13 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 MART 2003 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA l İ i J v U I l V İ I T J J . ekonomi@cumhurryet.com.tr 13 Savaş kayıplan iç kaynaktan • BOLU(AA)-Eski Devlet Bakanı Masum Türker, ABD'den gelecek yardımın, yanlış politikalar yüzünden birilerinin cebine gittiğini söyledi. Hükümetin, olası Irak operasyonu sonrasında oluşacak kayıplar için alınacak olan yardımı, ek bir yardım paketi gibi gösterme yanlışına düştüğünü kaydeden Türker, bu yanlış yüzünden savaş kayıplannın iç kaynaklarla karşılanmak zorunda kalacağını vurguladı. Cumhupbaşkanı uımıt vermedi • ANKARA(ANKA)- Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, iş güvencesini erteleyen yasanm TBMM'ye geri gönderilmesini talep eden sendikacılara umut vermedi. Sezer'in sendikacılara, "Mevcut koşullarda biliyorsunuz, yasayı geri göndersem de geri gelecek. Ama yine de değerlendireceğim" dediği öğrenildi. Sezer, dün Türk-tş Genel Başkanı Salih Kılıç, DlSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ile Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız'ı ayn ayn kabul etti. Aria'dan TVlMzmeti • Ekonomi Servisi - Aria, CNN Türk televizyon yayınının ve trafik yoğunluğunun cep telefonundan izlenmesini sağlayan MobilVizyon servisini hizmete sundu. Aria'nın sunduğu yeni hizmetler arasında, cep telefonuyla ödeme ve kontör yükleme, cep telefonuyla çekilen fotoğrafların internet üzerinden stüdyoya aktarılarak karta basüması, resim, yazı ve sesin birlikte gönderilmesi imkânlan bulunuyor. dunyası MISIP'I sevdi • K.\HtRE(AA)-Türk firmalan, Kuzey Afrika ülkelerinden 8'i ile gelecek yıl Gümrük Birliği'ne girmeyi planlayan Mısır'ı Afrika pazanna giriş açısından önemli bir kapı olarak görüyor. Evyap, geçen yıl üretime geçirdiği fabrikanın kapasitesini arttırmayı planlıyor. Tepe-Akfen-Vie grubu da Kahire Havaalanı'nın yenilenmesi işine talip olurken işadamlannın ortak beklentisi Mısır'la serbest ticaret anlaşmasının hayata geçirilmesi yönünde. üniversitelerden AR-GE talebi • İZMİR(AA)- Sanayici ve üniversitelerin proje paylaşımının arttınlması amacıyla kurulan Üniversite - Sanayi Koordinasyon Kurulu'ndan (ÜSKK) 60 sanayicinin araştırma talebinde bulunduğu bildirildi. ÜSKK'nın Başkan Yardımcısı Enver Olgunsoy, sanayicilere proje hazırlamada, kredi bulmada, araştırmanın yürütülmesınde katkıda bulunduklannı kaydetti. Bush yönetiminin hedefi salt petrol rezervlerini değil fiyatlan da kontrol altına almak Savaş2001 'de ilanedildiGÜLŞAHKARADAĞ ABD'nin petrol operasyonu- nun arkasında, Ortadoğu ve Hazar'daki petrol rezervlerine hâkimiyet ve petrol fiyatlanru kontrol etme isteği yatıyor. ABD, petrol fiyatlanndaki OPEC hâkimiyetini kırarak fi- yatlan "pazar koşullannın üze- rinde tutmayT hedefliyor. Bu politika hem ABD'nin yerel petrol üretimini tam kapasıteye çıkarabılmesini sağlayacak hem de geniş rezervlerine kar- şın yüksek maliyet gerektiren Kazakıstan yatırımlannı kaygı- sız gerçekleştirmesini getire- PETROL PtYASASl Euro korkusu Ekonomi Servisi - ABD'nin savaş pahasına kurmaya çalıştığı petrol hâkimiyetinin bir nedeni de petrol piyasasında kullanılan para biriminin dolardan Euro'ya geçmesini önlemek. OPEC ülkelerinin dönem dönem dile gerirdiği bu tehdit, Rusya ve Uzakdoğu merkez bankalannın Euro'ya geçme eğilimiyle birlikte ABD açısından büyük bir tehlike oluşturuyor. ABD, GSYÎH'sinın yüzde 5'ine denk düşen oranda 400 milyar dolar yıllık cari açığını, tüm dünyaya "dolar satarak" kapatıyor. Petrol piyasasında dolann hâkimiyetinin bitmesi, sektörün stratejik konumu düşünüldüğünde, dolann küresel ticaretteki egemenliğini de kısa bir süre içerisinde Euro'ya teslim etmesi anlamına geliyor. Çeşitli ülkelerde dış ticaretin Euro ile yapılması konusundaki görüşü "uzak ihtimaT olarak değerlendiren analistler dahi, OPEC ülkelennin bu argümanı bir tehdit olarak kullanmasının bile ABD cephesinde büyük rahatsızhk yarattığını belirtiyor. • ABD savaş karannı 11 Eylül'den 4 ay önce hazırladığı enerji politikası raporuyla aldı. Raporda, Ortadoğu rezervlerine hâkimiyetin yanısıra bir politika daha belirlenmişti: Fiyatlan pazar koşullannın üzerinde tutmayı sağlamak. cek. ABD, bu politıkayı, 1998 yılında düşük fiyatlardan gör- düğü 100 milyarlarca dolarlık zarar sonrasında geliştirdi. Adı anılmayan karar 11 Eylül'den 4 ay önce, 2001 yılı Mayıs ayında George Bush hükümeti, Ulusal Enerji Politi- kası Geliştirme Grubu'nun ra- porunu yayımladı. ABD'nin petrol operasyonuna 'başlama- sının' habercısi olan raporda, ikı temel politika ortaya konuldu: - Yerel üretimin arttınlması, - Petrol ithalatının Güney Af- rika ve Hazar gibi bölgelerde yapılacak yatınmlarla çeşitlen- dırilmesi. Bu pohtikalann ardında, dünyanın en büyük ikinci pet- rol üreticisi olan ABD'nin üre- timinin 1970'den bu yana düş- mesi, tüketiminin ise çok daha hızlı bir oranda artması gerçe- ği bulunuyordu. Ancak, bu ikı politikanın hayata geçirilmesi- nin temel şartı olan üçüncü po- litika, fiyat kontrolü karan, u adı anılmadan" raporun ıçeri- sine gizlendi. ABD, bu politıkayı 1997-99 yıllannda fıyat düşüşüyle ya- şanan kriz sonrasında netleştir- dı. Ian Rudedge ın "Cambrid- ge Journal of Economics" der- gisinde yer alan incelemesine göre, ham petrol fiyatlannın K Üretimin % 45'i küçük şirketlerde Çalışan sayısı 0-4 5-9 10-19 20-49 50-99 100-249 250-499 500-999 1000-2499 2500 ve üstü Şirket sayısı Adet 5,249 1,161 661 412 132 105 40 14 5 2 7,781 % 67.5 14.9 8.5 5.3 1.7 1.3 0.5 0.2 0.1 0 100 Arttdeğer milyon $ 5,641.2 3,891.9 4,872.6 10,314.9 8,818.9 40,832.7 74,372.2 % 7.6 5.2 6.6 13.9 11.9 54.9 100 Irak'tan alınması planlanan ham petrol için Karadeniz piyasasına gidilecek Tüpraş alternatîf arıyorEkonomi Servisi - Tüpraş, Irak'tan ham petrol sevkıyatı durunca. ABD füzelerinin he- defındeki bu ülkeden almayı planladığı 5 milyon ton ham petrolün yerini Karadeniz pi- yasasından doldurmak için hükümetten izin istedi. Tüpraş 2003 yılında, Lib- ya'dan 4 milyon ton, Suudi Arabistan 'dan 3.5 milyon ton, Iran'dan 4.8 milyon ton, Suri- ye'den 1.1 milyon ton, Ceza- yir'den 0.3 milyon ton, Rus- ya'nın Tataristan Cumhuriye- ti'nden 2.4 milyon ton ve 3 milyonu Habur girişleri, 2 milyon tonu da boru hattın- dan olmak üzere Irak'tan da 5 milyon ton ham petrol alma- yı planlamıştı. Reuters'in sorulanm yanıt- layan Tüpraş Genel Müdürü Hüsamettin Danış. Irak boru hattmdan en son şubat ayı sonlannda alım yaptıklannı, o dönemden bu yana hiç alım sa da fukn Irak'tan boru hat- üyla petrol sevkryan durdu" dedi. Danış bu nedenle hüküme- te bir kararname teklifi yolla- yarak 5 milyon ton ek ham petrol alımı için talepte bu- • Tüpraş Genel Müdürü Hüsamettin Danış, Irak boru hattından en son şubat ayı sonlannda alım yaptıklannı, o dönemden bu yana hiç alım yapılmadığını söyledi. yapılmadığını söyledi. Bu arada Türkiye Petrolle- ri Anonim Ortaklığı alımlan- nın da yaklaşan savaş nede- niyle durduğunu belirten Da- nış, "Resmenkapanmışolma- lunduklannı kaydederek sa- vaşın Irak dışındaki petrol üreticisi ülkelere yayılmama- sı durumunda ham petrol te- mini konusunda ciddi bir so- run yaşanacağını düşünmedi- ğini vurguladı. Kâr patlaması Öte yandan Reuters'in ha- berine göre, kapıdaki petrol merkezli savaşa karşın Türki- ye rafmeri piyasasının hâki- mi Tüpraş, ilk çeyrekte ya- kaladığı yüksek kâr marjı ile 2003 yılında kâr patlaması yapmaya hazırlaruyor. Özel- leştirme listesinin ilk sırala- nndaki Tüpraş'ın Genel Mü- dürü Danış, "Tüpraş, 2003 >> lında, 24 milyon ton ile tarihi- nin en yüksek miktarda ham petrolünü işlemeyi ve 25 mil- yon ton da ürün satmayı he- deffivor" dedi. 1998 sonunda 8 dolara kadar gerilediği, bazı eyaletlerde 5.7 dolara düştüğü bu dönemde. kriz 10 milyondan fazla insanı doğrudan etkilerken, 136 bin petrol, 57 bin doğalgaz kuyusu kapatıldı, vergı düzeyiyle bir- likte eyalet gelirleri düştü. Şirket sayısı 7 bin 781 OPEC üreticilerinden farklı olarak ABD'de zarann bu kadar yüksek olmasının nedeni, pet- rol sektörünün çok başlı ve yük- sek maliyetli yapısı. I997'de ABD'nin ham petrol üretimi, Suudi Arabistan'daki üretimin yüzde 80'ine denk geliyordu. Bu dönemde, ABD'de toplam 7 bin 781 üretici şirket vardı. Bu şirketlerin yalnızca 166'sı 100 kişiden fazla istihdama sahipti ve bunlar toplam üretimin yüz- de 54.9'unu gerçekleştiriyordu. Kalan yüzde 97.7'inin payı ise yüzde 45. l 'di. Bu şirketlerin ça- lıştırdığı 573 bin kuyunun 436 bini, günlük 10 varilden az üre- timle maliyetlerini ancak karşı- layan ve fıyat düşüşlerinde za- rara geçen kuyulardı. 1998 yı- lında, ortalama ham petrol fiya- tının 8 dolara kadar düşmesine karşın en düşük arz fiyatı varil başına ortalama 11.62 dolardı. I998'de en büyük 200 şirket içerisinde yerel üretici konu- munda bulunan 150 şirket 3.57 milyar dolar net zarar elde etti. Şirketlerin borsadaki değerle- rinde yüzde 70'lere varan dü- şüşler oldu. Kapanan 193 bin kuyunun yanı sıra on binlerce kişi işinden oldu, günlük üre- tim 600 bin varil düştü, irili ufaklı pek çok yatınm durdu- ruldu, aktif sondaj makinesi sa- yısı 90l'den 496'ya düştü. ABD dekl yataklar ABD'de petrol yataklannm toprağın sahibine ait olması da zarann sosyal boyutunu büyüt- tü. Özel kişiler, eyalet ya da sos- yal kurumlardan oluşan 4.5 milyon toprak sahibı topraktan (yüzde 70) ya da denizden (yüz- de 30) çıkanlan petrolden elde edilen gelinn yüzde 10-20'sini alıyor. Bu şekilde elde edilen net gelir 6.15 milyar dolarken, kriz yılında 33 eyalette toprak ve vergi gelirlerindeki kayıp 1.8 milyar dolar oldu. Eyalet baş- kanlığını Bush'un yaptığı Tek- sas'ta 2 bin 127 kuyu kapandı, 11 bin 500 kişi ışsiz kaldı, eya- let gelirleri yüzde 35 düştü. Kazak petrolü Istah kabartıyor ABD'nin ithalat politikasın- da en fazla umut vaat eden böl- ge, kanıtlanmış 20 milyar varil rezerviyle Hazar olarak ortaya kondu. Özelhkle, 2010'da gün- de 5 milyon vanlle Kuveyt ve Irak'ın toplam üretıminden faz- la verim alınması beklenen Ka- zakistan topraklan iştah kabar- tıcı oldu. Chevron-Texaco ve Exxon-Mobıl'in lider olduğu Kazak yatınmlan için ABD şimdiden 4 milyar dolarlık ya- tınm yapmış durumda. Ancak, bölgedeki yatınm maliyetleri de çok yüksek düzeyde bulunu- yor. Sert jeolojik ve çevresel faktörlenn yanı sıra boru hattı altyapısına yapılacak yatınm- lar büyük paralar gerektiriyor. Ülkenin sert vergi politikası da ham petrolün arz fiyatını yük- seltiyor. Chevron'un 1998 yı- lında bu bölgeye yönelık ser- maye akışını yüzde 70 oranın- da azalttığı belirtiliyor. 2 yıla ihtiyaç var Gözler Irak petrollerinde NEWYORK(AA)-Olası operasyonun ardından, Irak petrollerinin, yeniden tam kapasite çalışabilmesi için iki yıla ihtiyaç olduğu belirtildi. Wood Mackenzie uluslararası petrol danışmanhğından Martin Purvis, bu sürecin ardından, üretimin 2005'e kadar 3 milyon, 2012'ye kadar günlük 6 milyon varile ulaşabileceğini kaydetti. Purvis, Irak'ta daha birçok dokunulmamış rezerv sahasının bulunduğunu kaydetti. Memura hazirana kadar zam yok ANKARA - TBMM'de geçen hafta içinde yasala- şan 2003 yılı bütçesinin, "memur zamlarmm en er- ken haziran ayı içinde yapı- lacağT projeksiyonuna gö- re hazırlandığı ortaya çıktı. Maliye Bakanlığı yetkilile- ri de memura daha önce ve- rilecek bir zammın bütçe dengelerini bozacağı uyan- sında bulundu. Son olarak memur maaş- lannda aralık ayında bir dü- zenleme yapıldığını belir- ten yetkililer, şu görüşleri • Memura aralık aymda 3 ay için yüzde 5 zam yaptığını açıklayan hükümet, 2003 bütçesini, hazirana kadar zam yapılmaması üzerine kurdu. dile getirdi: "Arabk ayında betirlenen memur zamlan 6 ayhktır ve tüm bütçe projek- siyonlan da bu çerçevede yapüdı. Daha önce veri- îecek zam tüm dengele- ri altüst eder." Memura haziran ayından önce zam yapılamayacağının ortaya çıkması, hü- kümet yetkililerinin zamma ilişkin daha ön- ceki dönemde yaptığı açıklamalann gerçeği yansıtmadığını da gös- terdi. Maliye Bakanı Ke- mal Unakrtan, aralık ayında düşük ücretli memura yüz- de 13.7, en yüksek dere- celi memura da yüzde .5 oranında zam ya- pıldığını açıklamıştı. Unakıtan, geçici bütçe çalışmalan kapsammda ya- pılan zamlann düşük tutul- masının nedeni olarak da "zamlann nisan ayına ka- dar olan süreyi kapsaması" olarak göstermişti. Memur maaşlarının dü- zenli olarak yeniden belir- lenmesi ve maaşlarda enf- lasyon farkının uygulanma- sını öngören maddeleri 2003 yılı bütçesinden kal- dıran hükümetin, yapacağı yeni düzenlemelerde de "kademeli sistemi" devam ettireceği öğrenildi. IŞÇİMNEVRENI1NDEN ŞÜKRAN SONER Pazarlık (!) Dün bu yazıyı vermek zorunda olduğum saat 16'ya kadar milletvekılleri tezkerenin içeriğini bil- miyoıiardı. Küçük pazarlığa dayalı düzeltmeler- den söz etmiyorum. Ana içerikten yani ABD'nin uçuşlarına açık, bizim askerlerin Irak'a girebilme- sinden ya da ABD askerterinin Türkiye'de yerieşe- bilmesinden... Tezkere bunlann üçünü de mi, ilk iki- sini mi ya da son ikisini mi içerecekti? Bir bakan çıkıyor, "eski tezkere aynı içeriği ile, parasal yardım boyutu içinde olarak" diye açıkla- ma yapıyor. Piyasalar toparlanıyor. Sonra önce ABD kaynaklı, derken aynı bakanın da ağzından, "Amerikalılar şimdilik sadece uçuş izni istiyorlar. öyle olunca para yardımı da gündemde değil. Sonra başka tezkere gelebilir" açıklaması ile ken- di kendini tekzip ediyor. Tabii bizim kan parasına umut bağlamış para piyasaları yine tepetaklak... Dün baktım borsa yupileri bile bu zikzaklara is- yan bayrağı açmışlar. Artık "kan parası çantada keklik" açıklamalanna, hükümete güvenlerini yitir- dikleri için pabuç bırakmayacaklarmış. Tezkere, kan parası garantili çıkmadıkça para piyasalan to- parlanmayacakmış. öyle diyorlar. Işin aslı ABD ile Erdoğan hükümeti arasında pa- zarlıklar sürüyor. Besbelli oylama saatlerine kadar dasürecek. Bakanlar Kurulu Başbakan Erdoğan ı bu konudayetkili kılmış. Görüşmeler, "Sonuna ka- dar, dişli pazarlık" gibi pazarlanıyor. Gerçekleri yansıtsa. AKP iktidarı zikzakları ile ülkeye çok da- ha ağır zarar veren, ağırlığını koyamayan konum- da olmasa. Işin içinde büyük olasılıkla Erdoğan ve AKP'nin iktidara gelebilmesini açma uğruna, çok öncelerden verilmiş sözlerle başlayan, Beyaz Sa- ray'da halılann döşenmesinin diyeti olan anlaş- malarbulunmasa... AKP hele de Erdoğan'ın kamuoyuna yönelik açıklamalan ile kapalı kapılararkasındaki icraatla- n öylesine çok çelişkili, öylesine büyük sabıkalan ortaya çıktı ki... Oyunu AKP'ye vermiş sokaktaki düz vatandaş bile artık Erdoğan ve AKP'nin ABD ile önce anlaşıp sonra halka, kendi milletvekilleri- ne kabul ettirmenin derdine düştüklerini, yaşanan sayısız örnekle bilmekte. En büyüksabıkası, Meclis'ten geçen birinci tez- kerenin ekinin halktan, millervekillerindenbilesak- lanmış olması. Şimdi bu birinci tezkereye dayana- rak ABD askeri donanımları Türk topraklannda ki- ralanmış yerlere taşınmışken, en son dün saat 16'da "Meclis'e gelecek tezkerede ABD için sa- dece uçuş izni var. Bir de askeherimizin gerekti- ğinde Irak'a savunma amaçlı girebilmesi" çerçe- vesindeki resmi hükümet açıklamasına kim inanır? Savaş gündeminin gümbürtüsünde henüz tar- tışamadığımız işçilerin iş güvencesi kazığında, AKP ve Erdoğan kimliği apaçık ortaya çıktı. Seçi- me giderken AKP ve Erdoğan, kapılarını aşındıran sendika liderterine önce iş güvencesi için "evef" demişlerdı. Sonra sermaye örgütleri ve büyük medya ile seçim kampanyası boyunca büyük des- tek için anlaşınca çark ettiler. Gazetecilerin iş gü- vencesi kapsamı dışına atılmaması için, konfede- rasyon başkanlarının ikili üçlü kulis görüşmeleri- nin içinde doğrudan tanığım. AKP oylamaya iki gün kala iş güvencesi desteğinden çark etti. Ece- vit diretti, DSP ve MHP sözlerinden dönmediler. Meclis'te açık oylamada bile AKP sözcüleri, bir iş güvencesi aleyhine bir lehine konuştular. Baktı- lar ki yasa çıkıyor, kerhen, seçim görüntüsü için parmak kaldırdılar. Şimdi "Biz iş güvencesini çı- karan partiyiz" derken yalan söylüyorlar. Tutanak- laıia sabit. Iktidarlarında ilk iş olarak işçi sendikaları konfe- derasyonlannı işverenlerin istediklen iş yasası di- yetinde görüşmeye zorladılar. Bu her aşamada, ta- sandan komisyona, Meclis görüşmelerinde sürdü. Bir iki maddede işverenlerin istediklerine itiraz olunca, daha çok da CHP ilk kez adam gibi mu- halefet yapıp görüşmeleri sarkıtınca, sıkıştılar. Malum 15 Mart geçmiş, iş Güvencesi Yasası yürürlüğe girmişti. Erdoğan'ın talimatıyla AKP'nin maskesi çıkanldı. Iktidarlarında büyük katkısı olan başta Ticaret Odalan (AKP'nin variık odağı kayıt dışı ekonomi patronlan), iş güvencesine katlana- mayan işveren örgütlerinin baskısı ile yürürlüğe girmiş yasanın kapsamındaki işyerlerinin (en az 10 işçiden, 25 kişiye çıkanlması) önergesi AKP ta- rafından kabul edildi. Meclis'te görüşmeler yine uzayınca, Erdoğan'ın talimatı ile iş yasası geriye çekilerek iş güvencesi- nin yürürtüğe girmiş yasasının yürürlüğünün 30 Haziran'a ertelenmesi gibi bir garabet ortaya çık- tı. Erdoğan ve AKP, oylannı aldıklan işçilere sırtla- rını dönüvermişler, kendilerini iktidara getirmede büyük katkıları olan sendika başkanlarını da satıvermişlerdi.. soner@cumhuriyet.com.tr EndoneTya'yayoğun Ugi Ekonomi Servisi - Endonezya hükümetinin ihaleye açtığı 11 yeni gaz ve petrol bloku için aralannda petrol devleri ExxonMobil ve TotalFinaElf in de bulunduğu 17 şirket başvuruda bulundu. Enerji Bakanlığf ndan edinilen bılgiye göre ihaleye ilgi duyduklannı belirten 17 şirket içerisinde Malezya, Çin, Fransa ve ABD çıkışlı ulus ötesi şirketler de bulunuyor. \ 1961: Iran ile Tıcari HavaServisleri Anlaşması imza- j landı. I 1967: Amerika'nın konsorsiyum çerçevesinde 1967 \ yılı için Türkiye'ye vereceği 65 milyon dolarlık krediyle ilgili anlaşma imzalandı. Kredinin Türkıye'nın 1967 yılı içinde yapacağı ithalat ıçın kul- lanılacağı kaydedildi. 197& Urfa'da toprak reformu uygulaması başladı. İlk gün 4 bin kişi başvurdu. Toprak isteme bildirgelerinin 16 Nisan'a kadar verilebileceği, dağıtımın 1 Haziran'da başlayacağı açıklandı. 199& Altematif Bank. Anadolu Grubu tarafından satın alındı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle