Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
JAYFA CUMHURİYET 24 EYLÜL 2002 SALI
HABERLERİN DEVAMI
b r U N C E L CÜ1VEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Bir başka partinn lideri yüzde 10 barajını aş-
rak ne demek, dıye söze başlıyor. Ama seçim
etelenecek mi ertelenmeyecek mi sorusunu
''allahi bilıahi brlmiyorum" diye yanıtlıyor.
Erteleme çabasının motoru sayılan küskünler,
LTiutlannı DSP'yeDağlamış. Cepte saydıklan üç
arti ANAP. YTP, SR
Söylenenlere göre Meclis'i 26 Eylül'de toplan-
tra çağıracaklarmiş. Ya da 1 Ekim'de anayasa
gsreği toplanacak olan TBMM çalışmalannı sü-
r«lı kılmayı...
DSP değışmeyen çizgide, doğru yolda. Erken
stçime karşı çıktı, erteleme girişimlerini "Geçti
B>r'un pazan" diyerek geri çevirdi.
YTP Genel Sekreteri ertelemenin de barajı yüz-
d» 5'e indirmenin de peşindeyken genel başka-
n< göre partısinin boyle bir kararı yok.
<üskünler için AKR dağın ardındaki umut.
Rızgârı arkasına almış, birinci parti olma olası-
lığnı bir yana atrnış, tek başına iktidara gelece-
ğidüşüyle yatıp kalkan AKP; neden seçimi erte-
leneden yana tavır koysun?
Jstelik, YSK karannın AKP'ye yaramasını sağ-
la\acak kampanyatüm hızıyla yürütülüyor. De-
mokratik kurumlarla kimi yazar çizer takımı YSK
ka-arını yargının siyasallaşması, 3 Kasım'a am-
bango, hukuksal bir karardan çok, bir çeşit ope-
rasyon, demokratik sürece gölge diye niteleme-
dilermi?
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cumhur
Asparuk'un YSK karannı "Şeriatın kestiği par-
mik acımaz" diyen yorumuna; RTE'nin askere
olan "karşı duygulannı" yansıtan "Kesilen sağlam
parmak acır" cümlesi baş köşelerde.
Zaten; bir süre önce askere bakış açısını içle-
rinden geçen bir cümle içinde özetleyen RTE;
"Asker işine, biz işimize bakalım" dememiş miy-
di?
DSP lideri Başbakan Ecevit'in "konu, adale-
tin amrinde olduğu için aynntılara girmeyi doğru
bumadığını" irdeleyen ifadesi; modası geçmiş
birdeğerlendirme diye saldırı malzemesi yapılır-
sa niç şaşmam.
Zira ne yazık ki olası iktidarlara (AKP'ye) gizli
açı< yalakalık gıria!
• • •
YSK karan 4 siyasetçi için 4'e 3 aleyhte çık-
masaydı; tersine, 4'e karşı 3 oyla hazretler mil-
letvekili seçilme olanağına kavuşsalardı, bugün
demokrasi sürecine gölge düştüğünü savlayan-
lar, yargıya siyaset kanştığını öne sürenler, aca-
ba bugün aynı dayanaksız irdelemeyi öne süre-
cekler miydi?
1950'den beri nesli tükenmeyen demokrasi
kahramanlarının sonuncusu:
"... ve de özellikle (kendisigibi) özgürlük sava-
şımı verenlerin (kendisi gibi) hep çok ciddi bedel-
ler ödediğini (ödemeye hazır olduğunu)" söyle-
yen RTE!
Demokrasiye sığınarak ve demokrasiyi kulla-
narak aslında gizledıği amaçlara ulaşacağını bu-
gün söylemeyen RTE!.. özgürlük ve demokrasi
kahramanı! Vayyyy!
• • •
Soru (Vakit'ten): "Aynı hukuki düzenlemeleri
aynı kişiye uygulayan ve her biri alanında ehil
olan insanlar nasıl oluyor da farklı karar verebili-
yorlar?"
Yanıt YSK Başkanı Tufart Algan'dan: "Beya-
nınızda sonuna kadar haklısınız. Ben 'aday ola-
maz' demişim ve üç üçlük dengeyi değiştirmi-
şim. Anayasa Mahkemesi de 6'ya 5'le karar ve-
riyor. Demek ki biz sağlıklı yaklaşmıyonjz. Azın-
lık durumunda olanlaria da, çoğunluk durumun-
da olanlaria da sağlıklı bir yaklaşımın olmadığı
görülüyor. Bakın ikisini aynı kefeye koyuyorum."
Algan'ın açıklamasına göre; sağlıklı bir karar,
bir sonuç için YSK'de de Anayasa Mahkeme-
si'nde de (bu mantığa göre örneğin hemen her
kurumda, hatta ve hatta, en baştaTBMM'de iş-
leyen demokratik bir kural, yarıdan bir fazla oy
kuralı yürürlükten kaldırılmalı) çoğunlukla karar
alınmaktan vazgeçilmeli, sadece ve sadece oy-
birliği ile alınan kararlar geçerli sayılmalı!
Yeni birdönem açılacağını söylüyorlar ya; ço-
ğunluk, hukuk guguk!
Yeni olası yol idare-i maslahatçı zemine, za-
mana uymak!
AL GÖZÜM SEYREYLE
IŞIL ÖZGENTÜRK
• Baştarafı Arka Sayfada
bir kişi, eh insanlar da
bu tapınmadan korkar
oldular. Hani ağzını açıp
genel hayranlık dışında
bir çift söz söyleyecek
olsan hemen "Tabii
adam çok satıyor, çok
gündemde, kıskanı-
yorsun" yaftasını yiyi-
veriyorsun.
Bu yazıdan sonra da
bazılan öyle düşünecek-
ler. Ama bildiğim, Ai-
met'in benim için ve bu
yazı için böyle düşünmü-
yor olacağı. Hınzu- hınzır
güleceğine eminim. Üs-
telik onun bu herkesle
dalga geçmesi, çok ciddi
suratlı insanlann çok cid-
di konuştuğu bu ülkede
benim hoşuma gidiyor.
Fakat bu arada gürne
giden pek çok kitap var.
Terslik, best seller ama-
cını taşıyan kitaplarla
gerçek bir edebiyat tadı-
na ulaşmaya çalışan kı-
taplann aynı kulvarda
koşmaya çalışması. Ağır
bir eşitsizlik var. Elbet-
te bazı kitaplar her za-
man az satacak ama biz-
de eşitsizlik pek bir faz-
la. Ben derim ki, bıraka-
lun Ahmet Altan dalga-
sını geçsin. Ama şu çok
saym medya hiç olmaz-
sa arada bir Sait Faik,
Orhan Kemal, Bilge
Karasu, Mehmet Sey-
da, Kemal Tahir, Tezer
Özlü, Sevgi Soysal gibi
daha pek çok yazanmız
-özellikle ölmüş yazar-
lan aldım- olduğunu
anunsasm. Üstelik hep-
si de en az Ahmet Altan
kadar çekici, hele de ka-
dınlar pek bir güzeldir.
Evet, Ahmet teşekkür-
ler, ergenliğe takıhp kal-
mış küçük çocuk oyunu-
nu oynamaya devam et.
Benim sözlerime pek ta-
kıbna, çünkü bu ülkede
büyümenin de pek bir
anlamı yok.
Not: Pazar günkü ya-
zımda sözünü ettiğim
Italyan ressam Miche-
langelo değil, Leonar-
do da Vinci olması ge-
rekiyordu. Düzeltir Özür
dilerim.
isil@yahoo.com
Erdoğan ömür boyu yasaklı
MUSTAFA BALBAY
ANKARA - Yargıtay Cumhu-
riyet Bassavcısı Sabih Kanadoğ-
lu, bazı siyasilere milletvekilliği
yolunun kapanmasının ardından
yargıya yönelen eleştirilere sert
yanıt verdi. Kanadoğlu, hukukun
üstünlüğünün tartışıldığı bir or-
tamda demokrasinin yeşereme-
yeceğini belirtti. AKP Genel Baş-
kanı Recep Tayyip Erdoğan'ın
bugünkü anayasa yürürlükte ol-
duğu sürece ömür boyu milletve-
kili seçilemeyeceğini vurgulayan
Kanadoğlu, Türk Ceza Yasası'nın
312. maddesinde yapüan değişik-
liğin suçun özünü değiştirmedi-
ğine dikkat çekti. Kanadoğlu, es-
ki Adalet Bakanı Hiknıet Sami
Türk'ün, "Yargıtay'ı incittiği-
ni" söyledi.
Kati1lerin de milletvekili adayı
olmaması gerektiğine dikkat çe-
ken Kanadoğlu, "Ben seçildiğim
gün Anıtkabir'e gittim,Ata'nın
huzurunda göreve başladım.
Laiklik ve ülkenin bölünmez
bütünlüğüAB'nin de üzerinde-
dir" dedi. Kanadoğlu, dün bazı
gazetelerin temsilci ve yazarla-
nyla makamında sohbet toplantı-
sı düzenledi. Kanadoğlu'nun,
yargıya ilişkin gündemdeki ko-
nularda yaptığı değerlendirmeler
şöyle:
Hukukun üstünlûğû
Hiçbir düşünce, hıçbır siyasi
akım hukukun üstünde olamaz.
Eğer hukukun üstünlüğünü tar-
tışma konusu yaparsanız, orada
demokrasiyı de yeşertemezsiniz.
O zaman demokrasi dışı güçler
öne çıkar. Anayasanın 76. madde-
si, ben şu şu kişileri Meclis'te
görmek istemiyorum, demiş. Biz
de onu uyguluyoruz. Ne yazık ki
"Anayasayı bir kere delmekle
bir şey olmaz" diye başlayan
zihniyet, hukuku da zaman za-
man tartışmalann içine çekti.
YSK yargı kurumu değil
Kamuoyunda yanlış bir kanı
var. Sanki YSK bir yargı organı
da, önüne gelen dosyalara ilişkin
karar veriyor havası var. Bu yan-
lış. YSK, yargının önüne koydu-
ğu bilgi-belge üzerinden bir ka-
rar verir. Yasamaya bağlı bir ku-
rumdur. Üyelerinin yargıç olma-
sı, bu kurumun yargı organı ol-
ması anlamına gelmez. Bu yüz-
den YSK'nin Yargıtay'dan gelen
kararlan tartışmaya açması da
yanlıştı. YSK'deki 4 arkadaşımı-
zın kullandığı oy doğruydu. YSK
yanlış yapabilir mi? Olabilir. An-
cak seçim süreci başladı mı, ara-
ya bir şey konmaz, süreci durdu-
ramazsınız. Bu nedenle YSK ka-
rarlannın da kıyasıya eleştiri ko-
nusu olması hukuku zedeler.
312. madde değişmedi
Yapılan bir yanlış da şu; 312.
maddenin değiştiği, AB normla-
nna uydurulduğu, Yargıtay'ın ise
bu değişiklikleri dikkate almadı-
ğı öne sürülüyor. Tamamen yan-
lış. 312. maddenin eski ve yeni
halini dikkatle okuyanlar göre-
cektır ki, bu yasadaİd suçun özü
değişmemiştir. Hatta daha geniş
yorum yapılabilecek bir niteliğe
İcavuşmuştur. Kaldınlan sadece
ağırlaştıncı hükümdür.
Adli sicil kaydı silinemez
Öylesine ilginç bir sü-
reç yaşandı ki; 11 Ey-
lül günü, yani aday
listelerinin verile-
ceği gün, Erdo-
ğan'ın adli sicil
kaydı siliniyor.
Ben Adalet Ba-
kanlığı'na git- .'
tim ve bunun
olamayacağını ^
söyledim. Yasa '
çok açık. Mil-
letvekili
adayı
olacak kişi eğer 312'den hüküm
giymişse, adli sicilinde bunun
mutlaka yer aknası gerekir. Baş-
ka bir gerekçeyse sicil isterseniz
silinebilir ama milletvekili aday-
lığı için isterseniz silinemez. Ad-
li SicilYasası'nın 9. maddesi böy-
le diyor.
Laiklik ve bütünlük
AB'den önemlidir
Yargı kararlannın Türkiye'nin
önünü tıkadığı gibi bir düşünce
kesinlikle kabul edilemez. Ben
göreve başladığım gün Anıtka-
bir'e gittim ve Ata'nın huzurun-
da yemin ettim. Görevim. ülkenin
bütünlüğü ve laıkliğin korunma-
sıdır. Bu iki değer, AB'den de
önemlidir. AB'nin tuzu kuru. On-
lar 30 bin insanını kaybettikleri
bir iç savaş yaşamadı ki?
Siyaset yargıyı
suçlamamalı
Türkıye'nin demokratikleşme-
sini, çağdaş değerleri yakalama-
suıı ben de istiyorum. Ama bunun
birinci maddesi hukukun üstün-
lüğüne saygıdır. Biz yasamanın
çıkardıgı yasalarla karar veriyo-
ruz. Yürürlükteki ya-
salan uyguluyoruz.
Bunlan değiştir-
meden, suçu
yargıya yük-
lemek yan-
lıştır. Bu
kaba bir
yalandır.
Benki-
şilerle
ilgili de-
ğilim a-
ma ma-
dem ki gün-
deme Erdo-
ğan'ındurumu
geldi ve onu
soruyorsu-
nuz,
AİHM'den Erdoğan'a ret• Baştarafı 1. Sayfada
hukuki mekanizmalan harekete geçirecek. Er-
doğan' ın avukatlan, geçen cuma günü yaptık-
lan başvuruda, Avrupa tnsan Haklan Mahke-
mesi iç tüzüğünün 39'uncu maddesinin kendi-
leri için uygulanmasını isteyerek, geçici tedbir
karan alınmasını talep etmişlerdi. AKP Grup
Başkanvekili Mehmet Ali Şahin, AİHM'nin
karannm öğrenilmesinin ardından yaptığı ilk
değerlendirmede, "Bu karar davanın esasıy-
la ilgili değil" dedi. Şahin, karann davarun gö-
riilme sürecini değiştirmeyeceğüıi söyledi.
AİHM iç tüzüğünün 39. maddesi, daire veya
gerekiyorsa daire başkam, bir tarafin veya il-
gili herhangi bir kişinin istemi üzerine veya
doğrudan doğruya taraflaran menfaatı veya
önündeki davarun gereği gibi görülebilmesi
için alınması gerektiğini düşündüğü "geçici
tedbirleri" taraflara bildirebiîiyor. Bir nevi ih-
tiyati tedbir veya yürütmeyi durdurma kararı-
na benzeyen geçici tedbirleri Strasbourg Mah-
kemeleri uygulayabiliyor. Hukukçular, 39.
maddenin daha çok insan yaşamım doğrudan
ilgilendiren başvurular için kullanıldığını ha-
tırlatıyorlar. AÎHVÎ. daha önce terör örgütü li-
deri Abdullah Öcalan'm avukatlanmn yaptı-
ğı başvuru sonucunda, ihtiyati tedbir karan al-
mış ve bu başvuruyla ilgili kendi karannı ve-
rene kadar Türkiye'den, Öcalan'ı idam etme-
mesini istemişti.
anayasa, Erdoğan'ın işlediği su-
çun affa uğramış olmasım bile
kabul etmiyor. Bu çerçevede
ömür boyu aday olamaz. Memnu
haklann iadesi konusu da yanlış
tartışıhyor. 1961'den 1985'eka-
dar 312. madde ve benzeri suçlar-
dan hüküm giyenlerin memnu
haklan iadeedilmedi. 1985'tebir
muhtann başvurusu üzerine karar
alındı ve bu yol açıldı. Uygulama
hukuki değil.
Erdoğan'ın
genelbaşkanüğı
Bu konuda ben bir başvuruda
bulundum, 19 Ekim son gün. Ben
Erdoğan'ın yürürlükteki yasalar
çerçevesinde kurucu üye ve genel
başkan olamayacağına işaret et-
tim, durumun düzeltilmesini iste-
dim. Bu konuda şımdiden yeni
bir değerlendirme yapmam uy-
gun olmaz, 19 Ekım günü karar
vereceğim.
Katiller aday olmamalı
Kimlerin milletvekili seçıle-
meyeceğine ilişkin düzenlemeyi
yapan 76. maddenin tartışmaya
açılması gerektiğini düşünüyo-
rum. Yasalara göre pankart asan
milletvekili adayı olamıyor ama
katil olabiliyor. Bunun yeniden
ele alınması gerekli. Bence katil-
lerin de Meclis'e girmemesi ge-
reklı.
Mficadeleci demokratım
Ben militan sözcüğünü sevmi-
yorum. Şu andaki işlevimız Al-
manlann söylediği mücadeleci
demokrasiye uyuyor. Her ülkede
demokrasi kendisini korur. De-
mokrasiye karşı girişimde bulu-
nanlan, oyun dışı bırakır. Şeriat
sözcüğü tabii ki adalet anlamın-
da kullanıhyor. Şeriatın kestiği
parmak sağlam parmak değildi.
Diyarbakır süreci
Benim Diyarbakır DGM'nin
kararlannı istetmiş ohnamın yan-
lış olduğunu iddia edenler var.
Hayır, attığım adım doğruydu. 3.
No'lu DGM, Yargıtay yolu açık
olmak üzere karar alıyor. 4 No'lu
DGM'nin yaptığı, yetki gaspıdır.
Yargıtay'ın yetkisini gasp etmiş-
tir. Ben bunu önledim, sorumlu-
luğum gereği Yargıtay'ın yetkisi-
ni kullanmasını sağladım. Dos-
yayı hemen istememin nedeni,
seçim takvimine ayak uydurmak-
tı. Yargıtay'da davanın duruşmalı
görülmesi gerektiği iddiası da
gerçekçi değil. 8. Ceza Dairesi,
infaz süreci bitmiş olduğu için
duruşmayı gerekli görmedi.
Tûrk, Yargıtay'ı incitti
Eski Adalet Bakam'nın (Hik-
met Sami Türk'ü kastederek)
dosyayı dahi görmeden demeç-
ler vermesi, Yargıtay'ın yanlış
yaptığını iddia etmesi, hatta daha
ilen giderek bir tarafin akıl hoca-
lığı durumuna düşmesi bizi yara-
ladı. Yargıtay'ı incitti. Başımıza
ne geldiyse hukuku zedelemek-
ten geldi.
Bakû-Ceyhan hatü risk altında
Heidelberg Konservatuvan'nın
Piyano Ögretmeni L E Y L A P A M İ R
öğrenci bekliyor.
Tel: 0 216 336 54 64
ORHAN BURSALI
Uluslararası ve ulusal yerbi-
limciler, deprembilimciler ve y-
er fızikçileri, Erzurum'da bir ara-
ya gelerek, Doğu Anadolu'nun
yerkabuğunun yapısı ve deprem-
selliği üzerine yapılan son araş-
nrma sonuçlannı tartışmaya baş-
ladılar. Toplantıda, Doğu Ana-
dolu'nun Ege ve Marmara ka-
dar deprem tehdidi altında oldu-
ğu, Bakû-Ceyhan boru hattımn
geçeceği bütün bölgelerin dep-
remselliğinin mutlaka araşhnl-
ması gerektiği vurgulandı.
Doğu Anadolu çeşitli faylann
ve tabakalann kesişme ve birbi-
ri üzerine bindirme bölgesi ol-
ması ve büyük depremlere kay-
naklık etmesinin yanı sıra, Bakû-
Ceyhan boru hattına ev sahipli-
ği yapacağı için de aynca önem
kazandı.
ABD'nin önde gelen üniver-
sitelerinden Cornell Üniversite-
siYerbilimleri Bölümü ile Boğa-
ziçi Üniversitesi Kandilli Rasat-
hanesi Sismoloji Bölümü, Doğu
Anadolu Bölgesi'nin yerkabuğu
yapısını araştırdılar ve yepyeni
bulgulara ulaştılar.
Cornell'den Suriye asülı şöh-
retlijeofizikçi Profesör Muawia
Barazangi ile Kandilli'den Pro-
fesör Niyazi Türkelli ve ekiple-
ri, Doğu ve Güneydoğu ile Do-
ğu Karadeniz bölgelerine yerleş-
tirilen 29 sismik istasyondan ya-
rarlanarak DoğuAnadolu'da yer-
kabuğunun sanılanın tersine ka-
lm ohnadığını gösterdiler. Böl-
genin kabuk kalınlığı 38-46 km
arasında değişiyor.
Ortalama yüksekliğin 2 km'yi
bulduğu bölgede, bu kadar ince
bir kabuk şaşırtıcı bulundu. Bi-
lim adamlan, Doğu Anado-
lu'nun altında yer mantosunun
normalden daha sıcak ohnası ge-
rektiğıne işaret ettiler. Nemrut,
Süphan, Tendürek ve Ağn gibi,
Türldye 'nin en genç yanardağla-
rınm (Nemrut'un son patlaması
1443'te oldu) bu bölgede bulun-
ması da, bu görüşü kuvvetlendi-
doğu Anadolu'da Arap yanma-
dasının uzantısı ile Ankara ile
Biga arasında uzanan nispeten
dar bir şerit.
Doğu Anadolu dışında bütün
diğer bölgeler çok yaşlı. Örne-
ğin, Batı Anadolu ile Kırşehir
Masifi'nin temelinde 2 milyar
yıllık kayaçlar var. Karadeniz
silsileleri ile Güneydoğu Anado-
lu'nun temeli nispeten daha
genç: Yaklaşık 600 milyon yıl-
Anadolu bildiğimizden daha yaşlı
riyor. Niyazi Türkelli ve arkadaş-
ları, Doğu Anadolu'da yerkabu-
ğunun çok genç olduğunu, 80 ile
45 milyon yıl arasında bulundu-
ğunu açıkladılar.
Bu durum Türkiye'nin diğer
bölgeleriyle büyük bir tezat oluş-
turuyor.
Türkiye'ninjeolojik yapısı as-
luıda beş bloktan oluşnmkta: Ka-
radeniz Dağlan, Batı Anadolu ve
Toroslar, Ankara-Sıvas-Niğde
üçgeninde kalan ve Kırşehir Ma-
sifl diye bilinen bölge, Güney-
lık. Ankara ile Biga arasında ka-
lan ve Sakarya kıtası denilen
parçanın temelinde bilinen en
yaşlı kayaçlar 300 milyon yıldan
yaşlı.
Buna mukabil Doğu Anado-
lu'nun temelini oluşturan kayaç-
lar yaklaşık 80 milyon yıldan gü-
nümüze çökelmiş kum ve kiltaş-
lanndan oluşuyor.
Barazangi ve Türkelli ekibinin
bulgulan, bu bölgede normal
olarak kıtalann altında görülen
soğuk yer mantosunun, yani taş-
küre tabakasının ohnadığına işa-
ret ediyor.
Barazangi-Türkelli ekibinin
çahşmalan, aynca Doğu Ando-
lu'nun altında bazı yerlerde dep-
rem dalgalannın yavaş gıttiğini
de gösterdi.
Bu da yer mantosunda yüksek
sıcaklığa işaret ediyor. Bilimci-
ler bu son çalışmalar sayesinde,
DoğuAnadolu'nun depremselli-
ği konusunda çok daha aynntılı
bilgi edinmenin mümkün olaca-
gını, buradaki genç tektonik ha-
reketleri daha detaylı olarak in-
celeyebileceklerini belirttiler.
Toplantmın ilk günü yapılan
konuşmalarda, Doğu Anado-
lu'nun en az ege ve Marmara
bölgeleri kadar büyük deprem
riski altmda olduğuna işaret edil-
di ve yapılacak inşaatlarda ve
mühendislik projelerinde bu du-
rumun dikkate alınması gerekti-
ği vurgulandı.
Prof. Barazangi, Bakû-Cey-
han boru hattı çahşmalan sürdü-
rülürken, bölgedeki deprem ris-
kiningöz önüne alınması gerek-
tiğini söyledi. Boru hattımn ge-
çeceği yerlerdejeofizik çalışma-
lann mutlaka yapılması gerekti-
ğini, bu yönde harcanacak para-
nın kötü felaketleri önleyeceği-
ni sözlerine ekledi.
Istanbul Teknik Üniversitesi
Maden Fakültesi Jeoloji Bölü-
mü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ce-
lal Şengör, toplantmın "Mar-
mara'da başımıza gelen ola-
yın, Bakû-Ceyan boru hattın-
da meydana gelmesini önle-
yecek özellikte olduğunu"
belirtti.
GÜNDEM >IUSTAFA BALBAY
H Baştarafı 1. Sayfada
tay mitinginden sonra biraz daha ivme kazanmıştı.
Bunun ayırdında olan Genel Başkan Deniz Baykal,
bu konuda soru sorulursa yanıtlıyor ama, çıkış yap-
marnayı, Meclıs'teki partilerin damarına basmama-
yı ilke edinmış görünüyor.
Doğru birmantık...
CHP'nin seçim hazırlıklarına gelince... Dikkati
çeken bazı noktalar var. Her parti gibi CHP'nin de
kendi yapısı içinde seçim hazırlıkları sürüyor. An-
cak başlıkta da vurguladığımız gibi dışarıya yansı-
yan hava, seçime hazırlıktan çok seçim zaferini
kutlamaya yönelik.
CHP yöneticileri, 1990'lann ikinci yarısından son-
raki süreçte kendilerınin hep haklı çıktığını üzerine
basa basa vurguluyorlar. Doğru... Ancak haklı ol-
mak çok oy almak anlamına gelmıyor. Kabul edil-
se de edılmese de ne yazık ki böyle!
CHP üst yonetimınin kendi içinde şu ikilemi tar-
tıştığı dikkati çekiyor:
Partiyi mi öne çıkaralım, Baykal-Derviş'i mi?
Cumhuriyeti kurmuş olan, çok partilı yaşama ge-
çişi kendi ıradesjyle benımsemiş olan bir partinin
köklerıni 21. yüzyıla taşımak CHP açısından büyük
bir güç olabilir.
CHP'de dikkati çeken bir başka durum da
DSP'nin bitmiş olarak kabul edilmesi. DSP'nin ke-
mik oyu yüzde 5. Elbette bir mıktar kemik erimesi
olmuş olabilir ama, DSP içinde de seçime yönelik
heyecanın artmakta olduğunu gözlemliyoruz!
Baykal, partısinin seçim bildirgesini açıkladı.
CHP yönetimı de altı okun anlam ve önemini yeni-
den irdeleyen bir çalışma yaptı. Bir bütün olarak
baktığımızda CHP'nin ne yapacaklarını anlatmak-
tan çok, kendini anlatmakta olduğunu görüyoruz!
Baykal'ın ahlaki isyana çağrısı ses getirebilir a-
ma, "isyan" sözcüğünün içinde akıldan çok tepki
vardır!
Derviş'in CHP'ye getirip götüreceği konusunda-
kı ilk değerlendirmemiz şu olmuştu:
Geleneksel tabandan yüzde 1.5-2 götürür, dışa-
rıdan yüzde 3-4 getırir!
Bu hava sürüyor.
Koalisyon hesaplan
Siyasi partilerin, şu günlerde çok öne çıkarma-
salar da perde gerisınde yanıtını aradıkları, soru-
lunca da örtülü yanıtlar verdikleri soru şu:
- Sandıktan tek başına ıktidar çıkmayacağına
göre, kiminle koalisyon yaparsınız?
Yapılmamış seçime koalisyon biçmek olmaz a-
ma, her parti kendisini hükümette gördüğü için bu
soru yanıtsız değil.
DYP, CHP ile kurabileceğini düşünüyor.
MHP de CHP'yle olabilir diyor.
AKP'nin önceliğı sağ partiler ama, CHP ile de
olabilir diyor.
CHP, sandıktan AKP'nin güçlü çıkacağını dü-
şündüğü için bu partıyle koalisyon olabileceğine
yönelik sıcak mesajlar veriyor.
CHP'liler AKP'nin rejim konusunda yaratabile-
ceği olumsuzluğu kendilerinin eritebileceğini, böy-
lece bu partinin Türkiye'yı geremeyeceğini düşü-
nüyorlar. Bir yurttaş olarak dileğimiz elbette siya-
sal barış içinde, parlamenter sistemin sağlıklı bi-
çimde surmesı. Ancak AKP'lilerin verdiği kimi me-
sajlar, kimi tepkileri CHP yaklaşımına paralel de-
ğil.
Fıkrada kusur olmaz... Nurbaki'yle Emrivaki,
dünya cesaret yarışmasına katılmış. Herkes gös-
tereceği cesareti tek tek söylemiş. Sıra Nurba-
ki'yegelince, 'Sen'demiş, 'damarımaAIDS'likan
enjekte ettiririm.' Yarışmacılar şaşkın, herkes ya-
rışmadan çekilmiş. Bizimki sahneye çıkmış. Bir
güzel kanı enjekte etmışler. Şampiyon olmuş. Em-
rivaki kızmış, 'Neyaptın' demiş. Nurbaki kendin-
den emin, 'Merak etme, önlemimi aldım' deyip
devam etmiş:
"Prezervatif taktım!"
ankcum@ttnet.net.tr
Kâğıdayine zamgeldi
İZMtT(AA)-Türkı-
ye Selüloz ve Kâğıt Fab-
rikalan'nda (SEKA)
üretilen bazı kâğıt ve
karton çeşitlerinin fiyat-
lanna yüzde 5 ile yüzde
10.1 oranında zam ya-
pıldı. SEKA Genel Mü-
dürlüğünden yapılan
yazılı açıklamaya göre,
girdi fiyatlanndaki artış-
lar dikkate alınarak 1.
hamur kâğıtlarla gazete
kâğıdı dışında kalan ba-
zı kâğıt ve karton ürün-
lerinin fiyatı, bugünden
geçerli olmak üzere ye-
niden belirlendi.
Ürün
2. Hamur Kâğıt
(54 gr/metrekare)
Beyaz Sûl. Sel.Kâğ.
(36-8 gr/metrekare)
Imitasyon Kraft
(70+gr/metrekare)
Kromo Karton
(30O-gr/metrekare)
Dosyalık Karton
(300 gr/metrekare)
Sıgara Kâğıdı
(24 gr/metrekare)
Eski Fiyat
(Ton/TL)
816.000.000
1.320.000.000
583.000.000
719.000.000
783.000.000
5.110.000.000
Yeni fiyat
(Ton/TL)
898.000.000
1.386.000.000
642.000.000
770.000.000
840.000.000
5.620.000.000
Değişim
(Yüzde)
10.0
5.0
10.1
7.1
7.3
10.0
YoksuHuk iııtilıaıi
• Baştarafı l. Sayfada
kardeşi F'yi vurdu.
Başmdan yaralanan F.
olay yerinde can verirken
D. kendini de vurarak ya-
şamma son verdi. Olay-
dan sonra acılı baba gö-
zaltına almdı.
Baba Yiğit ifadesinde
"Parasız ve çaresizdim.
Böyle bir şey yapacak-
ları aklıma gelmezdi"
dedi.
İlk değil
Geçen ay Kayseri' nin
HürriyetYeniköy Mahal-
lesi'nde oturan 3 çocuk
babası seyyar satıcı Ha-
lilidin AsJan, ÖYS'den
208 puan alan kızı Hik-
met Aslan'ı okutamaya-
cağı endişesiyle kendini
yakarak ıntihar etmişti.
Hikmet Aslan, Erciyes
Üniversitesi'nde burslu
okuyacak.
Samsun Kadıköy Ma-
hallesi Osmaniye Cadde-
si'nde bir apartmanda
kapıcılık yapan Cemal
Can da ilköğretim okulu
ikinci smıf öğrencisi oğ-
luna kitap ve önlük ala-
maması üzerine bunalı-
ma girerek geçen hafta
intihar etmişti. Samsun
Doğum ve Çocuk Hasta-
nesi Başhekimi Op. Dr.
Alaaddin Balcı, yoksul
çocuklann okul gereksi-
nimlerini karşılamak için
yardım kampanyası baş-
lattı. "Çocuklar Baba-
sız Kalmasın" sloganıy-
la yürütülen kampanyaya
Samsun Doğumevi Kal-
kındırma ve Geliştirme
Derneği, 5 milyar lira
katkıda bulundu.