Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 AĞUSTOS 2002 ÇARŞAMBA
HABERLER
Sağtar'dan
Baykara eleştiri
• ANKARA (ANKA) -
SHP Genel Sekreteri Fikn
Scglar, 4 saat süren Merkez
Yönetim Kurulu'nda CHP-
Derviş yakınlaşmasını
degerlendirdikJerinı
belirtti. Fikri Sağlar. CHP
Genel Başkanı Denız
Baykal'ın çağnsını da
eleştirerek "Bize biad
edenlergelsin diyor' dedi.
Evren'den
yalanlama
• ANKAR\
(Cumhuriyet) - Karnu
Emekçileri Sendikalan
Konfederasyonu (KESK)
Genel Başkanı Sami E\Ten,
eski Devlet Bakanı Kemal
Derviş'ın CHP'ye
önereceği isımler arasında
isminin de yer almannın
gerçeği yansıtmadıg'jıı
belirterek, "Sayın Derviş'le
aynı safta oldugumu ileri
sürmek eşyanın tabiatına
aykındır" dedi. Evren,
"Solun birlikteliği ve bir
güç olarak bu kötü
gidişata karşı çıkılmasırun,
ancak IMF politikalanru
reddeden bir temelde
olabileceğine
inanıyorum" dedi.
Taşanlar
DYP'den aday
• ANKARA (A.NKA) -
Merkez valisi Orhan
Taşanlar DYP'den
milletvekili aday adayı
oldu. Baş\
r
unısunu dün
öğleden sonra parti genel
merkezine gelerek bizzat
yapan Taşanlar'ın
Bursa'dan aday olduğu
öğrenildi. Polis kökenli
olan Taşanlar, Ankara
Emniyet Müdürlüğü
sırasında gösterici bir
memuru tokatlamasıyla
adını duyurmuştu. Daha
sonra vali olan ve
Bursa'da da görev yapan
Taşanlar. bir süre önce
merkeze çekilmişti.
Yahnici: Şahin
rüya görmiiş
• ANKARA.
(Cumhuriyet) - M H P
Genel Başkan Yardımcısı
Şevket Bülent Yahnici.
DYP'li Nevfal Şahin'in
Bayındırlık
Bakanlığı'nda tller
Bankası bünyesinde
projesi olmayan 300 adet
yatınmın ihalesinde
seçim öncesinde
yolsuzluk yapılacaguıa
ilişkin iddialanna, yazılı
bir açıklama yaparak
yanıtverdi. Şahin'in
iddialannda MHP'nin
adının geçmediğini
ancak, basın yayın
organlannın MHP'nin
adını kullandığını
kaydeden Yahnici, "Seyuı
DYP sözcüsü gece rijyı
görmüş, gündüz de buıu
kamuoyuna anlatmıştır.
Ortada ne böyle bir ihıle
hazırhğı, ne de Sayın
Şahin'in ifadesiyle biı
ihale yolsuzluğu. proj;si
yoktur" dedi.
Necdet Tekin
Makedonya'da
• İstanbul Haber Servis -
Makedonya Eğitim ve
Bilim Bakanı Nenad
Novskoyski'nin davetlis
olarak Üsküp'e giden M l i
Eğitim Bakanı Necdet
Tekin, Atatürk
Havaalanı'nda yaptığı
açıklamada, geçen sen»e
Makedonya ile imzalaına
ânlaşmayı gözden
geçireceklerini, aynca
buradaki soydaşlanmuzn
anadillerinde eğitim
konusunda eksikliklerni
iuyduklan araç gereç e
Jiğer materyallerin
smimine çalışacaklainıı
soyledi.
Bugün Derviş'le görüşecek olan CHP lideri: Başbakan siyasi yaşamını CHP'de noktalasın
Baykal'danEcevit'edavetANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP lideri Deniz Baykal Başbakan Bü-
lent Ecevit'e siyasi yaşamını CHP'de
noktalaması çağnsında bulundu. CHP
Genel Başkanı Baykal ile Kemal Der-
viş bugün yeniden bır araya gelerek "se-
çim sonrasıiktidarprogramı" ve "Tür-
kiye'yi yönetecek kadrolar" ana başlık-
lannda yoğunlaşan görüşmelerini sürdü-
recekler. CHP'nın bazı kadrolannın
"TMF potitikalannın baş sorumlusu ve
uygulayacısı" olarak nitelendirip sessız
birdireniş gösterdiği Derviş'in, program
konusunda vanlacak uzlaşmanın yazılı
bir metinle kamuoyuna duyurulmasını
istediği vurgulandı.
Derviş, DSP ve YTP ile ıttıfakın zor-
lanması gerektiğini söylerken, Baykal "ın
Ecevit ile YTP lideri tsmail Cem'den
randevu isteyebileceği bildirildi. Der-
• KemalDerviş, sosyal. demokrat partilerin ittifakının
zorlanması gerektiğini söylerken, Deniz Baykal'ın Bülent Ecevit
ile îsmail Cem'den randevu isteyebileceği belirtiliyor. Baykal,
"Sayın Ecevit'in siyasi yaşamını gerçekleştirdiği yer CHP'dir.
0nun çatısı altuıda olmak zorundadır" dedi.
viş'in, DSP'nin parçalanmasında so-
rumluluğu olduğu değerlendirmelerin-
den çok rahatsız olduğu ve bu nedenle
Ecevit ile eşi Rahşan Ecevit'i arayarak
"DSP'yi ben böhnedim. Hüsamettin Öz-
kan'ın siyasetten aynlmayı düşündüğü,
ancak benim ısranmla kaküğı haberle-
ri doğru değildir. Aksine, Ozkan bana B-
rar etti" dediği öğrenildi. Derviş dün,
"Hâlâ umutiuyum. Sayın Ecevit, Türk
solunun çok önemli bir öncüsüdür. kat-
kılan olacak diye ümit edivorum" diye
konuştu.
Baykal dün akşam atv'de, gündeme iliş-
kin sorulan yanıtladı. Ecevit'in Türk si-
yasi yaşamındaki en önemli isimlerden
biri olduğunu belirten Baykal, "Saym
Ecevit, siyasal yaşamını seçimlerden son-
ra kapatacağuu söylüyor. Eğer kapata-
caksa. bunu siyasi yaşamını başlarüğı
yerde yapmahdır. Saym Ecevit'in siyasi
yaşamını gerçekleştirdiği yer CHP'dir.
Onunçansaftmda ohnakzorundadır. Bu-
nu CHP Genel Başkanı olarak ifade edi-
yorum" dedi. Baykal, amaçlannın "Tür-
kiye'detek parti iktidan" olduğunu söy-
lerken "Bu ütopik bir düşünce değildir,
gerçekkştirilebUir. Önümüzdeki dönem-
de yapacağunız temaslaria bunu başar-
maya çanşacağız. Halkımız 3 Kasım'da
oylannı tek parti iktidaniçin kullansın"
dedi.
Derviş ve Baykal dün birgazetede, iki-
li görüşmenin ıçeriğine ilişkin yer alan
haberleri de ortak yazılı açıklamayla ya-
lanladılar. Açıklamada haberin "tama-
men hayal ürünü vegerçek dışı" olduğu
vurgulandı. Bu ortak açıklama, CHP'li-
lerin "Dervişyüzde99 CHP rozeti taka-
cak" beklentisini güçlendırdı.
Derviş, dün öğleden sonra bürosunun
önüne çıkarak yaptığı kısa açıklamada
ise basında yer alan bazı haberlere tep-
ki göstererek "Oya Ünlü hanımdan baş-
ka kimse benim aduna konuşamaz. Ke-
mal Bey böyle düşünüyor diye Oya Ha-
nım dışında kimse bir şey söyiemese iyi
olur. Aksi halde vanılücı olur" dedi.
Cürkan, Karaa ve Arabacı
9'lann3'ü
CHP yolunda
TÜREY KÖSE
ANKARA - DSP'de
"91ar" olarak anılan ekip
bölündü. Ekipte yer alan
bazı milletvekillerinin
birkaç gün içinde istifa-
ya hazırlandığı; Tahir
Köse, Bayram Fırat Da-
yanıklı ve Cengiz Gü-
leç'in ise DSPde kalaca-
ğı bildirildi. Başbakan
Bülent Ecevit'in önceki
günkü görüşmede 9'la-
nn ortak açıklamalar
yapmasına "Bu yapüğı-
nız hizipçiliktir, tüzüğü-
müzde veri yoktur" di-
ye tepki gösterdiği öğre-
nildi. Ecevit'in "Bun-
dan sonra çahşm, kendi-
nizi ispat edin" sözleri
de 9'lardan bazılannın
tepkisineyol açtı.
lluçGurkan,AK Ara-
bacı, Bayram Fırat Da-
yanıklı, Emin Karaa. Sa-
dık Kırbaş, Cengiz Gü-
leç, Ahmet Arkan. Er-
tuğrulKumcuoğluve Ta-
hir Köse olağanüstü ku-
rultaya gidilmesı ve son
günlerde yoğunlaşan sol-
da bütünleşme arayışla-
n içerisinde DSP'nin de
yer alması için bugüne
dek çaba gösterdi. 9"la-
nn önceki gün Başba-
kan Ecevit'le yaptıklan
görüşme sonunda, yolla-
nnın aynlacağı ortaya
çıktı. Gürkan, Karaa ve
Arabacı'nın CHP'ye yö-
nelmesi bekleniyor. Gür-
kan'ın daha önce yaptı-
ğı açıklamalarda "sade
birvatandaş olarakoyu-
nu CHP'ye vereceğmi"
söylediğine dikkat çe-
kildi. Köse, Dayanıklıve
Güleç'in ise DSP'de kal-
maktan yana olduğu vur-
gulandı. Güleç, Ece\it'le
yaptıklan görüşmeden
memnun aynldıklannı,
ancak aralanndan bazı-
lannın bu görüşte olma-
dığını vurguladı. Güleç,
"GalibabiryolavTimma
yaklaşûk. tlkeü bir mü-
cadele venfik. Ama so-
nunda gerçekçiyiz, bir
yerekadar.Arok zaman
dar. 9 arkadaşımızm da
aynı değerlendirmeiçin-
de olması beklenemez.
Bir iki gün içinde birav-
rışma olacak" dedi.
9'lar önceki gün yap-
tıklan görüşmede bütün-
leşme konusundaki gö-
rüşlerini Başbakan Ece-
vit'e bir kez daha iletti-
ler. Başbakan Ecevit'in
ise 9'ların bütünleşme
arayışlanna destek ver-
mek için yaptıklan son
yazılı açıklamada yer
alan "yeni bir böhınme
girişiminin sonuçsuzkal-
masından" duyulan
memnuniyetle ilgili söz-
leri KemalDerviş'e des-
tek olarak algıladığı
öğrenildi.
tĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
ECEVÎT 'BİRLÎK DEFTERİNÎ' KAPATTI
Ittifaklar için
vaktimiz y ok
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Bülent
Ecevit, seçimlere çok kısa bir
zaman kaldığını belirterek
solda birlik arayışlanna ayı-
racak zamanlannın
olmadığını söyle-
di. Ecevit, "Bizöte-
den beri seçim ça-
bşmalanndaittiiak
vadailtihaklaraiti-
bar etmedik. VaJdt
avırmadık. Şimdi
de böj1e şeylereva-
kit ayıracak zama-
nımız yok" dedi.
CHP lideri Deniz Baykal'la
eski Devlet Bakanı Kemal
Derviş'in görüşmelerine de
değinen Ecevit, "Birtakun
zorluklan var nu, yok mu
Bülent Ecevit
önümüzdeki günlerdegörece-
ğfe" diye konuştu.
Derviş telefon etti
Ecevit dün NTV'de yaptı-
ğı konuşmada, sol-
da birlik arayışla-
nyla ilgili hem bir
hazırlıklannın bu-
lunmadığını hem
de konuya ayıra-
cak zamanlannın
olmadığını belirt-
ti. Derviş ya da
Baykal 'dan bir ran-
devu talebi gelme-
diğini söyleyen Ecevit, Der-
\iş'in kendisini telefonla ara-
yarak, "bazı yanhş anlama-
lan düzeltmek isteğini ilet-
tiğmi" dile getirdi.
YTP GENEL BAŞKANI ALMANYA'DA
Cem: Derviş
hâlâ dostum
Haber Merkezi - Yeni Tür-
kiye Partisi Genel Başkanı ts-
mafl Cem, eski Devlet Baka-
nı Kemal Derviş ile dostluğu-
nun devam ettiğini söyleye-
rek, Derviş'in siya-
seten tercihini yap-
tığını ve hayırlı ol-
masınıdiledı.Cem,
Baykal-Derviş gö-
rüşmesi konusun-
da, "Başkalannın
parnleriveçalışına-
lanhakkDKİabirşev
sövlevemenı, kendi
yohımuza ciddiyet-
le çıkük, yohımuza devam et-
mekteyiz" dedi.
Cem ve YTP Genel Sekre-
teri tstemihan Talay, Alman-
ya Başbakanı ve Ahnan Sos-
İsmailCem
yal Demokrat Parti Genel Baş-
kanı GerhardSchröder ile gö-
riişmek ve çeşitli temaslarda
bulunmak üzere dün Berlin'e
gitri. Atatürk Havalimanı'nda
Cem, YTP'nin ilk
yurtdışı teması olan
Almanya'nın, Tür-
kiye'nin AB süre-
cinde kilit ülkele-
rin başında geldi-
ğini belirtti. Cem,
-Bİ7Ö/i;IUkte4Ka-
sun'ı düşündüğü-
müzdeYTP'nmya-
ünmı. üretimi her
şeymönöndetutan ekonomik
yaklaşımı dikkate almdığmda
Atananya'yı çok önemli des-
tek ve kaynak olarak nitele-
mekteviz" dedi.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com
Kamuoyu araştırmalan AKP'nin
diğer partilerle kıyaslandığında
açık ara önde olduğunu göste-
riyor. Manzarao ki; bu seçim sis-
temi ve bu tempoyla AKP yeni
Meclis'te birinci parti haline ge-
lecek. Bu arada yasal bir sorun
çıkmazsa Recep Tayyip Erdo-
ğan da başbakan adayı olabiie-
cek.
AKP'nin birinci parti olması as-
lında yeni değil. Recep Tayyip
Erdoğan, Erbakan ve arkadaş-
lanndan ayrıldıktan hemen son-
ra kurduğu partisiyle, ilk günden
toplumda büyük bir ilgi ve çekim
kaynağı haline gelmişti. Erken
seçime kararveren iktidar parti-
leri de AKP'nin bu yükseüşini bi-
liyorlardı.
Erken seçime karar verildiği
sırada Başbakan Bülent Ece-
" vit, AKP ve HADEP'İ hedef alan
açıklamalarda buiunmuştu. Ona
göre bu partiler, rejimi sıkıntıya so-
kacaklardı ve oylannı hızla arttı-
nyorlardı.
• • •
Recep Tayyip Erdoğan'ın li-
deıiik ettiği AKP toplumdan ne-
den ılgi görüyor? Recep Tayyip
AKP Neden Yükseliyor?
Erdoğan'ın serüvenini izleyerek
bu konudabiryorumyapabiliriz.
Erdoğan bir mitingdeki konuşma-
sı nedeniyle TCK'nin 312. mad-
desine muhalefetten hüküm giy-
di ve bu cezasını hapse girerek
tamamladı. Onun hapse atılma-
sı, bu sisteme kızan geniş ke-
simlertarafından ilgiyle karşılan-
dı. Cezaevine girmesi büyük bir
olay haline geldi. Yazıp okudu-
ğu şiirler en çok satanlar listesi
içinde yer aldı.
Tayyip Erdoğan, cezaevinden
çıktıktan sonra Islamcı hareketin
tartışılmaz lideri Necmettin Er-
bakan'a başkaldırdı. Refah Par-
tisi'nin son kongresinde Erdo-
ğan'ın ekıbinde yer alan Abdul-
lah Gül, Erbakan'ın destekledi-
ği Kutan'a yakın bir oy aldı. Re-
fah geleneği içinde artık bir Tay-
yip Erdoğan rüzgârı esiyordu. Bu
rüzgâr, sağın diğer partılerinden
umudunu kesen çaresiz kitlele-
ri de kısa sürede etkisi altına al-
dı. AKP'nin yükselişi bu tepki
içinde bir anlam kazandı.
•••
Tayyip Erdoğan'ın çevresin-
deki isimler, Milli Görüş gelene-
ğinin nispeten genç ve ılımlı gö-
rünen kesiminden geliyordu. Ab-
dullah Gül, BülentAnnç, Ertuğ-
rul Yalçınbayır geleneksel Milli
Görüş çizgisinin muhafazakâr
havasını değiştiren bir imajla ha-
rekete geçtiler. Çaresiz, sıkıntılı ve
ekonomik krizin yoksulluğa terk
ettiği kitleler, yeni diye baktıkla-
rı AKP'ye yöneldiler.
Islamcı sermaye son yıllarda
Anadolu'nun bazı kesimlerinde
önemli bir gelişme kaydetmişti.
Kapitalizmin kuralları içinde ya-
tınmlar yapan bu kesimler, Istan-
bul'dakitüccarve esnaflada bağ
içindeydi. Işte bu kesim, "deği-
şim" diyen Tayyip Erdoğan ve
ekibine destek çıktılar. Erbakan,
Anadolu'da ve Istanbul'da orta
büyüklükteki tacirlere dayanıyor-
du. Bu tacirler geleneksel bir sis-
tem içinde ticaret yapıyorlardı.
Küreselleşme bu geleneksel
ticari kesimin ilişkilerini sarstı.
Yenileşen ve dışa açılan orta bü-
yüklükteki Anadolu sermayesi,
istanbul büyük sermayesine ve
devlete sırtını dayayarak ihale
kapan müteahhitlere tepki için-
de yeni birarayışiçinegirdi. Ide-
olojik olarak Islami ideolojiye yat-
kın olan bu kesim, Tayyip Erdo-
ğan ve arkadaşlarında kendıle-
rine yeni bir çıkış yolu buldular.
Erbakan'ın sürekli gerilim çıkaran
ve başansızlığa uğrayan çizgisi-
ni terk ettiler.
•••
Bu tüccar ve sanayici kesim,
halkla da geniş bağlara sahip. Iş-
te bu kesim, toplumdaki tepki ve
öfkeyi AKP'den yana bir ilgiye
dönüştürmeyi başardı. AKP, da-
ha önce MHP'ye, RP'ye, ANAP
ve DYP'ye giden oylann önemli
desteğini kazandı. Geçen seçim-
lerde tepki oylarının önemli bir
kısmını alan MHP, bu süreçten
en fazla olumsuz etkilenen parti
haline geldi.
Tayyip Erdoğan, toplumun gö-
zünde devlet mağduru, rejim
mağduru bir liderolarak görünü-
yor. Şimdiye kadarki tecrübeler
gösteriyor ki "derin iktidar" kimi
hedef alırsa toplumun önemli bir
kesimi ona oy veriyor. 1950 se-
çimlerinde DP'nin yükselişi,
1965 te DemireTin başansı, 1973
seçimlerinde Ecevit'in oy patla-
ması yapması, 1983'te Ozal'ın,
1995'te Erbakan'ın birinci gel-
mesinin arkasında "Ona oy ver-
meyinyoksa kötü olur" türünden
merkezden yöneltilen tehditli uya-
nlann ters tepmesi vardı.
Sonuç olarak, AKP tepki oy-
lannın temsilcisi. Bu tepkiyi kimin
ve kimlerin yarattığı üzerinde dü-
şünmek gerekiyor. Soiun, biröz-
gürlük ve demokrasi muhalefeti
konusunda yaya kalması da Tay-
yip Erdoğan'ın böyle bir misyo-
nun temsilcisiymiş gibi aigtlanrna-
sına neden oldu.
Yasakfaolmuyor... "Kurtarıcı-
lar" sonunda bir şeyi kurtarmıyor,
toplumun tepkisel davranması-
nın koşullarını hazırlıyor. AKP'nin
bu hale gelmesinin sebebi halk
değil. halkıntepkisi. Bunu görme-
den bu kısır döngüden kurtula-
mayacağız.
GLOBALPOLITIKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
ABD Sağında Savaş
Tartışmaları
ABD savunma çevrelerinde alttan alta sürmekte
olan derin bir görüş ayrılığı nihayet su yüzüne çıktı.
Cumhuriyetçi Parti'den kimi önemli isimler, Irak'ta
bir "rejim değişikliği" gerçekleştirmek için günde-
me gelen askeri müdahalenin ABD'nin uzun dö-
nemli çıkarlarına uygun bir biçimde hazırlanmadı-
ğını düşünüyorlar. Bu tartışmalann satır aralarında,
bir Israil etkisinin ABD'nin uzun dönemli çıkarlarına
zarar verebileceğine ilişkin bir endişe de okunabili-
yor.
'Savaşa tek başına gitme'
1991 Körfez Savaşı ittifakının mimarlarından, Ba-
ba Bush'un Güvenîik Konseyi Danışmanı Brent
Scovvcroft, Wall Street Journal'da 15 Ağustos'ta
"Saddam 'a Saldırmayın" başlıklı yorumunda, Irak'ta
rejim değişikliği amaçlayan bir askeri operasyonun
ABD'nin uzun dönemli hedefleriyle, örneğin "tero-
rizme karşı uluslararası savaşla" ilişkisinin çok iyi
değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, Sad-
dam'ın 11 Eylül saldınsıyla. teröristlerle bir ilişkisi ol-
duğuna dair kapıt bulunmadığına, dünya kamuoyu-
nun muhalefetine rağmen gerçekleştirilecek bir ope-
rasyonun bölgede "kıyamete yol açabileceğine",
savaşın öngörülenden çok daha uzun ve kanlı ola-
bileceğine, Saddam devrildikten sonra ABD'nin
Irak'ta planlandığından daha uzun bir süre kalması
olasılığına dikkat çekti. Scovvcroft, Filistin - Israil çe-
lişkisinin gözardı edilerek, Müslüman dünyasını he-
def alıyormuş izleniminin verilmemesi gerektiğini
söyledi.
İki gün sonra, New York Times Scovvcroft'un ya-
zısını diğer tartışmalarla birieştirerek "Cumhuriyet-
çiler, Irak Konusunda Bush'tan Ayn Düştü" başlı-
ğıyla ön sayfadan özellikle vurgulayarak verdi. Ti-
mes'a göre Scovvcroft'un yanı sıra, Baba Bush dö-
neminde Içişleri Bakanı olarak görev yapan Eagle-
burger ve ABD dış politikasının büyük isimlerinden
Kissinger'in de olası bir Irak savaşıyla ilgili önemli
kaygıları vardı. Daha sonra CNBC'ye konuşan Kis-
singer, "Başkan felsefi yaklaşımı koydu ama gere-
ken siyasi çerçeveyi henüz oluşturmadı" diyecek-
ti. Times, Colin Powell ve yardımcısı Armitage'in
da benzer kaygıları paylaştığını ileri sürdü.
Bir başka uyarı da Körfez Savaşı'nın komutanı
General Schwarzkopf'tan geldi. Londra The Tı-
me'ın aktardığına göre Schwarzkopf, Bush'un tek ba-
şına davranmaması gerektiğini, savaşın başlama
noktalannın Türkiye ve Kuveyt ile sınırlı tutulamaya-
cağını, Suudi Arabistan'ın da mutlaka savaşa katıl-
ması gerektiğini düşünüyordu. Kosova savaşında
NATO ordusunu yöneten Wesley Clark da savaşın
uluslararası kurumların dışında gerçekleştirilmesi-
nin köklü birhata olacağını düşünüyordu. TheTime,
Meclis'teki muhafazakâr grubun başkanı Teksas'lı Ric-
hard Armey'in de "durup dururken Irak'ayapılacak
birsaldınnın haklı gösterilemeyeceğini" söylediğini
aktardı.
Zbigniew Brzezinski de VVashington Post'ta ya-
yımlanan yazısında, tartışmanın ruhunu, ABD Sad-
dam'ı devirmek için birsavaşa girecekse, bu "ABD'nin
küresel hegemonyasını meşru kılacak bir tarzda ol-
malı ve aynı zamanda daha sorumlu bir uluslarara-
sı güvenîik sisteminin oluşmasına katkıda bulunma-
lı" diyerek özetledi. Savaşa gitmeden önce üç ko-
şul yerine getin'lmeliydi. Birincisi, ABD, Avrupa'nın
savaştan başka yol olmadıöını kanıtlayarak deste-
ğini almalı. Ikincisi, Filistin -Israil çelişkisi her iki ta-
rafa da basınç yapılarak pasifize edilmeli. Üçüncü-
sü, savaş kararı Başkan ve birkaç yardımcısı tara-
fından kapalı kapılar ardında alınmamalıydı.
JINSA ve diğerleri
Dünya kamuoyunda büyük ilgi çeken bu eleştiri-
lere, ABD muhafazakâr dış politika çevrelerinde şa-
hinler olarak bilinen kesimden sert bir tepki geldi.
Richard Perle, Scovvcroft'u "naiv" olmakla suçlar-
ken, muhafazakâr ve savaş yanlısı VVashington Ti-
mes Bush için "daha yapması gereken şeyler var"
dedi. Scovvcroft'un yazısını, The New YorkTimes'ın
iki gün ön sayfadan vermesinden çok rahatsız olan
VVall Street Journai Scovvcroft'un yaklaşımını ko-
nuya yeterince değinmeyen bir yorum olarak nite-
ledi. Ancak en kapsamlı ve sert cevaplar şu sıralar-
da şahinlerin en önemli dış politika analisti, Project
for the NevvAmerican Century Direktörü ve The VVe-
eklyStandart'\n editörlerinden VVilliam Kristol'dan
ve lsrail'in muhafazakâr gazetesi Jarusalem Posftan
geldi. Kristol "Yatıştırma Ekseni" başlıklı yazısında,
eleştirenleri, Başkan'a yol göstermeye çalışmakla
değil, engel olmakla suçladı. Povvell de görevini
doğru dürüst yapmayacaksa istifa etmeliydi.
Gerçekten de yukarda aktarılan kaygıları dile ge-
tirenlerin, ABD hegemonyasının uzun dönemli ge-
reksinimlerini, Arap - Israil sorununun yatıştınlma-
sı, savaş karannın Başkan ve birkaç danışmanı ta-
rafından alınmaması gerektiğini vurgulamalarının
özel bir anlamı var. Bush'un en yakın danışmanla-
rı, Dick Cheney, John Bolton, Richard Perle, Ja-
mes Woolsely gibi isimler, Israil Ulusal Güvenîik Iş-
leri İçin Yahudi Enstitüsü (JINSA) ve Güvenîik Po-
litikası Merkezi (CSP) isimli kuruluşlann yönetim ku-
rullarını ABD ve israil savaş sanayiinin temsilcileriy-
le birfikte paylaşmış insanlar. (Bu ilişkileri irdeleyen
ayrıntılı biraraştırma için: www.thenation.com The
man from JINSA and CSP.) Savunma Bakanı Rums-
feld Gazze'den "Sözde işgal edilmiş topraklar" di-
ye söz açacak kadar Israil yanlısı bir politikacı. "Sad-
dam'ı Beklemeyin" başlıklı. baş yorumunda (19/08)
Scovvcroft'a şiddetle saldırırken, Jarusalem Posf'un
da "Biz terorizme karşı savaş diyoruz ama gerçek-
te militan Islami yenmeye yönelik bir savaştır" vur-
gusu da israil'in tüm Arap dünyasını kapsayan bir
proje için ABD dış politikasını kullanmak istediğini
gösteriyor. Türkiye bu savaşa katılırken, yalnızca
ABD'nin hegemonyacı politikalanna değil, Israil aşı-
n sağının bölgedeki son derecede tehlikeli militarist
politikalanna da alet olmak tehlikesiyle karşı karşıya.
Sraafa seçim ödeneği yönergesi
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hazine
Müsteşarlığı, 3 Kasım'da yapılacak olan
seçimler nedeniyle partilere verilecek 79
trilyon 401 milyar liranın ödenmesi
konusunda Ziraat Bankası'na yönerge verdr
DSP'ye 19 trilyon 249 milyar lira, MHP'ye 15
trilyon 596 milyar lira, ANAP'a 11 trilyon
469 milyar lira^ DYP'ye 10 trilyon 419 milyar
lira, CHP, SP ve AKP'ye 7 trilyon 555'er
milyar lira olmak üzere 7 partiye toplam 79
trilyon 401 milyar lira ödenecek. Yetkililer,
BBP ve YTP konusunda Maliye
Bakanlığı'ndan henüz herhangi bir ödeme
talimatı gelmediğini belirttiler.