18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 AĞUSTOS 2001 PERŞEMBE 14 KULTUR kultur@ cumhuriyet.com.tr 7. Uluslararası Istanbul Bienali'nde 22 ülkeden toplam 63 proje yer alacak 'EGOKAÇ: Gelecek Oluşum İçin Egodan Kaçış' temah bienalde Dominique Gonzalez-Foerster, Jane ve Louise W ilson, Motoniko Odani ve Kemal Önsoy'un işleri de sergileniyor. Kolektif l)iliiK% zekâ, var ohışKültür Servisi - Küratörlüğünü Yuko Hasegawa'nın yaptığı ve 'EGOKAÇ: Gelecek Oluşum İçin Egodan Kaçış' başlığı altında Istan- bul Kültür ve Sanat Vakfı'nm dü- zenledığı 7. lluslararası Istanbul Bienali'ne katılacak olan sanatçılar açıklandı. Etkınlik kapsamındakı yapıtlar ! Sultanahmet bölgesinde Darpha- ne-ı Amıre. Aya Irini Müzesi ve Ye- rebatan Sarnıcı'nda, Asya yakasın- da ise Beylerbeyi Sarayf nda sergi- lenecek. Bu ana mekânlann yanı sıra Is- tanbullular Boğaz Köprüsü'nde Al- berto Garutti'nın 'Street / Sokak Lambası" adlı projesıni izleyecek. Kız Kulesi'nde Amenkalı James TiırreU'ın ışık düzenlemesı yer ala- cak. Şişli semtinin Atlı Karınca Anaokulu'nda Japon On Kawara. 'PureConsciousness/SafBiiinç' ad- lı sergısiyle katılacak. Beşiktaş, Kabataş ve Tophane'nin sokakların- da Meksikalı GabrielOrozeo. kınk mantarlan toplayarak bienalin ana mekânlanna serpiştirecek. Onlann yenne ise kendi tasarladığı mantar- lan yerleştirecek. Amerikalı Rirk- ritTiravanija, Taksim veya Tüyap'ta kurulacak dört ayn perdede dört fılm göstenmi yapacak. Ispanya'dan Cambalache Coliektive (Federico Guzman, Carolina Caycedo, Ra- hnond Chaves, Adriana Garcia) , 'Street Museum/Sokak Müzesi' ad- lı proje ile katılacak. Bu projede bır kamyonet ızleyiciyi de ıçıne ala- cak. hem sergi hem de ulaşım ara- cı işlevı görecek. Italya'dan Sisley Xhafa ise şehir turu yapan turist otobüslerinde bir çalışma gerçekleş- tirecek. 22 ülkeden toplam 63 projenın yer alacağı bienale, bu yıl Türkiye de 6 projeyle katılacak. Japon kü- ratör Hasegavva. sanatçılann çalış- malannın buluşma noktasını 20. yüzyıl uygarlığını geliştirmek ve ileri götürmekte anahtar rol oyna- mış, ama aynı zamanda önemli so- runlar ve rahatsızlıklar da yaratmış olan üç temel unsur 'insan', 'para' ve 'maddecilik'in yerinı kolektifbi- c/aıapon küratör Hasegavva, sanatçılann çalışmalannın buluşma noktasını 20. yüzyıl uygarlığını geliştirmek ve ileri götürmekte anahtar rol oynamış, ama aynı zamanda önemli sorunlar ve rahatsızlıklar da yaratmış olan üç temel unsur 'insan', 'para' ve 'maddecilik'in yerini kolektif bilinç, kolektif zekâ ve birlikte varoluş kavramlannın alacak olmasıyla açıklıyor. lınç, kolektif zekâ ve birlikte varo- luş kavramlannın alacak olmasıy- la açıklıyor. 'Egomuzdan nasıl kurtuhıruz?' Hasegawa. bu yer degiştirmesi gereken kavramlanna karşılık 'Ego- kaç'(Egofugal) terimini şu çelişki- yi ifade edebılmek içm geliştirmiş. "İlk üç unsurdan ikinci üç unsura geçerken modern ego kavranunı ye- niden düşünmek zorunda kalıyor ve kendinıi/e şu soruyu soru>oruz: Kendimizt \erdiğimiz değerden vaz- geçmeden egomuzdan nasıl kurta- rabiBriz?" Bienale katılacak dığersanatçıla- nn isimlen ise şöyle: A.B.Dden Chris Burden. Rachel Benvick, Fa- bian Marcaccio; Almanya'dan Na- tascha Sadr Haghighian, Isa Genz- ken, Carsten Nicolai; Arjantın den Guillermo Kuitca, Leandro Eıiich; Avustralya'dan David Noonan & Si- mon Trevaks,Joyce Hinterding; Bel- çikadan JanFabre; Bosna'dan Ma- jaBaje\ic,Brezırya'dan LygiaClark, Ana Maria Tavares; Çin'den Ma U- uming, Lu Hao, Yang Fudong; Oa- nimarka'dan Michael Elmgreen & IngarDragsetFildişi Sahilleri'nden Frederic Bruh Bouabre; Fınlandi- ya'dan Henrietta Lehtonen, Mika Taanila & Vlatti Suuronen; Fran- sa'dan Evgen Bavcar, Phillippe Par- reno, Dominique Gonzalez-Foers- ter, Pierre Huyghe, Mathieu Bri- and; lngiltereden Anya Gallacio, Chris Cunningham, Hussein Cha- iayaiL,Jane and Louise YVîlson, Tom- ma Abts; Isveç 'ten Magnus VVallin; Italya'dan Simone Berti; Japon- ya'dan Motohiko Odani, Okisato Nagata, EXONEMO (Yae Akaroa, Kensuke Sembo), Yutaka Sone, SA- NAA, (Kazuya Sejima & Ryue Nis- hizavva), Kazuhiko Hachiva; Kana- da 'dan Rodney Graham. Rafael Lo- zano-Hemmer, Stan Douglas; Ko- re'den Kim\öungJin,LeeBul;K.ü- badan Ernesto Leal; Meksikadan Fernando Romero, Francys AKs; Tayland'tan Joe Apitchatpong We- erasethakul; Tayvan'dan Michael Lin, Du Weng-Sig; Türkiye'den ÖmerAK Kazma,Leyla Gediz, Cem Ank. Kemal Önsoy, Mukadder Şim- şek, Fuat Şahinler & Murat Şahin- ler & Ahmet SoysaL 22 Eylül'de başlayıp 17 Kasım'a dek sürecek olan bienal etkinlikle- n arasında aynca Mimar Sinan Üni- versitesi Oditoryumu'nda gerçek- leştirilecek 'KolektifBüinç'. 'Birfik- te Varoluş', 'Kolektif Zekâ' ve AL- CA başlıklı paneller yer alacak. Ma- ja Bajevic, Ma Liuming ve Okısa- ta Nagata'nm performanslan da izlenebilecek. Bienalle aynı gün açılacak Yeni bir güncel sanat merkezi: Platform Osmanh Bankası'nın kuruluş çalışmalannı sürdürdügü güncel ! sanat merkezi 'Platform', 7. Ulus- lararası Istanbul Bienali'yle birlik- te sanatseverlerle buluşmaya ha- zırlanıyor. Bienalde. etkinliklerin gerçekleştirileceği mekânlar ara- sında, Platform: Osmanh Banka- sı Güncel Sanat Merkezi de yer alıyor. Osmanh Bankası'nın Beyoğlu binasında kurulan ve güncel sa- nat üretünlerine sahip çıkarak top- luma mal etmeyi hedefleyen mer- kez, başta sergiler olmak üzere, pek çok sanatsal etkinliğe ev sahıpliğı yapacak. Platform'un bünyesinde, 3 bin 50Okitaphk kü- tüphanenın yanı sıra 60'ın üzerin- de Türkiyeh sanatçının biyografi- si, dialar, sergi kataloglan, video kasetler ve CD'leri içeren bir ar- şiv bulunacak. İlk sergi Carsten Nicolai'niıı İlk etkinliğini Cinh küratör ve eleştirmen Hou Hanru'nun tem- muz aymda verdiğı konferans ile gerçekleştiren Platform'un resmi açılışı, Ataıan sanatçı ve müzisyen Carsten Nicolai'nin bienal kapsa- mında hazırlayacağı k Snow.noise' sergisiyle yapılacak. Nicolai'nin, kar kristallerinin oluşumuyla ilgi- li araştırmalardan esinlenerek ta- sarladığı sergiyi gezenler, kuru buz kullanarak bakır tüplerden oluşan özel düzenekler üzerinde kar taneleri üretecek. Nicolai'nin kar kristaline ait çizim ve fotoğrafla- nnın da sergileneceği etkinlikte ziyaretçiler sanatçının elektronik müzik çalışmalannı dinleme firsa- tı bulacak. Yeni projenin adi: Moviefly Film stüdyolan sanal âlemdeLOS ANGELES (RE- IITERS) -lzleyicilerin filmle- n sanal âlemde seyretme istek- leri, film şırketlerini harekete geçirdi. Hollyvvood'daki Met- ro- Goldwyn-Mayer Inc. VT- acom lnc.'s Paramount Pictures, Sony Corp's Sony Pictures En- tertainment. VTvendi Univer- sal's Universal Studios. VVarner Bros. ve AOL Time VVarner Inc. adlı şirketler yaptıkları açıklamada. ABD'deki kulla- nıcılann internet üzerinden di- jital olarak film izleyebilecek- leri birprojeye başlayacaklan- nı açıkladılar. Sony'nin sözcü- sü Don Levjr , bu servisin hiz- mete girmesinin birkaç ay sü- receğini. şef ve yöneticinin isün- lerinin ise daha sonra açıkla- nacağını belirtti. 'Moviefly' adı verilen proje için Sony'nin geliştirdiği tek- nolojıyle 18 aydır çalışan stüd- yolar, müzik şirketlerinin, şar- kılan internet aracılığıyla kul- lanıcılara dağıtan site Napster'a açtıklan davanın kendi başlan- na gelmesini ıstemedikleri için çok titiz ilerliyorlar. Kullanı- cılarbu sistem sayesinde film- leri ödeme yaparak izleyebile- cek. kişisel bilgisayarlanna da çekebilecekier. Film stüdyolan beraber çalı- şıyor olsa da her birinin kendi programı ve fiyat uygulaması olacak. Sony Pictures Digital Entertainment'ın başkanı Yair Landau. fılm başma para alı- nacağını ve bir fılmın 3 - 5 do- lar arasında olacağını belırrtı. Stüdyolann bir başka sorunu da internetle kolayca başa çıka- bilecek olan kablolu yayın şir- ketleri ve film başına para alan kanallarla nasıl anlaşacaklan. Genelde stüdyolar filmlerini, önce izle - sonra öde sistemli ka- nallara, 2 ay sonra da video ki- ralama zincirlerine v erirler. Fa- kat füm endüstrisı, internet fılm servisinden sonra bu düzenin değişmesini beklıyor. ABD Hu- kuk Bürosu bu projeyle ilgili olarak büyük şırketlenn karşı- laşabilecekleri olası riskleri araştınrken Landau ise, "Yeni bir alan yarah>oruz. bir savaş değil. Dürüst bir teklif sunuyo- ruz ve sanırun VVashington bu- nu anlayacak" dıyor. Bazı stüdyolar, filmlerini ku- rulacak servisle ınternetten ya- yınlamak için video şirketle- riyle olan anlaşmalannı feshe- diyor. Universal'in anlaşması- nı bitirdiği Intertainer firması, evler arası internet gibı dağılım sağlayacak kablolu video ya- yınından yana çıkıyor. Hollywood'un dığer büyük- lerinden The VValt Disney Co., News Corp Ltd.'s 20th Century Fox ve DreamV\orks 'Mo\i- efly' projesine katılmıyor. Dis- ney'in 10 gün ıçinde internet- te www. mo\ies.com adresli sı- tesinde kendi servisinı açacağı söylentilerine ise şirketin söz- cüsü bir açıklama getırmedi. Moliere 'in ünlü oyunu 331 yıl aradan sonra Chambord'da ÜJL' . l !HL 'KibarlıkBudalası ilk sahnelendiği şatoda at Kültür Senisi - Unlü Fransız yazar Moliere'in unutulmaz yapıtı 'Kibarkk Budalası' (Le Bourgeoıs Gentilhomme). 331 yıldan sonra ilk defa 30 Ağustos ve 1 Eylül tarihleri arasında Fransa'daki Chambord Şatosu'nda sahnelenecek. 1670'te bir Türk büyükelçisımn Fran- sa'ya ziyaretı nedeniyle dönemin hü- kümdan, Moliere'den bır eğlence dü- zenlemesini ister. O da, başyapıtlanndan biri olan 'Kibarhk Budalası'nı on beş gün içinde yazarak Chambord Şato- su'nda hem oynar. hem de sahneler. Kral"ın temsılden sonra "mükemmel'' sözlenyle Moliere ve ekibini kutlama- sının ardından Pans'te defalarca sahne- lenen oyun büyük başan kazandı. Fakat anstokrasıye yaptığı göndermeler nede- niyle bır daha Chambord'da hiç sahne- lenmedi. 'Kibarlık Budalası', projenın yaratı- cısı ve Genel Sanat Yönetmenı Alain Germain'in yanı sıra Chambord Dost- lan Derneği, Av \ e Doğa Evleri Vakfi 'nın katkılanyla sahnelenecek. Oyun daha önce yıne Germaine ve ekibı tarafından Covent Garden'da sahnelenmış ve büyük başan kazanmıştı. Peri masalının gerçekleşmesi gibi Konuyla ilgili bir açıklama yapan Ger- maın; "Bu oyunu burada sahneleyebil- mek bir peri masalınuı gerçeğedönüşme- si gibLOvunda kullandacak mekânlar her rürlü a>Tinnsıyla birlikte inceden inceye düşünüldü. Şato'da, ovunda önemli bh~ yer tutan teraslar. balkonlar, kemer mer- divenkri ve sarmal merdivenkrin hali haarda orijinal ballerivie bulunmalanişi- mizi çok kolaylaşdrdı" dedı. \ i Sahnele- diği yapıtlar- da orijinale zarar verme- den küçük deği- şiklikleryapma- sıylatanınanGer- main, 'Kibar- hk Buda- lası'nda ; ~-C da bu ge- v ^ leneğini bozmadı. Daha çok avam ve şişman bır kadın karakteri ola- rak yaratılan 'Vladam Jourdain' rolünü aktrist Marianne Bongo'ya zayıf ve ki- birli birtarzda yorumlatrı. Dönemin enst- rümanlannın kullanılacağı oyunun kad- rosunda NichoIasCleobur>'"nın şefliğin- deki Ingiliz Bach Festival Orkestrası'na bağlı korolar ve dansçılar yer alacak. IŞILDAK VE YELPAZE ATİLLA BİRKİYE a Noktası Eskiden Istanbul'da yazlık sinemalar vardı; esin- tili yaz akşamlarını, istanbul halkı genellikle sinema- da geçirirdi. Yeni filmler de izlenirdi. Hemen hemen her semtte birkaç tane yazlık sinema bulunurdu. Televizyon yaşamımıza girmemişti, siyasi yaşam farklıydı, ekonomi farklıydı, enflasyon diye bir kav- ramla halk henüz tanışmamıştı vb. vb. Çocukluğumdaki, sinema tarihine de giren Eyüpte- ki ünlü CemıTin Bahçesi, evin hemen arkasındaydı. Ne yazık ki terastan perdeyı göremezdik; perdenin arkasını görürdük. Filmleri duyar, konserieri ve özel- likle de sünnet düğünündeki şarkıcılan dinlerdik. Bazı geceler de, sanırım bu genellikle her film de- ğiştikçe Cemil'ın Bahçesi'ne giderdik. Bu sinema çok büyük bir sinemaydı. Bin-bin beş yüz kişi alırdı, bel- ki de daha fazla. Kapalı bölümleri vardı ve yanılmıyorsam kasıma kadar açık kalırdı. Sinemaya paltoyla gittiğimi anım- sıyorum. Sonra Bakırköy'e taşındık, bir yazlık sine- ma cennetiydı; ona yakın yazlık sinema vardı. Şim- di söylendiğinde şaka gibi geliyor ama, film kaçınr, yetişemezdık. Açıkçası, yazlık sinemalar seyirci ile filmin çok farklı ve özgün buluşma yeriydı. Ne yazık ki onlar ta- rih oldu, geçmiş oldu. Acaba gunumüzde, Istan- bul'da hatta Türkiye'de kaç yazlık sinema var; kal- dı! ••• Gökçeada (Imroz) Film Festivali'nin dördüncüsü gerçekleşti bu yıl. Biz de festivalin konuklan arasın- da ağırlandık. Oldukça da memnun kaldık. 1989'dan, özellikle de SHP -yerel yönetimlerde- ki- iktidarından sonra festıvallerın sayısı giderek art- tı; ne yazık ki birçoğu bir amaca hizmet etmek için değil, "yapılmak için" düzenleniyordu. O zamanlar TYS Genel Sekreteri olduğumdan, bu tür festival- lerle birebır ilişkım oluyordu ister istemez; ve çok ca- nım sıkılıyordu. Ada Belediyesi'nin gerçekleştirdiği Gökçeada Rlm Festivali'nin bence en güzel yanı, benim dikkatimi çeken yanı, iyi örgütlenmiş olması, yani "işin mut- fağının" iyi yürümesi. Çünkü her şeyden önce konuklann yeme içme- leri, yatmalan, adaya gelmeleri gitmeleri, biryerden başka bir yere götürulmeleri, film gösterileri, sanat- çılar ile halkın buluşmasının sağlanması vb. vb. dı- şardan bakıldıgında güç gibi görünmese de son de- rece güç ve çetrefil bir iştir. Belediye çalışanlannın, mihmandariann gayreti ve özverisiyle bence Festival Komitesi bu işin üstesin- den başarıyla gelmiş. Hele hele Gökçeada gibi öde- neği pek olmayan bir adada böyle bir festival ger- çekleştirmenin güçlükleri de eklenirse, konuklan ra- hat ettırmek, ışlerin yolunda gıtmesinı sağlamak için oradan oraya koşturan hatta "kaprislerimizi" çeken gençlerin emegi daha da anlam kazanıyor. Öte yandan ada esnafı kendi evinin sponsoru ol- muş bir bakıma, Kültür Bakanlığı'nın maddi katkıla- nnın yanı sıra adalılar tam bir imeceyle festivali ger- çekleştirmiş. Yöneticiliğini sanatçı dostum Metin Bdgin'in üst- lendiği Gökçeada Film Festivali'nde bu yıl, Komser Şekspir, Fillerve Çimen, Eylül Fırtınası, ZüğürtAğa, Güle Güle ve Abuzer Kadayıf gösterildi. Öyuncular, yönetmenler, yapımcılar, sinema yazarlan festivalin konukları arasında yer aldı. Bir anlamda, Türk sineması ile izleyicinin yeni bir buluşma noktası oluştu, Gökçeada'da. Adalılar fes- tival sayesinde, iki bin kişilik bir açıkhava sahnesi ka- zandı. Şimdilik, teknik olanaklan sınıriı olmasına kar- şın, sinema, konser, oyun, dinleti vb. etkinlikleri ger- çekleştirmeye uygun bir mekân belediye çalışanla- nnca gerçekleştirilmiş oldu. Hem de çok kısa bir za- manda... Adalılar, film izledi, düşüncelerini, eleştirilerini hiç çekinmeden açık yüreklilikle dıle getirdi; işin en gü- zel yanı da sanınm bu. Önümüzdeki yıllarda, daha kapsamlı, daha olanaklı bir festival görecegimize inanıyorum. Ada dışındaki ilgili kurumlar da olanak- lannı "birazcık" seferber etmeli. İki bin kişiyi büyük bir keyifle, rüzgârlı ada akşam- larında film izlerken görünce, gözlerimin önüne, yıl- lar öncesınin Eyüp'teki Cemil'in Bahçesi, Bakır- köy'deki Çeliktaş, ipek, Konak, Saray, Mehtap, Ba- ruthane akşamlan geldi ve o yaz akşamlan ne gü- zeldi! Ergüven, Ankara'da uğurianacak • Kültür Servisi - Geçen hafta perşembe günü ls\eç'te tedavi gördüğü hastanede yitirdiğimiz ozan, yazar, denemeci, eleştirmen ve düşünbilimcilerimizden Abdullah Rıza Ergüven'in cenazesi bu haftasonu Türkiye'ye getirilecek. Ergüven Ankara Karşıyaka mezarlığında toprağa verilecek. Yazarın 'Şarabı Tannlarla Yudumladık' adlı şiir kitabı da eylül ayında okurlarla buluşacak. 1925 Avanos doğumlu Ergüven, Türkoloji bölümü mezunuydu. 1967'de Isveç'e gitmiş ve yaşamına orada devam etmişti. 'Yasak Tümceler' romanmda ele aldığı konu gerekçe gösterilerek 'dine hakaret' ve 'Anadolu insanını uyandırmak' ıddialanyla iki yıla mahkûm edilmişti. 'Gece de Güneş Doğar' kitabıyla benzer suçlamalarla mahkemeye verilmişti. Çeşitli dergi ve gazetelerde şiir. çeviri. araştırma - inceleme. deneme ve eleştiri alanlannda yazılan yayımlanan Ergüven, 'Tannlan Nasıl Yarattık' adlı kitabıyla 2000 yılı 'Turan Dursun Araştırma - inceleme Ödülü'ne layık görülmüştü. Anmstrong'un korneti satılıyor • NE W ORLEANS (AP) - Amenkalı şarkıcı Louıs Armstrong'un çocukken çalmayı öğrendiği kornet, internet üzerinden açık arttırmayla satılacak. Sotheby's Müzayede Evi yetktilileri, 1-15 Ekim'de sanal âlemde yapılacak olan satışta, fiyatın 100 bin dolara ulaşacağını düşünüyor: "Bu müzik aleti sadece Armstrong'un olduğu için değil. caz müziğinüı tarihinde de yer aldığı için önemli." Kornet önceleri şarkıcıya nasıl çalmacağım öğreten Peter Davis'te bulunuyordu. Daha sonra 1970'lerden 1990'lann ortasına kadar Louısiana Eyalet Müzesi'nde korundu. Son olarak da Armstrong'un bır hayranı olan George Finole'un elindeydi. Geçen yıl ölen Finole, kornetin satılmasını vasiyet ettiği için bu açık arttırma düzenleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle