Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
NJSAN 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA
ekonomi(acumhuriyet.com.tr 11
Bahkçıya AB
vtzesi
• AMCARA(ANKA)-
ABGenei
Sekreterliğı'nce
oluşturulan balıkçılık
çalışma grubu, Türkiye
orijinJi balıkçıJık
ürünlerinin AB'ye
ihracatında üye ülkeJer
tarafindan özel koşullar
aranmasını önledı.
Avrupa Komisyonu
karanyla Türkiye,
balıkçılık ürünlennin
ithalatına ılışkin birinci
listedeyeraldı. Buna
göre, Türkiye orijinli
balıkçılık ürünJerinin
AB'y
e
ihracatında üye
ülkeîer tarafindan özel
koşullar istenmeyecek. Su
uriinJeri tesislerinin
listesinin
yayunlanmasıyla bu
tesisler AB tarafindan da
onaylanarak tanınacak.
Rezerv harekâtı
• Ekonomi Servisi -
Merkez Bankası (MB)
hafîada bir defa yaptığı 4
hafia vadelı Türk Lirası
döviz alım ihalelerinin
miktannı 100 trilyon
liraJan 250 trilyona
çıkardı. MB artık
ihalelerde teklif
geloemesi halinde ise
ihabye çıkılan miktarlan
1 scoraki gûne aktararak
hedeflediği rutarlan
yakılamaya çalışacak.
Kafteye19aday
• Ekonomi Servisi -
KaDer tarafindan verilen
Ulual Kalite Ödülleri'ne
bu yl, kamu
kategorisinde 9, sıvil
toplam kuruluşlan
kategorisinde 3, işletme
kategorisinde 7 olmak
iizer; toplam 19 kuruluş
ada? oldu. KalDer
taraindan yapılan
açıkamaya göre, Iflusal
Kalre Ödülleri'ne bu yıl
ada} olan bazı kuruluşlar
şöyl;: "Kocaeli Sanayi
Odan, Milli Eğitim
Bakaıhğı Eğitim
Arasırma ve Geliştirme
Dairesi Başkanlığı,
Kadköy Anadolu Lisesi,
Boğıziçi Üniversitesi
Mezonlar Derneği
(BtMED), Bosch San.
Tic. ^Ş"
ÖİEnin yeni
bajkanı Bozkurt
• AVKARA (AA) - Uğur
Bayî'dan boşalan
Öze^eştirme tdaresi
BaşLmlığı'na (ÖÎB)
Enen Piyasası
Diisıleme Kurulu üyesi
Turgrt Bozkurt'un
getirimesine yönelik
karaname Başbakanlığa
göncrildi.
Yakeköğrenirnini Orta
Dogı Teknik Üniversitesi
îdarlimler Fakültesi'nde
yapa ve San Diego State
UrthTsity tş İdaresı
Faküesi'nde pazarlama
ve isrtme alanında eğitim
göre Bozkurt, halen
Ener Piyasası
DiLzaleme Kurulu
üyela görevinde
bulımyor.
Kunm
• .AKARA (ANK\) -
Telemünikasyon
sekrt
T
inü düzenlemek ve
denesmekle
göreendirilen
Teleımünikasyon
Kurju'nun faaliyette
oldTEi 2 yılhk dönemde
;ıks:gı kritik
iüzeemelerin neredeyse
amaıa. sektörde faaliyet
îös-trn aktörlerce
^arje"! götürüldü.
Düzatemelerle ilgili
)larapeş peşe açılan
lav-£,j kurumun etkin bir
e ve denetleme
; yerine
;etiresini olanaksız hale
;etir
Liberal ekonomi kurallarına bile ters bir anlayışla THY'nin yer hizmeti vermesi engellendi
Sırurtanımaz özelleştirme• Yaklaşıkl.5yıl
önce, tam da
özelleştirme
hazırlıklan sürerken
zarar eden kuruluş
olarak tanıtılan
THY'nin, yer
hizmetleri ruhsatının
iade edileceği
açıklandı.
Ekonomi Servisi - Kriz yılı
1994'ten ortalama bir yıl önce-
sinekadar, en fazla dö\iz girdi-
si sağlayan kurum özelliğiyle
Türkiye'nin "attmyunuırtiayan
tavuğu" THY üzerine oynanan
oyunlann sonu gelmiyor. Özel-
leştırmenin ileri gelen savunu-
culanndan eski Özelleştirme
îdaresi Başkanı Uğur Bayar'ın
bile yerhizmeti yapması "özeJ-
lestirmeninruhunaavtan değfl"
dediğı THY'nin A grubu yer
hizmetleri ruhsatının iadesi İco-
nusunda karar aldığı açıklandı.
Özelleştirme Yüksek Kuru-
lu'nun (ÖYK) yasalara da aykı-
HAVA-İŞ SENDtKASI VE KİGEM DAVA AÇACAK
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk
Hava Yollan'nın (THY), yer hizmetleri
alanında faaliyette bulunmasını
engelleyen özelleştirme Yüksek Kurulu
(ÖYK) karan, iptal istemiyle yargıya
götürülüyor. Hava-Iş Sendikası ve
KÎGEM, 120 milyon dolarlık yılJık
ciroya sahip olan yer hizmetleri
pazanndan THY'nin çekilmesine neden
olan bu karann iptalini isteyecek. ÖYK
karannın, "THY'nin yer hizmetleri
faalryetinde bulunmak üzere ITaştırma
Bakanhğrndan almış olduğu ruhsat
çerçevesinde yürütmeyi öngördüğü
çahşmalann ÖzeBeştirme fefeefesine
ayJan" olduğu ifadesiyle hukuki
dayanağının olmadığına dikkat çekiliyor.
Hava-lş Genel Merkez Yönerim Kurulu,
KlGEM'le birlikte THY'nin A tipi
ruhsatıru hükümsüz kılmaya yönelik
karannın yürütmesinin durdurulması ve
iptal istemiyle dava açacaklanru bildirdi.
n dayatmalannın peşinden alı-
nan bu karar, yer hizmeti veren
özel sektörfirmalan HAVAŞ ve
taşeronu Çelebi için "kârmkat-
lanmasL THY için ise miryon-
larca dolarhk zarar" anlamına
geliyor.
"özefleştirmenin feJsefesine''
aykın olduğu gerekçesiyle yer
hizmeti vermemesi gerektiği
ÖYK'de karara bağlanan THY,
uçak yükleme-boşaltma işleri-
ni Çelebi'den almak üzere
Ulaştırma Bakanlığı'na başvu-
rarak yaklaşık 3.5 milyon dola-
n peşin olmak üzere, 14.5 mil-
yon dolar karşıhğında A sınıfi
yerhizmetleri ruhsatı aldı. An-
cak, ÖYK karşı çıktı. Olumsuz
karannı Bayar'ı da suçlayarak
kamuoyuna açıklayan
ÖYK'nin bu yaklaşımı îstan-
bul Ticaret Odası'nın "en faz-
la döviz girdisi sağlayan kuru-
luşlar'' sıralamasında yılda en
az 800 milyon dolarla birinci
sırada yer alan THY'nin "bffle
büeçökerulmesi" anlamına ge-
liyor. Çünkü THY'ye yer hiz-
meti venlmesi izni verilseydi;
kurum hem Atatürk Havalima-
nı'nda HAVAŞ ve Çelebi tara-
findan, "sözJeşmeli, gelip geçtci
işçflerle, yannı düşünmeyen ka-
iitesiz hizmete miKonJarca do-
lar" aktarmaktan kurtulacak
hem de yabancı havayollanyla
"hizmet takası" yaparak yurt-
dışmda yine milyonlarca dolar
yer hizmeti parası ödemekten
kurtulacaktı. Üstelik Türki-
ye'deki maliyet daha düşük ol-
dugu için THY'nin örneğin
Lufüıansa'yla yapacağı bir hiz-
met takası anlaşması kurumun
kânnı kat kat arttıracaktı.
llk oyun değiL.
Yer hizmeti ruhsatının iptali,
1990 yılından bu yana özelleş-
tirmekapsamında olan ve çeşit-
li yöntemlerle sürekli "bile bile
zarara uğraolan" THY'de oy-
nanan oyunlann ilki değil.
THY'de son 10 yılda yaşanan-
lar ve kurumun performansını
yansıtan göstergeler incelendi-
ğinde özelleştirme öncesi uy-
gulanan "ucuzlafma operasyo-
nu" net biçimde ortaya çıkıyor.
llk olarak 1999 yılında zarar
etmeye başladığı açıklanan
THY'nin aynı yıl toplam 217
triryon 400 milyar lira yatınm
gerçekleşrirdigi ise kamuoyun-
dan saklandı. Satılmak istenir-
ken trilyonluk yatınmı göz ardı
edilerek mali durumu "70 tril-
yonKra zarar" olarak açıklanan
THY, takip eden dönemlerde de
trilyonlarca liralık amortisman
ayniarak zararda gösterildı.
Sahte fatura kullandığı iddia edilen 372 inşaatçıdan 363'ü kamudan ihale alan müteahhitler
İnşaatnaylonfaturaya teslim• 1250 dava dosyası üzerinde yapılan
araştırmaya göre, sahte fatura
kullanırnınm yüzde 29.7'si inşaat, yüzde
17.1 'si tekstil, yüzde 11.2'si akaryakıt,
yüzde 10.7'i sağlık, yüzde 10. 3'ü
ihracat sektöründe.
BANUSALMAN
ANKARA -Yardımcı
Doç. Dr. Faruk Güç-
lü'nün, ağır ceza, asliye
ceza ve Yargıtay'a ula-
şan 1250 sahte fatura
kullanımına ilişkin dos-
yalara yönelik inceleme-
sinde çarpıcı sonuçlar
ortaya çıktı. Çalışmada,
sahte fatura kullanımı-
mn yüzde 29.7'sinin in-
şaat, yüzde 17.1 'inin
tekstil, yüzde 11.2'sinin
akaryakıt, yüzde 10.7'si-
nin sağlık, yüzde
10.3 'ünün ihracat sektö-
ründe olduğu saptandı,
tzzet Baysal Üniversite-
si Iktisadi Idari Bilimler
Fakültesi Öğretim Üye-
si Yardımcı Doçent
Güçlü, kasıtın cezalan-
dırmalarda asli unsur ol-
duğunu vurgularken,
Vergi Usul Yasası'nda
naylon fatura kullanımı-
na ilişkin suç tanımında
"bilerek" sözcüğünün
çıkartılmasuıı teknik ha-
ta olarak yorumladı.
Güçlü. "Bu teknik hata;
sahtecüıği ve devieti do-
landırmayı meslek hali-
ne getirenlerin sanldığı
dayanak olmaktan çıka-
ntanah"dedi.
Güçlü'nün 1250 dava
dosyası üzerinde yaptığı
incelemeler sonucunda
çıkanmlan şöyle:
^ Yasayla tanımlanan
sahte fatura kavramına
uygun olarak açılan da-
valann 375'i sahte fatu-
ra düzenleyenlere, 875'i
sahte fatura kullananlara
ilişkin.
• Sahte fatura kullan-
dığı iddia edilen 372 in-
şaatçının 363'ünün ka-
mudan ihale alan müte-
ahhitlerdir.
• ihracat sektörü ve
ihracatla uğraşan tekstil
sektörü, ihracat teşvikle-
ri ve KDV iadesi nede-
niyle yaygın sahte fatu-
ra kullanılan bir sektör
haline gehniştir.
^ Akaryakıt bayileri-
nin çok önemli bölümü
sahte fatura kullanmak
fiilinden sanık duru-
mundadır.
• Sağlık malzemesi
alım-satımı yapan medi-
kalciler ve eczanelerin
de başı sahte fatura dü-
zenlemek fiili nedeniyle
ağnmaktadır. Özellikle
SSK,Bağ-KurveEmek-
li Sandığı'na düzenle-
nen sahte faturalardan
incelememize konu olan
kısmın tutan 500 trilyon
lira dolayındadır.
• Hurdacıhk sektörü-
nün neredeyse yüzde
80'i sahte fatura üzerine
işlem yapmaktadır.
Işçiler
yürüdü
Konya'daki Köy Hizmetleri
BöJge Müdürlüğü'nün
çaiışanJan, kurumun
kapatüması karannı
protesto için skıganlar
esliğinde yürüdûler ve
ardmdan "depresyon"
şikâyeti ile viziteve çıkülar.
Köy Hizmederi fa
Müdüriüğü önünde bir
araya gelen Köy Hizmetleri
Bölge ve fl Müdürhığü
çalışanlan, sendika
temsilcfleri ve kendOerine
destek veren KarayoDan
Bölge Müdüriüğü
çahşanlan, Ankara
Caddesi'ni trafıge
kapatarak yüriiyüş
düzenledfler.
Pofisin geniş güvenBk önlemi
ve uyansı ile caddenin bir
şeridini trafığe açan
eyiemciler, "Konya Bölge
Müdürhığü kapaölamaz",
"IMF defol" sloganlan
atarak yaklaşık 3 kflometre
yürüdûler. Alkışiar eşfiğinde
SSK ZindankaJe Dispanseri
önüne gelen eylemcfler,
burada "depres\t)n"
şikâyetrvle toplu olarak
viateye çıknlar.
Sendikacdar, bu karardan
vazgeçilene kadar
eylemlerini
sürdüreceklerini, gereldrse
Ankara'ya kadar yüriiyüş
düzenleyeceklerini ifade
eöüer. (Fotoğraf: AA)
ÎŞÇİMNEVRENÎNDEN
ŞÜKRAN SONER
Düpüst Türkiye
Uzun zamandır değişik görüşlerin, reyting uğruna
horoz dövüşü havasında, polemikten uzak tartışıldı-
ğı birtoplantı izleyememiştim. Sahibinin sesi medya-
da ya çıkariar sınırlan içinde tek sesli, tek yanlı beyin
yıkanıyor ya da demokratik göriintü için, gerçekleri,
değişik çözüm yollarını yansıtma amacından çok
uzak, kitlelerin kafasını daha çok kanştırmaktan, boş
öfke boşaltmaktan başka işe yaramayan kısır tartış-
malı, bol gürültülü oturumlar düzenleniyor.
Ege-Koop'un "Dürüst Türkiye" genel başlığı altın-
da "Siyasette Değişen Dengeler", "Ekonomide Ara-
yışlar","Avrupa BitiiğiSöreci", "Medya ve Siyaset"
alt başlıklan ile düzenlenen toplantıstnda, değişik gö-
rüşlerin polemik seven, vitrine oynayan taraflanndan
çok dürüstlerinin seçilmesine özen gösterilince, izle-
yebilenler farklı pencerelerden önemli bilgilere, ger-
çeklere ulaştılar.
Sağda ve solda oy oranlan yüzde onlarda dolaşan,
seçmenleri ile güven bunalımına düşmüş siyasi par-
tilere alternatif yeni oluşumlann ya da lider değişim-
lerinin gündemde oldugu şu günlerde siyasette de-
ğişen dengelere gerçekçi bakıldığında ortaya çıkan
tablo, vitrinlerde görülenden çok başka. Değişim ara-
yışlannın kilitlenen, kirlenen, seçmeni ile güven bu-
nalımı yaşayan siyasetin çıkmazından kaynaklandt-
ğmda herkes buluşuyor. Gelin görün ki gerek yeni olu-
şumlar ve gerekse yeni pazarlanan liderierie yapılmak
istenenler ağırlıklı bir vitrin süslemeyi geçemiyor.
Herşeyden önce programlar, siyasal yapılanma il-
kesel ve örgütsel anlamda baştan sona degişmeden,
aynı yapılanmaya yeni isimler ister parti ister kadro
olarak gelsin.. bir şeyleri değiştiremeyeceği ortaya
çıkıyor. Türkiye'de siyasetin çıkmazı, ne öyle iki ka-
demeli seçimte ne de kimi yasa düzenlemeleri ile aşı-
lacak gibi değil.
Ekonomik arayışlarda, kriz nedenleri ve çıkış yolla-
n tartışılırken gündeme getirilenler ağırlıklı çıkargrup-
larının çıkartan çerçevesinde kalmış bulunuyor. Kriz
nedenleri tartışılırken, ortak sorumluluğu bir diğerine
atmak yaklaşımlan ağır basarken, elbette krizden çı-
kış reçeteleri de önceliklerin kendi çıkarlan doğrultu-
sunda olması yolunda veriliyor. Türkiye'nın medyatik
gündeminde, 12 Eylül sonrası birbirinin devamı olan,
küreselleşmeci, tek yanlı açılma politikalannın, öza-
lizm ile gelişen anlayışlann, düzenin sorgulanması
yok.
Oysa Türkiye'nin tarihinde yaşanan en derin ve en
uzun süreli ekonomik krizin, birbirine eklenen olum-
suz halkalarla oluştuğunu, krizden zarar gören bir
gruba öncelik veren reçetelerie asla işin içinden çıkı-
lamayacağını görmek gerekiyor. En önemlisi de kri-
zin odağındaki işsizlik ve yoksullaşma sorunlannın
çözümüne öncelik verilmeden öngörülen tüm kurtu-
luş reçetelerinin, kurtuluşu getirmekten çok uzak ka-
lacağı atlanıyor.
Türkiye'de vitrinlerde Avrupa Biriiği süreci de,
AB'den yana ya da karşısında olmak kısıriığında tar-
tışılıyor. Oysa Türkiye'nin en büyük sorunu galiba ül-
ke olarak kendi geleceğine yönelik kendi gelişme he-
deflerinin çizilememesi. AB üyeliği, ülkenin gelmek,
yakalamak ıstediği gelişme düzeyinin, olsaolsabiralt
diliminde yer aJacak amaçlardan biri olabilir. Türkiye
ancak böyle bir durumda AB üyeliğine alınmazsa içi-
ne düşebileceği boşluktan kurtulabilir. Çizdiği geliş-
me, demokratikleşme açılımlan ile sağlıklı ayakta du-
rabilir.
AB'nin üyelik koşullannın dayatma olmaması, AB-
Türkiye ilişkilerinin karşılıksız bir aşk ya da Türkiye çı-
karianna aykın gelişmemesi de, Türkiye'nin açılımla-
nnın "AB üyeliğiuğrunazorunlu"çerçevesinde kal-
mamasına, bu ülkenin, yaşayanlannın çıkartan ölçü-
leriyle olmasına bağlı.
Türkiye, medya ve siyasetin birbirini olumsuz etki-
lemesi ve kirletmesinin bedelini ağırödüyor. Zaten ya-
pılan araştırmalar da halkın medyaya ve siyasete yi-
tirdiği güveni ortaya koyuyor. Siyasi variığını medya
desteğine bağlamış siyasi yapılanma, siyaset üzerin-
deki ağıriığını holding çıkarianna kullanan medya Tür-
kiye'de yaşanan krizi, toplumsal kirlenmeyi besleyen
olumsuz olgular.
Medyada kuralsız çalıştırma gazetecilik mesleğinin
kirlenmesine, gazetecinin özlük ve kimlik haklannın
korunamaması ile birlikte toplumun doğru bilgilenme
hakkının gasp edilmesineyol açmaktadır. Medya hol-
dinglerinin tekel ve monopol yapılanmalannı daha da
güçlendirecek, haksız rekabet ve kirli ticaret ilişkile-
rini daha da pekiştirecek yeni RTÜK yasasında dire-
tilmesi, siyasilerin medya patronlarına teslim olmuş-
luğunun tipik bir göstergesidir.
Toplum; gerçeklersaklandığı, herşeysansüriendi-
ği için olup biteni öğrenmekten, çıkarlanndan yana
tepki vermekten bile uzak. örgütsüz kalmaktadır. Si-
yasetin sağlıklı bir yapıya kavuşmasının olmazsa ol-
maz koşulu, medya tekellerinin şantajından kurtulma-
sıdır. özgür, toplumun bilgilenme hakkına saygılı, sağ-
lıklı bir medya yapılanması da ancak varlık nedeni, ana
işlevi gazetecilik olan, gazeteciliğin holding çıkarian-
na kullanılmadığı bir durumda geçerii olabilir.
soner@cumhuriyet.com.tr
Borsa şirketlerinin esas faaliyetlerinden elde ettikleri kârlar yüzde 60 azaldı
Üretmeden, satmadan kârEkonomi Servisi - Yeni
yılın ilk çeyreğini kârla ka-
patarak krizin etkilerini
üstünden atmış gıbi görü-
nen borsa şirketleri, geçen
bir yılı bir yandan eriyen
özsermayelerini yerine
koymaya uğraşarak, diğer
yandan da üretimi, satışı
birkenara bırakıp kur fark-
lanndan doğan zararlanm
kapatmaya çalışarak geçir-
di.
tç talep yetersizliği ne-
deniyle üretimini yeterli
düzeyde arthramayan bir-
çok şirket, stoklanyla sı-
mrlı satışlarla yetinmek
zorunda kaldı. fstanbul
Menkul Kıymetler Borsa-
sı'nda işlem gören ve bi-
lançolanm açıklayan 206
şirketin, 2002'nin ilk 3
ayındaki toplam kân, TL
değerlenince 522 milyon
dolar (711 trilyon lira) net
kâra ulaştı. Ancak şirketle-
rin esas faaliyetlerinden et-
riklen kâr, 610 milyon do-
lardan 240 milyon dolara
düştü.
Böylece 2002'nin ilk üç
ayında da bir türlü üretim
faalivetlerine hareket ka-
tamayan şirketlerin esas
faaliyetlerinden ettikleri
kârlar yüzde 60 oranında
gerilemiş oldu. Toplam sa-
tış miktarlan dolar bazm-
da yüzde 14 oranında ge-
rileyerek 6.8 milyar dola-
ra düşerken söz konusu
TL değerlendi kârlar arttı
206 şirketin TL bazında
satışlan yüzde 48'lik artış-
la 9.2 katrilyon liraya yük-
seldi.
Sermayeleri üzerindeki
krizin etkilerini silmeye
çalışan 206 şirketin toplam
özsermayeleri ise dolarba-
zında yüzde 24 oranında
artarak 6.4 milyar dolara
yükselirken TL bazında
yüzde 57 oranında artan
özsermayeler 8.7 katrilyon
liraya çıktı.
Bilançolannı açıklayan
206 şirketin toplam aktif-
leri ise geçen yılın ilk üç
ayına oranla yüzde 43 ar-
tışla 20.3 katrilyon liraya
ulaştı. Önde gelen hol-
dingler de 2002'nin ilk
çeyreğini kârla kapattı.
Koç Holding yılın ilk 3
ayında 10.2 trilyon, Saban-
cı Holding 16.9 trilyon li-
ra net kâr açıkladı.
<DDK YÖNETtMKURULU ÜYESİKEMAL ÇEVİK:
Niyetmektubu benibağlamaz
OLCAYBÜYÜKTAŞ
MARMARtS - Iki gündür
işverenler tarafindan Istanbul
Yaklaşımı 'nm yaşama geçme-
mesi konusunda bilgisizlik ve
beceriksizlikle suçlanan
Bankacılık Düzenleme ve
Denetleme Kurumu'nun
(BDDK) Yönetim Kurulu
Üyesi Prof. Dr. Kemal Çevik.
"EVIF'yeverikn niyetmekrup-
lannda Merkez Bankası'nın
inızası var. Belli müzakereler
yapılmadan mektupohışturul-
maz. Niyet mektubu beni bağ-
lamaz. Ben EMF'nin müstem-
leke menıunı değüin)" dedi.
Bağımsız idari otoritelerin
Türkiye'de çok yeni olduğu-
nu, ancak bunlann gerçekten
bağımsızhklannı koruyarak
faaliyetlerini sürdürmesi ge-
rektiğini dile getiren Çelik,
"Özerklik hiçbir siyasi kuru-
hıştan ya da herhangi bir bas-
kıolmadan kendi karar organ-
laruun verdiği karar doğrultu-
sunda hareket ermesi demek-
tir" dedi. Bu doğrulruda ban-
kalarla ilgili her türlü tasarruf
yetkisinin BDDK'de olduğu-
nu ve BDDK yerine bir başka-
sının herhangi bir taahhütte
bulunamayacağını vurgulayan
Çevik, bu taahhüdün niyet
mektubunda olsa bile, kuru-
mun karannın alınmasının ve
kurumu temsilen de başkanı-
nın imzasının zorunlu oldugu-
nu savundu.
ERDEMİR'den Cebze'ye yatırım
Ekonomi Servisi - Ereğli
Demir ve Çelik Fabrikalan
TAŞ'nin (ERDEMtR), yas-
sı çefik ürün kullanıcılan-
nın yoğunlaşan taleplerini
karşılayabibnek üzere kur-
duğu, yıüık 150 bin ton ka-
pasiteli Çelik Servis Merke-
zi, Gebze Organize Sanayi
Bölgesi'nde inşa edildi.
Toplam 30 bin 440metreka-
relik alanda, yaklaşık 10 bin
metrekare kapalı alana ku-
rulan tesiste özellikle beyaz
eşya, otomoriv, makine ima-
lat sektörlerinin ihtiyacı
olan özel boyutlandınlmış
dekape, soğuk haddelenmiş
ve galvenizlenmiş saca, es-
nek ve isteğe uygun olarak
kenar kesme, boy kesme ve
dilme işlemleri uygulanı-
yor.
Müşterilerinin spesifik
özelliklerde ihtiyaç duydu-
ğu ürünleri yüksek kah'tede,
küçük tonajlarda ve zama-
nmda temin edebilecekleri,
teknik destek ve satış sonra-
sı servis hizmeti alabilecek-
Ieri ERDEMİR Çelik Ser-
visleri dün hizmete açıldı.