Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
" A3UST0S 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ŞemsiDenizer
aıuldi
• ZONGULDAK
(Cımhuriyet) -2 yıl önce
Zoıguldak'ta evinin
önünde katledilen eski
Türk-Iş Genel Sekreteri
ve Genel Maden-lş
Sendıkası (GMlS) Genel
Başkanı Semsi Denızer
dün raezan başında
anıldı. Çaycuma ilçesi
Gökçehatıpler köyündeki
mezarhkta törene Türk-lş
Genel Teşkilatlandırma
Sekreteri ve GMlS Genel
Başkanı Çetin Altun,
yöneüm kurulu üyeleri,
şube başkanlan,
Çaycuma Kaymakamı
Süîeyman Deniz,
Denizer'in eşi Şennur
Denizer ve maden işçileri
katıldı. Denızer'i, 6
Ağustos 1999'ta evinin
önünde öldüren Cengiz
Bahk, 27 yıl ağır hapis
cezasma çarpünlmıştı.
Sezer, Derviş'i
kabul edecek
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer, bugün
ekonomiden sorumlu
Devlet Bakanı Kemal
Derviş'i kabul edecek.
Çankaya Köşkü'ndeki
görüşme saat 14.30'da
başlayacak ve basına
kapalı olarak
gerçekleşürilecek.
Dengiz, makamını
boşaltmıyor
• ANKARA (ANKA)-
Cep telefonu operatörleri
lehine "köstebeklik"
yaptığı iddiasryla üçlü
kararnameyle görevden
ahnan eski Ulaştırma
Bakanlığı Müsteşar
Yardımcısı Tahir Dengiz,
buna ilişkin karann
üzerinden 3 hafta
geçmesine karşın makam
odasım boşaltnuyor,
fıilen görevini
sürdürdüğü görüntüsü
veriyor ve makam aracmı
da kullanmaya devam
ediyor. Dengiz'in,
yürütmeyi durdurma ve
kararnamenin iptali
istemiyle yargıya
başvurduğu belirtildi.
Bazığ'da HADEP'e
baskın yapıldı
• ELAZIĞ
(Cumhuriyet)-HADEP
Elazığ 11 Orgütü'nün
Hürriyet Caddesi'ndeki
bması dün Terörle
Mücadele Şube
Müdürlüğü ve Siyasi
Partiler Masası'na bağh
polisler tarafından basıldı.
Parti binasında yapılan
aramada HADEP'e ait
dokümanlar. toplatma
karan bulunan dergiler,
gazeteler ve bazı basın
bildirilerine el konuldu.
Parti yöneticileri
aramanın özel emirle
yapıldığını belirterek
olayı protesto ettiler.
TGC'nin aylık
basın paporu
• İstanbul Haber Servisi
- Türkiye Gazetecıler
Cerniyeti (TGC). basmda
geçen ayın en önemli
olayının, davalarda
görülen artış olduğunu
bildirdi. TGC, temmuz
ayı içinde gazetelere ve
gazetecilere saldınlar
olduğunu, bir gazetenin
olağanüstü hal bölgesine
girmesinin
yasaklandığım, yerel bir
gazetenin 1 yıl süreyle
susturulduğunu ve basın
davalannda artış
görüldügünü belirtti.
Gazetecilerin, karar
aşarnasına gelen
davalarda milyarlarca lira
tazminat cezasına
çarpnrıldığma dikkat
çeküdi.
Emekli Orgeneral Yavuz, ANAP liderinin ulusal güvenlik değerlendirmelerine sert çıktı:
Yıhnaz'ınfaîrikimiyelınezANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Eski Harp Akademileri Komutanı
emekli Orgeneral KemalYavuz, ANAP
lideri MesutYılmaz'm ulusal güvenlik
stratejisıne ilışkm değerlendirmelerine
"Bu kavranun muhtevası ve gerekkri
her zaman tartişmaya açık olmuştur.
Yalnız bu tartışmayı yapmak için yeter-
li birikim degerekir'* diye tepki göster-
di. Araştırmacı-yazar Ercan Çitlioğlu.
Yılmaz'ın değerlendirmelerinin
"amaçh" olduğunu söyledi. Çitlioğlu,
"Bu,bir siyasipartininkongresinde tar-
nşıhr haiegelirse, zateno ûlkenin ulusal
gû\enlikstratejisi arnkiflasetmeyebaş-
laımş demektir'" dedi.
Emekli Orgeneral Kemal Yavuz,
"ulusal güvenüği devletin gelişmesinde
en önemliengelolarakdüşünmekve ifa-
deetmenin,özellikle devletinyönetimin-
• ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın ulusal güvenlik
konusundaki değerlendirmelerini 'talihsizlik' olarak niteleyen
Kemal Yavuz, ulusal güvenliğtn kolayca harcanabilecek malzeme
olamayacağını vurgulayarak "Hele parti kongresinde efelenme
malzemesi olarak kullanmak hiç olacak şey değildir" diye konuştu.
desorumluluksahibiolmasıgereken ki-
şiiçin anlaşılabilir olmadığuıT söyledi.
Kavramın içeriği ve gereklerinin her
zaman tartışmaya açık olduğunu vur-
gulayan Yavuz şu değerlendirmeyi
yaptı: "Yalnız bu tartışmayı \apmak
için yeterii birikim de gerekir. Bu nok-
tada devlet \ öneticilerinin Milli Güven-
lik Akademisi eğitimine katdması ge-
rektiği hususundaki kanaatimizin ne
kadar yerinde olduğu, bu olayla bir kez
daha kamtlanmıştır. l lusal güvenlik,
özeUikle Türkrşe Cumhuri>eti coğraf-
yasında kolayca kuUanılıp harcanabile-
cek bir malzeme olamaz. Hele parti
kongresinde efelenme malzemesi ola-
rak kullanmak hiç olacak şey değildir.
Bu ola> Sayın Yılmaz için ilk de değtt-
dir. HatırlanacaRi gibi. Sayın \ ıhnaz,
ulusalgii\enlik, güvenlik makamlan ve
makam sahipleri ile hiç münasebeti ol-
mayan yerlerde, zamanlarda \e şekil-
lerdehiç yoktanbirçokdefa çatışmaya-
ratmışnr. Her defasında da gerekii ce-
vapları alınıştır."
Yılmaz'ın ulusal güvenlığe gösten-
Kavram netlesmeli
ANAP
savunmaya
geçti
• ANAP'hSühan
Özkan, "Ulusal güvenlik
kavramı netlesmeli.
Türkiye, Avrupa sözleşme
sistemine dahil olacaksa
kavram karmaşasına son
vermeli" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - ANAP yönetımi, ANAP
lideri ve Başbakan Yardımcısı
Mesut Yümaz'ın, partisinin 7.
olağan büyük kongresinde tar-
tışmaya açtığı "ulusal güvenlik
scndromu" kavramını kamuoyu
ve hükümet ortaklanna "doğru
anlatabilmek" için harekete
geçtı. ANAP kurmaylan, Yıl-
maz'ın amacımn
u
ulusalgüven-
hguı önemsideştirilmesi'" olma-
dıgını ileri sürdüler. ANAP'ın
yenı MKYK üyesi Sühan Öz-
kan, Türkiye'nin Avrupa sözleş-
me sistemine tam anlamıyla
uyum sağlayabilmesi için "ulu-
salgüvenük ve kamu düzeni kav-
raınınınnetkştirümesi"' gerekti-
ğıni söyledi.
ANAP liden Yılmaz'ınkong-
rede gündeme getirdiği "ulusal
güvenlik sendromu" kavramı
parti içinde de tartışılmaya baş-
landı. Yılmaz'ın kurmaylan ara-
sında yer alan ve ANAP' ın yeni
başkanhk dıvanında yer alması
beklenen Sühan Özkan, bu tar-
tışmanın yanlış yönlere çekil-
memesini istedi. Özkan, ulusal
güvenlik konusunda anayasada
bazı tahditler bulunduğuna, an-
caknet tanımlamalar yapılmadı-
ğı için "ulusal güvenlik" gerek-
çesınin arkasına sığınılarak Tür-
kiye'nin AB üyeliğı gibi yeni
açılımlara yönelmesinin engel-
lendiğine işaret etti. Yılmaz'ın,
Türkiye'nin Avrupa sözleşme
sistemine dahil olabilmesi için
bu kavramlann net olarak ta-
nımlanması amacıyla bu tartış-
mayı açtığını vurgulayan Öz-
kan. "IJlusal güvenlik konsep-
tinden vazgeçmemiz. onu öııem-
sizleştirmemiz söz konusu ola-
maz" görüşünü dile getirdi.
HJtS
ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART
len duyarlılığı Osmanh'dakı "Din el-
den gjdiyor" feryatlanna benzetmesi-
nin özellikle talihsiz bir beyan olduğu-
na işaret eden Yavuz, sözlerini şöyle
sürdürdü: "Üstelik bunu 28 Şubat'tan
önceaklı başında insanlann"Laıklik el-
den gıdiyor' feryatlanna kulakükayan
bir kişi yapmışsa. Ülkenbı güvenUğin-
den anayasanuza göre birinci derecede
Bakanlar Kurulu,yani si> aset adamla-
n sonımludur. Ulusal güvenUğin her-
hanjji bir konusu bu iltiililer tarafından
tartışmay a açılmış da buna karşı çıkan
mı olmuştur. "Avrupa'nın yolu Dıyarba-
kır'dan geçer' diyebilen bir devlet ada-
mının yann Kayserfden, öbür gün An-
kara'dan aynı >aklaşımla bahsetmeye-
ceğinden nasıl emin olabiliriz?"
Araştırmacı-yazar Ercan Çitlioğlu da
Yılmaz'ın konuyu gündeme getirmek
için seçtiğı platformu
eleştirerek
u
Ulusal gü-
\enlik stratejisi ve bunun
saptanmasL,bir si>asipar-
tinin kongresindetaruşıhr
hale geUrse, zaten o ülke-
nin güvenlik stratejisi if-
las etmeye başlamış de-
mektir" dedi.
Popülist \aklasun
1
m.kartcû superonline.com.tr
Yılmaz'ın çıkışının
bellı bir amaca yönehk
olduğunu vurgulayan
Çitlioğlu şu görüşleri di-
le getirdi: "Çünkü, baş-
bakanhğı döneminde Yd-
maz'ın ulusal güvenlik
stratejilerinin karar me-
kanizmalannda başba-
kan olarak yer ahnış ol-
ması gerekir. Eğer alma-
dıysabaşbakanhk göre\>
ni yerine getirmemiş sa-
yanm, bunu bikliği halde
kongrede dile getiriyorsa
o zaman da Vılmaz'ı
amaçh sayarun. Yümaz,
sanki ulusalgü\enlikstra-
tejisinde etkili olan tek
merci asker. dolayısıyla
demokrasilerde artık as-
kerin bir adun geri çekü-
mesi,bu işisivillere bırak-
masılazun gibi kendisini
yenileme adı aranda son
derece ucuz ve popülist
bir yeni yaklaşım sergile-
di. büvük talihsizlik."
MHP'li Şevket Yahnici: Türkiye konumu nedeniyle tehdit altmda
UlusdgüvenliktenvazgeçilemezANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ANAP Genel Başkanı ve Başbakan
Yardımcısı Mesut Yümaz'ın "ulusal
güvenlik sendromu" ile ügili açıklama-
lan, siyasette yeni birtartışma başlattı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket
Bülent YahnicL Türkiye'nin, jeostrate-
jik konumu ve koşullan de- ~~~~~~
ğışmediği sürece ulusal gü-
\ enlikten vazgeçemeyece-
ğini belirterek bunun de-
mokrasi. insan haklan ve
AB yolunda tavizi gerektir-
mediğini söyledi. DYP Ge-
tartışma büyüyor. MHP Genel Başkan
Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici, Tür-
kiye'nin Kafkas, Ortadoğu ve Balkan
coğrafvasında tehditlerle karşı karşıya
olduğunu belirtti.
Şe\ ket Bülent Yahnici. "Ülkenhı je-
ostratejik konumunda değişiklik ohna-
• DYP, "Herhalde Yılmaz'ın kongrede söyleyecek
başka sözü yoktu" derken ÎP, Yılmaz'ın ulusal
güvenlik kavrammı hedef almasım, Türkiye'ye karşı
savaş ilanı olarak nitelendirdi.
san haklan ne de AB yolunda tavizi ge-
rektirir'" dedi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Nev-
fel Şahin, gazetecilerin konuyla ügili
sorulan üzerine Yılmaz'ın, partisinin
kongresinde ülkenin ekonomik ve sos-
yal sorunlarını bir yana bı-
rakarak ulusal güvenlik ko-
nusunu gündeme getirmesi-
ne anlam veremediğini söy-
ledi.
nel Başkan Yardımcısı Nevfel Şahin.
"Sayin Yümaz'ın herhalde kongrede
söyleyeceği başka hiçbir şey yoktu, ya-
du^yorum" dedi.
Yıİmaz'ın ANAP'ın 7. Olağan Bü-
yük Kongresi'nde gündeme getirdiği
"ulusal güvenlik sendromu"na ilişkin
dığı müddetçe, şartlar daha da ağırla-
şarak tehditler sürdüğü müddetçe ulu-
sal güvenlikle ilgili konumunundaha da
güçlendirihnesigerekhor" dedi.
Türkiye'nin ulusal güvenhkten vaz-
geçemeyeceğini kaydeden Yahnici,
"Ulusal güvenlik, ne demokrasi ne in-
'Tûrkiye^ye savaş ilanı'
_______ Işçi Partisi Genel Başkan
Yardımcısı Hasan Yalçın da dün yap-
tığı yazılı açıklamasında, Yılmaz'ın
ulusal güvenlik kavTamını hedef alma-
sım, Türkiye'ye karşı savaş ilanı ola-
rak nitelendirdi. Yalçın, Yılmaz'ınBa-
tıh emperyalistlerin isteğine göre ha-
reket ettiğini ileri sürdü.
IRMIKI AYDIN ENGtN aengin(â doruk.net.tr
Cenova'da, yerkürenin dört
bir yanından gelmiş yüz bin-
ierce "so/cu"nun, küreselleş-
miş kapitalizme karşı küresel
çapta direnişi eyleme döktük-
leri günlerdi. Istanbul'da da
paralel etkinlikler düzenlen-
mişti.
Birini, kimselere çaktırma-
dan baştan sona izledim.
İstanbul Göztepe'de De-
mokrasi Parkı'nın küçük açık-
hava sahnesini çevreleyen
basamak-tribünlerin bir köşe-
sine çöktüm.
Bir temmuz akşamüstüsü-
nün kavuran güneşi altında
başlayıp gecenin birtürlü gel-
meyen serinliğine kadar sü-
ren bir etkinlikti.
Tribünler, benimle aralann-
da 30-40 yıl fark olan, daha
önemlisi kuşaklar farkı olan
gencecik kadın ve delikanlı-
larla doluydu. Sahneye birbi-
ri ardına ve çoğu amatör mü-
zik gruplan geliyor, "devrim-
ci" şarkılar söylüyorlardı.
Sahneden yükselen şarkı-
lardan biri Şili devnmcilerinin
ünlü sloganı ile bitiyordu:
- El pueblo unido, jamas
seras vencido! (=Birleşmiş
halk asla yenilmez).
Tribünlerdeki gençlerin he-
Sesi Kısık Çıkan Sol
men tümü bu slogana katıldı-
lar ve ezbere söylediler.
Bir başka müzik grubu
"Kommandante Che Gueva-
ra "ya başladı. Yanı başımda
oturan üç-dört genç kız şar-
kıya katıldı. Çok sürmedi, he-
men bütün tribünler, o güze-
lim şarkıyı sahnedeki grubun
solistiyle birlikte söylemeye
başladılar ve bana sorarsanız
solistten daha iyi söylediler.
Beni de aldı keyifli bir dü-
şünce. Sağımda solumda,
önümde ardımda oturan yüz-
lerce genç kadın ve delikanlı,
şu bildiğimiz 12 Eylül gençli-
ğiydi.
12 Eylül karanlığı bastığın-
da ya henüz ana rahmindey-
diler, ya yeni doğmuşlardı ya
da iki-üç yaşındaydılar.
"12 Eylül bütün gençlıği
depolitize etti, köksüzleştirdi
ve marka düşkünü, tüket-
mekten başka ülkü tanıma-
yan, okumayan, sorgulama-
yan biryığına dönüştürdü..."
diye başlayan, basmakalıp
"faşizm sonrası çözümleme-
ler"\n apaçık yalanlanması,
çürütülmesı kimi keyıflendir-
mez ki?
Ama keyif dakikatannı, ke-
yıf kaçıran ve yanıtını bilmedı-
ğim sorular ızledı.
- Bu pırı! pırıl çocuklar söy-
ledikleri sloganlann ötesinde,
solun bitip tükenmez kaynak-
larından ne kadar beslenmiş-
ler acaba?
- Örneğin Lenincı parti mo-
delini Denimsiyoriar mı? Hiç
benimsemeyip ret mi etmiş-
lerdi? Yoksa artık mı reddedı-
yorlar?
- Örneğin Marksist değer
teorisine göre günümüzde bir
bilgisayar programı yazan
genç bir emekçinin ürettiğini
nasıl açıklıyorlarya dayaratı-
lanı ölçülebilen bir değer ola-
rak kabul etmiyoriar mı?
- Ya peki, "tek ülkede sos-
yalizm" onlar ıçın bıryanlış mı,
yoksa sosyalizm kuruculu-
gunda bir adım mı?
Bir süre sonra saçmaiadığı-
mı düşünerek kendi kendime
güldüm, kendımle dalga geç-
meye başladım. Yanımdayö-
remde türküler, danslar, ha-
laylar, sloganlar, alkışlarla
hem eğlenen, hem küresel
kapitalizme karşı çıkan cıvıl
cıvıl gençler var ve ben otur-
muş yaşlı ve ukala bir Mark-
sist olarak, sankı dudak bük-
meye hazır bir kibirle sorular
sorup yanıt aramadan bir
başka soruyageçmekteyim...
Enayiliği bırakıp gençlerin
"Kim bu amca acep? Aramı-
za kanşmış bize ayak uydur-
maya çabalıyor" diye düşün-
melerine aldırmaksızın, onla-
ra katıldım:
- El pueblo unido, jamas
seras vencido!..
• • •
...Ve kafamda o çok eski, o
çok zehirli sorular:
- Birteşmiş halksahiden ye-
nilmez mı?
- Halk bırleşebılir mi?
- Bu birlık, devrim -daha
doğrusu ıktidar- coşkusu ge-
çip zorlu ve sıkıntılı günler
başladığında da sürer mi?
- Sağın zaferini ilan edip ik-
tidannı küresel düzeyde ve
düzlemde pekiştirmekte ol-
duğu şu günlerde kitleleri tu-
tuşturacak, yoksullara umut,
emekçilere coşku verecek bir
çözüm, bir program onerisi
mümkün mü?
- Mümkünse niye ortada
böyle bir program, böyle bir
somut çözümler dizgesi yok?
• • •
Yılgın paragraflar mı dök-
turdüm dersiniz?
Ya da ben yılgınınYda yılgın-
lığım yazdıklanma mı yansıdı
dersiniz?
Haydi canım siz de!..
Bunu söyleyebilmeniz için
yukandaki sorulara önce ken-
dinizin yanıt vermesi gerek.
Verdiğiniz yanıtların önce sizi
doyurması gerek. Doyduğu-
nuz yanıtların, tarihsel olarak
yanlış çıkmış eski yanıtların
papağanca bir tekran olmadı-
ğından emin olmanız gerek...
Dahası, neden sosyal de-
mokrasinin hızla liberal de-
mokratların programlannı be-
nimsediğini, Marksist solun
karyokinez çoğalmanın cen-
deresini neden aşamadığını
açıklayabilmeniz gerek.
Doğruluğu tartışılmaz sayı-
lanın bile acımasızca sorgu-
lanması, yılgınlığın kanıtı de-
ğil, Marksist olmanın önkoşu-
lu ve kendini Marksist saya-
nın ödevı değil mi?
Yılgınlığı da nereden çıkar-
dınız?..
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETtNKAYA
Hazine Alanlan...
Ege siyasetin atardamarı...
Izmir'den Manisa'ya, Denizli'den Aydın'a,
Uşak'tan Muğla'ya dek her yerde konuşulan şu:
"Bizim, siyasete değil, s/yas/tere karşı tavnmtz
var!"
Güncel konu, Mesut Yılmaz'ın yeniden ANAP
Genel Başkanlığı'na seçilmesi...
Torbalı'da yurttaşlarla konuşurken söz dönüp
dolaşıp 'ekonomik bunalım'a geliyor...
Diyorlar ki:
"Eylülde yeni bir krizin daha geleceği söy/enı-
yor, doğnı mu?"
O sırada bir başka yurttaş söze giriyor:
"Bırakın knzi mrizi, devlet Hazine a/an/annı sa-
tışa çıkarmış..."
Ege cayır cayır yanıyor...
Yurttaşlar döviz bürolannın önünde bekleşi-
yor...
Selçuk üzerinden Kuşadası'na iniyonjz...
Esnaf perişanL
Eylülde ikinci bir ekonomik bunalım bekleyen
esnaf, üretici, küçük sanayici, ihracatçı siyasi er-
ke güvenmiyor, Hazine alanlannın satışıyla sorun-
ların çözuleceğine inanmıyor...
Hazine alanlarının satışıyla ilgili yasal düzenle-
menin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ta-
rafından iki maddesınin anayasaya aykın bulunup
iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gönderilerek
onaylanması, Mimar ve Inşaat Mühendisleri Oda-
sı'nı harekete geçirmiş...
Ama yapılacak fazla bir şey yok!..
Maliye Bakanlığı, Karşıyaka ve Bornova'da Ha-
zine alanlannı satmaya başlamış bile!..
Işin ilginç yanı, Maliye Bakanlığı'nın sattığı Ha-
zine arsaları imar planında 'yeşil alan', 'koruma
alanı' olarak yer almış!..
Üç dönümlük yeşil alan 7 milyar liraya satışa
çıkanlmış. Birisi de burasını satın almış...
Birkaç yıl sonra buralan imara açılacak. Birileri
bu işten büyük vurgunlar elde edecek...
Yani devlet birilerini zengin edecek!..
• • •
Birsisbulutu iniyor...
Söke Ovası, ağustos scağına boyun egmiş...
Mavi gökyüzü yeşille kucaklaşıyor Bafa'ya doğ-
ru yolalırken...
Bafa Gölü ve Beşparmak Dağları, güneşin mor
gölgeleri içinde kaybolmuş...
Ahmet Güven 65 yaşında...
Sigarasını çekiştirirken "Tarişbank da elden git-
ti" deyip ekliyor:
"Bizim siyasilerin yaptığını elin gâvunj bile yap-
maz."
Diyorum ki:
"Yaptınr ama!"
Başını sallıyor...
"Direnmek lazım kardeşim. Biz Bafa'da özbaş-
lar'a yıllarca direndik. Sonunda şu gölde balık av-
lamaya başladık. Ama bedelini de ödedik. Kimi-
mizin kolu, kimimizin bacağı koptu."
Gözlerimi yumuyorum...
Bafa'yı, Serçin Köyü'nü anımsıyoaım. Atalan ve
Göllüce'deki toprak işgallerine uzanıyorum...
Yıl 1969...
Bülent Ecevit, Atalan
1
da konuşuyor:
"Toprak işleyenın, su kullananın olacaktır..."
Devlet bugün Tarişbank'a el koymuş...
TARlŞ'in 120 bin üretici ortağı var...
Tarişbank'ın ilk adı Milli Aydın Bankası...
Tam 88 ytl önce, üreticiyi tefecinin elinden kur-
tarmak için 1915 yılında kurulmuş...
Şimdi üreticiler çığlık çığlığa...
Zafer Yalçın, "Yazıklar o/sun Karaoğlan Ece-
vit'e" diyor. Ömer Zengin, "Alınterimizi IMF'ye
ve Dünya Bankası'na teslim ettik, direnemedik"
diye konuşuyor...
• • •
TARİŞ Genel Müdürü Ayhan Özer'in açıklama-
lan başında pek yer almadı...
Ne diyordu Ayhan Özer. • -
"Dünya Bankası ve IMF, sermaye yapımtzı güç-
lendirmemize izin vermedi..."
IMF ve Dünya Bankası, Türk tanmını 'kıskaç al-
tına' alıyordu...
Bunun anlamı da açıktı üreticilere göre:
"Yabancılaradeta bize ekonomik Sevran/aşma-
sı imzalatmak istiyor!"
Tarişbank'ın fona devredilmesi üreticiyi aya-
ğa kaldırmış Ege'de...
Şimdi konu Danıştay'da!..
Ege kavruluyor...
Sorunlar çok büyük!..
Bir ANAP'lı bakın ne diyor.
"Mesut Bey genel başkan seçilmesini biliyor,
Ege'den MKYK'ye yedi kişi alıyor, ama bizi kay-
bediyor..."
Bu saptama, diğer sağ-sol parti liderieri için de
geçerii!..
hikmet.cetinkaya(g cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Ift"
Ulusal güvenlik tanımı
îç ve dış tehditler
sıralanıyor
ANKARA (Cumhu-
riyetBürosu)-ANAP li-
deri Mesut Yümaz'm
"sendrom" olarak nite-
lendirdiği ulusal güven-
liğin tarum ve kapsamı-
na Milli Güvenlik Ku-
rulu'nda (MGK) karar
veriliyor. Milli Güven-
lik Siyaseti Belgesi, Ge-
nelkurmay'ın önerisi
üzerine MGIC'de ele alı-
nıyor, gerektiğinde ye-
niden düzenleniyor.
Belgede ıç ve dış tehdit-
lerle önceliklere yer ve-
rilirken bunlara yönelik
önlemler de sıralanıyor.
Belge son olarak 28
Şubat 1997 MGK top-
lantısında gündeme gel-
di. 1991 yılında Sovyet-
lerBırliği'nın yıkılması
ve bölge dengelerinin
yeniden oluşmasının ar-
dından belgede yapıl-
ması düşünülen deği-
şiklikler ele alındı.
TSK'nin sürdürdüğü
hazırhklar, 28 Şubat
1997'de yapılan MGK
toplantısıda da günde-
me geldi. REFAHYOL
hükümetinin de görev-
de olduğu dönemde teh-
dit sıralaması değiştiril-
di. Bu tarihten sonra ir-
ticatehlikesi ilk sıralara
yerleşti. Milli Güvenlik
Siyaseti Belgesi hak-
kında, TSK'nin belli
kademelerinde görev
yapan komutanlanna ve
üst düzey devlet yöneti-
cilerine. görev başlama-
dan önce bilgi veriliyor.