18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1SMAYIS2002PAZAR CUMHURİYET SAYFA ROPORTAJ Müzikleri politik çizgileriyle iç içe geçmiş. Grup Yorum 17 yıldır ayakta lerden sıynlıpgeldiler ALİ KOCATEPE'YE SİTEM Geçen yılın sonlanna doğru çıkardıklan "Feda" kasetının Denetleme Ust Kurulu tarafindan yasaklanması uzenne Grup Yorum, ıdan mahkemeye başvurdu -Büyük \dam Kuçük \şk filminin yasaklanma bıçimn le Feda kasetinin toplaulmasının biçimi aynı. Emnivet şikâyet edi>or, bunun üzerine üst kurul toplanıp \asakh\or.'" Yorum uyelen, "Büyük Adam Küçuk Aşk" fılmının yasaklanma karannı ımzalamavan sanatçı AK Kocatepe'ye, Feda'nın yasak karannda ımzası olması nedenıyle sıtem edıyor "AK Kocatepe'nin 'beş kışı evet deyınce benım hayır demem bır şe>ı değıştırmezdı' dediğini du> duk. Biz de Kocatepe'ye Sabahattın Airnın Dağlar'ını besteledığınde o şıınn donemınde mılh guvenlığı tehdıt ettığını bılıyordunuz değıl mı' diye sormak isterdik." PİYASAYA SANATÇI YETİŞTİRMİYORUZ Grup Yorum "un Metin- Kemal Kahraman, Efkan Şeşen, Hilmi Yancu Üka> \kka\a, A\şegüL Gulbahar, Tunca> Akdoğan gıbı çok sa\ıda sanatçıyı yetıştıren bır okul olduğu duşuncemıze Yorum elemanlan karşı çıkıyor *Yorum bir okuldur. ama pi\ asa\ a sanatçı j eöştiren bir okul değü. Yorum etemanlan politik ya da muzikal bilgj olarak tamamen donannuş olarak gelmiyor, biz burada öğreniyoruz. Teknikten notaya. solfeje. enstruman tanımaktan sesimizi tanımaya, bir grup müziğini kurmaya kadar kendi içimizde öğreniyoruz. Kendi içimizde, kendimizi getiştirmek anlamında bir okul olduğumı sövievebiKriz." KÜLTİİB • SANAT (•212) 2*3 t * 71 rîşuc'PEiSEoraemf E S ' M 613*5$'«-9*-2H5::II3IIHO E« NMttHBOML »AflAOOKIICieiH 54 133 215340C , ^ 2 0 0 0 CANNES UN CERTAIN R E G A R D ^ 2000 HAVANA EN İYİ ŞENARYO 2000 KARTACA EN İYİ AKTÖR OTOBÜS DURAĞI The VVaiting List A film by Juan Carlos Tabio VLADIMIR CRUZ. TAHLMI ALVARINO. JORGE PERUGORRIA B U B I R B E L G E F I L M I Ş L E T M E S I D I R BtLGİ FHM 24 MAYISTA ALKAZAR SINEMASINDA HATİCETUNCER Grup Yorum, 1980 sonrasında unı- versıteh gençleraı kurduğu "pobtik söylemi" olan muzık gruplarınm ço- ğu dağılmasına karşın 17 yıldır çalış- malannı surdüruyor Grup Yorum'dan bugune kadar40 muzısyen gelıp geç- tı, konserlen, kasetlen yasaklandı Muzıkle politik çızgılen ıç ıçe geç- mış olsa da albumlen. çok satanlar lıs- tesındeyeraldı 1985"te unıversıteh 4 gencın bır araya gelmesıyle kumlan Yorum, 1987'de ılk kasetlen "Srynhp Ge- len"le aynı kuşaktakıler arasında en çok dınlenen grup oldu Metin Kah- raman, Efkan Şeşen gıbı daha sonra gruptan aynlarak kendi çalışmalan- nı yapan muzısyenlenn de katkısıy- la bellı bır muzikal çızgı tutturan Yo- rum, "Haziranda Ofanek Zor-Beri- van, Cemo" kasetlenyle gıderek bu- yuk bır dınleyıcı kıtlesı yakaladı Hasan Hüseyin Korkmazgfl'ın Nâ- zun Hikmet ıçın yazdığı şıırden Ezgının Gunluğu'nun Hüsnü Arkan'ın besteledığı "Hazi- randa Ötaıek Zor" Nâzım Hikmet Yılı nedenıy le yapılan et- kınlıklerde hıç sozu geçmese de yıllardır bafizalardan sılınme- dı Eserlen oylesıne genış bır kıtle yaka- ladı kı Grup Yorum, sözlerı Gevheri'nın olan "Dağlara Gel Dağlara"yı 1994"te MHP'nın seçım şarkı- sı olarak kullanmasım mahkeme karanyla on- leyebıldı mlduğu 1985'te, 12 Eylül'ün agırhğı vanL Sıynhp Gelen böyle bir döne- min kasetrv dL Tarih yaşandığı dönem- de değeriendirilir. Sıynhp Gelen dö- nemi içerisınde radikal bır kaset Bu- gunden SıynlıpGelen'edonup bakm- ca "derdını daha yumuşak ve naıfçe ıfade edıp daha genış kanallar açı- yor' diyoruz. Ama odönemdeYorum- cularm öyle bir derdi yoktu. Feda, Boran Fırtınası 'Bugunku Yorum'un kasetlennde daha marşvan bır form var' der bazı- lan. 'Cesaret'i çıkarthğmuzda da a>- nı şey yapıbmştL Bizce insaıüar, ken- di durduklan \erden değerlendirryor- lar. Sıyrıbp Gelen'ın ateşti savunucu- su kuşak, odonemin unh ersiteöğren- cfleriydL Ünh ersitebitti, kimi mühen- dis oldu, avukat oldu, bir meslek sa- hibioldu. Artık farkh biryasamı oluş- mayabaşladL Bizim hissediğinuz veya- şadığımız şeyler onlann yaşamı ol- rosu'nu dolduran kalabahğın "Yo- rum'u sadece devrimciler ya da bir çizgryi savunanlann dinlediğT du- şuncesmın yanlış olduğunu goster- dığınısoyluyorlar "Bizim okuma- yazma bflmeyene de, sol kültürie hiç tanışmamış insanlara da kendimizi ulaşnrma \e dmletme hedefimiz var. İ nh ersitdi de 60 yaşmdaki köylii de dinlesin. Beğenileri farkh, onu den- gelemek ikisine birden hitap etmek çok zor. Ama Berivan kasetimiz 1- 1^ mihon civannda saüldı. Piyasa- da kaseder 100 bine çıkanlar ve al- tmdakiler diye değeriendirilir. Sa- üş, sesimizi iletebilmemiz açısmdan önenüL" Grup Yorum elemanlan, dığerle- nnden farklannı u kurumsallaşmış bir grup olmayı hedeflemek ve çiz- gilerini sabit tutmak" olarak belır- lıyor ve ustlendıklen "misyon'' an- lamında tek olduklanm savunuyor- lar "Misyonumuz biraz da nasıl ve neyin müziğini yapüğımızla ilgUL bolıstı Ortak Imza Hikmet için yazdığı Hakan Alak, lnan Alkın, Be- ril GüzeL AB Araa, Serdar Gü- ven ve Ozcan Şenver'le sohbet et- memıze karşın eserlennde ortak ımza kullandıklan ıçın konuş- malan Grup Yorum adına akta- nyoruz Roportajlanmız, fotoğ- raflanmız sureklı olarak *Cum- huriyet" ımzasıyla yayımlansa bundan uzuntu duyar, yaptığı- mız ışın adımızla anıbnasuıı ıs- terdık "Grup müziğinde bunu yapmamak, birinin imzasını at- bğunızda otekilere haksızhk ola- cakbr. Beste hiçbirzaman ilk ha- h\1ekasetegh-mez,hepbirşe> ek- lenir. Bu müzikleri yapmaya iten birGrup \orum anlayışı \ar. Söz ve müziği yapanlann isnü sade- ce Sıynhp Gelen'de vardı. On- dan sonra Yorum'un kendi ka- rarrvla kişilerin bestekri olmak- tan çıkardı.'* Bildlrl okumuyoruz Grup Yorum denıldığınde ak- la ılk olarak gelen "pofitik soy- lemleri" olmasına karşın y alnız- ca "mesaj verme kaygKa" taşımı- yorlar "Söz \e müziğin bağda- şıp bağdaşmadığına da bakıyo- ruz. tnsanlara bir şeyler anlat- maya çalışırken aynı zamanda zev kle dinlenmesini düşunm o- ruz. Kaygunız sadece mesaj ol- sabikhngibiokurçıkarsın. Bes- telerimizde içerik kadar mü- zikte de bir anlayış hâkim olu- yor." Yenl yenl türküler Yorum, yaptığı muzığın adı konusunda da uzun tartışma- lar gıren bır grup 90'lann başında yaptıklanna "çağ- ' daşhalkmüziği'' adını koyan grup daha sonra kendılennı ıfa- de etmedığı ıçın bu tanımdan vazgeçtıgını açıklamıştı "Sizne >apıyorsunuz derseniz, dönemi- ni anlatan yenı yenı' türkülerya- pıyoruz. Bir riirkme bakarak done- min, toplumsal yapısuu anlayabilirsi- niz. Bu anlamda türkü sözünü kulla- nryoruz. Ne tek başına yereffik ısran ne de "evrenselleşeceğız' diye kendi toprağmdan kopma. Vnlarmak iste- diğimize ters duşmediğı surece her turlu müziktarzını kullanabilhoruz." lvlar$la;ma döneml Grup Yorum'a bır suredn- "müzi- kaBtesmindüşniğüvceserierininnıars- laşnğT şeklınde eleştınleryoneltılı- yor Yorum"dan sonra tek başlanna >a da baska gruplarda surdurduklen çalışmalarda başanlı olan muzısyen- lenn aynlmasının da bu degışıklıkte etkısı olduğu savunulur Grup Yo- rum'un şu andakı elemanlan bu go- ruşlere katıhnıyor "Yorum'un ku- yapılanetkinliklerde hiç sozu hafızalardan silinmedı. Grup Yorum giderek müzikalitelerinin düştüğü ve artık hep marş söyledikleri eleştirilerine katılmıyor: "Bizce insanlar, kendi durduklan yerden değerlendiriyorlar. Sıynlıp Gelen'in ateşli savunucusu kuşak, o dönemin üniversite öğrencileriydi. Üniversite bitti, kimi mühendis oldu, avukat oldu, bir meslek sahibi oldu. Artık farkh bir yaşamı oluşmaya başladı. Bizim hissediğimiz ve yaşadığımız şeyler onlann yaşamı olmaktan çıkmıştı. Doğal olarak çok sol ve itici de gelmeye başladı." KonserierivasaklananG Ç«kıp sesini duvurdu. maktançıkmıştL Doğal olarak çoksol \e itici de gehneye başladı. Bugun 19 Arahk operasyonlamla ilgıh so>1edi- ğimiz bir marş hiçbir şey ifade etme- yebihr. \ynca bir kasete birbirinden farkh değerlendirnıeler gelebihyor. Boran Fırtmasf çıküğnıdabizmıbit- tiğimize kadar gitti iş. Feda'da ölüm orucundan da parçalar var ama bü^- bir ölüm orucuyia ilgih dep. Boran Fırtınası'nın yanından geçmıyor dı- yenler" oldu " • • Unlversiteli de koylu de... 9 Eylul 2001 'de Açıkhava Tıyat- rosu'nda verdıklen konsere orkest- ra desteğıyle çıkan grup elemanla- n o gun ne yaptüdannı, ne soyle- dıklenm arumsayamayacak kadar heyecanlanmışlar Açıkhava Tıyat- 'Protest muzık' diye bir tanım kul- landınız. Biz m üidğimizi protestola- rak tammlamıyoruz. tlkemizdeld politik gelişmeler, halkuı y aşadıkla- n, doğrudan politikgibi görülmeyen, ama acı çekmesine yol açan deprem gibi olaylan dilc getirnıek, bu ülke halkı için sürdûrülen bir mücadele olduğunu, bunun için insanlann ha- pislere girdiğini, bedeller ödediğini, hay atlannı kaybettiğini anlatmak» Y'ine bu ülke gerçeği içerisinde\a- r olan umutsuziuk, karamsarhk, in- sanlann birbirinden kopnıası, bi- reyleşmesi kendi dünyalanna ka- panmasına karşı bir müzik. Yani umutsuzluğun karşısmda umut ol- mak. Sadece birtakım somnlan di- le getirmek değil, hep birlikte oldu- ğunda bunun üstesinden gelebilece- ğini gösteriyor olmak." GÖRUŞ Prof. Dr. TURKKAYA ATAOV Gene Alevilen Mayısın gırmesıyle Alevı yurttaşlanmızın şenlık ve panel gıbı kulturel etkınlıklen sıklaştı Onlara ılışkın yazılar ve soyleşıler de o oranda arttı. Bu ılgının şa- şılacak yanı yok Önemlı bır neden şu Yurdumuz topraklan çerçevesınde ele alınınca, Anadolu Ale- vılığının duşunsel evnmde bır aşamadan bır ust aşamaya geçışı sımgeledığını de soyleyebılınz Alevıler evrensel gerçeklerde, başkalarıyla da (eğer onlar aynı yolun yolcusuysalar) pekâlâ bulu- şabılırlerse de asıl Asya'dan taşınan değerterle ko- ku Anadolu ılkçağının (olabıldığınce) bılımsel değer- lerını "batınr (yanı oze ınen) bırtavırla "ststemleş- tırmeye" çalışmış, bıraz guneyde Araplardan ge- len Islamla, ozellıkle onun ortodoks kanalından ay- nlan Ali muhalefetıyle zengınleştırmıştır Ortodoks yaklaşımda Peygamber'ın yakın yardımcısı, dama- dı ve Islam ordulannın komutanı olan Ali, "batınr anlayıştakı Anadolu Alevılığı ıçın halkın ozlemlerını sımgeler Kurt kokenlı yurttaşlanmızın bır bolumu- nun de Alevı ya da Alevı karışımı olması ayn bır çe- şıtlılıktır Bu satırların yazan, kımlığıne gore Sunnı Musluman doğumludur Tumumuzun anayurdu olan Turkıye'de Alevı kulturu, çeşıtlı etkılere karşın topraklarımız genel kulturunun onemlı parçasıdır. Ulkemızın aydınlık yuzunde onlann yadsınamaz yerlen vardır Alevıler tektannlıdınler oğretısının dış gorunumu- ne (zahırîsıne) değıl, ıçenğıne (batınîsıne) bakar, ya- nı ozu yakalamaya çalışır Ona gore her şey ınsan- la başlar. Kendını bıçımleyen de ınsandır Aklın oz- gurluğu temel koşuldur Alevı bır halk ozanının de- dığı gıbı, "Erenler kalmaya kusr-u kelâma I ılmın nıhayetı gelmez kaleme" "Sıradan ınsan" yuce bır annma varlığıdır, bılgelık, doğruluk, gıderek mut- luluğun bu annmayla bağlantısı vardır Ona gore ın- san ve evren Tanrı'nın gorunumlerıdır Hallac-ı Mansur'u bın yıl once olume goturen "En el-Hak" sozu Tanrı'nın kendınde "tecellı" ettığı anlamına gelır, o kadar "Gerçekya da sevgı benım" bıçımın- dedeçevnlebılır BuanlayıştagonulKâbe'dır Ama akıl kılıtlenemez Cennet olacaksa, burada olmalı- dır Ozan Tevfik Fikret de der kı "Şeytan da bızız, an de, ne şeytan, ne melek var, I dunya donecek cennete ınsanla ınandım" Alevılere ılışkın yazı ve soyleşılerde bazı yaban- cı çevrelenn bu konuyla ozel ılgılen de eleştınldı Ya- bancıların bırturlu ılgısı eleştırılmelıdır Birtakım ya- bancı çevrelenn (tumunun değıl) eylemlerını ızleme fırsatını bulanlarımız bu ılgının her zaman dostluk- tanyada bılımsel meraktan kaynaklanmadığınıgo- rebılırler öte yandan sozgelışı Hans ya da Şari, Ay- şe'ye kur yapıyor da, Ayşe (nezaket dışında) hıç ıl- gılenmıyorsa, yabancının umduğu bırlıktelıkgerçek- leşemez Önemlı olan da bu Orneğın, Katolıklığe zamanında başkaldırmış ama kendi de zulum yap- mış Protestanlık Alevıler ıçın çok dardır Hınstıyan- lann Alevı hoşgorusune çıkabılmelen ıçın daha "çok fırın ekmek yemelen" gerek. Alevılerın yayımladık- ları Yol dergısınde Protestan mısyonerlenn Ana- dolu'dakı aynmcı ve art nıyetlı eylemlenne ılışkın bı- lımsel yazılar var. Anadolu Alevılennın anayurdu burasıdır Gıdeceklen başka yer de yok Etnık bır zumre de değıllerdır, boyie olsa, Alevılıklen sona erer. Bağlamayla Mozart... ANKARA(AA)-Fark- lı ses renklenne sahıp 4 bağlamadan oluşan Grup Ilgın, Mozart'ın eserle- nnı seslendınyor Grup uyelennden Ha- cettepe Unı\ ersıtesı Gu- zel Sanatlar Fakultesı oğ- retım üyesı Cemalettin Kalender. Mozart'ın "TürkMarşı''\e"Kü- çük Bir Gece Müziği" ısımh eserlennı, bağla- maya uyarladıklarmı be- lırterek "40. SenfonT uze- nndela çalışmalannı sur- durduklenm ıfade ettı Mozart yapıtlanndan oluşan bır album hazır- lamayı amaçladıklannı kaydeden Kalender, sa- natçıya olan ılgılennı, "Mozart çalan ilk bağ- lama grubu biziz. Mo- zart çdgmbirbested, vir- tüoz. Kısa ömründe çok güzeleserlervaraünışve eserleri, Türk motifleri- neçokyakuı" sozlenyle açıİdadı Mozart'm ardından ba- rok bestecılen uzenne çalışacaklannı ıfade eden Kalender, donemin tını- lannı, bağlamaya çok uy- gun bulduklannı anlat- tı Kalender, bazı Turk halk muzığı eserlenne de çokseslıhk kazandır- dıklannı belırterek "Ba- ü anlamında ama Turk müziğuıin özu içinde ku- raDarnu bozmadan çok- seshükten vanavız" dedı Aya İrini'de 'doğaçlamalar' KültürServisi-Ulker - Mozart Gunlen, bugun saat 18OO'de Aya lrını Muzesf nde 'Mozart Üs- tüne Doğaçlamalar' ad- lı bır oturumla açılıyor Evin İKasoğhTnun yö- netımındekı oturuma DoğanHızlaıı,Prof Ad- nan Çoker, Prof Kemal Inan \e Mete Sakpuıar katılıyor Oturumun ar- dından saat 20 OO'de Ca- pella Istropolitananın konsen yer alacak Marie- Christine Höl- ler tarafindan bestecımn 5 keman konçertosu ve Natascha Veljkovich ta- rafindan 9 Pıyano Kon- çertosu çalınacak Mo- zart Günlen, 30 Mayıs'ta pıyanıst Lubimovun konsenyle son bulacak. N 0 c « j j O 111 21 Mayıs 2002 Saat: 1 2 3 0 MEZARI BAŞINDAYIZ (Cebecı Asn Mezarlığı) Saat: 20°° EKMEKÇİ ARAMIZDA (Açıkoturum • Selçuk ALTAN • Suleyman COŞKUN • Vedat ÇUHADAR • Mahmut MAKAL (Çağdaş Sanat Merkez Selanık Cad 41 14 Kızılay) Saat: 213° EKMEKÇİ ÇINARININ ALTINDAYIZ ıÇGD Lokalı Hıpodrom)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle