25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKİM2O03FAZAR CUMHURİYET SAYFA MUZIK istanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçısı Jaklin Çarkçı ünlü operayı seslendirecek Carmen SofyayolcusuHATICETUNCER istanbul De\ let O p e ı a ve Balesi solist sa- natçıknndan Jaktin ÇTarkçı, 25 ve 29 Ekımgünlennde Sofya Ulusal Ope- rası'nia Carmen'i seslendirecek. Çarkçı. dünyanın önde gelen ku- rumlanndan olan SoFya Ulusal Operası'nda Carmen söyleme- nin heyecanru "Tûrk operas»- nı yaraıtan bir Idşi olarak gkü- yorum. Arkamda buranm kim- Kğjvar" sözlenyle yansıtıyor. Qpera aşkı Yüreğine opera ateşi düşmüş bir ailede. kulıslarde büyikmesıne kar- şın Çarkçf nın operaya başlaması 20'li yaşlanna kadar gecikmiş. Operaya olan rutkusu nedeniyle uzun yıllar alabilecek gelışmeyı t>irkaç yıla sığdırmış. Yaşam mücaıdelesi ve hırsıyla şanssızlıklanru yenmiş. Soprano ve pıyanıst R o z a Dil- metinıle Devlet Opera veBa- lesı'nın ilk solistlerinden Jîrayr Çarkçı'nın kızı olan Jaklin Çarkçı. daha beş yaşındaryken pi- yano derslen almaya başlamış. Jaklin, operacı olmak üzere ye- tiştirilirken babasmı kaybedınce operacı olmaktan vazgeçmiş. Ital- yan Lisesi'ni bitirdiktem sonra evlen- miş ve iki çocuğu olmuş. Opera özle- mi yeniden başlayınca amatör ko- rolarda çalışmaya başlamış. Kon- servatuvar hocalannın Çarkçı 'nın güçlü sesını fark etmeleri, ope- rada solist sanatçılığa kadar uzananyolunbaşlangıcı ©lrnuş. tleriki yıllarda istanbul Üni- versıtesi'ne bağlanan belediye konservatuvanna giriş Için ko- nulan yaş sının "üstün yetenek- üolduğu"na ılışkin kurul karany- la aşılmış: "Kbnservatuvara gir- dikten 6 ay sonra operanın koro sı- navını kazandım. fki çocuklu, 25-26 yaşlannda bir kadındım. Konservatuvar ve koroyu birlikte yürüttüm. Belkis Aran ve di- ğer hocalardan özel dersler aldım. Çoğu insa- nın 10-12 \ilda kotarabileceği şeyieri ben 3-4 >ıla sığdırdım." II du." Trovatore Jaklin Çarkçı, Mesut Iktu'nun yöneticiliği döneminde sanat hayatında dönüm noktası olarak değerlendirdiği rollerden birinı alma şansını yakalar. Aydın Gün'ün sahnelediği D Trovatore'de Azucena'yı oynayanlarrahatsız- lanınca, tavsiye üzerine yapılan pro\ alarda be- ğenilir: "tnsanlann doruk noktasuıdasöyteye- cekleri çok önemU bir partiydi. Maıt 1988'de ilk kez çıküğun D Trovatore'yle sotistiiğe geçiş icin yolum açıku. Üç yıl sonra da solist kadro- suna ahndım." Qilgi-görgü eğitimi Eğitımıni devam ettirmek isteyen Çarkçı'ya, yurtdışında katıldığı çeşitli yanşmalarda sesi ve sahne yeteğıyle ilgi çekince uluslararası hoca ve finansör bulması tavsiye edilir: "Ho- cayı buldum, ama fınansörii bulamadım. Ope- rada bunlanyaparken bilgi ve görgü almak ar- zusundaydım. Kendi masraflanmı karşılaya- rakİtalya'da Chigiana Müzik Akademisi'ne gh- tim. Burs kazanarak eğitimime devam ettim. Akademinin konserinden sonra gazetelerde hakkımda 'Olağanüstü Jaklin' diye olumlu eleştiriler yer aldı. Ertesi yıl 'II Ritorno di Ulisse in Patria'da 'Melanto'yu seslendirdim. Kayıtlan da ya- pılmıştı. Böylece hayatımdaki ilk CD'im ol- Scala Yekta Kara'nın yönetimindeki ÎDOB tara- fından bilgi görgü eğitimi için yurtdışına gön- derilen Çarkçı, "bfletçi'' bile olsa La Scala Ope- rası'nın havasını koklamaya razıdır. La Scala'da öncelik ttalya ve AB ülkesi vatandaşlannda ol- masına karşın sınavı kazanan yedi kişı arasın- da yer alır. Carmen Eğitimini tamamladıktan sonra yurda dö- nen sanatçı yavaş yavaş bir mezzo soprano- nun söylemesi gereken büyük rolleri aldı. Yekta Kara'nın sahnelediği Aida'da Amne- ris rolünü "yeniden başlangrç" olarak değer- lendiren Çarkçı'nın doruk noktası Carmen ve Oaüla rolleri oldu. Carmen olarak ilk kez 1996-1997'de Yek- ta Kara'nın rejisiyle İDOB 'da oynayan Çark- çı. Ankara'da, Aspendos'ta, Danimarka'daki oyunlarda da sahneye çıktı. Izmir Devlet Opera ve Balesi'yle Ocak 2002'de Belarus'taki Bolşoy'a bağlı Minsk Operası'nda sahneye çıkan Çarkçı büyük be- ğeni kazandı. îsviçre'deki Solothurn Yaz Fes- tivali için tavsiye edildi. Temmuz ayında tsviçre'de Sofya Ulusal Operası ve dünyaca ünlü tenor Mario Maleg- nini'yle Carmen'i seslendirdı. Bulgar Opera- sı'ndan çağn alan Çarkçı, 25 ve 29 Ekim'de Sofya'da tenor Zoran Todormich'le Carmen' i bir kez daha seslendirecek: "Avrupa'>1a en- tegre olmak isteyen Türkiye'yi çok iyi yansıt- maya çahşacağırn. Bizim kendi kültürümüz- le kendimizi çok iyi tamtmanın dışuıda, ken- di kültürierini onlara snnmanm çokönemfi ol- duğunu düşünüyorum. Son günlerde sporda bazı başanlar eide edüdi Operada da bunu >apacabilecek kurum ve insan güciine sahi- biz." teneğini kıskanmadım, ama pop müzikçilerin arka arkaya çıkanlan CD'lerini kıskandnn. 'Aryalar söy- leyeyim, CD'lerim basılsm, insan- lara sesım ulaşsın' isterdim. Ope- ranın arşhi için kayıt yapıhyor, ama profesyonel değU. Buncaemeğe kar- şın sonunda ya emekli olup unutu- luyorsunuz ya da ölüp gidiyorsu- nuz. Ben öldükten sonra benim CD'mi yapmışsınız ne işe yarar?" Roman istanbul Devlet Opera ve Bale- si'nin "Ağır Roman" adlı dans ti- yatrosunda seyircinin karşısına dan- söz olarak çıkan Çarkçı, eleştirile- re karşın eğlenmiş: "Profesyonel dansçüann arasın- da bana bunun teküf edilmesinden mutfaı okium. Ben çocukluğumdan beri darbuka sesüıde yerimde du- ramnorum. DansL ritrne uygun ha- reket etmeyi çokseviyorum. Sesimi kullanmadığtm için dansöz rolü elestirildi. İlerde opera yaşamım konusunda deta^t kitap yayimlama- yı, bir yerlere gelebilmek için yap- üğım çabşmalan anlatmayı düşü- nüvorum." Gencer Çarkçı için büyük opera sanat- çısı Leyla Gencer'in dersleri de unutulmaz. Bilgilerini gençlere aktarmayı amaç haline getiren Gen- cer'le çalışırken aldığı keyif ve yorgunluğu anlatacak sözcük bu- lamıyor: "Daha cümlenin ilk hecesinde dur' diyor. Her harfi tek tek çahş- ûnvor. Aida'yı onunla çahşOk. Ça- hşûnrken hep destek oluyordu." Seyirci kabul etmeli Eleştiriler ne olursa olsun seyir- ci u Şu sanatçının temsiline gefanek istiyorum" diye operaya geldiğüı- de sanatçının kabul edilmiş oldu- ğunu anlatan Çarkçı, sahnedeyken mutlu oluyor: "Salonda 1500 kişi \arsa gözler- den üç bin enerji yayüıyor. Altta 80-100 kişilik orkestra. Siz tek başına hepsinden çok daha faz- laenerjiryesahipohıponlannüsründebirşev\çr- mekzorundasınız. Solisrin bu gerüim yaraocı du- rumun üstüne çıkması lazun." Kostelniçka Qazete kupürleri Yurtiçinde ve yurtdışındaki çahşmalarla il- gili haber ve yorumlan özenle arşivleyen Çarkçı'yı sesini duyurabileceği ve gelecek kuşaklara aktarabileceği bir albümünün olma- ması üzüyor. Bu konudaki ilgisizlik nedeniy- le oldukça sitemli konuşuyor: "Ben gerçekten gözünü budaktan sakuı- mamacasına hep daha iyisini vernıek için ça- baladım. Operaya gönül veren, ateşine düşen herkes böyledir. 18 yüdır fıilen içinde> sem de kuruluşundan bu yana operacı bir aiienin ço- cuğu olarak tüm sonınlan bihyorum. Bizim hiçbir yerde, hiçbir biçimde ses kayıtlanmız yok. Babamın bir ses kaydını istemez miyim? Yok, ulaşamrv orum. Bir şey > ararrvorsunuz ama şu gazete kâğıt- larmdan başka bir şey yok elimizde. Gazete kupürkrine bakıp' ben zamanında ne yapmı- şım' deyip seviniyorsunuz. Kimsenin sesini,ye- iDOB'la ocak ayında 20. yüzyılın opera edebiyatınuı en önemli eserlerinden sayılan Leo Janaçek'in Jenufa (Yenufa) adlı eserinde dramatik soprano ıçın yazıhnış Kosteüıiç- ka'yı oynayacak. Bu yıl solistliğe ilk adım attığı II Trovato- re ve doruk noktası Carmen de sahneye çıka- cak ohnayı da anlamlı buluyor: "Önce mezzo soprano söylemiş olan sanat- çılann bazdan kariyerlerinin betirti bir yerin- den sonra dramatik soprano partilerini söy- lüyorlar. 'Onlardan bin olabılır mıyım aca- ba' diye kendimi hazıriryonım. Ben hedefi- mi hep daha uzağa atmaktan hoşlamnm. El- de ettiğiniz bir şeyi korunıa çabasına girdiği- niz an, onu kaybebneye başladığmız andır. Kal- dı ki arkadan gelecek genç insanlar vardır. O yeri işgal etmenin hiçbir anlamı yoktur. Do- la>ısıyla vücudum el verdiği sürece kendimi geliştirmeye devam ederim. Kostelniçka par- tisi bu açıdan da benim için çok önemtL Bun- dan sonraki hedefim İtalyan dramatik sop- ranorjartikrinivebaaVVagnerpartilernıisöy- teyebilir hale gelmek." Heavy metalin dinamik grubu İstanbul'da Dünyanın en ünlü heavy metal grupla- nndan Overkill, 7 Kasım Cuma gece- si istanbul'da konser verecek. Tak- sım'deki Club Zero'daki konserin biletleri 25 mıryon liradan satışa çıkarıldı. "Taking Over", "Years of Decay", "Horrorscope", "VVJ.O" ve "Necroshine'' gıbi albümleriyle tanınan Overkill a In Union We Stand", "Eliminati- on", "Coma", "Bastard \ation" gibi heavy metal müzik dinleyicilerinin dillerinden düş- meyen şarkılara da imza attı. Ankara ve istanbul'da 1999 yılında konser- ler veren Overkill elemanlan, ilk günkü he- yecanlanndan hiçbir şey yitirmeden 90'lı yıl- lardan bu yana çalışmalarını sürdürüyor. Ül- kemizin İcöklü heavy metal gruplanndan Knight Errant ve Ankara'nın başanlı thrash metal gruplanndan Solitude, Overkill ile ay- nı sahneyi paylaşacak. Merakhlannın Sold Out adıyla bildiği ve artık Club Zero adını alan Taksım'deki mekân 7 Kasım Cuma gecesi ka- pılanm saat 19.00'da açacak. Bin kışılık ka- pasitesi olan Club Zero'daki konserde 18 yaş sının olmayacak. FahirAtakoğlu'ndan Cumhuriyet bestesi Besteci, pıyanıst Fahir Atakoğlu, Cumhuri- yet'in kuruluşunun 80. yılı nedeniyle hazır- ladığı yeni eserim 1 Kasım Cumartesı günü Lütfü Kırdar Kongre ve Sergı Sarayı'ndaki konser- de sunacak. CHP istanbul II Başkanlığf nın düzenlediği kon- serde Atakoğlu, cumhuriyetin temel değerleri olan bağımsızlık ve çağdaşlığı vurgulayan bestesıyle ız- leyicilerin karşısına çıkacak. Atakoğlu, programın- da Cumhuriyet'in 75. yılı nedeniyle hazırladığı "Cumhuriyet Repertuvan"na da yer verecek. Fahır Atakoğlu'na, 40 kişilik orkestra ve koronun eşlik edeceği konserde klavyede Levent Alnndağ, sak- sofon ve flütte Bekir Küçükay, akustik gitarda Berç Yeremyan, elektronik gitarda Eylem Pelit, bas Vol- kan Ökten, davulda Cem Ekman, ve solist Ayça Var- lıel eşlik edecek. Biletix tarafından satışlan yapılan konser saat 20.30'da Lüttu Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nın Anadolu Oditoryumu'nda düzenlenecek. Piyanist ve besteci Fahir Atakoğlu, Cumhuriyet'in kuruluşunun 80. yılı için hazırladığı yeni eserini 1 Kasım'da seslendirecek. Atakoğlu'na 40 kişilik orkestra ve koro eşlik edecek. UNUTULMAYA YUZ TUTMUŞ ESERLER Kalan'dan 'arşivlik' bir çalışma ^ 1902'debirFransızdergisinde yayımlanan 'Ferahnak Mevlevi Ayini'nin notaları 1984'te ortaya çıktı. 1992'de bir kitapta yayımlandıktan 10 yıl sonra seslendirildi. Âşık Nesimi Çimen'in arşiv kayıtlarından oluşan iki CD'lik 'Ayrılık Hasreti' albümü yayımlandı. K «^^9^ufli alan Müzik günümüzde neredeyse unurulmaya yüz tutmuş eserleri toplayarak dınleyiciye bir arşiv sunmasının yanı sıra genç müzisyenlerin de önünü açacak çalışmalarını sürdürüyor. "Ferahnak Mevlevi Aymi"nin ilk yorumlanışı, Nesimi Çimen'in iki CD'lik "Aynhk Hasreti" Kalan Müzik'in arşiv çalışmalannın yeni örneklerini oluşturuyor. Timuçin Şahin'in "Slkk Road" ve Hollandalı ve Edirneli müzisyenlerin "Katakofü" albümü ise etnik müzik dinleyıcileri için ilgi çekici çalışmalar. Mevlevi Ayini Yazıldığından bu yana arşivlerde kalan Sermüezzin Rifat Bey'in "Ferahnak Mevlevi Ayini" ilk kez Gûrsel Koçak yönetimindeki istanbul Otantik Müzik Topluluğu tarafından 2002 yılında seslendirildi. Ayinin notası ilk kez 1902'deFransız müzıkoloğu Thibaut ş*. tarafından La * - - * m Revue Musıcale flB^fc W m dergisinde . ^ ^ ^ ^ T I ^ ' yayımlandı. Ayinin notası Türkiye'de yıllar f l sonra 1984'te f Süleymaniye Kütüphanesi'ne bağışlanan Ekrem Karadeniz koleksiyonunda ortaya çıktı. 1992'de Bülent Aksoy tarafından yayımlanan ayin, 17 Aralık 2002'de -v i Şeb'i Arus gecesinde istanbul Sema ve Mevlevi Grubu tarafından seslendirildi. Bülent Aksoy'un hazırladığı bir kitapçıkla birlikte sunulan "Ferahnak Mevlevi Ayini" albümü, aynı tophıluğun stüdyo kayıtlannın yapılmasıyla tamamlandı. s "| Katakofti Katakofti'de "Amsterdam Klezmer Band* ve "The Galata Gypsy Band" bir araya gelerek Klezmer ve . i Çingene /, müziklerinden . * oluşan bir albüm çıkardılar. Yedi genç - 1 - A müzisyenden Amsterdam Klezmer Band, Doğu Avrupa Yahudi müziğini, Çingene ve Balkan etkileriyle birleştiriyor. Edirne ve çevresinde yıllardır birlikte çalan çok sayıda Roman kökenli müzisyenden oluşan The Galata Gypsy Band ise Balkan, Arap, oryantal ve Türk seslerinin kanşımıyla kendi tarzını yaratmış. Çeribaşı Mehmet AB Körüklü önderliğinde kurulan Edirneli Romanlar Grubu, uluslararası birçok festivalde başan kazandı. Klezmer Band ve Galata GypsyBand'inbuhışfuğu"Katakora*".- ' ^ albümünde doğaçlamalarla neşe dolu ezgiler elde edilmiş. Slick Road Timuçin Şahin, Slick Road albümünde trombonda Amerikah Robin Eubanks, kontrbasta Hollandalı Hain van de Geyn, vurmalı çalgılarda IranlıAfra Mussavvide, Hintli vurmahlarda B. C. Manjunath gibi enstrümanlannda her biri dünya çaprndaki ustalan bir araya getirdi. Perdesiz gitan ve besteleriyle TimHÇİn Şahin'in de katılmasıyla oluşan Rare Falcons, Slick Road albümünde cazda yeni ses arayışlanna giriyor. Âşık Nesimi Çimen 2 Temmuz 1993 yılında Sıvas'ta yakılarak öldürülen üç telli curanın son ustalanndan Âşık Nesimi Çimen'in arşiv kayıtlan iki CD halinde "Aynlık Hasreti" adıyla yayımlandı. Albüm, Nesimi Çimen'in çeşitli fotoğraflan ve hakkında yazılanlann yer aldığı bir kitapçıkla birlikte dinleyiciye sunuhıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle