24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EYLÜL 2001 CUMARTESİ CUMHURlYET SAYFA KULTUR [email protected] 15 v olga Çevik'in istemeyerek başladığıtiyatro,artıkyaşamının vazgeçilmez birparçası oynamayı seviyor 'ALkademide kuduğum yıllarda ocam olan Tommy -ee Jones, iki ansınız var demişti: fa 'gibi rapacaksınız' ya da olacaksınız'. 3en de yaşamayı »eçtim. Hiçbir taman altından kalkamayacağım projelere girmedim. FKÎ KONSERLE Brothers Band istanbuTda Kültür Servisi - The Blues Brothers Band Türkiye tumesinı lstan- bul'da vereceği iki kon- serle bitirecek. Topluluk pazar gecesi 20.30'da Park Orman'da pazartesi gecesi saat 20.30'da Ba- kırköy Fil Damı Arena- sı'nda konser verecek. Şimdiye kadar Izmir, Kuşadası, Bodrum, Mar- maris, Antalya, Alanya ve Ankara'da ücretsiz konserler veren grubun Istanbul Park Orman'da yapılacak konseri ücret- li olacak. 'The Blues Brothers Band'i J»hn Belushi ve Dan Aykroyd aynldıktan sonra 1988'de yeniden kuruldu. O tarihten beri birçok uluslararası caz ve blues festivaline katıl- dı. 'The Blues Brothers Band' en fazla 1980'de çekilen 'The Bhıes Brot- hers', 1998'de çekilen 'The Blues Brothers 2000' ve Atlantic Record Üçlü Platin albümleri 'Briefcase FuD of Blues' ile tanınıyor. ZÜRlH'TEÜÇOYUN Istanbul Oyunları' beğenildi Kühür Servisi - 16 Ağustos-2 Eylûl tarihleri arasmda gerçekleşen Uluslararası Zürih Tiyat- ro Festivali'nde 'Istanbul Oyunlan' başlığı altında 5. Sokak Tiyatrosu'nun 'Dumrul ile Azrafl', Ay- dmTeker,'in 'Yoğunluk', Mustafa Kaplan ve FıBz Sızanh 'nm 'Dolap' adlı oyunlan göstenldi. 5. Sokak Tiyatrosu, Aydın Teker, Mustafa Kaplan ve Filiz Sızan- h'nın Zürih'teki başansı, 'Istanbul Oyunlan'nın Assos Festivali'nin yara- tıcısı ve yapımcısı, Arahk 1999da kaybettiğimiz Höseyin Katiraoğhı anı- sına duzenknmesi ile bir- leşince festıvale ayn bir nitelık kazandırdı. Tiyatro, dans, müzik, enstalasyon, söyleşi ve sernpozyumlann yer al- dıği Zürih Tiyatro Festi- valı bu yıl Tunus, Italya, Hoîlanda, tsviçre, Al- manya, ingilteTe, Rusya, Belçika, Hindistan ve Tûıiiye'den gelen toplu- lulurla yaklaşık 26 oyu- nu seyirciyle buluşturdu. NENAÇALİDİS Hadi Çaman Tiyatrosu'nda sahnele- nen 'Kûheylan' oyunu ile 1998 Dilligil En lyi Erkek Oyuncu ödûlü'nü kaza- nan Tolga Çevik, en son Semih Kapla- noğlu'nun yönettiği 'Herkes Kendi Evinde' filminde rol almıştı. Filmde canlandırdığı Selim karakteri Ameri- ka'ya tutkun bir genç olsa da aslında o tam bir tstanbul hayranı. Istanbullu bir arkadaşmmbir gecetelefonda "Biz bu- rada dürüm yiyoruz" demesi, üç bu- çukyıl eğitım gördüğu Amerika'dan îs- tanbul'a dönmesine yettniş. Tiyatroya başladığı ilk gûnden bu yana tutku ve heyecanını kaybetmeyen 28 yaşındaki oyuncu, bugüne kadar dokuz ödûl ka- zandı. -tlktdevizyonfflminiz'Köçektensöz eder misiniz? TOLGAÇEVtK-TabtBulutve Nur Sûrer'in başroUerini oynadıklan film- de modern dansa merak saran ve kö- çeklik yapmakistemeyenköçek çırağı- nı canlandınyorum. 13 günltik çekim aşamasuıdan sonra film, eylül ayırun ortalanna doğru televizyonda gösteri- lecek. 'Genç kuşak daha istekii' - Tiyatro, sinetna ve şjmdi de tdeviz- yonfilmL.Bualanlarmoyuncutuğunu- zu nasü beskdiğini düşünüyorsunuz? ÇEVÎK - Bu üç alan arasında ince aynmlar var. Ama bir aktörünkayıt ve- ya aksiyon dendiğinde yapması gere- kenler aynı. En büyük keyif vetecrübe, farklı alanlardaki itısanlarla çalışma olanagı olması. Bu da beraberinde bil- gi alışverişini getiriyor. Yaşamımın ilk sırasında yer alan tiyatroyu devam et- tirmek istiyorum. - "Tiyatro, yaşamımda ük arayı ah- Ufagner'edeğişikversiyon tspanyol tenor Pladdo Domingo, Wagner'ın 1848-1874 yıllan arasmda yazdığı 'NiebelunglarYûzügüDörtiusü'nü sahneye koyacak. Domingo sahnede kullanacağı bazı efektler ıçin'YıkhzSavaşlaıVrunyönetmeni GeorgeLucasilebirlikte çalışıyor. Dörtleme ıçuı 18 milyon poundluk bir bütçe ayrıldı. 2003 yazında başlaması düşünülen göster- iler, Oscar törenleri için kullanılan Los Angeles'taki altı bin kişilik Shrine binasında gerçekleştinlecek. Bına, duman makineleri ve aynalann duvarın içine gömülerek gi- zlenmesi için yeniden inşa edüecek. Operada kullanılacak olan özel efektler Industrial Light and Magic(ILM) şirketi bünyesinde, Lucas tarafından hazırlanacak. ILM yöneticilerinden Peter Rubin, görülmemiş bir projeyle yola çıktıklannı, seyirciyises ve ışıkla sarsan bir gösteri hazır- ladıklannı, Wagner'in ölümsüz müziğinin Holrywood'da her zaman ügi uyandırdığıru söylüyor. 'N.Y. Dörtlüsü'nünentanınan 'VValküre' operası, 1979'daFrancisFordCop- pola tarafından' Apocatyse NÖW' adlı filmde kullarulmıştı. CanMan üç yenikitap Yayınevi, çağdaş Irlanda edebiyatının üç önemliyazarı Joseph O 'Connor, Colm Toibin ve Niall ffîlliams Türk okurlarla buluşuyor t olm Toibin DLSU FFVERiNDEkl Knltür Servisi- Can Yayınlan yayımladığı üç yeni romanla çağdaş Irlanda edebiyatını Türk okuruyla buluşturuyor. Kitaplardan ilki, çağdaş Irlanda edebiyatının en gözü pek, en açık sözlü yazarlanndan biri olan Joseph O'Connor'm 'Satıa' adlı romanı. O'Connor, pınl pırıl bir anlatımla aşkı, çaresizliğı ve ruhun en karanlık köşelerini tanıtırken, öfke ve öç almanm olduğu kadar, bağışlama ve acımanın da öyküsünü yazıyor. Eski bir alkolik olan Billy Sweeney, çok sevdiğı kansından içki tutkusu nedeniyle boşanmış ve çanak anten satıcılığı yaparak hayatını kazanmaktadır. Annesini bırakıp babasıyla yaşamaya başlayanMaeve'in BiÜy'yle arasındaki ilişki tam bir kaostur. Ilişkileri dûzebneye başlarken, Maeve, bir benzin istasyonunda uğradığı saldın sonucu komaya girer ve Billy, sanıklardan Quinn'in peşine düşer. O'Connor, bu bölümlerde aşk, umutsuzluk ve insan ruhunun en karanlık yönlerini nefıs bir anlatımla sunuyor. Roman. Billy'nin komadaki kızma yazdığı, hayatı, alkolikliği, başansızhğı ve hayat karşısındaki becerıksizlığı için ondan özür dileyen mektuplar çerçevesinde biçimleniyor. CanYayuüan'ndan çıkan bir diğer kitap, Cohn Toüm'in geçen yıl Booker Edebiyat Ödülü'ne aday gösterilen 'DenizFeneriıtdeki Işk' adlı romam. Kitap, 1990'b. yılların başmda, îrlanda'da bir aüe çevresinde gehşen olaylan anlaüyor. Büyükanne Dora, kra LUy ve torunu Helen. Birbirlerinderı kopuk olan bu üç Niall \Vllliams AŞKIN UÇ HARFİ }<><rph ()'(.'onnor SATICI kadm, Helen'in eşcinsel olan kardeşi Declan'm ADDS'e yakalanması üzerine büyükannenin evinde bir araya geürler. Aralanna Declan'ın iki eşcinsel arkadaşı dakatıhr. Genç adamın hastalığmın en ağır dönemine tanık olan bu insanlar hem onu rahat ettirmek için ellennden geleni yaparlar hem de kendi ilişkileri ve geçmişleri üzerine dûşünürler. Colm Toibin, 'ötürn' gerçeğinin kişüeri nasü etkilediğini inandıncı bir ûslupla anlatırken, 'insan' kavramının anlamıru da irdeliyoT. Yayınevinden son çıkan bir diğer kitap da Niall\\llnams' ın 'AşkmÜç Harfi'. Insanlann ruh üşKİerau bulmalannın anlatüdığı kitap, yazan tarafından' Aşkromam dep, aşkmromanı*olarak nitelendiriliyor. Romanda Wüliam Couglan, Tanrı'dan geldigine ınandığı bir emirle kansını ve oğlunu terkederekbütün zamanını resim yapmaya adar. Yoksulluğa ve yaşadığı düş kınklığına dayanamayan kansı intihar edınce, oflu Nicolas babasuun yanına gider. Ancak bir süre sonra babası da umutsuzluğa kapılır, kendini, evini ve yapbğt bütûn tablolan yakar. Nicoîas bunun üzerİBe babasından geriye kalan tek tablonun peşine düşer ve hayataküsmüş olan Isabel'le karşılaşır. Bundan sonraki olaylann akışı mucizevi bir şekilde değişir. Niall Williams, şiirsel bir dille anlattığı ve büyülü gerçekçilik izleri taşıyan romanına, trlanda'nın gızemli, puslu atmosferini ustahkla katıyor. yor" diyorsunuz. Bir oyuncu olarak Türktryatrosunungekceğini nasügörü- yorsunuz? ÇEVtK - Genel gidişe bakıp tiyatro öldü, öhneküzere demek, sokaktan ge- çen nerhangi bir insanın yapacağı bir saptama. Hiçbir kişi de çıkıp delikanh gibiönümüzdekiyıl tiyatro televizyon- dan daha çok izlenecek demedi. Sade- cetiyatroyla uğraşıyorsanız haftada eli- nize üç geçiyorsa televizyondan on üç geçiyordur. Dolayısıyla tiyatro artık kimsenin umurunda değil. Genç kuşak dahaistekii ve bunlarla tiyatronun kur- tulacağını düşünüyorum. Alkışia kayan hayat -Nasdbiroyuncuhığunpeşindesmiz? ÇEVtK-Akademi'de okuduğum yıl- larda hocam olan Tommy Lee Jones, iki şansınız var demişti. Ya 'gibi ya- pacaksınız' ya da ' olacaksınız' . Ben de yaşamayı seçtım. Hiç bir za- man altından kalkamayacağım projelere girmedim. Yönetmenin ne söyleyeceği seyircinin beğeni- sinden çok daha önemli. Televiz- yon ve tiyatro izleyicisi arasında çok büyük fark var. Sinemada bir numarah olan bir adam tiyatroda rezil olabilir. - Tiyatro eğithni için neden Amerika'yıseçtiniz? ÇEVtK - Yaşamımın en acı hi- kâyesi. 1986 yılında hocam Sevg Şahin'in ısranyla tiyatroya başla- dım. Asılhedefım uçakmühendi- siotoıaktı. Bir monolog oynanarm istedi, ben de oynadım. Çok alkış aldım vehayatımkaymayabaşladı. Kon- servatuvar srnavmı kazanamayın- ca durum değışti, hiç beklemedi- ğim bir sonuçtu. Bu arada HadiÇaman'la tanış- tım ve yanına stajyer oyuncu ola- rak girdim. GokselKortay'uı yaz- dığı referans mektubuyla da ABD'de tiyatro okumaya başla- dım. 'Bizaeakkanbyız' • Neden Türtdye'ye dönme ka- ntı akİBnr? • ~k "** ÇEVtK - ABD'de halen yerli kanallarda oynayan 'FuD M e ' isimli bır dizim var. Bunun yanı sva Amerika'daki Oyuncular Fe- derasyonu'nda kayıtlıyım. O ara- lar Badd Mffler'ın bir müzikalin- de oynayacaktım. Provalara bir buçuk ay kala gecenin 12.30'un- da Istanbul'dan arkadaşlanm ara- mıştı. Onlara ne yapıyorsunuz de- diğimde "Dürüm yiyoruz'' dedi- ler, o laf benim bir buçuk hafta içinde Istanbul'a dönmeme neden oldu. - iki ülke arasmda oyunculuk açısından ne gibi farklar var? ÇEVtK - Oscar kazananlara baktığınızda hiçbiri Amenkalı de- ğil. Genellikle Akdenizliler, me- sela Al Pacino Italyan, Robbie VVflnams, Tommy Lee Jones Po- lonyalı. Bunlann hepsi aynı zamanda benim hocam. Sıcak kanlılığımız ve mimiklerimizden dolayı büyük rağbet görüyoruz, bu özellik on- larda yok. Ama bizde ohnayan teknik ve teknolojiye sahipler. In- sanlan bangi alandanasü daha iyi değerlendirebileceklerini biliyor- lar. - Alnnş olduğunuz eğitim ve ödüDer Türkiye'de kariyer yap- manızda ne kadar etkili oldu? ÇEVtK -Türkiye'de yaptığuuz ışin eğitimini abnış otaıanızın bir Önemi yok. Ya günün şartlanna uyacaksın ya da uymadan idealist şekilde mesleğe devam edecek- sin; seçim size kalmış. Işimi doğru yaptığırna inanıyo- rum; zaten bu, piyasa tarafından da kabul edilen bir şey. -Hedefledjğjniznoktanedir? ÇEVTK- Öyle bir şey oynamak istiyorum ki yazanın aklına ilk ben gelmeüyim. Peter Shaffer, ak- tör için oyun yazan bir yazar. O- nun iki oyununda oynamıştım. Çok paralar kazanıp çikletler- den fotoğrafım çıksm istemiyo- rum. Önemli olan, insanlarm sizi kafalannm içinde bir yere kazı- mış olmalan. 'Cyrano de Berge- rac'ta oynamayı çok istiyorum. Yaşıtım olan gençlere hitap etmek istiyorum. Bu işi sevmek yetmiyor, âşık ol- mak gerekiyor. Onun için de ön planda tuttuğunuz değerler çok farklı. Bize öğretilen; siz işinizi doğru yapın, karşılığı gelir. Türkiye'de bunun tam tersi oluyor, önce para konuşuluyor, bu da güzel bir şey değil; ben rolümü ve kimlerle oy- nayacağımı konuşmak istiyorum. EStNTtLER ZEYNEP ORAL Biz Dünyalılar... "Sen Hiroşima'da hiçbirşeygörmedin...'diyor- du, Alain Renais'nin o unutulmazfılmi "Hiroşima Sevgilım"üe genç adam sevdiği yabancı kadına. "Sen Hiroşima'da hiçbir şey görmedin..." "Siz, olaylan televizyondan izleyenler, hiçbirşey görmediniz" diyordu, daha geçen hafta Istan- bul'daki "Kadınlann BüyükBu/uşmasj-nda Diyar- bakırlı bir kadın. "Siz hiçbirşey görmediniz... Za- ten hiçbir kanalda gösterilmedi." "Siz hiçbir şey'görmediniz" diyordu, telefonun öbür ucunda New York'taki arkadaşım Diana. "Bütün dünya televizyonlan bin kezgösterdiama siz yine de bir şey görmediniz..." Diana'nın evi ikiz kulelerin çok yakınındaydı. Tam her günkü sabah yürüyüşünü yaparken ya- kaladı gözleri uçaklann çelik kulelere saplanma- sını. önce birine, sonra ötekine... Sonra ateşi, du- manı gordü... Sonra pencerelerdeki insanlan gör- dü... Sallanan beyaz mendilleri... Boşluğa bırakı- lan bedenleri... Ve dumanın içinde kuleterie insan- lann yok oluşunu... "En korkuncu, herşeyden daha korkunç olanı" diyordu telefonun ucundaki ses, "Pencerelerde gördüğüm bütün o yüzlerin, kulelerdekibütûn in- sanlann birazsonra öleceklerinibilmekti. ölecek- lerini bilmek ve hiçbir şey yapamamak..." • • • Biz dünyalılar hiçbir şey görmedik... İkiz kulelerin yetmişinci, sekseninci, doksanın- cı katındaki pencerelerden sallanan beyaz men- dillerin, bir gün önceTaksim Meydanı'nda canlı bir bombayı kucaklayan genç bir polisin düğünfotoğ- rafından odünç alındığını ya da Avusturyalı genç bir kadının havayasavrulupyok olan kolundan ko- pup geldigini biiemedik. O beyaz mendillerin, yardım isteyen sesterin, yıl- lardır kendi seçmedikleri, tarafolmadıklan bir kav- gada, sırf o anda, o yerde bulunduklan için öldü- rülmüş bebeklerin, çocuklann, gençlerin beyaz düşlerinin, kahkahalannın, gülümsemelerinin bir uzantısı olduğunu anlayamadık. Biz dünyalılar hiçbir şey görmedik... Bunca çok silah üretip sılahlanma yanşına gi- rerken bu silahlan dilediğimize, yani sözüm ona kendi çıkarianmız dogrultusunda işimize gelene satarken, bu satıştan müthiş kazanç sağlarken bir gün bunlann bize, hepimize karşı kullanılabi- leceğini kavrayamadık... Biz dünyalılar hiçbir şey görmedik... Dünyanın bir bölümünü yokluğa, yoksulluğa, hiçliğe, ölüme mahkûm ederken, yoklukla variık arasındaki uçurumu büyütürken yok olanlara dö- nüp bakmadık bile. Tahterevallinin bir ucu hep en yukarıda kalsın diye, öteki ucunu hep en aşağıda tuttuk. Biz dünyalılar hiçbir şey görmedik... New York'ta kaç kişi öldü? On bin? Yirmi bin? Otuz bin? Kırk bin? Bu sayı Güneydogu Anado- lu'da ölenlerden çok mu, az mı? Olayın dehşeti- ni, vahametini belirieyen sayılar mı? Yikja bir milyon insan AIDS'ten ölüyor. Yüzde 9O'ı Afrika'da... Ve lonlar için hiç ama hiç bir şey yapılmıyor. Bu da bir terör değil mi? Biz dünyalılar hiçbir şey görmedik. Herkes, yalızca kendi ölülerini gördü, o kadar... Şimdi televizyon ekranlannın önüne çakılrnış, dünyaimparatorluğuna, yeryüzünün ve uzayın sü- per gücüne yöneltilmiş saldınyı dehşet içinde ve şaşarak izliyorsak, bugüne dek hiçbirşey görme- diğimizden ve gördüklerimize hiç şaşmadığımız- dandır. "öleceklerini biliyorduk ve hiçbir şey yapma- dık..." Asıl dehşet buradan doğuyor. Biz dünyalılar hiçbir şey görmedik derken film- ler ve kitaplardışındadryeeklemekgeliyordu içim- den. Amaen korkunçterörfilmini izlerken, en deh- şet verici komplo teorileriyle donatılmış kitabı okurken bir şey yapmamız, ne fimin ne de kitabın sonunu değiştirebilir. Oysayaşamda... üniversal Stüdvolan Antalyaöa • Kültür Servisi - Dünyaca ünlü Amenkan Üniversal Fihn Stüdyolan, Antalya'da 1 milyar dolarlık yatırım yapmak istiyor. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Tunay Altmpmar yaptığı açıklamada, Üniversal Fihn Stüdyolan'mn Antalya'nın Serik ilçesi yakmlannda, eğlence merkezleri, fibn stüdyolan kurmak ve formula-1 yanşlannı gerçekleştirmek amacıyla 100 bin metrekare arazi istediğini söyledi. Türkiye'de ve özellikle Antarya'da turizm tesislerinin çok yeni ve kaliteli olduğunu anımsatan Altmpmar, turizme tahsis edilmek istenilen arazilenn, eğlence merkezleri yapımı için de kullamhnası gerektiğini kaydetti. Madonna yapımcrtığa soyundu • ANKARA (AA) - Son zamanlarda sık sık kovboy gıysileriyle hayranlannm karşısına çıkan Madonna, vahşı batıya olan ilgisıni bir filmde gözler önüne serecek. Sanatçı, 'Rodeocular Kraliçesi' adlı filmin yapımcıhğım üstlendi. Kadm rodeocularla ılgili filmı eski bir moda fotoğrafçısı olan Dewey Nicks yönetecek. Fihn, 'Teksas Llano Rodeocular Kraliçesi' unvanını ahnak için kıyasıya mücadele eden dört kadırun öyküsünü anlatıyor. BUGÜN • tŞ SANAT'ta saat 19.30'da 'Macera-Gerüim Başyapıdan' başlığı altında Joel&Ethan Coen'uı yönettiği 'Fargo' adlı fihn izlenebilir.fO 212 316 15 77) • CEJVÜL TOPUZLU AÇTKHAVA TtYATROSU'nda saat 21 .OO'de Edip Akbayram'ın konseri dinlenebilir. (0 216 454 15 55) • GENDAŞKÜLTÜR'de saat 18.00-20.00 arasmda Cezmi Ersöz'ün imza gününe katılmabilir.fO 212 527 10 20] • SEYMENLERPARKI KÜLTÜR VE SANAT GÜNLERt'nde saat 21 .OO'de Grup Gündoğarken'nin konseri yer alacak. (0 312 428 85 05)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle