17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 TEMMUZ 2001 CUK DIZJ Özelleştirilmesine karşı çıkılan madenler,yülardıryabancı şirkeüerin kuUanımı altında Tarüşılmayan sorun:BorI 1 ti Holding'in bir avuç bürokratının rj oluşturduğu Truva atının yardımı ile, i J bor madenleri çoktan birkaç yabancı şirketin hammadde deposuna dönüştü. Türkiye'deki bor madenlerinin içindeki bu Truva atı da Eti Holding'in yurtdışındaki pazarlama şirketi Etimine S.A. oldu. Bor madenlerinin özelleştirilme- sine karşı kamuoyundaki duyarhlık Türkiye'nin bor politikası oluşrur- masına yardımcı olabilecek kadar umut verici. Ancak, kamuoyunda bor maden- lerinin önemi çok iyi bılindiği hal- de. devletleştirme sonrasmdaki ge- lişnieler, satış rakamları, alıcılar. ülkelergibi konulann yeterince bi- linmediği görülüyor. Bunun nede- ni. devletleştirme sonrasında DlE istatistiklerinin bile yayımlanması- na izin vermeyen birkaç bürokra- tın. bor konusunu "tapınak sım"na dönüştürmesidir. Bu nedenle, bor sorunu, "özelleştirilemez" ya da "özelleştirilmemeir'nin ötesinde. neredeyse hıçbir açıdan tartışılamı- yor. Yıllardır bor madenlerinin za- ten birkaç yabancı şirketin kullanı- mı (ımtiyazı) altında olduğu gerçe- ğigözden kaçıyor. Yabancılann bor madenlerini ele geçirmek için IMF baskısı ile özel sektöre devrini is- temelerine hıç gerek olmadıgı ger- çeği görülemiyor. Ne var ki devletleştirme ile baca- dan kov ulanlar, Truva atı ile çoktan ön kapıdan girmişti bile. Türki- ye'deki bor madenleri. Eti Hol- ding'in bir a\ uç bürokratının oluş- turduğu Tru\a atının yardımı ile, çoktan birkaç yabancı şirketin hammadde deposuna dönüştü. Tür- kiye'deki bor madenlerinin içinde- ki bu Truva atı da Eti Holding'in yurtdışındaki pazarlama şirketi Eti- mine S.A. oldu. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu raporuna göre(l) Eti Hol- ding denetçileri, kuruma yalnız maaş almak için uğrarken, kurum- da neler olup bittiğini VVenaer Büh- ler'den(2) öğreniyoruz. Büyük öl- çüde bu kitaptan özetlenen bu öy- kii. bugün iyi niyetle devletçiliği savıman kişilerin >anına sığınma- ya çalışan bürokratların da öyküsü- dür. Etlmlne S.A. ekiblnln oluşması 1975 yılında Eti Holding'e Satış Müdürü olan Turhan Ardalı'nın, Etimine S.A. şirketinin kuruluşun- da v e daha sonraki politikalann be- lirlenmesinde önemli rolü oldu. Göreve başladığında, Eti Hol- ding'in bor madenlerini pazarlayan şirketleri, tasfiye edilmesi gereken birer aracı olarak görüyordu. Ar- dah'ya göre bütün aracı ve temsil- ciler birer parazitti. Geçerli temsil- cilik anlaşmalarına rağmen, Eti Holding'in en büyük rakipleri Lar- derello ve US Borax şirketlerine doğrudan satış yapmakta bir sakın- ca görmüyordu. Turhan Ardalı göreve başladığın- da, Ihsan Ergen ve lltekin Aksa- koğlu'ndan oluşan bir ekip kurdu. Daha sonra Bülent Bilge'nin de ka- tıldığı bu ekip. kendisi görevden ayrıldığında da kurduğu politikayı a>nen devam ettirdi. 1978 yılında bor madenlerinin tamamen devlet- leştirilmesinden sonra, 1979 yılın- da Turhan Ardalı Eti Holding'den aynldı ve Londra'da Ultracrest isimli bir şirket kurdu. Aracılan pa- razit olarak gören Turhan Arda- lı'nın sahibi olduğu Ultracrest. Eti Holding'in ürünlenni yurtdışında pazarlıjordu. Eti Holding'm dışın- da olmasına rağmen, daha önce kurduğu ilişkiler sayesinde. Turhan Ardalı'nın varlığı dünya bor piya- sasmda hâlâ hissediliyordu. Etlmlne S.A.'nın kuruluşu Mart 1982'de göreve başlayan Eti Holding in Genel Müdürü Muam- mer Öcal, bor madenlerini yurtdı- şında pazarlayacak Etimine S.A. şirketinin kurulmasını sağladı. Ta- mamen yabancı şirketlerin ortaklı- ğı ile oluşan Etimine S.A.'nın ku- ruluşunun arkasındaki en önemli isim Turhan Ardalı idi. O sırada Londra'da Eti Hol- ding'in ürünlerini yurtdışında pa- zarlayan Ultracrest'in sahibiydi. Eti Holding Pazarlama Müdürü th- san Ergen \ e tltekin Aksakoğlu da Etimine S.A.'nın kurulmasına içe- riden destek verdi. TiirhiveMeıBor Madenleri AS AN ÇETIN or madenleri konusunda hiçbir siyasi partinin bor politikası olmadıgı açıkça görülüyor. Eti Holding'e prens atar gibi genel müdür atanmış, genel müdür de bor pazarlamasından sorumlu yöneticilerle birlikte o güne kadar belirlenen politikayı uygulamışlar. Türkiye'nin tinkal yataklan, adeta Solvay Grubu şirketlerinir Tinkal Alıcıları Solvay Grubu Treibacher (Avusturya) Dıger Şırketler ' Toplam Miktar Ton 132.241 22.517 ' 15.225 169.983 Miktar % 78% 13% 9% 100% Değer S 20.681.764 3.764.581 2.799.464 27.245.809 imtiyazı altndadır. Değer % 76% 14% _10%_X 100% Fiyat $ 156 167 184 160 Kolemanrt yataklan US Borax'ın ve Larderello'nun asrt borik fabrikalannın ve Avrupa'daki maden işleme tesislerinin imtiyazı altndadır. Kolemanit Alıcıları US Borax (Avrupa) Mano Plato (Ispanya) Larderello(ltalya^ Ov\ens Cornıng{ABDJ Japonya Dıger Şırketler Toplam Miktar Ton ^ 56 288 35.074 n 90.933^ 58.414 j 51.097 69.024 360.830 Miktar % 16% , 10% ' 25% ^ 16% 14% 19% 100% Değer S 12.691.048 6.520.339 19.785.837 13.081.547 15.882.456 17.604.453 85.565.680 Değer % 15% ! 8% 23% 15% 19% , 21% 100*/. Fiyat $ , 2 2 5 P j 8 6 1 218 , 2 2 4 311 255 237 Uleksit madenleri l'leksit Alıcıları Chvens Cornıng (ABDj _ Dığer Şırketler Toplam ise ABD'deki Owens Miktar Ton 131.771 14.979 146.750 Miktar % 90% 10% 100% Coming'in imtiyazı altındadır. Değer S 18.979.177 2.928.594 21.907.771 Değer % 87% _[ 1 3 % ^ 100% Fiyat S 144 196 149 Not: 1989 ve 1999 (dahil) 11 yıllık ihracat (miktar-değer) ortalamalandır. Eti Holding bor madenlerini, birkaç yabancı şirkete kullandırmak- tadır. Ülke çıkarlannı koruma amacı ile devletleştirilen bor madenleri halen birkaç yabancı şirketin imtiyazı altındadır. Eti Holding bor madenlerini yerli sanayicilere yurtdışı fiyatının üzerinde satarak, yer- li sanayii batırmış, bor ürünleri sanayiinde Türkiye'nin rakibi olan Solvay, US Borax, Larderello gibi şirketleri desteklemiştir. Bürokrasinin içindeki insan "Sistemin içindeki bozuian insan ve insanın içindeki Ivan tvanoviç oigıısu. Yani iktidar duygusu, o koKuk, bökmetme, amir olnıa. daha çok para kazaıuna, diğerkrinden farkta ofana, hayatı değiştircbilme gûcii ve benzeri birçok şey Petrofu yavaş yavaş çok farkJı biri haüne getirmeye başbyor. Bir tesAiyecij ken, sevikliği içm idareciiiğe getiriJdikten sonra gidcrek değişivor ve bir canavara dönüşüyor. Bürokrasinin içindeki insan faktörü burada ağır biçimde ekştiriliyor. Vani insanın içindedir şevtan.J* KENANIŞÎK (15Amhk2000 Cumhuriyet) Kamuyararı "Toplumun etik ve hukîıksal kuraiiannı ihlal eden yolsuzlıık yanında, dar bir çevreye büyük çıkarlar sağlanmasına olanak veren, kamu kaynaklannı belirii çevrelerin çtkarianna dönüştüren, kıt kaynaklann kamu yaranna eşitiik ve adalet ilkelerine uygun, akılcı kullanımına engeJ olan tüm siyasal ve yönetsel yozlaşmalan da yoisuzhık kapsamında ele alıp değerlendirmek zorunlu duruma gelmiştir." (Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet SEZER'in TBMM açış konuşması, Eylül 2000) ti Holding'in Etimine S.A.'daki hissesi halen yüzde 75'tir. Etimine S.A.'nın diğer ortağı Bormine'in hissesi yüzde 9'dur. Yüzde 16 hissenin kime ait olduğu A bilinmiyor. Bor madenlerini 2480 sayılı kanuna göre Türkiye'de kendisinin işlemesi gereken Eti Holding, yasal haklannı Hollandalı Ankersmit'e devretmiştir. Eti Holding, Türkiye'nin bir çok yerinde bor fabrikası kurdu. Bunlardan birisi de Kütahya'da bulunuyor. Etimine S.A. şirketi, yüzde 35.7 Minerais. yüzde 32.9 Brenntag, yüzde 30 Karl Gross, yüzde 1.4 Ultracrest şirketlerinin ortaklığı ile kuruldu. Ultracrest, Turhan Ardalı'nın Londra'da kurduğu bir şirketti. O zamanlar konuyu bilen herkes gö- rünürde çok az iş yapmış olan Ult- racrest'in nereden para bulup da Etirnine S.A.'ya ortak olduğunu merak ediyordu. Brenntag. Almanya'da 1975 yı- lında Eti Holding'in ürünlerini ka- raborsada satan şirketti. Minerais'nin hisseleri ise dolay- lı olarak US Borax'ın elindeydi. 1985"e kadar krom işinden zarar eden Etimine S.A.'nın ortaklann- dan Minerais. birçok personelini Etimine S.A. şirketine çok yüksek ücretlerle kaydırdı. Nokta dergisi 1986 yılmda, Etimine S.A.'nın or- taklanndan Minerais'nin, Eti Hol- ding'in dış piyasalardaki en büyük rakıbı US Borax'ın elinde olduğu- nu yazdı. O sırada Etimine S.A., Minerais'nin bürolarında çalış- maktaydı. Genel Müdür Jean Cla- ude Dumont da eski bir Minerais elemanıydı. Dahası Etimine S.A.'nın muhasebesı Minerais nin muhasebecisi tarafından tutulmak- taydı. Özetle Eti Holding'in kur- durduğu Etimine S.A., Minerais kanalı ile Eti Holding'in en büyük rakibi olan US Borax tarafından yönetiliyordu. 1987 yılında Eti Holding, Etimi- ne S.A.'nın yüzde 91 hissesini sa- tın aldı. Yeni ortak Bormine'e yüz- de 9 oranmda hisse verildi. lltekin Aksakoğlu Etimine S.A.'ya Genel Müdür Yardımcısı oldu. Fethl Ağalar dönemi Ancak, Etimine S.A. hâlâ Mine- rais tarafından yönetilmekte, he- saplannı da onlar turmaktaydı. US Borax'ın sahip olduğu Minera- is'nin eski Genel Müdürü Ehr- manruhâlâ Etimine S.A.'nın Yöne- tim Kurulu üyesiydi. Etimine S.A., Minerais'den koptuğu takdirde kendisinin sağladığı kredilerin ke- silebileceğini ileri sürüyordu. Dün- ya bor madeni rezervlerinin yüzde 66'sına sahip bir kuruluş için kredi kullanmak bir nimet haline gelmiş- ti. Ocak 1989'da Fethi Ağalar Ge- nel Müdür oldu. Fethi Ağalar, Yö- netim Kurulu üyesi olduğu için Ehrmann'a bir şey yapamadı ama Ehrmann'm arkadaşı, Etimine S.A.'nın Genel Müdürü Jean Cla- ude Dumont'u görevden aldı. Hissedarlıktan genel müdürlüğe 1990 yılında Süha Nizamoğlu ye- nıden Eti Holding Genel Müdürlü- ğü'ne atanınca, Satış Müdürü İhsan Ergen, Turhan Ardalı'nın Etimine S.A.'ya Genel Müdür olmasını sağ- ladı. 1993 yılmda Eti Holding Ge- nel Müdürü olan Taşkın Akdeniz, İhsan Ergen'in yerine A\Tiur Taş- çı'yı Satış Müdürü olarak atadı. Beş yıl boyunca bu ilişki devam etti. ısmaii Hakkı Arslan Eti Hol- ding'e Genel Müdür olunca. 1994 yılında Satış Müdürü Aynur Taşçı. Etimine S.A. Genel Müdürü Turan Ardalı ve Genel Müdür Yardımcısı lltekin Aksakoğlu görevlerinden ay- nldı. Ismaii Hakkı Arslan, Ihsan Er- gen'in yakın arkadaşı Bülent BiJ- ge'yi Satış Müdürü yaptı. Daha son- ra yerine gelen genel müdürler de o güne kadar uygulanan politikalara kendi ekipleri ile devam ettiler. Türk borlan birkaç şirket için kullandınl- maya devam edildi. US Borax'ın Avrupa'daki rafinerileri ile Larde- rello ve Solvay, Eti Holding'den yer- li sanayicilere göre daha ucuza ma- den almaya devam etti. Eti Holdingin bugünkü ortaklan Eti Holding'in Etimine S.A.'daki hissesi halen yüzde 75'tir. Etimine S.A.'nın diğer ortağı Bormine'in hissesi yüzde 9'dur. Yüzde 16 hisse- nin kime ait olduğu bilinmiyor. Bor- mine, Continental Resources Jnc. (Nevv York) şirketler grubuna bağ- lıydı. Ancak daha sonra tüm hisse- leri Ankersmit B.V'ye (Hollarida) sattı. Halen Ankersmit, Hollanda Belçika/Almanya'daki kolemanit pi- yasasında tekeldir. Eti Holding'den aldığı kolemaniti öğüterek Avrupa pazarlanna satmaktır. Bor madenle- rini 2480 sayılı kanuna göre Türki- ye'de kendisinin işlemesi gereken Eti Holding. yasal haklannı Hollan- dalı Ankersmife devretmiştir. Bor politikasını Klm bellrllyor? Bugüne kadar Türkiye'ye hiç kâr transferi yapmayan ve dünyanın en büyük bor rezervlerine sahip Eti Holding'in yurtdışındaki pazarlama şirketi Etimine S.A.'nın öyküsü böyle. VVerner Bühler'in anlattık- lanndan, bor madenlerinin 1969 yılından başlayarak 1978 yılında biten devletleştirilme süreci son- rasında tamamen birkaç bürokratın elüıe bırakıldığı açıkça görülüyor. 1996 yılında yay ınılanan kitapta an- latılan olaylar bugüne kadar yalan- lanmadı. 1995 yıhna kadar süren E- timine S.A. öyküsünün devamı için, Eti Holding ile anlaşmazlığa düşen bir başka Avrupalının anılannı bek- lememeyi umalım. Anlatılanlardan bor madenleri konusunda hiçbir siyasi partinin bor politikası olmadıgı açıkça görülü- yor. Eti Holding'e prens atar gibi genel müdür atanmış, genel müdür de bor pazarlamasından sorumlu yöneticilerle birlikte o güne kadar belirlenen politikayı uygulamışlar. Bor madenlerini yönetim tarzlan. görev anlayışlan ve davranış biçim- leri. en iyimser anlatımla Nâzun Hikmet' in 'Ivan İvanoviç Var mıydı, Yokmuydu?' oyunundaki Petrof ve Ivan Ivanoviç'leri anımsatıyor. Bu nedenle öyküde hiç bir siyasi parti politikasının doğru ya da yanlış- lığından söz edilmiyor ve sadece bürokratlann adı geçiyor. lllC umhııriy el 5 Şubut 20U1 (2)BOmSlTıTlıeSu>r\ ojThe TurhshBonm Mınes umi TheırImpacron Boron lndustry - Wer- nerBÛHLER - \fm- I9V6 - SnıCerlam!) SÜRECEK BIRBAKIMA SERVER TANİLLİ Jakobenlere Düşmanlığın Altındaki., Geçen hafta, dinci terörizmin sekiz yıl önce yi reklerimizde açtığı yaranın sızısını yeniden duy; cağımız 2 Temmuz'a bakan günlerde, 28-29 Hı ziran'da Hasan Pulur ustamız, M///yef'teki köş< sinde, arka arkaya iki yazıyla, bir başka terörizrr fikir hayatımız üstünde estirilen bir terörü kon edinerek, okurlannı uyarıyordu. Konu, Profes< Taner Timur'un, Imge Kitabevi'nin çıkardığı SC rüden Aynlanlar adlı kitapta, "SivilToplum, Jakc benler ve Devrim" başlıklı yazısından yola çıkara sunuluyordu. Her iki kalemin duyarlığının birbiriy le kucaklaştığı enfes yazılardı. Bizim şimdi onlara katacağımız fazladan hiçb şey olmayacak; böylesi bir terörü bir süredir bi de gördüğümüz ve Türkiye yolculuklanmızda b bölüm gençlerin kafalarında yaptığı tahribatı açık ça farkettiğimiz içindir ki, kendi okurlanmızı -terı likeyi haber vererek- ayrıca uyaracağız. Dileğimi; "laik Cumhuriyet" idealine gönül vermiş bütün ys zarfann, kendilerine "Hberaldemokratlar" süsü ve ren sahtekâr alayına karşı aynı duyarlığı gösterme leridir. • Taner Timur'un sözü geçen yazısında yerinc saptamasi şu: "Son on, on beş yıl içinde fikir ha yatımızda bir terör estirilmek isteniyor. Despotİ2 me karşı, yani demokrasi için estirildiği sanıldığır, dan, kimse bunun bir terör olabileceğini pek dü şünmüyor. Birdüşünce, birhareket, birdevrim ka ralanmak mı isteniyor? Onu Jakobenizm ile nite lemek yeterii." Ne var ki, bunu yapanlann, Jakobenliğin ne ol duğu; nerede, hangi koşullarda doğduğu; nas örgütlenip, nasıl geliştiği; düşüncelerinin 19. v- 20. yüzyıllarda nasıl yorumlanıp degerlendirildig konusunda en ufak bir fikirleri olmadıgı gibi, kay gıları da yok. Önemli olan, onlara vururken şimdi yıkılacak he defler! Okurlara hatırlatmanın anlamı yok: Jakobenleı Fransız Devrimi'nin tırtucu kanatlanna karşı ileric kanatlarından biri ve en tanınmışı. Ama Jakoben lik, daha öncelerden işlenmeye başlamış bir sos yal felsefe. Özelliği de, özgürlüğe ve eşitliğe ina nırken, eşitliği öne alması; amacı, "ortakmutluluk' "sosyal öncelikler". "Sosyal devlet" anlayışınıı öncüleri de diyebilirsiniz onlara. 19. ve 20. yüzyıl larda durup durup hatırlanmaları da bu sosyal ta vırlan yüzünden. Peki Devrim'de uyguladıklan terör ne oluyor' Terör, aslında görüşün mayasında yok; sonradan anzî olarak işe karıştı: Kral 16. Louis'nin kaçış başarısızlıkla sonuçlanıp da bütün Avrupa monar şilerinin orduları Fransa'yı istilaya yönelince vı içerdeki karşı-devrimciler yeni Cumhuriyet'i yık maya kalkınca, devrimi de Cumhuriyet'i de dikta törlüğe başvurarak korumak gerekiyordu. Sonu< da şu oldu: Fransa düşmandan kurtanldı, Cum huriyet de ayakta kaldı. Böylece Jakobenlik, yurtseverlik ve cumhuri yetçilik demek; diktatörlükleri de, şiddete dayan sa da özünde demokratik! Jakobenlere düşmanlığın günümüzde desürdü rülmesinin nedenlerini farkediyorsunuz değil mi' Bu arada, zihinlerde bağlılık kurup Kemalizme v< 1923 Devrimi'ne de vurulmuş oluyor. Ama bitmedi: Soğuk Savaş döneminde, Ame rika'nın başını çektiği ilkel komünizm düşmanlığı nı, Makkartizm'i hatırlayacaksınız. Bugün kalkif açıktan açığa Marksizm düşmanlığına gerek gö rülmüyor: "O zaten öldü!" deniyor; aynca, "Kar Popper de demiştirki" yaveleri... Ancak işler bi parça kızışsın, eski tavalar ocağa sürülecektir. Günümüzün özelliği ise şu: Yeni liberalizm, ide olojik kusmuklarını ortaya dökerken, orada ve biz de hertürlü ilerici ve devrimci anıyı silmek ve geç mişi de iğdiş edip müzeye koymak istiyor. Böylece, Taner Timur şu söylediğinde de haklı dır "Hüküm bizden uzaklarda çoktan verildi v( şimdi uygulama aşamasında." Son yimni yılda "anti-Jakoben" saldırı, belli bir küreselleşme id© olojisi bağlamında yoğunlaşmış, bir bakıma "fiki terörü'ne dönüşmüştür. Bunu görmemek için kö olmak gerekir. Özetle konu önemlidir. "Liberal demokratlar" kılığı ile ortada dolaşar hareketin etiketine bakıp, onun, başta laiklik olmal üzere Cumhuriyetimizi cumhuriyet yapan ilkeler ve anılan tasfiyeye, en azından yozlaştırmaya yö- nelmiş zamirini gözden uzak tutmamalı. Dışardaki gericiliğin ülkedeki uzantısıdır bu... Necmi Namal'ın arastırması Tatlıcılann dişleri çürük tehdidi altında İSTANBUL (AA) - Istanbul Üniversitesi (ÎÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı için ya- pılan bir araştırma. tat- lı ve pasta üretıminde çalışanlann diş sağlığı- nın tehdit altında oldu- ğunu ortaya koydu. Araştırmayı yapan Diş Hekimi Necmi Na- mal, 400 tatlı imalat iş- çisi ile çalıştıklan or- tamda tathyla hiç iliş- kisi olmayan tekstil iş- çilerini karşılaştırdıkla- rını belirtti. Araştırma sonucunda tatlı imala- tında çalışan işçilerin, tekstil işçilerine oranla 3 kat daha fazla tatlı tü- kettıklennin belirlendi- ğini dile getiren Dr. Na- mal, bu kişilerdeki diş çürükleri ve sonuçlan- nın anlamlı şekilde faz- la olmasına dikkati çekti. Dr. Namal, "Tat- lı imalathanesinde çalı- şanlann DMF-S'si (diş çürüğü, diş kaybi, dol- gu)30Sİ, tekstilişçOeri- nin ise 17.83 olarak bu- lundu" dedi. Meslek hastalıgı Dr. Namal. "Şekerci- pastacı çürükleri" adı verilen diş sağlığı bo- zukluğuna karşı, tatlıcı ve pastanelerde çalı- şanlann ağız hijyenine dikkat etmeleri ve ko- ruyucu önlemler alma- lan gerektiğini belirtti. Gelişmiş ülkelerde, tüm topluma yönelik ağız- diş sağlığı eğiti- minin yanında, özel- likle bu tip risk grupla- nna öncelik tanındığı- nı dile getiren Dr. Nec- mi Namal, bazı ülkele*- rin, tatlı endüstrisinde çalışan bireyleri "Mes- lek Hastalıgı" kapsa- mında değerlendirdik- lerini kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle