Katalog

6 SINEMA MİCKEY ROURKE ollywood standartlarına uy- mayı her zaman reddeden, bu yüzden de hep dışlanan asi çocuk Mickey Rourke, 26 Aralık tarihinde gösterime girecek olan "Once Upon a Time in Mexico" adlı film ile uzun zamandan sonra yeniden karşı- mıza çıkıyor. 48 yaşındaki Rourke'un çok ilginç bir hikâyesi var. Rourke, 34 yaşın- dayken oyunculuğu bırakıp ilk aşkı olan boksa geri döndü. Etrafta her ne kadar Hollywood un onu çok daha önce bırak- mış olduğu dedikodulan dolaşsa da, o za- ten hiçbir zaman bir HoDywood yıldızı ol- madığını söylüyor. Hollyvvood'da tutun- manın tek yolunun oyunu kurallarına gö- re oynamak olduğunu anlatan ovuncu, geçmişe dönüp baktığında eğer bunu ba- şarabilmiş olsaydı şu an çok dahafarklı bir 28 ARALIK 2003 PETER PAN Bütün çocuklar büyük, bir tanesi hariç aha önce hiç görmediğiniz bir dünya hayal edin; orada her gün bir başka macera yaşansın, büyümek ya da yaşlanmak diye bir kavram olmasın. Işte o dünya Peter Pan'ın dünyası. Macera, keşif ve düşleriyle "Peter Pan" 100 yıl önce Londra'da sahnelendiğinden bu yana dünyanın dört bir yanındaki izJeyicileri büyüledi. J. M. Barrie'nin hiç büyümeyen bir erkek çocuğunu (ve ailesinin büyümesi için ısrar ettiği bir kız çocuğunu) konu alan kJasikJeşmiş hikâyesi ydlar boyunca pek çok kez işlendi, ama beyazperdeye bir bütün olarak hiç aktanlmadı. Yani şimdiye kadar. 34 yaşında sinemayı bırakıp eski mesleği boksa dönen Mickey Rourke, "Bir Zamanlar Meksika" ile 14 yıl sonra beyazperdede... yerde olabileceğini düşünüyor. Rourke bugüne kadar hiçbir şeyi ciddi- ye almamış, her zaman sorumsuz biri ol- muş. Dustin Hoffman "Rain Man" ıçin onunla bağlantıya geçmeve çalışmış fakat o geri dönmemiş ve rol Tom Cruise un ol- muş. Quentin Tarantino "Pulp Ficti- on"nın senaryosunu göndermiş ve boksör roiündeoynamasını istemiş, o, senaryoyu dahi okumamış ve rol Bruce Willis'in ol- muş. Fakat Rourke artık çok değiştiğini söylüyor. Artık kendisine gelen her teklifi dikkate alıyormuş ve hayatla çok daha faz- la ilgileniyormuş. Bu, artık başka bir seçe- neği kalmadığından olabilir. Başka bir se- çeneği kalmamış, çünkü boks yapması ar- tık çok sakıncalı. Yüzüneyediği yumruk- lar, geçirdiği onca estetik amelıyat, Rour- ke'un hafızasını ve zekâsını tehdit edebi- lecek safhaya gelmiş, dolayısıyla hiç iste- mese de bir daha boks yapması mümkün değü. O menajerinin ısrrunı dahi bılme- yen, ajansını arada bir arayıp "Beni geçen gün eve bırakan şu kel adam orada rnı?" diyesorarak menajerını teleronaisteyen biri. Yıllarca bir kuruş dahi biriktireme- miş. Elınegeçen herparayı harcadığmı söyleyen Rourke'un şu an bomboş bir banka hesabı var ve bugün geriye dönüp baktığındapişmanlıkduyduğunu söylü- yor. MEL GÎBSON OLMAKISTEMEM Hiçbir zaman Mel Gibson olmak iste- mediğini, ama yine de HoUywood'a bu kadar arkasını dönmüş olmanın ondan çok fazla şey götürdüğünü saklamıyor. Holly\vood'da tutunabılmenın, yetenek- le veya çok çalışmayla ilgisi olmadığını. sa- dece politık düşünmek ve öyle davrana- bilmekle ilgüı olduğunu düşünüyor ve şöyle söylüyor: "Tam bir iş ilişkisi ve ben hiçbir zaman iş,adamıolamadım." Eskıden hep Hollywood u suçlayan Rourke artık suçun kendisinden başka kimsede olmadığını düşünüyor. "Onlara karşı hep kaba davrandım, hoşuma gitme- yen bir şey olduğunda tam bir kovboy gi- biydim, arkamı dönüp çıkıyordum, daha medeni olmam lazrmdı" diyor. Birçok yönden değiştiğini söyleyen oyuncu, artık sorumlulukalabilmeyideöğrenmiş.Çok» sevdiği ve birkaç yıl önce kaybettiği iki boksör arkadaşının isimlerini verdiği iki tane köpeği var ve onlan çocukları gibi se- viyor ve ilgileniyor. Asi çocuk Rourke gerçekten de bir hay- li değişmiş. En azından artık menajerini tanıyor ve onu dinliyor. Bütün arkadaş çevresini de değiştirmiş. Onlarla beraber olduğu sürece hayatının daha da kötüye gideceğini düşunmüş. Köpeklerinden başka dostu kalmamış. O artık asi çocuk olabilecek güçte değil. Hayat Mickey Rourke için hiçbir za- man kolay olmarruş. Babasını çok küçük yaşta kaybetmiş. Annesi onu ve iki karde- şini MiamiVe götürmüş ve orada büyüt- müş. Annesinin ikinci kocası her zaman saldırgan ve kaba bir adammış. Rourke hep gerçek babasmın eve dönüp onu kur- taracağı ümidiyle yaşamış. Oyuncu, ço- cukluğunu hiçbir zaman yaşamamış ol- mayı yeğlediğini hatta hiç doğmamış ol- mayı bile istediğıni söylüyor. Hayatta bir gün huzur bulacağına inanıp inanmadığı sorulduğunda cevabı şöyle:" Bir gün cen- nette köpeklerimle beraber..." Anlaşılan oki, hayat Mickey Rourke'u alt etmiş. O artık asi çocuk olabilecek güç- te değil.# Bir Zamanlar Meksika'da: Yönetmen ve serttirıst • Robert Rodnquez, Oyunculaf Antonıo Banderas, Selma Hayek, Jonny Depp, Mickey Rourke, Eva Mendes, Enrı- que Iglesıas The Guardian'dan SELEN TOKCAN Columbıa Pıcture», Revolution Studıos ve Universal Pictures bu büvülevici öyküyü, yazann eserinin özünü korumaya büyük özen göstererek dev bir produksiyon iJe beyazperdeye aktardılar. Filmin yönetmeni P. J. Hogan, sınırsız hayal güçlerini kullandıklannı, görsel efektlerin bütün imkânlanndan yararlandıklarını söylüyor. "Filmin mesajı evrensel* diyen yönetmen sözlerini şöyle noktalıyor: "Kim büyümekten ve dünyanın bizim için hazırladığı şeylerden korkmamıştır ki? Bu hikâyenin her milletten insana söyleyecek bir şeyi var." 30 Ocak'ta gösterime girecek olan Peter Pan, bütün çocuklar ve bir zamanlar çocuk olan herkes içm... (S. T.) • "Belmondo Godard için neyse Uma da benim için o... KILL BILL'in yönetmeni TARANTİNO: Tek kadınım.. UMA! uentin Tarantino beş yıllık bir aradan sonra "Kill Bill" adlıfilmiyletekrar karşımıza çıkıyor. Toplam süresi üç sa- ati bulan filmini kesmek istemeyen Taran- tino, ani bir kararla filmi ikiye bölduğünü açıkladı. Tek bir tilm için yola çıkılan pro- je bu şekilde iki ayn film olarak vizyona gi- recek. Böylelikle hem filmin süresi seyirci- yi yormayacak, hem deyönetmen filmi kı- saltmak için sahnelerkesmek durumunda kalmayacak. 