11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 EYLÜL 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] 13 IŞÇMN EVRENÎNDEN ŞÜKRAN SONER Türkiye genelinde ortalama yüzde 25'i bulan kayıpkaçağın parasal karşıhğı 1.5 milyar dolar Kaçak eleklrik çarpıyor Kaçak Doğu'da, kullanım Batı'da Adı Adana Adıyaman TüketilenElk. (MWh) 3.029.431 518.534 212.358 5.005.813 2.418.143 912.600 103.196 5.640.172 700.043 55.533 87.561 17.703.495 9.076.114 162.779 931.827 5.602.269 579.565 224.611 1.043.942 338.278 65.443 Kayıp/Kaçak(%) 23.57 20.89 , 36.89 20.61 17.49 22.51 44.96 16.33 32.46 20.24 65.16 21.03 8.93 41.03 17.56 13.34 58.30 37.60 59.58 49.35 48.71 Todaj 2000 yılı vorileri Kıl Payı Almanya'da SPDYeşıller koalisyonu seçimleri kıl payı kazandı. Schröder iktidarı Irak'ta ABD'ye karşı durmakla, sellerde etkin sosyal politika uygulamakla, yabancılar politikalarıyla başta Türkler yabancıların gönlünü almakla.. özellikle seçimlere doğru puan topladı. SPD önemli oy kaybını toparladı, Yeşilleroylarını arttırdı, sağın CDUCSU'sunun bir önceki seçime göre oy artışına rağmen iktidar kurtarıldı. Dikkatinize sunmak isterım. Zengin Kuzey, AB ülkelerinde bile merkez sola merkez sağ politikalaryaramıyor. Merkez sağ çok fazla yıprandığında, liderlerinın yüzü eskidiğinde, işsizlik, sosyal devletten sapmalar tepki yarattığında sag iktidarlar tabii ki değişiyor. Ama uzun yıllar içindeki gelişmelere baktığınızda, ideolojisini terk etmiş, yeni yüz, yeni sol olarak merkez sağ politikalarla iktidara gelmiş sol partilerin iktidar ömürleri sağdan daha kısa oluyor. Topumsal beklentilere yanıt veremeyen sola toplumsal tepki daha şiddetli oluyor. Fransa'da olanlar oldu. Almanya'da Schröder iktidarı durumu son dakikada görerek büyük bir politika değişikliğiyle, sosyal kımliğine dönerek kurtardı. Tabii gerek Irak'ta savaşa karşı çıkma, gerekse seller bağlantılı çevre duyarlılığında Yeşiller'in çizgisi SPD'den daha inandırıcı geldiği için, SPD birkaç ay öncesine göre durumunu düzeltmekle birlikte oy kaybederken Yeşıller önemli oy artışı sağladı. Hâlâ tarihinin kesin olup olmadığını bilemediğimiz seçimlere giderken Türkiye'deki siyasi partiler acaba Almanya'da son yaşanan seçimlerden kendilerine göre bir ders çıkarmayı düşündüler mi? Zengin kuzeyde, AB'nin en zengin ülkesi Almanya'da oyları toparlamanın yolu, sosyal politikalara dönüşten geçerken, ağır bir krizden çıkamamış, işsizlik, yoksulluk, yoksunluk sorunları katlanmış Türkiye'de arayışlar ne olabılir? Akla, mantığa sorulsa, elbette ki Türkiye için SPD'nin, Yeşiller'in sol çızgisi çok hafif kalır. Seçim kazanmaya, hele de iktidara aday partilerin milyonlarla ışsız, açlığa mahkum edilmiş köylü, iflaslan yaşayan küçük esnaf, kent nüfuslarının çoğunluğunu oluşturan varoşlar için umut olabilecek politikalar üretmeleri gerekir. Ne garip çelişkidir ki, bu konuları gündemine alan partiler ancak oyları yüzde ve binde birkaçla sayılabilen solda marjinal sayılanlar arasında var. Parlamentoya girme yarışı içinde olan partiler büyük medya ve sermayenin onayını almayı, IMF, Dünya Bankası, dışardan onay için güvenilir olmayı tek çıkış yolu görmekteler. Siz seçimlere gün sayılırken burnumuzun dibindeki savaşa ilişkin, hele de karşı söz söyleyebilen büyüklerden parti biliyor musunuz? Krizden kırılan halkın oylarını anlamlı bir alternatif programla almayı amaçlayan var mı? Tepki oylarını toplamaya aday partiler, ideolojik farklıhkla, kimlikle değil, kitlelerin zaafları, alt kimlikleri ile oynamaya adaylar. Din, ırk, aidiyet duyguları sonuna kadar sömürülerek, son krizde iktidarda olmamış, denenmemiş olmak bir meziyet gibi pazarlanarak tepki oyları toplanacak. ., \ Dün sabah bir TV programında bir uzman önem '; ı li bir noktaya dikkat çekiyor, 3 Kasım'a bu kadar yak ,, laşılmışken hâlâ siyasi partilerimizin seçim prog^ l ramlarını açıklamadıklarını anımsatıyordu. Aylar seçim tarihi tartışması, seçim koşulları tartışması içinde geçmiş, seçim kampanyaları unutulmuştu. Sahi birbirinin kopyası, yürürlükteki IMF, Dünya Bankası krizden çıkış uygulamasına sadık kalma sözünün ötesinde, siyasi partilerimizi sosyal ve ekonomik politikalarında birbirlerınden nasıl ayırt edebiliriz ki? Tepki oylarını toplamaya aday partiler, uygulanmakta olan ekonomik programa sadık kalma sözünde, şu aşamada iktidar partilerinden daha ateşli savunucu değiller mi? Düzene, yaşadıkları olumsuzluklara tepkilerini, alt kimliklerine sığınarak teselli bulmaya çalışanların işleri kolay. "Yok bir farkları ama bizden" diyerek, yoksunluğun bir refleksi olarak övündükleri alt kimliklerine, inançlarına, aidıyetlerine en yakın partiler, liderler, adaylara oy vererek günlük doyuma ulaşabilirler. llerde "Elim kırılsa da oyumu vermeseydim" diyeceklerini bile bile oylarını vermeye hazırlanıyorlar. Ya olup bitenlere bılınçli tepki duyanlar? Hâlâ umutla siyasi partilerden anlamlı bir çıkış, ışık bekleyişindeler.. soner(a cumhuriyet.com.tr FATMA KOŞAR Afin Ankara Antalya Aydın BttllS Bursa Diyarbakır Gümüşhane Hakkari Istanbul Izmir Kars Kırklareli Kocaeli Mardin Siirt Şanlıurfa Van Iğdır Kendi santrallannda en fazla 3 sente üretebildiğı elektriği 10 sente özel santrallardan almaya "karariıdavranan", kayıpkaçakla miicadele etmeyen devletin sürdürdüğü yanlış polıtikalann faturasını yurttaş veznede ödüyor. Elektriği, bütün dünyadaki tarifeleri geride bırakan fahiş fiyatlarla kullanmak zorunda kalan yurttaşın vezne'Sorumluluktan kaçılıyor' lere yatırdığı her 100 lıranın yaklaşık 20'si "kaçak olup kayıplara kansıTüketım verılerinin metroyor". pollerdeki fatura ödeyen tü• Elektriği, doğalgazda alımsatim Enerji BakanhğYnın verileketicinin canının yanacağını rine göre 10 milyar dolarlık garantilerinin de etkisiyle bütün dünyadaki gösterdiğini belirten EMO enerji sektöründeki kayıpkatarifeleri geride bırakan fahiş fiyatlarla Başkanı Göltaş, bugüne kaçağın oranı Türkiye geneli dar TEAŞ'ın özel santrallara kullanmak zorunda kalan yurttaşın veznelere ıçın yüzde 25'lere yaklaşıyor. verdiği alım garantılennin soBunun parasal karşıhğı ise 1.5 yatırdığı her 100 liranın yaklaşık 20'si "kaçak nuçlanyla mağdur edilen milyar dolan buluyor. olup kayıplara karışıyor". yurttaşın bölgesel tarifeyle Elektrikte "kayıpkaçağın daha da zor durumda bırakıönüne geçmek için" ıhbarlalacağını söyledı. nn yapılmasını sağlamak amaYıllardır dağıtım şebekelerinin kendı hacıyla ulusal tarifeden bu yöndekı bir uyaslında çok daha büyük boyutlarda olduline bırakıldığını, "dişedokunur" iyileştirgulamanın dürüst yurttaşın canını daha feğu ortaya çıkıyor. Bu nedenle ulusal yerimeler yapılmadığını anımsatan üöltaş, na yakacağı bildiriliyor. Elektrik Mühenne bölgesel tarifeye geçılmesiyle en fazla "Bakım ve yenilemenin yapılmadığı, kadıslen Odası (EMO) Genel Başkanı CenIstanbul'dakı dürüst tüketıcının canı yanamusal dcnetimin gerçekleştirilmediği bir giz Göltaş'ın yaptığı hesaplamaya göre, cak. Çünkü lstanbul'da kayıpkaçak oranı ortamda bölgesel tarife, kaçağın faturasını TEDAŞ'ın kaçak kullanım tablosundaki resmı verılere göre yüzde 26, gayn resmı bölgedeki bütün insanlara paylaştırarak oranlar dikkate alındığında, ilk bakışta daverilere göre ise yüzde 4O'ı buluyor. tstanikinci bir yük oluşturmak demekrir. Kaha çok etkilenecekmış gibi görülen Doğu bul'dakı tüketimde konutlann payı yüzde munun sorumluluktan kaçmasından başilleri değil. Istanbul başta olmak üzere Ba23, sanayinin ise yüzde 40. Toplam tükekabirşeydeğüdir"dedı. tı illeri daha da fahiş fiyatlarla karşı karşıtimden yüzde 9 pay alan tzmır'de tüketı ya kalacak. Çünkü kaçak kullanımın yüzde 50'leri bulduğu Doğu ıllerinın Türkiye'deki toplam tüketimden aldığı pay çok düşük iken, tüketimin yüzde 47'si, yani neredeyse yarısı Istanbul, tzmir, Bursa, Ankara, Kocaeli metropollerınde gerçekleşiyor. Dolayısıyla burada düşük gibi görünen kaçak kullanımın, tüketılen, yanı karşılığı sunulan elektrik ile, dağıtıldığı halde karşılığı alınamayan elektrik oranlandığında len elektriği yüzde 18'i konutlarda, yüzde 55'i sanayide kullanılıyor. Türkiye'ninkaçak kullanım şampiyonları arasında yer alan Diyarbakır'a bakıldığında konutların payı yüzde 12, sanayinin ise yüzde 8. Büyük illerde bile sadece binde 1 olan "diğer" kategorisinin (sokak aydınlatmalan, tanmsal sulamalar, resmi daireler, ticarethaneler dışında kalan) payı yüzde 4. Enerji Çalıştayı başladı • Ekonomi Servisi Dünya Bankası Türkiye Enerji Projeleri Sorumlusu Dr. James Moose, Türkiye'dekı enerji fiyatlarının son derece yüksek olduğunu belirtti. Boğaziçi Ünivcrsitesi Vakfi (BÜVAK) tarafindan Avrupa Birliği'nin MEDA projesi kapsamında düzenlenen Enerji Çalıştayı lstanbul'da başladı. Beş gün sürecek çalıştayda "Dünya Bankası Gözüyle Türk Enerji Sektörü" konulu bir sunum yapan Moose, Türkiye elektrik ve gaz sektöründe son 2 yıldır büyük bir ilerleme kaydedildiğini bildirdi. Moose, "Yeni yapılanma ile birlikte piyasa rekabetçi hale, fiyatlar aşağı çekilecek durunıa geldi. Hazine'nin yükü de azalacak. Yeni sistemde Hazinc daha az mülkiyet sahibi" dedi. Ekonomik nedenlerle restore edilemeyen tarihi Rami Kışlası, 16 yıldır yasadışı kullanılıyor Kışla sahcılann işgalinde ÖZLEM GÜVEMLİ Bedeli yüksek olduğu gerekçesiyle restore edilemeyen tarihi Rami Kışlası, 16 yıldır kuru gıda esnafı tarafindan yasa dışı bir şeklide kullanılıyor. Restorasyon bedclinin yaklaşık 55 trilyon lirayı bulması nedeniyle ne tstanbul Büyükşehir Belediyesi ne de diğer özel kuruluşlar restorasyona yanaşmıyor. Kışla içinde işgalci konumundaki kuru gıda sitesi de 1996 yılından beri yapılan tahliye tebligatlanna karşm boşaltılamıyor. Tapu kayıtlarından "korunması gerekli taşınmaz kültür variığı" olarak tanımlanan Rami Kışlası'nın 110 bin metrekarelik bölümü tarihi eser niteliğinde. Moody's'den Vakıfbank'a not yükseltme • LONDRA/ANKARA (AA) Dünyanın önde gelen kredi derecelendirme (rating) kuruluşlanndan Moody's, Vakıfbank'ın "senior unsecured" döviz cinsi tahvil notunu yükseltti. Moody's'den yapılan açıklamaya göre, Vakıfbank'ın "senior unsecured" döviz cinsi tahvil notu Bl'den Ba2'ye çıktı. Açıklamada, not yükseltme Moody's'ın döviz tahvilleri ihraç edenlerin tahvil notlan için yaklaşım değişikliğine gitmesi ile uzun vadeli tahvillerde notlann ülke tavanını aşabilmesine imkân verilnıesi sonucunda geldi. Bu arada Moody's, Vakıfbank'ın " D " olan mali güç notunun olası bir düşürme çerçevesinde izlemede olduğunu bildirdi. • Veziriâzam Rami Mehmet Paşa'nın 1703'deEyüp'te kurduğu çiftlik, 3. Mustafa döneminde askeri konaklama ve eğitim tesisi haline getirildi. "Rami Çiftliği Kışlası" adını alan mekânın içindeki binalar değişik dönemlerde yenilendi. Restorasyon şart Anıtlar Kurulu, bölgeye yatırım yapılması için tarihi kışlanın restore edilmesini şart koşuyor. Restorasyonu yapmakla yükümlü olan Istanbul Büyükşehir Belediyesi de yıllardır yine ekonomik nedenle kışlayı onarmıyor. Rcstorasyonu gerçekleştirmeyen Büyükşehir Belediyesi'nin 1983 yılında kışlaya yerleştirdiği kuru gıdacılar da tarihi yapıya zarar veriyor. Unkapanrndaki kuru gıda sitesi Bedrettin Dalan'ın Istanbul Büyükşehir Başkanhğı yap tığı dönemde Rami Kışlası'na yerleştirildi. Burada yapılan 700 barakada şu an yaklaşık 7 bin esnafçalışıyor. Eyüp Belediyesi de kendisine işgal parası ödeyen esnafı 1996 yılından beri kışladan çıkarmak için uğraşıyor. Hsnaf hakkında suç duyurusunda bulunan Eyüp Belediye Başkanı AhmetGenç, esnafın açılan davaları kaybettiğini anımsatarak, 16 yıldır arazinin tah liye edilmesi için tebligatta bu lunduklannı belirtti. Genç, "Kışla içindeki sitede Istanbul'un kuru gıda ve bakliyat ihtiyacı karşılamyor. Ara/iyi barakalan yıkarak da boşaltabiliriz. Ancak bu kentin ekonomisine zarar verir. Onlan buraya getiren Büyükşehir Belediyesi'nin kendilerine yer göstermesi gerekiyor" dedi. İhalede yeni dönem 1 Ocak Ottan 53 milyon dolar • ANKARA (ANKA) Türkiye, geçen yıl kimyon, kekik ve defne yaprağı başta olmak üzere çeşitli baharatlardan 53 milyon dolarlık ihracat geliri elde etti. Orta Anadolu lhracatçı Birlikleri'nce hazırlanan rapora göre, Türkiye'nin 2001 yılındaki baharat ihracatı yüzde 1.4 artarak 53.3 milyon dolara ulaştı. Baharat ihracatında yüzde 31 'le en büyük payı ABD aldı. Geçen yıl, 15.5 milyon dolar değerinde 8 bin 459 lonluk kekik, 12.5 milyon dolarlık 5 bin 687 ton kimyon, 9 milyon dolarlık da defhe yaprağı ihracatı gerçekleştirilen Türkiye, defnc yaprağı ihracatının da yüzde 97'sini elinde bulunduruyor. INTERNET SİTESİ 2 ÖDÜL ALDI EN ÇOK KAYIP OZÜM VE İNCİRDE Performansı düşük şirkete ihale yok ANKARA (AA)Yeni şirket kurarak, hatırlı kişilerin desteğiyle devletten trilyonlarca liralık ihale alma dönemi sona enyor. Kamu İhale Kurumu, l Ocak 2003 tarıhinde yürürlüğe girecek olan Devlet ihale Kanunu'na ilişkin ıkincıl mevzuat hazırlıklan sürdürülüyor. TOBB, TÜSlAD ve Türk Müteahhıtler Birliği'nin de aralannda bulunduğu çeşıtlı sıvıl toplum örgütlen ile meslek kuruluşlanndan da görüş alınırken, Avrupa Bırlıği'nden iki uzmanın da katıldığı çalışmalarda ana hatlan belırlenen taslak metinler, bu ay sonunda ılgılı kuruluşlara göndenlecek. Yeni yasaya göre ödenek olmadan ihale yapılamayacak ve Türkiye'de ihalelerdekı yozlaşmada büyük eleştiri konusu olan müteahhitlik karnesı dönemi de son bulacak. Müteahhitlik karnesınin yerinı performansa dayalı olarak "iş dcneyimi" ya da *iş bitirme belgesi" alacak. Yeni sistemde bir ihale venlırken, benzer işi yüzde 70 oranında bitirmış olma performansı aranacak. Yapım işlerinde 100 milyar, mal alımlannda 5060 milyar, hizmet alımlannda ise 2025 milyar lira dolayında limit getirilecek. Devlet İhale Kanunu ve buna ilişkin ikincil mevzuat ile ihalecı kuruluş, ekonomik anlamda en avantajlı teklıfe yönelecek. Bu çerçevede işin maliyetı, etkınliği, venmliliği, ömrü, kalitesi, varsa yedek parça ve her bir makinenin randımanı gibi çeşıtlı ölçütler, ihale değerlendirmesine baz teşkil edecek. Katılma Yönetmeliği ile de kamu ıhalelenne katılabilmenin koşullan ortaya konacak. Devletten ihale alacakların devlete vergi ve sıgorta pnm borcu bulunmaması hükmünün uygulamada sıkıntı yaratacağı belırtilirken Kamu İhale Kurumu yetkılileri, son yıllardayaşanan ekonomik knz nedeniyle birçok fırmanın vergi ya da pnm borcu bulunduğuna dikkat çekti. Selin bedeli 60 Tariş Zeytin sanal ticaretle kazanıyor milyon dolan buldu İZMtR (AA) Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği'nin ürünlerini pazarlamak amacıyla kurulan TARÎŞ Zeytin AŞ'nin internetteki sitesinın, biri uluslararası iki ödül aldığı, cticaret dalında da yine uluslararası bir yarışmaya aday olduğu bildirildi. Tariş Zeytin Genel Müdürü Fatih Cenikli yaptığı açıklamada, "www.tariszeytin.com.tr" adresli sitenin Türkiye'nin tek zeytin ve zeytinyağı sitesi olduğunu belirterek sitede marketlerde bulunmayan özel üretim zeytinyağlannın pazarlandığını söyledi. Sitenin ınternet sayesinde 236 ülkeye ulaştığını, kişiye özel üretimlerin de sanal mağaza yardımıyla meraklılanyla buluşturulduğunu anlatan Cenikli, "Sitemiz haziran başında 'en iyi kurumsal kımlık' dalında Altın Örümcek ödülünü aldı. Ağustosta da Uluslararası VVeb Sitesi Düzenleyicileri Derneği'nin Golden Web Award iklülünü, en iyi sanal mağaza kategorisinde almaya hak kazandı. Data Stream Malta Web Awards yanşmasına da elicaret dalında aday olduk. Kasım 2(H)2'de soııuçla nacak bu yanşmaya aday olmak bile çok önemli." dedi. Sanal mağaza sayesinde zeytinyağını bilmeyen yerlere bile zeytinyağı gönderdiklerini bildiren Cenikli, sanal ticaretin boyutunu "Sitedeki sanal mağazamız sayesinde Srvas, Konya, Erzurum, AgYı gibi illerden organik zeytinyağı talepleri geliyor. Hayvansal yağın tadına alışkın olan Erzurum, neredeyse zeytinyağınınkalesi haline geldi" dedi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Izmir Ticaret Borsası (İZTB) Yönetim Kurulu Başkanı I\ığrul Yemişçi, Egc Bölgesi'nde geçen hafta yaşanan sel felaketinin ardından üzüm ve incirde mcydana gelen üretim kaybının 60 milyon dolan bulduğunu tahmin ettiklerini söyledi. İZTB bünyesinde oluşturulan ve 3 uzmanın yer aldığı 4 ekibin, felaket bölgelerindeki incelemelerini tamamladığını belirten Yemişçi, dün düzenlediği toplantıda, üzümde yüzde 10, incirde de yaklaşık yüzde 20'lik rekolte kaybı beklendiğini vurguladı. sorununun hâlâ gündemde olduğunu anımsatan Yemişçi, "52 bin ton rekolte tahmini yapılmışö. Anıa yağışlarla bu rakanı 40 bine düştü. Alfatoksin riski nedeniyle ihraç edilebilir üriinün ise 25 bin ton olacağı tahmin ediliyor" dedi. Yemişçi, yaptıklan incelemelerde her iki ürün için yaklaşık 60 milyon dolarlık üretimden kayıp belirlediklerini söyledi. Üreticinin fındık çilesi devam ediyor • SAKARYA / ORDU (Cumhuriyet) Fındık alım fiyatlannı yetersiz bulan üreticiler Sakarya ve Ordu'da protesto gösterisi yaptılar. Sakarya'nın Akyazı ilçesindeki Fiskobirlik binası önünde toplanan fındık üreticiler, ürün fiyatınm düşüklüğünü ve hükümete olan tepkilerini dile getiren dövizler açıp sloganlar attılar. Akyazı Fiskobirlik Başkanı Şinasi Bayraktar, taban fiyatın açıklanmasından sonra, 1 milyon 500 bin liraya alım yapan tüccann fiyatı 1 milyon 300 bin liraya düşürdüğünü söyledi. Olumlu bir adım atılmadı Ege Kuru Meyve thracatçılan Birliği Başkanı Erdinç Kapkaç da hükümetin, ihraç amacıyla gönderilmesine karşın yurtdışında sınırdan dönen alfatoksinli incir sorununu çözmemesinden yakınarak, " Başta Tanm Bakanı olmak üzere tünı yetkililer çözüm sözü vermişlerdi. Anıa ilk yüklemenin yapılacağı 30 Eylül tarihine fazla zaman kalmadı. Hâlâ olumlu adım yok" diye konuştu. 180 bin ton İhraç edllecek Yemişçi, bu yıl çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesinin 230 bin ton olarak tahmin edilmesine karşın, yağışlann ürün kalitesini bozması nedeniyle sadccc 180 bin tonunun ihraç edilebileceğıni de bildirdi. lncir konusunda da alfatoksin
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle