Katalog

6 E K İ M 2002 PAZAR CUMHURİYET SAYFA 17 s vi s £ ABT> vartnyetkfsi verOnş. tiâti Teksatl SektronBt posta: denizsom@cumhuriyet.com.tr Tef: 0.212,512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - CHP, bölgeye göre seçim şarkısı çalacakmış... "Yani. nabza oöre serbet!" Kupbağa Fransa'ya yemeklik kurbağa satan Türki- ye'den bir grup işadamı, Iran'ın Türkiyesınırıya- kınlarındaki Par- sabad kasabasında "kurbağa aranıyor" ila- nı veriyor. Kurbağanın tanesine 7 bin riyal yaklaşık 1 dolar öden- diğini duyan yoksul kasaba halkı kurbağa avına çıkıyor. Mollalar, halkın gruplar halinde bir araya geldiğini gö- rür»ce ayaklanma pro- vası yapıldığını sanı- yor. Hemen bir soruş- turma başlatılıyor ve işin aslı ortaya çıkıyor. Fakat mollalar yıne de tatmin olmuyor ve Tür- kiye'ye kurbağa satıl- ması yasaklanıyor. kım ayının meme sağlığı bılıncını gelıştırme ayı olduğunu anımsatan Dr Ayşegül Tokat- lı bir de oyku gondermış- "Orta yaşlı ve duz- gun gıyımlı bir adam sessızce kafeteryaya gı- rerek koşedekı masaya oturur Garsonu beklerken yan masadakı gençlerın kendısıne bakarak guluştuklerını fark eder Bellı kı yakasına taktığı kuçuk pembe kurdele sek- lındekı rozetıne gulmektedırler Bu alaylı bakışlan gor- mezden gelen adam yan masadakılerın ısrarlı guluş- melerıne dayanamayarak elını lacıvert ceketının yaka- sındakı rozete goturerek, 'Bu mu''' dıye bakışlanyla sorar Bunu uzenne yan masadakıler yuksek sesle gu- lerek, 'Kuçuk guzel pembe kurdetenız lacıvert ceketı- nıze pek de yakışmış' dıyerek guluşmeye devam eder- ler Adam yan masadan bu sozu soyleyen delıkanlıya donerek, 'Lutfen masama buyurun bunu tartışalım der Bıraz once tum sevımsızlığıyle gulen delıkanlı se- Pembe kurdele bebını anlayamadığı bir utanma ve sıkıntı hıssıne ka- pılsa da gelıp masaya oturur Orta yaşlı adam, anla- yışlı veyumuşak bir sesle, 'Bu rozettum dunyada, ıçın- de olduğumuz Ekım ayında, kadınların meme kanse- rı bılıncını yaygınlaştırmayı ıfade edıyor Ben bu roze- tı annemın adına takıyorum' der Bu açıklama karşısında şaşıran delıkanlı, 'Çok uzul- dum, annenız meme kansennden mı oldu' dıye sorar 'Hayır' dıye cevaplar orta yaşlı adam, Annem sağ, a- ma benı bebeklığımde memesıyle besledı Kuçuk bırço- cukken kendımı yalnız hıssettığım korkulu anlarımda, her zaman başımı saklayabıleceğım ve huzur bulaca- ğım yumuşak bir yuvaydı annemın memelerı Annemın memesı ıçın ve sağlığı ıçın tanrıya şukur edıyorum ' 'Hımm' dıye kekeler delıkanlı 'Bu rozetı kanm ıçın takıyorum' dıye devam eder adam 'Karınız da herhal- de ıyı' dıye sorar delıkanlı 'Evet' dıye cevaplar orta yaşlı adam, 'Kanmın memesı her ıkımız ıçın aşk ve sev- gı kaynağı olmuştur her zaman, aynca23 yıl once sev- gılı kızımızı beslemıştır memesıyle Kanmın memesı ve sağlığı ıçın de tannya şukur edıyorum' dıye devam e- der 'Sanırım kızınızın sağlığı ıçın de takıyorsunuz7 , dı- ye sorar delıkanlı 'Hayır' der orta yaşlı adam uzuntuy- le, 'Kızımı bir ay once meme kansen nedenıyle kay- bettık Yaşının çok genç olduğunu duşunerek ıhmal etmış memesınde fark ettığı kıtleyı, bu nedenle geç kaldık Kızımın anısına takıyorum bu kuçuk pembe kurdeleyı Bu sayede çevremdekılerı de aydınlatabılı- yorum' dıye devam eder orta yaşlı adam ve yavaşça elını cebıne uzanarak çıkardığı kuçuk pembe kurdele rozetını delıkanlıya uzatır." Dr Ayşegul Tokatlr "40 yaşına gelen her kadın her yıl bir defa muayene olmalı ve mamografi denılen me- me filmı çektırmelıdır" t# Politika Akif Kökçe di- yor ki: "lyi parti arayan, partisiz kahr", "Millet- ^ vekilleri şaraba benzer; geçen yıllar kötülerinı ekşitir, iyile- rini olgunlaştırır", "Po- litika tiyatroya benzer; parası olan en önde oturur", "Her şeyin ye- nisi, genel başkanın eskisı makbuldür!" SESSÎZ SEDASIZ (!) Yuksek Yerilım Hatt erdıncırtkuıa yahoo.com Duşunenler ıçın "GEREĞt DUŞCNÜLCR" bu ulkede' Zamanı verimli kullanmanın yolları Mıllı Produktıvıte Merkezı'nın (MPM) mılletvekılı adaylan ıçın hazırladığı ve- rımlılık raporunu eleştırmıştık MPM Yonetım Kurulu Başkanı Güngör Ye- ner'ı uzmuşuz . Rapordan herkesı ılgı- lendıren bazı yarariı bılgılerı aktararak orta yolu bulmaya çalışalım "Insanlar, zamanlarının sadece yuz- de60'ınıkontroledebılır Zamanınyuz- de 6O'ı planlı faalıyetlere, yuzde 20'sı beklenmedık faalıyetlere, yuzde 20'sı de kendılığınden gelışen sosyal faalı- yetlere yanı yaratıcı zamanlara aynlma- lıdır." "Gundelık çalışmanın yuzde 65'ı, yuzde 15'lık değer yaratıyorsa onlem alınmalı, onemsız fonksıyonlarterk edı- lerek onemlı fonksıyonlara yoğunlaşıl- malıdır" "Problem çozme ve analıtik ış- lemler ıçın toplam zamanın ancak yuzde 8'ı aynlabılmektedır." "1 saatlık çalışma suresınce, kışının ılk 10 dakıkadakı yuzde 98'lık perfor- mansı, 30 dakıkada yuzde 60'a, 60 dakıkada sıfıra ınmektedır." "Buro duzenlı tutulmalıdır Zamanı- mızın yuzde 15'lık bolumunu aramaya harcadığımız unutulmalıdır" Hukumet, ışçı ve ışveren kesımlerının katılımı ıle oluşan Mıllı Produktıvıte Mer- kezı ıçın Gungor Yener, "Bugune kadar 750 eser vermış ve 10 bıne yakın pro- jeye ımza atmış olan merkezımız, ne ya- zık kı ısmınden kaynaklanan nedenler- le gereklı ılgıden uzak kalmıştır" dıyor Bıryasa değışıklığı ıle "Ulusal Verımlılık Merkezı" adını almak zor olmamalı. ÇED KOŞESİ OKTAY EKİNCİ Yann Keşke 'MSU' Yerine 'Akademi' Açılsaydı... Turkıye "seçım gerilimini" > a- şarken, unıversıtelerımız de bu "talihsiz ortam" ıçınde eğıtıme başlıyorlar Basın, sıyasetçılerın peşınde koşmaktan unıversıtelerdekı to- renlerle yetennce ılgılenmıyor Bu nedenle "bilimin uvanİarT salonlardan dışan çıkamıyor Rektorler de açılışa katılacak »ıyasetçıler ıçın bu yıl fazla ıs- teklı değıller. çunku ıktıdar de- ğışecek. şımdıkı "vaatlerin" ya- nn belkı de bir değen olmaya- cak Gerçı, Mimar Sinan Ünivera- tesinın (MSU) geçen ıkı yılın- dakı açıhşlanna katılan ve önce Tunzm Bakanı olarak, ızleyen yıl da Devlet Bakanı olarak "MSÜ'nün emrindevim, çünkü eşim Akademili ve ben de öjle- vinu." dı> en Erkan Mumcu'nun da vaatlen havada kalmıştı Konuşmalannda "çağdaş sa- nata ve özgür kültûre olan aşkı- nı" onca uzun anlattıktan sonra, Mmdı de Recep Tayyip Erdo- ğan'ın \K Parti'sınde sıyasete iev am eden bu "Akademidama- dı" eskı Bakan. ıster mısınız MSU'nun yannkı (07 10 2002) ıçılışına da çıkıp gelı\ersın° •'YayııT ve sanat ûretimi UnıveMtelenmızle ılgılı ola- ak yıre her yıl ozelhkle bu açı- ış donemlenn- ie basmda yer »lan bj "ista- istik" turu bu vezdetsayfala- n kapLdi "Bilmsel :gitim düzeyi- ıingösergeleri' ırasına en 5neml->ı ka- imsel }ayın" (kıtap-makale vb) ayısı Je unıversıtelerımız "sı- -a\a skularak". hangılennın laha IIT ve gelışkın bır eğıtım ^erdığ Üan" edıhyor Hurnet gazetesuıde "Türki- -e Ünhroitelerinin Yayın Perfor- nans tarnesi" başlığıyla yer ılan (.2 Eylul 2002) lıstede, vlSL'nm rakamlanna bakıyo- Tim Bu }il "119. kuruluş yüınT oıtlavîcds. bu koklu eğıtım ku- ıımunıiî. oğretım uyesı sayısı >larak zen durumda say ılmasa >ıle, "Şajın sayısı" açısından en * n binıa'da gostenlıyor Dola- 'îsıylaia "bilimsellik diızeyi en lıişdkınıversitelerden" bın ola- ak ılaı eiılıyor OvssMSU'nun oncelıkle bır ""sanat.ekültürokulu" olduğu, >u nedne "yaym" değıl. ışlevı - e ams.ı gereğı "eser" urettığı - e bır suut okulunun dığer unı- -ersi'eerJen bu "nitelik farta" »ozeııbeden. "yayını yok, işe -•aramuz-" şeklınde lıstelere alınmasının da aslında 19 yuz- yıldan bu yana suren bir uygar- lık hızmetıne "hakaret" anlamı- na geldığı ne o gazete haberle- rını y apanlann umurunda, ne de MSÜ'nın buna tepkısını bılen. duyan var Okulun adını taşıdığı Mimar Sinan bıle kıtaplanyla değıl, "eserleri\1e T> ulusal gururumuz değıl mıdır 9 "Baykuş" da hüzünlü... 1883 yılında M Sana>i-i Nefise Mektebi'" olarak kurulan. 1926'dan 12 Eylul 1980'ın "YÖK darbesine" kadar da Cumhurivet Tûrkiyesi'nın çağ- daş kultur ve yaratıcılık eğıtımı- ne "Güzel Sanatlar Akademisi" olarak hızmet veren MSU. son 20 yıhn "üniversite" statusun- den acaba ne elde 601° Bu sorunun. hıç değılse sıya- sılerden umudun olmadığı \ ann- kı açılış torenınde gundeme gel- mesmı \e ardından oncelıkle "Akademililer arasında" sorgu- lanmasını beklemek, artık "hak- kunız" dıy e duşunuyorum MSU, her şeyden once "sanat akademisi" kımlığı ve eğıtımıy- le, her yıl sayısız resmın, sayısız heykehn, bır o kadar seramık y a- pıtuı ya da onlara yakın mıman v e kentsel tasarım çalışmasının. aynca sahne ve goruntu sanatla- nnın, ıç mıman- nın, dansın, balenın, beste- lerın, bezeme- lenn, grafık urunlenn. hatta edebıyat dene- melennın ve hat sanatından kalem ışı suslemelere. fotoğ- rafın ıncelıklennden smema-TV urunlenne kadar. "üısan yaratKilığının her alanın- da" urun venlen, duşunce ve eseruretılen ve bunlarla ılgılı her hafta sergıleraçılıp, yıl boyunca konserler-gostenler duzenlenen bır okul Amblerru bıle 119 yıldır sana- tın antık tannçasmdakı "baykuş gözkri" olan boylesı bır okulda "kitapsayısı'' elbette kı dığer unı- v ersıtelerden az olacak Ancak, bundan oturu "^ri bir yüksekög- renim kurumu" damgası vurul- masına da artık ızın vermemek ıçın, şu "Akademi" uygarlığmı da tanhe gommek uzere olan "üni- versite" tuzağından bır an once kurtuimak gerekmıyor mu17 Kım ne derse desın. temel eğı- tım tarzı olarak da "sanatayakış- mayan" bu statu altında. sadece MSU'nun tanhsel saygınlığı de- ğıl, ulkemızın en koklu kultur ve yaratıcılık eğıtımı geleneklen de her geçen gun zarar goruyor Oekinci(a cumhurryetcom.tr. KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicakdturk.net ÇİZGtLtK KÂMİL MASARACI j0m I 1 KEDİ LEVO APTİÜKA e-posta: aptulikaCago.com. SON ROMAN/MthJ 2>5 /IE SO'MCI SAVFASM/ TARİHTE BUGÜN MIMTAZARJKAN 6Ekim GAZETECİ DOĞAN NADI 1963 'DA SÜGUM, UHLU OO€AN NA&) ASAUOSLU S6>#~ ŞlNDA ÖLDU.UO2AN UNIVBfİSlTBSl SIYASAL 8LGtL£/Z BO. LUMUNÜ Bıneefj DOĞAHNADI, SABASI YUNUS A/A- t>l •NlM YANINDA, GEA1Ç VAÇTA GAZETECILISB BAÇ- LAMIÇTI MUHABteutrr&i yAZABuĞA ve yöNerta- UĞB DE&IKI Ç£pTU GÖ&SVLEjepE BAÇARIYL4 ÇA- UfÂAfÇ, EAJ ÇOK &A MZDtĞt &£A Pf/ûeAlARIYlA TANİHMIÇn. UZJJN UZÜU ANLATtLABlL£CEK KOMJ- LARI, 1S-2O ıtSUMBOE, ye/SGl VE &ÜLDU&J UN- SUfZlARINI PA DOZUNDA KVUAA/A/SM: /ŞLBM/Ş- Tl- ZAMANIUM ÇOK y£Mf OLAN 8u TARZ YAZI- LAB.I, "reDI OAKıKA" Hf "SlR PAKlKA" gAÇLlK- LARI AL-nUM,CU»AHUeiYETGAZ£T£SI>NOe yAYHH- LAUÜAIÇTt BASİNOA 2S YILI AÇKW ÇAUŞMfGi OLAH PO6AN NAPI, ŞEREF KART/ SAMŞİYCl ZEYTİNBURNU SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No 2002 1125 Karar No 2002 1083 Hâkım Kemal Guzel 20998 Kâtıp Zanf Nalbantoğlu Hukum Ozetı Mahkememıze aıt 2002 1125 esas, 2002 1083 karar savılı 20 09 2002 tanhlı ılam ıle Istanbul, Usküdar, Ayazma, Cıh. 007/01, Sayfa 29 Sıra No 44'te nufusa kavıtlı ^yşe ve Halıl'den olma 1326-1328 d lu Hafıze Ankan vesayet altına almarak kendısıne kızı Senıha Kı- nav vası tavın edılmıijtır 20 09 2002 Basın 606S% PANO DENİZ KAVUKÇUOGLU Kadından Futbol Hakemi Olur mu?' Geçen salı akşamı Istanbul Alı Samı Yen Stadyu- mu'nda oynanan Galatasaray- Brugge futbol karşılaş- masında bır "ılk" yaşanmış, Avrupa Şampıyonlar ü- gı'ne katılan bır Turk takımının maçında ılk kez bır ka- dın hakem gorev yapmıştı Maçı ızleyen Cumhunyet gazetesı spor servısınden arkadaşlarımız maçın orta hakemıne (10) uzerınden (6), dığeryan hakeme (5) pu- an venrierken Bayan Nelly Vıennot'un performansı- nı (8) puan gıbı oldukça yuksek bır derece ıle değer- lendırmışlerdı Tnbunlen dolduran seyırcıler Bayan Vıennot'a sem- patı gostermışler, kararlarını yer yer alkışlarıyla onay- iamışlar, o da maç sonrasında tnbunien selamlayarak terk etmıştı Alı Samı Yen Stadyumu'nu Oysa bır "erkek oyunu" olarak kabul edılen futbol maçlannda kadınların hakemlık yapmalan ılk başlar- da gelışmış Batı ulkelennde bellı bır tepkıyle karşılan- mıştı O ulkelerde kadınlann 'eri<e/(;ş/"nekanşmala- nna en sert karşı çıkanlar kolayca tahmın edıleceğı gı- bı toplumun en alt katmanlanndan gelen, apış arala- nyla beyınlen arasındakı dengeyı bırturiu kuramamış, bu nedenle de kadını yalnızca bır "cınsel obje" olarak goren eğıtımsız kalabahklardı. Bunlar salt "kadın"a değıl, "otekı" olan her kesıme, her gruba, her bıreye karşı da benzer saldırganlık eğılımlen taşıyoriardı Av- rupa futbolunda sıyahlann yaygınlaşmaya başladığı donemde de saldırganlıklar sergılemışler, sıyah spor- cuları 'yamyam" dıyerek aşağılamışlar, onlan kışkırt- mak, maç sırasında morallennı bozmak ıçın her yola başvurmuşlardı 7O'lı yıllann ortalannda bu tur ırkçı sal- dırganlıklar lyice çığırından çıkmıştı Maçlarda sıyah oyunculara "maymunlar" dıye bağırılıp onlenne muz atılması uzenne, orneğın Almanya'da, Frankfurt ve Hamburg stadyumlan futbol federasyonu tarafından bır sure kapatılmıştı Alı Samı Yen Stadyumu'nda ıse futbolseverler bu karşılaşmada bır kadının "bınncı yan hakem" olarak gorev yapmasını once bır parça şaşkınlıkla karşılamış bıle olsalar, maç boyunca hıçbır aykırı davranışta bu- lunmamışlarken, hakemın "c/nsıyef;"ne vurgu yap- mak unlu bır futbol yorumcumuza duşmuştu' Maç er- tesınde, Humyet gazetesındekı koşesınde şu satıria- n yazmıştı Erman Toroğlu; "Hakem ıyı maç ıdare et- tı Amayardımcılan ıçın aynı şeylen soyleyemeye- ceğım Ozelhkle 1 nolu yardımcı bayan hakem fizık olarak da ıyı değıl Elındekı bayrak kendısınden daha uzun Teknık olarak da o bayrağı kullanamıyor Ben- ce evde oturup, çocuk baksa daha ısabetlı karar ver- mış olur " Kendı gazetesının spor servısı, Erman Toroğlu'nun "ıyı" dedığı orta hakeme de,"/// değıldı" dedığı o ka- dın hakeme de ıkışer puan vermıstı 1 Toroğlu'nun ya- zısından "ıyı"dedığı hakemın nıçın ıyı olduğu, "ıyı de- ğıldı" dedığı hakemın de nıçın ıyı olmadığı anlaşılmı- yordu zaten Yazısından anlaşılabılen tek somut "şey" kendısının futbolculuktan hakemlığe, hakemlık- ten yorumculuğa ve bu arada da kabzımallıktan tete- vızyon savcılığına uzanan ılgınç kanyer grafığınde bel- lı bır sındınm zorluğu çektığıydı Bır hakemın boyu- nun gorece kısalığı ıle karşılaşma sırasında verdığı ka- rarlann doğruluğu ya da yanlışlığı arasında bır ılıntı ol- madığtnt kertdısi de kuşkusuz bılryor, fakat mahalle kahvelennde pınekleyen ışsız yığınlar arasında epey prım yapan maçoluğu kullanmadan edemıyordu O kadın hakemi eleştınrken hangı kararının "yanlış" ol- duğunu soyleyemıyor, onun "ıyı" olmadığına tek ka- nıt, tek gerekçe olarak elındekı bayrak sopası ıle be- denının arasındakı orantıyı ılerı surup, evde çocuk bakmasını onenyordu Hakem Vıennot, bır kadın de- ğıl de bır erkek olsaydı, o zaman ne yazacaktı Bay To- roğlu'' Dunyanın başka hıçbır ulkesınde bızdekı kadar ha- kem kokenlı futbol yorumcusu yoktu Başka hıçbır ul- kede futbol bızdekı gıbı boş laîflarla tartışılmıyor, ga- zete sayfaları, televızyon ekranlan ağzından çıkanları kulaklan duymayan hakem- yorumculann gevezelık- lenyle doldurulmuyordu Bu tur lafazanlıklarla hakem- lık kurumu da yıpranıyor, boyle olunca da Turkıye lıg- lennde her yıl yenı "hakem facıalan" yaşanıyordu Son dunya futbol şampıyonasında hıçbır Turk ha- kemıne gorev verılmemesının herhalde bır nedenı ve bu nedenle de bızım "uzman" geçınen hakem-yorum- cularımızın bır payı vardı (e-posta: dkavukcuoglu a superonline.com) BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDA\S\Ğ\: 1/Zorunlune- den. 2/ "Tann kabul etsın" anlamında kullanılan sozcuk Bır yetkının, ya- sanın ya da 6 karannyurür- lüğe gırmesı- ne karşı çıkma hakkı. 3/ Ser- 9 gen. Ressamlartn 1 2 3 1 2 3 4 5 6 I U /8 9 boya karmakta kul- landıklan levha 4/ Aktunyum elementı- nın sımgesı Bır pa- ranın belıriı bır kım- seye ödeneceğını gosteren senet 5/ Ikı ağzı da keskın uzun bıçak Çıftlıkuşagı 8 6/ Ustu açık boru ® Bır nota 7/ Dennlığı az metal kap Bır kûmes hayvanı 8/Yemen'rn ekonomık başkentı .Insanbe- denı çevTesındekı manyetık alan 9/Guney Anado- lu'da yaşayan ve halk edebıyatı şıır türlennden bı- nne adını v ermış olan Türkrnen boyu. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Eskı bır ağırlık olçusü bınmı. tlen sürülerek savunulan duşunce 2/ Asma kutüğü. Her yanı suylaçevnlıkaraparçası 3/Fas'ınkuzeyındekısı- radağlar Ankara keçısının yunune \ enlen ad. 4/ Kalayuı sımgesı Denge 5/ Italya'da bır ova . Hububat tozu 6/ Kolaylıkla aldatılabılen Bır renk 7/Denızyosunlanndançıkanlanbırturje- latın . Tann'ya göre ınsan S/ "Benı görüp yönün — donersın" (Karacaoğlan) Harman yenndekı tahılın taş ve toprakla kanşık kalıntısı 9/Otomo- bılde dıreksıyon ıle tekerlek arasındakı bağlantı- yı sağlayan mıl. "Bugun—-Bugun beru ılk de- fa gyneşe çıkardılar" (Nâzım Hıkmet).