DOLDURMA VE KURUTMA İŞLEMLERİ YÜRÜRLÜKTEKİ MEVZUAT HÜKÜMLERİNE GÖRE YAPILIR. BU ARAZİLER DEVLETİX HÜKÜM VE TASARRUFUALTINDADIR, ÖZEL MÜLKİYET KONUSU OLAMAZ. Söz konusu alanın. liman yapılmaya çalışıldığı dikkate alınacak olursa; böyle bir tesisin yapılabilmesi Kıyı Kanu- nu'nun 6. maddesi gereğince Uygulama tmar Planı karan ile mümkündür. Hele kıyı çizgisinin aşılarak denizin doldu- rulması suretiyle (kaldı ki dolgu işlemi sadece Bayındulık ve tskân Bakanlığı'mn dolgu planı ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır) oluşan araziler üzerinde, yapı yapılabilmesi için aynı yasanın 7. maddesi gereğince dolgu işlemi- nin ve yapılacak yapılann imar planında belirtilmesi zorunludur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle