Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 AĞUSTOS 2001 PAZAR
HABERLERIN DEVAMI
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
I Baştarafı 1. Sayfada
yu arasında bir kongre daha geldi, geçiyor.
Son bir haftadır medyadaki kongre haberlerine ba-
kınız: Mesut Yılmaz'ı yeniden genel başkan gören-
lerie, siyasette ikbali Yılmaz'ın liderlikten indirilmesin-
de bulan üç adayın sözlerinden başka ülkeye ve in-
sanlara yeni ufuklar açan, umut aşılayan tek bir cüm-
leye, davranışa rastladınız mt?
Nostaljik takılma damgası yiyecegimi bile bile geç-
mşeşöyle bir bakalım: Bir devirdi, demokrasiyege-
çişin ilk yıllan sayılabilen günlerdi.
Ömeğin, Ismet Inönü'nün CHP'sinde hemen her
Kurultay'da yönetim sistemini degiştiren teme) gö-
rüşler tartışmaya açılır, ekonomik ve sosyal açıdan
yapılması öngörülenler yeni bir program düzeyinde ele
alınırdı.
Bugün ise; güven vermeyen liderlerle siyasal kad-
rolar sayesinde yüzde 10 barajını zar zor geçer -o da
geçebilirse- partileri mumla aramaya başlar olduk.
Sosyal ve ekonomik dengelerdeki bozukluk; toplu-
mu, Tayyip Erdoğan gibi siyasal felsefesi geriye dö-
nük bir insanı "yeni" diye baştacı etmeye, daha doğ-
rusu yutturmaya hazırlanıyor.
Erdoğan'a meyleden insanlann pek çoğunun "es-
kilerden bıkıp usandığı" için Erdoğan'a destek verme-
yi düşündügünü sokakta, çarşı pazarda yapılacak u-
fak bir araştımna ortaya çıkarabilir.
Üstelik Erdoğan'ın siyaset adamlığında öyle derin
bir mahareti de yok. Tek özelliği "Susan Genel Baş-
kan" kimliğiyle büyük düşüncelerin adamı izlenimini
vermesi.
Bu özellik Erdogan'ı bugün taşır ama yann? Fiili si-
yasete geçtiği gün yetersiz kalacağına kuşku yok.
Koç'un doğrulan
Rahmi Koç'un önemli bir özelliği van Türkiye'deki
siyasal gelişmeleri yillardır yakından izliyor, birçok si-
yaset adamını siyasal ve kişisel özellikleriyle yeterin-
ce, belki yeterinden de fazla tanıyor.
Son günlerin ilginç saptamalan Rahmi Koçtan gel-
di.
Koç, siyasal alanda yenilik arayan toplumda adı
çokça geçen Tayyip Erdoğan'la Kemal Derviş'ten söz
ettı.
Derviş'in "içinde politika ateşinin yandığına inandı-
<J/n/"söyledi. Tayyip Erdogan'ı tanımlarken; "Benye-
nilikçiyim, ben yenilendim diyor ama zannetmiyo-
rum"deö\.
"Politika para işi" dedikten sonra şu sıralar pek çok
işadamının söylemeye cesaret edemeyeceği bir baş-
ka gerçeğin daha altını çizdi:
"Derviş'in parası yok. Fakat Tayyip Erdoğan'da..
'bir milyar dolar para biriktirmişler', nasıl biriktirdiler-
se... Mali derdiyok".
Rahmi Koç gibi "ihtiyatlı ve dikkatli" konuşan bir iş
adamı açıklıyor rakamı: Bir milyar dolar! Bu, bilineni.
Ya bilinmeyen mali destek?
Erdoğan ve ekibinin gerçek yüzünü saklayan, top-
lumu değişik, yeni bir yüzle kandırmaya çalışan mas-
ke çabuk eskidi. Geçmişten ders alarak siyaset sah-
nesine gireceğini sanan kimi yazariar -bile- kurucular
heyetindeki eskileşmeye bakıp, "Bu parti FP'nin frak-
siyonu" demeye başladılar.
Üstelik Erdoğan ve çevresindekileri istihbarat ser-
vislerinden çok daha iyi tanıyanlar, ömeğin SP yöne-
ticilerinden Bahri Zengin, "Riyakâriık yapıyortar. Sü-
rekli takıyyecilik var" diyor.
Ömrünü islamcılık siyasetinde harcayan Süleyman
Arif Emre daha kesin konuşuyor:
"Erdoğan lideriik vasfı taşımıyor".
Zaman Emre'yi haklı çıkaracak gibi!
Vakıf bireysel burs veriyor
• Baştarafı 17. Sayfada
Bunlarla vaktimi ziyan ede-
cek değilım. Ama sağduyum
bana şunu söylüyor: Eğer dün-
yanın en önemli istihbarat ku-
ruluşu bağlantılannı bu kadar
kolay ele venyorsa, bunda bir
saçmalık vardır. Vakfa başvu-
rumu. onun hakkındaki istih-
barat analizlenne ulaşmam söz
konusu olamayacağından, ge-
nel felsefesine, daha önce des-
teklediği projelere bakarak
yaptım. Bu kadan da benim
içın yeterli. Ne var ki, ben açık-
lamamı daha ilk gün yaptığım
halde, bilinen bir ıkı gazetecı-
nin "'konuş", "konuş" dıye
bağırmaktan sesleri hâlâ kısıl-
madı.
Konuştum, bir kez daha ko-
nuşuyorum. Daha fazla değil,
benim yerime Mehmedin Kita-
bı konuşmaya devam edecek.
Iddialara ilk dayanak, J.
Michael VV'aller ımzasıyla
Amenkan dergısi Insıght'da 21
Ağustos 2000'de yayımlanan,
Türkce'ye, "L'lusal Güvenli-
ğin Altının Oyulmasına Des-
tek Yermek" dıye çevnlebıle-
cek "Funding SubversioD of
National Securiry" başlıklı
yazı.
Yazıdan bir alıntı: G«le-
neksel ulusal güvenlik için
verilcn toplam 23 milyon do-
lar John D. And Catherine
T. MacArthnr Vakiı'nın
1997 yılında sadece Küresel
Güvenlik için verdiği 27.5
milyon dolardan daha azdır.
"Sol, düşüncelerin gücü-
nü ve dünya meselelerinde
kadro oluşturmanın önemini
sağdan çok daha iyi anla-
maktadır." (Http://www.in-
sightmag.com/archi-
eve/200008215shtml ve Türk-
çe çevirisi için bkz: www.bi-
anet.org)
Okurlar bakabilsin diye, ya-
zınm adresi verilıyor da ne ya-
zan kışi kendısı bir zahmet ya-
zıya bakmıyor, ya da baktırmı-
yor. Bir başka dayanak da;
Martin Morse Wooster"in yaz-
dığı iddıa edılen' 'The Web of
Foundations" kitabı. Bizböy-
le bir kitaba rastlamadık. "The
Architecture of Modern Po-
litical Power" adlı derleme-
de R W. Bradford adlı bir ya-
zar VV'ooster'in yazdığı bir ya-
zı üzerinden bir makale yaz-
mış Burada, MacArthur'dan
söz edilıyor, ama tam tersi an-
lamda.
Vakfın 20 kişilik mütevelli
heyeti çoğu Yale, Harvard, Ge-
orgetown ve Emory üniversite-
lerınden gelen bilim ınsanla-
nndan oluşuyor.
http:''www.macfo-
und.org/aboutus/board.htm
tddialara bir başka dayanak
olarak göstenlen vakfin müte-
velli heyet üyeleri görevleri
şöyle:
Jonathan F. Fanton:
1999dan ben vakfın başkaru.
17 yıl New York'taki New
School Üniversitesi'nin rektör-
Iüğünü yapmış. Halen insan
Haklan Izleme Örgütü (Hu-
man Rıghts Watch) Mütevelli
Heyeti Başkanı.
Fanton un "The Council
on Foreign Relations" üyesi
olup olmadıgı bır yana, "The
Council on Foreign Relati-
ons" ABD başkanlanna danış-
manlık yapan bir kuruluş ola-
rak bıliniyor. Kuruluş, "Fore-
ign Affair*"dergisini çıkan-
yor.
Lloyd Axworthy: Eski Ka-
nada Dışışleri Bakanı. bütün
dünyada kara mayınlanna kar-
şı verdiği mücadeleyle tanını-
yor.
Jamie S. Gorelick: Geçen
dönem ABD başsavcı yardım-
cısı, yani Adalet Bakanı yar-
duncısı.
Prof.MurrayGell-Mann:
Önde gelen bir Amerikan te-
orikfizikçisı. 1969NobelFiak
Odülü sahibi.
Vakfin faaliyetleri faslında
adlan geçenlerle bağlantılı bil-
gıler şöyle
Mary Jo Toles: Ünlü bir
Amerikalı fotoğrafçı, fotograf
koleksiyonunun bir bölümü
vakıftaymış.
"American Assocciation
for the Advancement of Sci-
ence", Amenkan Bılım Geliş-
tirme Derneğı olarak Türkçe-
leştinlebilecek bu kuruluşla il-
gili tek bildiğim Türkiye'den
de bilim çevrelerinden üyeleri-
nın bulunduğu.
İnternet taramalanndan
edüıdiğim bu bilgileri, "ko-
nuş" seslen nedenıyle sadece
okura olan saygımdan aktan-
yonım.
Mesela bir gazetede emekli
bir MİT görevlisi çalışsa, ya da
çalışıyorsa o gazete \ÜT" in ga-
zetesi, orada çalışanlar da MİT
gazetecisi, MİT köşe yazan
olurlar mı? Ya da bir emekli
general bır gazetenin kuruila-
nnda yer alsa, alıyorsa o gaze-
te genelkurmay gazetesi, çalı-
şanlar da genelkurmay köşe
yazan, gazetecisi olurlar mı?
Benim cevabım net: Hayır.
Gazeteci aktancidır. Ben de
Mehmedin Kitabı 'yla çok
önemli bir aktancılık çalışma-
sı yaptım. On beş yıl boyunca,
"ölmeye", "yaralanmaya",
"en yakmlarında düşen ar-
kadaşlannın ölûmlerine kat-
lanmaya", dönebilirlerse,
"öfkelerini kontrol etmeyi
yaşamın temeu"" yapmaya
gönderdiğimız gençlerimizin
sevgi, öfke, korku ve sevinçle-
rini, özetle duygulannı ve gö-
rüşlerinı bılmiyordvık.
Mehmedin Kitabı'nı onlar
yazdı. Dünyada, savaş yanlıla-
n ne yazık kı, hâlâ savaş kar-
şıtlanndan daha fazla var ol-
maya devam ediyorlar. Meh-
medin Kitabf nda 42 Mehmet
konuştu. Onlar 3-4 milyondu-
lar. Daha çok konuşacaklar
Özbek Kayseri'ye gönderildi• Baştarafı 1. Sayfada
çıktı. Özbek'in, 28 Şubat süre-
cinde görev yaptığı sırada Er-
bakan'a yönelik eleştirilerinin
ardmdan görev yaptığı Kayse-
ri'ye yeniden atandığı öğrenil-
di.
Tûmgeneral Osman Özbek, 28
Şubat sürecinde, Erbakan'ın aile-
siyle birlikte hac için Suudi Ara-
bistan'a gitmesini sert bir dille
eleştirmişti. O dönemde Erzurum
Jandarma Bölge Komutanı olarak
görev yapan Özbek, Artvin'de
halka açık olarak düzenlenen
"Karavana Günleri
w
nde Erba-
kan'a sert eleştiriler yöneltmişri.
Suudi Arabistan'ın Türki-
ye'den gelenlere "iaiklikkarşıü"
broşürler dağıttığını anımsatan
Özbek, "Ulan pe_k, dinde kral-
hkvarmı" diye konuşmuştu. Öz-
bek, aüesiye birlikte Suudi Ara-
bistan'a giden Erbakan'a da şu
eleştirileri yöneltmişri: "Şimdi
bir devlet büjüğümüz orada to-
runu ile birlikte misafir. Adam
olan gidip o krala misafir olmaz.
Kusura bakma>in. adam olan sü-
lalesini de\ letin bilmem nesini ki-
rala\ıpda misafir götürmez. Ben
bunu kabui etmiyorum. Başba-
kan değil, bilmenı ne bakan oisa
kabui etmiyorum. 13 sene PKK
ile mücadele ettivsem, bunlarla
da edeceğün."
Özbek, 1997 şûrasında Kayse-
ri'de görevlendirildi ve daha son-
ra tümgeneralliğe terfi ederek
Jandarma Genel Komutanlığı Ha-
rekât Başkanlığı'na getirildi. Öz-
bek, bu görevinde de cezaevleri-
ne yönelik "Haj^ta Dönüş" ve
Beyaz Enerji operasyonlanyla da
gündeme geldi.
Istifa eden Enerji ve Tabii Kay-
naklar Bakanı CumhurErsümer,
Beyaz Enerji operasyonu için
kendisinin düğmeye bastığını sa-
vunurken, üst düzey bir askeri
yetkilinin "O bakanın üstünü çi-
zuı" şeklindeki demeçleri basına
yansıdı.
Bunun üzerine Başbakan Bü-
lentEcevit, Genelkurmay Başka-
nı Orgeneral Hüse>in Kı\Tikoğ-
lu'ndan bu askeri yetkilinin bu-
lunmasını istedi. Operasyonu yü-
rüten Jandarma Genel Komutan-
lığı, yapılan tüm inceleme ve araş-
tırmalara karşın söz konusu yet-
kilinin bulunamadığını açıkladı.
Ardından Ecevit, açıklamayı ya-
pan görevli ile ilgili şu değerlen-
dirmeyi yaptı:
"Edindiğim izlenim ve bilgiye
göre bu gizli görevlüerin ardında
bir örgüt yok. Biüyorum ki İçişle-
ri Bakanı yok. Jandarma Genel
Komutanı da yok. Genelkurmay
Başkanı da yok. Devletin resmi is-
tihbarat örgütkrinden biri de yok.
Sadece perde arkasında demok-
ratik bukuk devleti kurallannı
özümse>ememiş birtakım kişiler
var."
Beyaz Enerji operasyonunun
derinleştirilmesi durumunda
ANAP'a uzanabileceği dile geti-
rilirken. Başbakan Yardımcısı
Mesut Y ümaz ile askerler arasın-
da sert çıkışlar yaşandı.
Operasyonu yürüten Jandarma
Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve
Organize Suçlarla Mücadele Da-
iresi Başkanı Aibay Aziz Ergen,
soruşrurmayı birlikte yürüttüğü
IXJM Savcısı TalatŞalk\e gaze-
te yöneticileri ile bir araya gelme-
lerinin basına yansımasının ardın-
dan görevinden alındı. Ergen. Ba-
kû'ya askeri ataşe olarak atandı.
Komuta kadeıııesi beürlendi
ANKARA(Cumhuri-
yetBûrosu)- Yüksek As-
keri Şûra'nın (YAŞ)
ağustos ayı olağan top-
lantılan sonucunda di-
siplinsizlik gerekçesiyle
15 personelin Türk Si-
lahlı Kuvvetleri'yle
(TSK) ilişkileri kesildi.
Toplantı sonucunda 33
general ve amiral bir üst
rütbeye terfi ederken 44
albay da general ve ami-
ralliğe yükseltildi. T-
SK'de görev yapan 44
general ve amiral emek-
liye sevk edilirken 44 ge-
neral ve amiralin görev
süresi de bir yıl uzatıldı.
Emekliye aynlan Hava
Kuvvetleri Komutanı
Orgeneral Ergin Cela-
sin'in yerine Milli Gü-
venlik Kurylu Genel
Sekreteri Orgeneral
Cumhur Aspanık atan-
dı. Oramiral llhami Er-
dil'den boşalan Deniz
Kuvvetleri Komutanlı-
ğı'na da Donanma Ko-
mutanı Oramiral Bülent
Alpkaya getirildi.
TSK'de bu dönem 4 kor-
general ve koramiral, or-
general ve oramiralliğe
terfi etti. Havacılardan
karacılara geçen MGK
Genel Sekreterliği'ne
Orgeneral Tuncer Kılınç
getirildi.
TSK'de 4 gündür sü-
ren terfi heyecanı sonuç-
lan dün kamuoyuna
açıklandı. Irticai ve bö-
lücü faaliyetlere katılan-
ların da aralannda bu-
lunduğu toplam 15 per-
sonelin disiplinsizlik ge-
rekçesiyle TSK ile ilişki-
leri kesildi.
Deniz ve Hava kuvvet
komutanlan geleneklere
uygun olarak şûrada
emekliye aynldı. Deniz
Kuvvetleri Komutanlı-
ğı'na Donanma Komu-
tanı Oramiral Alpkaya,
Hava Kuvvetleri Kotan-
hğı'na da MGK Genel
Sekreteri Orgeneral As-
paruk getirildi.
Asparuk'tan boşalan
MGK Genel Sekreterli-
ği'ne 1993 yıhndan bu
yana ilk kez bir karacı
olarak 3. Ordu Komuta-
nı Orgeneral Tuncer Kı-
lınç getirildi. Alpka-
ya'nın Deniz Kuvvetleri
Komutanlığı'na atanma-
sı nedeniyle boşalan Do-
nanma Komutanlığfna
ise Oramiralliğe terfi e-
den Kuzey Deniz Saha
Komutanı ÖzdenÖrnek
atandı.
Şûra sonucunda Ege
Ordu Komutanı Orgene-
ral Çetin Doğan. Orge-
neral Necdet Timur'un
emekliye ayrlmasıyla
boşalan 1. Ordu Komu-
tanlığfna atandı. Do-
ğan'a, önümüzdeki yıl
Orgeneral Hüseyin Krv-
nkoğlu'nun emekliliğiy-
le Genelkurmay Baş-
kanlığı'na geçmesi bek-
lenen Kara Kuvvetleri
Komutanı Orgeneral
Hilmi Öitkök'ten boşa-
lan göreve getirilme yo-
lu açılmış oldu. Orgene-
ral Edip Başer'in 2. Or-
du Komutanlığı görevin-
de bir değişiklik yapıl-
mazken NATO Güney-
doğu Avrupa Müşterek
Komutanı Orgeneral Ta-
mer Akbaş. 3. Ordu Ko-
mutanlığı'na getirildi.
Kara Kuvvetleri'nde
bu yıl Orgeneral liğe ter-
fi eden iki korgeneral-
den Genelkurmay Lojis-
tik Başkanı HurşitTolon
Ege Ordu Komutanlı-
ğı'na, 6. Kolordu Komu-
tanı Oktar Ataman da
NATO Güneydoğu Av-
rupa Müşterek Komu-
tanlığı
1
na atandı.
Hava Kuvvetleri kon-
tenjanından 1. Taktik
Hava Kuvveti ve 6. Bir-
leşik Hava Harekât Mer-
kezi Komutanı Korgene-
ral Halil İbrahim Fırüna
orgeneralliğe terfi etti.
Fırtına. Orgeneral Nahh
Şenoğul'un emekliye ay-
rılmasıyla boşalan Harp
Akademileri Komutan-
lığı görevine getirildi.
Belevi mozolesinde kazı onanm çalışmalannı Avusturya Arkeoloji Enstifüsü ad>
na Prof. Dr. Fritz Krinzinger'in başkanhğmda Dr. Peter Ru^endorfer yürûtüyor.
BetevVningktiayduûatuyor
H Baştarafı 1. Sayfada
Antik dünyanm ünlü Efes-Sar-
des kral yolu üzerindeki bu anıtsal
mezar ilk kez 1895 yılında araştır-
macılann dikkatini çekmiş, 1935'te
ortaya çıkanlmıştı. Mezann kime
ait olduğu biunmemekle birlikte. i-
ki olasıhk üzerinde duruluyor.
ilk olasıhk Efes'i ikinci kez ya-
pan ve Büyük Iskender ölünce ye-
rine geçen generali Lsyimakos için
10 3. yüzyılda yaptınldığını öngö-
rüyor. Ancak uzmanlar. irdeledik-
leri sanatsal kahntılarda Pers etki-
sinin görülmesi nedeniyle mezann
IÖ 246'da Efes'te ölen Seleukos
krallanndan 2. AntiokhosTeos. Mı-
su" Kralı Ptolemi Philedelphus'un
kızı Berenice ile evlenince ilk eşi
Laodke'i dışlamıştı. Bu ihaneti ba-
ğışlamayan kıskanç Laodice, Mısır
kralmın ölmesi üzerine kendisine
dönmek isteyen kral ve ikinci eşi-
nin öldürülmesini sağlamıştı.
Çalısmalar 3 yıl sürecek
Yapılacak kazılarda mezann ki-
me ait olduğuna ilişkin gizemin de
aydınlanması bekleniyor. Avustur-
ya Bilimler Akademisi'nin yanı sı-
ra Opel firmasınm destek verdiği
çahşmalann 3 yıl sürmesi bekleni-
yor. Araştırmacılann Antik Çağ ya-
pı tekniği ve mimarisi hakkında
önemli bilgiler veren bu anıtın ar-
keolojik açıdan da önemli değer ta-
şıdığını vurguluyorlar.
Bilindiği üzere IÖ 4. yüzyılda
Halikarnassos'a (Bodrum) egemen
Pers Sadrabı Maussoilos için eşi ve
aynı zamanda kız kardeşi Artemi-
sia tarafından anıtsal bir mezar ya-
pılmıştı. Ancak "dünyamnyediha-
rikasından biri" kabui edilen bu
mezar, daha sonra sadrabın adın-
dan dolayı günümüz dillerine "mo-
zole" sözcüğünün geçmesine ne-
den olmuş, bazı Antik Çağ ünlüle-
ri için daha küçük çapta ve benze-
ri anıtsal mezarlar yapılmıştı. Bun-
lardan biri de Milas'ta IS 2. yüzyıl-
dan kalma Gümüşkesen anıtmeza-
ndır.
İlk katı iyi durumda
Doğal bir kayanın oyularak me-
zar odasına dönüştürülmesi ve içi-
ne bir lahit konulmasından sonra
üzeri çeşitli sanat eserleriyle kap-
lanan bu anıtsal mezann parçala-
nyla ilk katı iyi durumda bulunu-
yor. Içindeki lahit ve bazı sanat
eserleri 1960'larda Selçuk Müze-
si'ne, heykel ve bazı başlıklar Iz-
mir, diğer başlıklar ise Tire Müze-
si'ne taşınmıştı.
Yanından Izmir-Aydın karayolu-
nun geçmesiyle ayak altında kalan
bu görkemli mezann onanlmasm-
da, müzelerdeki parçalann benzer-
lerinden de yararlanılacak ve ay-
rıca sanal ortamda yeniden yapımı
gerçekleştirilecek. Ancak, bu anıt-
sal yapının son yıllarda define av-
cılannın ağır yıkımıyla önemli
zarar gördüğü dikkati çekiyor.
Kültür Bakanlığı'nın verdiği
izinle yürütülen çalışmada. dağılan
parçalann bulunması dunımunda,
Belevi mozolesi benzerleri içinde
en iyi duruma geçecek tek örneği
oluşturacak.
TERFİ EDEN VE CÖREV SÜRESİ UZATILAN
CENERAL, AMİRAL VE ALBAYLAR:
Kara Kuvvetleri Komu-
tanhğı'nda korgeneralliğe
yükselen tümgeneraller:
u
Avni AtiOa Işık, Ergin
Saygun, Hasan Iğsız, Hay-
rettin Unın ve Zafer Öz-
Tümgeneralliğe yükse-
len tuğgeneraller:
"Bekir Kahoncu, Hilmi
Akm Zorlu, Sen et Yörük,
Muharrem Karaduman,
Yalçın Özçer, AbduDafa
Atay, Yalçın Pehlivanoğlu.
Kemal Ay. Kerim Şahin,
Salih Güloğtu, Mehmet Ali
Erdoğan ve Ali Fuat Sa-
raç."
Tuğgeneralliğe yükselen
albaylar:
"Abdullah Recep, Hüs-
men Akdeniz, Salih Zeki
Çoiak, Süleyman Altm-
baş, Sahnı Erkal Bektaş,
Ismail Serdar Savaş, Na-
zım Anmtaş, Munir Ertea,
Muzaffer Çarpan, Ümit
Dündar, Abdullah Kıh-
çarslan, Ahmet Yavuz,
HakkıYümazÇhaıuAril-
la Gürdere, Kenan Koçalc
Yaşar Güler, Nihat Reşat
Ödün.Şevld Aksu, Ethem
Hafidun Solmaztürk. Fah-
ri Işıkiak. Hüseyin Çetin-
kaya, Hasan Fehmi Bü-
yükbayram, Ali Vahit Ku-
blay."
Deniz Ku\^etleri Komu-
tanlığı'nda koramiralliğe
sadece Tümamiral Lötfii
Sancar yüicseldi. Tümami-
ralliğe yükselen Tuğami-
raller ise Ahmet Feyyaz
ÖğütçiL, Emin Murat BD-
gel, Engin Heper olarak sı-
ralandı. Tuğamiralliğe yük-
selen albaylar da şöyle:
-Muştafa Baha Eren,
HasanÖmerAkdağh, Ah-
met Aksoy, Abdullah Can
Erenoğlu. Ahmet ŞenoL
Abdullah Mete, Nazım
Çubukçu."
Hava Kuvvetleri' nde
tümgenerallikten korge-
neralliğe Ismail Özalp ile
Erdoğan Karakuş terfi et-
ti. Hava Kuvvetleri'nden
tümgeneralliğe Rasim Ars-
lan, Korcan Pulaksü.Omer
Inak, Erol Özgii yükseldi.
Tuğgeneralliğe yükselen
albaylar ise şöyle:
"Orhan Uğurluoğlu, Öz-
den Bayram Argüz, Fuat
Özakdâğ, Kürşat Atılgan.
Semih Birdoğan, Yavuz
Aldnce, Mehmet Bali, Ali
Çetin Targaa"
Jandarma Genel Komu-
tanhğı'nda Tûmgeneral
Mehmet Çavdaroğlu kor-
generalliğe terfi etti. Bu
komutanhkta Tuğgeneral
Abdulkadir Eryıhnaz tüm-
generalliğe yükseldi. Jan-
darma Genel Komutanlı-
ğı'nda tuğgeneralliğe yük-
selen albaylar da şöyle:
"Halil Helvacıoğlu, Le-
\«nt Ersöz, Hüseyin Güçlü,
Halil İbrahim Tü^üzT
GATA'da İsmail Hakla
Koçar ve Ergün Demiralp
tuğgeneralliğe yükseldi.
TSK'de görev süreleri 1
yıl uzatılan general ve ami-
raller şöyle:
Kara Kuvvetleri'ndeki
korgeneraller: Yıkhnm
Türker, Mehmet İlker Baş-
buğ, İbrahim Tülü.
Tümgeneraller: Erdal
Ce\lanoğlu. Dursun Bak.
Bahtiyar Türker, Ayhan
Taş, Osman Pamukoğlu ve
Muhittin Erdal Şenel. :
Tuğgeneraller: Metin \
Denli. Cemal alagöz, Mu- \
rat Adıyaman, \ılmaz {
HEU, Recep Rıfkı Duru-
soy, Aydemir Cülcüloğlu,
Muzaffer Şen, Ahmet
Turmuş. Şahap Tuncer,
Süleyman Canpolat, A-
dem Demir, Metin Özde-
ğirmencL Zekai Babuçcu-
oğlu, İdris Koralp, Şadi
Oner, Süle>-man Rıza Bül-
büL
Deniz Kuv^etleri'nde
bekleme süresi uzatılan tû-
mamiraller: Mustafa Öz-
bey, Eşref U|ur Ylğit Tu-
ğamiraller: ismail Ruhsar
Sümer. Osman Nadir Kı-
nay, Arif Vehbi Alpman,
Mazlum Savaş Onur.
Hava Kuvvetleri Komu-
tanlığı Tümgeneraller: Sa-
lih Çetinkaya, Yusuf Gön-
gör,Çetin Dizdar. Çetin Ak-
yoL
Tuğgeneraller: Savaş
Şanhrurk. Hüseyin Özdel.
Ahmet Ergönen, Bülent Ö-
zer.
Jandarma Genel Komu-
tanlığı'nda Tûmgeneral
Bekir Uğurlu'nun görev
süresi de bir yıl uzatıldı.
GATA'da görev süresi bir
yıl uzatılan tuğgeneraller:
Atilla Yalçın, Ömer Yüksel
Oztürk. Ethem Gür. GA-
TA'da Tuğamiral Ertan De-
mirtaş'm görev süresi de
bir yıl uzaüldı.
G U N D E M MI STAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
rın görünümüne geçelim...
ASKİ Spor Salonu'ndaki Anavatan Partisi'nin'
7. Olağan Kongresi'ne Anadolu'nun değişik yer-:
lerinden gelen partililerde genel bir heyecansız-l
lık dikkati çekiyordu. Orta Anadolu'nun orta bü-;
yüklükteki yerleşim yerlerinin belediye başkanla-;
nyla konuşuyoruz. Sanki, iktidar ortağı değiller,;
kan ağlıyorlar. j
Karadeniz'den gelen kimi ANAP ilçe-belde yö-
neticileri "Biz seyirci olarak geldik" demekle ye-'
tindiler.
1983'te dört eğilimi birleştirerek kurulan
ANAP'ta bugün bu eğilimlerin çoğundan eser
kalmamış. Salondaki çoğunluğu, siyasete
1983'te ANAP'la birlikte başlayanlar oluşturuyor-
du.
Tribünlerde yürekten atılan bir slogan göreme-
dik. Genel Başkan adayı Lütfullah Kayalar'ı des-
teklemek için Yozgat'tan gelmiş olanlarla, Mesut
Yılmaz bayraklarını sallamaklagörevlendirilenler
dışında grupsal bir heyecan da dikkati çekmiyor-
du. O kadar ki, tribünleri Arım-balım-peteğim şar-
kısı bile heyecanlandırmadı.
Mesut Yılmaz'ın 14.00 sıralarında başlayan ko-
nuşması yeni açılımlardan çok, savunma ve sap-
tama ağırlıklıydı. Son 10 yıia Yılmaz da sahip çık-
madı. Konuşmasını dinlerken belleğimi yokla-
dım; 1990'ın başında, ortasında ve sonunda
ANAP lideri Yılmaz ya başbakandı ya da hükü-
met ortağıydı. Buna karşın Yılmaz, saptamaları-
na, "7997 'de teslim ettiğimiz Türkiye" diye baş-
ladı!
Yılmaz yeni bir kavram daha zoriuyor:
Modern muhafazakârlık!
Yılmaz, bu kavramın içini fazla doldurmadı a-
ma, geçen aylarda yaptırdıkları toplumsal araş-
tırmaların sonuçlarını aktararak ipuçlan verdi. Yıl-
maz'a göre; toplum değişim istiyor, ekmek kadar
demokrasi de istiyor, bugünkü durumundan
memnun değil, AB'yi istiyor, milliyetçi ve dini duy-
gularda aşınlık istemiyor!
Yılmaz, Meclis'teki ANAP grup toplantılannda
zaman zaman konu genişletir. Dünkü konuşma-
sı buna benzer bir havadaydı.
Yılmaz'ın "ulusal güvenlik" kavramına yönelik
eleştirileri aynca ele alınması gereken derin bir
durum!
Gençlik standardı
Tekrar salona dönersek... Sağ partilerin kong-
relerinde "baraj" deyince akla ilk, elektrik üretimi
gelirdi. Ancak ANAP'lılar dün kendi aralannda sık
sık seçim barajından söz ediyordu. "Bu baraj tar-
tışmasını da kim çıkanyor" diyenler bile, birkaç
tümce sonra, "Biz barajı mutlaka aşanz canım"
diye fısıldıyorlardı. ISO 9002 belgesi alan ANAP
tabanında SOS standardı daha etkin görünüyor.
Bu genel umutsuzluğa karşın, ANAP'tan kopup
başka bir harekete gitme havası da yoktu.
Son dönemdeki hemen her parti kongresinde
olduğu gibi ANAP kongresinde de gençlik çok
azdı. GeJenler de ya "görevli" tişörtü giymişti ya
dagrup halinde lider bayrağı sallıyordu. Parti yö-
netimlerinde, gençlerin tek işlevi güvenlik göre-
vini yerine getirmek ve bayrak sallamaktır gibi bir
anlayış var!
Yılmaz'ın konuşmasından önceki "Türkiye sa-
nat gösterisi", programına Carl Orff'un Carmi-
na Burana'sı ile başladı. Ardından da mehterta-
kımı geleneksel marşını söyledi.
Salonda ISO 9002 gereği her kesimden yurt-
taşımız vardı. İş olsun diye yanımdaki ANAP'lıya
seslendim:
- Bu, Carl Orff'un parçası, sever misiniz?
Arkadaş, mehter takımından da etkilenmiş ol-
malı ki, bir bana bir salona baktı:
- Karlofça haaa!
ankcum@ttnet.net.tr
Gazetecüere
susun saldırıs]
YıuiHaberleriServi-
si- Iğdır'da yayım yapan
yerel Dilucu gazetesin-
de "Tanm İl Müdürlü-
ğü'nde yapılan yolsuz-
luk"la ilgili habere yer
venlmesi üzerine gaze-
tenin 2 sahibi ve Ana-
dolu Ajansı Iğdu- muha-
biri bıçaklı saldınya uğ-
radı. 3 saldu-gandan bi-
ri yakalandı. Van'ın Sa-
ray ilçesi Hâkimi Gün-
düzGüneş ve Dr. İsma-
il Aba ile birlikte Iğ-
dır'ın Melekli beldesin-
de piknik yapan Dilucu
gazetesi sahipleri Akay
Aktaş v e Alpaslan Şif-
taş ile Anadolu Ajansı
Iğdır Muhabiri Aydnı
Deniz piknik alanından
çıkarken Tanm II Mü-
dürlüğü eski çalışanla-
nndan Muharrem Gü-
ven ile oğullan Alper
ve Mete Güven'in bı-
çaklı saldınsına uğradı.
Deniz, Aktaş ve Sif-
taş yaralı olarak hasta-
neye kaldınlırken sal-
dırganlar olay yerinden
kaçtı. Akay Aİrtaş, sal-
dınnın Dilucu gazete-
sinde 18 Temmuz'da ya-
yımlanan "TanmİlMü-
dürlüğü'nde Büyük
Usulsüzlük" başlıklı
haber üzerine valilik ta-
rafından soruşturma
açılması nedeniyle
meydana geldiğini sa-
\-undu.
Gazetecilerin suç du-
yurusunda bulunması
üzerine saldırganlardan
Muharrem Güven gö-
zaltına alınırken 2 oğlu-
nun yakalanmasına ça-
lışılıyor.
Gemlik'e ABD'den kardeş şehir
• GEMLİK (AA) - Bursa'nın Gemlık ilçesi ile
ABD'nin Florida eyaletine bağlı Lauderhill kenti
arasında 'kardeş şehir' protokolü imzalanacak. ABD'de .
yaşayan Tarkan OcaPın başlattığı girişimle ilçeye gelen
Lauderhill Belediye Başkan Yardımcısı Leanna Lee_ •
Miraky ile Lauderhill Işadamlan Derneği Başkanı '
;
J
Serena Tabak. Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Vî
Turgut'u ziyaret ederek kardeş şehir olmayı teklif ettiler.
Turgut. kardeş şehir teklifinı meclis üyelerinin de kabui
edeceğınden kuşkusu olmadığını ifade etti.
Bakırköy'de Kan Bankası
• İstanbul Haber Servisi - Bakırköy Belediyesi'nin
Afet Yönetimı Merkezi'nce kurulan Gönüllü Kan Bilgi
Bankası'na üyelik başvurulan kabui ediliyor. Atrium
Çarşısı'nda dün oluşturulan standlarda, Gönüllü Kan
Bilgi Bankası'na üye kaydı yapıldı. Standlara başvuran
Bakırköylüler bankaya üye olurken isteyenlerin de
tansiyonlan ölçüldü. Gönüllü Kan Bilgi Bankası'na
yaklaşık 400 üyelik başvuru yapüdığı ögrenildi.