2 Ocak'ta filmin birincibö- lümü gösterime giriyor. Tarantino, yeni filminde alışmış oldu- ğumuz ekibine sadık kalmış. "Reservoir Dogs " da birlikte çalıştığı Micheal Mad- sen'la tekrarbir araya gelen yönetmen, fil- min başrolünü de "Pulp Fiction"dan ta- nıdığıUmaThurman'a vermiş. Tarantino "Uma benim tek kadınımdır, Belmondo Godard için neyse Uma benim için o" di- yor. Bir de "Jackie Brown"dan tanıdığı- mız SamuelJackson var ki, onun Taratino ile olan ilişkisi çok ilginç. Aktör, Taranti- no'ya telefon edip "Yeni filmde ben yo- kum öyle mi?" diye sorunca. Tarantino ona hemen ufak bir rol ayarlamış. Filmin bol kanlı konusu şöyle: "Black • Mamba" takmaadıylabilinenkiralıkkatü (Uma Thurman) düğünü sırasında saldı- nya uğrar. Kiüsedeki herkes öldürülür. Bebeğini düşüren Thurman beş yû koma- da kaldıktan sonra bir mucıze eseri hayata döner ve ona pusu kuran Bill ve adamlan- / nı teker teker öldürmeye karar verir. Filmin çekildiğı mekânlar çok ilginç. Amerika'da Los Angeles ve Texsas'ta ya- pılan çekimler dışında ekip neredeysebir dünya turuna çıkmış. Filmin uzak doğu ayağında Pekin ve Hong Kong var. Spa- getti \vesternler,Japon samuray filmleri ve çızgı filmlerden öğeler bulunuyor. Taran- tino " Kill Bill"in 35 yulık sinema geçmişi- nin bir sentezi olduğunu söylüyor. "Kill Bill" Amerikan bağımsız sinema- sının önde gelen isimlerinden Taranti- no'nun dördüncüfilmi. Afişlerdede, "Ta- rantino'nun dördüncü filmi Kill Bill" ya- zılı. Bu Tarantino'nun egosundan mı kay- naklanıyor yoksa sadece bir Tarantino esprisi mi belli değü ama espri dahi olsa bir miktar ego durumunun da söz konusu olduğu bir gerçek. Usta yönetmen referans aldığı çeşitlı "genre "lar ile yeni filminde farklı bir gör- sellik sağlıvor. Tarantino'nun stilizeşidde- tini seven herkes bu filme bayılacak. ENCOOLFÎLMİM Ne\v Cinema Magazin dergisinin Ta- rantino ile yaptığı söyleşiden ilginç yanıt- ları derledik: " Kill Bill bugüne kadar yaptığım en te- miz aksiyon filmi. Intikamla yanıp rutuşan bir kiralık katil hikâyesi aksiyon sahnele- rini de beraberinde gerektirir. En 'cool' tilmim olacak. Milleti çılgına çevireceğim. Dövüş sahneleri için Çin KungFu filmle- rindenesinlendim. Esinkaynaklarımbe- ni nereye götürürse oraya gideceğim". -Ben filmciler dışında fazla insan tam- mam. Kendi yaşadıklarımdan yola çıka- rakkarakterleryaratıyorum. Gerçeğeya- kın durmalarmın sebebi filmlerimde kul- Iandığım günlük dilden kaynaklanıyor. -Günümüz Pop kültürüne bayılıyo- rum. -Filmimin felsefi bir yam olsun diyehiç- bir zaman uğraşmadırn. Filmin burası ne demek istiyor, bu bölümün bir anlamı var mı diye düşünmem. Sette tannyı oynamak istemem. Oyunculara rollerinin belli bir görüşü ekrana taşıdığını filan söylemek is- Tarantino'nun temem.Sadeceoyunculukbecerileriniso- Kill Bill'i nuna kadar kullanmalannı isterim. önümüzdeki -Holly\vood bm'ük bir ticari makine. haita Neden benim gibi fazla eğitimi oimayan- gösterimde... lara kucak açsın ki.. diye düşünseydim bu- gün Tarantino olmazdım. Hep kendi şan- sımı kendim yarattım. Bir gün kaza eseri fırsatıvakaladım. (S.T. ) •