25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3CAK 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER • LONDRA(AA) - Ingütere'de yapılan arcştırmalara göre, sigara tiryakilerinin yüzde 75İik bölümu, inatçı öksürüklerle ortaya çıkan öldürücü akciğer hastahğı uyansını ciddiye almıyor. Özellikle COPD (choronic obstructive pıâmonary disease) denilen akciğer hastalığının sigara içenler arasında görülme oranının son derece yüksek olduğunu ve inatçı öksürükle oraya çıkan bu hastahğın her yıl sadece İngiltere'de 30 bin kişinin hayatına mal olduğunu da hanrlatan araşurmacılar, hastahğuı yavaş ilerlediğini ve bu sinsi ilerleyişin son aşamalara kadar fark edilemediğini belirttiler. Hastaçocuğa Avitamini • CHICAGO (AA) - A vitamininin, HTV, sıtma ve kalıcı ishal bulunan çocuklarda büyüme faktörüne yardımcı olduğu saptandı. Harvard ve Muhimbüi üniversitelerinde 1 yü süren araştırmalarda, 6 aylık ila 5 yaşındaki 554 çocuk denek olarak kullanıldı. Deneklerin tûmünde akciğer iltüıabı, yüzde 24'ûnde sıtma, yüzde 9'unda ise HTV enfeksiyonu saptandı. Günde 2 doz A vitamini verilen deneklerin bir kısmına, hastaneden çıktıktan sonra da 4 ay boyunca günde 2 doz A vitamini verildi. 4 ay sonra HIV bulunan deneklerin, A vitamini verilmemiş HTV'li denekkre göre 2.5 santim daha uzadıklan görüldü. ABffde KatoHderikınhran sergî • \VASHINGTON (AA) - ABD'de bir müzede, tuvaletini yapan rahibe ve papa fıgürlerinin sergilenmesi, Katolik gruplann tepkisine yol açtı. Kalifomiya eyaletinin Napa Valley bölgesindeki yiyecek, şarap ve sanat konulannı işleyen Copia müzesinin "Aktif Malzemeler" adınıtaşıyan sergisvnde, papa ve rahibelerin yanı sıra Küba Devlet Başkaru Fidel Castro, Noel Baba ve Temel Reis de aynı pozda sergileniyor. Ergîn'in adamı tutuklamh • İstanbul Haber Servisi -" Karagürnrük çetesi" elebaşısı Nuri Ergin'in adamı olduğu gerekçesiyle yakalanan Hakan Çakır, Istanbul DGM'ce tutuklandı. Organize Suçlar Şube Müdürlüğü'ndeki işlemleri tamamlandıktan sonra Istanbul DGM'ye sevk edilen Çakır, Cumhuriyet Savcısı Hadi Salihoğlu tarafindan sorgulandı. Tutuklanması istemiyle tstanbul 2 No'lu DGM Yedek Hâkimliği'ne gönderikn Çakır, "çıkar amaçh suç örgürü oluşturmak" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. • BURSA (Curnhurivet) - Emnıyet Genel Müdürlüğü ile Bursa Emniyet Müdürlüğü'nün ortaklaşa yürüttükleri operasyon sonucu ortaya çıkanlan "çocuk pornosu'' skandahna adı kanştığı gerekçesiyle tutuklanan rehber öğretmen Özgen Imamoğlu'nun avukatı Gürkan Altun, nöbetçi mahkemenin müvekMli hakkında verdiği tutuklama karanna, bir üst mahkeme olan 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde itirazda bulundu. Müvekkilinin tahliyesini isteyen Altun'un talebi, 5. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hâkim Ali Demir tarafindan reddedildi. • ANKARA (ANKA) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın, SSK'ye olan borçlannı ödemeyen işadamlan ve belediyeleri kamuoyunda ilan ederken bakanlığının SSK'ye olan çiçek, yemek, oto tamiri ve benzin gibi harcamalardan oluşan borçlannı yıllardır öderaediği belirlendi. Bu durum Başbakanhk Yüksek Deneüeme Kurulu'nun 2000 Yüı SSK Raporu'na da yansırken, bakanhğuı 2000 yılında SSK tarafindan ödenen akaryakıt bedeünin 1 milyar 77 milyon 970 bin lira olduğu belirtildi. Huş, hayati tehUkeyi atlatn • tstanbulHaber Servisi - Beynindeki damar nkanıkhğı nedeniyle Marmara Üniversitesi (MÜ) Hastanesi'nde ameliyat edilen ve halen yoğun bakımda bulunan TRT eski spikerlerinden Tuna Huş'un hayati tehlikeyi atlattığı bildirildi. Huş'un ameliyatını gercekleştiren MÜ Nöroşirürji Anabilim Dah Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. îlhan Elmacı, hastanın uyandığrnı belirterek Huş'un bu hafta da yoğun bakımda kalabileceğini, bu konuda henüz kesin bir şey söylemerdn erken olduğunu bildirdi. • GAZUNTEP (AA) - Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun Gaziantep, Kilis, Kahramanmaraş ve Elbistan yurüanna yakıt aluıması sırasında yolsuzluk yapıldığı yönündeki iddialar üzerine, Kredi ve Yurtlar Kurunıu Genel Müdürlüğü'nce soruşturma başlaüldı. Kurumun Bölge Müdürü Ruhi Mülayim'in, "soruşturmamn selameti açısından" genel müdürlük tarafindan açığa ahndığı öğrenildi. Siverek'te sîlahü saldın: 1 6ki • SÎVEREK(AA)- Şanlıurfa'nın Siverek üçesinde Mevlüt Koşar (30), Mustafa TUi (25) ve Kamil Karakeçi adlı kişiler, Abdi îpekçi Caddesi'nde, kimliği henüz beürlenemeyen kişi ya da kişilerin silahlı saldınsına uğradı. Saldında, Mevlüt Koşar olay yerinde yaşamıru yitirdi. Yaralanan Mustafa Tili ile Kamil Karakeçi, Siverek Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalelerinin ardından Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Araşhrma Hastanesi'ne sevk edildi. • ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale'de, halk arasında "tath su" olarak adlandınlan ve birçok mahallede bulunan çeşmelerden akan kaynak suyunda bakteriye rastlandığı bildirildi. Halk Sağhğı Laboratuvar Müdürlüğü ekiplerinin, çeşitli bölgelerde bulunan kaynak sulanndan âldıklan örneklerde, değişik oranlarda bakteri bulunduğunu söyleyen Sağlık 11 Müdürü Dr. Hilmi Mete, suyun içümesinin sağlık yönünden sakıncah olduğunu beürtti. SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk m ALÂADDİN'İN LÂMBASL Bursa da biryıldır işsiz olan Murat Uçtu, ekonomik bunalım sonucu canına kıydı BirgazetecîintiharıdahaBURSA (Cumhuriyet)- Ekonomik krizin büyük sorunlara yol açtığı Anadolu bası- nında bir gazeteci daha intihar ederek yaşa- nuna son verdi. Sinoplu gazeteci Hasan Sa- yar'ın ardından dün de Bursa'da bir yıldır iş- siz olan Murat Uçtu (30) intihar etti. Gazetecüiğe Gemlik'te başlayan ve Bur- sa'daki yerel gazeteler ile ulusal basının Bur- sa bürolannda mesleğe devam eden Murat Uçtu, son olarak Doğan Haber Ajansı'nda çalıştı. Bir yıl önce işsiz kalan Uçtu, daha sonra intemetkafe işletti, ardından da bir ge- ce kulübünün basınla ilişkilerini yürütmeyi denedi. Bir süre önce eşinden aynlan Uçtu, gûvenlik muhabniiği yaptığı sırada tanıştı- ğı bir kadrn polisle birlikte yaşamaya baş- ladı. Birkaç gün önce kız arkadaşvnuı aile- sinin baskısıyla ilişkisini sona erdiren Uç- tu'nun bir süredir ekonomik bunahmda ol- duğu biliniyordu. 7 yaş,ında bir kız çocuğu bulunanUçtu, dün Bursa Çevik Kuvvet Mü- dürlüğü'nde görevlibirpolis memurunun Ye- şil Tayyar Caddesi'ndeki evinde kendini ip- le asarak yaşamnıa son verdi. intihar etmeden ailesine üetümeküzere bir mektup bırakan Uçtu, mektubunda 7 yaşın- daki kızına "Sana geride namuslu ve şerefli bir yaşam dışında hiçbir şey bırakamıyo- rum"dedi. MuratUçtu'nunmektubuaynen şöyle: "Ashndaçokşey değüistediğim,Sadecebir insanıçoksevdim. tnandunveçok güvendim, ama otmadı. Yülarca intihar eden insanlann haberineghtim. Ordann yapüklartna hiçbir anlam veremedim. Gatiba hepsi hakhvnuş. Ben arük mûcadeleden yoruldum. Canım kıam Buse; Sen de sakuı kızma babana. Sen benhn içinçokönemtiydm. Sanageride namuslu ve şerefli bir yaşam dışında hiçbir şey bıraka- mıyorum. Ama sen mutiaka oku ve başanh birisi ol kızunJ' Uçtu'nun cenazesi bugün, doğduğu ve mesleğe başladığı yer olan Gemlik'te top- rağa verilecek. 300 polis içinden teşhis İstanbull nhersitesi'ndeki bir öğrenciolavı sırasında Siyasal Bugj- ler Fakültesiöğretim üyesiDoç. Dr. Adalet Alada'ya "biber gaa sık- üklan" öne sürülenlerin teşhisi için Çevik Kuvvet Şube Müdürtü- ğü'ne bağh yaklaşık 300 polis emniyette öğretim üyeshıe gösterildi. 30Ekim 2001 tarihinde,fakülte önüne kurduklan standı kaldırmak istemeyen öğrencilere güvenlikkuvvetkrinin müdahalesi sırasında biber gaa sıkıkh. Doç. Dr. Alada, 29 öğrencinin gözalüna ahnarak standın kakunlmasryla sonuçlanan olaya ilişkin saveıhğa şikâyette bulundu. Savcıhğm başlatoğı soruşturma kapsarrunda bugün İstan- bul Emniyet Müdurlüğü'ne gelen Doç. Dr. Alada, A Blok'ta bulu- nan bir odaya ahndL Doç. Dr. Alada, daha sonra da olay günü go- roii olan ve minibüslerk emniyete gelen Çevik Kuvvet Şube Mü- dürlüğü'ne bağh yaklaşık 300 polis memurunun, 3'erh" gruplar ha- linde odaya ahnarak teşhis için önünden geçişini izledi. Doç. Dr. Adalet Alada, Personel Şube Müdüriüğü'ne de gidertk, kendisine "biber gaa sıkan" pofisleri teşhis etmeye çahşti. Ancak Alada, söz konusu pofisleri teşhis edemedi. (Fotoğrailar. AA) OLDÜRÜLÜŞÜNÜN6. YÎÛ (iöktepe anıhyor tstanbulHaber Servisi- Evrensel Gazetesi Muhabiri Metin Göktepe, gazetecilik görevini yaparken gözaltında dövülerek öldürülüşünün 6. yılında mezan başrnda anılacak. Ümraniye Cezaevi'ne yapılan operasyonda ölen 4 kişinin Alibeyköy'deki cenaze törenini izlerken gözaltına alman ve 8 Ocak 1996 tarihinde Eyüp Kapalı Spor Salonu'nda ölü bulunan gazeteci Metin Göktepe'yle ilgüi davaya 18 Ekim 1996yıhndabaşlandı. 19 Mart 1998 yılında alınan karara göre 6 polis beraat ederken, 5 polis "kasö aşan surette adam öldürmek ve faiH befti otanayacak şeküde adam öldürmek 7 " suçlanndan 7 yü 6'şar ay hapse mahkûm oldular. Bu karar Yargıtay 1 'inci Ceza Dairesi tarafindan 16 Temmuz 1998 yılında eksik soruşturma yapıldığı gerekçesiyle bozuldu. Dava, tekrar görülmeye başlandı. 6 Mayıs 1999 yüında yapılan 25. duruşmada dava karara bağlandı ve beş polis dışında Murat Polat'a da 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Dava temyiz istemi ile tekrar Yargıtay 1. Ceza Dairesi'ne gönderildi. Yargıtay 20 Ocak 2000 tarihinde karannı verdi. Yargıtay, 7 yıl 6' şar ay hapis cezasına çarptınlan 6 polisten 5'inin cezasını onaylarken emniyet amiri Seydi Battal Köse'nin cezasını esastan bozdu. Göktepe ailesinin dönemin tstanbul Emniyet Müdürü olan Orhan Taşanlar ve Yardımcısı Kemal Bayrak'ın da yargılanması yönündeki talepleri ise reddedildi. BEYAZÖNLÜK'TEGÖREVSİZLİK 10.2 trilyontukdava OZANYAYMAN ÎZ2VÜR- Kamuoyunda "Beyaz Öntök" operasyonu olarak bilinen ve SSK'yi 10 trilyon liranın üzerinde dolandırdıklan gerekçesiyle yargılanan 19 kişiden 15'i hâkim karşısrna çıktı. Aralannda, 18Nisan seçimlerinde MHP'nin îzmir büyükşehir belediye başkan adayı olan ve dönemin îzmir Sağlık Işleri Müdürü Metih tnan'uı da bulunduğu 17'si tutuklu 19 kişinin, çıkar amaçlı suç örgütü kurma iddiasıyla yargılanmalanna îzmir DGM'de başlandı. Ancak DGM, görevsizlik kararı vererek dosyayı ağır ceza mahkemesine gönderdi. SSK Genel Müdürlüğü'yle yapılan anlaşma sonucu, hastalara rahatsızlıklannın dışuıda tetkik r. ve inceleme yaptıklan, SSK'ye yüksek fatura çıkardıkİan. bazı kurum yöneticilerine menfaat sağlayarak çıkar elde ettikleri, aynı hastalara defalarca aynı tahlilleri yaptıklan, yolsuzluklan soruşturmaya gelen müfettişlere menfaat sağlayarak olumlu rapor düzenlettikleri ve devleti zarara uğratarak haksız kazanç sağladıklan iddiasıyla yargılanan sanıklar, SSK'yi yaklaşık 10.2 trilyon lira zarara uğratmakla suçlanıyorlar. Haklannda 3 yıldan 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan sanıklann tamamı, hazırlanan iddianameyi kabul etmediklerini ve işkence altında ifade verdiklerini öne sürdüler. Sıkı önlemler altında duruşma salonuna getirilen sanıklar,fotoğraflannı çekmek isteyen gazetecilere sözlü sataşmada bulundular. ARAYIŞ TOKTAM1Ş ATEŞ Sil Baştan... Bugün için bambaşka bir yazı hazıriamıştım. İstanbul Ünivecsrtesi'nin sayın rektörünün de adının kanştığı, "intihal" (bilimsel hırsızlık) konusundabir şeyler yazacaktım. Fakat olaylar öylesine hızlı gelişiyor ki; gündemi kaçırmaktan korkuyorum. O konuyu bir başka zaman ele almak üzere, bugün Sayın Rektör'ün demokrasiden ne anladığı konusunu, yaşanan sıcak bir olay çerçevesinde irdelemek istiyorum. Geçenlerde okuıianmm dikkatınden kaçmadığına emin olduğum bir haber yayımlandı. Habere göre; İstanbul Üniversitesi Insan Haklannı Araştırrna Merkezi Başkanlığı için yapılan seçimde, başkanlığı vekâleten yürütmekte olan Doç. Dr. Oktay Uygun'a 42, kendisine rakip olan Prof. Dr. Berin Ergin'e 11 oy çıkmasına karşın, Sayın Rektör başkanlığa Berin Ergin'i atamış. Bu üniversitenin 35 yıllık çalışanı olarak, Berin Ergin'in akademik yaşamı hakkında pek bir şey duymadım. Kendileri galiba, iş hukuku alanında uzmanlaşmışlar. Yakında ne olduğunu ve kim olduğunu, hep birlikte öğreniriz... Fakat bu olay, "çifte standart" hastalığının tüm vehametiyte sürdüğünü göstermesi açısından, çok tipik bir olay. Rektör ataması aşamasında, Sayın Cumhurbaşkanımızı adeta manevi baskı altma alan ve çoğunluk tercihine saygı isteyen kimi köşe yazarı arkadaşlarımız, acaba bu atamayı nasıl değeriendirecekJer? Her ne kadar atalanmız, "Mızrak çuvala sığmaz" demişlerse de bakalım bu kez mızrağı çuvala sığdırmak için, neler üretecekler?.. • • • Aslında yazıma başlıkolarakaldığım, "sil baştan", bambaşka bir bağlam içinde ele alınacaktı. Tempo dergisinin son sayısında, geniş bir haber yayımlandı. "(Milli Eğitim Bakanlığı çağdaş bir ders kitabı için kollansıvadı) Tanh Sii Baştan" başlığıylayayımlanan ve kimi sövleşilerie zenginleştirilen ve kimi yerierde yazannın belli olmadığı bu haberde "doğrular" ve "yanlışlar" öylesine iç ıçe geçmış ki insan şaşınyor. Milli Eğitim Bakanı Sayın Metin Bostancıoğlu'nun bir konuşmasından venmedilen sonuçlar, en rahatsız edicı biçimleriytesergileniyor. Habenn birkaç yerinde imza olmakla birlikte, habenn tümüyte kime ait olduğu pek anlaşılmıyor. Fakat her kimse ya da kimlerse, konunun epey cahiti olduklart belli. Bu haberi yapan arkadaşlar, "Salkım Hanım'ın Taneleri" tartışmalarının etkisi altındalar. Bundan sıynlamamışlar. Sayın Bakan, "Tarih eğitimi ve öğretimi üzerine yeni bir çalışma içindeyiz. Bu çahşmada, Cumhuriyet tarihi de yer alacak" demiş. Hepsi bu. Gerçekten hepsi bu... Ve haberi yazan kişi ya da kişiler, bu sözlerden şu anlamı çıkanyoriar. "Yani Türkiye, hem Osmanlı geçmişini hem de Cumhuriyet tarihini yeniden yazacak, artık çocuklarına tabulardan ve hurafelerden annmış bir tarih okutacak..." "Acaba doğru mu anlıyorum" diye, haberi birkaç kez okudum. Ama kelimesı kelimesine yukanda yazdığı gibi. Bir bakanırt (bence) iyi niyetli bir beyanından, böylestne uç sonuçlar vehmetmek, başlı başırta ilginç biryaklaşım. Ama galiba, "Fırsat bu fırsattır" diyerek, dört koldan saldın bahanesi yapmışlar. Uzakve yakın tarihimizin kimi önemli gelişmeleri, bu sayede ve kendi ifadeleri ile "...nefret ya da sadakat duymak zorunda kalmadan anlatılabılecek"... ömekler veriyoriar. "Osmanlı'nın kuruluş hikâyesi, Fatih'/n karadan yürüttüğü kadırgalan, Ittihat Terakkiefsanesi... Vahdettin'/n ihaneti, Yunan'ın denize dökülüşü..." vs. vs. Aslında bu örneklerin tümünü ele almak ve ne demek istediklerini sorgulamak gerekir. Doğrusu insan okudukça tepesi atıyor. Vahdettin ihanet etmedi mi? Ya da Yunanlılan, Izmir'de denize dökmedik mi? Tatilegelmiş ve geri mi dönmüşlerdi? Devam edeceğim. Öğrenci Secme Sınavı İstanbulLisesi en başarılıAnadolu lisesi tstanbul Haber Servisi - îstaribul Lisesi, geçen yılın Öğrenci Seçme Smavı (ÖSS) sonuçlannın değerlendirmesine göre en başanlı Anadolu Lisesi oldu. 2001 ÖSS'ye Anadolu Lisesi öğrencilerinden 145'ikatıldı, bunlardan 137'si sınavı kazanarak, okullannı Türkiye genelinde birinci sıraya taşıdı. Mezun olan ögTencilerin yanya yakrnı da Boğaziçi Üniversitesi ile tstanbul Teknik Üniversitesi'ne yerleşti. Istanbul'un gözde Anadolu Liseleri arasında bulunan Galatasaray Anadolu Lisesi, Nişantaşı Anadolu Lisesi, Kadıköy Anadolu Lisesi, Cağaloğlu Anadolu Lisesi ve Beşiktaş Anadolu liselerini geride bırakarak birinci sırada yer alan lisenin sayısal puan ortalaması 213 bin 186, eşit ağırlık puan ortalaması ise 190 bin 947. AIİKURNAZ Savaşsız ve sömürüsüz bir dünya uğruna Hep bir ağızdan türkü söyleyip Hep beraber sulardan ağı çekmek için Dövüştüğümüz bir yoldaşımızı yitirdik. Sevenlerinin başı sağolsun Hüseyin Uysal, Emre Özlem, Hasan Gürkan, Hasan Ürel, Mehmet Kopan, Mehmet Kur- naz, Ayhan Ongun, Hasan Çelikel, Musa Ka- sa, Şaban Arıkan, Ruhi Çanlıoğlu, Günay Cabbar, Mehmet Çimen, Necati Kur, Selami Kıymaç, Ahmet Derya. Not Cenazesi Malat>a Akçadağ'dakı köyünde toprağa verikcektır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle