Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAVFA CUMHURİYET 30EYLUL2001 PAZAR
HABERLER
DÜNYADA BUGUN
Aİİ StRMEN
layat Adil Değil Ama
Sevgili,
Nâzım Hikmet Bursa hapishanesinin dört
djvarı içine hapsolmuş, dünyayı gezer, yaşa-
mn dört bir yanını harmanlarken, 'ölüme Dair'
bışlfclı şiirinde, kendisi uyurken, gizlice hücre-
snegiren iki ölmüş konuğu, bir gemi ambann-
dî komür küfeleri altında can veren kömür iş-
çiîi
v
akup ve gazeteci Ahmet Cemil ile düşsei
br söyleşiyi sürdürür. Şiirin sonunu birlikte oku-
ydırn:
'Br acem şairi,
Öıüm adildir' diyor.
faKup ne güzel güldünüz iki gözüm!
Siz hayattayken hiç görmemiştim.
yüzünüzün böyle güldûğünü.
Bir acem şairi
ölüm adil...'
Bırakın şişeyi Ahmet Cemil
Dostlar boşuna hiddet ediyorsunuz.
Bilıyorum.
ölümün adil olması için
hayatın adil olması lazım diyorsunuz."
• • •
Bütün yaşamını daha adil bir dünyaya has-
retmiş olan Nâzım'ın bu görüşüne katılmamak
mümkün mü?
Hayat adil değil ve insanoğlu, vardığı yüksek
teknoloji düzeyine karşın, yaşamı daha adil kıl-
mak, doğanın oluşturduğu adaletsizlikleri dü-
zeltmek yerine, daha vahşi ve daha adaletsiz
bir dünya meydana getirmekte.
Ne yazık ki böyle ve evet, yaşam adil değil.
Yukandaki şiirin yazılmasından 25 yıl sonra
doğmuş olan Ayşe Z. bu hafta 30 yaşına bas-
tı Sevgili.
Doğumundan beri tanıdığım, yaşam serüve-
nini elimden geldiğince yakından izlediğim bu
başanlı genç kadının buraya konuk olmasının
nedeni, 30. yaşını idrak etmesi değil, ama be-
nim bu genç dostumun hayatına bakarak, ken-
disinden çok değerli ve herkesle paylaşmak is-
tediğim bir yaşam dersi almam.
Ayşe'nin doğum günü partisinde duvartan
süsleyen resimlerine bakıyorum, bale kılığında,
teniste, kayakta...
Ayşe yaşamın kendisine cömert davrandığı
insanlardan biri, hem olanaklar, hem de yete-
nekler açısından...
Çok iyi bir eğitim ve çok başanlı iş yaşamı
kuşkusuz önemli ama, benim onu buraya ko-
nuk etmenin nedenlerinin bunlaria ilgisi yok.
•••
Ayşe kendisine cömert davranan yaşamın
sunduklannı edilgin bir biçimde kabulle yetin-
medi. O küçük yaşından beri, yaşamın sundu-
ğu olanaklann elinden geldiğince en çoğunu
kucaklayabilmek, içine sindirebilmek için çalış-
tı. Dans dersi aldı, gitar dersi aldı, kayak yaptı,
tenis oynadı, edebiyatı ve yazarian tanıdı, R o
bert Usesi'nde öğrendiği Ingilizce ile yetinme-
yip Fransızcayı yanına ekledi, dışarda da çalış-
tı, bu dili aksansız konuştu.
Master için ABD'ye gitti, ekonomi eğitimi ya-
nında şarap tadım dersleri aldı, yemek kursla-
nna katıldı, son olarak flamenco kurslannı bitir-
di ve başarılı gösteride yer aldı.
Geçen gece, "Artık felsefe çalışıyorum" di-
yordu.
Ondaki yaşamın sunduklarının azamisini,
elinden gelse hepsini alıp kucaklama tutkusu,
yaşamın adil olmayışını görüp söylesek bile yi-
ne de bize neler sunduğunu fark edip onlardan
alabileceğimizin çoğunu kapma gayretinden
vazgeçmememiz gerektiğini anlattı bana.
Evet yaşam adil değil, ama bize ister cömert
davransın, ister nekes, yine de birçok olanak
sunuyor, değerlendirip, deıieyip derlememek
bize kalıyor.
Bu dersi aldığım 30 yaşındaki dostum Ayşe
Z.'ye teşekkür borçluyum.
Kongre 4 Ekim'de basiıyor
Amıpayolunda
Türkiye vePolonya
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Konrad
AdenauerVakfi(KAV).
Avrupa-Türkiye Araş-
tırmalan Merkezi
(ATA) ve Orta Doğu
Teknik Üniversitesi
(ODTÜ) Avrupa Araş-
tırmalan Merkezi tara-
findan ortaklaşa düzen-
lenen "Avrupa Yolunda
Türkiye vePölonva- De-
ğişim Sürecinde İki AB
Aday Ülkesi" başlıklı
uluslararası kongre 4
Ekim tarihınde başlıyor.
ODTÜ Kültür ve
Kongre Jvlerkezi 'nde
gerçekleştirilecek ve iki
gün sürecek kongre per-
şembe sabahı saat
09.00'da KAV Türkiye
Temsilcisi Dr. Wulf
Schönbohm. ATA Mü-
dürü Harun Gümrûk-
çü. ODTÜ Avrupa Ça-
hşmalan Merkezi Baş-
ianı Prof. Dr. Y. Atilla
Eralp ve Vekâleten Po-
-lonya Cumhuriyeti El-
çisi GregorzMichalski'-
nin açılış konuşmalan
ile başlayacak. Açılış
konuşmalannın ardın-
dan sırasıyla AB Büyü-
kelçisi Karen Fogg "AB
İçin Türkiye'nin Onemi
ve AB'nin BaJoş Açısın-
dan Türkiye'', Başba-
kanlıkAB Genel Sekre-
terliği Genel Sekreteri
Volkan Vural "Avrupa
Biriiği Ülkesi Olarak
Türkiye - AB İçin Avan-
tajlar ve Dezavantaj-
lar'*, Bilgi Üniversite-
si'nden Prof. Dr. Asaf
Savaş AkafDiğerAday
Ülkeier İle Karşdaştir-
malı Olarak Türkiye
Ekonomisi", Polonya
Cumhuriyeti Dışişleri
Bakanı Yardımcısı
Andrzej Ananicz "Po-
lonya'nın Ekonomik
GelişimivePbionya-AB
Ekonomik İtişkueri",
Köln Üniversitesi'nden
Prof. Dr. Lothar Rühi
"Avrupa Güvenlik ve
Savuniîia İnisivarifi ve
AB'nin Türkiye ileOlan
İHşldkri-NATOMütte-
fıkleri ile Sorunlan"
başlıklı birer konuşma
yapacaklar.
37 maddelik anayasa değişikliği paketinin ardından pek çok düzenlemeyapdması gçrekiyor
SırauyumyasalanndaEMİNE KAPLAN
ANKARA - 37 raaddelik anayasa
değişikliği paketi, uyum yasalanndan
milletvekilliği dokunulmazlığına,
TBMM'de bekleyen idam dosyalan-
na kadar pek çok değişikliği berabe-
rinde getirecek.
Paketle birlikte yapılması gereken
dûzenlemeler ve işlemler ise şöyle:
Uyum yasalan: Paketteki düzenle-
melere koşut olarak 30'a yakın yasa-
da değişiklik yapılması gerekecek. Bu
yasalar arasuıda, Siyasi Partiler Yasa-
sı, Dernek ve Sendikalarla Ilgili Ya-
salar, Türk Ceza Yasası, Terörle Mü-
cadele Yasası, Milletvekili Seçim Ya-
sası, Seçim Yasası, Ceza Muhakeme-
leri Usulü Yasası, DGM Kuruluş ve
Yargılama Usulleri Hakkında Yasa.
Paketin yürürlüğe girmesi halinde • 30'a yakın uyum yasası çıkanlacak
• TBMM'deki 45 idam dosyası düşecek • Ağar, Bucak ve Ayaydın, Yargıtay'da
yargılanacak • 120 milletvekilinin dokunulmazlık dosyası 3 ay içinde sonuçlandınlacak
• 12 Eylül döneminin 1000'e yakın KHK ve 700'e yakın yasasına yargı yolu açılacak
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Yasası
bulunuyor. 1995 yılında yapılan ana-
yasa değişiklikJerinin ardından bazı
uyum yasalannın halen çıkanlama-
mış olması dikkate alındığında bu ya-
salann yeniden düzenlenmesinin
uzun bir zaman alabileceğine işaret
ediliyor. Yasalann tek tek düzenlen-
mesi yerine, bir yasa başlığı altında
birçok yasada değişiklik yapılabile-
ceği belirtildi.
idam dosyalan: Terör suçlan ile çok
yakın savaş tehdidi ve savaş hali dışın-
da ölüm cezası verilemeyeceği hük-
münün getirilmesi, 1984 yıhndan be-
ri TBMM'de bekleyen idam dosyala-
nnı da etkileyecek. Meclis'te halen
116 hükümlü hakkında 59 idam dos-
yası bulunuyor.
Terör suçlan dışındaki suçlar nede-
niyle ölüm cezasına çarptınlan 45 ki-
şinin dosyası düşecek. Bu dosyalann
içeriğini genel olarak adam öldürmek,
işkenceyle adam öldürmek, kan güt-
me nedeniyle birden fazla kişiyi öl-
dürmek suçlan oluşturuyor.
Dokunulmazlık dosyalan: 120'ye
yakın milletvekili hakkında, dokunul-
mazlıklannın kaldınlması istemiyle
TBMM Genel Kurulu ve Anayasa-
Adalet Karma Komisyonu'nun gün-
deminde bulunan 209 başbakanlık
tezkeresiyle ilgili yöntem de değişe-
cek. Paketin yürürlüğe girmesiyle do-
kunulmazlık tezkerelerinin 3 ay için-
de TBMM Genel Kurulu'nda sonuç-
landınlması zorunluluğu doğacak.
Dokunulmazlığ] kaldınlan milletve-
killerinin ceza davaları Yargıtay'da
görülecek. Ancak bunun için anaya-
sa değişikliğınin ardından yasa çıka-
nlması gerekiyor.
Genel kurul gündeminde halen kar-
ma komisyonun dokunulmazlığın
kaldınlmasma karar verdiği 17 dosya
bulunuyor. Bu dosyalardan 10'u
ANAP'h Aydın Ayaydın, 6 sı Elazığ
Bağımsız Milletvekili Mehmet Ağar
ve 1 'i DYP'li Sedat Bucak hakkında
düzenlendi. Dokunulmazlıklannın
kaldınlması durumunda Ayaydın,
Ağar ve Bucak'ı Yargıtay yargılaya-
cak.
12 Eylül yasalan: 12 Eylül döne-
minde çıkarılan 1000'e yakın KHK
ile 700'e yakın yasaya yargı yolu açı-
lacak. YOK Yasası. DGM Yasası ve
Siyasi Partiler Yasası gibi 12 Eylül
döneminde çıkarılan yasalardan dola-
yı mağdur olan yurttaşlar yerel mah-
kemeler yoluyla anayasaya aykınlık
iddiasında bulunabilecekler.
Aselsan ile
SSM'ninföze
anlaşması
Stinger füzelerinin Aselsan tarafindan
üretilerek Savunma Sanayii
Müsteşarbğı'na satümasını öngören
anlaşma, dün, 5. Uluslararası
Savunma Sanayii Havacıhk ve
DenizciKk Fuannda Aselsan
tarafindan kurulan birimde
imzalandı. IDEF fuannda Türk
Havacüık ve Uzay Sanayii (TAJ) sergi
alanına da Ugi büyüktü. TAI'den
yapılan açıklamada, ABD'b' BeD
Heticopter Textron Inc. şirketinin,
Malezya Hava Kuvvetleri'nin
gereksinim duyduğu 36 genel maksat
helikopteri ile ilgili olarak UH-1Y
heükopterinin pazariama ve üretim
faatiyetlerini ortaklaşa yürütmek
amacıyta işbirliği önerisinde
bulunduğu belirtildi. Bu arada fuan
dün MilB Savunma Bakanı Sabahattin
ÇakmakoğJu da gezdL (AA)
DYP'li Şahin, var olan yasanın yolsuzluklara zemin hazırladığını ileri sürdü
Ihalelere 4
yeni diîzen' isteği
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP
Genel Başkan Yardımcısı Nevfel Şahin, Ka-
mu Üıale Yasası'nda değişiklik öngören ya-
sa önerisini yann TBMM Başkanlığı'na su-
nacaklanm açıkladı.
Nevfel Şahin, dün düzenlediği basın top-
lantısında, var olan yasanın yetersiz olduğu-
nu ve yolsuzluklara zemin hazırladığını söy-
ledi. Hükümetin 2886 sayılı Üıale Yasası'nda
yapılması düşünülen değişiklikleri sürekli
ertelediğini öne süren Şahin, bu nedenle par-
tisince Avrupa Biriiği standartlanna göre bir
öneri hazırladıklannı ve yann da TBMM'ye
sunacaklannı söyledi. Yolsuzluklara harca-
nan 15 katrilyon liralık kaynakla Türkiye'nin
başta eğitim ve sağlık sorunlannm çözülebi-
leceğini vurgulayan Şahin, "SadcceİDerBan-
kası'nda 536 ihale davet usulüyle yapılmış ve
banka 1 katrilyon lira zarara sokularak iflas
ettirilmiştir'* dedi. Hazırladıklan yasaöneri-
sininşeffaf,haksızrekabetiengelleyen, yol-
suzluİdan engelleyebilecek nitelikte olduğu-
nu ileri süren Şahin, "BOTAŞ, TEAŞ, TE-
DAŞ en pahalı enerji kuDanan ülkeierden bi-
ri obnamıza karşın iflas ettirilmiştir'' dedi.
DYP'nin önerisinde, kamu kaynağı kulla-
nan KlT'ler, fonlar, Belediye Iktısadi Teşek-
külleri gibi tüm kurum ve kuruluşlann iha-
lelerinin Devlet Ihale Yasası kapsamma ahn-
ması öngörülüyor.
AKP Grup Başkanı BülentArınç: Başbakan MGK kararlannı unutuyor
Mesut Yılmaz'ın kulağı çekilmişANKARA (CumhuriyetBürosu)-AKP
Grup Başkanı BülentArınç, ABD'nin sa-
vaş hazırlıklan konusunda Başbakan Bü-
lent Ecevtt'in gösterdiği duygusal ve fev-
ri yaklaşıma karşın, MGK'nin "çok akri-
a karar verdiğini'' söyledi.
Bülent Annç, dün düzenlediği basın
toplantısında, hükümeti eleştirerek TÜ-
SİAD Başkanı Ttmcay Özühan'a destek
verdi. MGK kararlannı öven Annç, Baş-
bakan Ecevit'in Taleban rejüninin devril-
mesi gerektiğine ilişkın değerlendirmesi
konusunda ise "MGK'de ahnan kararla-
n unutmuş veya haberdar ohnanuş olabi-
Mr. Saym Başbakan'm hangidaldka ne söy-
teyece^ni tam kestiremiyorum" diye ko-
nuştu.
Uluslararası sözleşmelerin yasalardan
üstün sayılmasmı öngören anayasa deği-
şikliğine düşük oy çıkması nedeniyle ik-
tidan suçlayan Bülent Annç, "Bu mad-
deyeflctklarmiOetveldJkrioy vermedL Oy-
lama gizli ama kulislerde Meclis'in çayo
lan bile bu madde üzerinde idmin ne oy
kııllanHığını biliyoriar" görüşünüdile ge-
tirdi.
Annç, "Birtaknn vehimler, korkular ve-
ya subjektif ölçülerle uluslararası sozieş-
meteri arkapiana atmak,AB ytdunda Tür-
kiye'nin önünü kesmek demekür" dedi.
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın
da bu konuda görüş değiştirdiğini savunan
Annç. "DemekId Saym Yıbnaz'm da ku-
lağı çeldhniş" diye konuştu.
"Türkiy^'nin başmda itibannı kaybet-
miş, gününû gün etnıe>cçahşan, hükümet
ohnavasfmıyitirmişbirtoplulukvar.Hü- !
kümet de bitti Kemal Derviş de bittL Ar- |
ük su bitti, karaya oturdular" diyen AKP <
Grup Başkanı, Meclis'te 6 parti içinden
farklı 10 hükümet modeli çıkabileceğini
savundu.
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR
İMAJ DÜZELTME YÖNTEMİ
Ankara'nın
mektuplu
savuıunası
• Son 1 yıl içinde yabancı basında
çıkan Türkiye karşıtı yazılar izlemeye
alındı. Türkiye düşmanlığı yapan, taraflı
ve bilinçli saptırmalara yer veren yabancı
yayımlara karşı mektup gönderildi.
ANKARA (Cumhu-
rhet Bürosu) - Türkiye,
yabancı basın-yayın or-
ganlannda çıkan ülke
karşıtı yayımlan izleme-
ye aldı. "İnsan haklaru
PKK, turiznı güvenliği.
ekonomi, ırkçılık, u\ uş-
turucu kaçakçüığı, Er-
meni sorunu, kaçak göç
ve Kıbns" konulannda
Türkiye aleyhine çıkan
yabancı yayımlar sapta-
narakmektupla "savun-
ma" yapıldı. Son bir yıl
içinde gönderilen 50
mektuptan 19'u Fran-
sa'daki gazeteler için ha-
zırlandı. Türki>e karşıtı
taraflı ve bilinçli saptır-
malara yer veren haber-
lerin en çok Fransa ve
Almanya'da yayımlan-
dıgı saptandı.
lnter'de top koşturan
Türk futbolcular ve Mı-
lan Teknik Direktörü
Fatih Terim'in etkisinin
görüldüğü ltalya'da
Türk düşmanlığına yö-
nelik yazılarda azalma
gözlendi.
Yanlış haberier
Basın Yaym Enfor-
masyon Genel Müdürlü-
ğü, yabancı basın-yayın
organlannda Türkiye
aleyhine çıkan makale
ve haberleri inceleyerek
kapsamlı birraporhazır-
ladı. Doğru olmayan,
haksız ve kamuoyunu
yanlış yönlendiren ha-
berlerde Türkiye'nin
imajuun bozulmaya ça-
lışıldığına dikkatçekilen
raporda, bunu önlemek
için söz konusu yayın or-
ganlanna mektup gön-
derildiği belirtildi. Ra-
porda. "Tıirkiye'de in-
san haklan, PKK
konusu, turistik açıdan
güvenilirliğimiz, kaçak
göç, Kıbns konusu, siva-
sal-toplunifial yapunız,
ekonomüniz, ırkçılık ve
uyuşturucu kaçakçılığı
konulannda bazı basın-
ya>inorganlannda görü-
len taraflı yaklaşım ve
yanlışlan düzettmek, bi-
linçli sapormalara dik-
kat çekmek ve bunlara
yanıtla tepki vermek
amacıyla bu tür yazıla-
nn baalanna cevabi
mektupiar göndcrilmiş-
tir" denildi. Raporda,
son 1 yıl içinde Türkiye
karşıtı haberlere karşı 50
yanıt mektubu gönderil-
diği, bunun 19'unun
Fransa, 8'inin Alman-
ya"ya, 5'inin Pakistan,
5'inin Italya, 5'inin ln-
giltere. 4'ünün Avustur-
ya, 3'ünün Belçika,
l'inin ABD'ye yönelik
olduğu belirtildi.
Ancak mektuplann
çoğunluğunun yabancı
basın-yayın organlann-
ca değerlendirilmediği,
yanıtlardan sadece 6'sı-
nın Avusturya, Almanya
ve Pakistan'da yayım-
landığı vurgulandı.
Türkiye hakkındaki
olumsuz yorum ve ma-
kalelere karşı >anıtgön-
derihnesi telkininde bu-
lunulan raporda, bu ko-
nuda işbirliği gerek-
tiğine dikkat çekildi.
oralcalislar@yahoo.com
Londra'nın Dalston'u bizim ülke-
mizden gelen yurttaşlann ve karade-
rililerin çoğunluğunu oluşturduğu bir
semt. 10 yıl sonra Londra'y
|a
i'
k
kez
karşılaştığım yer, Dalston semtinin
Kingsland Caddesi. Sağlı sollu Türk-
çe yazılı tabelalar, buradaTürkçe ko-
nuşanlann oldukça yüksek bir oran-
da olduğunu gözler önüne seriyor.
Sokakta karşılaştığımız insanlar ta-
nıdık, sempatiyle selam veriyorlar.
Belli ki Türk televizyonlan burada
çokça izleniyor. Tabelalarda ise alışık
olduğumuz şeylere rastladık: "Trab-
zonlular Derneği, Fenerbahçeliler
Demeği, Kapadokya Restoran, Ke-
ke'nin Yeri." Dalston'da pazar kurul-
muştu. Daha çok zencilerin ve siyah
saçlılann alışveriş yaptığı bir pazar-
yeri burası. Fiyatlann Londra'nın di-
ğer yerlerine göre daha ucuz olduğu-
nu söylediler.
• • •
Kingsland Caddesi'ni biraz yürü-
yünce köşede karşıma bir sinema
çıktı: 'Rio Sineması.' Bu sinema böl-
'Rio Sineması'nda 6
The Circle'
gede bir Latin kültürüne işaret ediyor.
Bu sinemada 'Latin Amerika Film
Festivali' başlığıyla Latin filmlerinin
gösterildiği dikkat çekiyor. Aynı si-
nemada Iranlı yönetmenlerin defilm-
leri var. Geçen yıl ülkemizde de gös-
terilen Iranlı Kürtyönetmen Bahman
Ghobadi'nin 'Sarhoş Atlar Zamanı'
bu filmlerden birisi.
Bir diğer Iran filmi ise 'The Circle'
(Çember). Cafar Panahi'nin yönet-
tiği bu film iranlı kadınlann, bir çem-
ber içine hapsedilmiş yaşamını konu
alıyor. Iran'da kadına uygulanan şid-
det dolu aynmcılığın eleştirildiği fil-
min kahramanlan da kadın. Kanun-
dışı yedi kadının öyküsü bu. Ceza-
evinden izinle çıkan kadınlann yanın-
da bir de kürtaj yaptırabilmek için ce-
zaevinden kaçan bir kadın var. Film,
bir çember içine kapatılmak istenen
bir yaşama isyanı anlatıyor.
'Rio Sineması'nm girişinde bir di-
lek kutusu var. Bu kutu için şunlar
yazılmış: "Rio bir halksineması. Bu-
rasıntn yönetimi yerel halk tarafin-
dan her yıl yeniden seçilir. Dilekleri-
nizi, önehlerinizi, eleştirilehnizi bu
kutuya atınızya da telefonla bize bil-
diriniz." Dalston'un ortayerindeki bu
sinema, çok küttüriülüğün, çok renk-
liliğin, katılımcılığın simgesi gibi.
Ingiltere, çok kültüriü ve çok milli-
yetli bir ülke. Bunu havaalanına indi-
ğiniz an fark edebilirsiniz. Başı sank-
lı, Hint asıllı Ingiliz pasaport memu-
runa ya da türbanlı Müslüman bir ka-
dın memura rastlayabilirsiniz. Arap-
ça bir ilan da görebilirsiniz.
• • •
Başbakan Tony Blair önderiiğin-
deki Işçi Partisi üst üste iki seçim ka-
zandı. Ingilizlerin Tony Blair'e ilgisi
asıl olarak ekonomik refahtan geliyor.
Ingiltere son yıllarda önemli bir eko-
nomik büyüme yaşamış. Işsizlik en
alt düzeye inmiş. Bu zenginliği Lond-
ra'da gözlemek mümkün. 10 yıl ön-
cesine göre Londra daha gösterişli
ve pınltılı bir şehir haline gelmiş.
Londra'da gazetelerve TV'ler New
York ve VVashington saldırısının ya-
nında ve belki de ondan daha çok
Prenses Diana ve Prens Charies'ın
oğlu Prens VVilliam'ın yeni yaşamını
anlatıyorlar. VVİIIİam, Iskoçya'nın Fi-
fe kasabasındaki St. Andrevv's Üni-
versitesi'ne kaydoldu. VVilliam'ın an-
nesi Diana ile benzerliğini kanıtlamak
için anne-oğulun benzer pozlan yan
yana konulmuş. Hatta onun böyle
uzak bir yerde üniversite okumak is-
temesinin ardında da annesi gibi ki-
şilikli bir tutumun etkili olduğu söy-
leniyor. Gazeteler, Prens'in kasaba-
nın kaderini değiştirdiğini yazıyorlar.
Prens'in üniversiteye kaydını yaptır-
masının ardından ıngiltere'nin dört
bir yanından ve hatta Amerika'dan
genç ve güzel kızlar buraya kayıt
yaptırmışlar. Herkes. gelecekteki In-
giltere kralı adayı bu gencin, bu ka-
sabada hangi kızla tanışıp arkadaş
olacağını merak ediyor.
Belkî de Ingiltere'nin gelecekteki
kraliçe adayı bu okuldan çıkacak.
Kasaba, üniversiteye kayıt olmak için
genç kızların, gelecekteki muhtemel
Ingiltere kraliçesinin Prens VVilliam ile
bir kare fotoğrafını ve görüntüsünü
çekmek isteyen TV kameramanlan-
nın ve foto muhabirferinin akıntna uğ-
ramış durumda. Bu nedenle kiralar
neredeyse iki misline çıkmış.
• • •
Bir yanda asırlara dayanan bir mo-
narşinin sembolü kraliyet ailesinin
öyküleri, öte yandan çok kültüriü bir
zenginlik. Bir yanda Prens VVilliam,
bir yanda Başbakan Blair'in kişilikli
eşi Cherie, bir başka yanda ise Rio
Sineması'nda oynayan Latin filmle-
ri, Iran filmleri. Ingittere diğer Avrupa
ülkelerinden daha değişik ve renkli
bir ülke.