27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 NİS/SN 2003 CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 Etektronik posta; derazsomecumhurfyet.cotTt.tr Tei: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Savaş yakıtı Türkiye'denmiş... "Atese benzin dökecekler!" KoalisyonKoalisyon ABD Dışişieri Bakanı Colin Povvell Paşa'nın Ankara'ya gelişinden sonra Dışişieri Bakanı Abdullah Gül, "Koalisyonun içindeyiz" dedi. Ankara'dan Mustafa Yıldınm dostumuz, Türkrye'nin hangi "koalisyon"un içinde olduğunun böylece tescillendiğini söylüyor: "CFR: Councill on Foreign Relations. CSIS: Center for Strategic and International Studies. JINSA: Jevvish Institute of America. ADL: Anti Defamation League. RAND Corporation. ICNA: Islamic Community of North America. ISNA: Islamic Society of North America. UASR: Unrted Association for Studies and Research." AMERİKAN MALI ALMA IRAK HALKINA BOMBAATMA aynak Yayınlan'ndan yayımlanmakta olan "Atatürk'ün Bütün Eserleri"nin ikinci cildin- den Yedinci Ordu Komutanı Mustafa Ke- lam Paşa'nın dönemin Başkomutan Vekili Enver Paşa'ya ve Sadrazamlıkla birlikte Içişleri Ba- kanlığını yürüten Talat Paşa'ya gönderdiği 20 Eylül 1917 tarihli rapordan bir alıntıya yer vermeden önce... Raporda adı geçen Alman general Erich von Fal- kenhayn ın, Yıldınm Ordulan Grup Komutanı olarak Osmanlı hesabına Irak'ta harekât düzenlediğini anımsayalım... Dünkü Falkentayn'ın yerine bugün "stratejik ortak" olarak bağnmıza bastığımız George Bush'un Irak'taki savaş kadrosundan Zalmay Halilzad'tan başlayarak Colin Povvell'ı, General Tommy Franks'ı, General Richard Myers' koyalım... "Arap- lan" da "Kuzey Irak Kürtleri" olarak okuyalım... "İçinde bulunduğumuz bataklıktan AJmanlarla bir- likte kurtulma zorunlu ise de, Almanlann bu zorun- Tekerrup luluktan ve savaşın uzamasından yararlanarak bizi sömürge durumuna getirmek ve ülkemizin bütün kaynaklanna el koyma siyasetlerinin karşısındayım. Ve, devlet ricalinin bu konuda hiç olmazsa Bulgar- lar kadar bağımsız ve kıskanç olmalannı lüzumlu gö- rürüm. Bağımsızlık konusunda kıskanç olduğumuz AJmanlarca geri gibi anlaşıldığı gün onlann bizi Bul- garlardan daha itibariı göreceklerine sizleri temin ederim. Arayı bozmayacağım diye durmadan fedakârlıkta bulunmak, herhangi bir müttefike ve özellikle, Al- manlara merhamet ve ihsan telkin etmeyip, belki, verdiklerimizden yüz kat fazlasmı istemeye onları hırslandırır ve kışkırtır. Bugün, Falkenhayn, her vesileyle herkese karşı Alman olduğunu ve elbette, Alman çıkannı en fazla düşüneceğini, Halep'te. Fırat'ta ve Suriye'de Alman siyaseti ve Alman çıkan ne demek olduğunu ve özel- likle, bu sözü söyleyen bir Alman konsolosu olma- yıp 100 binlerce Türkün kanı için karar vermek mev- kiinde bulunan bir komutan olursa, işin tümüyle va- tan çıkarlanmıza karşı nitelik kazanacağını anlama- mak mümkün olmaz. Falkenhayn, geldiği günden beri aşiretlerin reisle- rine Alman tegmenlerini göndererek doğrudan te- mas kurmakta ve, 'Araplar, Türklere düşmandır; biz Almanlartarafsız olduğumuzdan onlan kazanabiliriz,' sözünü bizzat bana, bir ordu komutanına söylemiş- tir. Irak harekâtının uygulanamaz olduğunu kendisi daha ilk günden anlamıştır. Irak harekâtını, ülkemize yerieşrnek ıçin vesile gör- müştür. Gerçekte, idealleri, bütün Arabistan'ı Alman yöne- timine almaktır." e^Sku Y ^o H c?m H ™™ doymuyorll. yüzyl cdlrf, Adolf Bush! Bir genç kızın İş Bankası'na dilekçesi Izmir'de bir genç kız... Adı, Başak Te- derdim. Ancak 24 Mart 20O3'te, gözüm- kin... Türkiye İş Bankası Genel Müdürlü- deki miyopluk ve 15 yıl önce geçirdiğim Izmir'de bir genç kız... Adı, Başak Te- kin... Türkiye İş Bankası Genel Müdürlü- ğü'ne yazdığı dilekçede şöyle diyor: "1999 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Ik- tisadi ve Idari Bilimler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstn llişkiler Bölü- münden mezun oldum. 19 Ekim 20O2'de bankanızın açtığı memuriuk sınavına katıldım ve aynı yılın kasım ayında sınavda başanlı olduğum telefon- la bildinldi; 24 Ocak 2003'te Istanbul'a mülakataçağrıldım. 27 Şubat 2003'te yi- ne telefonla mülakatta başanlı olduğum bildirildi. Çalışma yeri Istanbul olmak ko- şuluyla hizmet için eğitime alınacağım bildirildi. Bu arada göreve başlamam için gerekli evraklan hazırlamam istendi. Ev- raklanmı hazırlayıp, bankanız Izmir Kar- şıyaka Bölge Müdüriüğü aracılığı ile gön- derdim. Ancak 24 Mart 2003'te, gözüm- deki miyopluk ve 15 yıl önce geçirdiğim kulak ameliyatı gerekçe gösterilerek işe alınamayacağım Insan Kaynaklan Mü- dürlüğünüzce telefonla tarafıma bildiril- di. Öysa mülakat sırasında doldurtu- lan formda sağhkla ilgili bilgileri ver- miştim. İşe başlamam için istenen sağlık kurulu raporunda ve Karşıyaka Bölge Müdüriüğünüzün sevki ile gön- derildiğim göz hekiminin verdiği raporlar- da görme ve işitme ile ilgili hiçbir soru- num olmadığı, İş Bankası memuru ola- rak çalışmama engel bir durumun olma- dığı açıkça belirtıldiği halde, işe alınama- yacağım bildirildi. Açıkladığım durumla ilgili belgeler ektedir. Konunun araştınla- rak uğradığım mağduriyetin giderilmesi için gereğini saygılanmla arz ederim." Insanlık Adına Prof. Dr. COŞKUN ÖZDEMtR Insanlık adına, utanç verici ve haksız bir saldın niteliği ta- şıyan Irak savaşı ile ilgili ha- berierin bir bölümü şöyle: 1 - ABD güçlerı sadece 45 kayıp vererek Bağdat'a yak- laştı. 2- 650 Irak askeri, 100 milis öldüruldü. 3- Ingiltere savaş bütçesini 3 milyon steriin arttırdı. 4- Diktatörü devirmek, I- rak'a özgürlük getirmek için açılan savaşta 6 milyon ton akaryakıt tüketildi, 7000 adet bomba atıldı. 5- Geliyoruz, özgürlük ve sağlık getiriyoruz. Sad- dam'dan kaçanlarsırtlanndan vuruluyor. Bekleyin biz geliyo- ruz -Bush- (dinleyicilerden sü- rekli alkışlar). Evet, saldıran taraftan yan- sıyan, utanç verici haber, sah- ne ve görüntüler bunlar, 27 mityonluk bir ülkeyi bombalar- ken istıla güçlerine onursuzca teslim olması, ıstılacılara arka çıkması beklenen bir halk. A- ma Sünnisi ve Şiisı ile o Irak halkı bütün gücü ile direniyor. Diktatör ve despot Saddam Hüseyin saldırıcılarsayesinde güç ve itibar kazanıyor. Dünyanın büyük bir değişi- min arifesinde olduğunu dü- şünüyorum. Dünya halklann- da; çarpıcı bir uyanışa, umut verici bir bilinçlenmeye tanık olduğumuza inanıyorum ve I- rak savaşının tüm dünya için bir dönüm noktası olabilece- ğini ummak istiyorum. Silah üstünlüğünün; ayakta kalmak ıçin savaşa muhtaç olan sermaye egemenliğinin süregelemeyeceğini, barışı, uygarlığı, sanatı, kültürü, insan haklannı, kardeşliği, eşitliği, adaleti yıkıp geçen şu kapita- list ve emperyalist kaynaklı hegemonyanın başarı kaza- namayacağını umut ediyo- rum. Bakın Amerikalı profesör Nicholas de Genova ne di- yor: "Gerçek kahramanlar, Amehkan ordusunun yenil- mesine katkıda bulunacak yollan keşfedenler olacaktır. ABD'nin Irak'ta yenilgiye uğ- rayacağını ümit ediyorum." Oscar ödül töreninde Bush'a hitap ederek ağır ve suçlayıcı konuşması ile bir kez daha dıkkat çeken "Benim Ci- ci Silahım" adı ile gösterilen nefis belgeselin yaratıcısı Mic- hael Moor; yine bir Amerika- lı ve sanatçı. Tüm bu olup bitenler için ne düşündüğünü merak ettiğim, benim Amerika'daki yıllanm- da çalıştığım Harvard'da de- partman şefi, arkadaşım, ün- lü nörofizyolog Prof. Robert Young bakınız bana nasıl bir mesaj yolluyor: "Sevgili Coşkun, Bu mesajımla sana Türkiye hükümetinin; Türkiye çıkarla- rına uygun düşecek karar ve planlarını tümü ile destekledi- ğimi bildirmek istiyorum. Tür- kiye'nin yaranna olmadıkça hükümetin George W. Bush'un direktiflerini dinle- mesi ve izlemesi için hiçbir sebepyoktur. O bütün dünya- ya hükmetmek gibi bizi utan- dıran bir tutum içindedir. özellikle bu güç koşullar için- de olduğumuz bir sırada siz- lere en iyi dileklerimi yolluyo- rum. Türkiye 75 yıldan beri Amerika'nın iyi bir dostu ol- muştur. Umanm ki Bush'un bu son rahatsız edici davra- nışlan bu dostluğu bozama- yacaktır." Yukandavurguladığım iyim- serliğimi ve umudumu des- tekleyen bir görüşü de ünlü toplum bilimcimiz Prof. Emre Kongar dile getiriyor. "Uzun dönem sonucu: Bu savaşın uzun dönemde yol açacağı tek diyalektik so- nuç demokrasi ve insan hak- lan kavramlannın küresel ge- lişmesi olacaktır." Evet değerli arkadaşım, meslektaşım Erdal Atabek de katılıyor bu iyimserliğe ve "Yeni bir dünya kurulur mu?" başlıklı yazısını şöyle bitiriyor: "Yeni bir rönesans. yeni bir aydınlanma olacaktır. Bunu da günümüzün insanlan ya- pacaktır. Bunu hepimiz biriik- te yapacağız." Işte korkunç ve de iğrenç bir savaştan böyle umutlarçıkar- maya çalıştım. Bunun boşuna olmadığına inanıyorum. Yeni bir dünyanın kurulacağı umu- duna kaptırdım kendimi. Iki önemli yazar arkadaşım ve Amerikalı profesör ve sanatçı- ların desteği ile. Bu desteğin çok daha geniş, çok daha bü- yük olduğunada yürektenina- nıyorum. KtM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicakfaturk.net ÇlZGtLlK KÂMtL MASARACI BULUT BEBEK MRAYÇİFTÇI bulutbebektı hotmail.com TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 4 Nisan Olümunden sonra ax/z ilan Loyota. ANKARA D.T. ŞİNASİ SAHNESİ'nde KAYIP Basın Şeref Kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. MEHMET OKTAYAKBAL Nisan Salı - 2 Nisaı Çarşarta - 3 Nisan Perşembe 4 Nisan Cuma • S Nisan Cnaartesi Saat 20.39 5NisanCtımartesl-6IHsaıPaat Saat 15.00 CİZVİTUK K/MDBN KAYMAKLANfYOR?. /Sff'OS 8U6ÜN, iGUArrı/S jx>you4, CİZırirLERİU İUC VÖNET/C/Sf SEÇİLMİŞ7İ. 152.1'OE,PAMPLONA'r/ S/MJHU TOPAL /KALMJ /SpANYOL ASKS/& COYOO*, ME&4*: SAKMtçr/. özeLLnıae /s/f fieySAMS£/e L£ İLSlU AY&HT7Lf 8/LG/ EPİHPİKÇE, DÜfJYA GÖGÜŞÜ P£- Ğff/. r#u s/e yoKsue. <EÇrf HAI/A&HA sreeAf Loyoo4, ÇOK GEÇMEDEU Bi£ /VM&4&IM /MZ/V)4X4 ÇEKUMİÇT7. ORA- PA 'SUHSAL urGülAMAOVe'ADLf, KATÜLİKLeR A&ISWÛA SÜ- YÜK. ETK/ yAKArAtJ KfrtS/AJ/ rAZAM LOrOLA, 0AHA S'O/V&f KUPÛS'E sie ycx.cvu/KMPM/frr. ooHüşüup£ cızv/r TA- Ka£MUŞ,İLK yONETfCt'St OLMUfTU. yOKSULLUK ve SEKÂKET siA/Dt /çEN ctzısfr #ctfyzA&f g/&*?tç ya. CîtviHer . c/z - AKŞEHİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosva No: 2000 3"5 Esas Davacı Malıye Hazınesı vekılı Av. Hatice Ak tarafindan davacılar Özlem Özdıl \e arkadaşlan aleyhine açılan 'Tapu Iptalı ve Terkın" davasmda yapılan açık yargılama sırasında venlen ara karan gereğı. Da\a konusu edılen Konva llı Akşehır ılçesı Gölçayır köyü Kurugöl mevkiınde Tapu Sıcıl Mudürlugünun ISpafta, I866parselde 15120 >üzolçumlu oluRaraıze Ozdıl mi- rasçılan adına kavıtlı taşınmazın tapu kaydının ıptalı ile kıyı olarak kamu>a terkını ıstemı ıle açılan davada Akşehir ılçesi Göl- çayır köyü nüfusuna kavıtlı Tahır ve Mavılı Hakıyet kızı Akşehir 25 l [ 1974 dogumlu Özlem Özdil hakkında yapılan tüm araştırmalara ragmen teblıgata \arar açık adresi tespıt edılemedığınden mahkememızın 2000 3"5 esas sayılı da\a dosyasmın 12 05 2003 günü saat 10 55'te yapılacak olan duruşmasında hazır bulunmanız \e>a kendımzı bir vekıl tarafindan temsıl ettır- menız, belırtılen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıgınız ve\a bir vekıl tarafindan temsıl edılmediğınız takdırde tahkı- kat \e vargılamava >oklugunuzda de\am edileceği \e hüküm kurulacağı, dava dilekçesi \e duruşma gününün teblıği yerine geçerlı olmak üzere ılanen teblığ olunur Basın: 15173 ANKARA...ANKA... MÜŞERREF HEKİMOĞLU Seçimi Onlar Yapmıyor Olaylar şaşılası boyutlara vanyor, kimi zaman mizah türü. ölüm ve kalım sarmaş dolaş. Çocuk- lar ölüyor, çocuklar doğuyor, belirsiz biryaşama bı- rakılıyor. Kaç gün, kaç ay, kaç yıl yaşayacak bilin- miyor. Birtikler Bağdat'a doğru yürüyor, ABD Dışişieri Bakanı Povvell Ankara'ya geliyor. Karşılıklı ödün- ler veriliyor. Kimi zaman insan olmanın ezikliğini du- yuyoruz. Nereden nereye geldik, geldiğimiz yerde neier yaşayacağız bilinmiyor. Her yerde çocuklar. Bugün var, yann yoklar. Pembe gülüşleri çabuk so- luyor, ölüler arasına katılıyor. İnsan olmanın utan- cını da duyuruyoriar. Yaşam ya da ölüm, seçimi on- lar yapmıyor. Gülmeyi ya da ağlarnayı onlar belir- lemiyor. Onlar adına yaşamı büyükler biçimlendi- riyor, dahası belli bireyler! Bağdat'ın savaştan sonra yeniden yapılandırıla- cağını bildiriyor haberter. Ancak savaş bitti mi, ba- nş oluşacak mı belli değil. Banş başlıyor diye se- viniri<en, yeni savaşlann korkusunu duyuruyor in- sanlara. Bu koşullarda insan karar veremiyor, kor- kuyu aşamıyor. • • • On yıl öncesine gidiyorum düşüncemde. Bağ- dat'ın güzel bir izlemi var belleğimde. Dev boyut- lu bir şantiye gibi. Her yerde yeni yapılar, onanm- lar, Saddam'ın çevresinde de her yaşta Iraklılar. Irak Kadınlar Konseyi'nin uluslararası toplantısı- na katılıyorum. Yanımda şimdi CHP Milletvekili olan Birgen Keleş. O zaman da politikanın için- de. O ilk buluşma büyük coşku verdi bana. Sad- dam'ı gördüm, dahası ilginç bir konuşma yaptım. Bağdat güzel bir şantiye görünümünde, Saddam da bir mimar görüntüsünde. Onun imzasını taşı- yor her şey. Irak kadınları da umutla bakıyor geleceğe. Sad- dam'ın çevresinde sevgiyle, umutla buluşuyor. Kongrelerde, uluslararası toplantılarda kürsüye çı- kıyor kadınlar, sesini duyuruyor, boy veriyor. An- cak sesini yitirmek korkusu da var. Korku giderek büyüyor, Saddam'ın kişiliği de değişiyor giderek. Herşeysoluyor, Iraklı kadınlar da geleceğe dönük umudunu, güvenini yitiriyor. Çelişkiler bitmiyor, çarpık çizgilerle kanşık re- simler oluşuyor. Bir yanda Jessica, insanı mutlu ve umutlu çizgilerle duygulandıran bir resim. Yanı başında da savaş ateşinde yanan çocuklar ve ana- lar. Küçük yüzler geçmişi değil, geleceği yansıtı- yor ama soluğu duyulmuyor. • • • Kadınlar Konseyi toplantısı beni çok etkileyen bir olay. Arap dünyasından bir selam. Var olmanın gü- zelliğini yansıtan bir resim. Iraklı kadınların özgür ve rahat davranışı da hayli çarpıcı. Ancak özlem eyleme dönüşemedi! Devrimlerie karşı devrimler de oluştu. Çağdaşlaşma çizgisi oluşamadan silin- di. Olaylann gerçeğıyle korkusu birbirine kanştı. El- bet böyle gitmez. Olayın özünde var olan gücü yok etmeye kimsenin gücü yetmez. ABD Dışişieri Bakanı Povvell'ın gelişi, Ankara'da- ki görüşmeleri de doğruluyor bu düşüncemi. Ödünsüz eylemler giderek yerleşiyor toplumda. Inandığı gerçeklerden vazgeçmıyortoplumlar. öz- güriüğünü ödünsüz yaşamak istiyor. Ölüm de ol- sa yoldan geri dönmüyor. Dahası, dünyamız deği- şik koşullar yaşıyor2000'li yıllarda. Eskiye değil ye- niye çevirıyor yüzünü. Çeviremeyenler kapıyı aça- mıyor, kapalı kapılar ardında yaşamı sürdürüyor. Ancak ne zamana kadar? B Ü L M A C A SEDATYAŞAYA\ 1 2 3SOLDANSAĞA: 1/ Bir serma- ye yatınlarak kâr etme amacıyla ku- rulan kurum. 2/ tstenç za- yıflığı... Türk tuluat tiyatro- 6 sundabaşko- j mik görevin- g deki uşak tip- lemesi. 3/ Ti- 9 carette kullanılması hemen mümkün olan paraya verilen „ ad... Kurnaz, açtk- „ göz. 4/ Rütbesiz as- ker... Meslek argo- su. 5/ Pasak... "Memduh—-": Si- nema yönetmeni- miz. 6/ Üstü kapalı olarak anlatma... .-\rdahan'ın bir ılçesi. 7/Divan şiirinde ağıta ve- rilen ad. 8/Bir kimseyle eğlenme ve onu küçüm- seme... Doğaçlamanın büyük bir yer tuttuğu Af- ro-Amerikan müzik türü. 9/ Gümüşbalığı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bir durum ya da olayın duyular yoluyla insan üzerinde bıraktığı etki. 2/ "Aldanma ki sözü elbetteyalandır" (Fuzuli)... Anlam. 3/Malatyayö- resinde kayısı kurusuna verilen ad... Nisan 1993'te keşfedilen onuncu gezegen. 4/ Maden ya da kâğıt para üstündeki kafa resmi... Doğu Anadolu'nun I- rak sının yakınında yüksek bir dağ. 5/ Divan ede- biyatında beşer dizelik bentlerden oluşan şiir türü. 6/Bir soru eki... Kamer. 7/Çiçekleri ilaç, yaprak- lan sebze olarak kullanılan bir bitki. 8/ Ortodoks- larda tahta pano üzerine yapıLmış her türlü dinsel resme verilen ad... Tarla sının. 9/ Akdeniz Bölge- si'nde birakarsu... Bal koymaya yarayan tekne. AKATLAR KULTUR MERKEZI O212 351 93 84 Dilek Törker ... Tiyatro Ayna Vera Tulyakovo'nın anılanndan -ııjt Gökgöz , Özşuca lyık Tasanm: Vüksel Ayma IVIUTLU OL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle