05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12EYLUL2003CUMA 14 KULTUR [email protected] St. Petersburg'daki Mariynskiy Opera ve Bale Tiyatrosu'nun neredeyse tamamı yok oldu Rusya'da bir tarihyandıHAYATİASILYAZICI Cumhunyet gazetesındekı haber, sanınm benım gıbı bırçok sanatse- ven üzmüstür. 6 Eylül gecesı, St. Pe- tersburg'dakı Manynskıy Opera ve Bale Tıyatrosu. çıkan yangın so- nunda yanmış. Tamamma yakınının kûl olması, bınanın yenıden yapıl- masıru gerektırecek Ikincı Dünya Savaşı'nda ağır bom- bardunan altuıda kalan kent - o za- man adı Lenıngrad'dı -, bır enkaz ha- lıni almasına karşın 900 gün kuşat- mada kalmış ama teslım olmamış- tı. Doğrusu ya Rusya'nın küJtıir ve sanat kentı Lenıngrad, aynı zaman- da tanhte benzen olmayan bır dıre- nışı göstermış kahraman bır kenttır Kentm kurulmasına Büyiik Pet- ro tarafından 1703'te başlandı 1712'de başkent, Moskova'dan Pe- tersburg adı venlen bu yenı kente ta- şındı Çok zengın bir tarihı olan kül- tür ve sanat kentı olan Petersburg 1905 ve 1917 devnmlennde de be- lırleyicı rol oynamıştır 1924'teLe- ningrad adını alan kente Sovyetler Bırlığı'nın dağılmasından sonra, 1992'de yenıden St. Petersburg adı venldı. Daha önce de yanmıstı Manynskıy Opera ve Bale bına- sı 186O'ta yapıldı. - Gerçı Mosko- va'daki Bolşoy Opera ve Bale Tıyat- rosu daha önce, 1776'da Znamens- kıy Tiyatrosu adıyla yapılmış ve bu bına 1780'de yanmıştır. Sonra ye- nıden yapılmış ve bugünkü bıçımı- nı 1856'daalmıştır - Ancak, 1783- 1889 yıllan arasında Imparatorluk Balesı dansçılan göstenlerını Pe- tersburg'dakı Imparatorluk Tıyat- rosu'nda yapmıştı. Bolşoy buyük anlamına geldığı ıçın Petersburg "da- kı Rus tmparatorluk Tıyatrosu da Bolşoy adını taşıyordu. Bu bına 1783 'te Kamennıy Tıyatrosu adıy- la açıldı. 18O2'de Bolşoy adını al- dı. 1880'denbaşlayarakRusîmpa- ratorluk bale gösterimleri, Manyns- kiy Tiyatrosu'nda yapılmaya başlan- Bir buçuk yüzyıla yakın sayısız opera ve bale gösterimine ev sahipliği yapan ve 6 Eylül gecesi çıkan yangın sonucu enkaza dönen görkemli tiyatro, pek çok ünlü dansçı ve koreograf yetiştirmişti. dı 2. Dünya Savaşı öncesı ve son- rası aynı tıyatroda opera ve bale göstenmlerı gerçekleştiriliyordu Manynskıy ya da Maria Tıyatro- su 1859'dakı bır yangında yanmış bır sırk tıyatrosuydu 0nun yerine 1860"ta mımar Catterino Cavos (1801-1863)taranndan 1860'ta ope- ra ve bale tıyatrosu olarak yenıden yapıldı. 1917-1920 arasında Ma- nynskıy Devlet Tıyatrosu. 1920- 1935 arasında Devlet Akademık Opera ve Bale Tıyatrosu (GATOB) dıye adlandınldı. Akademık sözcü- ğü, kendı dalında eğıtım veren ku- rumlar için kullarulır. Sovyet sıya- set adamı Sergey Miroııoviç Kirov'un (1886-1934) ölümunden sonra, Ma- nynskıy Tıyatrosu'na, Kırov Ulu- sal Akademık Tıyatrosu adı venl- dı. 1917 'ye değın Manynskıy Tıyat- rosu'nun bale topluluğu klasik ge- leneğe bağhydı. 1917-1935 arasın- da (GATOB-Kırov'un bu dönemde- kı adı) Kırov Balesı yenılendı, de- neysel çalışmalar gerçekleştirildı. 1738'de Imparatonçe Anoa Ivanov- na'nın buyruğuyla kurulan dans topluluğunda Jean-Babtiste Lan- det' ın yönetımınde dans eğıtımı ve- nlıyordu. Daha sonra Manynskıy Ti- yatrosu'na bağlanan "dansokuhı", ımparatorluk balesinin dünyaca un- lenmesını sağladı ve bale dalında bır bıçem yerleştinldı. Çok ılgınçtır, 1860'larda Avru- pa'da bale genlemekle kalmamış, çökmüştü Bu çöküş 50 yıldan faz- la surdu. Buna karşılık, Rusya"da bale doruğa tırmanmıştı Avrupa'da balenın canlanması, Rus Dıaghılev Balesı'nın Avrupa'da başkoreograf Mikail Fokin ın vönetımındekı tur- nesıyle başlar. Diaghile\ Balesı bu etkıyı ABD'de de göstermış, orada da balenın yenıden doğmasını sağ- lamıştır Ünlü koreograf ve dansçılar Bız asıl konumuza, Manynskıy- Kırov Opera ve Bale Tıyatrosu'na dönüyoruz Bu yazının boyutuna ancak baleden, Mariynskiy Tıyatro- su'nda görev alan ünlü koreograf ve kımı dansçılan sığdırabilıyoruz. Bu ünlü koreograflann başlangıçta dans- çı olduklannı da belırtmelıyız: Ju- les Perrot (1810- 1892), Auguste Bournonvilk (1805-1879), Arthur St Leon (1821-1870), Louis Me- rante (1828-1887), Marius Petipa (1822-1910), Sergey Diaghilev (1872-1929). 1909-1*929 dönemı "Diaghilev Çağı" dıye anılır. Mıka- el Fokın de Manynskıy'nın uzun sürelı başkoreografiydı. EnricoCecc- hetti (1850- 1928), Vaslav Nijins- kiy (1890-1950), Anna Pavlova (1881-1931). Tamara Karsavina (1891 -1972), MathiklaKşessinska- ya(l872-1965), Bronislava Nijins- ka (1891-1972), Lydia Lopokova (1891 -1981), Leonid Massin (1895- 1979), GeorgeBalanşin( 1904-1983), Serge Lifar (1905-1986) vb. Dıag- hılev Balesı'nin tngılız dansçılan arasında başta Türk balesının kuru- cusu Ninette de Valois (1898-2001), Lydia Sokolova (1896-1974), Da- me Ah'cia Markova (1910), Ursula Moreton(1908-1973)davardı. Ma- nynskıy Opera ve Balesı'nden son olarak Leonid Lavrovskiy (1905- 1967), Nureyev (1938-1998), Yuri Grigoroviç (1928) ve Valeri Gergi- ev gıbı ünlülen de saymalıyım Sıyah-bevaz, renkMve dijital olmak üzere üç dalda düzenlenen Kodak Tûrkiye Fotoğraf Yanşması'nda sryah-beyaz kategoride 'Asah Sadu' adb çanşmasryJa Okta> Çolak birinciüğe değer görüldü. 13. Akbank Caz Festivali tam bir şölen Nabza göre caz fiotoğraflarda J yaşamı arayanlarKültürServisi- Kodak Türkıye Fo- toğraf Yanşması 2003 ödül törenı ön- ceki gün The Rıtz-Carlton Oteli'nde yapıldı. Yanşmada renklı, sıyah-be- yaz ve dıjıtal olmak üzere toplam üç dalda bınncılık ödülü ve 9 mansıyo- nun yanı sıra bırjün özel ödülü ve ya- nşmaya katkı sağlayan fırmalann adıyla anılan üç özel ödül venldi. Fı- nale kalan fotoğraflar, 19 Eylül'e ka- dar Fotoğrafevi'nde sergılenecek. Sıyah-beyaz kategonde 'Asah Sa- du' adlı esenyle bınncı olan Oktay Çolak, ödülünü Kodak Türkıye Ge- nel Müdürü Emre Sayın'dan aldı Bu kategonde, sırasıyla 'Sis ve Oyun' adlı esenyle Berker Dalmış. 'Karda Yürüyûş' adlı esenyle Oktay Çolak ve 'Yoknluk' adlı esenyle Suzan Çı- nar mansıyon aldılar. Renklı kategoride, Suzan Çınar 'Suda' adlı esenyle bınncı oldu. Çı- nar, ödülünü Istanbul Kültur Sanat Vakn Genel Müdürü GörgünTaner'in elınden aldı. Dijital kategoride ıse birincılık. 'Çarklar' adlı esenyle Adnan Po- lat'ın oldu Polat, ödülünü Garantı Bankası Genel Müdurlük Iç Kontrol Binm Müdürü Osman Bahri Tuğ- rul'dan aldı Bu kategonde, sırasıyla TınselHaykmş-2' adlı esenyle Bed- ran Tekin, 'Masal' adlı esenyle Su- zan Çınar ve 'Köklü İhşkiler' adlı esenyle Hahık Celkan mansıyon al- dılar. Kodak Türkiye Fotoğraf Yanş- ması 2003 'te, Özel Jün Ödülü Metin Avdaç'a, Akampüs Özel Ödulü Şab- riyeÇelike. Fotoğrafevı Özel Ödü- lü LeventÇanakkaletioğhı'na ve Ra- dıkal Ozel Odülü Mehmet Günye- B'ye verildı. (Fotoğrafevı Koç Allianz Galerisi Adres Tütüncü Çıkmazı No 4 Ga- iatasaray/Beyoğlu-îstanbul Tel 0212 249 02 02) ' KültürServisi-13 Llus- lararası Akbank Caz Fes- tnalı, 23 değışik grup \e projenın katılımı ıle 8-19 Ekım tanhlen arasında Is- tanbul'da gerçekleştınle- cek. Hem programı, hem de mekânlan açısından ben- zerlennden oldukça farklı planlanan festıval. Baby- îon v e Cemal Reşıt Rey gı- bı çok bılınen caz mekân- larının dışında. pek caz konserlenne aşına olma- yan Aya înnı, Tophane-ı Amın \ e Yerebatan Sarnı- cı'ndayapılacak 'Nabza Göre Caz' sloga- nı ıle hayata geçecek olan programı, 'Avangard/Öz- gür Caz', 'Çağdaş Caz', 'Dans, Elekrro ve Modern Kon- septier', 'Dünya Cazı' \ e 'Atölye çahşmalan' dıye kabaca beş kon- septe bölmek mümkün. Festıval programında konserlerin yanı sı- ra, Akbank Kültur Sanat Merke- zı'nde fılm göstenlen ve \vorks- hoplar düzenlenecek îşte fesh- valın ılen derecede caz merakh- lannı mest eden programı şoyle Aya înnı'de 8-9 Ekım^de Dirty Do- zen Brass Band, Babylon'da 8 Ekım'de Chicago Underground Trio, 9 Ekım'de Magic MaKk. 10 Ekım'de Pressure Drop, The Shrine Synchro Sysrem. 11 Ekım'de Gangbe Brass Band, 12 Ekım'de NaaP- Jazz, 13 Ekım'de BassD- rumBone. 14 Ekım'de Bi- reli Lagrene Gipsy Pro- ject. 15 Ekım'de Tur- qumstances, 16 Ekım'de Avaliable JeUy ve 17 Ekım de NuSpirit Hel- sinki. CCR'de, 15 Ekım'de Jimmv Smith, 16 Ekım'de The LostVVbrds (CariaBley). 17 Ekım'de David Murray Latin Big Band, John Zorn's Electric Masada. 18 Ekım'de Brötz- man/Gustafeson/Vandermark Trio, Saıopbone Summit (Dave Liebman, Michael Brecker, Joe Lovano), Roy Campdl's Pyramid Bireli Lagrene Gipsy Project, 14 Ekim'de Babylon'da olacak. Trio (Roy Campell, WTffiam Par- ker, Hamid Drake). Tophane-ı Amıre'de 11 Ekım'de September Duo (Evan Parker & Peter A. Schmid) \ e 12 Ekım'de Lawrence 'Butch' Morris. Yerebatan Sarnıcı'nda 18 Ekım'de SystemeD ve 19 Elom'de ModıerTongue (Şenol Küçükjil- dırım. Tim Hodgkinson, Onur Türknıen, Robert Reigie) olacak Aksanat'takıkonserdışı faab- yetlerden ılkı Turqumstances pro- jesınde yer alan perküsyon sa- natçısı Shajing Duringın temel konga \e doğaçlama teknıklen göstereceğı atölye çalışması. Bır dığen LounşeLizardsın eskı gı- tarcısı Marc Ribot'un, deneysel caz v e gıtarda doğaçlama teknik- len göstereceğı soru-cevap ça- lışması. Bır de saksofoncu Joe Lovano'dan üfleme teknıklen ko- nulu bır ders çalışması olacak. Bunun dışında araştırma ve çe- kımJeri 2001 yılından bu yana sürdürülen 'bmet Sıralve Cre- ative Music Stjıdio (CMS)' konulu belgesel projesımn yönetmeni Dost Kip, yapı- mı halen sürmekte olan pro- jeyı, görsel ve ışıtsel mal- zemeyle hazırlanmış bır multı-media sunumu eşli- aktaracak. Festlval 3 günlüğüne Ankarada Festıval 12-14 Ekım tarih- len arasında da Ankara'da ya- pılacak. Gangbe Brass Band 12 Ekım'de, Jımmy Smıth Quin- tet 13 Ekım'de Ankara Hılton'da sahneye çıkacak. Turqumstances ıse 14 Ekım'de ODTU'de Anka- ralı cazseverlerle buluşacak. YAZIODASI SELtM İLERİ TürkBahçesid) Celai Esat Arseven'in 1943'te yayımladığı Sanat Ansıklopedısi altmış yaşında. Bir başya- prt olan bu çalışma, altmtş yıl boyunca, ilgi dev- şirmeyi boş yere bekledi. Arseven, çalışmasında, "Henûz elimizde bir 'Türk bahçeleri tarihi' yapacak vesikalar mev- cut olmadığından dolayı bu hususta sarih bir fikir veremeyeceğız" diyor. Belgeler deriendı mi, bilmıyorum. Türk bah- çesi konusunda kımı eserler kaleme getirıldi, ama onlar da çölde yağmur damlasıydı. Buna karşılık, bahçegüzelliğinın, bu incelığın yurt çapında çöküntüye uğradığını, göçüp gıt- mekte olduğunu acı duyarak ileri sürebiliriz. Anadolu'nun eskı şekli, eski mıman düzen ve töreyı hâlâ koruyan, korur gözüken kentlerinde bile, bahçe hızla yok olmakta, yok edilmekte. Is- tanbul'dan Iç Anadolu'ya doğru uzanın, sarp yollarda bile birtakım inanılmaz zevksizlikte mo- dern yapılara rastlayacaksınız ama, bahçe gü- zelliklerine ya hiç tanık olmayacaksınız, ya da tanıklığınız pek seyrek gerçekleşecek. Ege'ye ınerken, bır vadide gördüğüm köy me- zarlığını ben yıllardır şiır gıbı gözumün önüne ge- tirinm. Sanki Cahit Külebi'nın dizelerı: "Dağ başına gömsünler benı. Biryanımda bır küçük pınar, Bir yanımda sen." Yalnızca beyaZj kırmızı, san ve pembe güller- le donanmış o mezariıkta taşlar, yedıverenler, sar- maşıkgüllerı arasında kaybolmuştur. Taşlarda- ki yazılar alabıldığıne içlıdır. Olüm ayrılığı burada bır şefkat olup çıkıyor. Su dolu testiler bir kavuşma umudunu söyleyip durmakta. Işte, dağ eteğınde çok küçük bir köy mezartığıdır; hepı topu üç servi yükselir. Sonra yine güller, yalnız güller... Remzi Kitabevi'nın bır zamanlar yayımlamış olduğu Çayname'de (bu eser, Ahmet Haşim'in de ilgisinı çekmıştır), Japon yazar, Uzakdoğu insanının çiçekle, agaçla, bıtkı örtüsüyle, bah- çeyle gönül bağını dıle getırir. Krizantemler, bir vazoya yerteştırilecekse, en güzel giysiler kuşanılacak, şekil kadar ruhun in- celiğine, arınmışlığına kavuşulacak: Yeter ki, toprağından ayırdığımız krızantem daha az acı çeksin... Sıyah, açgözlu kargalann üşüştüğü meyve ağaçlannın dallanna çıngıraklar astığımızda, ko- runmasız, kimsesiz meyveler haince gagalan- maktan kurtulacak... Ya bu kitapta, ya başka bır yerde okumuştum; uzun uzadıya tasvir ediliyordu Uzakdoğu insa- nının ev ıçi minyatür bahçeleri. Saksıda yetışti- rilen ufacık ağaçlar, ayaklı tablalarda kıvnlıp du- ran dere kenarlanna, ayna akıslı göllere sıralan- mıştı. Tepelerde, kiraz çiçeğinin renginde baharlar açan birağaççık... Nice zamanlar öylesı bir ev içi bahçesinin dü- şünü kurdum. Bütün gün onunla baş başa, gün günden daha yakın bırbırimize... Batı gölünün çıçek açmış erık ağaçlan arasın- da gezinirken, esrarlı kokular, bir filozofa yolu- nu kaybettirır. Filozof, dünyanın tek mutluluğu- nun, çiçek açmış erik ağaçlan olduğunu ansı- zın fark eder... Başka bir filozof daıma kayıkta uyur ve rüya- ları, lotüslerin rüyalanyla birleşır. Lotüslerin rü- yalannı görmektedır artık... Unutulmuş bır ımparatoriçe şöyle der: "Senı kopanrsam, elim, güzelliğini, erdenli- ğini kirletecek ey çıçek!" Sadece okumak bile beni sarhoş ederdi, çi- çeklerden, göllerden, lotüslerden sözaçılmışsa... Takvimde tz Btrakan: "Kapım çalındıkça açıyonım, I Hayaller do- luyorbırerikışerJBirsen gelmiyorsun, kayıp!" Cahıt Külebi, Bütün Şiırieri, Adam Yayınlan, 1985. Topuz ve Kavukçuoğlu okurlanyla I Kültur Servisi - Yazar Hıfzı Topuz ve Denız Kavukçuoğlu, bugün saat 17.00'de Ayvalık Kültur Sanat Derneğı'nın etkınlikleri çerçevesınde TANSAŞ Otantık Kafe'de okurlanyla buluşacak ve kıtaplannı ımzalayıp söyleşecekler K Ü L T Ü R 0 Ç İ Z İ K K Â M İ L M A S A R A C I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle