05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAVFA CÜMHURİYET 18 EYLÛL 2003 PERŞEMI HABERLER Ebeveynler her öğrenci için yılda 1.4 milyar lira harcıyor, toplam fatura 17.6 katrilyon AilebütçesindekaradelikANKARA ıCumhuriyet Bürosu) - Türkiye'de kamu sistemi içinde yer alan öğrenciJeriçin aileleri tarafindan yapılan özel harcamalann 17.6 kat- rilyon liraya uiaştığı ortaya çıktı. Öğ- renci başına yılda 1.4 milyar lira har- cama yapılıyor. En büyûk harcama kalemi yılda 500 milyon lira ile ser- vis ücretleri. Kamu tşletmeciliğini Geliştirme Merkezi (KÎGEM) tarafindan yayım- lanan "Eğtömde Çürüyiişr ' raporu, Türkiye'deki eğıtim sisteminin, özel- Ieştirme gibi neo-liberal politikalarla nasıl tahrip edıldiğını ortaya koydu. KlGEM Başkanı MümtazSorysaTın açıkladığı raporda yer alan araştırma öğrencilere yapılan harcamalann, kon- solide bütçenin yüzde 18'ine, Gayri Sa- fi Milli Hasıla'nıa (GSMHJ ise yüz- de 6.3'üne ulaştığını gösterdi. 2002 yılına ait verilere göre öğrencilere ya- pılan harcamalar, Milli Eğitım Bakan- lığı bütçesinin de 2.5 katına yaklaştı. • Öğrencilerin bir yıllık ortalama harcamalan içinde en büyük kaiemi yılda 500 milyon lira ile servis ücretleri oluşturuyor. Servis ücretlerini, 250 milyon lira ile kayıt, 150 milyon lira ile giysi, 83 milyon lira ile kitap parası, 80 milyon lira ile kantin giderleri ve 60 milyon lira ile özel öğretmen parası izliyor. Öğrencilerin 1 milyar 398 milyon 150 bin lira tutan bir yıllık ortalama harcamalan içinde yılda 500 milyon lira tutan servis ücretlerini, 250 mil- yon lira ile kayıt paralan, 150 milyon lira ile kıyafet, 83 milyon lira ile ki- tap parası, 80 milyon lira ile kantin gi- derleri ve 60 milyon lira ile özel öğ- retmen parası izliyor. Rapor, eğitim sistemindeki önemli çarpıklıklardan biri olan "derstaane sistemi"ne de dikkati çekiyor. Rapo- ra göre Tûrkiye"deki 2 bin 615 dersha- nede eğitim gören 606 bin 522 öğren- ci, ortalama 2 milyar liradan 1 katril- yon 213 milyar liralık bir "dersane pazan" yaratıyor. 1980*li yülarda uygulanmaya baş- layan "neo-tiberaT politikalann top- lumsal hayatın tüm alanlanyla bera- ber eğitimı de tahrip ettiği belirtüen Kl- GEM'in "EğtnmdeÇüröyüş.''raporun- da "Bir taraftan neo-liberal pon'tika- larSODUCU geiirdağıumında ortaya çı- kanbozulma.diğer taraftan kamu har- caınabnnmbupotitikalardoğrultusun- da küülması, eğitün hakkına bir dar- be indirmektedir" demyor. Özellestlrmenln zararları KİGEM'in raporunda eğitımde özelleştirme sürecinın getirdiği zarar- lar şöyle sıralanıyor: • Eğitim "evrensel/'ulusar değil, "küresel" ılkelere oturtulmaktadır. Eğitim sistemi özelleştirilmeye, eği- timin örgütlenmesi ise hem küresel- leşme hem de özelleştirmeye yol ver- mek üzere yerelleştirilmeye çalışıl- maktadır. • "Eğitim Birtiği* parçalanmakta- dır. Eğitimde "e^tfik" ilkesi göz ardı edilmektedir. »/ Hem öğrenci, hem Öğretmen açı- sından eğitimin niteliği düşmektedir. Her şeyin ricarete göre ayarlanması- na bağlı olarak "diploma satan okul- lar* yaygınlaştınlmaktadir. t/ Norm kadro, toplam kalite yö- netimi, performans denetimi gibi uy- gulamalarla öğretmenlerin özlük hak- lannda köklü değişiklikJer yapılmak- tadır. • Bölgeler arası eşitsizlik artmak- tadır. Devlet eğitimin finansmanın- dan çekilmektedir. f' Eğitimde neo-liberalpolitikalann hayata geçirilmesiyle eğitim ilkeleri ve değerlerinden taviz verilmektedir. Temel birinsanhakkı olan eğitim hak- kı "piyasadaki talebe" göre fiyatı bu- lunan ve ancak parası olanın yararla- nabileceği bir içerik kazanmaktadır. • Paralı eğitimin ilk ve en önemli sonucu kamunun eğitim görme hak- kının yok edılmesi olmaktadır. Paralı eğitim bilimin gelişmesinin de yolu- nu tıkamaktadır. ^ Özel dershanecilik, özel dersler ve devlet liseleri arasmdaki eşitsizlik- lerülkenin gelişmesine fayda sağlaya- cak nesiller yerine, var olan düzeni koruyacak nesiller yetiştirmeye yaramaktadır. EMtin'den üçüncü seçenek • Eğitim Senisi - Üniversıte Öğretim Üyeleri Derneğı Başkam Prof. Dr. Kadır Erdin, yeni bir Yükseköğretim Yasa Taslağı oluştunzlması için üniversite öğretim üyelerini, dernek ve odalan, AKP ve YÖK'ten bağımsız bir platforma çağırdı. Istanbu] Tabip Odası'nda dün düzenlenen 'Üçüncü Seçenek' adlı birpanelde konuşan Erdin, "Üniversite öğretim üyelerinin onayı alınmadan herhangi bir platformda gerçekleştirilecek uzlaşma, üniversite kamuoyunca onaylanmayacaktır" dedı. Ücretsiz dershaneye yoğun ügî • tZMİR (AA) - Bornova Belediyesi 'nin açüğı Anadolu ve Fen Liseleri ile üniversiteye hazırlama amaçlı Gençlik ve Eğitim Merkezi'nin (BELGEM) 2003-2004 eğitim- öğretim yılı yoğun bir taleple başladı. Bornova Belediye Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, 4 bin öğrencinin 30'ar kışilik sınıflarda eğitim göreceği ücretsiz kurslara, hafta başından bu yana yapılan başvurular 3 bin 500'ü aştı. Derslep boş jjeçiyor • VİRANŞEHtR (AA) - Şanlıurfa'run Viranşehir îlçesfnde, yeni açılan Gazi Lisesi'nde göreve başlayan 5 öğretmen de sevk alınca, okuldaki 400 öğrenci bahçede oynamak zorunda kaldı. llçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri, söz konusu öğretmenlerin yeni görev yerlerine uzak olduğu gerekçesiyle gitmek istemediklerini ve bu nedenle toplu sevk aldıklanru iddia ettiler. Yetkililer, öğretmenlerin okula gitmemesi üzerine çocuklann mağdur olduğunu ifade ettiler. Suruç'ta da yeni görev yerlerine atanan birçok kadın öğretmenin, kırsal alandaki okullanna gitmekte zorluk çektikleri, araç bulunmayışı ve mezralarda kalacak yer sonınu yaşandığı için derslerin boş geçtiği bildirildi. • ADAPAZARI (AA) - Adapazan 'nda, Dernekkın prefabrik konutlannda bannan 11 nüflıslu bir ailenin 2 çocuğu, maddi imkânsızlık yüzünden okula gidemiyor. Aile reisi Mehmet Taş (48), eşi ve çocuklanyla 30 metrekarelik prefabrik konutta yaşam mücadelesi verdiklerini belirterek, "Deprem sonrası işsiz kaldım. Yiyecek ekmeğimiz büe yokken 2 çocuğumu nasıl okula göndereyim ki?" dedi. 10 yaşındaki Gökhan Taş, "Okulu çok seviyorum. Geçen yıl 3. sınıfa geçöm. Ama evde kuru ekmeğimiz bile yokken nasıl okula gideceğim bilmiyorum. Okulu ve oradaki arkadaşlanmı çok özledim" diye konuştu. figrenckten öğrenciye destek • İZMÎR (AA) - Ege Kadın Araştırmalan- Mor Ötesi Öğrenci Topluluğu, uyguladığı danışmanlık projesiyle, üniversiteye yeni başlayan gençlerin sorunlannın çözümünde yardımcı oluyor. Topluluk adına yapılan yazılı açıklamaya göre kayıt sırasında form doldurma. yurt bulma ve burs olanaklan gibi konularda gençlere yol gösteren topluluk üyesi öğrenciler, kültürel etkinlıkler, ulaşım ve yemek imkânlan konusunda da üniversiteye başlayacak gençlere yardımcı olabilecek danışman aile buluyor. EKA-Mor Ötesi Öğrenci Topluluğu, Ege Üniversitesi Kadın Sorunlan Araştırma ve Uygulama Merkezi ile Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı bünyesinde 1999 yılmdan bu yana faaliyetini sürdürüyor. 3 okuldasuk^tisiııin sünnesiEsldşehirli afleterin tep^ Esldşelıii'VIe su isyanı çıkü CANHACIOĞLU ESKİŞEHtR- Eskişehir Milli Eğirim Müdürlüğü ile ESKt arasında okullann su borcunun ödenmesi için hazırlanan protokol Vali vekili Sinan Acar tarafindan imzalanmayınca, borçlan 50 ile 60 milyar arasında değişen 3 okulda su kesintisi devam ediyor. Fatih Sultan Mehmet Ilköğretim Okulu'nda öğrenim gören öğrencüerin velileri de protokol sorununun çözülmesi için dün valiliğe yürüdüler. Istiklal Maiıallesi'ndeki okulun önünde toplanan 40 veli vilayet binasına kadar yürüyerek Vali Vekili Acar'la görüşmek istedi. Acar'ın, ESKİ'nin II Milli Eğitim Müdürlüğü'nün toplam 1.1 ttılyon lira borcu nedeniyle yaklaşık 1 ay önce Fatih Sultan Mehmet, Mimar Sinan ve Şeker îlköğrerim Okullan'nın suyunu kesmesi nedeniyle yaşanan sonınu gidermek için ilgili kurum yetkilileriyle toplanfı yaptığını Büyük çoğunluğu yoksul ülkelerde yaşayan çocuklar öğrenim göremiyor 123 milyonkişinin okul hüznü öğrenen veliler, bir süre vilayet meydanında bekledi. Veliler adına konuşan Tamer Sayer, öğrencilerin, salgın hastalık tehdıdıyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Sayer, konuşmasımn ardından veliler adına Valilik makamına şikâyet dilekçesi sundu. Vali Vekili Acar'dan su kesintisi sorununu en kısa sürede çözeceği yönünde söz alan veliler, daha sonra olaysız dağıldı. Mimar Sinan flköğretim Okulu velileri de Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Y'ıhnazBûyükerşen'i ziyaret ettiler. Milli Eğitim Müdürlüğü tarafindan ESKl'ye 1999 yılından itibaren hiç ödeme yapılmadığuu belirten Prof. Dr. Büyükerşen, velilerin valilik ve Milli Eğirim Müdürlüğü yetkilileriyle görüsmesini istedi. Veliler daha sonra Milli Eğitim Müdürü Mithat Özdemir ile görüştüler. Özdemir, protokolün imzalanması için Vali Vekili Sinan Acar'ın onay vermesi gerekriğuıi söyledi. Eğitim-Sen Bokon Çelik'ten karşı dava ANKARA (ANKA)- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çefik. özellüde 10 bin yoksul öğrencinin özel okullarda okutulmasına ilişkin proje nedeniyle karşı karşıya geldiği Eğitim- Sen'e tazminat davası açn. Çelik'ın avukatı Hasan Töysûzoğhı'nun Ankara Aslıye Hukuk Mahkemesi'ne ilettigi dava dilekçesinde, Genel Başkan Alaaddin Dinçer'jn Bakan Çelik'e yönelik sözleri nedeniyle 10 milyar liralık manevi tazminat cezasına çarptınlması istendi. Edrtim-sen'de açmıştı Eğitim-Sen de 2 Eylül 2003 "te Talün ve Terbiye Kurulu'ndaki (TTK) öğretmenlerin görevden almmasıyla ilgili Çelik'in açıklamalan üzerine manevi tazminat davası açmıştı. 68 kişi adına dava açan sendika, Çelik'in ^«Isuzluk ve usulsüzJüğe kanşrıklan"nı söyledıgi öğretmenlerin kişılik haklanna agır bir saldında bulunduğunu sa\Tjnmuş ve bakanın her bir öğretmene 1.5 milyar olmak üzere toplam 102 milyar ödemesini istemişti. CENEVRE(AA)- BM Çocuk Fonu (UNICEF) dünyada okul çağındaki yakla- şık 123 milyon çocu- ğun öğrenimgö- remediğini be- lirterek özellikle yoksul ülkeler- de okula ihriyacı olan onmilyonlarca ço- cuğun yoksulluk. hasta- lık ve cinsel sömürü döngüsü için- de hapsolduğunu bildirdi. UNICEF Icra Direktörü Carol Bellamy, yaptığı açıklamada, "umutsuzluğa yol açan gerçek" olarak ortaya koyduğu tabloda 123 milyon civanndaki okula gideme- yen çocuklann yansından fazla- suıı kız çocuklann oluşturduğunu belirtti. Açıklamada, BM'nin 2 yıl önce koyduğu 2005'te kız ço- cuklann da erkeklerle aynı öğre- nim hakkına kavuşması hedefine rağmen, kızlann öğrenim hakkı- na kavuşmada erkekJere göre be- lirgin bir dezavantajı olmaya de- vam ettiği vurgulandı. Yapılan son araştırmalara gö- re, okula gidemeyen çocuklann yüzde 56'sını, yani, öğrenim gö- remeyen çocuklann 66 milyonu- OECD ÜLKELERİNDE İLKÖĞRETlMDE BÜYÜK SORUN Öğretmenlerinyaşıkaygıyarattyor D^ Haberier Servtsi - Dünyadaki işgücünün giderek yaşlanması ve mezunJann da daha para geriren işlere yönelmeleri sonucunda, birçok ülkede büyük öğretmen açığı yaşanacağı bildirildi. OECD'nin (Ekonomik Kalkınma ve Işbirliği Teşkilatı) eğitim konulu araştırmasma göre, kurum üyesi 19 ülkeden 15'iudeki ilkokul öğretmenlerinin büyük çoğunluğu 40 yaşın üstünde. "Eğitime Baktş" başlıklı araştırmada, Itarya ve Almanya'da öğretoıenlerifl neredeyse yansının, tsveç, Izlanda, Hollanda, Norveç, Finlandiya ve Yeni Zeianda'daysa üçte birinin 50 yaşınuı üzerinde olduğu kaydedildi. Bu sonucun, 1998'deki değerlerden yüzde 6.2 oranında fazla olduğu bildirildi. Araştırmada, "OzelKkle öğrenci sa>isj giderek artan ülkelerdeki bu öğretmen demografısi büyük bir kaygı konusudur. Llkder, emekü öğretmenlerin yerini abnak ve niteiUdi öğretmenler \etiştirrae\e yönelik poütikalar geBştinnefl" denildi. Rapora göre öğretmen açığı en fazla bilim, teknoloji, bilgisayar, matematik ve yabancı diller branşlannda bulunuyor. Raporun bir başka bölümündeyse, eğitim alanında kız öğrencilerin erkekJere göre isrikrarlı bir ilerleme kaydettiği belirtiliyor. "BirçokOECD ülkesinde genç kadmlanıı, bir üniversiteden mezun olma oranlan erkekJerden daha fazla" ifadesine yer verilen araşünnada, bu değerlendirmenin yalnızca 3 ülkede geçerli olmadığı, bu ülkelerin de Türkiye, Isviçre ve Japonya olduğuna dikkat çekildi. Raporda aynca, sanat, sosyal alanlar, eğitim ve tıp alanlanndaki mezunlann üçte ikisini kadınlarm oluşturduğu belirtildi. nu kız çocuklan oluşturuyor. UNI- CEF'in çahşmasına göre, Afri- ka'da okul çağındaki 46 milyon ço- cuk hiçbir zaman okula gideme- di, Güney Asya'da da buna yakın sayıda çocuk öğrenim göremiyor. Bu rakamlar da, dünyada oku- la gidemeyen çocuklann 4'te 3 'ünün bu ild bölgede bulunduğu- nu ortaya koyuyor. Çalışmada, bu kuşaktaki çocuk- lann öğrenim hakkından mahrum kahnasıyla sonraki nesillerin ye- tişmesinde de olumsuzluklara ge- be olunduğu belirtilerek eğitim ve öğrenimden yoksun çocukla- nn hak ihlallerine ve cinsel sö- mürüye daha açık hale geldiği kaydedildi. UNICEF. çocuklann öğrenim hakkından yoksun kalmasının, yoksulluğun azaltılması çabalan önünde de önemli bir engel ol- duğunu vurguladı. PERŞEMBE ORHAN BURSALI İsmet Özel'lep ZOP Durumda! Şair İsmet Özel'ı Irak Savaşı sırasında biı TV'de gazeteci gnjbu içinde dinlemiştim. Şık kos- tümü içinde, özellikle parmaklanndaki yüzükleri il- gimi çekmiştı. Türbanı savunuyordu, seçmenine verdiği sözleri tutmadığı gerekçesiyle AKP hükü- metine bindiriyordu. "Islami Dünya" içinde ayrı bir yer tuttuğuna ilış- kin, program boyunca yaptığı konuşmalardan hiçbir işaret almamıştım. Sonra birden yazdığı gazeteden koptu; Islamcı- !ara veryansın etti; yaşadığı hayal kırıklıklarını dile getirdi; Islamcılann da köşedönücülük, para, ikti- dar, güç konulannda diğerlerinden farklı olmadığı- nı söyledi. Şüphesiz, AKP iktidarında olan bitenler de kendi gözlemlerıni doğrulamaktaydı. İsmet özel, Zaman gazetesinde Nuriye Ak- man'a söylediklenyle yine ilgiyi üzerine çekti. Açıkça "Kadın erkeğin kölesi olmalıdır" diyordu. Kendisini seçmeyen, kendisine köle olmayan, kendisine karşılık vermeyen kadınlara karşı bir hınç içinde olduğunu söylüyor: "Kadmlar 'yana- nm' diye çekildiler. 'Bu adamla onun istediği şe- kilde bir ilişki kurduğum takdirde ben ne olaca- ğım' dediier". Onlara sunduğu ilişki biçimini açıkça "köleJik" olarak nitelendiriyor. "Bunu gönüllüce çok arzu ederek yapması lazım". Eşi, köle olmak bir yana, kendisine yardımda bile bulunmamış, bu nedenle ona küsmüş. Kendısi ise bu ilişkide köle olmayı düşünmüyor, çünkü "bir ilişkide iki köle olmaz". • • • Söyleşinin bütünü, derin bir hayaJ kınklığı için- deki bir insanı resmediyor. Mutsuz, tatminsiz bir şair. Bir şairin tatminsizliğinı anlanm. Yazarın da, bütün sanatçıların da bir anlamda kamçısı olabilir çünkü. özel'in mutsuzluğunun ağırlığı sanki daha çok siyasi planda ve kadınlarla ilişkisinde gibi... Ge- rektiği kadar yüceltilememiş, doyurulamamış bir insan var söyleşide... Ama, söyleşide burada beni ilgilendiren en il- ginç yön, tabıi ki kadınlara yaklaşımı, kadın-erkek ilişkilerinin içeriği üzerine düşünceleri. Şair, Islamın öğretisinden aynlmış değil. Aslında kadını köle olarak görmesi de, Islarnın genel yorumlanmasının özüyle örtüşüyor. Şairli- ğinden gelen bir dirilik ve saflıkla, erkek olarak, bu ilişkinin tam Islami hakikisini arıyor ve bunu tam bulamamaktan yakınıyor. Yakarışı da arşı âlâya varıyor! Doğru düzgün "bir köle" bulamamış mı şair? Sanınm bulmuştur; ama öyle anlaşılıyor ki, ken- disinin istemediklen köleliklerini sunmuş sanki... Köle olmasını istediği kadmlar da Şair'i hayaJ kı- rıklığına uğratmış.. Türkiye'nin büyük çoğunluğu arasmdaki ilişki, erkeğe kölelik biçiminde sürüyor, şu veya bu de- recede. Şair'in kendı çevresı de bu köleliklerle doludur. Islamın kaynakJarında ve kabul gören yorumla- nnda, kadının yeri çok bellidir. Erkeğin kesin ege- menlik alanı içindedir kadın. Türban, bu egemenliğin simgesidir. Olayın bu özünü görmek gerek. • • • Başbakan, Berlin'de dört kadın konusunu çok vecız bir şekilde açıklamadı mı? Düşündüm ve Emine Hanım'a, her zaman dimdik ayakta kalmak, evde bir kutup oluştura- cak bir düşünce gücü ve dirayet diledim. Çok şükür ki, günümüzde kadınlarımızın önemli bir kısmı, Islami erkeklerin haklarından gelebile- cek bir kararlılıkta, güçte ve kültürel düzeyde. Cumburiyet onlara en azından bu bilinci vere- bilmiş gözüküyor. Cumhuriyet'in yasaları da ka- dınlarımıza, erkeklerin yanında eşitlik mücadele- sinde en büyük desteği veriyor. Onlann hepsı aslında yann türbanlannı da ata- caklar. • • • İsmet Özel'in derin hayal kınklığını anlamaya çaJışıyorum. Kendisine köleliklerini sunmasını istediği ama hayal kınklığı yaşadığı kadınlarm, başlarında tür- ban var mıydı yok muydu bilmiyorum. Ama türbanlı olsa bile, hepsinin aslında, benli- ğinde, özünde, düşüncesınde, düşlerinde, kültü- ründe, türt>anı çoktan çıkanp atmış kadmlar oldu- ğunu düşünüyorum. Hepsine çok derin bir saygı duyuyorurn. İsmet Özel'lerin durumu zor.. Gelecekleri de karanlık.. Yakanşından, feryadından bu anlaşılıyor! obursafifo cumhuiiyetcom.tr. 959 ögrenciye soruldu Iiseli gençler yalnız hissediyor İST\1SBUL(AA)-Li- seöğrencileriyle yapılan bir araştırma, ergenlik çağındaki gençler ara- suıda K yaüuziıkduygu- sunun" sık görüldüğü- nü ortaya koydu. Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakül- tesi Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Eskin, îs- tanbul 'da yedi lisede öğ- renim gören, 14-20yaş- lan arasında 422'si er- kek, 959 öğrenciyle bir araştırma yaptı. Çalış- mada, "Kendinra çok yalnız hissettiginiz an- Jar ohır mu" sorusuna, katılanlann yüzde 65'i "evEt"yanıtmı verdi. Bu soruya erkeklerden çok kızlann evet cevabını verdiği görüldü. Anneleri hiç okula gitmemış veya ilkokul mezunu, babalan ise or- ta ve lise mezunu olan grubun yalnızlık puan- lan daha yüksek çıktı. Yalnızlıkla baş etme yöntemleri arasında ise ılk sırayı yüzde 79.1 ile '•müakdüılerae,televc- von se\refme ve bilgisa- yar o>Tiama" gibi etkin- İikler aldı. Bunun yanı sıra "arkadaşlannıara- ma, bobi edinme. uyu- ma, aglama. sigara ve iç- ki jçme" de yalnızlıkla baş etme yöntemleri ara- sında yer aldı. Araştırmanın lise öğ- rencisi ergenler arasın- da yalnızlık duygusu- nun oldukça yaygm ol- duğunu gösterdiğini be- lirten Doç. Dr. Meh- met Eskin. herkesin ha- yatında zaman zaman bu duyguyu yaşadığını söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle