Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 ARALIK 2003 PERŞEMBE 18 SPOR spor@ cumhuriyet.com.tr San-Kırmızılılar? öne geçtiği maçta Real Sociedad ile berabere kalarak Şampiyonlar Ligi'ne veda etti Galatasaraysonunu getiremediReal Sociedad: 1 - Galatasaray: 1 STAT: Anoeta (San Sebastian) HAKEMLER: Terje Hauge (6), Ole Hermann Borgan (6), SteinarHol- vik (6) (Norveç) REAL SOCÎEDAD: Alberto (5), Xavi Alonso (6), Aranzabal (6), Kvar- me (5), Aitor (6), Karpin (5), Schurrer (6), Gabilondo (4), Alkiza (5) (dk. 87Boris), Nihat (5) (dk. 90Jauregi), DePaula (6) (dk. 72 Aranbu- ru5) GALATASARAY: Mondragon (6), Tamas (5), De Boer (6) (dk. 86 Ümit Karan), Bülenî (4), Hakan Ünsal (5) (dk. 77 Cihan), Sabri (4), Petre (5), Berkant (7), Ergün (4), Hasan Şaş (4) (dk. 66 Arif 5), Hakan Şükür (6) GOLLER: Dk. 26 Hakan Şükür, dk. 51 De Paula SAM KAKTLAR: Xavi Alonso (Real Sociedad);, Berkant, Hakan Ün- sal (Galatasaray) OLCAYBÜYÜKTAŞ SAN SEBASTİAN - Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi 'rüyası' sona erdi. Anoeta Stadı'ndaki randevuda Real So- ciedad'la 1-1 berabere kalan San - Kır- mızılılar, grupta 3. sırayı alarak UEFA Kupası'na 3. turdan devam etme hakkı- nı elde etti. Ilk yarıda G. Saray, savunmasında Bask ekibine rahat top çevirme şansı ver- medi; savunma kurgusunu başanyla uy- guladı, orta sahada kaybedilen toplan ise Real Sociedad, hızlı atağa dönüştürdü. Kovacevic'in olmaması da ev sahibi eki- bin hücum gücünü düşürdü. 12. dakikada Hasan Şaş'ın ortasına Hakan Şükûr'ün vurduğu kafa auta git- ti.17. dakikada tehlikeli gelişen atağı Mondragon önledi. 25. dakikada Xavi Alonso'nun şutunu Sabri kale çizgisi üzerinden çıkardı. 26. dakikada Cim - Bom öne geçti. Berkant'ın savunmanm arkasına hare- ketlenen Hakan Şükür'e attığı pası gol- cü futbolcu, kaleci Alberto'yla karşı kar- şıya kaldığı anda filelere gönderdi. 1-0 yenik duruma düşen Real Soci- edad, kanat bindirmelenyle gol aradı, sa- vunmamıza zor anlar yaşattı. 33. dakika- da Gabilondo'nun şutunu Mondragon çeldi. 39. dakikada Gabilondo'nun pası- na Nihat sert vurdu. Ancak top auta çık- tı. 45+1'de ise Aitor'un şutu yandan au- ta gitti. Ilk yandaki görüntü buydu. tkinci bö- lüme Real Sociedad mutlak gol düşün- cesiyle hızlı başladı ve 51. dakikada be- raberliği sağladı. Xavi Alonso'nun kul- landığı serbest vuruşta ceza alanı içinde oluşan karambolde DePaula, Bülent'in hatası affetmedi ve topu Mondragon'un sağından ağlara gönderdi. 55. dakikada Nihat'ın kafa şutunu Mondragon kornerle önledi. Teknik direktör Fatih Terim, Hasan Şaş'ın yerine Arif i alarak hücum etkin- liğini arttırmaya çalıştı. 74. dakikada Arif in şutunda top savunmaya çarpıp geri döndü. Kalan dakikalarda Terim son kozlannı oynarken, 77. dakikada da Ha- kan Ünsal'ın yerine Cihan ı sahaya sür- dü. 90+2'de Berkant'ın seri çalımlarla ce- za alanına girdiği anda yaptığı ortayı ka- leci Alberto önledi. Son düdük çaldığın- da ise Real Sociedad; Şampiyonlar Li- gi'nde 2. rura çıkmanın sevincini yaşar- ken, G. Saray da lige erken 'havhı' atma- nın üzüntüsıinü tattı.. Beşiktaş, G.Birliği ve G.Antep'ten sonra G.Saray Ligimiz UEESA\ SEBASTİAN (Cumhuriyet> Real Sociedad'la berabere kalarak Şam- piyonlar Ligi'nde ikinci tur şansını yitiren Galatasaray, önemli bir gelirden oldu. Sa- n-Kjrmızılılar, eğer tur atlasaydı yaklaşık 5 milyon lsviçre Frang'ını kasasına koya- cakh. Aynca teknik direktör Fatih Terim yönetimde daha önce bu dev organizas- yonda tur atlayamayan Galatasaray bu şan- sızlığını yine kıramadı.San-Kjrmızılılar Gaziantep, Gençlerbirliği ve Beşiktan'tan sonraUEFA'damücadeIeedecek4 takımı- Juventus'tan tarihi fark Spor Servisi - Galatasaray'ın gru- bundaki diğermaçta Juventus; Oh/m- piacos'a gol oldu yağdı, sahadan 7-0 galip aynldı ve 2. tur vizesini aldı. Diğer maçlar: (A) Grubu: Lyon-Cel- tic: 3-2, B. Mûnih-Anderlecht: 1-0. (B) Grubu: Arsenal-L. Moskova. 2-0. (C) Grubu: AEK-AS Monaco: 0-0, PSV- Deportivo: 3-1 Şampiyonlar Li- gi'nde 2. tur vizesi alan 16 takım şöy- le: Stuttgart, B. Münih, M. United, Chelsea, Arsenal, R. Madrid, R.Soci- edad, Deportivo, Porto, Sparta Prag „ AC Milan, Juventus „ Celta de Vi- go, L. Moskova,,Lyon, AS Monaco UEFA Kupaa: Panathinaikos , O. Marsilya , Beşiktaş, Galatasaray , Club Brugge, Inter , Celtic , PSV Eindhoven mız oldu. Takımlanmızın rakipleri yann belli olacak. Dün akşamki maçta ev sahibi ekibin ta- raftarlan Anoeta Stadı'nı karnaval yerine çevirdi. 32 bin kişilik statta yaklaşık 1500 kadar da Türk rutbolsever tribündeki yer- lerini aldı. Türkiye'den yaklaşık 300 kadar, başta Fransa ve Almanya olmak üzere Avnı- pa'nın diğer ülkelerinden de bin kadar Türk seyircinin kente geldiği bildirildi. Gün boyunca sokaklarda Türk bayraklan ile dolaşan Türk taraftarlar süreklı san-kır- mızılı takıma tezahürat ederek Ispanyolla- nn alışık olmadığı bir ortam oluşturdu. ts- panyol taraftarlann stat çevresinde. "UE- FA: Bask bölgesi Türtder için tehlikeli de- ğil, maç oynanabitir" şeklınde açtıklan pankartlar dikkat çekti. 1998'de A.Bilbao ile Şampiyonlar Li- gi'nde karşılaşan Galatasaray bu maçtan galip gelse adını çeyrek fınale yazdıracak- tı. San-Kırmızıhlar o maçta 1 -0 yenilip bu düşünü gerçekleştirememişti. 5 yıl sonra bu kez yine yapılan basit bir hatayla ikin- ci turun kapısından dönüldü. Hakan Şükür dünkü golüyle Devler Ligi'ndeki 5. sayı- sını kaydetti. Terim: Herşeyi denedik Teknik direktör Fatih Terim. Sociedad karşısında ilk yan mahkum oyduklannı be- lirterek, "İkinci yarının başında yediği- miz golü çıkaramadık. Topu kaybedin- ce hapsolduk. Herşeyi denedik. Ancak golü çıkaracak gücü bulamadık. tkinci yannın başındaki baskıyı atlatsaydık açık alan bulacak ve pozisyona girecek- tik. Takımda revizyon değil nöbet deği- şimi olur"diye konuştu. GaJatasaray'uı deneyimli ismi Ergun, Nihat Kahveci ik maç boyunca sık sık karşı karşıya gekJL ELEŞTİRİ / FİKRET DOĞAN 5 Yıl Sonra Yine Bir hata SAN SEBASTİAN - Serttir Bask'ın ha- vası. Insanı üşütür. Hele gönül verdiğin ta- kımın yazgısı, atılacak bir gole, yapılacak bir kurtanşa, çalacak bir düdüge endeks- liyse ürperiverir için. Işte Galatasaraylı futbolcular da, taraf- tarlar da, teknik adamlar da Anoeta Sta- dı'na bu duygularla adım attılar. Ya kazanılıp "Bu takım bitik" denenlere en iyi yanıt 2. tur bileti ile verilecek ya UE- FA'ya geçiş yapılacak ya da Torino'dan gelecek 'kara' haberle Avrupa macerası bitecekti. Düdük çaldığında savunan, direnen bir Galatasaray'la, 1 puan yeter diyen Real Sociedad arasındaki mücadeleye tanıkhk ettik. Ilk 20 dakika böyle geçti derken Ha- kan Şükûr'ün golü, serin geceyi ısıtıver- di. 1-0'ın ardından turu yitirme endişesi- ne kapılan Sociedad'ın Mondragon'un kalesini zoriadığını gördük. Çokça Tamas, Bülent, De Boer ve Hakan bu bölümün en iyileriydi. Bir de Petre ile çizgiden top çıkaran Sabri savunma görevini üstlendi. Berkant ise ^'Bugüne kadar niçin kenar- da oturdum" der gibiydi. Gol pasını izler- ken, - abartmıyorum - Hagi'yi anımsadık. İkinci yanda Galatasaray'ın Çanakkale geçilmezi devam etti. Ama yapılan tek ha- ta tüm hesapları altüst etti. Kaptan Bü- lent'in kayıp yere düşmesi De Paula'nın golü ikinci tur düşünün kabusa dönüşme- si gibiydi. Ardından Galatasaray ikinci gol için yüklendi. Arif'i de oyuna alıp forveti ha- reketlendiren San-Kırmızıhlar öne de ge- çebilirlerdi. Sonuçtadegerlendirilmeyen final vuruş- ları Şampiyonlar Ligi defterini kapatırken UEFA teselliden öteye gidemedi. 5 yıl önce de yine ufacık bir hata Şam- piyonlar Ligi'nde sonunu hazırlamıştı Sa- n-Kırmızılılar'ın. 5 yıl sonra da benzeri bir filmi izlemek üzdü bizleri. GORUŞ / DOĞAN HASOL Başarının Odülü, Başanısızlığın Bedeli Bakın, 16 Ekim günü neler yazmışım: "Şimdi, Portekiz'e Av- rupa Şampiyonası'na gidebilmek için barajmaçında Letonya'yı geçmek zonındayız. Şansa inanmadığımı söylerim hep, ama tofbadan çıkana başka ne denir ki? Evet, bu bizim için şanslı birkura oldu. Yine herşeyi tozpembe görmeye, bunu da abart- maya başladık b/'te. Gazete başlıklan bunun kanrtı: "Portekiz bi- leti torbadan çıktı".. "Kurada büyük ikramiye çıkto: Leton- ya." "Yapmayın, etmeyin beyler... Ne olur bu denli abartmayın... Ingiltere maçı için gerdiğimiz ipleri bu kez Letonya için gevşet- tikçe gevşetiyoruz. Letonya iki buçuk milyon nüfuslu bir ülke, ama nûfus oranlannın da beklenmediksonuçlar verdiğiniacı de- neylerie yaşamadık mı hiç?" Işte sonuçta: İki buçuk milyon nüfuslu Letonya karşısında, sö- zünü ettiğim acı deneyi bir kez daha yaşadık ve elendik; Avru- pa Şampiyonası için Portekiz'e gidemiyoruz. Bu sonuç son yıllarda futbolda önemli yerlere gelmiş olan Tür- kiye için başansızlıktır. Bir öncekı kupada dünya üçüncülüğünü kâzan, bir sonrakinde Avrupa'nın ilk 16 takımı arasına bile gire- me... Gerekçeleri ne olursa olsun sonuç, tam bir başansızlıktır. Her şeyi abartan, her konuyu sürümün bir aracı haline dönüştü- ren medyayı eleştirebiliriz belki, ama asıl sorumluluğu öncelikle işin sorumlulannda aramak gerekir. Ilk sorumlularTürkiye Futbol Federasyonu ile teknik kadrosu- dur. Son zamanlarda federasyon, tökezledikçe bahanelere sı- ğınmayolunu secti hep. Hakemleri, soğuğu, sarıayı suçladı. Hat- ta daha ilen giderek eski Federasyon Başkanı ve UEFA Başkan Yardımcısı Şenes Erzik'in Letonya'daki maça gitmemesini bile başansızhğın nedenlerinden biri olarak göstermeye kalkışt. Şu anda federasyon başansız. Her şeyi bir yana bıraksak bi- le alınan sonuçlar bunu açıkça ortaya koyuyor; bahaneler başa- nsızlıklan örtmüyor. Daha önce de yazdığımız gibi "Hiçbir baha- ne başannın yerini tutmuyor". Dünya Kupası'nda üçüncülüğü kazandığımızda federasyo- nu, teknik kadroyu ve futbolculan ülkece tek yürek olup kutla- dık. O, başanydı. Herhalde şu anda geldiğimiz noktada, kendi- lerini övgüye değer görmemizi bekleyemezler. Başannın bedeli ödendi; başansızlığınki de ödetilmeli. Federasyon ve teknik kad- ro ülkedeki verimli bir donemin meyvelerini topladılar. Dünya Kupası öncesinde çok iyi birperformansı olan Galatasaray, Ulu- sal Takım'ın belkemiğini oluşturdu. İyi sonuçlar böyle sağlandı. Ancak ne var ki hep buna bel bağlanarak başannın sürdürüle- ceği sanıldı. Teknik kadro, yeni durumu kavrayıp anlayışını de- ğiştirmekte ürkek ve beceriksiz davrandı. Takımı yeni gelişme- lere göre düzenleme yürekliliğini gösteremedi. Bugün, büyük takımlann durumu kötü. Içıne düştüklen para- sal çıkmaz, büyük kulüpleri sarsrpakta. Buna karşılık Anadolu takımlan çıkıştalar. Tutukluklannı biraz yenseler, biraz da hakem- lerin çifte standartlanna uğramasalar Süper Lig çok renkli ve çok değişik görüntülere sahne olacak. Gençlerbirliği ve Gazianteps- por'un UEFA'da, birçok Anadolu takımının Istanbul büyükleri karşısında aldıklan sonuçlar bile bu görüşleri doğrulamaya ye- tiyor. YakındaT. Futbol Federasyonu'nun genel kurulu ve seçi- mi var. Haluk Ulusoy federasyonu, başanlar yaşattı; teşekkür ederiz. Ancak şu anda başansız... Başannın ödülü, başansızlı- ğın bedeli vardır. Bunu kendilerinin de görmeleri gerekir. Aslın- da bu tür görevler, ömür boyu üstlenilecek türden görevler de- ğildir. Birbayrakyanşındakigibı.göreveldeğıştirmelidir. Bu.yal- nız federasyonlar için değil, kulüpler için de böyle... Şimdi 2006'da Almanya'da düzenlenecek Dünya Kupası için kuralar çekildi. Bu kez kolay-zor tartışması yerine, yepyeni bir sayfa açılmalı. E-posta : merkez@hasmimarlik.com.tr Faks : 0212 211 34 20 Chelsea'nin attığı ilk golde hata yapan gençftıtbolcuüzgün olduğunu söyledi Yosin: Herkesten özür diliyorumSpor Servisi - Chelsea ma- çında takımının yedığı ılk gol- de hatası olan Yasin üzgün ol- duğunu belirterek, herkesten özür diledi. Siyah-Beyazhlar, dün Istanbul'a gelirken fut- bolculann ve teknik kadronun Şampiyonlar Ligi'ndeki elenme nedeniyle oldukça üzgün olduğu gözlendi. Özellikle Chelsea'nin attı- ğı ilk golde hatası olan Yasm, böylesine önemli maçlarda yapılmayacak bir hata yap- tığını kaydederek, "Hocamdan. futboku ar- kadaşlanmdan. Beşiktaş camiasından özür dili\orum. Orada başkası da olabilirdi. ben oMum. Böyle maçlarda hata yapınca bedeli de büyük oluyor" şeklinde konuştu. Hedef UEFA'da final Beşiktaş Kulübü tkinci Başkanı HüsnüGü- reH, Şampiyonlar Ligi'nden elendikleri için taraftarlardan özür diledi. Gürelı bundan son- raki hedeflerinin UEFA Kupası'nda fınal oy- namak olduğunu söyledi. Güreli. elenmeleri- nin nedenleri konusunda doğru analiz yap- mak zorunda olduklannı \e geçmişten ders alarak, ileriye dönük yatınmlara devam et- meleri gerektiğinı ıfade etti. UEFA Kupa- sı'nda hedeflerinin final oynamak olduğu- nu belirtenGürelı, "Ancak Şampiyonlar Li- gfnin maddi ve manevi getirisi çok büyiik- tü. Her tur geçince büyiik paralar kazanıp, takımınızı ekonomik olarak güçlendiriyor- sunuz. V ine de UEFA Kupası'na da devam etmek büyük bir onurdur. Burada ülkemi- n en Ki şekflde temsiledeceğiz" dedi. Güreli, gazetecilerin, ara transferle ilgilı sorulan üzerine de "Bu teknik beyetin bile- ceği iştir. Teknik hey efimi/den bir talep ge- Hrse, yönetimimiz gereğini yapar" dedi. 'Teknik hata Beşiktaş'ı Şampiyonlar Ligi'nde Chelsea'ye yeni- lerek ikinci tur şansını yitiren Beşik- taş'ta büyük üzüntü yaşanırken otorite- ler Siyah-Beyazlı kulübün önemli bir firsatı kaçırdığını ve kayıbın büyük ol- duğunu belirttiler. Aynca, kadro seçimi konusundaki yanlışlıklara değinilirken taktiksel olarak da Lucescu'nun hata yaptığıru \Tirgulandı. Hasan Arit (Eski Yöneticl): Be şiktaş için büyük bir fırsat kaçmıştır. Keşke daha iyi bir neticeye alabilsey- dik. Sonuca karşın Beşiktoş'ın olumlu olduğunu düşünüyorum. Son hamleyi yapabilseydik sonuçlar böyle olmazdı. Rasim Kara (Eski Besiktas Tek- nik DirektÖrÜ): Beşiktaş için söyle- necek tek şey; yazık oldu. Lucescu La- zio'yu özellikle gözündeçokbüyüttüve hem geçen yıl hem de bu yil Inönü'de ye- nildi. Chelsea'ye karşı sadece tek gol pozisyonuna girmek gerçektenutanç ve- ricı. KaanDobrave Yasin böyle takım- lara karşı oynayacak kapasitede değiller. Guinti'nin yerine Pancu'yu çekip, Ya- sin'in yerine Tümer'ı ojnatabilirdi. Hasan Gocay (Eski Yoneticisi): Bence 2. tura çıkamamamızın tek sebe- bi heyecanın. futbolcular üzerinde stre- se dönüşmesiydi. Bu stres teknik direk- törümüze de yansımıştı. Tabii Sergen'in tek başına kalması ve gününde olma- ması, Dhan'ın kaşının açılması da et- kenlerarasuıdaydı. Yasin'in yaptığı ha- ta ise affedilemez. Ali Cültiken (Eski Futbolcu): Beşiktaş için gerçekten büyük kayıp. Çünkü kendi tarihi ve gelişimi açısından bir dönüm noktasıydı bu maç. Eğer 2. tu- ra yükselseydik hem mali açıdan aşama kaydedecektik, hem de Avrupa takımı olma yolunda bir adım atmış olacaktık. ı ımııı mıtt î'flttt lff Chelsea, Beşiktaş'ın savunma hatalann affetmedi. G O R U Ş _ / A R İ F K I Z I L Y A L I N 1980'lerin başıydı galiba. G.Saray'da 'çömez dümenci' olarak kürek çekerken ulusal ta- kımlara çağnlan ağabeylerimize imrenerek bakardık. Kadroya gi- renler büyük bir gururia kampla- ragiderler, Kırmızı- Beyazlı pınl pı- nl forma ve eşofmanlan giyer, ya- nşır gelirlerdi. O dönemde inter- net, TV, radyo, gazete ağı bu den- li yaygın olmadığı için çoğu kez kim kaçıncı oldu, bizim ekip kim- leri geçti öğrenemezdik. Sadece anlatılanlara kulak kabartır, olanı biteni bırinci ağızdan(!) duyardık. örneğin teknenın hamlası (birinci kürekçi) Rumeli Hisar önlerinde Kürekçi Dostumuz ve Lucescu başlardı konuşmaya : "Abicim adamlar kuvvetli. Vitaminse vita- min, paraysa para, tekneyse tek- ne, bizimkiler kağnı onlannkinin yanında. Yine de Yunan'ı geçtik, Bulgar'ıgeçtik, Ingiliz'le Fransız'a birşey yapamazdık. Onlar ayda bilmem kaç steriin, frank alıyor, bizyol parasını zor buluyonjz..." Şimdi nereden çıktı bu öykü di- yeceksiniz doğal olarak. Nereden mi çıktı? Beşiktaş Teknik Direktö- rü Mircea Lucescu'nun, 2-0'lık Chelsea bozgunu sonrası TV'nın karşısına geçip "Futbol para işi. Chelsea'nin değeri 250 milyon dolar, bizimki ortada. Başanyatı- nmla gelir" türünde açıklamalan kürekçi dostumuzu anımsattı biz- lere. Demek ki bugüne kadar fut- bol bilgisine, antrenman teknikle- rine, hümanist yapısma saygı duyduğumuz Mircea Lucescu da günü kurtarma adına, 'sıradan' açıklamalaryapabiliyormuş! Evet Chelsea'nin parayla ölçülen de- ğerine dıyecek yok. Ama Schal- ke akşamında 'para eden' isimle- rin büyük çoğunluğu ya tribüne gönderilmiş, ya da kamp yapılan otelde bırakılmışlardı. Veron, Crespo, Mutu, Gudjohens- sen'in hiç düşünülmemesı, Brid- ge, Duff gibi bonservislen pahalı iki ismin son dakikalarda oyuna alınması sanıyoruz Lucescu'nun gözünden kaçmış ufak (!) bir ay- nntı cdmalı. Üstelik Şampiyonlar Ligi'nde tur atlayan Sparta Prag'ın ancak Cordoba'nın bonservis bedeli kadar eden toplam değe- rini de hesaplamamış olsa gerek ünlü çalıştıncı. Yoksa göz göre gö- re 'ucuz' savunmalann ardına sı- ğınmazdı 'cesur' Lucescu. NEYMİŞ ABDULKADİR YUCELMAN Yanlış Hesaplar "Türk gibi başla, Ingiliz gibi bitir" derler. Beşiktaş da öyle yaptı. Türk gibi başladı, sonunda noktayı koymak In- giliz'e kaldı. Futbol bir oyun, bir gösteri ama Ingiliz bütün bunlara bir de ekonomiyi eklemiş. Beşiktaş'ın Ingiltere'de 2-0 yendiği maçın ertesi gün Chelsea'nin Londra borsasın- da düşen hisse senetleri Ingilizleri allak bullak etmişse, Beşiktaş'ın teknik yönetimi ikinci maçta Chelsea'nin "Be- nim puana gereksinimim yok" düşüncesinden çıkıp ma- çı kazanmak için saldıracaklannı tahmin etmeliydi. Oysa Beşiktaş oyunu kendi sahasında kabul edip berabertiği düşününce olan oldu. Şunu anlamakta zoriuk çekiyorum; Beşiktaş iyi futbol oynayan bir takım. Kadrosunda da iyi ve kaliteli futbolcu- lar var. Çık futbolunu oyna, Türkiye 'de de futbol var" de- sinler. Ya da bu kadar yürekli değilsen, kendi gücüne gü- venemiyorsan beraberliğe yatacaksan Sparta Prag-La- zio maçını da hesaba kat, rizikoyu kabul et. Bana göre bu düşünce taktiklerin en tehlikelisi. Oysa Lucescu oyunu kendi alanında kabul edip kont- rataklarla maçı götürme hevesindeydi. Onu da yaptıra- madı. 90 dakika içinde 3 kez bile Chelsea kalesine ula- şamadı. Çünkü planı içinde Chelsea'nin 3 savunma ada- mını hesaplamamıştı Beşiktaş'ın teknik direktörü. Lu- cescu'nun yanlışı bu kadar değil. Giunti gibi orta saha- nın en iyi adamının yokluğunu Yasin ile gidermesi deyan- lıştı. Sezon başında sakatlanıp tam 2 aydır oynamayan Yasin'i eğer Giunti'nin yerine oynatmayı planlamışsa o za- man geçen haftaki Adanaspor maçının neden son 20 da- kikasında oyuna aldı? Bu da yetmiyormuş gibi llhan Mansız'ın kanayan ka- fası ile oyuna devam etmesine neden izin verdi? Oysa kanlar içindeki bir futbolcu hele llhan olunca onun hava toplanna çıkmayacağını Lucescu da bilmeli ve fızik gü- cüne de güvendiği Sinan'ı oyuna almalrydı. Her şeyden önce kafalann değişmesi gerekiyor. Beşik- taş kazandı ya da kaybetti, borsadaki değerinde hemen hemen bir değişiklik olmadj. Borsadaki Galatasaray için de aynı değerlendirmeyi yapmak olası. Kulüp yönetimle- ri tam yetki ve sorumluluk verdikleri kişilere mali açıdan ne götürüp ne getirdiklerini sorgulamazlarsa futbolumuz mahalle futbolu anlayışından çıkamaz. Bir önemli nokta da şu; biz severken öldüren bir top- lumuz. Tamtam çalarak kutsal günlerini kutlayan ilkel ka- bileler gibi Beşiktaş'a sevgi gösterileri yaparken futbol- culara moral vermek yerine onlan daha da heyecanlan- dırmanın anlamsızlığını birtürlü anlamak istemiyoruz. Sa- dece kendimizi düşünen bir toplumuz. Emme basma tu- lumbalarla motivasyonun olmayacağını Almanya'daki fut- bol seyircileri bilmez mi? Elbette bilirler. Ama genetiksel kusurumuza ya da toplumsal erozyona yükleyelim kaba- hati. Peki ama Almanya'daki lig maçlannı paşa paşa iz- leyen Türk futbolseverler neden böylesi maçlarda olma- dık taşkınlıklar yaparlar, UEFA'dan gelecek milyonlarca cezayı hiç mi umursamazlar? Biz severken de öldüren bir toplumuz, ne yapalım?.. E-Posta: ayiıcelman(g yahoo.com - Faks: (212) 5138595 '