Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 AĞUSTOS 2001 PAZAR
12 PAZAR KONUGU
Yeni parti hazırlıklarını sürdüren ErdalInönü, Türkiye 'nin bugünkü durumundan siyasipartileri sorumlu tutuyor
Demokr^imizolgunlaşmadı
Borçlanmanın
durdurulması
gerekiyor
- Globalleşme konusunda ne
düşünüyorsunuz?
- Sadece liberal değil, sosyal bir
globalleşme istiyorsak orada eğitimli
insanlara ihtiyacımız var. Eğitime ağırlık
vererek globalleşmenin sakmcalarmdan
kendimizi koruyabiliriz. Sağlığa
gelirsek... Bu alandaki sorunlanmız hâlâ
çözülmüş değil. Burada da devletin
ağırhğı olacak. Adalet konusu çok
önemli. Son zamam'arda yargı
sistemimiz çok yaralar aldı. Adli polis
diye bir sistem konuşuluyor. CMUK
çıktı, ama uygulanmıyor. Adalet
sistemimiz genelde çok yavaş çahşıyor.
Bunlara ağırlık verip dûzeltmek yine
devletin görevi. Devletin küçülmesinden
söz ediliyor. Doğru. Ama sağhk, eğitim,
sosyal güvenlik, adalet konulannda
devletin önemli görevleri devam
edecektir.
- Sizce bu ekonomik krizden nasıl
çıkacağız?
- Ne yazık ki elimde sihirli bir yol
gösterecek bir olanak yok. Hiç kimse o
durumda değil. Ama ilkeler belli.
Borçlanmayı durdurmamız gerekiyor.
Tasarrufa ağırlık vermeliyiz. Kendi
ûreticiliğimize, kendi yaratıcıhğımıza
dayanmahyız. Bunlan yaparsak bir iki
yıl içinde olumlu bir noktaya
geleceğimize inanıyorum. Biz bu
noktaya geldik, artık kurtulamayız, iyice
teslim olduk, diye düşünmek yanlış. Ben
umutluyum. Toplumun bütün
kesimlerinin desteğiyle bundan kendi
gücümüzle çıkanz. IMF'yle yapılan
anlaşmalar geçicidir. Umanm yakmda
bundan kurtulacağız. Kendi gücümüzü,
irademizi göstereceğiz. Çok ihmal
ettiğimiz bir nokta yaratıcı gücümüz.
Bunu de\Teye sokmuyoruz. Özel sektör
bunu zaman zaman yapıyor. Sonra
umudu kırılıyor, bırakıyor. Oysa
bilimimizin, teknolojimizin daha hızh
gelişmesi gerekiyor. Gündelik
sorunlanmızı ağırlaştıran unsur geleceğe
yönelik çıkışlarımızm olmaması. Yeni
ekonominin dayandığı başhca kaynak
yeni teknoloji. Irlanda'ya bakın. İrlanda
AB içinde eiconomisi en hızh gelişen
ülke durumuna geldi. Çünkü bilgiye ve
teknolojiye yatırım yaptı. Bizde de bu
yapılmalı ve başmda da söylenmeli.
Bizim gibi bir ülkede başkasının
yardımıyla değil, kendi iradeniz, kendi
gücünüz ve düşüncelerinizle
durumunuzu düzeltebilirsiniz. Bu da
genel bir ilkedir. Bu da yeni buluşlara,
yeni yönetim biçimlerine dayaruyor.
Bunları yapacak yeni insanlan bulup
yetiştirmelisiniz. Güç, yaratıcıhktan,
bilgiden kaynaklanıyor.
Dervişie
temasım
olmadı
- Kimlerle çalışıyorsunuz?
-Daha önce Altan Öymen
hderliğindeyken CHP'nin tüzük
çahşmasını Tarhan Erdem yapmıştı.
Ondan tüzük çahşmasını rica ettim.
Gülöksüzle birlikte yaptılar.
Daha program oluşmadı. Çeşitli
arkadaşlardan yardım ahyorum. Başka
isim söylemem şu aşamada doğru olmaz.
- Bir aralık Devlet Bakant Kemal
Derviş'in sijn çalışmalanmza
katılacağı söylenmişti. Doğru muydu?
- Evet, söylenmişti. Ama biliyorsurmz
Sayın Kemal Derviş ekonomiden
sorumlu devlet bakanı. Üstelik üç partili
koalisyon içinde partisiz bakan. Değişik
bir durum. Bu durum yeni bir siyasal
oluşuma heveslendiğini göstermesine
olanak vermiyor. Gireceği siyasi parti o
üç partiden biri değilse koalisyon
hükümetindeki yeri dayarulmaz bir
noktaya gelir. Onun için onunla herhangi
bir temasım yok.
LEYLA TAVŞANOĞLU Siyaset, merkez sağda olduğu gibi merkez solda da karışık.
yeni siyaset, yeni projeksiyon üreiemedikleri açik. Kendine "sosyal demokrat" ya da
kafa yapılarını değiştirmekten uzaklar. Sol kesimde CHP, son kamuoyu yoklamalarına
PORTRE / Prof. Dr. ERDAL İNÖINÜ
1926yılında Ankara'da doğan Erdal İnönii, 194
7
yıhnda. Inkara Fen
Fakültesi'nden fizik lisansı diploması aldıktan sonra ABD'deyiiksek lisans ve
doktora çahşmalartnı tamamlayarak Ankara Cniversitesi'ndefizik asistanı
olarak göreve başladı. 1964-19
7
4 yıllan arastnda OD Tİ' 'defizikprofesörü
olarak çalıştu Bu üniversitedeki öğretim üyeliğinin yanı sıra araştırma ve
yönetim görevlerinde de bulundu. Aynı üniversitenin rektö'riüğünü deyapan
Inönü, 1974*te Boğaziçi Vniversitesi'ne geçti ve 1983yılına kadar bu
universitede hizmet verdL TÜBtTAK'ın kuruluşuna katkıda bulunan İnönii,
aynı zamanda MATO Fen Komitesi'nde çalıştı ve UNESCO Yiirütme
Kurulu'ndagörev aldt 1983yılında SODEP'in kıırıuu genelhaşkanı olarak
siyasetyaşamına atılan Erdal İnönii, SODEP ile Halkçı Parti'nin birleşmesi
sonucu kurulan SHP'nin ilk olağanüstü kurultayında SHP Genel Başkanı
seçildi ve bu görevini de 1993'e kadar si'ırdiirdü. Erdal İnönii, Raşhakan
Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı görevlerinde de bulundu.
Bugünkü siyasi kadroların artık hiçbir yeni düşünce,
'demokratik sol" diyenler çağın koşullanna göre
göre oyunu yüzde 4 ün de altına düşürürken yeni
oluşumlar için başka kadrolar çaba
harcıyor, proje üretiyor. Bunlardan birisi
CHP den kopan kadroları da yanına
alarak Prof. Dr. Erdal tnönü nün başını
çektiği grup. Büyük olasıhkla
sonbaharda kamuoyuna merkez solda
partileşüklerini açıklayacaklar.
Prof. Dr. tnönü ile Kandilli deki
Feza Gürsey Enstitüsü 'nde bulunan
çalışma odasında siyasi hedejlerini
konuştuk. tnönü, "Yaratıcı gücümüzle,
bilimimizi, teknolojimizi hızla
geliştirmekle zorluklarımızı aşarız.
Önemli olan bilgiye, teknolojiye
yatırım yapmak " diyor.
-Anladığım kadanylayeniden aktifsiyasete girme kararı aldı-
nız. Öyle mi?
- Öyle söylemeyin. Çünkü daha ilan etmedim. Ama güveniyo-
rum. Arkadaşlarla konuşuyorum. Bir şeyler yapıyoruz. Ama daha
gireceğimi ilan etmedim. Aktif siyaset gibi sorulara hâlâ cevap ver-
miyorum. Ama daha uzun vadeli konuşmalar yapıyorum. Aktif si-
yasete gireceğinızi ilan ettiğiniz anda artık belli konularda haşır
neşirsiniz, demektir.
- Yani kendinizi bağlamış mı olacaksınız?
- Tabii. Daha oraya gelmiş değilim. O bakımdan durumu doğnı
anlasanız iyi olur.
- Peki, oraya ne zaman geleceksiniz?
-Bakahm. Gelişmeler gösterecek.
- Siz bugün Türkiye 'de siyasetin bulunduğu nokta konusunda
neler düşünüyorsunuz?
- Ben bunu demokrasimizin gelişmesi süreci içinde değerlendı-
riyorum. Daha uzun erimli görmeye çalışıyorum. Benfbasında gör-
düğüm izlenimler kadar karamsar yapmıyor. Daha iyımser bakı-
yorum. Ancak, bugün vardığımız noktada çeşitli talihsızlıkler ar-
ka arkaya geldi, diye düşünüyorum. Hak etmedığimiz hır görünüm
ve izlenim birikimi içindeyiz. Demokrasinin olmazsa olmaz öğe-
si, siyasi partilerdır. Siyasi partilerin sağlıkh ışlemesıyle demok-
rasi sağlıkh işliyor. Ama siyasi partilerin hepsinde, başka başka nc-
denlerle aksilikler oldu. Ben esas neden olarak demokrasimizin hâ-
lâ olgunlaşamamasını görüyorum. Gençlik hastahklarından hâlâ
kurtulamadık.
Yolsuzluklann ele almması konulannda yapılan hatalar, parti içı
çekişmelerin doğurduğu olumsuzluklar siyasi partilere olan giive-
ni çok azalttı. Demokrasi siyasi partüerle yürüyeceğine göro siya-
si partilere olan güven kalmazsa ne olacak'7
Ikinci aksilik ekono-
mimizin vardığı nokta oldu. Serbest piyasa ekonomısinden ayrıla-
mayız. Ama onu iyi işletemedık. tyı ışletemeyince rakıplerınw bi-
zi çok zor duruma düşürdü. Bu du-
rum herkesin yaşamını etkiliyor. Sı-
yasetimizin geldiği nokta karamsar
bir tablo ortaya çıkardı. Ama bu. de-
mokrasimizin gelişmesi için geçil-
mesı gereken bir noktaydı. Siyasi
parrilerimizın ıyı çahşmaması daha
demokrasimizin olgunlaşmadığını
ya da yanlış bir noktaya geldiğini
gösteriyor. Bundan da çıkmamız
gerekiyor.
İşleylş yanlış
- Ekonomisizce neden bu nokta-
ya geldi?
- Bu da yine demokrasimizin ıyı
yöneticileri ortaya çıkarmamasın-
dan kaynaklanıyor. Ama bütün bun-
ların çaresi yine demokrasimizi iyi
işletmektir tnsanlanmıza güvenerek bu sorunlann çözülmesıne
katkı yapmalıyız. Başka çaresi yok. Bunlar olacak. Çünkü bu po-
tansiyel Türkiye'de var. Onun için ben önümüzdekı ay larda bir to-
parlanma olacağını düşünüyorum. Ama kuşkusuz ekonominin dü-
zelmesı bkkaç yıl alacak gibi görünüyor. Siyası partilerin düzel-
mesi de uzunenmlı bir çalışma ıstiyor. Hangısı daha önce olacak.
onu bilemiyorum. Belkı de beraber olur
- Sizinleyapılan bir söyleşide, u
Boş zamanlannızda neyapar-
sınız "sorusuna, "Matematikproblemleri çözerim " diye ce\-ap ver-
miştiniz, Ben öbürsiyasilere bakıyorum. Boş zantanlanndayapa-
radan para kazanmaya çalışıyorlar, ya bankaları boşaltmaya ba-
kıyorlarya da sabahlara kadar poker, pişpirik oynuyorlar. Siya-
setteki bu kalite düşüklüğünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
-Bunu da demokrasimizin gelişmesi döneminde talihsız bir aşa-
ma olarak değerlendiriyorum. Başka ülkelerin tarıhlennc baktığı-
nız zaman görüyorsunuz ki hep iyi yöneticiler gelmemiş Bazen
arka arkaya terslikler olabiliyor Ama o dönemler geçıyor Şımdi
bunlara bakarak, hep böyle olacak. demek yanlış. Kaldı kı bugün
de siyasette çok değerli insanlar var. Ama belki ortaya çıkamıyor-
lar. TBMM"de mesleklerinde başanlı olmuş, Türkiye'nin sorunla-
nnı bilen insanlar yok değil Ama onlar bir türlü ortaya çıkamadı-
lar. Siyasi partilerin işleyış bıçimi onlara izin vermedi. Partilerin
kendilerini düzeltmelen gerekır. derken bunu söylemek istiyorum
Siyasi parti içinde eğitim aşaması olmalı. Yeni insanlar gelebılme-
li. Başanyla ilerleyebılmeliler. Bu. Türkiye'de geçmişte vardı. Iy ı
yöneticiler, ıyı siyasetçiler göreve geldiler Ama son zamanlarda
her an reytinge bağlı olursanız uzun erimli bir düşünce çalışması-
na giremezsiniz. O anda hoşa giden neyse onu söylemeye bakty or-
sunuz.
- Yani siyasetçilerimiz giinii mü kurtanyorlar?
-Günü kurtanyorlar. Ama günü kurtannca hafta ya da ay kurta-
nlmıyor. Kurtanlan günler üst üste biniyor. Bir bakıyorsunuz bü-
yük bir tortu birikmiş. O tortu da sizi eziyor O nedenle bıraz da-
ha uzun erimli bakarak düşünmek gerekiyor. Vaktıyle böyle çalış-
malar Türkiye'de yapılmıştı. Tek parti dönemıne insanlar. sıyaset
okulu, diye bakıyorlardı. Başka bir parti olmadığı için her şeyın
oradan çıkacağını biliyorlar \e oradaki insanları ıyı yetıştırmeye
çalışıyorlardı. Çok partili olunca daha ıyı düşünülmesı gerekırdi
Babam da öyle düşünürdü, Ama bir terslık oldu. Bu seçiın reka-
betinde öne çıkmak kaygısı sanıyorum uzun enmli çalışmayı en-
gelledi. Olgunluk isteyen nokta şu: Yanşta olduğunuzu bileceksi-
niz, o yanşın gerektirdiği mücadeleyi yapacaksınız, ama bir taraf-
tan da kendinizi yenileyeceksiniz.
Siyasi parti içinde sıze fikır getirecek odaklar kuracaksınız \e
onlardan yararlanacaksınız. Bunu yaparken de, ne diyecckler. di-
ye düşiinmeyeceksiniz. Siyasi partinin bu başanvı göstcrmcsı ec
rekir. Bence bunu cngelleyen. seçimde kazanmak kaygısı. Bu her
gün sızın aklınızdaysa böyle bir çalışmaya giremiyorsunuz. Son
dönemdc bakıyorsunuz, siyasi partı lıderleri herakşam biryemek-
te bulunuyorlar. Oralarda konuşulanlar da seçimle ılgili konular.
Bizdc siyasi lıderlcrın dinlenmesi diye bir şey yok. Babam, cum-
hurbaşkanıyken ya/ları Istanbul'a dinlenmeye gelirdi. Gazeteler
de. "Dinlenme>e gitti" diye ilan ederlerdi. Şimdi, "Yaz çalışması
\apma\a geldi" denı> or Âma sivasi liderlerin arada bir on beş gün
dınlenmelcri gcreklı Onlar insan. Batı'da bütün siyasi liderlerta-
til yapar. Onlan hafta sonlan makamlannda bulamazsınız. Buna
da hiç kımse bir şey demez Çünkü onlann insan olduğunu herkes
kabul eder. insan, böyle böyle kendinı yenıler. 12 Eylül'den sonra
sıyasetten bir süre ıızak kalındı Tekrar siyasete dönülünce belki o
yüzden uzak kalmamak ıstendi. İyi de, hazırlık yapmadan ohnaz.
Liderler. partinin düşünen insanlan fırsat bulmalı. çalışmalı. Bun-
lar vapılmıyor. Içtenlıklc ınancım. düşünerek, kendimizi bularak
bu zorlukları aşacağımızdır. Duygusal davTanışlarla obnaz.
Yenl İnsanlara yol açılmalı
- Siz nasd bir hazırlık yapıyorsunuz?
- Arkadaşlanmi7İa. bu durumda yeni bir parti nasıl olmalı, diye
konuşmaya başladık Tabiı ekonomik sorunlann nasıl çözülmesi
gcrektığını ele aldık F.konomık sonınlar. bugün en önde gelen so-
runlar. Onlara el atmayan bir siyasi parti hiçbir şekilde itibar ka-
zanmaz. ılgı görmez. Bunlara uzun erimli çözümler gerekli. Ora-
da gihenın çok önemli olduğunu görüyoruz.
- Peki güven nasıl kurulacak? „ -• <•• - -
-Yeni insanlarla kunıla^ak. Bu sosyo-psikolojik bir olay. Nasıl
olacak. btlinmiyor. ama herkesin kabul ettiği konu yeni insanlann,
yeni bir oluşumun gerekli olduğu. O noktada uzmanlara, halkın
desteğine. çeşitli toplumsal kcsimlerle konuşmaya. anlaşmaya ih-
tiyaç var Ve kendi kaynaklarımıza dayanarak. tutarlı. \erimli bir
programı \ ürütmeliyiz. Sürekli dışardan borç alarak hiçbir yere va-
rama\acağımi7 belîıydi. Bıliyorsunuz. ben eskıden fızikçiydim.
Burada en önce öğrenılen konulardan birisi enerjinin korunması-
dır Uğra^acaksınızkisonundabırşey eldeedesiniz. ConAhmet'in
makinesi gibi şevlerle bir yere \aramazsınız. Bızim borç alma hi-
kâyemı? de o noktaya geldi. Kendimız bılgi ya da mal üretmeye-
ceğiz. ama birtakım cambazlıklarla para alacağız. Bunun yürüye-
meyeceğinı herkes gördü. Onun için borcunuzu arttırmayacak bir
sıstemle yola çıkıp, yavaş yavaş borçlannızı ödeyerek. bilgi. mal
üreterek. her çeşit üretimi canlandırarak bir yerlere varmamız la-
7im Halkın desteğıy le, halkın gelir dağılımını düzelten bir sistem-
le y olumu7da ilerlemeliyiz. Amabu uzun erimli bir program. Oluş-
turacağımi7 partinin nasıl olması gerektığme gelince... Siyasi par-
tılerle ılgılı epey zamandır eleştirilen konular var. Biz kendi için-
de buluııdıığumıi7 partileri biliyoruz. Ama öbürlerinin de öyle ol-
duğunu görüyoruz. Siyasi partilerin programlan ayın ya da yıhn
gelişmelenne göre hiç değışmiyor. Siyasi partilerde öyle. Oralar-
da da insanlar değişmıyorlar. Yeni insanlar bünyeye alınmıyor. Par-
ti içinde ılerleme de hizmet basansından çok parti ıçindeki grup-
laşmalarda becen göstermeye dayanıyor. Eleştirilerden birisi de
gençlenn siyasi partilere girmemeleri
Başarısız olan gitmeli
- Ya kadınlar?
- Kadınlar da yok. Biz SHP'deyken kadın kotası getirmiştik. A-
nıa o 1 BMM'ye y ansımadı. Parti ıçindeki organlarda kaldı. Altan
Öymen'ın CHP liderlığinde de bu işe girıştıler. Ama yine olmadı.
Kadınlann hem belediyelere. hem TBMM'ye girmeleri şart. Bu
açıdan Batı dünyasında en gen durumda kaldık. Demokratik çer-
çe\ ede halkın kendısınden gelen y aklaşımlarla bunu sağlamak ge-
rekıyor Gençlerı çeknıek için duygusal yaklaşımlara gıren parti-
kr \ ar Ama o çok sağlıkh bir şey değil Düşünceye ve umuda da-
yanan yaklaşımlar gerekli.
Bunları söylerken partinin yenilikçi birhavası da olması lazım.
Yenılıkçi derken başka bir şey anlaşılır. Yeniye. gelışmelere yöne-
lik ha\ası olma<ı önemli, diyelim. Bu bir ölçüde liderden. bir öl-
çüde onun yanındaki insanlardan ve yerel örgütlerinden geliyor.
Aynca üyelerin tutıımu çok önemli.
Üyelerpartiyi benımsemelıler. Her partide çok eleştirilen bir ko-
nu üye kayıtlannı arttırmak için bazen ilçe başkanlannın kendi çı-
karları uğnına tanıdıklan insanlan üye yapmalan Partinin fikir-
lerine bağlı olup olmadıklanna bakmadan sadece dostluk ilişkisiy-
le üye yazıyorlar. Bazen de para verdikleri söyleniyor, ama onu bil-
î>ııs(v uvn < 1 üyeler parti içi seçimler geldiğinde o ilçe başkanlan-
nın seçilmesinde yardımcı oluyorlar. Sonra o üyeler kayboluyor.
Bir partinin bir bölgede bin üyesi var, ama seçimde 300 oy çıkı-
yor. Bu, çok zararlı oluyor. Önseçim yapacaksınız. Ama üyelere
soramıyorsunuz. Çünkü üyeler partinizin fikirlerine inanan insan-
lar değil. O zaman da kendi aranızda bir önseçim yapıyorsunuz.
Üye sayısının çok olması da önemli değil. Çünkü üye saymız, gös-
termelik olarak çok olsa bile, inanan insanlar olmadıklan için se-
çimi kaybedebılirsiniz. Buna da dikkat edelim, dedik, Parti içi eği-
time. parti içinde ilerlemek için aranacak şartlara önem verdik. Ge-
nel başkanlar seçildikten sonra ömür boyu kalmamalanna özen
gösterdik. Bir de büyük kongreler meselesı \ar. Büyük kongreler
hep seçım kaygısıyla çahşıyor. Oysa demokrasinin yerleştiği ül-
kelerdeki kongrelerde partinin programıyla ya da o günkü konjonk-
türle ilgili konular görüşülüyor.
Kongreden önce parti örgütlerinden gelen öneriler kitap haline
getinlıyor. Kongrede o kitaptaki öneriler oylanıyor. Büyük salo-
nun dışındaki küçük bir odada da yönetim seçimi yapılıyor. Parti
kurultaylanmızın bir iki günde bitmesı çok tuhaf. Şimdi anılanmı
yazarken gördüm. Eskiden CHP"nin 15 günlük kurultaylan ol-
muş. Ben siyasete girdiğımden ben böyle bir şey görmedım. Hep
de seçim konuşuluyor.
- Bu dafikir üretilmediği, partinin kendiniyenilemediğîni mi
gösteriyor?
-Evet. Demokrasilerin uygulandığı ülkelerde bir siyasi parti oy-
lannın iyice düştüğünü gördüğünde kendini yenileme, yeni fikir-
ler üretme yoluna gidiyor. Parti, mutlaka yeni düşünce ve ihtiyaç-
lara uygun bir yaklaşım ıçine giriyor. Hiçbir şeyi değiştirmemek
siyasette geçerli değil. Bir de seçimde başansız olan genel başkan
değişmeli. CHP'de Altan Öymen döneminde tüzüğe öyle bırcüm-
le eklenmişti. Bu bir kültür, gelenek meselesi. Ama böyle bir yak-
laşım da artık olacaktır, inancındayım. Yeni oluşumda disiplın ko-
nulanna dikkat edilecek, ama parti içi demokrasi de olacak. Bura-
sı yanlış anlaşılmamah. Tabii ki tartışma-
lar olacak ve parti kendisini o şekilde ye-
nileyecek. Ama anarş.ik bir durum da ol-
mayacak. Bu konulan büyük ölçüde tüzük
sağlayacak, diye umuyoruz.
Yenl parti yolda
- Partinin kurulması için bellibir tarih
düşündünüz mü?
- Ben bu işlerde acele etmiyorum. Ar-
kadaşlanm da uğraşıyorlar.
- Sonbahan mı düşünüyorsunuz?
-Bakahm, göreceğiz. Sonbahar, diyen-
ler oldu. Ben ne evet, ne de hayır dedim.
Bu. gelişmelere bağlı.
- Parti için bir isim düşündünüz mü?
- Daha hiçbir şey düşünmedik. Ama ye-
ni bir parti olacağına kuşku yok. Bu. her-
hangi bir partinin devamı değil.
- Bugün görünen o ki siyaset artık ekonomi temel alınmadan
yapılamıyor. Yeni partide siyasi ve ekonomik hedeflerinizi nasıl
birprogramla belirleyeceksiniz?
- Burada AB iyi bir hedef oluyor, diye düşünüyorum. AB'nin
yakın gelecekte bizim de yer aldığımız bir birlik olmasını ıstiyo-
ruz. Yapılan kamuoyu yoklamalan halkımızın yüzde 60-70 oranın-
da AB'ye girmek istedığini gösteriyor. Ama sanıyorum, insanla-
nmız AB"ye girmenin ne anlama geldiğinı daha pek bilmıyor. Bir-
takım yükümlülükler getirdiğini düşünmüyorlar. Ulusal program
anlatıldıkça daha iyi anlaşılacak. Ben inanıyorum ki daha iyi an-
laşıldıktan sonra vatandaşlanmız bu isteklerinde ısrarlı olacaklar
Biliyorsunuz, Kopenhag kriterlen \ar. Daha ilk maddede. demok-
ratik, hukuk devleti, deniliyor.
Sonra insan haklarına saygı, azınlık haklannın korunması var.
Bütün bunlan güvence altına alan kurumlar olacak. Bütün bunlar
Türkiye'de var. Gerçı daha olgunlaşmadı. ama demokrasimiz ol-
dukça eski. Belli konularda eksikler var. Onlan tamamlamamız ge-
rekiyor. Bu bir hedef. Partimiz de buna önayak olacak. Ekonomi-
de hedefımiz işleyen bir piyasa ekonomisinin olması. Ve bu piya-
sa ekonomisi AB'nin öbür piyasa ekonomilerinin rekabetine da-
yanacak.
Biz yıllardır, piyasa ekonomisme girdik. diyoruz. Ama bu ıkin-
ci şartı sağlamadığımız anlaşıldı. Birdenbıre. rekabete dayanacak
gücümüzün olmadığını gördük. Başka bir seçenek. *Bizbunuya-
pamıyoruz. Piyasa ekonomisini bırakahm" demek. Ama bu. y enil-
giyi kabul etmek ve dünyadan kendini soyutlamak demektir. Batı
Avrupa'daki sosyal demokrat partilere baktık. Piyasa ekonomisi-
nin gelir dağılımını bozan. sağhğa ve eğitime müdahaleler eden
sonuçlan oluyor. Bunlan önlemek gerekiyor. Bunlan önlemenin
yollan var.
Piyasa ekonomisinin işleyişine dokunmadan sakıncalan ortadan
kaldırmak için durmadan uğraşacaksınız. Bir kere rekabet tam iş-
leyecek. Tekellere engel olunacak. Bunlar için yasalar çıkarmak
mümkün. Sendikalar gereğince çahşacak. Uluslararası Çalışma
Örgütü'nün (ILO) standartlan var. Biz çoğuna uyduk. Ama hâlâ
uymadıklanmız var.
Eğitim, sağlık, sosyal güvenlik gibi konularda piyasa ekonomi-
si olmayacak. Orada devletin denetıminde çalışılacak. Işpanya'nm
eski başbakanı FetipeGonzaks'in güzel bir sözü var. "Ozel sektör
bir kamu işletmesini işletebilir. Ama özel sektörbunuyaparken dev-
let onu denetleme durumundadır." Eğitimimiz çok ihmal edildi.
Gerçı sekiz yıllık eğitim başanyla aşıldı. Amabu yetmez. Süreyi
uzatmak, eğitimin nıteliğini de arttırmak gerekiyor. Düşünceye,
araştırmaya, serbest fikre yönelikbir eğitimimiz hâlâ tam anlamıy-
la yok. Geçmişten gelen ezberciliğe dönük bir eğitim sistemimiz
var.