13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 ŞUBAT 2002 PAZAR HABERLER DÜNTADA BUGUN ALlStRMEN Aykut Barka Yok Artık Sevgili, Aykut Barka'nın ölümüne içtenlikle üzül- düğümü anlatmama gerek yok, çünkü sanı- nm yalnız sen değil, çevrendeki çok kişi, bel- ki de hemen hemen herkes bu ölümle sarsıl- dı. Oysa çok değil, daha iki buçuk yıl önce, onun varlığını bile bilmiyorduk. Bu mavi gözlü adamı bize böylesine yak- laştıran, böylesine sevdiren niteliği ya da ni- telikleri neydi? Bilim adamlığı mı? Başka bilim adamlan da tanıdı toplum, ama ne varlıklarına aldırdı, ne de ölümlerine... Alçakgönüllülüğü mü? Gerçekten üslubu ile alçakgönüllüydü, üs- lubu beyan aynıyla insan olduğuna göre, özel yaşamında da öyleydi herhalde. Ama, Cenap Şahabettin'i, "Sakın müte- vazı olma, insanlar aptaldırlar sonra sahi sa- nırlar" dedirtecek kadar çileden çıkaran bir toplumda, alçakgönüllülüğün erdem olduğu- nu sanmak ve "ben neymişim be abi!" diye- rek sürekli kendini pazarlayanlann günümüz- de baştacı edildiğini görmemek mümkün mü? Onu bize böylesine sevdiren, bilim adam- lığı ve alçakgönüllülüğü değilse ne? Yakışıklılığı mı? Sanmam, çünkü Aykut Barka'nın yakışık- lılığı, insanın gözüne batmayan, altı çizilme- miş müeddep bir yakışıklılıktı. • • • Sanırım îşe onun niteliklerinden başlar- sak, sonuca varamayacağız. Onu böylesi- ne benimsememizin nedenini, onda oldu- ğu kadar, hatta daha büyük bir ölçüde ken- dimizde aramalıyız. Aykut Barka'yı bize tanrtan ve sevdiren, ya- şadığımız en büyük felaketlerden biri olan 17 Ağustos depremi oldu. Depremin şoku, Ahmet Mete Işıkara, Ay- kut Barka ve Celal Şengör gibi o ana ka- dar varlıklarından bile haberdarolmadığımız insanları, evimizin içine soktu, ailenin birey- lerinden biri, hatta bir süre en önemlisi ha- line getirdi bir süre için. Ernest Renan, bir ulusu oluşturan, birey- leri birbirine perçinleyen etkenlerin arasın- da, ortak zaferler kadar, hatta ondan da da- ha çok ortak acıların bulunduğunu söyler. 17 Ağustos'ta biz bu gözlemin gerçekli- ğini yalnız ulusal düzeyde değil, komşumuz Yunanistan ile birlikte uluslararası alanda da yaşadık. Işte Aykut Barka'yı bize böylesine sevdi- ren, onun büyük biracı anındatoplumsal bi- lincimizin, dayanışma duygumuzun bir par- çası haline gelmiş olmasıdır. Tıpkı Ahmet Mete Işıkara gibi... • • • Sürekli "bişşiiy olmaz abiii!" s\ogan\n\ düs- tur edinmiş bir toplum, "bişşiiy olduğun- da", "aman idare et abiii" aşamasına ge- çip bilime sarıldı. Aslında bilimden beklenen, bir daha se- fere bişşiy olmayacağını ya da olacaksa bi- le bu denli ağır olmayacağını söyleyip, bize umut vermesiydi. Aykut Barka sevecen ve sakin yaklaşı- mıyla, ne korkutma ne de umut venme yo- lunu tuttu, Ahmet Mete Işıkara gibi... Biz onun uluslararası çapta bir bilim ada- mı olduğunu o zaman öğrendik ve sakin tavrını sevdik. Cumhuriyet Bilim Teknik'teki yazılarını bü- yük bir zevkle okuduğum, bilim adamlığı kadar, Batılı entelektüel yanı da güçlü olan Celal Şengör'ü toplumun Barka kadar sev- diğini sanmıyorum. Çünkü Şengör, topluma gerçekleri anlatırken, onun "bişiiiy olmaz abiii!"c\ yanını eleştirerek vurgulayan birta- vır içindeydi ve bence de haklıydı. Evet, Aykut Barka ulusun bilincini oluştu- ran sosyal dayanışmamızın bir parçası ol- du 17 Ağustos depremi ile birlikte. Onu yitirmekten bu yüzden bu denli ha- yıflanıyoruz. Anısı sanırım, içimizde hep yaşayacaktır. Adalet Bakanı Türk: Bayrampaşa uzun vadede taşınacak tstanbnl Haber Ser- visi - Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Bayrampaşa Cezaevi'ni uzun vadede taşımayı düşündüklerini belirte- rek "Çünkii burasının yerine en az 10 tane ce- zaeviinşa etmekgerek" diye konuştu. Adalet Bakanı Türk, dün Istanbul 'da bazı ad- liyeler ve Bayrampaşa Cezaevi'nde inceleme- lerde bulundu. Ceza- evinde ek hizmet bina inşaatlan, tiyatro salo- nu, kütüphane ile ders- likleri gezerek bilgi alan Türk, daha sonra mah- kûmlann bulunduğu B Blok'a geçerek burada basına kapalı olarak mahkûmlarla görüştü. "Hayata Dönüş Ope- rasyonu"nun gerçek- leştirildiğiCBlok'tada incelemelerde bulunan Türk, basın mensupla- nna tavan ile koğuş ka- pılannda bulunan kur- şun deliklerini göster- di. Bayrampaşa Ceza- evi'nın de oda sistemi- ne dönüştürüleceğini anlatan Türk, ihalenin önümüzdeki aylarda yapılacağını açıkladı. Türk, "Bayrampaşa Ce- zaevi, uzun vadede ta- şımayı düşündüğümüz bircezaevi. Burası Ana- dolu'daki birçok ilçe- den daha fazla niifusu olan bir cezaevi" diye konuştu. 'PKK ve DHKP-C sizin için de ciddi tehdit' Cem, Avrupa'yı uyardı İsmaflCem ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişlen Bakanı İsmail Cem, PKK ve DHKP- C'nin sadece Türkiye için değil. Avrupa ülkeleri içüı de tehdit oluşturduğunu belirterek bu nedenle AB'nin hazırladığı terör örgütleri listesine alınmalan gerektiğini bildirdi. Cem, örgütlerin listeye alınması için diplomatik çabalann sürdüğünü kaydetti. Cem, DYP'li milletvekilleri KemalÇetikveSaffet Ankan Bedükün soru önergelerine verdiği yanıtta, AB'nin terorizmle mücadele konusunda nıhayet ciddi adımlar atmaya başladığını, bunun memnuniyet verici olduğunu söyledi. Cem, "AB ilgili kunımlanmn oluştunnakta olduğu terörist örgütier listeJerinde PKK ve DHKP-C gÜM terör örgütkrinin de yer alması, bu örgüüerin sadece Türidye'ye karşı değil, kendüeri için de tehdit oluşrurmakta olmalan baknnından önem taşımaktadır'" dedi. Aydın Menderes: Derviş tehditleyasa çıkanyor GündemiIMF belirliyor Aydın Menderes ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -DYP Istanbul Milletvekili Aydın Menderes, Türkiye'nin en önenüi sorununun mevcut hükümetten kurtulmak olduğunu sa\ımdu. Hükümetin gündemini IMF'nin belirlediğini, ortaklar arasında bir uzlaşma olmadığını beürten Menderes, Devlet Bakanı Kemal Derviş'in tehditle yasa çıkarttırdığını bildirdi. MendeTes, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, hükümetin ülkeyi idare edemediğini, iradesiz, inançsız olduğunu, Ban'nın rüzgânna kapıhp giden bir heyet olduğunu söyledi. Ortaklar arasında bir uzlaşma olmadığını savunan Menderes, Derviş'in "Bu yasalar çıkmazsa, veto ederseniz veya Anayasa Mahkemesi bozarsa IMF bu paralan vermez, yeniden kriz ohır" diyerek hükümeti, Meclis'i ve Cumhurbaşkanı'nı tehdit ettiğini savundu. Terörün mali desteğini önleme zorlaştı. Mahkemeler, hesaplan dondurmak için Maliye'den izin isteyecek Hükümetten yanlış kararnameİLHANTAŞCI ANKARA - Hükümetin terör örgütkrinin pa- rasal desteklerinin önlenmesine ilişkin 30 Aralık 2001 tarihli kararnamesinin, yasalardaki düzen- lemeler göz ardı edilerek hazırlanması nedeniy- le amacına ulaşamayacak nitelikte olduğu ve el koyma işlemlerini bile zorlaştırdığı ortaya çıktı. Karamame; Amme Alacaklan, Kara Paranın Ak- lanmasının Önlenmesine ilişkin yasalarla adli ve idari mercilere verilen "doğalyetkhi'" kısıtladı. Te- rörü destekleyenlerin hesaplarının dondurulabil- mesi için Maliye Bakanlığı'nın izin prosedürü uygulanacak. Mahkemelerin tedbir karan alma- dan önce bakanlıktan izin alması zorunluluğu da yargının bağımsızlığı ılkesıyle çelişiyor. Hükümetin 11 Eylül olaylannın ardından te- rorizmle uluslararası mücadele kapsamında BM'nin Güvenlik Konseyi kararlan doğrultu- sunda çıkardığı 30 Aralık 2001 tarihli kararna- me, terörün finansmanına ilişkin mücadeleyi iş- levsiz kılabılecek unsurlar içeriyor. Tedbir. haciz ve dondurma işlemleri başta ol- mak üzere terörü destekleyen fınans hareketle- rine yönelik her türlü gınşim için Maliye Bakan- lığı'ndan izin alınacak. Buna göre, idari ve adli merciiere yasalarla tanınan yetki bir yana bıra- lolarak olası bir tedbir, haciz, dondurma kararla- n için de Maliye Bakanlığı 'nın izni aranacak. Bu durumun iki sonuca yol açacağı değerlendirili- yor: 1. Bu durum, terörün parasal hareketine en kı- sa sürede müdahaleyi zorlaşhracak. Çünkü mah- kemenin durumu inceleyip karannı vermeden önce Maliye'den izin alma yoluna gitmesi süre- ci uzatacak. Maliye'den izin alınana kadar para transferinin çoktan gerçekleşmış olması büyük bir olasılık olarak görülüyor. 2. Adli ve idari mercilerin, durumun aciliyeti üzerine Maliye Bakanlığı 'ndan izin almaksızın yasalann kendine tanıdığı yetkiyi kullanarak ted- bir karan aldırması Türkiye'yi uluslararası plat- formda sıkınhyı sokabilir. Malına tedbir konan kişi hükümetin kararnamesini gündeme getire- rek ulusal ve uluslararası yargı yoluna başvura- bilecek. 6183 Sayılı AmmeAlacaklan Tahsili Yasası uya- nnca haciz karan, illerde vali, ilçelerde kayma- kamın karanyla alınabiliyordu. Örneğin, karar- namenin ekinde bulunan listede adı geçen ve te- rörü desteldedigi savlanan Yasrn Abduflah EIKa- dı'nın Türkiye'deki mal varlığının 3 trilyon lira- lık bölümüne, Amme Alacaklan Yasası uyann- ca, Kasım 2001 tarihinde Istanbul Valisi'nın ka- ranyla haciz konulmuştu. 4208 sayılı Kara Para- nın Aklanmasının Önlenmesi Yasası da hazırlık soruşturması sırasında sulh ceza hâkimine, yar- gılama sırasında ise mahkemeye tedbir karan yetkisı veriyor. Yasalarla yetkili her birim herhan- gi bir yerden izin almaksızın yasadan kaynakla- nan "doğal yetkisr ışığında karar alabilirken ba- kanlığın ıznıne bağlanmasıyla yasalarda belirle- nen yetkilen kısıtlanmış oldu. Kararname ekinde yer alan 131 terör örgütle- ri ve isimlerden, El Kaide. Islamı Cihat, Usame bin Ladin, Özbekistan Islam Hareketi, Libya Is- lami Mücadele Grubu, Yasin El Kadı, Rabita Trust, Ai-Barakat Finans Grubu dikkat çekiyor. Bakana 'Üç KapıÜçKüit' mektubu İnsan Haklan Derneği (İHD) Kaduı Çahşma Grubu. Ozgür Kaduı DergisL Yeni Demokrat KadınJar, Halkevlerinden Kaduüar, Istanbul Feminist Grup gibi oiuşumlara üye yaklaşık 30 kaduı, Galatasaray Postanesi'nden Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'e mekrup gönderdi. Kaduüar Adalet Bakanı Türk'e gönderdikleri mektupta, "Cç Kapı Üç Kilif" önerisinin. bakanlıkça kâbul edilmesi halinde 1 yüdan fazladır süren ölüm oruçlanndaki can kayıplannın önleneceğini betirttikr. Postane çüaşuıda gazetecilere kısa bir açıklama yapan kadınlar. polisin uyansı üzerine sessizce dağüdılar. (Fotograf: ALPER ÎZBUL) Eti Holding'in özkaynaklanyla yaptığı Eskişehir fabrikası yakında açılacak Stratejik bora yeni yaürmı SEKIAÇEŞ ANKARA- Türkiye dünya bor rezervlerinin yüzde 63 'ünü ba- nndınrken, bu alanda tekel olan Eti Holding. yeni yatınmlannı öz kaynaklanyla sürdürüyor. Özelleştirme kapsamından da çı- kanlan Eti Holding, Eskişehir de inşa ettiği yeni fabrikasını önü- müzdeki dönemde hizmete acma- yı planlıyor. Kütahya Emet'te yapımı sür- dürülen Borik Asit Tesisleri'nin en geç 2003 yıhndaüretime geç- mesi bekleniıken bu tesisteki üre- tim için gerekli olan sülfirik asit için de Balıkesir Bandmna'da yapımı planlanan fabrikaıun te- meli atılacak. Eti Holding, bu yatınmlan ile ihracatım 100 mil- yon dolar arttırmayı hedefliyor. Holding'e bağlı olan Seydişehir AJüminyum Tesisleri'nin ise mo- dernizasyonunun artık kaçınıl- maz olduğu, esld teknolojiye kar- şm 100-120 milyon dolarlık dö- viz ikamesi sağladığma dikkat çekildi. Devlet Bakanı Şükrii Sina Gü- rd" e sunulan birraporda, Eti Hol- ding'in son durumu, süren ve planlanan yatınmlan hakkında bilgi verildi. Raporda, 1970'li >ıllarm Sovyet teknolojisiyle in- şa edilen Seydişehir AJüminyum Tesisleri'nin ekonomik ömrünü hızla doldurduğuna dikkat çeki- lerek modemizasyonçalışmala- nnın zaman yitirilmeden başla- tılması gerektiği vurgulandı. Sı- vı alüminyum üretimi yapan tek tesis olan Seydişehir Işletme- si'ninbütün olumsuzluklarakar- şın ülke ihtiyacımn üçte birini karşıladığı, yüda 100-120 milyon dolarlık bir döviz ikamesi sağla- dığı vurgulandı. Tesisin Eti Hol- ding'in özkaynaklanndan yapı- lacak yatınmlarla, ürün karşılı- ğı finansman temini gibi model- lerle modernize edilebileceği ve yeni yannm yapılabileceğine dik- kat çekilen raporda şöye dendi: "Ülkemizin tek entegre alü- mimıım tesisleri olan Seydişehir Alüminyuın Tesisleri'ninvarolan fızibüite etüdü esas ahnarak mo- dernize edilmesi ve kapasite art- tmlması kaçınıhnaz görühnek- tednf Bor yatınmlan sûriiyor Eti Holdmg'in bor alanındaki yannmlan da sürüyor. Holdingin Eskişehir'deki bor madenlerini işletmek ve kapasiteyi arttırmak amacıyla ınşa ettiği tesisler ta- mamlandı. Deneme üretimi sü- ren Bor Türevleri Fabrikası'nın önümüzdeki günlerde hizmete açılması planlamyor. Brosiir krizi Türkiye'den îsveç'e tepki ANKARA (Cum- huriyet Bürosu)- Tür- kiye, Izmir'deki Isveç îş Kültürü toplantısı sırasında dağıtılan "Türkiye ve Isveç" başlıklı broşürde yer alan ifadelerden duy- duğu tepki ve rahat- sızhğı îsveç'e diplo- matik bir girişimle iletti. EgeSerbestBölge- si'nde düzenlenen Is- veç Iş Kültürü Gü- nü'nde dağıtılan bro- şür, Türkiye ile tsveç arasuıdaki diploma- tik bunalıma neden oldu. Broşürle ilgili haberlerin ardından harekete geçen Dışiş- leri Bakanlığı, Isveç Büyükelçiliği Müste- şan'nı bakanlığa ça- ğırarak konuyla ilgi- li bilgi istedi. Bakan- lıktan yapılan yazılı açıklamada "Konu- nun bizim açınuzdan taşıdığı önem ve bro- şürün içeriğinin ka- bul edilemez niteliği Mirgulanarak broşür veİzmirtopiannsında dağrtınuyia ilgili ola- rak tarminkâr bir açıklama istenmiştir. Aynca, keyfîyeti dik- katle ve yakmdan iz- lemeyi sürdüreceği- mizveAnkara'\a dö- nüşünde büyükelçi- nin de Sa\m Müsteşa- nmız tarafindan ba- kanbğa çağrılacağı, buna ilaveten Stock- holm Büyükelçih'ği- mizin de başkentle- rinde bu geüşmeyi ta- kipedeceğisöyienıniş- tir" denildi." Müsteşann broşür- le ilgili savunmasın- da, broşürü hazu-la- yan enstitünün ba- ğımsız bir kurum ol- duğunu, kitabın ba- şmda görüşlerin kişi- yi bağladığuıa ilişkin ifadenin yer aldığını ilettiğikaydedildi. Ki- tabın önsözünde yer alan yazının Isveç Başbakanı Göran Persson tarafindan AB'ye üye ve aday 27 ülkeye hitaben ya- zıldığını behYten müs- teşann, ülkelerin tari- hi konusunda Isveç resmi makamlannın herhangi bir tutumla- n olmadığını vurgu- ladığı belirtildi. Dışişlen Bakanlığı Müsteşan Büyükelçi Uğur Ziyal'in hafta içinde İsveç Büyükel- çisi Anne Disnıorr'u makamına çağırarak konuyla ilgili görüş- lerin yineleneceği vurgulandı. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Fransız yazar Taine, Jeanne de To- urbey için şunları yazmıştı: "Altesle- rinin ayaklanna kapanıyorum, daha yukan çıkmak umudu olmaksızın." Bu ateşli satırlar, 186O'lı yıllann Parisi'nın ünlü kadını Tourbey'e ithaf edilmişti. "Kamelyalı Kadın" romanının yazarı Gustave Raubert de aynı kadına âşık- tı ve o da şunlan kaleme alarak hay- ranlığını dile getirmişti: "Sevgili Jean- ne, bırakın ellerinizı öpeyim ta omuz- lannıza kadar, ayaklarınızı da dilediği- nizyere kadar.(...) Gustave Flauberti- nizden kucak dolusu sahicı sevgiler." Jeanne de Tourbey'in âşıkları bu iki ünlü yazarla sınırlı değildi. Fransız im- paratorunun kuzenı Prens Napole- on'la da evlenen Tourbey'in bir sev- gılisi de Paris'teki ünlü Osmanlı paşa- sı Halil Şerif Paşa'ydı. Enis Batur'un geçen günlerde toplatılan kıtabının bir nedeni de bu Osmanlı paşasıydı. Ba- tur'un "Elma" kitabına aldığı Fransız ressam Courbet'nin "Dünyanın Kay- nağı" adli ünlü tablosu toplatmanın gerekçesiydi. • • • Halil Şerif Paşa. 19. yüzyıl Fransa- Courbet'nin 'DünyanınKaynağı' Tablosu sı'nın ünlü tablo koleksiyoncuların- dandı. Courbet'ye bu ünlu tabtoyu da Halil Paşa ısmarlamıştı. 1868 yıhnda bir müzayede ile satılana kadar "Dün- yanın Kaynağı"tablosu onaaitti. Ha- lil Paşa, yalnızca bir koleksiyoncu de- ğildi. Diplomattı, keyfine düşkün bir Osmanlı asılzadesiydi. Gustave Fla- ubert'lerin, oğul Atexandre Dumas'nın ve daha nice ünlü sanatçının dostu- dur. Onlarla Paris'in renkli dünyası için- de zengin bir hayat yaşamıştı. Halil Şerif Paşa'nın keşfedilmesı yakın zamanda oldu. Courbet'nin tablosunun gün yüzüne çıkması ve tar- tışmaya açılmasıyla Halil Paşa'nın da adı gündeme geldı. Hakkında yapıl- mış araştırmalar, yaşamı uzerıne ya- zılmışmakaleleryayımlandı. Bunlar- dan birisi de Michele Haddad isım- li araştırmacının yazdıklanydı. 2000 yıhnda Fransa'da yayımlanan Had- dad'ın "HalilŞerifPaşa, Bir İnsan, Bir Koleksiyon" kıtabı Türkçeye de çev- rildi."P Kitaplığı"nın dilimize kazan- dırdığı bu kitap Halil Paşa üzerine ya- pılmış en kapsamlı araştırma. Bu konuda daha önce bir kitap yazmış olan Ingiliz araştırmacı Fran- cis Haskell, kitaba yazdığı önsözde bu ilginç Osmanlı paşasını şöyle an- latıyor: "...yalnızca önemli bir sanat koleksiyoncusu ve hayat adamı de- ğil, aynı zamanda pariak bir siyaset- çi ve diplomat olan Halil Bey, hiç kuşkusuz, daha saygılı ve özenli bir yaklaşımı hak ediyor. Birkaç yıl ön- ce ona hayran kalmış ve 19. yüzyıl Parisi'nın öbür sanat tutkunlanyla birlikte -çok kısaca ve deneme nite- lığınde- onu da incelemeye çalış- mıştım." Haddad'ın kitabında Halil Paşa'nın 1831 yılında divan üyesi ve saltanat ailesinden bir babanın oğlu olarak Mısır'da doğduğu anlatılır. Mehmed Şerif Paşa, oğlunu Fransız tarzı bir eğitim alması için on üç yaşındayken Paris'e gönderir. Genç Halil Bey, 1843'ten 1849'a kadar Paris'te kalır. Daha sonra Mısır'a döner Hıdiv Ab- bas Paşa'nın ikinci sekreterlığıne atanır. Bir başka nedenle yine bir gö- revle Paris'e döner. Kırım Savaşı son- rası 1856 yılında ımzalanan Paris an- laşmasında Osmanlı diplomatlan için- de yer alır. Haddad onun bu dönemini şöyle aktann "Halil Bey, Paris 'te çok kez bu- lundu, ama özellikle 1865-1868 yıl- lan arasında, yaşamının bu olağan- dışı dönemınde, her tür resmi görev- den kurtulmuş, sosyetede ve kıbar fahişeler çevresinde gördüğü rağ- betten sarhoş olmuş birhalde, ken- dini tam bir 'Bulvardaki Türk' olma- ya adadı." ••• "Bulvardaki Türk"ün asıl ünlenme- sine ve günümüzde de tanınmasına neden olan yaşamı ve yaptıkları bu döneme aitti. Halil Şerif Paşa bu dö- nemde yüzlercetabloyu koleksıyonu- na kattı. Ingres'ın "Türk Hamamı" ve "Urbino Venüsü" Courbet'nin, Delacroix'nın çok sayıda tablosunu satın aldı. Bu tabloiarın ressamlarıyla dost ol- du. Sanat tartışmalarına katıldı. On- larla kumar oynadı. davetler verdi. Ünlü yazarlarla arkadaşlık etti. Son- ra bütün parasını kumarda kaybe- dince, tabloları satışa çıkardı. Hep- sini satıp Istanbul'a döndü. Işte bu ko- leksyinonun satışı ve bu koleksiyonun tablolar onu günümüze taşıdı. Halil Paşa daha sonra Osmanlı'da- ki reform hareketlerinde yer aldı. Mit- hat Paşa ile birlikte Tanzımat anaya- sasını hazıriayanlar arasında da onun adı vardı. Namık Kemal'ın dostuydu. Yaşamının son yıllarında yeniden Pa- ris bûyükelçisi oldu. Ancak eskı ünün- den ve etkisinden çok uzaktı. Tablo- laria bir daha buluşamadan öldü. • • • . Iz bırakan bir Osmanlfydı Halil Şe- rif Paşa. Paris sanat çevrelerı hâlâ onun yaşamının gizli yönlerini keşfet- meye çalışıyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle