Katalog

SAYFA CUMHURİYET 29 KASIM 2003 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE istanbul _Ş 15 Sinop S 12 Adana B 24 Edime S 12 Samsun S 12 Kocaeli S 12 Trabzon PB 11 Çanakkate S 13 Giresun Izmır B 22 Ankara PB 12 S 17 Manisa B 17 Eskişehir S 14 S 12Aydın B 19 Konya Denizli B 18 Sıvas S 10 Zonguldak S 11 Antalya B 25 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Sıirt Hakkâri Van B Y PB Y Y Y Y 23 13 16 16 15 8 4 K 1 f^\ Parçalı bulutlu Yurdun doğu ke- sımlen ıle Marmara ve Ege parçalı bulutlu. Doğu ve Guneydoğu Anadolu'nun doğusu yağışlı, dığer yerier az bulutlu geçecek. Ya- ğışlar yağmur ve sağa- nak, Doğu Anado- lu'nun kuzeydogusurı- da karla karışık yağ- mur ve kar şeklınde olacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn K K Y Y Y Y Y Y 4 3 6 6 7 7 8 10 Münıh Beriın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına Y Y Y Y Y Y Y Y 9 16 11 14 19 12 19 19 3 Zürıh K 2 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre B B K B Y B K PB 2 20 -3 12 13 7 2 27 B 22 Bulutlu ^ Çok bulutlu • • I Yağmjrtu Sulu kar k Gök gumltülû G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafi 1. Sayfada Hafiften geri çekilmeye, soldan çark etmeye çalı- şıyor. Muhabbet duyduğu gazetecilerden biriyie söy- leşirken, "Bizim gibi nüfusunun çoğunluğu Müslû- man olan bir ülkede Islam ile terorizmin bir araya ge- tirilmesi, yeninesilleri de olumsuz etkileyebilir" deme- ye başladı. Hazret bugünü kurtardı da geriye yeni nesiller kal- dı. Avrupa duy sesimizi diye hava atarken; Avrupa se- simizi duymazlıktan geldi. Ağııiığımı koyanm, karan değiştirtirim, büyük dostum olan Italya'yı, sonra In- giltere'yi, maçlann tarafsız ülkelere taşınmasını iste- yen (karar değıştirmeyeceği önceden bilinen) UE- FA'yı dize getiririm, diye harekete geçti. Gümm! ttalya ve Ingiltere sesimizi duymadı. UEFA dedigim dedik dedi, ya maçlan dışanda oynarsınız ya da üç yıl uluslararası karşılaşmalardan men cezası alırsınız, dedi ve bu yolda uygulamaya geçmek için - bir ara spor dünyasında sözü edilen- boykot karan- mızı bekledi. Bir Başbakan'ın ülkesi adına girişimler başlatırken öncelikle başaracağını veya başaramayacağını, uy- gulamada olan koşullan hesap etmesi gerekmez mi? Elbette gereklidir, üstelik siyasetin ana kuralıdır da. Bizimki Beriusconi'nın Juventus'u karanndan vaz- geçireceği sanısına kapıldı. ingiltere'ye gelince; bom- balı terörden sonra vatandaşlarına Istanbul'a ve An- kara'ya gitmemelerini salık veren bir ülke. RTE istedi, aman kırmayalım diye Chelsea'ye Tür- kiye'ye git diye baskı uygulayabilir miydi? Hükümet siyasal kurum olmadığı için UEFA ile gö- rüşemediklerini -iş işten geçtikten sonra- şimdi ma- zeret olarak öne sürüyor RTE. UEFA'ya karşı direnme politikasını ne iki futbol ku- lübü, ne Futbol Federasyonu yönetti. Girişimler baş- tan sona RTE ve Başbakan Yardımcısı Şahin'le Ital- ya ve Ingiltere'nin büyükelçilerinden kulüpleri kara- nndan vazgeçirmelerini isteyen Dışişleri Bakanı Gül'ün sorumluluğunda yürütüldü. Günlerdir sürekli konuşan, hatta Juventus'un karanndan vazgeçtiği gibi uyduruk bir haberi ekranlara taşıyan RTE, UE- FA'nın karanndan vazgeçmediğini öğrendikten son- ra olayı gündemden düşürdü. Avrupalının neyi ne ölçüde kabu! edeceğini, Italya ve Ingiltere'nin ülkelerindeki duyarlı kimi dengeleri Türkiye baskısıyfa bozmayacağını hesap edemeyen, kendine haddinden fazla güvenen hükümete çıkan- lan fatura, maddi-manevi açıdan ağır oldu. • • • Bayram dikkat çekici olaya kucak açtı. Biz maç çalkantısıyla oyalanırken Avrupa Pariamentosu'nda Hıristiyan Demokratlar, üstelik teröreylemlerini gerek- çe göstererek Türkiye'ye AB üyeliği yerine "genişle- tilmiş AB komşusu" konumuna getiren bir karar aldı. Avrupa sesimizi belki duyuyor ama; UEFA'da ve AP'de sesimiz boyle yankı buluyor. • • • Bayram günlerinde TBMM Başkanı Bülent Annç yaşlılan ve gazileri ziyaret etti. Bir gazi, Göksel Gü- müş, Annç'a, "Sizden ve hükümetten Atatürk ilkele- rine bağlı olmanızı istiyonım" dedi. Annç, "Bunu ba- na mı söylüyorsunuz" diye sorunca şu yanıtı aldı: "Hem size hem de işbaşındaki hükümete". Annç, Göksel Gümüş'ten sonra mikrofonda şöyle konuştu: "Hepimiz Atatürk ilke ve inkılaplanna bağlı- yız... (ülkeyi) Başı dik, alnı açık bir millet haline getir- menin yolu elbette Atatürk ilkelerine sahip çıkmaktan geçer... Bunu bilfiilyapacağtz". Oysa Annç, Vatan gazetesindeki (29 Eylül 2003) de- mecinde, "Kemalizm, Atatürkçülük bir tarafa, Ata- türk'ün kendi şahsiyeti bir tarafadır" diyordu. Bu iki demeç, hızlı bir değişimin ya da gelişmenin eseri midir, nedir? Ya da takıyye mi? istihbarat raporları Aktoş,Afganistan 'da süahlı eğitim gördü ADNANAVUKA MARDtN - Istan- bul'da HSCB Bank Ge- nel Müdürlüğü'ne inti- har eylemini gerçekleş- tirdiği ileri sürülen Ha- bib Aktaş'ın Pakis- tan'da yüksek öğreni- mini tamamladıktan sonra Afganistan'da 2 yıl silahlı eğitim gördü- ğü belirlendi. Aktaş'ın Hizbullahçılarla ilişki içinde olduğu ileri sü- rüldü. Savur Lise- si'nden 1989-90 yılın- da pekiyi derece ile me- zun olan Aktaş, Pakis- tan'da yükseköğrenim gördü. Afganistan'daki şeriatçı kamplarda si- lahlı eğitim aldığı yo- lunda istihbarat rapor- lan bulunan Aktaş'ın uzun süredir Savur'a gelmediği ve ilçede "Hafif" adıyla tanındı- ğı belirtildi. Savur'dal998yılında Cemile Karakoyun ile evlilik yapan Aİctaş'ın, asker kaçağı olduğu ge- rekçesiyle eşi ve 2 ço- cuğuyla Istanbul'a göç ettiği saptandı. Habib Aktaş'ın, Sa- vur Esnaf ve Sanatkâr- lar Kefalet Kooperatifi Başkanı olan babası Abdulaziz Aktaş, kar- deşleri Arif ve Omer Aktaş ifadeleri alınmak üzere îstanbul'a gönde- rildi. DNA testi için ba- ba Abdulaziz Aktaş'tan kan örneği de alındı. Aktaş'ın intihar saldın- sında kullandığı aracın ruhsatuıın ise kardeşi Arif in adma kayıtlı ol- duğu belirlendi. Türkturiste İngiltereyasak • Baştarafi 1. Sayfada met vermeye başlaya- caktır" denildi. Açık- lamada vize başvurusu- nun güvenlik nedeniyle sadece "posta yoluy- la" yapılabileceği vur- gulanırken, büyükelçi- liğin hizmetlerini önü- müzdeki aylarda arttı- racağı ifade edildi. Açıklamada vize başvurusunda buluna- bilme şartlan şöyle sı- ralandı: • Diplomatik ve hizmet pasaportu olan- lar. */ Sadece resmi iş seyahatleri çin özel pa- saport sahibi olanlar. • Ingiltere'yi son 3 yılda ziyaret etmiş olanlar ve bunu kanıt- layabilenler. • Derhal seyahat et- mesi için acil ve ailevi nedenleri olanlar. Emeklilere kötü haberANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hükümetin SSK ve Bağ- Kur emekli aylıklannda ocak ayında yaptığı iyileştirmeyi "1 yılla sınırlaması", emeklilerin büyük bir kısmının yeni yıla da- ha düşük aylıkla girme tehlike- sini beraberinde getirdi. SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklanyla il- gili iyileştirme karanrun süresi uzatılmazsa; bir işçi emeklisi- nin aylığında ocak a>ından iti- baren 20 milyon lirayı aşkın dü- şüş olacak. Geçen ocak ayında hükümet; işçi-Bağ-Kur emeklisi, tanm si- gortalısı ve 65 yaş aylığı alanla- ra 75 ile 100 milyon lıra arasın- da değişen oranlarda iyileştirme yaptı. Ancak zamla ilgili olarak çıkanlan kanun ve kararname- ler, emeklilerin aleyhine birçok olumsuzluğu da beraberinde ge- tirdi.Buna göre, emeldi aylıkla- îşçi emeklisi ayhğı (Lira) Türkiye İşçi EmekUleri Derneği verilerine göre taban ayük Dööem Ocak 2003 Subat2003 Mart2003 Nisan2003 Mayıs2003 Hazr2003 Tem2003 Agus2003 Eylül 2003 Ekim2003 Kasım2003 Tnfe artı$Knkam) - 6.666.383 6.050.512 8.342.602 5.826.635 4.532.576 Eksi enflasyon Eksi enflasyon 5.75.640 5.479.480 4.114.224 Sosyal destek ödemesi 70.962.215 64.295.832 58.245.320 49.902.718 44.076.083 39.543.516 39.543.516 39.543.516 38.967.876 33.488.396 29.374.172 Toplım ödeme. 332.051.528 332.051.528 332.051.528 332.051.528 332.051.528 332.051.528 332.051.528 332.051.528 332.051.528 332.051.528 332.051.528 rındaki zamlarla ilgili sıkıntılar şöyle sıralamyor: • işçi ve Bağ-Kur emekli ay- lıklannda yapılan artışla ilgili olarak çıkanlan 4784 sayılı ka- nunda, iyileştirmenin "sosyal destek ödemesi" niteliğinde ol- duğu ve Ocak 2003'te başlayıp Arahk 2003'te biteceği belirtil- di. • Buna göre hükümetin sosyal destek ödemeleriyle ilgili yeni bir düzenleme yapmaması duru- munda; işçi ve Bağ-Kur emekli- lerinin büyük bir kısmının aylık- lannda 2004 yılıyla birlikte "düşüş" yaşanacak. • Hükümet, sosyal destek iyi- leştırmesini açıklarken TÜFE artışlannın da sürdüriileceği sö- zü vermişti. Ancak çıkanlan bir kararnameyle TÜFE farklanmn sosyal destek ödemelerinden mahsup edılmesi benimsendi. Böylelikle ocak ayından bu ya- na emeklilere kâğıt üzerinde "TÜFE farkı" veriliyor, ancak aylıklarda reel artış olmuyor. ' • 2004 yıh bütçesinde ise SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklannda "TÜFE farkı" dışında artış ya- pılmaması öngörüldü. Bu düzen- leme nedeniyle; alınacak bir ka- rarla sosyal destek ödemesi gele- cek yıl da sürdürülse dahi, SSK ve Bağ-Kur emeklileri mağdur olacak. Emeklilerin büyük kısmı, 2004 yılının ilk birkaç ayını kâ- ğıt üzerinde "zam alarak", ger- çekte ise "zamsız" geçirecek. 9 Adres Islamcı getto• Baştarafi 1. Sayfada lu"nun yaşadığı evin bulunduğu Kavaklı Mahallesi Anafartalar Caddesi "Islamcı gettoyu" andı- nyor. Tüm sokaklannda ve park- lannda kara çarşaflı kadınlann dolaştığı caddede 4-5 yaşındaki kız çocuklannın bile türbanh ol- ması dikkat çekiyor. Saldınlarla sarsılan Istanbul'da olaylara yönelik polis ekipleri Kuran kursuna ve kursun bulun- duğu Anafartalar Caddesi'ne operasyon düzenledi. Operas- yonda Uğurlu'nun yakınlannın da bulunduğu onlarca kişi gözal- tma alındı. Polis ekiplerinin güvenlik ön- lemleri aldıkJan Anafartalar Cad- desi'ne gittik. Caddede top oyna- yan bir grup çocuğa Kuran kur- sunun adresini sorduk. Ancak, çocuklar yanıt vermeden önce bi- ze "Neden cuma namazına git- mediniz abi?" diye sordular. Taş ocaklanmn yanında kuruhnuş mahallede dikkatimizi ilk çeken şey, tüm sokaklarda kadınlann kara çarşafla dolaşıyor olmalan. Kız çocuklannın bile türbanlı olduğu cadde üzerindeki sokak- lara "Küçük Mücahit" ve "Şe- hit Mücahit" gibi adlar verilmiş. Sokaklarda az erkek bulunduğu, olanlann da cüppeli ve sanklı ol- duğu mahalle. kendi içıne kapalı "İslamcı gettoyu" andınyor. Fe- ridun Uğurlu'nun hocalık yaptı- ğı Kavaklı Camii Kuran Kursu, mahallenin dışında E-5 Karayo- Tüm sokaklannda ve parklaruıda kara çarşaflı kadınlann dolaştığı caddede 4-5 yaşındaki kız çocuklannın bUe türbanlı ; olması dikkat çekiyor. lu'na yakın bir yerde bulunuyor. Van'dan, Ağn'dan ve BingöFden çok sayıda kişinin Kuran kursu- na gelip gittiğini tespit eden po- lis, eylem planlannın burada ha- zırlandığını dabelirledi. Caminin avlusunda bulunan Kuran kur- sunda erkeklerden çok kadınlar ve kız çocuklan eğitim görüyor. Feridun Uğurlu'nun ailesiyle birlikte yaşadığı ev de aynı cad- de üzerindeki Akdenız Sokak'ta bulunuyor. Çıkmaz olan sokağm arka tarafı Şehit Er Yıldıray II- köğretim Okulu'na bitişik. Poli- sin şehir dışından gelen örgüt üyelerinin kaldığını belirlediği Uğurlu'nun evi 3 katlı ve çeşitli ağaçlann bulunduğu bir bahçe içinde yer alıyor. Uğurlu'nun komşulan sorulanmıza cevap vermeyip konuşmaktan kaçınır- ken, Anafartalar Caddesi'nin he- men yanında yer alan Saraylar Caddesi'ndeki esnaf ise bu semt- teki herkesin Uğurlu'yu tanıdığı- nı belirterek Uğurlu'nun sık sık ortadan kaybolduğunu söyledi. Cihat çağrısı Adını vermek istemeyen bir es- naf ise ABD'nin Irak'ı işgalinden sonra Uğurlu'nun sokak sokak dolaşıp, "Irak'a cihat yapmaya gitmeli" dediğini ifade etti. Es- naf, Uğurlu'nun Kuran kursun- dakilere Afganistan, Pakistan ve Çeçenistan'daki anılannı anlattı- ğını da iddıa etti. Emniyetin açıklaması Istanbul'daki bombalı saldın- larla ilgili değerlendirme toplan- tısı düzenleyen İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Halil Vılmaz ise yeni hiçbir şey söylemedi. Gazetecilerin intihar saldınlany- la ilgili sorulannı yanıtlamaktan kaçınan Yılmaz, yalnızca kendi- lerine güvenilmesini ve soruştur- manın tamamlanmak üzere oldu- ğunu kaydetti. Bu arada, intihar saldınlanyla ilgili olarak dün is- tanbul DGM'ye gönderilen 3'ü kadın, 6 kişi, cumhuriyet sav- cılığındaki sorgulannın ardından serbest bırakıldı. 'Hizbullah meydan okuyor'Haber Merkezi - Ingiliz Finan- cial Times gazetesi bombalı terö- rist eylemler konusunda "Türki- ye, Kürt ihtilafının acı meyvesi- ni tadıyor" başlığını kullandı. The New York Times gazetesi "BingöUüler aşuı tslamcüıktan iğreniyor" derken Le Vif dergisi terörün hedefınin Avrupa olduğu- nu belirtti. Financial Times, Bingöl'de in- celemelerde bulunan muhabiri Mark Huband'ın yazdığı bir ha- bere yer verdi. Haberde, "Kürt- ler, bombalan devletin geçmiş- te kendilerine karşı uygaladığı şiddetin mirası olarak görüyor- lar" denildi. "Bingöl olanları unutmak istiyor" denilen haber- de şu ifadelere yer verildi: "Böl- gesel insan haklan örgütü baş- kanı Rjdvan Kızgın, konuyla il- gili olarak, 'Buna sadece bir bombalama olayı olarak baka- mazsınız. Olayın buradan nereye gideceğini görmek için geçmişte- ki nedenleri anlamak zorundası- nız' değerlendirmesinde bulun- du. Geçmişte Hizbullah'la sıkı bağlan olan bombacılar, şimdi hükümete meydan okuyor; bu, ordunun rolünün nasıl evrim geçirdiğini de gösteriyor. Eylem aynı zamanda iktidardaki tsla- mi muhafazakârAKP'nin icra- atlanndan duyulan sıkıntıyla da ilgili olabilin" New York Times ise Bingöl'e gönderdiği muhabiri Frank Bru- ni'nin röportajına yer verdi. Ha- berde, teröristlerdenAzadEkin- ci'nin babasını siyasi bir şiddet olayı nedeniyle küçük yaşta kay- bettiği hatırlatıldı. Mesut Ça- buk'un da aile sevgisinin bulun- madığı ortamlarda yetiştiklerini belirten gazetede şu görüşlere y- er verildi. "Bölgede yaşayanlara göre bir başka büyük faktör ise Bingöl'ün kendisi oldu. Bu kişi- leri sofu Müslümanlığa sevk e- Türkbasınındafarklı iddialar tstanbul Haber Servisi - intihar saldınlannın ardından soruşturmalarla ilgili haberlere kısıtla- ma getirihnesine karşın birçok yayın organı fark- b şekillerde de olsa yaymlannı sürdürüyor. Hürriyet gazetesi, "El KatU EtUer'de" başh- ğıyla manşetıne taşıdığı haberinde, El Kaide'nin Afrika'da ABD temsikihklerine yöneiik saldın- lann organizatörü olan Manıdouh Mahmoud Saleem'ın 1996-1997 yıllannda Etiler'de eşi ve 6 çocuğuyla oturduğunu yazdı. Haberde, Mem- duh Çelebi lakabı ve Mahmut Salih ismiyle ta- nınan Saleem'in çevresine bir fabrikada çalıştı- ğmı söylediği yer alıyor. Sabah gazetesi yazan Sa- vaş Ay ise Göktaan Elaltuntaş'ın Bingöl'de otu- ran ailesi ile görüştü. Aile, oğullannın günhığün- den birkaç sayfayı Ay'a gösterdi. Elaltuntaş gün- lüğünde kendisiyle ilgili artılan, "Fazla duygu- sal değilim. adaletliyim. Kimsevi kırmam', ek- silennı ise "Biraz ihmalkânm. Bazı şeyleri dert edinirim, düşündükçe sinirienirim" şeklınde sıralıyor. Psikiyatr ArifVerimU, günlük için "Bu bir Nazi sendromu" yorumunda bulundu. Mıl- liyet gazetesi, yetkililenn açıklamadıgı 4. bomba- cının Mardinli Habib Aktaş olduğunu öne sür- dü. Gazete, Aktaş'ın eşi, kardeşi ve finansör ol- duğu sanılan H. E. adlı bir Mardinlinin gözaltına alındığını iddia etti. H. E.'nin, Eminönü'ndeki bürosunu basan güvenlik güçlerinin bazı kimya- sal maddeler ele geçirdiği savlandı. Vatan gaze- tesi ise HSBC binasının kameralanrun patlama- dan bir saniye önce çektiği ve bombalı kamyone- tin de yer aldığı görüntüyü 1. sayfasına taşıdı. den acılar, nûfusu ağıriıklı Kürt olan uzak bir Güneydoğu ken- tinde yaşandı. Uzak bir yer olu- şu, iş ve paranın bulunmayışı, insanlann yaşamlannda yaygm bir baskı havası, çözümü başka bir yerde arama olanağı bulun- mayan gençlerin aşırı ideolojile- re, din ve diğer akımlara yönel- melerine neden oldu." Gazete, Bingöl Belediye Başkanlığı üst düzey yetkililerinden bınnin, "Bir tarafta fakirlik, diğer ta- rafta ise ciddi bir dini baskı. Bu halkın kolayca manipüle olma- sına neden oluyor" sözlerini ak- tardı. Gazete, Gökhan Elaltun- taş'ın Ramazan Elaltuntaş adlı akrabasının "Onunla avlanmaya gittiğimizde, kuşların kafasını kesmeye bile çekinirdi" ifadele- rine yer verdi. Habere göre, Azad Ekinci'yi tanıyan Ahmet Kara adlı bir kişi de, Ekinci'nin beyaz dini giysi giydiğini ve Israil ile ABD'ye kızgın olduğunu belirtti. Belçika'nın haflalık Le Vif der- gisi "Teröristler Türkiye'ye sal- dırarak sadece ABD ve Israil'in bir mütteflkini değil,A\rupa'yı hedef abyor" yorumunda bulun- du. "Bin Ladin, bu saldınlarla bütün Avrupa' mn düşmanı ol- duğunu hatırlatıyor" ifadesini kullanan dergi "Türkiye'nin se- çilnıesinin bir tesadüf olmadığı, bu laik ülkenin Avrupa ile Asya arasında menteşe rolü oynadı- ğı" üzerinde durdu. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada Kuzey komşumuz Rusya... Doğu komşumuz Iran... Bayram süresince bütün bu komşulanmızda ve onlann ilgi alanlannda olup bitenleri sütuna yatıra- lım... AB, Türkiye'de yaşanan terör olaylan nedeniyle, dost most dinlemedi, Ingiltere'nin attığı adımın arka- sına takıldı. UEFA'nın ardından Avrupa Konseyi'nin Türkiye'deki kimi etkinliklerini askıya alması, korka- nz devamında benzer adımlan getirecek. Türkiye'de- ki terör olaylannın AB'ye girişimizi hızlandıracağı yo- rumu da aptalca degilse, cahilce! AKR beyniyle değil kalbiyle düşünmeye devam ediyor ve hâlâ AB ile ilişkileri, "Dostluğa sığmadr, "Yakıştıramadık", "Bu ne biçim samimiyet" gibi tüm- celerle yorumlamaya çalışıyor... AB üyesi en yakın komşumuz Yunanistan'ın poli- tikalarını da salt bu ülkenin kendi iradesiyle attığı adımlar olarak değerlendiremeyiz. Yunanistan, AB'- den gelen parayla ülkesini kalkındınyor, kendi biriki- miyle silahianryor. Eğer AB bu politikayı onaylamasa bir günde durdurur! Güney komşumuz ABD, Irak'tan ne zaman çeki- leceği konuşulurken yeni bir açıklama yaptı: - 3 bin deniz piyadesi daha gönderecegim! ABD politikasını bu yaklaşımla yorumlarsak şunu söyleyebiliriz: ABD, Irak'tan çekilse çekilse Basra Körfezi'ne çe- kilir! Başkan Bush, Irak'ı "tehlikelibirABD vilayeti" ola- rak gördüğü için gizlice gelip 2.5 saat kalıp gitti! Kennedy hayranı Gürcü lider Doğu komşumuz Iran'da ise bayram boyuncate- mel tartışma şuydu: Ramazan Bayramı, salı günü mü başlar, çarşam- ba günü mü? Iran'dan Gürcistan'a çıkıp biraz duralım... "Kadife devrim "in içindeki yumruk kime ait? Değişik yorumlar var. En son Saros'a bile tosladı- lar... Spekülasyonlan bir yana bırakıp, haberlerden yola çikalım... Muhalefet hareketinin lideri olarak öne çıkan 35 yaşındaki Mikhail Saakaşvili'nin kimi ör- nek aldığını The VVashington Post duyurdu: Kennedy! Aynı gazete Saakaşvili'nin portresini şu tümceler- le sürdürdü: "Baltık ülkeleri bir kenara konursa, eski Sovyet- ter'de lideriik üstlenen en Amerikan sempatizanı!" Gürcistan televizyonuna göre, Eduard Şevard- nadze'den sonra cumhurbaşkanı vekilliğini üstlenen Nino Burjanadze'yi arayan ABD Başkanı Bush şöy- le dedi: "Birsorunun olursa beniara!" Madalyonun öteki başkenti ise Moskova... Gürcis- tan'ın bütünlüğünü tartışmalı hale getirebilecek et- nik gruplann liderleri hafta içinde Moskova'daydı. Acaristan Başkanı Aslan Abaşidze, Abhazya Baş- bakanı Raul Hacinba, Güney Osetya Başkanı Edu- ard Kokoyti durumu Tiflis yerine Moskova'da görüş- meyi yeğlediler! Üç lider Tıflis'ten tümüyle aynlmasa bile, daha ge- niş yerel haklar istemenin hazırlığında... Bu tablo Orta Asya'nın Batı kapısı Gürcistan'da Rusya-Amerika rekabetinin devam edeceğini göste- riyor... Işte bütün bunlann ortasındaki Türkiye, sadece je- opolitiğini pazarlayarak hiçbir yere varamaz. Deyim yerindeyse jeopolitik önem, önemli bir hammadde. Asıl olan, bunu değerlendirip işleyebilmek ve bundan yeni ürünler çıkarmak. Bunu yapamazsak, Avrasya olacak, Avrusya... Bunun tepesine binip, etrafını ku- şatacak Amerika; bu da olacak, Avrusyamerika! Türkiye de Batı'da Doğulu, Doğu'da Batı eklentisi sayılacak. Gidişi tersıne çevirebilirsek... Türkiye bir merkez ülke olacak... ankcum(g ktv.ttnet.net.tr Çeçenistany da 3 Türk militan öldürüldü MOSKOVA (AA) - Rus askeri birliklerinin Çeçenistan'ın Serzen- Yurt bölgesinde pazar- tesi gününden beri sür- dürdüğü operasyonlar- da, aralannda 3 Türk ve 1 Alman vatandaşının bulunduğu 22 militanın öldürüldüğü bildirildi. Kuzey Kafkasya Fe- deral Güçler sözcüsü ll- ya Şabalkin, güvenlik güçlerinin Çeçenis- tan'da savaşan yabancı- lann pasaportlanm ele geçirdiğini söyledi. Türk vatandaşı mili- tanlar konusuna da de- ğinen Şabalkin, "Öldü- riilen Türk vatandaş- lan konusuna gelince, Türkiye NATO üyesi ve terorizme karşı açıklamalar yapan bir ülke. Ancak bu paralı askerlerin Çeçenis- tan'da savaşmasını en- gellemek için hiçbir şey yapmıyor" dedi. Itar-Tass, Çeçenis- tan'ın Rusya parlamen- tosunun alt kanadı üye- liğine aday Idris Kadi- rov'un ise dün sabah uğradığı silahlı saldın sonucu hayatını kaybet- tiğini duyurdu. Saldıny- la ilgili soruşturma baş- latıldığı bildirildi. 'Türbanı kadınlar için kaldıracağız' PARİS (AA) - Fransa Başbakam Jean-Pierre Raffarin, hükümetin, genç kızlan "kökten- dinci baskılardan" ko- rumak amacıyla devlet okullannda türbanı ya- saklamayı planladığını söyledi. iktidardaki Cumhur- başkanlığı Çoğunluğu için Birlik Partisi'nin (UMP) toplantısında ko- nuşan Raffarin, başörtü- sü yasağı için yapılacak yasa tasansının, kadın haklannı korumayı he- deflediğini behrtti. Raf- farin, "Köktendinci baskılardan bütün ka- dınları koruyacaksa alacağımız yasal önlem i\i olacak" dedi. Sosya- list Grup, ay başında Se- nato'ya sunduğu bir yasa teklifinde, devlet okullanna "dini, siyasi ve felsefi" simgelerle gelinmesinin yasaklan- masını istemişti.