26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 HAZİRAN 2003 PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istaroul B 28 Sinop A 23 Edirne B 31 Samsun B 26 Kocasli B 29 TraJbzon B 23 Çanakkale Izmır B 29 Giresun B 23 A 33 Ankara B 30 Manisa A _34 Eskişenir B 29 PB 25Aydır A 35 Konya Denizli B 32 Sıvas PB 26 .Zongjldak A 20 Antalya B 31 Kars Adana Mersin Diyarbakır Sanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A A A B A B B 3i) 30 31 35 28 31 25 21 B 20 Yurdun guney ke- sımlen parçalı bulutlu, Doğu Akdenız'in ıç ke- sımlen ıle Iç Anado- lu'nun guneydoğusu gokgürültulu sağanak yağışlı. dığer yerter az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığı ya- ğış alan yertefde bıraz azalacak. dığer yerler- de biraz artacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y B B Y Y Y Y Y 23 20 23 21 24 25 27 30 Münih Y 30 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına Y Y B Y Y Y B B 31 31 32 30 32 27 29 30 Y 29 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflıs Kahire Y B Y Y PB Y B A 1/ 28 21 28 24 24 21 35 A 35 Parçalı Dulutiu t ÇOK bulutlu ı Yağmuriu (J^Karlı Sulu kar > Gok guraltulu G U N C E L CLTVEYT ARCAYÜREK H Baştarafı 1. Sayfada rakla bağdaştırıyor, tepkiler karşısında söz ve ha- reketini "makul" bulduğunu açıklıyor ve "özrü gerektirecek bir şeyyok" diyebiliyor. Sonraki gelişmeler trajikomik. Bakan Meclis kürsüsünden basına söylediklerine benzer bir savunma yaptığı sırada; RTE, dışarıda bir yer- lerde "çiftçilerden bakan adına özür diliyor". RTE, bakanın hareket ve sözlerine katılmıyor ki özür diliyor, velakin kamuoyuyla, başbakanı ile ters düşen Güçlü'nün istifa etmek aklının ucundan geçmiyor. Güçlü yakaladığı koltuğu bırakmayı istemeye- bilir. Ağzıyla kuş tutsa çiftçinin köylünün artık gü- venemeyeceği bir bakanın, adına özür dilediği bakanın, hâlâ bakanlıkta kalmasına RTE nasıl oluyor da rıza gösteriyor? RTE'nin de bakanın da tutumu siyaset etiğiy- le bağdaşmıyor. Tepkilere karşı Güçlü'yü ba- kanlıkta tutmak, birözürle işin içinden sıyrılmak Kasımpaşalılık gereği mi? Artı ayda topluma ters düşen ve artık tel tel dö- külmeye başlayan bu hükümete güven duyula- bilirmi? • • • Güven duygusunu sadece Tarım Bakanı ola- yı hırpalamıyor. Artık bu türden olaylar ahvali adiyeden sayıldığı için; örneğin, iki hükümet üyesinin, kamuoyu öniinde sergiledikleri man- zara, hükümetteki uyumsuzluğun bir kez daha sorgulanmasına yol açtı. Abdullah Gül, geçen pazar TRT'de, büyük tepkilere ve kaygılara neden olan meskenlerde ibadet yeri açılmasını öngören maddenin AB uyum paketinden çıkarıldığını söyledi. Cemil Çiçek kameranın önünde bu madde- nin paketten çıkarılmadığını ve çıkarılmasının söz konusu olmadığını açıkladı. İki bakan, ikisinin söyledikleri iç ve dış dünya- da yankı buluyor. Ama birinin söylediğini öteki bakan yalanlıyor. Lütfen söyler misiniz, bu hükümete, bu hükü- metin bakanlarının söylediklerinin doğruluğuna inanmak olanaklı mı? • • • Aylardırsürüp giden bu türden olayları izleyen Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, RTE'nin Lefko- şa'da açıkladığı: TC hükümetinin Kıbrıs politikasının değişme- yeceğine, AB dayatmaları karşısında KKTC'nin bağımsızlığından vazgeçilmeyeceğine, Kıbrıs Türklerinin azınlık dururnuna düşürülmeyeceği- ne, "Kıbrıs sorununda güçlü durumda olmasına rağmen dış baskılar karşısında Türkiye'nin geri- lemeyeceğine" inanabilir mi, güvenebilir mi? Kıbrıs'ı ver AB'ye devam et mantığı Ankara hükümetine hâlâ egemen. Denktaş'ın "Türkiye bu hatayı yaparsa Kıbns'ı unutsun" demesi bu nedenden kaynaklanıyor. Denktaş sadece dış dünya ve Ankara ile sa- vaşmıyor. Denktaş, Kıbrıs Türkleri ve Türkiye için ulusal dava niteliğindeki savaşımında "Gü- ney Kıbns'a, Atina'ya, Brüksel'e kadar hemen bütün dış güçlerle işbirliği yapan, sadece mane- vi değil parasal açıdan da destek gören iç mu- halefetle de" savaşıyor. Açıklanan AB mali yardım paketinde, KK- TC'ye verilecek (Güney Kıbrıs denetimindeki) 12 milyon Euro'nun büyük bölümünün KKTC bağımsızlığını ortadan kaldıracak Annan Pla- nı'nı kabule, azınlık durumuna düşmeye hazır, Güney'le Atina'nın verdikleriyle yetinecek ka- dar iktidar hırsına kapılmış Mehmet Ali Talat'a verilmesinin bir anlamı yok mu? Yardım, Batı kurnazlığıylaörülmüş, doğrudan KKTC'yi ve Denktaş'ı silmeyi içeren bir plan. Bu planı Dışişleri Bakanı Gül, Brüksel'de Verhe- ugen ile görüştü. Ana ilkelerini öğrendi. Bakan sustu. Plan açıklandı. Ankara'dan planın KKTC'yi yok etmenin yeni bir adımı olduğunu irdeleyen açıklama yapılmadı. Gül ve RTE susuyor! Girit'i "Bizim canımız, feda olsun kanımız" di- ye diye verdik. Kan dökerek hak sahibi olduğumuz Kıbns'ı si- yaseten feda edecek miyiz? AL GÖZÜM SETRETLE IŞIL ÖZGENTÜRK Aşk Korkusu M Baştarafı Arka Sayfada Orada yoğun bir isteksizlik ve içe kapanma söz konusu. Kadınlann az da olsa isteklerini açık açık dile getirmeleri, önceleri çok hoşlan- na gitti ama zaman geçtikçe, kendi durumlan- nı herhangi bir yere oturtmaya, sorgulamaya üşendiklerinden, bir boşluk hissedip kendileri- ni kendilerine kapadılar. Bazıları da bu yeni ha- yatta bir arzu nesnesi gibi yaşayıp gündelik iliş- kilerin umutsuz çukuruna yuvarlandılar. Artık sadece sürüklenen erkekler oldular. Ve aşk söz- cüğünün a'sını hissettiklerinde köşe bucak sak- lanmaya başladılar. Görüyorsunuz durum pek parlak değil. Bütün bunlara bir de hayatımızın hızlanan ritmini, kariyer özlemlerimizı ve ekonomik sıkın- tılanmızı katın, evet. hepımız aşktan korkar ol- duk. Çünkü aşk zaman ister, vazgeçmeler ister, emek ister. Şimdi kim uğraşacak bunlarla? Peki bu durumda aşk ne yaptı, kaçıp bir ağaç kovuğuna saklandı. Şimdi yüreği sadece aşk için çarpmaya gönüllü, bir cesur kişi bekliyor. Bana göre epey bekleyecek. [email protected] [email protected] Yine kaza yîne ölüm 'Ağn Dağı 'fırmasına aityolcıı otobüsünün Enincan-Sıvas karayolunda bir îünel girişinin duvarına çarpması sonucu 27 kişiyaşamınıyitirdi, 33 kişiyaralandı Yurt Haberleri Servisi - Erzin- can-Sıvas karayolunda yolcu oto- büsünün tünel girişine çarpması sonucu meydana gelen kazada 27 kişi yaşamını yitirdi, 33 kişi yara- landı. Olay yerinde fren izine rast- lanmazken, otobüs şoförü Musta- fa Yılmaz Ergül'ün uyuduğu ola- sılığı üzerinde duruluyor. "Ağn Dağı" firmasına ait 04 D 0509 plakalı yolcu otobüsü, Sıvas- Er- zincan Karayolu'nda, kente yak- laşık 30 kilometre kala, Köprüler mevkiinde 2. tünel girişinde duva- ra çarptı. Kazada, aralannda şoför Mustafa Yılmaz ErgüTün de bu- lunduğu 27 kişi yaşamını yitirir- Memur alımında değişiklik Buyıl DMS yok EBRU TOKTAR ANKARA - Ünıversıtelerden yeni mezunlar başta olmak üzere çok sayıda kişinin dört gözle beklediği Devlet Memurlan Sınavı (DMS) bu yıl yapılmıyor. AKP hükümeti; 20 binı Milli Eğitim Bakanhğı'na olmak üzere sadece 35 bin memur alacak. Bu kurumlar, söz konusu memur alırru için ya ÖSYM'ye ayn ayn sınav yaptıracaklar, ya da eski DMS sonuçlannı esas alacaklar. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "Sistemle ilgili yeni bir düzenleme yapıyoruz. 'Kazandı belgesi' ile açıkta kalan olmavacak" dedi. ken, yaralanan 33 kişi Erzincan Devlet ve SSK hastanelerinde te- davi altına alındı. Kazada ölenle- rin otopsisine Cumhuriyet Savcı- lığı'nda görev yapan tüm savcılar katılırken, izinli olan polis me- murlan da göreve çağnldı. Kazadan yaralı olarak kurrulan ancak iki çocuğunu kaybeden Gülistan Şimşek (21), Anka- ra'dan Ağn'ya ağabeyinin pazar günü yapılacak düğünü için git- tiklerini anlattı. Kaza anında uyu- duğunu ve hiçbir şeyi anımsama- dığını ifade eden Şimşek, "Ne ol- duğunu bilmiyorum" dedi. Kazanın görgü taruğı olan kam- yon sürücüsü Ali Can ise olay arunı şöyle anJattı: "Kaza yapan otobüs, kamyonun arkasından geliyordu. Köprüler mevkiinde büyük bir gürültü duydum. Kamyondan indikten sonra, se- sin geldiği yöne doğru gitrim. Otobüs tünel duvarına çarp- mıştı. Olay yeri kıvamet günü- nü andırıyordu. Yaralı olarak kurtulanlar bağınvorlardı. Du- rumu iyi olanlar, ne yapacağını şaşırmış bir halde yürümeye ça- lışıyorlardı. Gördüğüm manza- ra korkunçtu." Kazanın hemen ardından olay yerine giden Erzincan Valisi Re- fık Aslan Öztürk, olay anında ka- rayolunda rrafik yoğunluğu ya- şanmadığına dikkat çekerek "Ka- za, herhangi bir sıkıştırmadan veya hatalı sollamadan dolayı meydana gelmemiş. Olay yerin- de fren izinin olmaması, bize şo- förün uyumuş olduğu ihtimali- ni düşündürüyor" dedi. Öztürk. kazada yaşamını yitirenlerin bir- çoğunun otobüste sıkışması nede- niyle yaralılann ve ölenJerin Er- zincan'a naklinin uzun süre aldı- ğını söyledi. Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da baş- sağlıgı mesajı yayımladı. Gökten kristalelımıdüştii Türk reklamcıhk sektöründe başarılı çalış- maları ödüllendirerek yaratıcıhğı teşvik et- mek amacıyla ber yıl verilen "Kristal Elma Ödülleri" Lürfi Kırdar Kongre ve Sergi Şa- rayı'nda törenle sahiplerini buldu. Bu yıl 15'incisi düzenlenen yarışmada "Y-R Rekla- mevi"yılın reklam ajansı olarak seçüirken 3 dalda verilen Kristal Elma ödüllerinden biri- sini de aldı. Diğer iki ödüle ise "TBVVA/tstan- bul" ile "Medina/Turgul DDB" ve "Mar- kom/Leo Bumett" adlı reklam ajanslan de- ğer görüldü. Sunuculuğunu Okan Bayül- gen'in yaptığı gecede 52 dalda kristal, aİtın, giimüş ve bronz elma olmak üzere 121 ödiiJ ve- rildi. (Fotoğraf: ÖZGÜR BURAK ÖZTÜRK) Güzel SanatlarFakültesi'ne Oğretim Uyesi ve Araştırma Görevlisi alınacakür. YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ BOLÜMÜ BAŞLICA KOŞULLARI İÇMİMARLIK ] Doçent 3 YrA Doçent İç Mimarlık Bifım Sanat Dalında Doçentlık Belgesi almış olmak İç Mimarlık veya Mimarlık Bilim Sanat Dalında Doktora yapmış veya İç Mimarlıkta Sanatta Yeterlilik yapraış olmak PEYZAJ MİMARLIĞI ENDCSTRİ ÜRÜNLERİ TASARIM1 GRAFİK TASARIMI S.ANAT YÖNETİMİ MODA VE TEKSTİL TASARIMI PLASTÎK SANATLAR TfYATRO 4 Araştınna Görevlisi 1 Doçent 1 Yrd. Doçent 1 Doçent 2 Yrd. Doçent 1 Doçent 2 Yrd. Doçent 2 Araştırma Görevlisi 2 Yrd. Doçent 1 Doçent 2 Yrd. Doçent 1 Doçent 1 Doçent 2 Yrd. Doçent Iç Mimarlık veya Mimarlık Lisans Mezunu olmak Peyzaj Mimarlığı Bilim Dallannda Doçentlık Belgesi almış olmak Peyzaj Mimarlığı Bilim Dallannda Doktora yapmış olmak Endüstn Orünleri Tasarımı Sanat Dalında Doçentlık Belgesi almış olmak Endüstri Orünleri Tasanmı Sanat Dalında Sanatta Yeterlilik veya Doktora yapmış olmak Grafık Sanat Dalında Doçentlik Belgesi almış olmak Grafik Sanat Dalında Sanatta Yeterlilik veya Doktora yapmış olmak Grafik Bölümü Lisans Mezunu olmak 1 -Batı Sanatı Bilim Dalmda Doktora yapmış olmak. 2-Sahne Sanatlan veya Görsel Sanatlar üzerine Doktora yapmış olmak Teksnl Sanat Dalmda Doçentlik Belgesi almış olmak Tekstıl Sanat Dalında Sanatta Yeterlilik veya Doktora yapmış olmak Resim Sanat Dalında Doçentlik Belgesi almış olmak Tiyatro Bilim Dallannda Doçentlik Belgesi almış olmak. Tiyatro Bilim Dallannda Doktora yapmış olmak SANAT VE TASARIM 1 Doçent 1 Yrd. Doçent 1 Araştırma Görevlisi İç Mimarlık. Mimarlık, Endüstri Ürünlen Tasanmı, Grafik Tasanmı. Moda ve Tekstil Tasanmı gibı bölümlerde Doktora yapmış ve Tasanm konusunda Doçentlik Belgesi almış olmak İç Mimarlık, Mimariıfc. Endüstri Ürünleri Tasanmı, Grafik Tasanmı, Moda ve Tekstil gibı bölümlerde Sanatta Yeterlilik veya Doktora yapmış olmak İç Mimarlık, Mimarlık, Endüstri Ürünlen Tasanmı, Grafik Tasanmı. Moda ve Teksil. Sanat Tarihi gıbi bölümlerden Lisans mezıınu olmak GASTRONOMİ VE MLTFAK SANATLAR1 1 Yrd. Doçent 2 Araştırma Görevlisi İlgili konularda Doktora yapmış olmak Gıda Müfaendisliği veya Tunzm Bölümleri Lisans mezunu olmak 1 -Doçent, Yardımcı Doçent ve Araştırma Görevlisi kadrolanna başvuran tüm adaylann (Sanat ve Tasanm Bölümü hariç) İngiİRce TOEFL sınavmdan en az 600 ve daba yukanda not aldıklannı gösteren belgeye sahıp olmalan gerekmektedır. 2- Sanat ve Tasanm Bölümünde Eğitim- Öğretim dılı Italyanca olup, bu Bölüme başvuran Doçent. Yrd. Doçent ve Araştırma Görevlisi adaylannın ders anlatacak düzeyde Italyanca bıldiklennı kanıtlamalan gereklıdir. 3- Araştırma Görevlıliği kadrosuna başvuran adaylann en az 45 puan almış olduklan LES Belgelerini getirmelerı gereklidir. 4- Baş\Tirular Yedıtepe Cnıversıtesı. Güze! Sanatlar Fakültesı'ne yapılacaktır. Doçent, Yrd. Doçent adaylannın başvuru dosyalannı ( yaymlar ve dığer çalışmalar) 3 nüsha , Araştmna Görevlisi adaylannın ise 1 nüsha olarak vermeleri gereklidir. 5- Son başvuru tarihi gazete ılanını izleyen 15. gündür. Başvuru için adres ve telefon numaraları: Güzel Sanatlar Fakültesi ı Kayışdağı Cad. 81120 Kayışda|ı [stanbul Tel: (0216) 578 08 46 acemilfgyedıtepe.edu.tr GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada 1925'te yarı batak, yan çorak bir alan olan bugün- kü AOÇ bölgesine gelen Atatürk, çevresine şöy- le diyor: "Burada bir çiftlik kuracağım. Bu çiftlikte hayvan- lar yetiştireceğim. Bir küçük ormanın kenannda ta- nm endüstrimize ait bacalar tütecek." 5 Mayıs 1925'te kurulan AOÇ kısa bir süre sonra yeşermeye başlayınca, yine bölgeye bir gezisi sıra- sında düşüncesini tamamlıyor: "Burayı biz ıslah etmezsek, kim ıslah edecektir? Vatan toprakları kutsaldır, kaderine terk edilemez." Atatürk, AOÇ'yi 11 Haziran 1937'de Türk ulusu- na emanet etti. Tabii bunun anlamını bugünkü poli- tik-acılanmıza anlatmamız biraz zor! AOÇ, usul usul talanın başlamasıyla birlikte 1 Ni- san 1950'de özel bir yasayla koruma altına alındı. Aradan geçen 53 yılda o kadar güzel korundu ki, bu- gün AOÇ'nin yüzde 70'i kayıp! 1998'de de birinci derecede doğal ve tarihi sit alanı olarak kabul edilen AOÇ ile ilgili denetleme ra- porları, başlıkta vurguladığımızolumsuzlukları bir bir kâğıda döküyor. Yüksek Denetleme Kurulu rapo- runda çiftlik arazileri için şu saptamalar yer alıyor: 1- Arazi kiralayanlar yasadışı yöntemlerle alanla- rını sürekli genişletmişler. 2- Kimi araziler izinsiz olarak kullanılmaya başlan- mış. Binalar yükseldikten sonra izin alma yoluna gi- dilmiş. 3- AOÇ arazilerinin bir bölümü halen kayıptır. Bun- ların izini sürmek için oluşturulan komisyonlarçalış- malarını sürdürmektedir. özellikle son şık, tam Aziz Nesin'lik. AOÇ'nin sınırlarını saptama çalışmaları başladı- ğında toplam parça sayısı 115'ti. Çalışmalar sürü- yor, 148'e ulaşıldı. Mevcut parsellerde de kayıttaki arazi büyüklüğü ile sahadaki büyüklük örtüşmüyor. Kayıttakiler daha büyük. Demek ki arazi, sulandık- ça kururken çekmiş! AOÇ'yi yaşatma platformu AOÇ'nin yukanda aktardığımız yöntemlerle ne ka- dar küçüldüğünü tam olarak kestirmek zor. Atatürk kurduğunda 102 bin dekardı. Şimdi kayıtlara göre 33.5 bin dekar. Ama bunun önemli bir bölümünün işgal edilmiş olduğu biliniyor... Ne yapılabilir? Ankara'da Atatürkçü Düşünce derneklerinden TMMOB'ye bağlı odaiara, Ormancılar Derneği'nden Pir Sultan Abdal Kültür Demeği'ne kadar 4O'ı aşkın kitle örgütü bir araya geldi ve "Atatürk Orman Çift- liği'ni Yaşatalım Platformu"r\u kurdu. Kutluyoruz... AOÇ, tıpkı cumhuriyetin öteki kazanımlan gibi gö- zümüzün önünde erim erim eriyor. Uygarlığı salt ya- sa kültürü değil, yaşam kültürü olarak kabul eden ülkelerin kentlerinin çoğunda AOÇ benzeri alanlar var. öyle ki, bu alanların içine, biryerden ötekinegit- mek için özel toplu ulaşım araçları konur. Kentin kal- bi buralarda atar. Platformu kuranlar 5-11 Haziran'ı özel etkinlik günleri ilan ettiler. Çaba, elbette bu sü- reyle sınırlı değil. Tüm Ankaralıların, hatta tüm du- yarlı insanlann böylesi sembolleşmiş alanları koru- mayı, geliştirmeyi bir sorumluluk olarak düşünmesi gerekiyor. AOÇ'yi her iktidar arsa ofisi olarak gördü. Iktidarın ilk günlerinde, "mutlaka korunacak" dedi- ler, devamında tersini uyguladdar. Şimdiki hükümet de, boş kalmış yeşil bir alan görünce yeşil dolar gör- müş gibi oluyor, metrekareye vurup ne kadar dolar getirir hesabına giriyor! Okullarda bir ders konusu haline getirilebilecek güzellikteki AOÇ girişiminin 21. yüzyıla taşınması hem Atatürk'e olan borçlarımızdan biri hem de bir yurttaşlık görevi... Başta vurguladık... Pek çok alanda olduğu gibi kentbiliminde de cumhuriyetin ilk yıllannı aşmak için önce oraya ulaşmamız gerekiyor! [email protected] Olen üyeler hapis cezasına mahkûm oldu• Baştarafı 1. Sayfada çevrildi. Dernek yöne- timinde sorumJuluğu olmayanlann da yargı- lanıp mahkûm edildiği davanın en dikkat çeki- ci bölümü ise yaşamını yitiren Ayşe Nur Zara- kolu ile Nebahat Alrı- nok'un da para cezası- na mahkûm olan sanık- lar arasında yer ahna- sıydı. İHD Genel Merke- zi'nin aranmasına ve üyelerinin cezalandınl- masına dayanak olan "ÎHD Yunanistan'dan yardım alıyor" haberi- ni servise koyanAnado- lu Ajansı, dernek ismi- nin "Sehven" yazıldı- ğını belirterek. düzelt- me geçmişti. İHD Genel Başkanı Hüsnü Öndül, mahke- menin da\ayı haber- sizce yürütmesine tep- ki gösterdi. Mahkûm olan İHD yönetim, de- netim ve onur kurulu üyeleri şunlar: Hüsnü Öndül, Osman Bayde- mir, İsmail Boyraz, Nejat Taştan, Yusuf Alataş, Lütfi Demir- kapı, Kiraz Biçici, Ke- leş Öztürk. Şaban Da- yanan, Fevzi Bahartin Argun, Cafer Demir, Hatice Necla Şengfil, İsmail Kartal,Abdur- rahman Saran, Rey- han Yalçındağ, Figen l lusoy, IlhamiYaban, Cihan Aydın, tbrahim Gümüştaş, Merin Şa- hintürk, Celal Meral, Şengül Yıldırım, Bay- ram Çelik, Ali Göç- men, Abdullah Soner, Şeref Turgut, Meliha Ozcan, Aydın Bolkan, Kenan Çetin, Mehmet Hanefi Işık, Merin Kı- lavuz, Ensar tlyasoğ- lu, Hatice Can, Ayşe Batumlu, Engin Sez- gin, Ali Murat Bilgiç, Emire Eren Keskin, Kadir Arıkan, Dur- sun Dalga, Şirin Do- ğan, Ayşe Nur Zarako- lu, Nebahat Altıok, Cengiz KaygısıZj Bay- ram Akarsu, Ömer Sarıyerlioğlu, Ayla Akat.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle