26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EYLÜL 2001 PAZARTESİ CUMHURİYET TARÎHtN EN BÜYÜK TERÖRÜ SAYFA 7 ord döneminde, örgütünyabancı ülkelerde suikastlar haurladığı ortaya çıktıktan sonra bu uygulamayasaklanmıştı CIA'yaöldürmeyetkisiisteniyor TOROTSTO - Kanadah istihbarat tzmanlan, başta CIA olmak üzere, :apsamlı olanaklara sahip ABD is- ihbaratağtnınyıllık 30 milyar dolar- ık bütçelerinekarşın, uluslararası te- öre karşı etkisiz kaldığını bildirdi. ZIA. FBI, NSA gıbi dev örgütlerin, füzlerce CIA casusunun ve casus :>ağlantısmın, muhbirlerin, casusluk uçaklarının, askeri uydulann ve çok ünlüEchelonadlıelektronik dinleme sisteminin, Amerika'mn içinde et- kınlik kuranterörübile saptayamadı- ğına dikkati çeken uzmanlar, "Yıl- • Başta Senato îstihbarat Kurulu Başkanı olan Cumhuriyetçi Senatör Bob Graham olmak üzere ABD'de birçok kişi, CIA'ya yeniden yabancı ülke liderlerini ya da istenmeyen kişileri yok etme yetkisinin verilmesini savunuyor. lardan beri yaşanmakta olan en bü- yük sorunun, CLA'nın herhangi bir terörörgütüiçine sızmayı başarama- ması otöuğumT açıkladı. Karşı terör girişimlerinde, teknik istihbarat olanaklannınyeterli olma- dığını, örgütlerin içine girmeden so- nuç ahnamayacağmı vurgulayan uz- manlar, "Son yülarda yaşanan bilgj- sayar hedefli, elektronik bozgu sakh- nİannda bile, ABD hükümetinin 'Cyberterronzm'ekarşıbilegûvence- libirkorunaksistemi kuramadığuu" belırtiyor. 1990'lardaOrtadoğu'daki bazı terör hücrelerine sızdıktan son- ra, ele geçen CIA ajanlannrn, ABD hükümetinibu girişimlerden cayma- ya zorladığmı vurgulayan uzmanlar, ABD'de devlet mekanizmasının iç yapvsuu denetlemekle görevli "Ge- ncl Muhasebe DairesTnin ozellikle bilgısayar sistemlerinde saldmya açık, çok büyük teknik aksaklıklar bulunduğunu belirtiyor. Öte yandan. ABD'deki ölümcül saldınnın ardından,gerekKanada'da ve gerek ABD medyasında gündem- de ağırlıkkazananbirbaşka konunun da, CIA'ya yeniden adam öldürme yetkisinin verilmesi önerileri oldu. Başkan GeraklFordzamarunda, CIA örgütününyabancı ülkelerde suikast- lar hazırladığı ve uyguladığı ortaya çıktıktan sonra, bu uygulama "Baş- kanhkErnjT-ExecutiviOrdern olarak kesinlikle yasaklanmıştı. Televlıyonlar tartışıyor ŞimdiGeorgeVV. Bushyönetimin- de, Senato IstıhbaratKurulu Başka- nı olan Cumhuriyetçi Senatör Bob Graham suikast yasağırun yeniden gözden geçirilmesini önerirken ABDTV'lerinin ünlükonuşmacıla- n da, CIA örgütüne yabancı ülke li- derlerini ya da istenmeyen kişileri yok etme yetkisinin yeniden veril- mesini savunuyor. Peace ABD'de savaş h&ariıklan sûrerken bir yandan da "banş çağrüan" yapüıyor. Du\arlara "Afganlann da masum olduğu" yazüıyor. Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rona Aybay: Misiflemeniıı nedefi yok Saldınnın ardından şehri boşahan New Yorklular dün e\1erine geri dönmekistedi. Ancak güvenlik kuvveüeri buna izin vermedi. tstanbulHaberServisi-tstanbul Bil- gi Üniversıtesi Hukuk Fakültesi Öğ- retim Üyesi Prof. Dr. Rona Aybay, ABD'nin savaşhazırlıklanna girişme- si konusunda, uluslararası hukukun "misUlemeyi" tanıdığmı belirterek "Misiüeme uluslararası anlamda hu- kuka uygundur. Ancak takıldığımız sorun hep aym, bu misillemenin hede- fiyok"dedi. Istanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rona Aybay, ABD'ye yapılan saldı- nlann, sonuçları ne olursa olsun "dünyada yeni bir dönemT açtığını söyledi. Amerika'nın l. ve 2. Dünya Savaşları, Kore ve Vietnam savaşla- nnı yaşadığım belirten Prof. Aybay, *ABD, kendi iç savaşı dışında bir sa- vaş yaşamarruştır. Katüdığı tüm sa- vaşlarkenditopraklannm çokötesin- de gerçekkşti. Bu savaşlann sürdfiğü sırada Amerikan halkı burnu bile ka- namadan olağanyaşantısuu sürdürü- yorduv> dedi. Aybay, terörün ilk kez bu kadar ya- kından hissedildiği ABD'de iktidann bir karşı hareket yapmasının beklen- diğini ifade etti. Ilan edilen savaşın hedefinin olmadığırun altıru çizen Ay- bay, "Şimdiye kadarkamuoyunayan- sıyan veriler askeri harekâta girişerek birtaknn ülkeleribombalamak içinye- terli gerekçeyi oluşturmuyor" diye konuştu. Misillemenin uluslararası hukukça tanındığını ifade eden Aybay, "Eldeki verilerden yola çıkarak bir ülkeye sal- dırmak mümkün gözükmüyor. Ama fülen bir harekâta giriştikleri anda o- nun hukuksal zeminini açıklayacak- laruu sanıyorum" dedi. Almanya'daki köktendinci eylemlerin ve propagandalann artışmda teknolojik gelişmeler etkili oldu Internetfce şeriat örgiitienmesi • Almanya'da Milli Görüş ve diğer Türk kökenli şeriatçı kesimlerin ülkede gerçekleştirilen köktendinci gösterilere artan oranda destek vermesi intemet üzerinden yapılan yaytrüara bağlanıyor. CLAUD1ADANTSCHKE BERLİN-Alman Anayasayı KorumaOrgütü'ne göre şu anda Federal Almanya'da, köktendinci ola- rak nitelenebüen ve her an eylem yapmaya hazır 2 bin 500 Arap bulunuyor. Bu topluluk, tek tek kışi- ler bazında olduğu gibi, birkaç kişilik gruplar ve hücrelerhalinde ozellikle Berlin, Hamburg. Frank- furt ve Münih'te faaliyet gösteriyor. Filistinli Ha- mas, Cezayirli GIA, Mısırlı Islami Cemaat ve ts- lami Cihat örgütleri arasında kurulan ıletişim ağı dışında, bu gruplara yakın duran cami cemaatleri de yer alıyor. Yeni militanlar ozellikle camiler ve cemaat örgütlenmeleri üzerindenyetiştiriliyor. Bu sertçekirdeğe son dönemdeTürkşeriatçılardan ar- tan bir destek geldiği yolundaki iddialar ciddiyet- le inceleniyor. Almanya'da ozellikle son 1 yıldır Arap olmayan Müslümanlanndabir ideolojikradikalleşme yaşa- dığı gözleniyor. Nitekim 6 Ekim 2000 yılında Is- rail karşıtı bir gösteride 1500'e yakın gösterici yer almıştı. Çok sayıda Arap ve köktendinci Ha- mas taraftarlan dışında, bu gösteriye Türkiye kö- kenli enbüyük tslamcıhareketolan Milli Görüşta- raftarlan da katılmıştı. Bu gelişme dikkat çekmiş- ti. Milli Görüş ve diğer Türk kökenli şeriatçı ke- simlerin artanorandabutür gösterilere destek ver- mesi internetüzerindenyapılan şeriatpropaganda- sı ve eylem çağnlan içinde, www.tevhid.de adresi de dikkat çekiyor. Bu sitenin, Wiesbaden'de yaşa- yan TaBp Tolgay'a ait olduğu belirlendi. Şeriatçı çevrelerin ozellikle internet olanakla- nndan yararlanarak elektronik/posta gruplan, e-mail listeleri oluşturması, Ortadoğu'daki geliş- melere paralel ve şiddetin son boyutlan açısından yeni bir aşama olarak değerlendiriliyor. BtEIRMIKI AYDIN ENGÎN aengin(n doruk.net.tr Mizah dergisi Gırgır'dan değil, Marmara Adası'nın gırgırla avlanan balıkçılarından sözediyorum. Av dö- nüşüçınarların altında, eylül akşamı- nın yürek ferahlatan serinliğinde bir yandan TV ekranından anahaber bütteni izliyortar, bir yandan da ha- berleri yorumluyorlar. Şu "terörist" tanıırnna takıldılar. Haber bülteninden anladıklan kada- nyla, bundan böyle Amerika'nın "Sen teröristsin ian" dedikleri, itiraz- sız. terörist ilan edilmiş olacakve te- pelerine binilecek. Kım terörisrhr? O, neden terörist- tir*? Ne yaparsa terörist olur, ne yap- mazsaolmaz?.. l-ıh, bu sorulann yanrtı artık Was- hington'dan verilecek. Korkulan da zaten bu. Dilimin döndüğünce "Gırgırla ba- lık avlamakyasakdeğil. Trol çekmek yasak. Korkmayın. Kimse sizi terörist sa)maz" dedimse de kâr etmedi. Önce bin çakalın öyküsünü anlat- tı: .. ,. - . Çakal oımanda soluk soluğa ko- şuyormuş. Aslan merak edip niye koştuğunu sormuş. Çakal bir yan- dan koşarken bir yandan cevap ye- tiştirmiş: - Avcıiar demiş. Avcılar, ellerinde silahlanyla ormana girdiler. Tılki kür- kü topluyorlarmış. Ne-kadar tilki var- sa basıyorlarmermiyi. Oyûzden ka- çıyorum... Aslan anlamamış: - E, sana ne bunüan. demiş. Sen çakalsın... Çakal dahada hızlanıp yanıtlamış: - lyi de bakarsın ben tilki olmadı- ğımı anlatana kadar post elden gi- der... Aklın varsa sen de kaç... Bir başka balıkçı "kıssadan hisse" çıkardr. - E, bakarsın biz de trolcü değil gırgırcı olduğumuzu anlatana kadar Amerika üstümüze çullanır, postu kaptınnz... Gırgırcıları Aldı Bir Korku Eh, terörist diye damgalanıp canı- na okunma korkusu, artık tatilcileri, yazlıkçıları evlerineyollamış, ufaktan ufaktan yaprak dökmeye başlayan çınarların gölgesınde sohbet eden köylüleri, yazlıkçılardan arta kalmış köpekleri, kedileri, motorgürültüsün- den uzak denize dalıp çıkan karaba- taklan ile denizin ortasında tembel tembel gerinen Marmara Adası'na kadar ulaştıysa durum ciddi demek- tir. • • • Akşama doğru ben yine çınarların altına yürür, köyün balıkçılanyla, es- naityla yan şaka, yarı ciddi "dünya ahvah"r\\ tartışır, üretilen sevimli şa- kalara kulak kabartınm. Ama galiba şakayı aşan birtehdit- le karşı karşıyayız. "Teröristi cezalandırmak" hedefi galiba ikiz kulelerde canını yitiren Amerikan yurttaşlarının açısından kaynaklanan duygusal bir tepki ol- maktan çoktan çıktı, Pentagon'un -ayakta kalan- odalarından birinde generallerin ve siyasetçilerinyayılma hesaplannin bir öznesine dönüştü. Dizginsiz güç ABD, teröristleri ce- zalandırmak değil, Asya ve Ortado- ğu coğratyasını köklü ölçülerde de- ğiştirecek bir hesabın ayrıntılarına dalmış gibi. Cezalandınlacak olan Usame bin Ladin(ler), onlarayardım veyataklık eden Taleban çeteleri mi, Afgan hal- kı mı? Ben o topraklarda bulundum. Dostlar edindim. Triportorüyle Kâbil sokaklarında, kendi deyimiyle "mo- toriu hamal"\\k yapan Gulam Haz- ret'interörle uzaktan yakından ilişki- sı olmadığına kalıbımı basartm. Biti- şikkomşusu, Özbek asıllı Afganyurt- taşı Mehri'nin, onun kömür gözlü kı- zı, "kız muallim mektebi talebesi" Hatun'un da ilişkisi olmadığına ye- min ederim. Amagörünen o ki Amerikan savaş aygrtı, Gulam Hazreti de Mehir'i de Hatun'u da vuracak. * * * Peki Türkiye? Ülkemiz bu ulusla- rarası "öç alma" operasyonunun ne- resinde duracak? Pakistan diktatörü Müşerref bir gün dayandı ve ardından ABD'nin kara üssü, hava üssü ve geniş des- tekisteklerineönkoşulsuz "evet"de- di. Peki bizden istenen ne? Ankara'da kapalı kapılar ardında konuşulanları bilmek bizler için bir "yurttaşlık hakkı" değil mi? Terörülanetleyeyim, teröristiceza- landırayım derken bir savaşın içine mi çekiliyoruz? Yoksa, MarmaraAdası'nda gırgır- la avlanan balıkçıların korkusu sıra- dan bir evham, ya da bir çınar göl- gesi şakalaşmasından ibaret değil mi?.. Prof. Dr. Nilüfer Narli: Körmisifleme Bati'yakorşı teıöriiarttmr StBELKlZJUŞIK Marmara Üniversitesi (MÜ) Sosyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nflüfer Narh, 21. yüzyıhn güvenliğinin sadece askeri ve elektronik istihbarat toplayarak sağlanamayacağma dikkat çekerek "Küresel terör şebekeleri, gtobaBeşmenin fakirieştirdiği, kendini ezümiş, çaresiz olarak tanımlayan, bölgesel çatışmalan yaşayan insanlann nefretini, dogmalanıu, dhii inançlannı kullanryor, organize suç örgüüeriyle işbirliği yapıyor. Bu süreçleri irdelcmemizi, izlememizi sağlayaeak sosyokojik, antropolojik ve psikolojik istihbarat da toplanmau" dedi. Prof. Dr. Narh, ABD'nin, terörü, "dinler çaöşması" olarak tanımlaması gibi kör bir misilleme yapması durumunda, Ortadoğu ve Asya ülkelerindeki gençlerin, sokaklara dökülebileceği ve kendilerine "düşman* olarak gördükleri sosyal gruplara, Batı sembolleri ile kuruluşlanna saldmlar yapabilecekleri uyansında bulundu. Narh, sorulanmızı şöyle yamtladı: - ABD'deki eykmin ardından ûlkeler, güventikleflgiliçauşmalannı yeniden şekillendirirken neleri göz önünde bulundurmah? CttvenHk çalışmaları deftlşmell - Terörist eylem, küresel terör : ••* şebekelerinin ne gibi zararlar vereceğini j gösterdi. Artık sadece askeri ve elektronik istihbaratın -u -u '" \ Pn,(Dr.N^ \ 0 ^ stratejiler, 21. yüzyıldaki güvenlik sorunlannı ' aşmamız için yeterli değil. Globalleşmenin fakirleştirdiği, kendini çaresiz s olarak tanımlayan * insanlann neler yapabileceklerini ) analiz etmemizi ' ve küçük bölgesel \ çaUşmalann büyük nefretlere \ ve terör » cylemlerine dönüşmesi sürecini irdelememizi sağlayacak sosyoloji, antropoloji ve psikoloji disiplinleri de güvenlik çahşmalanna entegre edilmeli. f • ! wf.Dr.Norb, ., ABD'nin, terörü, "dinlerçaüşması" olarak tanunlaması gibi kör bir misilleme yapması durumunda, Ortadoğu veAsya ülkelerindeki gençlerin, sokaklara dökHlebüeceği ve kendilerine "düşman* olarakgördükleri sosyalgruplara, Batı sembolleri ile kuruluşlanna saldmlar yapabilecekleri uyansında bulundu. Hüzün ve 6flce Içlndeler ;! - 21.yuz>TİmgüvenUğınibeürleyen etkenkrden biri olarak "Ortadoğu ülkelerindeki demografik bomba^yı da gösteriyorsunuz. - Ortadoğu ülkelerinde nüfusun büyük çogunluğunu oluşturan gençler, 1980'lerden itibaren hızla işsiz kaldüar, gjdebilecekleri Batı ve Körfez ülkeleri de artık işgûcü talebi yapmıyor. Bunlar eğitimlerini tamanüayamadıklan, çok sınırh kaynaklar için rekabet ettikleri, üst sımfa geçemedikleri ya da sımflannı koruyamadıklan için hüzün ve öfke içerisindeler. Bu gençler, Körfez Savaşı'mn yaşandığı, Füistin-Israil gergüüiğinin tırmandığı bir siyasi kültür ortamında, giderek Araerika'yı, Israil'i ve Batı'yı düşman olarak algıladüar ve onlan "şeytanlaşürddar". Onlann bu durumunu tslami güçler ile Usame bin Ladin'in kurduğu çok büyük donamma sahip, Batı, Ortadoğu ve Asya'da organize olmuş El Kaide örgütü kullandı. Kabadayı devletler - Baa ülkeler neden teröre destek veriyor? Bunlara 'kabadayı devletler' diyorum. Batı'nın dışladığı Sudan, Afganistan. Kuzey Kore ve hatta tran, dışlanmışlıklanmn acısmı çıkarmak için Batı'nın düşmanlannı, terörü besledi. Bir zamanlar Batı'nın müttefıki olan ancak daha sonra dışlanan Irak ve Pakistan da organize suçlar ve radikal örgütlerie ilişkilerini sıkılaştırmış olabilirler. Yani Batı'dan dışlanrruş bir Ortadoğu Asya ülkesi, küresel terör gruplanna kucak açabiliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle