Katalog

NİSAN 2003 CUMA CUMHURİYET SAYFA MEDYA İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK DÜHCST TABÎATLî İSTAKBU1. EFEKDISİ ABDÜLCANEAZ' HAFJKULADE MAC2EALAEI 22ıKISIM TEKMİIİ BİSBEN Q İNCJRVÇEKİRDEĞİ Yasemin Çoogar Milliy* 'BenimABDDışişleri ile Pentagon'daki fis- koslardan anladığım kadanyla, Hersh az bileyazmış./ Mahfi Eğilmez Radikal 'Insan ekonomi oku- mamış olabilir. Ama hiç pazara, çarşıya, berbere, kuaföre fi- lan gittiğinde burada neler oluyor diye me- rak etmez mi?' 'Cenneti 'erkeklerin seks yurdu' gibi tanı- yıp tanıtmaya kalkmak birtalihsizlıktir. Erkek- lere kadınlar verilece- ği gibi kadınlara da erkekler verilecektir.' Eroan Kumcu HOmyet 'Bir ekonomide hiç kimse faizlerin çıkma- sıkendisi içiniyioldu- âu halde memleket için kötü olacağı gerekçe- siyle faizlerin çikma- sına katkı yapabilecek bir girişimden kaçın- maz, kaçınamaz7 Ahmet Vadar Vatan 'Üç güne kadar beni aramazsan, bu köşe- de kendini nasıl oku- yabileceğini sen dü- şün artık.' Akfam 'Beni adımı verme- den eleştirenler, aca- ba okuyuculann hep- sinin aynca beni mut- laka okumakta oldu- âunu mu düşünerek böyle davranıyorlar acaba?' HaberiO* /ŞusıraABD'den Tür- kiye aleyhindeki akım- lann kuvvetlenmesi ve- ya kuvveHendirilmesi ne kadar yanlıs olur- , Türkiye'dede ABD ! h l ğ A sa, y aleyhtarlığının, Ame- rika savaşncaybediyor düşünce ve sevinci ile körüklenmesi de o ka- dar yanlış olacaktır. I OJ.MAPI. 1>M A&LALMAL ı3ifc HALÂ ılı' İ>AHA JLS^Î frfc. D^ JuRECEK. DUZYAZI ORHAN BtRGİT Türk medyası, savaş yanhlan ve savaş karşıtlan olarak iki^Ğ bölündü KoalisyonkalemleABD'nin Irak'a saldınsı, ABD ve tn- gütere'den oluşan "Koaüsyon KuvveÜe- ri"nin yanına, Tüık medyasının büyük bö- lümünu de kattı. Medyada, sağcı-solcu, laik-tslamcı aynmı dönemsel olarak ge- ri plana düşerken, yenı eksen, savaş yan- lılan ve karşıtlan arasında oluştu. Savaştan aylarca önce gündeme gelen ABD'nin "med>a fonıT ve bu fondan kımlerin, ne karşıhğında, ne kadar ya- rarlandığı tartışmalan, gazeteciler ara- sında yeniden başladı. Bünyelerinde ga- zete, radyo ve televizyonlar da bulunan kimi büyük holdınglenn, ABD ile ticari ilişkilerinin boyutu kulislere yayıldı, bu konuda cıddı iddialar ortaya atıldı. Bu iddialar, savaşa ve ABD'ye destek veren isimlerin bu desteğınin "tamamen duygusal" olabüeceğı yönundeki görüş- leri güçlendirirken, "bu duygusal itişkî- lerin" her zaman yeşil dolarlar üzennden gerçekleşmediği, davet, burs, danışman- lık gibi yöntemlenn de söz konusu oldu- ğu ifade edildi. medyaaynası@cumhunyet cotn tr Hürriyet'ten, Genel Yayın Yönetmenı Ertuğrul Özkök, Hadi lluengbı, Cüneyt Ülsc%w, Posta"dan ve CNN Türk'ten Meb- met ABBirantL Radıkal'den tsmctBerkan. savaşa adeta kurumsal destek veren Ha- bertürk gazetesi ve televizyonu, hüküme- te muhalif bır çizgi izleyen Star gazetesi- nin, AKP milletvekili olan ve Başbakan Erdoğan'a yakınhğıyla bılinen yazan Ömer Çeük, Vatan gazetesinden Güngör MengL SedatSertoğhı, Akşam'dan Serdar Turgut Ilıcak'lannTercüman'ından Cen- giz Çandar, Milliyet Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Y. Ydmaz, Hasan Cemal. Sabah'tan Erdal Şafak,MehmetBarlas, MetinMü- nir ABD yanlısı yorumlanyla öne çıktılar. Çok sayıda emeklı dip- lomat ve askerin de. danışman olarak görev aldıklan televızyon kanallannda savaş yanlısı yo- rumlar yapmalan dıkkat çekti. Star'dan Umur Talu, Radi- kal'den Mine Kınkkanat, Sa- bah'tan Ahmet Hakan Coşkun gi- bi isimler de, gazetelerinin yayın po- litikalannın aksıne, savaşa karşı net tavır aldılar. Vakit. Zaman ve Yeni Şafak'ın kurumsal karşı çıkışlan ise bu savaş Hıristiyan ülkede olsa ge- çerli olur muydu sorusunu berabe- nnde taşıdı. AKP'ye yakın olan Ye- ni Şafak'tan Fehmi Koru'nun, bir yandan hükümeti överken, bir yandan da, gazetenin pek çok yazanyla birlik- te ABD'yi eleştirdiği göriildü. ARKA &AYFA BAKIN Star, AGB'den aynldı Uzan Gnıbu'na bağlı Star, Kanal 6 ve Star Max televizyonlan, televizyonlann izlenme oranlannı belirleyen AGB Anadolu'nun ölçüm çalışmalanndan çıktı. Star gazetesinde (29 Mart) yayımlanan haberde AGB, ilkel ölçüm sıstemıyle 400 milyon dolarlık reklam pazanna yanlış yön vermek ve yanlış izlenme ölçümleriyle bırçok programın yayımdan kalkmasına neden olmakla suçlandı. Haberde, denek listelerine ılişkin bilgilerin bazı televizyonlara sızdınldığı, AGB'yi denetleyen bir denetçinin bir medya grubunda çalıştığı ıddialanna da yer verildi. Mehmet Barlas yuvasına döndü Üç hafta önce Akşam'dan aynlan Mehmet Bartas. medya kulislerinde konuşulduğu gibi geçen hafta Sabah'a transfer oldu. Altı yıl önce Sabah"ın sahibi DinçBilgin'e ağır hakaretler yağdırarak Sabah'tan aynlan Barlas -k nerede kalnuşük" diyerek yazılarına başladı. Sabah'm genel yayın müdürü Ergun Babahan da Barlasa u hoş geldin" yazısı yazdı. KOMEDYA Türkiye Amenkan Sever Gazeteciler Cemiyeti de kurulsun Erdinç Utku ÇeişkiepAkriKanştnyor Genelkurmay Başkanı, "Bu savaş bizim savaşı- mız değil" demiştı. ABD Dışişleri Bakanı Powell'ın Ankara zıyaretını değeriendirmek amacıyla Abdul- lah Gül, konuğu ile birlıkte düzenlediğı basın top- lantısında, Türkiye'nin de koalisyonda otduğunu söy- ledi. Gerçi, Beyaz Saray'ın internet sitesinde, Irak sa- vaşına katılan koalisyon devletlerinm ısimlerini içe- ren lıstede, Türkiye'nın adı ilk günden bu yana yer alıyordu. Ama, o listede ABD'nin ortağımız dediği kımı ülkeler, hiçbir komplekse kapılmadan bu id- diayı yalanladığı için bizim sessiz kalmamızın bi- le bir anlamı olmalıydı. TBMM'nin kara harekâtında güçbirliğini isteyen tezkereyi geri çevirip, sadece hava koridorumuz- dan yararianılmasına yeşil ışık yakmasının VVashing- ton'ı tatmin etmek şöyle dursun, küplere bindir- diği anlaşılıyor. Senatoda iktidar ve muhalefet söz- cüleri 1 milyar dolartık yardımı eleştirirken, bir se- natörTürkiye'yi, baba sözü dinlemeyen haşan ço- cuğa benzetiyor ve bu takdirde harçlığın kesilme- sinın doğal görülmesi gerektiğini söylüyor. Bir baş- kası, Irak'ta yaşamlannı yitıren ABD'li askerlerin ölümünden kara harekâtına izin verilmeyişini so- rumlu tutuyor. Neyse, o arada Türkiye'nin deste- ğıni yerinde görenler de var. Cumhuriyetçı Sena- tör Allen, Türkiye'nın hava koridorunu açması sa- yesinde Amerikan özel kuvvetlerinın Irak'ın kuze- yine taşınabildiğini ve öylece Kürt grupları organi- ze edebıldiğıni söylüyor. Onları kuş yemi sananlar... Povvell'ın ziyaretı ile birlıkte yoksa ABD+lngilte- re'nın Irak'a yönelttiği savaş on beşınci gününde bizim de savaşımız haline mı dönüşüyor? Başba- kan Erdoğan'ın, konuk Dışişleri Bakanı'na, "Ziya- retiniz bızi çok mutlu etti" dedığını dün gazeteler- de okuyunca, Abdullah Gül'ün Türkiye'nin de ko- alisyonda yer aldığını açıklayan resmi söylemı da- ha da boyutlanmış oluyor. Zaten, İskenderun'da bekletilen Hummer ciple- ri, TlR'larla ve güney sınınmızdan Irak'ın kuzeyin- deki ABD biriiklerinin kullanımına gönderilmiyor mu? Gerçi Genelkurmay Başkanhğı da, Cumhur- başkanlığı da ardı ardına resmı açıklamalar yapa- rak bu araçların silahsız ve insanı yardım amacı ile kullanılmak için Irak'ın kuzeyındeki ABD bıriikleri- ne gönderildiğini söylemek gereğını duyuyorlar. Ama, öyle bir açıklama gerekiyorsa, sahibinin Dı- şişleri Bakanlığı olması gerektiğini herkesin bildi- ği halde, niçin devreye hem Genelkurmay Başkan- lığı hem de Çankaya ginyor? Böyle çifte garantı, insana ister istemez, Hasan Pulur'un ünlü kuş yemı öyküsünü hatırlatıyor. Ha- ni şu gümrük kapısındaki yolcuya bavulunu açma- sını söylerken, öte yandan "Içinde ne var?" diye soran görevliye "Kuş yemi" yanrtının verildiğini an- latan öyküyü. Oysa açılan bavuldan çalar saatler çıktığını gören gümrükçü "Bun/ar mı kuş yemi" diye sorar ve soğukkanlı yolcudan, "Ben öyle sa- nıyordum" karşılığını alır. lyi de, stratejik ortağımız, iskenderun'a indirdiği malzemeyi, TlR'larla Irak'ın kuzeyine geçirirken, bunlann insanı amaçlı araçlar ve gereçler olduğu- nu söylüyor diye, biz de kendisinetam güvenecek miyiz? Bakın, Powell, Abdullah Gül'e güvenmiyor ki, ev sahibinin geleneğe uygun biçimde, kapısını açarak birlikte yolculuk etmek için buyur ettiği makam aracına bınmeyi reddediyor. Korumaları ile göz göze geldikten sonra, "Hayır" diyor, "siz benim arabama binin." Dışişleri Bakanımız, gerçekten çok nazik. Üstelik çok da sakın bir insan olmalı. Ses çıkartmıyor ve konuğunun otomobiline ilışiyor. Acaba Powell, böyle davranarak ev sahibine, "Arabama bin ve düdüğümü de çal" mı demek is- tiyor? Türk Başbakanı'nın, "Ziyaretiniz bizi çok mutlu etti" sözüne bakarsanız... Faks: 0212- 677 07 62 obirgrtwe-kolay.net 'Biz de girdik' haberinin kaynağı kısım medya'nın Islamcı gazeteleri Milli Görüş lideri Necmettin Erbakan"ın, başbakanhğı döne- minde medyayı eleştırmek için kullandığı "bir kısım medv ı a" de- yimi, ABD'nın saldınsı sonrası ls- İamcı basını da içermeye başladı tslamcı basının bir bölümünün, Erbakan'ın *birtasnnmedya"sıy- la birlikte, ezben bozuldu. AKP'ye yakın olan Yeni Şafak gazetesinde medya sayfasını ha- zırlayan KürşatBuminve Alper Görmüş, ezberlen bozulan "Tez- kerecephesi'"ne \oiklenmeyi sür- dürdü. AKP ile arasındakı "gö- nül bağı" gıderek zayıflayan Va- kit, dün "ABD'nin takplerine kar- şımillethükümetesesleniyonŞey- tana uyma>Tn" sürmanşetiyle çık- tı. Çarşamba günü Ah Karahasa- noğhı, 'ABD'ye destek vermenin Atatürkçülükle ilgisi olmadığını behrterek, ABD yanlısı emekli paşalan eleştirdi. Ülkemizdeki Amerikan mallannın listesinı ve- rerek, boykot çağnsı yapan Vakit, Püwefl'ın geldiği gün de, "Katil defol" manşetiyle çıktı. Mılli Görüş 'ün yayın organı Mıllı Gazete ise hem ABD'ye hem de AKP'ye yüklenmeye de- vam etti. "AKPrantçılaradokun- muyor. Fukaranın yakasuıa ya- pışû" diye yazan, zam haberlen- ni 1. sayfadan veren gazete, "lş- galcUereköksöktürüyorlar" şek- lindeki başlıklarla da, Irak halkı- nın yanında yer aldı. Millı Gazete, çarşamba günkü başyazısında da Başbakan Erdo- ğan'ın, *iki zıtı bir duada cem et- tiğuıT yazarak. "Cesur ve genç ABD'ükr için yapbğuuz dua ba- tü" başlığını kûllandı. ABD'de yaşayan "emeklivaiz" Fethullah Gülen'e yakın olan Za- man, savaşın insanı yüzünü ön plana çıkaran haberlere yer ver- di. Zaman'ın, bu vahşeti yapan- lara karşı, "dikkaüi'' bir dil kul- lanması dıkkat çekti. erçunı Kuzey egi fiûnejreje Medya Aynası'nda geçen hafta Doğan Grubu'nun gazetelerinde yer alan Türk askerinın Kuzey Irak'a girdiği yolundaki haberleri ve yine aynı gruptan bir yazarm haberlenn kaynağı olarak Ingiliz ve Amerikan istihbarat bırimlerinı göstermesinı "Türk basınına CIA yanıltması" başlığı ile derlemiştik. Söz konusu haberlerde imzası olan Radikal muhabiri Deniz ZejTek bir açıklama gönderdi: "Eleştirilerin bir kısmına katılmamak mümkün değil. Çünkü, 'biz de girdik' tarzı haberler o gece CNN haberinden yola çtkılarak bizim haberlerimize eklenmişti. Dışişleri Bakanlığı'nda karşılaştığunızda Hürriyet'ten Uğur Ergan ile birlikte bu durumdan duyduğumuz rahatsızlığı konuşmuştuk... Ertesi gün, ımzamla yayımlanan habenn ise arkasında duruyonım. Çünkü isteğim dışında kendi imzamla yayımlanan bir haberdeki aynntıya ilişkin araştırma ıhtıyacı duydum ve hem dıplomat, hem de asken kaynaklara sordum. Aldığım yanıt, " haberlenn doğru unsurlar ıçerdiğı, ama her durumda yalanlanacağı şeklındeydi. Nıtekim her yalanlamanın, gerçekten yalan olmadığını biz dış politika muhabirlen gayet iyi biliriz... tsimlerimizin teşhir edildiği yazıda benim üzüldüğüm taraf, 'CIA yanıtlaması' iddiasıdır. CNN'de haberi yapan Kemal Yurteri'nin tek bir ABD'li ile konuşmadığından adım gibi emınım. tkinci haberi yazarken ben de hiçbir ABD'li ile görüşmedim. Bızi bilgılendirenlerin Türk dıplomatlan ile askerler olduğunu hesaba katarsak ülkemızın durumu gerçekten vahım."