Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 2 -EMMUZ 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
17
Mehmet Uğurlu
Mehmet Uğurlu kendi halinde
bır avukattı. Dudak kıvrımlarında
hep asılı duran ince gülümseme,
mücadeleci yanına hiç
gölge düşürmezdi. Topluma
l<atkıda bulunma istenci onu
DSF'ye üye olmaya itti.
'Vefasızlık" suçlamasıyla
parteinden ayplmış bulunan
Hüsamettin Özkan'ın "manevi
evlat" olduğu DSP'de parti
Tiecisi üyeliği, MYK üyeliği ve
Ankara il başkanlığı yaptı.
Tüm özverisi ve iyi niyetine
karşılık partisinde itildi, hor
görüldü, harcandı.
Uğurlu DSP'den aynlırken
partisinden "Ne oluyoruz
yahu" dıye arayan soran
bır tek kişi olmadı.
Küsmedi, içine kapanmadı.
Içindeki gizilgücü Atatürkçü
Düşünce Derneği'ne aktardı.
ADD Genel Sekreteri olarak
Anadolu yollarını arşınladı,
cumhuriyetçi aydınlığı yurda
taşıma işlevini üstlendi.
Mehmet Uğurlu, geçen
hafta her işinde yaptığı gibi
sessizce aramızdan
ayrıldı. Alçakgönüllü,
ama çetin, onurtu bir ulusal sotcu
olarak hiç kimse onu "vefasızlık"\a
suçlamadı, suçlayamayacak da.
Işıklar içinde yatsın...
Birikim çorbası
Söz Ismail Cem'in. CNN Türk'te söy-
ledi: "Çağdaş birikimlerin ittifakı
olacağız."
Şu söz de aynı ittifakın:
"Türbana saygılıyız."
ISIK KANSU
Emegin Sesini DinleyelimEmek Platformu'nun geçen hafta Yalova'da
gerçekleştirdiği toplantı, oluşumlaryaratan, ya-
rattıklan oluşumları parlatan, sermaye kesimın-
den bir örgüt "Gık" dese manşetlere taşıyan
medyanın haber gündeminde bile değildi.
Niye? Kamu çalışanlanndan işçilere, hekim-
lerden mühendislere değin milyonlarca yurtta-
şın sesi Emek Platformu onlaragöre "cızırtı" ya-
pıyor da ondan.
Emek Platformu'nun yayımladığı bildiride,
"Emek kesimine oluşum moluşum vız gelir"
demeye getiriliyor:
"Emek Platformu siyasi alandaki gelişmele-
ri endişeyle izlemektedir. Bu gelişmeler çerçe-
vesinde dile getirilen görüş ve çözüm önerile-
ri halkımızın ve özellikle çalışanlann ve emek-
lilerin acil sorunlanna çözüm getirmemektedir.
Yapayayrışmalarsonucunda ülkemiz baskın bir
erken seçime sürüklenmektedir."
"Yapay ayrışmalar" vurgusu önemli... Emek
kesimi, asıl olması gereken ayrışmanın ekseni-
ni şöyle çiziyor:
"Yıllardır uygulanan ve başarısızlığı kanıtlan-
mış olan IMF ve Dünya Bankası programları-
nın alternatifi, uluslararası sermayenin, yeni bi-
çimlerde sunulan programlan değil, Emek Plat-
formu'nun altematifprogramıdır. Bu program,
demokratik talepleri de içerecek biçimde ge-
nişletilecek ve güncelleştirilecektir. Emek Plat-
formu Başkanlar Kurulu; kendi programını ha-
yatageçirecek, temel insan haklanna, ulusal ege-
menliğe ve hukukun üstünlüğüne dayalı, demok-
ratik ve bağımsız bir ülkeyi yaratacak bir siya-
si iradenin iktidara getihlmesinizorunlu görmek-
tedir."
Emek Platformu'nu oluşturan yöneticilerle
görüştük, bu değeriendirmenin yorumunu iste-
dik. Songünlerin "M"vaadi "Herkesimikucak-
layacağız" var ya, işte ona bir yanıtmış...
Iç bayıltıcı "AB uzun havası"na da bir efele-
me, dizemli bir kınk hava ile karşılık veriyorlar:
Avrupa Birliği ile ilişkilerimize ilişkin süreç,
politik rekabet malzemesi olmaktan kurtanl-
malı, ulusal çıkaharımız ve emekçilerin doğrul-
tusunda bir hatta oturtulmalıdır."
Emek Platformu, bütün olup bitenlerin bir
ucunun "randevulu Irak Savaşı"r\a dayandığı-
nın da farkında olduğunu hissettiriyor ve tavrı-
nı koyuyor:
"Bölgemizde hazırlanan savaş senaryolarına
karşı banşın egemen olması talebi yükseltil-
melidir."
Türkiye'de yalnızca iş çevreleri yok! Şükür ki,
emeğin gür sesi hâlâ çıkıyor.
Ismail Cem'in Kayseri çıkarma-
a sırasında kendisine protesto gös-
terisinde bulunan bir grup Çinkur iş-
çisine demedik laf, eklenmedik sı-
fat bırakmadılar
"CHP'nin doldurduklan, bir grup
militan, AKP'liler, Cem'in hareke-
tini baltalamak isteyen protesto-
cular, MHP'nin gönderdikleri, ye-
ni oluşumdan rahatsız olan provo-
katörler..."
Hiçbiri değildi. Çinkur işçileri ön-
ce insandı. Çinkur işçileri işsizdi ve
sorunlan, çok büyük sorunlan var-
dı...
Çinkur işçi komitesinden Sabrt
Eyigün ve Ali Söylemez ile konuş-
Çinkur işçileri Cem'den ne istedi?
tuk. Acılı öykülerini anlattılar bize:
Çinko ve özellikle ulusal savun-
ma sanayiine atık maddelerden
"kadmiyum" üreten Çinkur, ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve sa-
ğın yeni "umudu" olarak tanıtılan
Mehmet Ali Bayar ın kardeşi eski
Özelleştirme Idaresi Başkanı Uğur
Bayar'ın da altında imzalarının bu-
lunduğu bir kararia 1996'da çoğun-
luğunu Iranlılann oluşturduğu bir
şirkete satılarak özelleştirilir.
Özelleştirme kararıyla, Çinkur iş-
çilerinin hak ve alacaklan satın alan
şirkete devredilir ve fabrikaya 3 yıl
çalışma koşulu getirilir.
Çinkur'u devralanlar, bu üç yıl
içinde bankalardan ve özel kuruluş-
lardan bol miktarda kredi kullanır,
üç yıl dolunca da piyasaya yakla-
şık 60 milyon dolartık borç takar ve
zarar ettikleri gerekçesiyle de fab-
rikayı kapatırlar. Daha sonra fabri-
ka, yine Iranlılann çoğunlukta ol-
duğu bir başka şirkete 5 yıllığınadev-
redilir. Bu süreçte fabrika, iki dönem
üçer ay çalışır.
Ancak, gerek işten çıkanlan, ge-
rek çalışan ve gerekse emekli olan
işçilerin alacaklan ödenmez. Bu-
nun üzerine konu yargıya gider.
Şu anda Çinkur iflas masasında
ve yüzlerce işçinin kıdem tazminat-
lan ödenmemiş durumda. İş akit-
leri de askıya alındığından Çinkur
işçileri başka işlerde çalışamıyorlar,
çünkü başka işe girerierse kıdem
tazminatlanndan vazgeçmiş sayı-
lacaklar...
Onlar, ne diğer partilerin parayla
tutulmuş protestocularıydı ne de
provokatördüler. "Sosyaldemokrat"
Kayseri Milletvekili Ismail Cem, du-
rup dinleseydi Çinkur işçilerini, bu
öyküyü anlatacaklardı...
ÇALIŞANLARIN
SORULARI/SORLNLARI
YILMAZ ŞİPAL
SSK Yaşlıhk Ayhklan
'Gecikme Farkları'
Kamuoyuna Sosyal Güvenlik Yasası olarak tanıtılan ve tşsizlık Si-
gortası Yasası'nı da içine alan 4447 sayılı yasa ile SSK aylıklannın
artışını belirleyen Sosyal Sigortalar Yasası'nın Ek 23. maddesi. 1
Ocak 2000'den geçerli olarak yürürlükten kaldınldı.
Bu madde yürürlükten kaldınlmadan önce. SSK sigortalılannın ma-
lullük, vaşlılık. dul ve yetim aylıklan. 2 ayn gösterge tablosunda yer
alan 241 "Gösterge sayısının katsa>ı ik çarpılması SODUCU" hesaplan-
maktaydı ve "Katsa^ınuıdeğişmesi halinde, değişikliğiıı\iirürKiğegir-
diği tarihten itibaren, yeni katsayı esas ahnarak" bu aylıklar arttınl-
makta ve oluşan aylık farklan da ayhkJara eklenerek ödenmekteydi.
4447 sayılı yasa ile. 1 Ocak 2000'de SSK aylıklannın hesaplanma-
sında \ e bağlanan aylıklann artmasında uygulanan "gösterge ve kat-
sayı sistemi" de yürürlükten kaldınlmış oldu. Kaldınian katsayı ve 241
göstergeye dayalı sistemin yerine. aylık artışlannı TÜFE'ye bağlayan
Ek Madde 38 >airürlüğe gırdi. 1 Ocak 2000'den bu yana. SSK gelir
ve aylıklan. "Her a>' bir önceki aya göre Devlet tstatistik Enstitüsü ta-
rafindan açıklanan en son temel ydlı kcntsel yeıier tüketici fivatlan in-
deksi arüş oranı kadar arttınlarak" belirlenmektedir.
Bakanlar Kurulu'nun 19.2.1999 günlü. 9912473 sayılı karan ile
SSK gelir ve aylıklan. tahsis numaralannın "son rakamlanna göre"
dört partide ödenmesi öngörüldü.
1. parti: -Tahsis numarasııun son rakamı 9.7 ve 5 oianlara her aym
ondokuzuncu".
2. parti: -Tahsis numarasının son rakamı 3 ve 1 oianlara her ayın
yirmibirinci".
3. parti: "Tahsis numarasının son rakamı 8,6 ve 4 oianlara her ayın
yirmükinci".
4. parti: Tahsis numarasının son rakamı 2 ve 0 oianlara her ayın
yirmiüçüncü".
günlerinde aylıklan, "Birer ayJıkdönemler halinde vepeşin olarak"
ödenmektedir.
4447 sayılı yasanın. SSK aylıklannın 1 Ocak 2000'den geçerli ola-
rak TÜFE'ye bağlanması sonucu. aylıklann geç ödenmesi gündeme
gelmiştir.
4759 sayılı yasa ile. 1 Haziran 2002'de bu uygulama değıştirilmiş-
tir. Yeni uygulama ile. SSK "geKr ve ayüklan". 1 Haziran 2002"den
geçerli olarak. "Her ay ödeme tarihinde bir önceki aya göre" ve yine
TÜFE "arüş oranı kadar arttınlarak" ödenecektir.
Ancak. SSK'den aylık alanlar için 1 Ocak 2000 ile 31 Mayıs 2002
arasındaki dönemde aylıklann geç ödenmesi sonucu "gecikme far-
la" oluşmuştur.
1 Ocak 2000 ile 31 Mayıs 2002 arasındaki. 2 yıl 5 aylık döneme
ilişkin geç ödenen aylıklann "geç ödeme farklannın" da hesaplana-
rak ödenmesi gündeme gelmiştir.
Bu farklann tutan ne olacaktır sorusunun yanıtını aşağıya aldığı-
mız tabloda vermeye çalıştık.
S^K >a-lılık A\hk]aruun TİTEden Sonra Oluşan Geç Ödeme Farklan
iGerilıme Zamnu Hariç!
TIFE (X)TIFE Artışı
lıgolaması A.\ lık
OcaUOOO V\90
Şubat2000 °»4.9O
Birikmiş
Man2000 VUO
\ısan20OO
\UMS2000
Haz:ran2000
Teramuz 2000
AZIKÜS 2000
E^!ÛI:OOO
•o2.90
%2.30
Ekım2000 "
tasım 2000 • !
talık2000
0uk2001
$ubat2001
Maıt 20(11
Vsan2001
Ma\ıs2001
Hanran'2001
Tetranuz2001
Aeustos20ÖI °
Evlü! 2001 '
Efam 2001 '
Kasun 2001 •
Aralık 2001 '
Ocak 2002 •
Subat 2002 •
Man 2002
Vısan 2002
Nîavıs 2002
»2.20
oOJO
o220
»2.20
.3.10
'.3.10
.3.70
«2.5Û
«2.50
.1.80
.6.10
.10.30
•o5.10
»3 10
»2.40
»2.90
»5 90
.6.10
o4.20
«3 20
.5 30
.180
.120
.2.10
Maaş Artşian Toplarra
ISGüDhîkFark Tnplarm 11
2&GûnhikFart,Tcplamı(2.
21 Gûnhjk Fai Tcplamı (3
22 Giiniüt Fark Tcplamı(4
o5.9C
.11.09
.15.20
.18.54
»21.2
7
»-023.93
.24.80
.2^.55
'»30.35
.34.39
'•38.56
•43.69
»47.28
.50.96
»53 68
•63 05
-.79.85
»«9.02
«94.SS
.99 56
.105 34
.11746
/.130.72
.14042
»148 11
»16126
»165 96
»169 1:
M74.80
Parti ı
Pffltl
3
anı
Pmı
En A I VIM^ Artıjı
A\hk
4 695.810
4.130005
3.271.385
2.658.929
2169 961
2.123.354
690.476
2.185.25S
2.233 334
3.216 204
3 315 906
L
4 080.383
2 859.Ü25
293ü501
2 162 ~ IG
7 461 108
13.366 758
7 300.196
4.663.680
3
7
22 520
4 605.998
9 642 5^6
10.551641
1.712.616
6.123.083
10465.879
3742.835
2 540.138
4.498.584
139126.851
1 Ginlfik
156.527
137.66T
109.046
88.631
72.332
70.778
23.016
72.842
7
4.444
10120
1
110.530
136.013
95.301
9
7
.683
"2.090
248.TJ4
445 559
243 340
155 456
124 084
153 533
321419
351 921
25"087
204 103
348 863
124 761
84 671
149.953
4 6." 562
83.476.111
92.751134
T7.3S8 "96
O2.026J5'
\ ı SSK aylıklarma bır öncekı aya a.ı TUFE uvgulanmaktadır
En Çok M u ; Artrçı
Avlık
9.132.315
8.031.948
6.362.123
5.171 030
4.220.0%
4.129 455
1.342.824
4.249.845
4.343.342
6.254.807
6.448 706
7 935.445
5 560173
5 699 178
4 205 993
14 51D209
25 995 397
14 197.272
9 069 830
7 239 480
8 957 650
18 752 685
20 532.283
14.999.338
11 908 046
20.353 827
7.278.989
4.940.007
8.748.'
?
53
270yi 047
1 Gnnlûk
304.411
267 732
212.071
172.368
140.670
137 649
44 761
141 662
144 ""8
208 494
214 957
264 515
185 339
1S9.9'3
140 203
483.6
7
4
866.513
473.242
302 328
241316
298 588
625.090
684.409
499.9
7
8
396.935
678.461
242.633
164.66
7
291.625
9.019035
162342628
180380.698
189399
7
33
198.418 768
KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK behicak * turk.net
HARBİ SEMÎH POROY semihporoy(â yahoo.com
TARİHTE BUGÜN MVMTAZARIK\N 22 Temmuz
r<
DOKU
v
NUN İNCELENMES/..
18OZ'D£ SUGÜ/V, FKAHS/2 Afi/ATUMİ l/£ PİZYOLOjf
ÖLMUÇTİJ. HSA/Û2.
SfL£
HÜC&E-
Ç4ĞM,
OOKÇ/ BtÇt'M-
ŞÜYÜK
VE İŞLEIS
İ MEYPAM/I G£C£<V OO-
LEMMİŞrt- Sü Sft-r'to ADAfa(*l/M TEK HATASf, o
StfZALAR GEL/ŞMEKTE OlAN MİGeOSKOPA <Sa-
VENMEYİP, Af£AÇT7eMAL4/StN/ ÇfPL^fC SÖZl£
ESPİYE İÇRA DAİRESİ'NDEN
GAYRİ1VIE\KULÜN AÇIK ARTTIRIVIA İLANI
Dosya No: 2000-287
Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi. kıv-meti. adedı. e\safı:
1. Espiye ilçesi Ericek köyünde, Arahk'1998 tarih. 1 nolu. 52 52 cilt. 5 shf.de kayrtlr. >üzde 15-20 meyile sahip olup 10.000 m2'dir. Yüzde
4O'ı çalıiık. v-üzde 4O'ı çayır ve yüzde 20'si de mtsır tarlasıdır. 4.600.000.000. TL değerinde olup satış saa'ti: 14.00-14.05.
2. Espiye ilçesi. Esentepe Mah. 301C. 111. C.D pafta. 2 ada. 124 parsel olup 205.18 m2'dir. Belediye imar planı içinde ve belediye hizmet-
lerinden yararlanmaktadır. Yüzde 5-10 meyile sahiptir. Eski Espi\e-Yaalıdere yoluna cephesi vardır. 12.310.800.000. TL değerinde olup satış
saati: 14.05-14. 10
3. Espiye ilçesi Esentepe Mah. 30.111. C.D. pafta, 2 ada, 125 parsel olup 235.42 m2'dir. belediye hizmetlerinden yararlanmakta olup imar
planı içindedir. 2312 24.00 borçlu hissesi satılacak olup yüzde 5-10 meyillidir. Eski Espiye-Yağlıdere yoluna cephesi vardır.
Satış şartlan: 1- Borçlu hissesine 13.607. 000. TL değer takdir edilmiş olup saat 14.16-14.15 arasında Espiye Adliyesi önünde açık arttır-
ma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin yüzde
7
5'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış mas-
raflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Bö\le bir bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıvla 19 09 2002 Perşembe
günü aym yerde a>nı saatte ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edılememişse gavrimenkul en çok arttıranın taah-
hüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edılecektir Şu kadar kı arttırma bedelinin malın
tahmin edilen kıymetinin yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenın alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan baş-
ka paraya çevırme ve paylaştırma masraflannı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir.
2- Arttırmava iştirak edeceklenn. tahmin edilen kıymetin vıizde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın temi-
nat mektubunu \ermeleri lazımdır. Satış. peşin para iledir. alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi. ihale
pulu. tapu harç ve masraflan alıcıya aıttir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. KDV alıcı>a aittir.
3- Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gavrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa daır olan iddialanm daya-
nağı belgeleri ile on beş gün içinde dairemıze bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç
bırakılacaklardır.
4- thaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm ahcılaı ve kefilleri, teklif ettikleri bedel
ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsılen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temer-
rüt faızı aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsıl olunacak. bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebılmesı için daırede açık olup masrafi verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönde-
rilebilir.
6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan. başkaca bilgi almak isteyenlerin 2000-287 sayılı
dosya numarasıyla müdürlüğümüze başv urmalan ilan olunur. 04 07 2002
(*) llgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 43282
SAGNAK
NtLGÜN CERRAHOĞLU
11 Eylül Cenova'da mı
Başladı?
Cenova'da önceki gün yaşam gene durdu. Yüz bin
kişi bir kez daha "globalleşme karşıtı hareketin"sim-
gesine dönüşen kenteaktı. Hiçbirorganizasyon, hiç-
bir siyasi lider ya da parti inisiyatifi olmaksızın; "ken-
diliğinden" oluşan göstericiler ordusu, bir yıl önceki
gibi Cenova'yı "teslimaldı".
ilk durak, "globalleşme karşıtlannın şehidi" Car-
lo Giuliani'nin öldürüldüğü meydan oldu: PiazzaAli-
monda. Adı "Carto Giuliani Meydam"na çıkan mey-
danda göstericiler şarkılar söyledi önce. Mumlar ya-
kıp, balonlar uçurdular. Slogan attılar "Cenova 2001:
Sizin Zulmünüz", "Cenova 2002: Bizim Cevabımız"
pankartlanyla yürudüler. Hiçbirvitrin kınnadan. Bir ara-
ba yakmadan. Tek bir barikat kurmadan... "Banşçı
bir hareket" olduklannı kanıtlamak için yaptılar bu-
nu. Cenova'daki kanlı G-8 zirvesinden bir yıl sonra
"globalleşme karşıtı hareketin" hâlâ kanlı canlı, var
olduğunu göstermek istediler sonra. Ve dehşeti an-
dılar.
Globalleşme karşıtı gösterileri her seferinde toz
dumana katan anarşist -eylemciler- "Black Bloc"
(Kara Blok) grupları bu kez sırra kadem basmıştı.
"Kara S/o/c"çular, bu yıl nedense piyasaya çıkmadı.
"Kara Blok"un aslında uluslararası gizli servis örgüt-
lerınin yönlendirdiği "ajan provokatörier" olduğunu
savunanlar buna sevindi.
Muhafazakâr sağın, "globalleşme karşıtı hareke-
tin çehresi" diye takdim ettiği "Kara Blok" neredey-
di? Bir yıl önce aynı kentte Bush, Berlusconi, Az-
nar, Chirac, Schröder i buluşturan G- 8'de dağı
taşı yıkan "Kara Blok"çular hani, nerde kalmıştı?
Bu ve bu gibi yığınla soru... "Kanlı Ceno^a"nın es-
rarlan hâlâ aydınlanmadı. Yığınla yazı yazıldı Ceno-
va hakkında. Sergiler düzenlendi, dokümanterler ya-
pıldı. Ama Cenova'dan arda kalan sorular yanıtlan-
madı. Nasıl olmuştu da Italya gibi bir AB ülkesinde
"hukuk devleti" bir gecede askıya alınmıştı mesela?
Yanlız Carlo Giuliani değil; savunmasız, masum, ba-
nşçı göstericiler kitle halinde inanılmaz şiddete ma-
ruz kalmış, meydan dayağından geçirilmiş, karakol-
laraçekilmiş, gözaltınaalınmış, işkenceyetabi tutul-
muş, bunlar "Uluslararası Aförgütü" raporianna geç-
mişti.
Gazeteciler bizde ancak "Gazi olaylannı" hatırla-
tan ölçüde kötü muamele görmüştü. Coplanmış, ha-
karete uğramış, dövülüp tekmelenmişlerdi. Şiddet kur-
banlarına yardım etmeye çalışan sağlık görevlileri
engellenmişti. Massimo D'Alema olan biteni "Şilifa-
şizmi" diye adlandırmıştı.
Cenova, 11 Eylül: 'Film gibi'...
Hakikaten "garip"ti olanlar. Hâlâ yanıt aranan bu
sorular -özellikle 11 Eylül'den sonra- şimdi farklı an-
lamlar kazanıyor. "Man/festo"örneğin: "Yaygınizle-
nim" diyor: "ıtalya'yabukomutun "dışardan" veril-
diği üzerinde odaklaşıyor "Tepemizde Bin Laden var.
Globalleşme karşıtlannı Cenova'da durdurun!" Ba-
tılı gizli servislerin Cenova'da görülmemiş işbitiiği
sergilediklerini belirten "Manifesto", "Cenova2001 "in
bir yol kazası olmadığını soyluyor kısacası.
Cenova'nın adeta "11 Eylül sonrası düzenin ön pro-
vası" olduğunu belirten başka yazılar da var. "£/ Pa-
;s"ten Lola Golan örneğin, "11 Eylül'den iki ay ön-
ce cereyan eden Cenova'da Berlusconi hükümeti
sanki 11 Eylül olmuş gibi hareket etti!" diyor.
llginç olan "Cenova 2001" ile "11 Eylül" arasın-
da kurulan bu bağ. Özellikle Cenova'yı bizzat izle-
yen basın mensuplan iki olay arasında bu bağlantı-
yı kuruyor. Neden?
Her şeyden önce bir "dip duygu" bu. İlk kez Ce-
nova'da fark ettiğimiz "derin bir hayret, şaşkınlık"t\
bu dip duygu. Cenova'nın "yeni dünya düzeninde"
ciddi bir yol aynmı olduğunu fark ettik önce. Avru-
pa'da çevriten bir "Missing" filmi izlergibiydik. Bu "film
gibi" duygusunun yarattığı şok ve hayreti kısa süre
sonra 11 Eylül'de yaşadık.
Cenova, 11 Eylül gibi, tarifi zor bir "korku" saldı içi-
mize. Batı'nın tartışılmaz ve kazanılmış "haklannın"
bir gecede geri alıverileceğini gördük. "Bir daha hiç-
bir şey aynı olmayacak" duygusunu, ilk kez orada
tattık. Soğuk Savaş'ta kaldıgını düşündüğümüz bir
"kutuplaşma dayatması" çıktı karşımıza. "Ya bizim-
le, ya teröristlerte!" ultimatornunu Bush'tan önce
Cenova'da Berlusconi vermişti...
Geçen yılki her üç göstericiden birinin yeniden
"Cenova"ya dönmesinin bir nedeni de işte bu: 11 Ey-
lül sonrasında "olay mahallini" yeniden yaşamak.
1 2 3 4 5 6 7 8 9
B Ü L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9
1/ Sesi kalın-
laşmasın diye
çocukken iğ-
diş edilmiş er-
kek şarkıcıla-
ra verilen ad.
2/ Karışık
renkli... "De-
nizayısı" da
denilen fok
cinsi. 3/ Bir
çekim aygıtı-
na takılan ve göriin-
tüyü sınırlamaya ya 1
da ayarlamaya yara- 2
yan düzenek... Eski 3
dilde eşek. 4/ Ender, 4
seyrek... Yirmisekiz 5
taşla oynanan bir
oyun. 5/ Dışa vuran
sevinç... Üci tarla ara-
sındaİd sınır. 6/Halk
dilinde sebze bahçe-
sine verilen ad... Bir nota. 7/Asya'dabir ırmak...
"Ishkçı ördek" de denilen ve yurdumuzda kışla-
yan ördek cinsi. 8/Oyunda cezalı çocuk... Itırlı bir
bitki. 9/Harekete hazır, tetikte... Utanç duyma.
YLTCARIDAN AŞAĞIYA:
1/Bir işi başka birine yükleme, başına sarma an-
lamında argo sözcük. 2/ Alçak enlemlerde esen
düzenli rüzgâr... Dağ sırtlannda geçit veren çu-
kur yer. 3/İnce kamış... Bir şeyden kalan kötü iz.
4/Öğretmenin öğrencilere verdiği ev çalışması...
Notada durak işareti. 5/ Bir tür deniz taşımacüı-
gı... Bağışlama. 6/"— ayağı çabuk, ozan dili çe-
vik olur" (Dede Korkut)... Yat limanı. 7/Öğütül-
müş susamın koyu sıvı durumu... Şaşma belirten
bir ünlem. 8/Cezayir'de bir lıman kenti... "Uza-
tır boynunu arar eşini / Bir tek — gördüm göl ke-
nannda" (Karacao|lan). 9/ Düşünülenin tersini
söyleyerek yapılan ince alay... Yiğit.
F
R
1
K
si
[•
Y
O
N
R
E
S
1
M
|
A
L
A
1
c
•T
O
L
•E
T
J
E
T
|
G
ö
N
|
U
1
L
A
M
|
K
A
S
R
D
•S
1
s
•z
E
M
1
P
|
A
Tl
U
|
M
O
T
E
F
|
E
N
S
A
R
E
R
1
T
R
O
S
1
T