11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23S> AĞUSTOS 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kıvnkoğhı'ndan kaosuyansı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu - Göre^ süresı 30 Ağustos'ta sona erecek olan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hiiseyin Kıvrıkoğlu, seçimin ertelenmesine yönelik girişimleri değerlendirirken "kaos" uyansında bulundu. TBMM Başkanı Ömer tzgi'ye veda ziyaretınde bulunan Knnkoğlu, "Meclis, seçım konusunda bir karar vermiştir. Bu karann uygulanması en doğru çözüm olacaktır. Bundan sonra ülkenin kaosa gitmesi hiçbir zaman hiç kimsenin arzu edeceği bir husus değıldır" dedi. Kjvnkoğlu, seçimlerde milletvekıli adaylığının söz konusu olmadığını bildirdi. Gürel Iran'a gidiyor •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişlerı Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şükrü Sina Gürel Irana giderek temaslarda bulunacak. Edinilen bilgiye göre Gürel, 31 Ağustos Cumartesi günü Iran Dışışlen Bakanı Kemal Harrazi'nin daveti üzerine bu ülkeye 24 saatlik bir ziyaret yapacak. Gürel ve Harrazı, iki ülke arasındaki ilişkilerin yanı sıra başta Irak konusu olmak üzere bölgesel gelişmeleri ele alacaklar. Yerel TV'ye saldırı • CEYHAN(AA)- Adana'nın Ceyhan ilçesinde, yerel televizyon kanalı CRT'ye pompalı tüfekle saldın düzenlediğı iddiasıyla hakkında gıyabi tutuklama karan bulunan bir kişi yakalandı. Hakkında olumsuz haber yapıldığı gerekçesiyle saldırıyı gerçekleştiren FuatÖnük(22), tutuklanarak Ceyhan Özel Tip Kapalı Cezaevi'ne konuldu. Uamş Selçuk' Yarışması • İZMİR(AA)-ızmır Büyükşehir Belediyesi ile Konak Belediyesi ışbirliğiyle düzenlenen *'Banş Selçuk 3. Gazetecilik Yanşması"na başMirulann 30 Ağustos'ta sona ereceğı bildirildi. "Ulusal Gazete Haberi", "tzmir Kent Haberi" ve "Gazete Haber Fotoğrafi" olmak üzere 3 dalda düzenlenen yanşmaya, 5 Ağustos 2001 ile 4 Ağustos 2002 arasında yayunlanmış haber ve fotograflarla katılınacak. Odül tutannın, her üç dalda da 1 milyar 200 milyon lira olduğu belirtildi. Sokak optasındainfaz • BERLİN(AA)- Almanya'nın Bielefeld kentınde bir Türk vatandaşı sokak ortasında öldürüldü. Bielefeld polisi. adını açıklamadığı Türk vatandaşmın, bir otomobilden ınen iki silahlı kişi tarafından sokak ortasında öldürüldüğünü belırttı. Polis, olayın kan davasından kaynaklandığının tahmin edildiğini kaydetti. ANAP'ta çözülme sürüyor. Bu ikiliden bağımsız istifalar da yolda Mumcuve Akdoğan aynldıANKARA (Cumhurrvet Bü- rosu) - ANAP 'tan istifa edip et- meme konusunda uzun süre ka- rarsız kalan Isparta Milletvelri- h ErkanMumcupartısınden is- tifa etti. Mumcu ile yakınlığıy- la bilinen Malatya Mılletvekili Miraç Akdoğan da ANAP'la yollannı ayırdı. Daha önce par- tisinden "aynlmayacağını, ib- racımn olanakhobnachğınr ka- muoyuna açıklayan Mumcu, ge- linen noktada istifa gerekçesi- • ANAP'ın baraj kaygısını yoğun olarak yaşaması nedeniyle Mumcu'dan bağımsız istifaların da gündeme gelebileceği kaydedildi. Mumcu'nun AKP'nin bugünkü MYK toplantısı öncesinde bu partiye geçebileceği belirtildi. ni "ANAP'ta siyaset yapma im- kânun kalma<n" diye açıkladı. ANAP'ın baraj kaygısını yoğun olarak yaşaması nedeniyle Mumcu'dan bağımsız istifaların da gündeme gelebileceği kayde- dildi. Mumcu'nun AKP'-nın bugünkü MYK toplantısı önce- sinde bu partiye geçebileceği belirtildi. Son istifalarla ANAP'ın parlamentodaki san- dalye sayısı da 72'ye düştü. Mumcu, eski tçişleri Bakanı Sadettin Tantan ın görevine ve- kâlet ettıği dönemde ANAP li- deri ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yıhnaz'ın "genelge ya- yımlama" istemine uymayarak parti içinde başlattığı muhale- feti istifa ederek noktaladı. Is- tifasını dün TBMM'de düzen- DYPde komedi Gökdemir istifa etti geri aldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-DYP Erzurum Mil- letvekili AyvazGökdemir'in istifası, son anda partıli yö- neticilerin araya girmesıyle engellendi. Gökdemir, ga- zete bürolanna faksladığı ıstfasını TBMM Basm Bü- rosu'nda açıklamaya geldi- ğinde karşılaştığı DYP Grup Başkanvekılı Turhan Tayan ve diğer yöneticılerce ıkna edıldi. Esas seçim bölgesı olan Gazıantep'ten aday olması güçleşen DYP Erzurum Mil- letvekılı Ayvaz Gökdemir, dün partisinden istifa etme karan aldı. Gökdemir, bu yöndeTBMM Başkanlığı'na yazdığı dilekçeyi basın ku- ruluşlanna faksladıkdan son- ra basın toplantısı yapmayı planlıyordu. Gökdemir'den önce basın toplantısı yapan DYP Grup Başkanvekili Tur- han Güven'in isnfayı son an- da öğrenmesınrn ardından ikna çalışmalan başladı. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART r Seçimlere girecek 23 partinin birleşik oy pusulasındaki yerleri belirlendi DSP ilk YTP son sıradaANKARA(CumhuriyetBüro- su) - Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 3 Kasım mılletvekili se- çımlerine girecek 23 partinin birleşik oy pusulasındaki yerle- rini dün kura yöntemi ile belir- ledı. Pusulada. DSP ilk, YTP ise son sırada yer aldı. YSK Başka- nı Tufan Algan, kendilerine yer ve altyapı olanağı sağlamayan hükümet, siyasi partıler v e mil- lervekillerini eleştirdi. Kura çekımi Öncesinde açık- lama yapan Algan, seçim yasa- sının değiştirilememiş olması- nuı üzüntü verici olduğunu bil- dirdi. YSK binasının eksiklikle- rine ışaret eden Algan, seçim ta- rihinin belirlenmesinden önce bazı altyapı eksikliklerini gün- deme getirdiklerini, ancak hükü- metin seçimlerin normal zama- nında yapılacağını \Tirgulaya- rak. istemlerini geri çevirdiğini kaydetti. Algan, "Maddiolanak venlmeyişi, bu çağda hâlâ bilgi- Kura çekimine göre birleşik oy pusulasındaki sıralama şöyle olustu: 1- Demokratik Sol Parti 2- Demokratik Halk Partisi 3- Yurt Partisi 4- Milliyetçi Hareket Partisi 5- Doğru Yol Partisi 6- Demokrat Parti 7- Halkın Demokrasi Partisi 8- Demokrat Türkiye Partisi sayar ortanuna geçememiş ol- manuz ve milkünıiziseçmen kü- tüklerini tek tek araşürmak lü- zunıu gibi sıkınrrya sokuyorsak bunun sorumlusu biz değiliz'1 dedi. Algan daha sonra oy pusu- lası hakkında bilgi verdi. Birle- şik oy pusulasının boyunun 97 cm. eninin de 20 cm. olacağını kaydeden Algan, basım işlemle- rine 25 Eylül'den itibaren başla- nacağını bildirdi. Algan, seçim çalışmalannda kullamlacak 52 trilyon liralık ödeneğin henüz 9- Millet Partisi 10- Büyük Birlik Partisi 11- Anavatan Partisi 12- Liberal Demokrat Parti 13- Saadet Partisi 14- Bağımsız Türkiye Partisi 15- Özgürlük ve Dayanışma Partisi kendilerine ulaşmadığını, kamu kurum ve kuruluşlanna yaptık- lan işler karşılığında 15-20 tril- yon borçlan olduğunu \ıırgula- dı. Algan, kendilerine 52 rrilyon lirahk ödenek aynlmasına kar- şın istemlerinin 70 rrilyon lira olduğunu söyledi. Seçim sistemine protesto Algan'ın konuşmasım tamam- lamasının ardından siyasi parti temsilcilerinin yanında oturan ve Türk Tanıtım Birliği Vakfı Genel 16- Türkiye Komünist Partisi 17- Aydınlık Türkiye Partisi 18- Genç Parti 19- Işçi Partisi 20- Cumhuriyet Halk Partisi 21• Adalet ve Kalkınma Partisi 22- Emeğin Partisi 23- Yeni Türkiye Partisi Başkanı olduğunu söyleyen AB l zunoğhı bağırarak, seçimlerin demokratik olmadığını savundu. Uzunoğlu, "Dokunulmazuklar kaldınlmadan yapüacak seçim, vatana ihanettir. Bu yasalarla si- yasi partUermonarşikbir yapıya sahiptir, bu yapı değiştirilmeden yapdanseçimlerantidemokratik- tir" dedi. Bunun üzerine Algan, haklı olabileceğini, ancak konu- nun yerinin burası olmadığını be- lirtti. Uzunoğlu YSK görevlileri tarafından dışan çıkanldı. lediği basm toplantısı ile açık- layan Mumcu, uzun süre dü- şündükten sonra bu "zor kara- n" aldığını söyledi. Kendisine sunulansiyasi ikbal ve parlakka- riyer tekliflerini bir yana bıra- karak ANAP'tan aynldığını söy- leyen Mumcu, siyasete devam edeceğini kaydetti. Kısa bir de- ğerlendirmeden sonra siyasi ya- şamını nerede sürdürecegi ko- nusunda tercihini yapacağını belirten Mumcu, "Siyasi terci- bim her neolursa olsun ben siyasete ilketerimle devam edeceğini'' diye konuştu. ANAP'ın yuvası oldu- ğunu, bu karan almakta zorlandıguıı belirten Mum- cu. şöyle konuştu: "Hakb- hğımrian hiçbirşüphe duy- muyorum. Hoşnuthıkiçin- de açıktayacağjm bir karar olduğunu söyleyemem. Üzülerek ifade ediyorum ki geünen noktada inandı- ğım değerier savunduğum akeferlebirSkte,AX\Piçin- de siyasetyapabibne imkâ- nımaalesefkalmanuşnr." Savunduğu ilkeler için bedel ödemeyi her zaman göze aldığını belirten Mumcu, "Başka bir plat- fbrmaramaktan başkaça- rem yok" dedi. ANAP'ın kuruluş yıldönümünde di- le getirdıği ve parti yöne- timine yönelttiği eleştiri- lerin bedeleni ödediğini be- lirten Mumcu, "ANAP'ın bir siyasi parti gibi sosyal, tophımsal sürece odaklan- mış bir siyaset ortaya koy- masını tstedim. Reel politik denilen pozisyon, flişki ve ittifak odakh anlayış ma- alesefpartiyi de Türldye'yi de bugünkü duruma getir- di" değerlendirmesını yap- tı. Mumcu, istifa karann- da ANAP'ın baraj kaygısı- nın etkili olup olmadığının sorulması üzerine, "Bunun böyle olacağını 3 yıl önce gördüm ve böyle obnama- sıiçin deebnden gekniyap- tun" dedi. Mumcu, ANAP'ta "itflip kakümayT göze alarak doğrulan söy- lediğini savıınurken. Yıl- maz'ın "siyasi ahlak" ile ilgili sözlerine de üstü ka- palı olarak yanıt verdi. Mumcu, "Verdiğimmüca- deie son derece ahlaki bir mücadeledir. Ben bugün bir hükümetin yıkılması için,yenibir hükümet kur- makiçin nüDetvekflitrans- fer ederken siyasi ahlakuı a'sını akhna getirmeyenle- rin ahlaksöyiemkrinesöy- leyeceksöz bulamıyorum" diye konuştu. Mumcu'nun ardından Malatya Milletvekih Akdo- ğan da partisinden aynldı. Onümüzdeki dönemde Muğla Milletvekilı Hasan Ozyer'in de aralannda bu- lunduğu bir grubun parti- den istfa etmesi bekleni- yor. ANAP'tan aynlmala- nn, Mumcu'dan bağımsız olarak, baraj kaygısı nede- niyle de gündeme gelebi- leceği dile getirildi. IRMIKI A\T>IN ENGİN aengin n doruk.net.tr Biliyorum. kimılenniz 'Gör- memişin Datça'sı olmuş, tut- muş heryazıya koymuş" diye- cekler; heletatil beldesi olarak nam salmak için Datça ile ya- rışanlar söylenmekle kalma- yacaklar kızacaklar... Valla göze alıyorum. Bu ülkenin Ege ve Akdeniz kıyılannda betonlaşmamış, yaz tatilini, gırilemeyecek hale gel- miş denizin burnu dibinde be- ton havuzlarda bir sağa, bir sola dönerek "güneşte insan kızartması" yapmayaindirge- meyen bütün kentleri. kasa- baları, kıyı köyleri için çok acil, çok etkili, çok karartı bir "sa- vunma politikası" üretilmesi gerek. Datça burada bir örnek. Di- lersenız, "Datça. Datça'larısa- vunma politikasının pilot ken- tidir" filan diye cafcaflı bir baş- ttk da yaktştırabılirsiniz. — Arna adı ne olursa olsun Tür- kiye'nin özellıkle batı ve güney kıyılanndakı sayılan iyiden iyı- ye azalmış "Datça'ları" hızla, acilen savunmaya başlama- mız gerek. Geç kalırsak kıyılarda son kalan Datça'lan da "Bodrum'- laştınrsak" bunun geri dönü- Bodrum'laştıramadıklarımızdan mısınız?.. şü yok; "pardon"u yok. Ko- operatıf çöplüklerinden, dağa taşa sıvanmış betonlardan iba- ret kıyı cehennemlerıne birta- ne daha eklemiş oluruz ve onun birzamanlar bir kıyı cenneti ol- duğunaçocuklanmızı bile inan- dıramayız. Peki bunu nasıl başaraca- ğız? Eğer son günlerin modasına uyarak bütün ülke sorunları gi- bi "Datça'ları Bodrum'laştır- mamak" görevini de medyanın omuzlarına terk edecekseniz, "Bu görev medyaya düşer" diyecekseniz sorun yok. Bizim medyaamelelen için "iş" çok kolay. Sayımız çok olmasa da bir avuç Datça tutkunu gazeteci, yumuluruz bitgtsayarlara. Dat- ça'nın ne kadar berbat yer ol- duğunu, doğru dürüst tek bir diskoteğinin bile bulunmadı- ğını, o fıstık gibi manken kız- larımızın Datça'nın semtine bi- le uğramadığını anlatınz. Aynca Karayollan'nın yol ge- nişletme çabalarından hiç söz etmeden, Datça yolunun yı- lanlann bile ürktüğü dönemeç- lerden ibaret olduğunu ve Mar- maris-Datça arasındaki bir oto- büs ya da otomobıl yolculuğun- da hayatta kalma şansınızın yüzde elli gibi yüksek bir ora- na ulaştığını, ama yaya gider- seniz yüzde doksan olasılıkla Datça'ya sağ varacağınızı filan yazar çızerız. Yetmezse, kimyasal terim- ler uydurur, Datça denizlerin- de hidrojen tri dımensiyonel oksidasyonel potasyum ferro sıyanür oranının tehlikeli bo- yutlara ulaştığını, Datça denı- zınde yuzen erkeklerin ani saç dökülmesıne, kadınların çok hızlı meme sarkmasına maruz kaldıklannı ekleriz. Böylece ınsanlar korkar ve Datça'ya gelmez. ^ ^^^^_ Datça korunmuş olur. Böylece Datça, Türkıye'nin en uzak köşesındeki öksüz ya da üvey evlat belde niteliğini ko- rur; Datçalı da bugünkü yarı aç, yarı tok yaşamına devam eder. Burnunun dibındeki Bod- rum, Marmaris bacasız sana- yi turizmden akan para sağa- nağında sınlsıklam ıslanırken Datçalıya yağmur duasına çık- maktan öte yol kalmaz... ••• Yok eğer işi şakaya vurma- yacak, Datça'yı savunmayı medyaya, Ankara'nın siyaset elebaşılarına filan havale et- mek gibi bir saflığa kapılma- yacaksak, bunu Datçalının ödevi, görevi ve geleceği ola- rak kavrayacaksak, Datçalı- lar, beldelerini "Bodrum'laştır- madan "bir çekım alanına dö- nüştürmenin yolunu yöntemi- ni kendileri bulmak zorunda- lar. Becerebilirlerse ne âlâ. Beceremezlerse... Beceremezlerse "Kendi Bodrum 'laşan ağlamaz" diyen atalar sözü yürürlüğe girer... • • • Bu satırlar bu ülkenin henüz ve çok şükür hâlâ bozulma- mış doğası, kirlenmemiş denı- zi, gürültü kirliliğıne mahkûm edilmemişyerleşimi ilebizeta- dına doyulmaz dört gün arma- ğan eden Datça'ya gönül bor- cumuzu bir parçacık azaltmak için yazıldı. Şimdi Golf'un direksiyonu- nu bir kez daha kuzeye çevi- rip, Ege kıyılanndan yukarı vu- rup Bizans'ın başkentine dö- nüp "4 Kasım sabahı nasıl bir Türkiye'ye uyanacağız" soru- suna yanıt aramak için bu mes- leğin bıktırıcı koşuşturmaca- sına dalma zamanı. Yani Datça defterini bir baş- ka yaz gününe kadar kapata- cagız. Kapatmadan Palamutbü- kü'nde oklavasıyla bir yandan gözleme hamurunu açarken bir yandan çevredeki konuş- malara kulak kabartan bir Dat- çalı kadının sorusu ile yazıyı bitirelim. Çevredeki çok bilmişlerden biri yüksek sesle fetva verdi: - Eğer, dedi; Dervişli CHP iktidara gelirse Türkiye IMF'nin kucağına oturacak... Yanıt Datça ağzının en koyu- suyla örülmüş bir soruyla gel- di. Maviş maviş gülen kadın, gözleme hamurunu açmaya ara vermeden sordu: - Eyı de biz bugüne gadaa neeede oturuyoooduk?.. Sahı biz nerede oturuyorduk ve oturuyoruz? POLİTİKA GUIVLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Tarikafların Siyasi Giicii... Sokaktaki yurttaşın beklentıleri başka, sıyasılerin- ki başka. Her kafadan sesin çıktığı Türkiye'de yurt- taşlar geçim, politika esnafı yüzde on barajını aşma derdinde... Kırk yılın kaşarianmış kasaba politikacılan ıse el- lerinı ovuşturmaya başladılar: "Seçilecek bir sıraya konulur muyum?.." Yıl 2002... Siyasetin esnaf takımı eski alışkanlıklanyla yurttaşı enayi yerine koyuyor, sözümona kamuoyu araştırma- larından çıkan sonuçlara bakıp "Galiba bu kez işimiz tamam" diyor... CHPden AKP'ye, DYP'den ANAP'a, SP'den MHP'ye dek hepsı umutlu: "Tek başımıza iktidara geliyoruz!" YTP ve DSP daha ağırbaşlı... önceki akşam Show TV'de Tuncay Özkan'ın so- rulannı yanıtlayan Başbakan Bülent Ecevtt diğerle- rinden daha farklıydı. Ne diyordu Ecevit: "Biz bildiğimiz yolda yürüyoruz..." Ortalıktoz duman içindeyken Ecevit oldukça rahat. Deneyimli politıkacı, DSP'nin henüz bitmediğinden emin. Ama durum Trakya'da, Ege'de, Karadeniz'de pek öyle değil!.. Kırsal kesimde yaşayan insanlanmız bir zamanla- nn Karaoğlan'ının 1999 seçimlerinde olduğu gibi güç- lü olmadığı sinyalini veriyor... Peki kırsal kesimde yaşayanlar ne diyor? özellikleTrakya'nın ve Ege'nin kırsalında yaşayan- lar DSP-MHP-ANAP iktidarına karşı öfke yumağı oluşturmuşlar... Burunlarından soluyorlar: "Bizi yoksulluğa itenlere oy vermeyeceğiz!" Trakya ve Ege'de en rahat parti DYP... Parola şu: "Bu sefer Kırat'ın hem nalına hem mıhına vuraca- ğız!" Bu arada umudunu kesenler de var siyasetten... Diyoriar kı: "Bırbirlerinden farkı yok, sandığa gitmek de yok!" • • • Siyasette yaşananlara bakıyorum... Necmettin Erbakan, SP'nin HADEP'le biriikte ha- reket etmesi için yoğun bir çaba harcarken HADEP'li- ler CHP'den "Haydigelin" çağnsı bekliyor... Bu arada SP ile AKP arasındaki mücadele acaba hangi noktada? IstanbuPda başabaş bir mücadele var!.. AKP'liler "Bizim oy tabanımız SP tabanı değil" di- yoriar. Peki AKP nereden oy alacak? Yapılan kamu- oyu araştırmalannda AKP'nin ANAP, MHP ve DYP ta- banından oy aldığı ortaya çıkıyor! Bu doğru mudur? AKP'nin Karadeniz, Iç Anadolu. Ege, Trakya, Ak- deniz'de MHP ve ANAP'ın muhafazakâr tabanını aşındırdıöı doğru. Ancak büyük kentlerde böyle bir du- rum saltlstanbul ve Ankara için geçerli... Kamuoyunda şöyle bir hava yaratılmak isteniyor: "AKP aldı başını gidiyor!" Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlan 'AKP riız- gânnın o deniı kuvvetlı esmediğini' aslında biliyoriar... Bu rüzgâr özellikle Güneydoğu'da hiç esmiyor!.. Güneydoğu'da SP'nin örgütsel gücü var!.. Bu nedenle de SP, HADEP'le işbirliği yapmak isti- yor Güneydoğu'da... HADEP de aslında böyle bir iş- birliğine yatkın. Ancak 'Kürt Alevilerin' SP'ye sıcak bakmaması HADEP'İ düşündürüyor... AKP'ye 'gaz veren' hatta bu partiyi 'çağdaş' ola- rak yorumlayanlara bir sorum var: "Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlan bugüne dek hangi çağdaş adımı attılar? Erdoğan ile Recai Ku- tan'/ yan yana getirdığinizde hangisi size daha uygar ve demokrat geliyor?" • • • AKP, radikal uçlaria iç içe geçmiş, tarikatlaria ku- caklaşmış bir partıdir bugün... Elbet ANAP ve DYP'nın de tarikatlaria ilişkisi var- dır!.. Aslında Erkan Mumcu'nun Mesut Yılmaz'a rest çekmesinin ardındaki gerçek de tarikat bağına dayan- maktadır... Tarikatlar 3 Kasım seçimlerinde tam anlamıyla bölündüler... Nurculann Fethullahçı kanadı hem AKP hem CHP hem YTP'ye sıcak bakarken Nakşilerin AKP'ye dön- dükleri söyleniyor... Nurculann Yeni Asya grubu ise Tansu Çiller'in DYP'sine tam destek veriyor!.. Süleymancılar ANAP'tan tam anlamıyla koptu An- talya ve Denizli yöresinde; AKP ile sıcak ilişki içinde- ler... Ege'de ve Karadeniz'de etkili olan Fethullahçılar şu anda karariannı vermediler. ABD'de yaşayan Fet- hullah Gülen'in "AKP-CHP-YTP" gibi partileri yakın- dan izlediği biliniyor... Işaret fişeğini bakalım kimden yana ateşleyecek Gülen? hikmet.cetinkaya ı cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet ÇETİNKAYA kadınlar yağmurvekuşlar G u n i L ı ıC 0212-512 42 19 Faks: 512 11
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle