Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA
4-
CUMHURİYET 17 NtSAN 2003 PERŞEMBE
OLAYLARVE GORUŞLER
EVET/HAYIR
OKTAY AKBAL
Bip Yas Bayramı mı?..
"Resmı kanunlarne de/ierse desınler, ne haklar
vatandaşlara tanınırsa tanınsın, hıç olmazsa ılköğ-
retım derecesınde bılgı olmazsa, haklar ve vazıfe-
ler canlanmaz, gonullere ve yureklere sınıp yerieş-
nnez Bılmeyen, sıyası ve ekonomık kudret sahıp-
lennın elınde, ortaçağda olduğu gıbı kole hayatı
sûrer Asılacıklı olan tarafda bılmeyen, kendı duş-
kün ve köle hayatına karşı duygusuz ve kayıtsız ka-
lır llköğretım davası ınsan olmak, mıllet olmak da-
vasıdır " Ismet Inönü (18 Nısan 1945)
Koy Enstıtulerı Yasası TBMM'de 429 uyenın
278'ının oylarıyla kabul edılmıştı Karşı çıkan yok-
tu Ama 148 uye otuaıma katılmamıştı'
'Insan olmak, mıllet olmak' konusuydu amaç
Bırey olmak, kendı başına lyıyı kotuyu ayırt edebı-
len bır yapıya sahıp yurttaşlar yaratmak
Meclıs'te Kâzım Karabekir'ın "Bızbu usulu ıler-
lemış ulkelerden mı alıyoruz, tyı sonuçlar verece-
ğını duşunerek mı alıyoruz" sorusuna Mıllı Eğrtım
Bakanı Hasan Âli Yücel şu yanıtı venyordu "Bız
hıçbırmemleketın ılk tahsıl mesetesını hallederken
aldığı tedbırlen almadık Hepsının tanhını bılıyo-
ruz, cahıl değılız Bunlan kendı memleketımızın fi-
ılı hakıkatıne ve ıçtıamı realıtesıne uyarak yapmış
bulunuyoruz Bu, bızımdır, kjmseden almadık, baş-
kalan bızden aJsınlar "
17 Koy Enstrtusu, ancak beş altı yıl venmlı bır hız-
la çalıştı Bınlerce köy çocuğu bu okullarda oğre-
nım gordu Bırer ışık gıbı, bır uygarlık oncusu ola-
rak ulke yaşamına katıldı Amasonra? Sonra ne ol-
du<
Her 17 Nısan, bır yas gunudur Bıraz da umut ve
aydınlık gunu1
O bınlerce enstıtulu bugun yetmış-
lı yaşlarda Ama tum yaşantılan Atatürk devnm
ve ılkelennın savunmasıyla, korunmasıyla, yaygın-
laştınlmasıyla geçmış Hangı bınnı saymalı9
Yal-
nız sanat ve kultur alanındakıler, Başaran lar, Ma-
kal'lar, Baykurt'lar Apaydm'lar, Yağmur'larvd
Ismet Inonu, bu davayı 'ınsan olmak, mıllet ol-
mak' olarak belırtmıştı Ama sonuna dek dayana-
madı Yücel, Tonguç gıbı onculenn yennı, halk
duşmanı kışılerve çevreler aJdı Çok geçmeden Koy
Enstıtulerı bır yana ıtıldı, derken yok edıldı, yennı
ımam hatıp okullan aldı
Bugun ulkemız bırgenlık, bır onursuzluk çıkma-
zında ıse behrlı çevrelerın yağmalama heveslen
karşısında ıse, gerçek suçlular halkın aydınlatılma-
sını onleyen çıkarcı takımıdır
Bırduşunun, şu anda Başbakanlıkyennde dev-
letın en onemlı gorevlennde çoğunluk, ımam oku-
lu bıtırmışlılerde Enstıtu çalışmalan, Yucel'ın, Ton-
guç'un başlattığı hızla, bugunlere dek surebılsey-
dı, ulkemız çoktan çağdaş uygarlığın en ust çızgı-
sınevarmış olacaktı Inonu'nun, Yucel'ın amacı, Turk
ınsanını 'kole' gıbı yaşamaktan kurtarmak, bılınç-
lı bıreylenn çoğunlukta olduğu bırtoplum yaratmak-
tı Amaolmadı
O gun bugun ulkemız karanlık guçlenn etkısı al-
tındadır Inonu, "llköğetım meselesının bırdema-
gojıye kurban edılmemesı ıçın bütün kuvvetımızı
kullanacağız" demıştı, ama o demagojı daha us-
tun çıktı
1
Imam okullan anlayışı adım adım gunumuze ka-
dar etkısını surdurdu Bugun ıkttdar onlann elınde'
'Demetlı Yıllar' adlı kıtabında dostum Dursun
Kut'un dedığı gıbı
"Ataturk donemınde oğrencı bulamadığı ıçın
kendılığınden kapanan tek ılahıyat fakültesı yen-
ne, bugun ılahıyat fakûltelen 71 unıversıteyı bûyuk
ölçude kuşatmış bulunuyor"
17 Nısan'ın yığıt savaşçılanna selam
TEŞEKKÜR
Başarılı bır amelıyat ıle benı sağlığıma
kavuşturan, GATA Haydarpaşa Eğrtım
Hastanesı Genel Cerrahı Klınığı Şefı
Prof Dr Dz Tabıp Kıdemlı Albay Sayın
TUNCAY ÇELENK
ve tum amelıyat ekıbıne candan
teşekkur ederım.
RUÇHAN KAPTAN
Ustaöğreticiler ve Sonrası...
Genç Cumhunyet, 1920'den 1946'ya değın, çeyrek
yuzyıl gıbı kısa bır donemde, çağ atlatıcı bır devınım
yapmış, ortaçağ karanlığını yırtmış, aydınlanma
donemını yaşamıştır Ustelık ulke yıkkın, ınsanımız
bıtkınken, en yetersız olduğumuz bır donemde
Bahattin FTRTINA Eğınma
U
staoğretıcıük kav-
ramı eğıtım yazın-
lığına (lıteratur)
Tonguç'lagırmış-
tır 0nun buluşu-
dur Yasal konuma o getırmıştır
Orgun uygulaması Koy Enstıtu-
len'nde yapılmıştır Ustaoğretı-
cı, oğretmen değıl, ama en az
oğretmen kadar yararlı oğreOcı
ustadır Kuşkusuzgereksuımeler
ve koşullar buluşa analık etmış-
tır Koy Enstıtulen'nde bugun
pek çok kışının ınanamayacağı
turde ve sayıda uğraş ve etkınlık
alanJanvardı Kultur derslendı-
şında, yapıcılık (doğrama, tuğla,
kırenut, duvar, sıva, boya, bada-
na yapunı, su ve elektnk dona-
nımı) marangozluk, demırcılık,
dokuma, dıkış, muzık (mando-
lın, keman, saz gıbı enstruman-
lardan bınnı oğrenmek zorun-
luydu), tanm (bağcılık, bahçecı-
lık, meyvecılık, ancıhk, tarla ta-
nmı), hayvancılık (buyuk ve ku-
çukbaş, kumes hayvancıhğı), ba-
lıkçılık, ulusal oyunlar, aynca bı-
sıklet, motosıklet, traktor kam-
yon kullanımı gıbı
Bunlan oğretecek yeterlı sayı-
da eğıtılmış kışıler yoktu Ama
çe\Tede, halk denızınde ozgu-
cuyle yeteneklennı gelıştırmış,
bılgı ve becen ıyesı olmuş nıce
ustalar vardı Bılmeyen bılen-
den oğrenecektı Bu oz değerle-
nmız ustaoğretıcı olarak ılk kez
eğıtım alanına gırdıler, ışbaşı
yaptılar Atama yetkısı enstıtu
mudürunundu Ta Ankara'lara
sorulmuyor, zaman yıtınlmıyor-
du Gunluk ya da avlık ucret do-
nersermayedenodenıyordu "Us-
taöğretid buluşu, tıim zorhıkla-
ruı kapılannı açan bir anahtar-
dı,masaJIardaJdtıisnndı"(l) Ye-
nnden vonetımın ornek bır uy-
gulamasıydı
Ustaöğreticiler, bılgı becen \e
yeteneklennı ozgurce kullana-
cak ve yenı kuşaklara aktaracak
bır ortam buldular, hem oğrettı-
ler, hem oğrendıler Duzenlı bır
ogretımden geçmemışlerdı An-
laklan, duyulan, gozlem guçle-
n ve sezgılenyle bılgı ve becen
edınmışlerdı Canlı kıtaplar gı-
bıydıler
Kışısel çıkarlardan uzaktılar
Eylemlen ve duşuncelen enstı-
tunun \e ınsanımızın >aranna
yonelıktı Çalışkandılar seve-
cendıler, ozvenhydıler Enstıtu-
lenn çalışma duzenıne uydular
Dur durak, gece gunduz bılme-
dıler Oğrencıler kalkınca kalk-
tılar, yatrnca yattılar Sevgı gor-
duler.saygıyiakuşatıldılar Ens-
tıtu toplumunun v azgeçılmez v e
aynmsız oğelen oldular
Yemelen, ıçmelen enstıtuce
sağlandı, gıysılenvenldı Enstı-
tulerde banndılar Oğretmen \e
oğrencıye sağlanan her koiay-
lıktan yararlandılar Tum etkın-
lıklere katıldılar Yonetıcılerle,
oğretmenler ve oğrencılerle yan
yana, dız dıze oldular Oğret-
mendıler, eğıtmendıler, yol gos-
tencıydıler Oğretmenler kurulu-
na katıldılar Oğrencılen haklan-
dayargılannısoyledıler Eğıtım
ve öğretımle ılgılı, benımsenen,
uygulanan duşunceler urettıler,
onenlerde bulundular
Genel değerlendırmeve gore
"tşinin ehlt diplomasız ama Id-
şflik sahibi. anlayışb baba adam-
lardT(2)
"Sanat, görgü, ahlak bakımın-
dan o bolgenin tanınmış, güven-
ti kişileriydiler. Diploma yerine
\apıtlan geçerKydi. Kuramcı de-
ğfl,lalgınk$lerdr(3) Kuram on-
lann yaptıklanndan çıkanlırdı
"Duygulan ve düşunceleri ile
öğrencüerle aralannda se\gi ve
saygı sağhyor, kişflikleriııdeki eği-
tim yetfleri ve niteKkkrini orta-
ya koyuyorlardj'' (4)
Uğraşlan anıldığında, akla ılk
gelen kışılerdı "Topraktan öğ-
renip Idtapsız bilenlenti." Halkı-
mız gıbı yoksulluk ıçındeydıler,
ulkeyı v arsıllas.nrmaya çahştılar
Yumı bır Koy Enstıtusunde
yuze yakın ustaoğretıcı gorev
>aptı Hıçbın olumsuz bır eyle-
mın oznesı olmadı
Köy Enstıtulen destanında yer
almış, bır kurruluş savaşçısı eş-
değennde gorduğumuz ustaoğ-
retıcılenn, bu eğınm erlennın ru-
munun admı burada anmak ola-
naksız Unlenyaygınolan\ehâ-
lâ dıllerde dolaşan Âşık Veysel
Şaüroğhı (saz \e turkuler) Ha-
san Çakı Efe (ulusal oyunlar)
Fehmi Reis (balıkçılık), Sıdıka
Hanım (ancıhk), İsrnail Lsta
(ağaç ışlen), MehmetGüler Us-
ta (bakırcılık), SfliLa>oş(\apı)
Gaspar (teknık ışler) Zekerh'a
Lsta (demırcılık) ve Ahmet Üs-
ta'lan (dıkış) \ e tumunu saygıy-
la anıyoruz
Tonguç "Köy Enstituleri'nde
mutehassız işciler, ve\Tni\e \eva
a\ hk ücretle ustaöğretki olarak
çahştmlabiKr" duzgusunu (norm)
vasalaşönp uyguladıktan kırk yıl
sonra UNESCO, 1980'lerde
"Eğitimde işçi, teknisyen vb. gj-
bi yardımcıJara başvurulmab-
dır"dıyor(5)
UNESCO'nun bu değerlen-
dırmesı seMndıncıdu Deneyim-
lenn yaygınlaştırılması, kultur
değerlennın korunması ınsanlı-
ğın kazanımlandır
Amacımız ne tanhsel bır oy-
ku anlarmak ne de oMinmektır
Tanhsel gerçeklen saptamak \ e
onlardan yararlanmaktır
Genç Cumhunyet. 1920'den
1946"ya değrn, çeyrek yuzyıl gı-
bı kısa bır donemde, çağ atlatı-
cı bırdevınım yapmış, ortaçağ ka-
ranlığını yırtmış. aydınlanma do-
nemını yaşamıştır
Ustelık ulke yıkkın, ınsanımız
bıtkınken, en yetersız olduğu-
muz bır donemde bunu başar-
mıştır Yoksul ama ozguvenlı bır
haUan, usunu, vannı yoğunu kul-
lanarak neler yapabıleceğını ka-
nıtlamıştır
Anadolu aydınlanması, eğı-
tımsel \ e ekınsel alanlarda yapı-
lan de\Timsel donuşumlerle ger-
çekleştınlmıştır Anımsamakta
yarar var Oğretım Bırlığı, Turk
Harflennın Kabulu, Mıllet Mek-
teplen Dıl ve Tanh Kurumlan,
Halkev len, Unıv ersıte Reformu,
Eğıtmen Kurslan, Koy Enstıtu-
len, Teknık ve Meslek Okullan,
Dunya Klasıklennın Çevınsı,
Devlet Tıyatrosu \e Konservatu-
\an, Devlet Resım ve Heykel
Muzesı Bu oluşumlara usta-
oğretıcılen de ekleyebılınz
1946'dan sonra ruzgânn yonu
değıştı tlk ve ortaoğretımın
"müfredat programlanna"' dog-
matıkoğelersokuldu Dın,bılım-
ınanç-us alanına sızmava başla-
dı Eleştırel eğıtımden uzakla-
şıldı Ortaçağ >apılan ve yaşam
goruntulen >a>gınlaştı Eğıtım
kurumlan çağdaş bıreyı yarat-
ma, toplumsal kalkınmayı sağla-
ma mtelıklennı yıtırdı Toplu-
mumuz bu nedenle sayn, bu ne-
denle yoksul Geleceğımız bu
>uzden karanlık Bu nedenle
Cumhunyetın tum kurumlan ça-
tırdamakta Meclıs bu yuzden
suçlulann sığınağı Buvuzdenya-
salar kamusal yararlan değıl, suç-
lu bıreylen gozetmekte Toplum-
sal saynlıklanmızın etmenı çar-
pık eğıtım Sağalhcısı da eğıtım
Inaklardan anndınlmış bır eğı-
tım Eğıtım batağını >aratmış
olan kultur ve bılım emperya-
lıstlennın ve yerlı maşalannm
etkılennden anndınhnış bır eğı-
tım Çağdaş olçutlere uygun,
"bu dunyacı*', usçu. eleştıncı,
ozgur bıreyı yaratıcı v e sev gı ure-
ten bır eğıtım
Koy Enstıtulennde, betımle-
dığımız bu eğıtım uvgulandı
Dunyaya ornek, dıllere destan
oldu Kulturel değerlenmız gun
vuzune çıktı Oz benhğımızı bul-
duk Ogunlenan>orum Buku-
rumlann toplumsal çarpıklıkla-
n gıdencı, onıek alınacak pek
çok yonlennın olduğunu duşunu-
yorum
Dev letın tum yapılanndan çu-
rukçul kokulann yukseldığı gu-
numuzde laık, demokratık Cum-
hunyet yandaşlan, karşı devnm-
cıler kadar eğıhmın olağanusru
gucunu kavTar ve bu guçten ya-
rarlanabılme, eğıtım alanını bı-
lım dışı, çağdışı oğe v e uygula-
malardan anndırma v e koruma
vetısını gosterebılırlerse belkı
çokuntuden kurtulabılınz dıye
duşunuyonım
tl) Suîe\ man Edıp Balkır 4nfive
Ko\ Enstıtusu Hur\a\xne\ı 1974
(2) Talıp Apa\dın Ko\ Enstıtusu
iılları
(3) Şe\ket Gedıkoğlu E\relen
Getırdıklerı ve Yankılan ıle Ko\
Enstıtulerı s 72
(4) Rauftnan Kov Enstıtulen \e
Sonrası, Oğretmen Yay 1988, s
46
(5) Yenı Eğıtım Stratejısınde 21
Nokta Goruş s 3 UNESCO nun
4ylık Dergıst
Doğal Ormanlanmıza Kıymayalım.
Prof. Dr. Ahmet HIZALIU Orman Fakültesı Oğretım Uyesı
A
nayasamızın
dev let ormanla-
nyla ılgılı 169
ve 170 maddelennde ba-
zı duzenlemeler yapıl-
mak ıstenmektedır
169 maddede tasarla-
nan duzenleme, bu mad-
deye "işlettiriBr" sozcu-
ğunun (kelımesının) ek-
lenmesıdrr Bu duzenle-
menın haklı bır gerekçe-
sı yoktur ve "işIettiriBr''
sozcuğu "kes-sat" anla-
mındadır Bunu uygula-
yacak kesım de (sektor)
herhalde ozel sektor ola-
caktır Ote yandan bu u> -
gulamaya ıkı temel nok-
tadan dolayı da katılmak
mumkun değıldrr
1- Bu uygulama çağ-
daş ormancüık anlayışıy-
latabantabanazıttır Şoy-
le kı, doğal ormanlann
gunumuzdekı ışlevlerı
onemlıhk derecelenne
gore A) Havayı temızle-
22.ULUSLARARASI
İSTANBUL
FİLM FESTİUALİ İYİ FİLM NE? "
12-27 NISAN 2003
Istanbul Kultur ve Sanat Vakfı,
22 Uluslararası Istanbul Fılm Festıvalı'nın
gerceklestınlmesınde destek sağlayan
Sınepop Sıneması Mekân Sponsoru
BP Turkiye'ye teşekkur eder.
me, B) Su ve toprak rejı-
mını duzenleme, C) Bı-
volojık çeşıthlığın korun-
ması, Ç) Obur ışlevler
olarak sıralanmıştır Go-
rulduğu gıbı, doğal or-
manlardan odun ham-
maddesı uretılmesı he-
men hemen soz konusu
değıldır Buamaçlayapay
ormanlar kurulmakta ve
bunlardan odun hammad-
desı gereksmrmı sağlan-
maktadır Bu uygulama
tıcan ormancılık olarak
da tanımlanmaktadır Ul-
kemızde bu amaç doğ-
rultusunda yaklaşık 20
yıl once yasal duzenle-
meler hazırlanmış ve ozel
sektorun yapay ormanlar
kurması ve bunlan ışlet-
mesıteş\Tkedılmıştır Fa-
kat buna karşın ozel sek-
tor, hemen hemen hıç ya-
pay orman kurmamış v e
surekJı olarak mevcut do-
ğal ormanlanmızı ışlet-
mek ıstemıştır
2- Doğal ormanlanmı-
zm özel sektorce ışletıl-
mesı, bankalarda olduğu
gıbı ormanlanmızm bo-
şaltıknasuıa yol açabıle-
cekbrruygulamadır Bu-
nu denetlemek de mum-
kun değıldır Bunun boy-
le olacağım, buyuk şe-
hırlenmızde ozel mulkı-
yete aıt ozel ormanlann
ışletılmek yenne rantuğ-
runa hem de yasalara ay-
kın bır şekılde vıllalara
donuşturulmuş olması
gostermektedır Kısaca-
sı 169 maddede tasarla-
nan duzenleme, ulkemız
ormanlanrun tahnp edıl-
mesı ve onnansızlaşma
anlamındadır
170 maddede yapıl-
ması tasarlanan değışık-
lık ıse orman nıtelığını
yıtrrmış 2/B alanlannın
"şagfllerine (işgaJ eden-
lere)" satılmasıyla ılgılı-
dır Bu değışıklık, yasa-
lara avkın hareket eden
Idşilerin ödûllendirilme-
sidir Başka bu-anlatım-
la, yasalara guvenen ve
onlara baglı hareket eden
vatandaşlanmız cezalan-
dınlmaktadır Bu duzen-
leme. "AKP"rumuzunun
açılımındakı "adalet"
kavramına da aykındır
Ote yandan 2 B uygu-
laması ıle ulkemızın de-
ğışık yorelennde yakla-
şık 500 bın hektarlık bır
alan, Hazıne adına or-
man rejımı dışansına çı-
kartılmıştır Bu alanın
yaklaşık 35 bın hektan
kaçak yapılarla mahalle-
ler şeklınde yerleşım bı-
nmlenne donuşturulmuş
ya da bıreysel yerleşım-
îere açılmıştır Dolayı-
sıyla 2 B'de yapılacak
duzenleme aynı zaman-
da bır ımar affidır Ulke-
mızın hemen hemen ta-
mamının deprem kuşa-
ğında olduğu ve kaçak
yapılann gelışıguzel ın-
şa edıldığı anımsanırsa
bu duzenleme şıddetlı bır
depremde bınlerce va-
tandaşrmızuı yaşamlan-
nı yıtırmelenne yol aça-
bılır 2/B duzenlemesı-
nın Başbakanımız Sayın
Recep TayyipErdoğan'ın
Istanbul Buyukşehır Be-
ledıye Başİcanlığı sıra-
smda tstanbul, Levent,
Karanfıl Mahallesı'nde
yaptığı uygulama ve Iz-
mır Buyukşehır Beledı-
yesı'nın eskı Beledıye
Başkanı Sayın Burhan
Özfatura ıle bırlıkte ımar
afnna karşı gostermış ol-
duğu dırenme hareketıne
de ters duşmektedır Do-
layısıyla 2/B sorununu
hem adıl hem de deprem
tehlıkesı goz onunde bu-
lundurularak bılımsel brr
konumda çozumlenmeü-
dır Bu noktadan hare-
ketle 2/B sorunu l)Ya-
pılaşmanuı olmadığı ya
da çok seyrek bulundu-
ğu alanlan Hazıne ecri-
misil (emsal kıralama be-
delı belırlemek) yoluyla
şagıllenne (ışgal edenle-
re) kıralamak, 2) Yapı-
laşmanın yoğun olduğu
2 B alanlanm toplulaştı-
rarak ve depreme daya-
nıldı konutlar ınşa ederek
yaşanabılır yerleşun bı-
nmlenne donuşturmek
ve her ışgalcıye bu" daıre-
yı uzun odeme planı çer-
çevesınde satmakla adıl
ve bılımsel olarak çoz-
mek mumkundur
Ote yandan 6831 sayı-
lı Orman Yasası'ndakı
2 B uygulamasının or-
manlanmızm tahnbının
onlenmesı açısından mut-
laka yururlukten kaldı-
nlması gerekmektedrr
TURKCELL MARMARA
Tt
KLLT1.RB*KA'.U(J
TRABZON1. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo 1991 1079
Da\acı Mustafa Ustaoğlu vekılı tarafmdan davalılar Mehmet Demırcı ve ark aleyhı-
ne açılan ortakhğın gıdenlmesı davasının vapılan duruşması sırasında venlen ara karar
gereğınce Trabzon, merkez Fatıh (Avasofya) Mahallesı nde yer alan ve tapunun ada
10^8, parsel 1 de kayıtlı ta^ınmazda hıssedar olup adreslen bılınmeyen davalılar Omer
Değırmencı ve Yaşar Canun ın adreslen meçhul olduğu anlaşıldığmdan, bu davalılara
ılanen teblıgat yapılmasma karar venlmış olup duru^ma gunu olan 13 05 2003 gunu sa-
at 09 35'de bu adreslen meçhul davalılann duru^mada hazır bulunması hazır bulunma
dıklan takdırde duruşmamn HL^fK / nun s
09-510 maddelen gereğınce yokluklannda
>apılıp bıtınleceğı ılanen teblıg olunur 07 04 2003 Basın 17546
PENCERE
Yağma?..
Celâl Şengör'un telefondakı sesı boğulan bır ın-
sanın ımdat çağnsı gıbıydı, şu farkla kı buyuk bır
ofkenın de dışavurumunu yansıtıyordu
Ne mı dıyordu?
Prof Dr Celâl Şengör'un neler soyledığını erte-
sı gun bızım gazetede okudunuz, ama, bır kez da-
ha yınelemekte yarar var
"- Insan uygarlığı bınlerce ve bınlerce yılda ge-
lışmıştır Bu uygarlığın urunlennı yok etmek, o uy-
garlığı yok etmek demektır Insanlar olebılır, şehır-
ler mahvolabılır, ancak eğer uygarlığımızın ürun-
lennı sılersenız, ınsanlığı ılk devırtenndekı barbar-
lığa dönmekten alıkoyacak hıçbır engel kalmaz "
Buyuk bır ısyan duygusunda kendını yrtıren de-
ğerlı bılım adamımız çaresızdı
Ikı barbar
Bın Bush
ötekı Saddam
Uygarlığı dışlayan kafalannın dıkıne gıderek eşı
emsalı gorulmemış bır "kultürel soykınm"ın ya-
şanmasına yol açtılar
Hangısı daha suçlu?
Al bınnı vur ötekıne
•
Ingılız gazetecısı Robert Fisk yağmayı, cınaye-
tı felaketı anlatıyor
"13'üncuyüzyılda Cengiz Han Bağdat'ı yaktığın-
da Dıcle'nın kıtaplann murekkebı nedenıyle sıyah
aktığı soylenır, dûn ıse bınlerce eskı kıtabın ve bel-
genın sıyah kullen Irak'ın göğunu kaplıyordu "
Bağdat ta Arkeolojı Muzesı yağmalanmış ve Mıl-
lı Kutuphane de yağmalandıktan sonra yakılmıştı,
yağmalanan değerlerın Avrupa'ya kaçınldığı soy-
lenıyordu, Amenkalılar bu cınayete seyırcı kalmış-
lardı, uygarlığın en eskı bahçesı Mezopotamya'nın
altı ustune getırılmıştı, televızyon ekranlannda bu-
tun uygar ınsanlann ızledıklen Irak'ın ışgalı, tam bır
uygarlık ayıbına donuşmuştu
Zavallı Iraklı, bu ayıbın hem ıçınde hem dışınday-
dı, Amenkalı ıse tam anlamında emperyalıst, ışgal-
cı ve çağdışıydı, boğazına dek vahşete bulanmıştı
•
Yaşadığımız dramın ılkel bır tragedyaya donuşen
sahnesı hangısıydı
9
Yoksul Musluman Iraklı Arap, Hınstıyan Amen-
kalının Mezopotamya'yı ışgal etmesını fırsat bılıp
yağmaya çıkmıştı
Buzdolabı elektnklı utu çamaşır makınesı, ten-
cere, tava koltuk, masa ne bulursa yağmalıyordu
Evler yağmalandı
Muzeler yağmalandı
Kutuphaneler yağmalandı
Insanlann yureklen yağmalandı
Uygarlık yağmalandı
Hülagû ya da Cengiz Han ordulan atlarfa, oklar-
la ulkelen ıstıla eder yağmayı da hak sayarlardı
Fuzelerte, tanklarla ulkelen ışgal edenlenn çağın-
da ne değıştı'?
Eğrtımcıler Derneğı Onursal Başkanı
eskı TÖS ve TÖB-DER yonetıcılennden
Kepırtepe Koy Enstıtulu Emeklı oğretmen
HASAN
ARABACI'yı
yıtırdık
Cenazesı 17 04 2003 tarıhınde (bugun) saat
11 30'da kurucusu bulunduğu Işçı Partısı
\\ Başkanlığı onunde yapılacak torenden
sonra Şışlı Camıı'nde kılınacak oğle
namazının ardından aynı gun ıkındıde Çorlu
Velımeşe Beldesınde toprağa venlecektır
AİLESİ
BARIŞ GİRİŞİMİ - TÛRKİYE YA2ARLAR SENDİKASI
"Barış Siirleri - Barış Şarkıları cecesi"
19 Nısan Cumartesı - 20.30 /AKM Konser Salonu
• Sema - Çığdem Erken
• Cengiz Bektaş
• Aslı öngoren - Çığdem Erken
• Şukran Kurdakul
• Yaz Baltacıgıl - Ları Dılmen
• Arıf Damar
• Ayşe Tutuncu
• Hulya Aksular - Mışa Kolozın
• Eray Canberk
• Ece Ulker
• Tarık öcal
• Mehmet Başaran
• Sumru Ağıryuruyen - Cuneyt Duru
• Ufuk Karakoç
• Rojın
• Fotoğraflar Alı öz
BİLETLER (5 MİIyon TL) AKM CİŞESİNDE
OKTAY AKBAL
Satışta olmayan öyku kıtapları
yenıden basıldı:
TAR2AN ÖLDÜ - 6 Basım
YALNIZLIK BANA YASAK - 6 Basım
İSTİNYE SULARI 5 Basım
KARSI KIYILAR 4 Basım
CAN YAYINLARI