22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 EYLUL 2003 PAZAR 12 PAZAR KONUGU GamaEndrüstriAŞ'nin YönetimKuruluBaşkanıErol Üçer'le Turusgaz, YıtvacıkBarajı olaylannıngelişirninikonuştuk S 6 Y L E $ İ : LEYLA TAVŞANOCLU leyla.tavsanoglu(Ş cumhuriyetcom.tr Türkiye 'nin en köklü ve eski müteahhitlik şirketlerinden birisi Gama. 1959 da üçü mühendis, birisi işadamı dört ortak tarafından kurulmuş. Zaman içinde başka sektörlere de el atmış ve şirketler grubu haline gelmiş. Gama Endüstri AŞ'nin bugünkü Yönetim Kurulu Başkanı, 1959'dakî dört kurucu ortakîan birisi olan Yüksek Mühendis Erol Üçer. Erol Üçer bugû'ne kadar hep basın ve medyadan uzak durdu. Hiçbir şekilde medyatik olmamaya özen gösierdi. Ama Gama ya Izmit Yuvacık Barajı ve Rusya 'yla oriaklaşa kurulan Turusgaz doğalgaz şirketi yüzünden eleştiriler yöneltilmeye başlayınca o da oturdu, düşündü ve kamuoyuna olayların nasıl geliştiğini somut olarak açıklamak gereğini duydu. Bunun için de Gama gibi köklü bir kurıduş olan, en güvendiği gazete Cumhuriyet 7 seçti. Bu kararı verirken de epeyce zorlandı, çünkü şimdiye kadar basın ve medyaya kesinlikle hiçbir açıklama yapmamıştı. Bu söyleşi onun hayatında bir 'ilk 'i oluşturuyordu. Erol Üçer 'le, eşiyle kısa bir tatilyaptığı Antalya 'nin Beldibi yöresinde bir araya geldik. Bize Turusgaz olayını, Yuvacık Barajı sularmdan Istanbul Büyükşehir Belediyesi 'nin son anda yararlanmaktan nasıl vazgeçtiğini anlattıktan sonra da, "Çok senaryo yazılabilir. Senaryo olarak kalmasında sakınca yok. Ama bu suçlama haline dönüşürse yazıkîır, yanhştır," dedi. Mühendislik birjimnastiktir- Şimdiye kadar Türkiye'de Gama ismi bilinir de faaliyet alanlan, nasıl kurulduğu, neleryap- tığındanpek kimsenin haberi yoktur. Gama ka- muoyu öniine şimdiye kadar çıkarılmadığı, ken- diniz de basın ve medya önüne böylece iik kez çık- tığınız için Gama 'yı ve hedeflerini anlatır mısı- nız? - Gama 44 yıldır Türkiye içinde ve dışında pek çok işe imza attı; onlan başanyla sonuçlandırdı ve belli bir yerlere geldi. Bugün Gama firması dünya müteahhitleri sıralamasında 84. sıradadır. Zaman zaman gazetelenmızde çeşıtli alanlarda çalışan Türk firmalannın uluslararası sıralamadakı yerle- ri belirtilir. Herhalde 84. firma olmak da önernli bir yer olsa gerek.Ama ilginç olan. müteahhitlik sek- törü sanayi gibi değerlendirilemıyor. Müteahhitlik aslında bir hizmet sektörü, ama öyle bir hizmet ki pek fazla göz önüne alınmazlar. Müteahhitlik sek- törü lokomotif bir sektördür. - Bugün durum nasıl? -Bugün inşaat sektörü epeyce aşağılarda. Bunun yanı sıra Türkiye'deki yatınmlann durduğu bır dö- nemde yurtdışı yatınmlan Türk fırmalan için şans yaratmıştır. 30-40 yıldan ben Türk fırmalan yurt- dışında da büyük faaliyetler göstermiştır. Sanıyo- rum toplam olarak da 40 mılyar dolarlık iş bitırmiş- lerdir.Yurtdışında çalışmanın dövız kazandırma, faaliyet yapma ve ısühdam yaratmanın dışında yurt- dışına gitmek, ınsanlanmızda bir kültür şoku da ya- ratmaktadır. Yurtdışına çalışmaya gıden işçilenmi- zin hayatlannda önemli gelışmeler olduğu hıç kuş- kusuzdur. - Şirketin adı neden Gama? -Biz şirketi kurduğumuz zaman üç mühendis ve bir işadamından lcurulu bir ekiptik. Gama üstelik mühendislikte çok kullanılan bir katsayı ve Yunan alfabesinin de üçüncü harfi. Kurucular, mühendis- ler Uğurhan Tunçata. Yüksei Erimtan, Erol Üçer ve rahmetli ışadamı Raif Mumcu ıdı. O zamanki gençlik duygulanyla şırkete Gama adını vermeyı düşündük. Zaten başka bir ısim de aklımıza gelme- mişti. Bizim 'gama' katsayısıyla başlayan bu mü- hendislik çalışmalannda bugün de mesleğimizin ge- reklerini ve ahlak değerlenni ön planda tutmaya özen gösterdik. Tabii ki birkuruluşun amacı para kazan- maktır. Ama bızim için mühendishğin ahlak değer- leri ve ilkeleri en önde gelir. Mühendislik bir jim- nastiktir; doğru hesap yapma, çözüm bulma sana- hdır. Bız bugüne kadar böyle davrandık. Şu-ketin tarihi içinde 14 ülkede iş yaptık. Temlnat mefctubu sorunu - Son yûlarda hangi ülkelerde iş yapıyorsu- nuz? - Ağırlıklı olarak Libya, Suudi Arabistan, Irlan- da, Kazakistan ve Türkmenistan'da işleryapıyoruz. Gama'nın 12-13 bin işçisi var, direkt olarak çalı- şan. Bu ışçilerin yandan fazlası da yurtdışında. Bu- rada bir şey daha söylemek istiyorum. Yurtdışın- daki işçilerimizin Türkiye'ye her ay işçi dövizi ola- rak toplam gönderdikleri para 2 milyon dolar. Bu da önemli bir göstergedir.Yalnız bir sorunumuz var ki bu çok önemli ve bununla boğuşuyoruz. -Nediro? - Türk firmalarının teminat mektuplan halledi- lemez durumda. Çünkü Türk bankalannın yurtdı- şında kabul edılmemeleri durumu var. Bir yılı aşan bir teminat mektubu yurtdışında kabul edilmiyor. Bu, bankalann güçsüzlüğünden kaynaklanmıyor. Ama yurtdışında nedense Türk ekonomisinin bir yü sonrasının durumu konusunda hâlâ tereddütler var. - Bir de siz Gama olarak sert eleştirilere uğru- yorsunuz. Bunlardan birisinin nedeni Izmit'te yapılan Yuvacık Barajı 'nin sulannın Istanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından alınmasmdan vazgeçilmesL. Bu olayı bize anlatır mısınız? - Biz Gama olarak mühendislik, teknoloji, kre- dibilite bakımından uzun yıllann deneyimiyle bi- rürimler elde ettik. Bu birikimler bize yabancı fir- malarla, yabancı bankalarla ve Türkiye'deki devlet kurumlanyla ilişkilerimizde çokyararh oldu. 1980'li yıllann ortalanndan itıbaren Türkiye büyük bir ya- tınm kampanyasına girdi. Haklıydı, hükümetler bunu istiyordu, ülkenın de buna ihtiyacı vardı. Ama Türkiye'nin kaynakJan sınırlıydı. Türk Hazine- si'nin, Maliyesi'nin bu yatınmlara yetecek parası yoktu. Yapılan yatınmlar hep yanm kalıyordu. Sa- nıyorum, 100 küsur mılyar dolarlık yanm kalan iş O var. O dönemde para ımkânlan olmadığ için o günkü hükümetler kaynak aradılar. Tabıi bu da dış kaynak oluyordu. Bu dış kredilerle işlerin yapılması yollan arandı. Onun için yap-işlet-de\Tet modelı oluştu- rulması için birtakım düşünceler ortaya çık- tı. DPT, Hazine, Hükürnet bir araya gel- diler. Yap-işlet-devret modelı oluşturul- du. Ondan önce Türkiye'de yatınmlar Ha- zine"nin, Mahye'nin imkânlanyla yatı- nmcı bakanlıklar tarafından halledilirdi. Sonra ortaya yenı ka>Tiak arama sorunu çık- tı. - tzmit Yuvacık Barajı konusuna ge- lirsek... -1986'da Devlet Su Işleri Genel Müdür- lüğü (DSt) îzmit'e su getırmek üzere bir proje hazırladı. Bu projenin üç tane aya- ğı var. Birisi Yuvacık nehri üzerinde bir baraj, ikincisi antma tesisi, üçüncüsü de isale hattı dediğimiz büyük şebekenin da- ğıhlması, yani suyun belli yerlere götürül- mesi...Bu üç kısımdan sadece bir tanesı 1986'da DSÎ tarafından ihaleye çıkanldı. Onu da tesadüfen Gama olarak bız aldık. Ama üç yıl içinde işi bitirmek bir yana, yüzde 10-15 civannda iş yapılabildı. Bu sıkıntı ortaya çıkınca, aynca da yap-işlet- devret arzusu olunca Başbakan Turgut OzaL "Buişiyap-işlet-devretnıetodu>ia>< a- puuz" dedi. Yap-işlet-devret modellerinde, başlan- gıçta kredilerin ödendiği dönemlerde fıyatlar yük- sek oluyor, sonunda 15 yıl dolunca da sıfirla dev- lete ya da belediyeye devredilıyor. Ortalamasını al- dığınız zaman o dönem bir dolar ya da bir dolann altında bir su parası çıkmıştır. Sanıyorum ortalama- sı 80 cent civanndaydı. Yuvacık Barajı - Peki, barajın suyunun Istanbul Büyükşehir Belediyesi 'ne satdması meselesi nereden kaynak- lanmıştı? - Japon firmasının DSİ için yaptıgı fızibilite ça- lışmalan ve verdiği raporlarda, Yuvacık Barajı su- yunun büyük bir kısmının Istanbul Büyükşehır Be- lediyesi'ne verümesi öngörülmüştü. Ama zaman için- de kurumlar arası farklı görüşler, düşünceler nede- niyle Istanbul Büyükşehir Belediyesi bu suyu al- mayı uygun görmemiş. Ama 1998'de yayımlanan kallonmaplanında, 1999'dadahi yılda 140milyon metreküp olan bu suyun yılda 100 milyon metre- küpünün Istanbul Belediyesi'ne verileceği not edil- miş. Yani DPT ve hükümet bu suyun 1999'da dahı beş yıl süreyle tstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne verilmesını öngönnüş. Ama Istanbul Belediyesi kendısine aıt birtakım nedenlerden ötürü bu suyu almayı uygun bulmamış. Bu üretılen su da elde kalmış. Satılamamış. Izmıt Belediyesi de kendi ne- EROL ÜÇER Ortaöğrenimini Ankara Atatürk Lisesi'nde, yükseköğrenimini Istanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İnşaat Bölümü 'nde tamamladu 1957yıhna kadar özel sektör ve kamu kuruluşlannda çeşitli mühendislik hizmetleri yaptL 1959'da kurucu ortak olarak GAMA yönetimine katıldu Halen Gama Endüstri AŞ'de Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütüyor. Pek çok eğitim vakfi içinde çahşmalan var. Aynca eğitime olan gönül bağıyla Ankara 'da korunmaya muhtaç 200 çocuğun bannması için 2 adetyurt binası yaptırdu Islahevinden çıkan çocuklar için iki bina satın alıp bannmalarım sağladı ve bunlann faaliyetlerine katüdu Sorunlu gençler için bir de danışma merkezi binası bağışladu dı bunu yıkalım mı? Onu yapan müteah- hitleri kesip biçelim mı° Ankaraaa bır çev- re yolu var. Yüzde 10 kapasiteyle çalışı- yor. Bu yatınm projeleri hemen bir yılda kendinı amorti etmez. Bu iş zaman için- de olur. Bunlar 20-30 yılın projeksiyonu- na göre yapılmıştır. - Bir de Manavgat Suyu projesi var- dı... -Evet, Israil'e su satılacaktı Manavgat Suyu'ndan. Ama yıllardır denize dökü- lür. Manavgat suyu denleri dolayısıyla bu suyu kullanma ımkânı bula- mamış. Aynca parasını da ödeyememış. Sonuçta Ha- zıne, garantileri gereği bu paralan ödemek duru- munda kalmış. Doğal olarak Hazine bundan büyük ölçüde rahatsızhk duymuş. Bunun iki boyutu var. Suyun satılamayıp elde kahnasınm getirdiği sıkın- tı ile baraj inşaatının pahahya çıkması... Hükümet kararı - Bir de Yuvacık Barajı suyuyla ilgili bir hükü- met karan vardı... - Evet. O zaman Sapanca suyunu kullanan dev- let kuruluşlannın ekolojik amaçh olarak buna son vermeleri ve Yuvacık'ın suyunu kullanmalan ka- ran vardı. Ama bunu uygulatamadılar.Dolayısıyla TÜPRAŞ, SEKA ve oradaki öbür devlet kuruluş- lan yine Sapanca'dan su almaya devam ettiler. Ya- ni devletin çeşitli kurumlan arasrndaki organizas- yon farkhlıklan, eksiklikleri, yanlışlan ve karşı gö- rüşler, bu projenin bu hale gelmesine neden oldu. Devletbazı hesaplar kitaplaryapıyor, bir projeyi baş- latıyor. Ama birtakım nedenlerden bu kadük olun- ca bu işin başlangıcını suçlamanın âlemi yok. Ne DPT'yi, ne belediyeyi, ne Hazine'yi, ne de müte- ahhidı suçlayabilirsiniz. Işı bu yönden almaya kal- bşırsanız Türtaye'de her şeyi altüst edersiniz. Kurt- köy'de Sabiha Gökçen Havaalanı yapıldı. 500-600 milyon dolar para harcandı. Yapılrruş, olmuş. Şim- - Bir aralık da balonla Kıbns 'a su ta- şınmıştı Manavgat'tan... - Evet. Devletin altyapı yatınmlannı yaptıgı zaman onun yüzde yüz randıman- lı ve yüzde yüz doğru oldugunu hiç kim- se iddia edemez. Bunlar biraz Türkiye'nin genel ekonomik meseleleriyle de ilgili- dir. Dolayısıyla bunu bu açılardan değer- lendkmek lazım. Ama Türkiye'de yargısız infaz alışkan- lığı, bazende pohtik meseleler, eski dö- nemin sorunlannı bugün daha farklı şe- kilde değerlendirme düşünceleri olduğu için olaylar birdenbire büyütülüyor. So- nunda da günah keçileri aranıyor. O da Gama'nın başına patlıyor. - Bir de Ruslarla olan Turusgaz oluşumu yü- zünden çok suçlandınız... Bunun büyük zararia- rayol açan gazfa-lasına neden olduğu söyleni- yor. Bu doğru mu? - Bazen, "Siz yıOarca bu iş için uğraşOnız. Demek bunun içinde bir şe>1er var" gibi yaklaşımlarla da suçlandığımız oluyor. Bir proje zaman alıyorsa, uğ- raşma gerektiriyorsa acaba o grup niye suçlanır? Hiç anlayabilmiş değilim. Bakın, biz Birecik Barajı'nı yaprık; 10 yıl uğraştık. Derken oradan Zeugma çık- tı. Ama çok şükür, artık Zeugma toparlandı; değe- ri ortaya çıkü. Bakm Birecik Barajı yapılmasaydı Zeugma orada daha >'üzyıllarboyuuyuyacaktı. Biz o barajın müteahhitleri olarak çok uğraştık, çok şe- ye destek olduk. ŞimdigelelimTurusgaz'a...Onun da bir tarihi var. - O tarih galiba 1980'liyıUara dayamyor. Öy- le değilmi? - Evet. Türkiye o tarihlerde Rusya'dan gaz alma talebinde bulundu. Ve bu gaz Batı'daki hattan Tür- kiye'ye geldi. O hat, Ukrayna, Romanya, Bulgaris- tan, Moldova gibi ülkeler üzerinden geçiyor. Tür- kiye'ye kadar geliyor. O gaz gerçekten Türbye için çok yararlı oldu. Büyük şehirlerde hava kirhlığini en azına indirdi. Enerji açısından da çok kısa vade- de yapılması bakımından büyük bir şans getirdi. Bu devam ederken 1990"h yıllann başında Türkiye, Rusya'dan yeni ek gaz istedi. Hazar projesi böylece kaldı - Neden? Hazar'ın statüsünün hâlâ belirlen- memiş oluşundan mı? - Evet. Bugün bile Hazar'ın statüsü çözülmedi- ği için o hattın Hazar Denizi'nden geçmesinin im- kânı bulunamadı. O proje de öylece kaldı. Yani Türkmenistan'dan Türkiye'ye gaz getiriuTiesi çaba- lanrun içinde biz de tesadüfen bulunduk. Ama ne yazık ki sonuçlandınlamadı. O zaman gazın tek ka>r - nağı batı harhydı. BOTAŞ ve Enerji Bakanlığı ba- tı hattı için Rus Gazprom'a başvurdu. Gazprom'a "Türkiye'ninzamaniçinde8 milyarmerrekûpe ka- dar ek gaza ihtiyacı var" denildi Gazprom bu işi yapabıleceğıni ıfade etti. Ancak. "Ben arükgaa dev- letten d«1ete vermiyorum. Avrupa'da şirketler ku- ruyonnn. Oşirkeüere Gazprom ortakoluyor. O şir- ketkr kanabyla gazı ab>orum. Türkiye için de bu- nu böyle yapacağım. Ortağımı seçtim. Gama orta- ğtmdır. Onunla şirket kunıyoruz. Oşirket gazı Tür- krve'ye getirecek" açıklamasıru yaptı. Böylece Ga- ma-Gazprom şirketi Türkiye'deki enerji yatırunla- nna da girecekti. Bütün çalışmalar geniş bir pro- jeksiyon içinde olacaktı. BOTAŞ, "Neden Gama da başkafirmalaryok?" bıçiminde tepkiler göster- di Rusiar da "Biz Rusva'da yıflardan beri Gama"\1a çaaşıvoruz. Gama'ya gü^•eni^•oruz. Seçeceğimiz or- tak gihendiğhniz bir fırma obnahdff" dedıler. Bir de hattın kapasitesinin 6 milyar metreküpten 8 mil- yar metreküp ek kapasiteyle 14 milyar metreküpe çıkanlması meselesi vardı. O boru ucu ucuna an- cak 6 milyar metreküp gaz taşıyabiliyordu. Yeni bo- ru hatlan yapılması lazımdı. Aynca Gazprom'un da kendi gaz bölgelennde yenilemeler yapması zo- runluydu. -Bütün bu harcamalar nedeniyle Gazprom ek fıyat mı talep etti? -Evet. Uzun müzakerelere giriştik. O arada dört- beş enerji bakanının dönemi oldu. Sonunda Sayın Recai Kutan'ın döneminde bu iş sonuçlandınldı. O zaman Başbakan Erbakan'dı. Böylece batı hat- hndan gelen gaz fiyatının üzerine 10 dolar daha ek- lenmiş oldu. Bu arada BOTAŞ'ın da bu işlenn için- de olmasıyla işlerin daha iyi sonuç vereceği düşün- cesiyle biz Gama-Gazprom'daki hisselerimizden bir kısnunı BOTAŞ'a devrettik. - Yüzde kaç hisseyi BOTAŞ'a devrettiniz? -Yüzde 35'ini BOTAŞ'a devrettik. Bizim yüz- de 20 hissemiz kaldı. Gazprom'un hissesi de yüz- de 45 oldu. Bu yeni oluşan şirkete de Turusgaz is- mi verildi. Bu. taraflann ihtiyaçlan doğnıltusunda karşılıklı müzakerelerin sonucunda ortaya çıkmış birolaydır. Dolayısıyla, "Buradabiravantavar.Ya da frvnrJar aşın" kuşkulan yanhştır Bunlann hep- si karşılıklı müzakerelerin sonucunda ortaya çık- mıştır. Batı hattında durup dururken aynı gazı ge- tirmedik. Fiyat eklentisı ilave gazı getirmenin zo- runluluğudur. Zaten bu fıyat eklentisi bir süre sonra kalkacak- tır. Nitekim en son, iki yıl önce yapılan müzakere- lerde o 10 dolar dört dolara indirildi. Bakın bir baş- ka husus daha var. Sonuçta Turusgaz bir Türk şir- ketidirve bu 10 dolann yansına yakuunı devlet ver- gi olarak almaktadır. Dolayısıyla bu, yine Hazi- ne'nin parasıdn". Yani Gama'ya ya da Gazprom'a giden bir para değildir. Caz flyatı petrole baglı ; - Yalnız burada başka bir eleştiri daha yönel- tiliyor. Deniyor ki Rus gazı çokpahah alındu Bin metreküpü 160 dolar tutuyor. Oysagazdoğrudan Türkmenistan 'dan alınmış olsaydı bin metrekü- pü 80 dolara gelecekti. Siz buna ne diyorsunuz? -Bir kere gaz fiyatı petrol fıyatına bağımhdır. Pet- rol fiyatlan yükseldiğinde gaz fiyatlan da yükse- liyor; indiği zaman iniyor. Öcincisi. Türkmen gazı- nı Rusya üzerinden ahşımız da eleştirildi. Ama bu bir polırikadır Ruslar gazı istediği yer- den alıp sahyor. Siz Ruslardan gazı alıyorsanız, ar- tık bunun kaynağıyla ilgilenmemelisiniz. Ilgilenseniz de bir yere varamazsınız. Çünkü so- nuçta gazı bize satan Rusya'dır. Rus gazının çok pa- halı olduğu spekülasyonlan yapıldı. Bu spekülas- yonlar doğru değil. Bir de Rusya, Turusgaz'la yap- tıgı anlaşmalarda gaz fiyatının hiçbir şekilde açık- lanmaması şarnnı koydu. -Niye? -Çünkü her ülkeyle kendi ölçüleri içerisinde gaz fiyatının pazarhğını ayn yapıyor. Diyelim ki Tür- kiye fiyatı açıkladı. Hemen başka yerlerden itiraz- lar gelir. ZDEMİR YEREL YÖNETÎMLER YASA TASARISINIELEŞTİRDÎ PembetablolarlaülkeyonetilmezANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı AB TalçCtademir, Türkiye'de her şeyin yohmda gittigi iddialannm doğru olmadığını biîdirdı. Turizm, Ekonomi, Bilimsel Araştırma, Tanıtma Merkezi (TEBÎAT) tarafından düzenlenen, "Kamu Yönetimi Reformu ve Yerel Yönetim- lerimiz" konulu 21. Belediyecilik Semineri, Antah/a'nınKemerilçesindebaşladı. Seminerin açılışındakonuşan Özdemir, "tikenin çok fazla pcmİKta^v^ratılarakgirjnediğmigörüyorum'' dedi. Kamu reformu diye Türkiye'nin önüne konulan yasaya, "Yerd Y önetimlerYasaTasana" demeninmümkün olmadığını söyleyen Özdemir, "Hükümet9 SKdurdu da niyeacele ediyorbfliyor musunuz? Çünkü IMFye söz verildi. Zamanı gekti. Kerhen bir yasa çıkanlacak. Bu, de\1etin yeniden>apılandırümasıfalan değü" diye konuştu Türkiye'nin Irak'a asker göndermesi konusuna da değinen Özdemir, "Bu tezkere>le ilgili olay, Türkiye'nin kaderrvieoynanacakhalegehniştir. Şimdi bir bataklık. Gıdelim mı. gıtmeyelim mi?' ABD'den yeni geldün. Çok ciddi sıkınnlar geByor" şeklinde konuştu. Mehmet Ağar: Türkiyelilik kavramı düşmanlanmızın dilinde olan bir sözdür Istanbul il başkanı yeniden Uygun istanbulHaberServisi- Doğ- ru Yol Partısi (DYPı 8. Ola- ğan tstanbul II Kongresı yapıldı. Kongrenin tek ada- yı olan II Başkanı Ertan Uygun. yeniden il başkan- lığına seçıldi. Grand Ce- vahir Otel'de gerçekleş- tirilen kongreye yakJa- şıkl500DYP'likatıl- dı.DYP Genel Başka- nı ve Elazığ Milletve- kılı Mehmet Ağar'ın kongre salonuna "Başbakan Ağar* sloganlanyla girmesimn ar- dından il örgütünün hazu-ladığı "YeterîSözmiDetin'' belgeselin- de Adalet Partisi, Yassıada duruş- malan, Menderes, Polatkan ve Zorlu'nun idamlan ve DYP tari- hi anlaüldı. Belgeselin ardından bir konuşma yapan Ağar, Başba- kan Tayyip Erdoğan'ın "Türki- yeülik" ka\Tamını kullanmasını eleştirerek "Hükümet başkanı bir sabah kalkıyor ve Türkryeo- lik ka\Tamım kullanıyor. Uma- run bunu bilerek söylememiştir. Bu söz, düşmanlaruruzın. Malaz- girt'i unutanlann kullandığı bir sözdür" diye konuştu. Ağar, AKP'nin Süleymaniye'de 11 Türk subayının kafasma ABD asker- lerince çuval geçirilerek gözaltı- na alınmalan ve Irak'ta yaşanan gelişmeler karşısındaki tavnnı eleştirerek şöyle konuştu: "Biz Türkrye'nin Irak'ta \"ar olması gerektigini söyledik. Bun- lann müzakerelerinin nasıl ya- püması gerektigini de söyledik. Siyasi müzakereile mali müzake- reyi bir arada yaparsanız mali şarüı sh^si müzakerenin alünda kalırsınız." Dokunuhnazlıklar konusuna da değinen Ağar. Erdoğan'ın da yargılandığı davalan işaret ede- rek büyükşehir belediyelerinde- ki tüm yolsuzluklann üzerine gidilmesi ve hesabının verilme- si gerektigini belırtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle