24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 ACUSTOS 2003 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 Karşu'dan yeni kumaş • Ekonomi Servisi - Karsu Tekstil, 2003-2004 sezonunun moda renklenni taşıyan ve boncLiklanmama özelliğine sahip ürünlerini piyasaya sundu. Karsu yeni ürünlenni Hadımköy'deki üretim üssünde yer alan Kumaş-Konfeksiyon Teşhir Merkezi'nin yanı sıra, bayii întaş AŞ aracılığıyla da pazarlayacak. Toplu görüşmeler yarın başlıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamu emekçileri ile devlet arasındaki toplu görüşmeler yann başlıyor. Görüşmelerin şeffaf geçmesi ve kararlann ortak alınması içın bugün Güvenpark'ta 'İnsanca Yaşam Için Demokratik Bir Türkiye ÇadırT kurulacak. Çadınn kuruluşuna katılacak KESK Genel Başkanı Samı Evren, yapılacak eylemler hakkında bilgi verecek. Başesgioğlu: Yeni af olmayacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, SSK ve Bağ-Kur'da bir daha af olmayacağını söyledi. Sağlık hizmetı alınan kurumlara, kendi açıklannı kamu üzerinden kapatmaması uyansında bulunan Başesgioğlu, "Ister kamu, ister özel olsun; bunu yapanlann karşısına dikılmeliyiz" dedi. Sahte telefonlara dikkat edin • ANKARA(ANKA) - Telekomünikasyon Kurumu, sahte etiketlerle, taklitleri yapılarak piyasaya sürülen cep telefonu, telli ve telsiz telefonlar konusunda tüketicileri uyardı. Kurum'dan yapılan açıklamada, bu tür olumsuzluklara maruz kalan tüketicilerin kurumun Tüketici Şikâyet Merkezi'ne ait 130 No'lu telefonuna ihbarda bulunulması istendi. SEKA Taşucu satışına onay • ANKARA(ANKA)- Kemerköy, Yeniköy ve Yatağan Elektrik Üretim Tesisleri ile Eti Holding'in Çayeli Bakır İşletmeleri"ndeki hisseleri ve Eti Alüminyum özelleştirme kapsamına alındı. Şirketlerin özelleştirme işlemlerinin bir yılda tamamlanması planlanıyor. SEKA Taşucu Tersane Alanı'nda ise işletme hakkınun 2 milyon 150 bin dolarla en yüksek teklifi veren Mersin Ortak Girişim Grubu'na venlmesi onaylandı. Ventures, BTK ihalesinde ısrarlı • SOFYA(AA)- Bulgaristan telekomu BTK"ye özelleştirme sürecinde talip olan Amerikan sermayeli Viva Ventures şirketi, Bulgar hükümetmın koyduğu tüm koşullan kabul etti. Viva Ventures. BTK ihalesinde Koç Holding - Türk Telekom konsorsiyumunun rakibi olarak nakit ödeme fiyatını 280 Euro'ya çıkarabileceğini bildirdi. Bartın'da yapılan denetimler, Türkiye'de yaşanan vergi gerçeğini ortaya koydu: Mükellefdeğil yavuz hırsız HACERBOYACIOĞLU ANKARA - Zarar göstererek vergi ödemeyen Bartınlı muhasebecıler, dev- leti de kendilerine "borçhı" çıkararak bir ilke daha ımza attılar. Maliye Ba- kanhğı'nın yaptığı denetimlerde, Bar- tın'da çalışan ve zarar ettiklerini beyan eden 40'a yakın muhasebecinin; yıl içinde kesinti yoluyla tahsil edilen ver- gilen gerekçe göstererek; devletten 50 milyar lira tahsil ettiği belirlendi. Dene- timlerde ilde görev yapan 75 doktorun da, geçen yıl ortalama 128 milyon lira vergi ödedıği saptanırken; sadece 12 milyon lira vergi ödeyen doktorlar bu- lunduğu belirlendi. Müfettişlerin ince- lediği bir tüpgaz bayisinin kayıtlannda ise, 1832 tane 12 kiloluk tüpün bayinin muhasebecisine satıldığı bilgisi yer al- • Vergi ödemeyen muhasebeciler, devleti borçlu çıkardı • Kentteki 75 doktor, 2002'de 128 milyon lira vergi ödedi • Tüpgaz bayii, 1832 tüpü kendi muhasebecisine sattı dı. Müfettişlerin yaptığı hesaplamaya göre, 1832 tüpün bitinlebilmesi için 17 yıl gerekiyor. Maliye BakanlığYnın Bartın'da yap- tığı denetimler, vergi kaçırmada her tür- lü yolun denendiğini bir kez daha orta- ya koydu. Bakanlık Teftiş Kurulu'nca denetim programına alınan ilde yapılan çalışmalann sonuçlan özetle şöyle: \/ II genelinde görev yapan 75 dok- torun yıllık ortalama 128 milyon lira vergi ödediği ortaya çıktı. Asgari ücret- le geçinen bir çalışan ise yıllık ortalama 309 milyon lira vergi ödüyor. • Doktorlann bir kısmı zarar göste- rerek hiç vergi ödemedi; bir kısmı ise yıl içinde kesinti yoluyla yapılan vergi tah- silatlannı gerekçe göstererek; devletten bu miktarlan da geri aldı. •' Denetimlerde, yıllık 12 milyon li- ra vergi ödeyen doktorlar bulunurken; diş hekimi bir çittin de yıllık toplam 50 milyon lira vergi ödediği belirlendi. .Bu doktorlann mal varlıklarındaki şişkinlik de, inceleme kapsamına alındı. • inceleme kapsamındaki bir tüpgaz bayisinde, 1832 adet 12 kiloluk tüpün bayinin kayıtlannı tutan muhasebeciye satıldığı bilgisi bulundu. Müfettişler, bu tüplerin bitirilebilmesi için 17 yıla ge- rek olduğunu hesapladı. • Müfettişlenn yaptığı denetimlerin genişleyerek sürmesi ve alınan mahke- me kararlarına bağlı olarak 30'a yakın ev, işyerinde polis ve jandarmayla ara- ma yapılması, kentte paniğe de yol açtı. Bartın'daki bazı AKP üyeleri de Maliye Bakanı Kemal l nakıtanı arayarak; *tn- cetemeler daha da genişletilmeden, dur- durulsun" isteminde bulundu. • Kayıtlan ıncelenen ve kentte çaJı- şan 40'a yakın muhasebecinin de 2002 yılında zarar göstererek; vergi ödemedi- ği belirlendi. Bu muhasebeciler, yıl için- deki kesintiler yoluyla devlete yaptıkla- n vergi ödemelerine de dikkat çekerek; bu vergilerin kendilerine gen ödenmesi talebinde bulundu. Bu çerçevede, dev- letten bu muhasebecilere 50 milyar li- ralık ödeme yapıldı. Hâlâ mali ve ticari sistemin kurulamadığı ülkeye Türkiye'den en çok hububat ve uydu anteni gidiyor Irak'ta gümrüksüz ticarete hücum • Savaşla beraber gümrük kavramının ortadan kalktığı Irak, dünyanın dört yanındaki şirketlerden rağbet görüyor. Uydu anteni talebinin çok yoğun yaşandığı Irak pazannm bu alanda çalışan Türk firmalannı da memnun ettiği belirtiliyor. LEYLAÇEVİK Savaşın sona ermesine rağmen hâlâ mali ve ticari bir sistemin kurulmadığı, dolayısıyla herhangi bir gümrük uygalamasının ol- madığı Irak, tüm dünyadan rağbet görüyor. Olumsuz ko- şullara rağmen bu ülke ile ti- caret yapan Türk firmalan ise Irak'a en çok uydu ante- ni ve hububat ürünlen satı- yor. Türk-Irak Iş Konseyı Baş- kan Yardımcısı Esat Uluev- ren, savaştan sonra gümrük vergilerinin olmadığı Irak pazannı "herkesin istediği üriinü satnğı açık bir pazar" olarak nitelendırerek bu ül- keye dünyanın her yerinden inanılmaz bir beyaz eşya ve uydu anteni ginşi olduğunu söyledi. Devrik lider Sad- dam Hüsejin dönemınde ıle- tişım olanaklan kısıtlı olan Irak halkının uydu antenlere yoğun talep gösterdiğini kay- deden Uluevren, "Bu alan- daki Türk fırmaJannın pa- zardan çok memnun olduk- lannı gözlemlivonız" dedi. Sorun güvenlik Irak'a ış yapanlar arasında her ölçekten firma bulundu- ğunu ifade eden Uluevren, en büyük sorunun güvenlik ol- duğuna dikkat çekti. Uluev- ren, can ve mal güv enliği ris- kini göze alan firmalann Irak pazanna girdiğini belirterek "Çok yüksekkâr marjlan ile çahşılmamasına rağmen Irak'la ticaret yapılmasının temel nedeni gelecekte bu pa- zarda yer edinebilmektir" dedi. Bağdat Havaalanf nın onanm işinden sonra benzer bir çalışmayı Basra Havaala- nın'da başlatan, Günay Inşa- at'ın ortaklanndan Cenk Coşkun da, Esat Ulue\Ten'!e aynı görüşte. Türkiye'de Irak'takinden çok daha cazip şartlarda işleryapabilecekle- rinin altını çizen Coşkun, "Güvenlik riskine katlanıt- masının tek nedeni bu paza- ruı geiecekteki potansiyeli- dn"" yorumunda bulundu. Tahsllat sorunu yok Irak'ta yastık altındaki pa- ralann piyasaya çıkması ve halihazırda bir bankacılık sisteminin olamaması sebe- biyle alışverişlerde nakit pa- ra kullanılıyor. Ticaretin yüzde 95'inin nakit olarak gerçekleştiğini belirten Ulu- evren, bu yüzden tahsilat sı- kıntısı yaşanmadığını dile getirdi.Irak'a ağırlıklı olarak bisküvi, kek ve çikolata sa- tan Ülker de parasını nakit olarak alanlardan. Ülker Grubu daha önce Birleşmiş Milletler (BM) kanalıyla gerçekleştirdiği ticareti şim- dı doğrudan Iraklı tüccarlar- layapıyor. Öte yandan Dev- let Bakanı Kürşad Tüzmen, Irak'a yapılan ihracatta ge- çen yılın aynı aylanna göre haziranda yüzde 100, tem- muzda ise yüzde 200'leri bu- lan oranda artış olduğunu söyledi. Tüzmen, son 2 aylık ihracat rakamının 220 mil- yon dolan bulduğunu ifade ederken savaş öncesi yılda 1 - 1.5 milyar dolarlık ihracat ra- kamının yakalanacağına olan inancını dile getirdi. Tüm bu gelişmelerin yanı sıra Escort Computer de Irak'taki eğitim kurumlan- nın bilişim teknolojisi altya- pısını kurmak amacıyla top- lam 4.9 milyon dolar tutann- da dört ayn sözleşme imza- ladı. Sözleşmenin BM'nin onayı sonrasında yürürlüğe gireceği ifade ediliyor. Smır kapısı. Irak'ta geçid yönetimin kurulmasından sonra eski canlıüğma kavuşuyor. abur'da canlanma başladı DİYARBAKIR / ŞANLIURFA (Cumhumet) - Habur Sınır Kapısı'ndan günlük 3 binin üzerinde araç giriş çıkış yapıyor. ABD'nin Irak'a düzenlediği saldtndan sonra uzun süre kapah kalan Habur Sınır Kapısı, Irak'ta geçici yönetimin kurulmasından sonra yeniden eski canlılığına kavuşuyor. Gümrük yetkilileri, Habur Sınır Kapısı'ndan günlük araç giriş çıkışlannın 3 binin üzerinde olduğunu belirtirken vatandaşlar da mazot ticaretinin eskisi gibi canlanmaya başladığını söylediler. Öte yandan Güneydoğu Sanayici ve Işadamlan Derneği (GÜNSÎAD) Başkanı Bedrettin Karaboğa ise bölgenin Irak ve Suriye ile olan ticari ilişkilerinin geliştirilmesi amacıyla yeni sınır kapılannın açılması, var olanlannın da geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Habur Sınır Kapısı'nın tam kapasite çalışması halinde devletin yıllık Uluslararası Türk Petrolleri Şirketi'nin gelirleri hariç 190 trilyon lira gelir elde edeceğine dikkat çeken Karaboğa, "Bu geHrin yanı sıra bölgede taşımacıhk yapan 52 bin kamyoncu, 16 bin tanker ve 5 bin adet rransit taşımacınk yapan TIR ile bunlara hizmet ve mal sağlayan insanlar istihdam edilecek. BöyteHkle işsizük azahrken bölgede geUr seviyesi artacak" dedi. Tıırizı yeni görüş gerek GURSUKUNT ANTALYA - Tur Operatörleri Derneği Genel Sekreteri Hüse- yin Baraner, Türk tunzmının bü- yük bir hız kazandığını, ancak kesinlikle yeni bir vizyona ihti- yacı olduğunu belirterek. "Bir büyük ehn ciddi bir planlamayla, rurizme yön vermesi gerekrvor" dedi. Bir yandan Türkiye'de iş ya- pan, para kazanan otelle. iş yapa- mayan otel aynmmın oluşmaya başladığını. diğer yandan Avru- palı turistin yaşam tarzı ve tu- rizm anlayışmı değiştirdiğini vurgulayan Baraner, şunlan söy- ledi: "Geniş kullanım alanı olma- yan, çevTesi beton yığmlarla kap- lı otellerin pazarlanması imkân- sız hale geldi. Çünkü Avrupa'da hızlı yaşam trendi bitti. Avrupalı turist tadını çıkararak ta^il yap- mak isriyor. Otantik ve doğal ürünlere, doğal ortanıını koru- yan yerlere ilgisi arttL" Türkiye "deki otellerin yüzde 25 'inin çarpık yapılaşmadan do- layı değer kaybettiğini söyleyen Baraner. "Turizme 1 milvar do- Hüsevin Baraner laruk çevre düzenlemesi yapıla- rak, her yıl 5 milyar daha fazla kazanç elde edilebinr" dedi. Denlze sırtımızı döndük Antalya'ya yılda 5 milyon tu- rist geldiğine, ancak deniz yolu- nu kullanan turist olmadığına dikkat çeken Baraner, "Büfün dünya, gerçek parah turistin ge- milerle geldiğuıi biliyor. Başta Alanya, AntaKa, Marmaris ve Bodrum'da deniz taşımacılığı ve kruvazier rurizmi başlaölmaJı ve devlet buna teşvik sağlamalı" diye konuştu. Tesislerin yüzde 80'inın 'Her şey dahil' sistemiyle çahştığını anımsatan Baraner, bu sistemin hizmet kalitesini gerilettiğini ve kültür varlıklannı arka plana at- tığını, dolayısıyla gelecek yıllar- da büyük sorun yaratacağını ifade etti. İŞÇİMNEVltEMNDEN ŞÜKRAN SONER Arka Bahçede Uzmanlar konuştukça kafamız karışıyor. Türki- ye'nin istediği takvime uymasa da sonuçta Tür- kiye'ye tarih verilmesinin bir adım olduğunu dü- şünenden, 25 üyeli AB'de de hiç şansımızın kal- madığına uzanan bir yelpazede görüşler çok çe- lişiyor. Biraz arabesk kaçacak belki ama AB, "Ne se- ninle ne sensiz" diyor. Konuklar, parti evin ön bahçesinde, Türkiye bir gün ön bahçeye alınaca- ğı umudu beslenerek arka bahçede tutuluyor. Evin dışına atılsa, ön bahçeye alınma umudu tüm- den kınlsa, belki başının çaresine çok daha iyi ba- kacak. Ya ön bahçede olmayı zorunlu kılan sağ- lıklı bir ilişkı kurulacak ya da eşitsiz, bağımlı ilişki kopacak. AKP ve Tayyip Erdoğan'ın piyasa tüccarlığı kültürünü sıyasete taşıma girişimlerine, resmi kimliği olmaksızın, yetkisiz, sorumsuz, kendini pazarlama ağırlıklı, Kıbrıs, Irak, Türkiye-AB ilişki- leri ıç içe girmiş pazarlıklanna medyamız çok prim verdi. Ancak AB'de de, ABD'den özellikle Irak için ödün karşılığı kokan Türkiye baskısının aler- ji yarattığı yorumlan ağır basıyor. Bu arada perşembenin gelişini çarşambadan gören Cumhurbaşkanı'nın Kopenhag'a gitmeye- rek AB üyelerine yapmaya çalıştığı son dakika uyarısı gölgede kaldı. Türkiye, Kopenhag kriter- lerindeödevinielindengeldiğinceyerinegetirmiş olarak hem AB üyeliğinde hakkı olduğuna inan- dığı üyelik takviminden oldu hem de Kıbns ve Irak'ta daha geri bir çizgiye düştü. ABD ve Bush'un, ABD'nin günlük siyasi hesap- ları içinde, AKP ve Tayyip Erdoğan'ın var olma, iktidar olma uğruna, piyasa tüccan kültürü ile dış politikayı, siyaseti yürütme stratejilerinden çok hoşnut olduğu ortada. Dogrusu gelişmeler, AKP ve Tayyip Erdoğan çizgisinin, iktidannın, ABD'den doğrudan pazarlanmasa bile çok fazla destek gördüğünün de kanıtlarını ortaya koyuyor. ABD'nin Irak politikasına açıkça karşı çıkmış Ece- vit hükümetinden sonra, AKP iktidan biçilmiş kaf- tan. AB ile ABD zengin Kuzey'in çıkar ittifaklannda etle tırnak gibi birbirlerinden ayrılmasalar da, AB veABDçıkarlannınhernoktadabuluştuğunusöy- lemeye olanak yok. Hele de iktidar alanı paylaşı- mında içten içe çok boyutlu çatıştıklannı sağır sultan bile duymuş durumda. AB nin büyüme stratejisınde de anlamlı çıkar çatışmalan var. AB'nin, Kopenhag kriterleri ölçüsünde elinden gelenı gecikmeli de olsa yapmaya çalışmış Tür- kiye'ye ilişkin karan tartışmasız, haksız, çifte stan- dartlı. Bu bızım duygusal baktşımız, tepkimiz de değil, gerçeklik. Yine de olaya AB'nin güçlü, ka- rarlarda etkin ortaklarının çıkarlan açısından bak- tığımızda, duygusal tepkide haksız konuma bile düşüyor olabiliriz. Olçü aslında pazarlıkların gündemi, Kopenhag kriterleri, ev ödevleri değil ki. Olup bitenlere "ta- mamen duygusal(!)" çıkarlar ölçeğinde baktığı- mızda, Doğu Almanya'nın katılmasında bilezen- ginliğinden bedel ödemek zorunda kalmış, Is- panya, Yunanistan, Portekiz ile zenginlik stan- dartlannı paylaşmak konumunda olmuş zengin Avrupalılann Türkıye'nin üyeliği ile paylaşmak zo- runda olduklannın hesabını yaptıklannı görüyo- ruz. Gümrük birliği ile ömür boyu ortaklık umudunu besleyip ortada bırakarak, bizi arka bahçelerine yerleştirmiş olarak, zengin Kuzey-yoksul Güney ilişkisinde, alabileceklerini zaten fazlası ile alıyor- lar. ön bahçeye, eşit ilişkilere, yönetim, gelir pay- laşımına, kendileri için önemlı bedel kaybı anla- mına gelecek sonuçlara neden katlansınlar? Üstelik olaylara "tamamen duygusal(!)" pence- reden baktığımızda, Türkiye'de gelir dağılımı ge- çen yıllar içinde AB ülkeleri ile kıyaslanamaz öl- çülerde bozulmuş; yoksullaşma, yoksunluk, genç nüfus, işsiz, eğitimsiz, umutsuz kitlelerde patla- ma olmuş. Kültür uçurumu derinleşmiş, AB için- de ve Türkiye'de daha güçlü olmak üzere, zıt ku- tuplarda ırkçı, dinci eğilimier, dinden güç alan si- yasal yapılaşmaların etkinliği artmış. AB'de çokkültüriü toplumdan, daha doğrusu gelişmiş kültürlerin çıkar ittifakı çizgisinden Hıris- tiyan ittifakına giden eğilimier artmış. Türkiye'de siyasal Islam laikliği tehdit eder güce ulaşmış. AKP iktidan laiklik, demokratiklik için söz verse de, sokaklarda türbanın artık burun üstünden bağlandığı, çarşafın patlama yaptığı görüntüler egemen. Kayıt dışı ekonomi almış başını gitmiş... Türkiye'nin bu son gelişmelerle en çok titreyip kendine dönmeye gereksinimi var. Çağdaş uygar- lık, demokrasi yolunda genç Cumhuriyet'in yap- tığı gibi, kendisi için devrimler yapmaya. Insan haklannın evrensel değerlerinden, Kopenhag kri- terlerinin özünden bile kopulmuş, siyasi çıkar he- saplanyla oluşturulmuş niyet mektupları ile bu iş- ler olmuyor. soner@cumhuriyetcom.tr Hedefi yakalamak zor BAHAR TANRISE\^R ANKARA - Turizmde yılın 7 ayı geride kahrken turizm geli- rinde yaşanan düşüşün telafî edil- mesinin artık zor olduğu belirti- liyor. Son iki ayda turist sayısınm artmasına karşın, geçen yılki ra- kamlara halen ulaşılamadı. Turizm geliri yüzde 13 oranında azalırken kişi ba- şına harcamanın da çok düşük bir düzeyde gerçek leşmesi nedeniyle hükü- metin turizmdeki gelir he- defıni tutturamayacağı be- lirtiliyor. Turist sayısındaki artış, gelire yansımazken tu- rizmden büyük kaynak ön- gören hükümetin beklen- tilerinin gerçekleşmesi ne- redeyse olanaksız hale gel- di. Ocak-Temmuz 2003 toplam 6 milyon 942 bin kişiye ulaştı. Gelir yüzde 13.4 düştü Ancak haziran ve temmuzdaki artışlar bile mart-nisan-mayıs ay- lanndaki düşüşün telafisine yet- medi. Yılın 7 aymda gelen ziya- retçi sayısı 2002'ye oranla yüzde 2.45 azaldı. 2003'ün ilk yansındaki turizm geliri de 2 miryar 663 milyon dolar olarak gerçekleşti. Geçen yılın ay- nı döneminde 3 milyar 75 milyon dolar olan turizm geliri, 2003 'te yüzde 13.4 oranında düştü. Ocak- haziran döneminde gelen yabancı ziyaretçilerin kişi başına yaptık- lan harcama ise 572 dolar olarak gerçekleşti. Geçen yıl bu rakam 609 dolardı. Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Osman Ayık, sezon başında Orta Avrupa ve Alman pazannda en büyük ka- yıplann yaşandığını ancak özel- hkle Almanya'da okul tatilleri- nin başlamasıyla turist sayısının geçen sezonun üzerine çıktığını söyledi. Aylık artışın devam et- mesi halinde eylül-ekim aylann- da geçen yılın rakamlanna ulaşa- döneminde turist sayısı Hıristsavısı geçen VIUÜ rakamlara haieo ulaşamadı. bıleceklerini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle