17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
i TEMMUZ 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA J l i J v U i l U1VJJ. / [email protected] 13 75 yıl boyunca ııyutulduk' • tstanbul Haber jiervisi - Istanbul Teknik Jniversitesi'nin (İTÜ) 2000-2001 akademik /ılında 11 fakülte ve 38 isans programından nezunolan 1835 3ğrenci, törenle iiplomalannı aldı. Förende, eski mezunlar ıdına konuşan Enka Flolding Yönetim Kurulu Başkanı Şank Tara, "75yılhk Curahuriyet döneminde lıep çok işler yapoğunızı iöylediler, biz de inandık. HalbuJd hiçbir şey yapmamışız, uyutulduk" Jedı. Borç yönetimi yasası hanr • ANKARA (AA) - Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Tasansı, Avrupa Birliği, Maastricht ve Kopenhag kriterlerine uygun bir 'borçlanma rejimi' getiriyor. Dün TBMM Başkanlığı'na sunulan ve 'özel sektör' mantığıyla hazırlanan tasan, devletin, zarar etmeden, daha etkin bir borçlanma yapabilmesine imkân veriyor. Borçlanma düzeyi bütçe açığı ile smırlandınlıyor, bütçenin denk olması halinde anapara ödemelerinin en fazla yüzde 5'inekadar arttırılabiliyor. ESAD'dan 50 dolar'a tepki • İZ!VÜR(AA)-Ege Seyahat Acentalan Demeği (ESAD) Alex Baltazzi, yurtdışına çıkışlarda alınması öngörülen 50 dolarlık verginin ülke ekonomisine yarardan çok zarar getireceğini öne sürerek "Hükümetin bu karardan dönmesini talep ediyonız" dedi. Baltazzi. uygulamanın seyahat özgürlüğünü kısıtlayıcı bir unsur olduğunu ileri sürerek " Vergi, Türk insanının seyahat etme özgürlüğünü elinden alır ve ülkemize gelen turist sayısını düşürür" diye konuştu. Manda ülkesi olduk • ANKARA(ANKA)- Hak-tş Konfederasyonu Genel Başkanı Salim Uslu, "sözde" olarak nitelendirdiği ekonomik krizinbir "egemenlik ayıbına" dönüştüğünü bildirerek, Türkiye'nin "telefonla azarlanan bir manda ülkesi" görünrüsü vermeye başladığı uyansında bulundu. IMFheyeti Endonezya'da • CAKARTA(AA)- Uluslırarası Para Fonu (IMF heyeti, taahhJtlerini gerçedeştiremeyen Endoıezya'yı ziyarete başladı Endonezya yetkiileri, IMF Asya- Pasifk bölümü direktör yarduıcısı Anoop Singh, Endcnezya'nın askıya alınaı 5 milyar dolarlık kredisıni yeniden serbest bıraknayı amaçlayan zıyaniı çerçevesinde diin. Jgili bakanlarla görüitû. Endonezya, refornlan geciktirince, LMFaedileri dondımuştu. Derviş, IMF'nin 1.5 milyar dolarlık ikinci kredi dilimi için tarih vermediğini söyledi DfF Telekom'da ısrarlıHaber Merkezi - Ekonomiden sorum- lu Devlet Bakanı Kemal Derviş, Ulus- lararası Para Fonu'nun (IMF) 1.5 mil- yar dolarlık ikinci kredi dılimini serbest bırakmak içtn Türkıye'ye tarih verme- diğini belirterek "Türk Teiekom Yöne- tim Kurulu'nda IM Fnin kuşkulan var. EVIFyi ikna etmemiz gerekiyor" dedi. Washıngton'da temaslarda bulunan Devlet Bakanı Dervış, dün akşam ABD Hazine Bakanı Paul O'Neill ile bir ara- ya geldı. O'NeilFle görüşmesinin ar- dından IMF binasında başkan Horst Köhler le görüşen Dervış, daha sonra TSİ 01.30 sıralannda Türkiye'nin Was- hington Büyükelçilığrnde bir basın toplantısı düzenledı. Basın mensuplannın sorulannı yanıt- layan Derv iş. IMF'ye bankacıhk sektö- • Uluslararası Para Fonu'nun, 1.5 milyar dolarlık ikinci kredi dilimini serbest bırakmak için Türkiye'ye tarih vermediğini belirten Kemal Derviş, "Türk Teiekom Yönetim Kurulu'nda IMF'nin kuşkulan var. IMF'yi ikna etmemiz gerekiyor" dedi. Derviş, Teiekom Yönetim Kurulu'nun uluslararası kuruluşlarca benimsenmediğini söyledi. ründeki değişiklikleri ayrıntılanyla an- latılması ve bunlann kabul ettirilmesi gerektiğini söyledi. Uluslararası finans kuruluşlannın da Türk Teiekom Yöne- tim Kurulu'nu benimsemediklerini söyleyen Derviş, Türk Teiekom konu- sunda IMF'nin kuşkulannı gidermek zorunda olduğumuzu dikkat çekti. Der- viş, Türkiye'nin sunduğu ek niyet mek- tubunda bu konuda IMF'ye güvence verdiğini de anımsattı. Basın toplantı- smda, görüşmelerden tatminkâr olma- dığı gözlenen Derviş, ABD'dekı görüş- melerine bugün ve yann da devam ede- cek. Ankara tavır belirliyor Bu arada Derviş'in VVashington'daki temaslarının sonucu alınıncaya kadar "bekleme" karan alan hükümet, IM- F'nin tavnna göre neler yapılabileceği- ni belirlemeye çahşıyor. Türkiye ile IMF arasında ilişkilerin kesilmesi gibi "sert bir karar" hiçbir koşulda beklenmezken, dile getirilen bazı senaryolar şöyle: Teiekom'da yönetim değişikliği: IM- F'nin ikna edilememesi durumunda Te- lekom'un genel müdüryardımcılannın istenilen koşullar doğrultusunda özel sektörden atanması gündeme gelecek. Tartışmalann büyük ölçüde genel mü- dür düzeyinde olması nedeniyle hükü- met, IMF'yi ikna edebilmek için ikinci bir olasılık olarak, tbrahim Hakkı Alp- türk'ün yönetim kurulu başkanlığından çekilmesini isteyecek. IMF Telekom'u kabullenecek: IMF'nin toplantıyı erteleyerek yaptığı çıkışa karşın Derviş'in Washington'da yaptığı görüşmelerin ardmdan yeni Te- iekom yönetimini "kerhen" kabullene- bileceği kaydediliyor. IMF'nin Türki- ye'yi kendi haline bırakmayı göze ala- mayacağı belirtiliyor. Akademisyenlere göre, adı ne olursa olsun, yapılacak borç ertelemede kaybedecek bir şey yok Türkiye 20 yıDık alacaldı• Kozanoğlu, 20 yıl önceki dış borç krizinde Türkiye'nin dış borcunu ertelemeyen tek ülke olduğunu hatırlatarak o hakkını şimdi kutlanmasını önerirken Seviğ de bazı borçlar için 'ya moratoryum ya da para basmak' diyor. OLCAY BÜYÜKTAŞ IMF"nin. kredinin ikinci dilimini er- teleme tavn, Türkiye'yı IMF'siz çözüm arayışlanna itti. Farklı alternatifler üze- rine yoğunlaşan ekonomistler. para bas- maktan moratoryuma kadar bir dizi se- çenek önerdi. Doç. Dr. Hayri Kozanoğ- lu da, iç ve dış borçlann kategorilere ay- nlarak farklı uygulamaya tabi tutulma- sı gerektiğini dile getirdi. Bir kısım dış borcun hiç ödenmevebileceğini ileri sü- ren Kozanoğlu, iç borç için de faizlere yüksek vergi tahakkuk ettirilerek mora- toryum benzeri bir uygulama yapılabi- leceğini savundu. 1999 yılında yapılan stand-by anlaş- masının ardından programın uygulana- madığını ve sistemin çöktürîü dile geti- ren Kozanoğlu, şubat ve kasım krizin- den sonra yaşananlann boşuna olduğunu ifade etti. Bugün ya- pilabiür diye düşünülen moratoryum ya da ben- zeri uygulamalann ulu- «al ve uluslararası huku- ka göre yüksek mali- yeti olsa da o zaman yapılması gerektiğini anlatan Kozanoğlu, iç ••%•'< ve dış borç ödemele- ri için şu seçenekleri önerdi: - İç borçlar uzun vadeye yayılmalı, özellikle faizleri için yüksek vergi ta- hakkuk ettirilerek iç borç için morator- yum benzeri bir uygulama yapılabilir. - 1982'de dış borç krizi yaşanmış; Brezilya, Arjantin. Polon- ya gibi yüksek dış borcu olan tüm devletler borçla- nnı ertelemişti. Yalnız Türkiye, Özal'ın özel ser- maye sadakatinin yüksek- liği dolayısıyla borç erte- lemedi. Yani zaten bir 20 yıllık alacaklıyız. Bu ne- denle dış borçlan katego- rilere ayırabiliriz. - IMF, Dünya Bankası gibi mali kuruluşlann verdiği borçlar, onların sunduğu program başansız ol- duğu için hiç ödenmemeli. - Devlet, kasım krizinden sonra dış yükümlülükleri olan özel sektör borçla- nna garanti verdı. Oysa özel sektör ken- di sorumluluğunu taşımalı ve kamu. özel sektörün yükünü üstlenmemeli. - Ancak dış ticaretin finansma- nını sağlayan dış borçlar ödenmeli. Türkiye için, böyle bir uygulamadan doğacak riskin, en çok yabancı sermayeyi kaybetmek olduğuna dikkat çeken Kozanoğlu, zaten yaban- cı sermayenin kaçtığını ve zaten kaybedilecek çok az şey olduğunu da sözlerine ekledi. Prof. Dr. Veysi Seviğ, şu an Türkiye'nin içinde bu- lunduğu durum için mutlaka bir adım atması gerektiğine dikkat çekti. Yıl sonuna kadar iç borç stokunun 120 katrilyon liraya yaklaşacağını dile geti- ren Seviğ, "Hükümet, ya iç borçlann bir lasmını ödemeyecek ya iç borcu ka- patmak için dış borç alacak ya da para basacak" dedi. Dış borç bulmanın mümkün olmadı- ğını anlatan Seviğ, hangi yöntemi seçerse seçsin hü- kümetin çok dikkatli olma- sı gerektiğini savundu. Bugün en uygulanabilir yöntemin para basmak ol- duğunu ileri süren Seviğ, ancak piyasaya sürülecek paranın, çok iyi planlanmış bir vergi sistemi ile yeniden toparlanma- sı gerektiğini, aksi takdirderiskininçok büyük olacağını belirtti. Seviğ, koalisyon ortaklannın birbiri- ni suçlamak için pek çok unsura sahip olduklannı ve siyasi rant sağlamak is- teyecek herhangi bir ortağın koalisyo- nu bozabileceğini dile getirdi. NEW YORK T1MES GAZETESİ Bushyönetimi Türkiyef yi zarara uğrattı Ekonomi Servisi - New York Times gazetesi. Bush yönetimindeki ABD hükümetinin. uygulanan dış politika sonucunda Türkiye ve Arjantin'de ortaya çıkan sorunlann. yine aynı hükümetçe "alarm verici" bulunduğunu iddia etti. ABD'li New York Times Gazetesi'nin dünkü sayısında yer alan bir haberde, Bush yönetiminde uygulanan pek çok politikanın ABD eski Başkanı BU1 Ctinton dönemindeki politikalarla paralel olduğu iddia edildı. İç politika. ekonomi ve dış politikadan birçok örneği eleştiren gazete, dış polıtikada Bush yönetiminin. ekonomileri güç durumda olan ülkelerin kurtanlmasına karşı gösterdiği direnişi terk etmek zorunda kaldığım söyledi. Buna örnek olarak, Bush yönetiminin ABD Başkanı Bush. IMF'nin Türkiye için hazırladığı acil kredi paketine itiraz etmemesini gösteren gazete, bu çerçevede IMF'nin eski danışmanı, Berkeley Üniversitesi öğretim üyelerinden Barry Eichengreen'in görüşlerine yer verdi. Eichengreen, Bush yönetiminin piyasalann kendi yolunu bulmalan yönünde dürtüsel bir isteği olduğunu, ama bu politikanın artık doğru bulunmadığını belirtti. "Ancak, arnk Türkiye'de ve Arjantin'de bunun sonuçlannı alarm verici buluyorlar" değerlendirmesini yaptı. BURHAN ŞENATALAR Borçlar ödenebilir durumdaMoratoryumun gündeme gel- mesi için iç ve dış borçlann öde- nemez noktada olması gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Btırhan Şena- talar, Türkiye'nin henüz o nokta- da olmadığını, o noktaya gelene kadar zorunlu konsolidasyon uy- gulanabileceğini söyledi. Borçlann ödenemez noktada ol- madığını vurgulayan Şenatalar, eğer o noktaya gelinirse öncelikle taraflann karşüıklı ve gönüllü ola- rak vade uzatmaya gitmesi gerek- tiğini anlattı. "Zaten kısa bir süre önce takas yapıldı. Eğer gerekirse, aynı şey yine yapılabilir. Yani dev- lete borç verenler, gönüllü olarak vadeyi uzatabflir. Ama bunun bede- U de diğerinden daha ağır ohır" di- yen Şenatalar, zorunlu konsolidas- yonun da ikinci adım olabüeceği- ni belirtti. Devletin tek taraflı ola- rak borcunun vadesini uzatabüe- ceğini ifade eden Şenatalar, bunla- nn çözüm olmaması durumunda moratoryumun düşünülebileceğini ancak bu seçeneği ciddi bulmadı- ğını söyledi. YASED: IMF, Türkiye'nin geleceğine inanıyor Telekom'a çözüm bulunıır Ekonomi Servisi - Ya- bancı Sermaye Derneği (YASED) Yönetim Ku- rulu Üyesi ve Credit Ag- ricole Indosuez Türk Bank Genel Müdürü Gilles Serra, IMF'nin Türkiye'nin geleceğine inandığını belirterek IMF ve Türk hükümeti- nin Teiekom konusunda herkes için kabul edile- bilir bir çözüm bulaca- ğmı söyledi. Serra. her ülkenin po- litikasının farklı olduğu- nu. Türk hükümetinin en iyisini yaptığına inandığını kaydetti. YASED Yönetim Ku- rulu Üyesi ve Procter and Gamble Genel Mü- dür Yardımcısı Nutld Aksoy da, Türkiye'de zarar eden yabancı ser- maye olmadığını söyle- di. YASED'in geçen ha- ziran ortasında yaptığı 2001 yılı Barometre araştırmasının sonuçla- n, Yönetim Kurulu Baş- kanı Faruk Yöneyman tarafından bir basın toplantısıyla açıklandı. YASED Barometre II Haziran 2001 sonuçla- nnın, "yabancı yaünm- cılann Türldye'de mev- cut ekonomik ortama ve geleceğe bakışlannda henüz yeteıü ohnaniak- la birükte belirli bir iyi- leşme olduğunu" göster- diği bildirildi.YASED üyelerinin yüzde 32'si büyümenin hızlanacağı- nı, yine yüzde 32'si ya- vaşlamaya devam ede- ceğini, yüzde 36'sı da aynı kalacağı yönünde görüş bildirdi. Hükümetten iyimser YASED üyelerinin tahminleri şöyle: - GSMH artışı 2001 vıl sonu için yüzde eksi 3.9,2002 yüzde 3.37. - Tüketici fiyatlan endeksi yıl sonu tahmini yüzde 64.53,2002 yüzde 37.86. - Toptan eşya fiyatlan endeksi 2001 yılı sonu için yüzde 67.76, 2002 sonu için yüzde 34.48. - Dolar kuru 2001 yıl sonu için 1 milyon 388 bin 673 lira, 2002 için 1 milyon 842 bin 512 li- ra. - 3 ayük faiz oranlan 2001 yıh sonu için yûz- de 68.11,2002 yıh sonu için yüzde 41.68. Patronlardan lise ve dengi okullara coğrafya kitabı TUSIAD'dan çağdaş eğitime katkı Ekonomi Servisi - Türk Sanayicileri ve Işadamlan Derneği (TÜSİAD), lise ve den- gi okullar için yardım- cı kitap olması amaçla- nan coğrafya kitabı ha- zırlattı. Başkanlığını Nuri Çolakoğlu'nun yaptığı Sosyal İşler Komisyo- nu tarafından çağdaş bir anlayışla hazırlanmış coğrafya kitabının bir örneğinin, TÜSİAD he- yetinin geçen günlerde Ankara'da yaptığı te- maslar sırasında Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğluna sunul- duğu kaydedildi. TÜSİAD heyetinin Ankara"daki görüşme- leri sırasmda Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer ve Başbakan Bü- lentEcevit'e de sunulan coğrafya kitabıyla ilgi- li çalışmalann bu ay so- nunda tamamlanacağı ve basına tanıtılacağı belirtildi. Son ve güncel bilgi- lerle donatılmış kitapla ilgili olarak Talim Ter- biye Kurulu'na başvu- ru yapıldığı da bildiril- di. Alternatif cografya 'Coğrafya 2001' adı- nı taşıyan kitap küresel coğrafyayı anlatmayı hedefliyor. Kitabın amacı, "yeni bir anlayış- la küreselleşen Dünya coğrafŞ asını anlatmak" olarak ifade ediliyor. Kitapta, Anadolu'da kurulan devletler ve bu devletlerin coğrafyası ele alınıyor. Anadolu'da köle ve gayrimüslim ve Müslü- man topluluklann göç hareketleri, Urfa kont- luğu, Kilikya Ermeni prensliği gibi tarihi olu- şumlar haritalarla açık- lanıyor. Kitapta, Anadolu'da- ki dil mozaiği, resmi sa- yım sonuçlan dikkate alınarak anlatılıyor. ÇİFTÇİ DOSTU SADULLAH USUMİ Süt Üreticisinin Hali Felaket Türkiye'nin ekonomik bir krize sürüklendiğini ar- tık hepimiz çok iyi biliyoruz. 60 milyondan fazla in- sanımız yarı aç yarı tok yaşam savaşımı veriyor. Belli bir azınlık krizin sadece lafını ediyor. Ancak, kasalarını eskiden olduğu gibi doldurmaya devam ediyor. Bu kesim için kriz sadece dedikodu mal- zemesinden ibaret. Dünyanın hemen bütün ülkelerinde zaman za- man krizler yaşanıyor. Ama bu ülkelerde sıkıntılar paylaşıldığı için yük sadece bir kesimin üstüne yüklenmiyor. Krizler hem kısa sürüyor hem de çok büyük bir tahribat yapmıyor. Türkiye'de işin daha acı yani, hükümetlerin vur- gunculara rahatlık yaratacak politikalar izlemesi. Bugüne kadar işadamlarının bütün istekleri, TÜ- SlAD'ın yayımladığı emimameler doğrultusunda aynen uygulandı. Ortalarda IMF ve Dünya Bankası'nın ismi dola- şıypr, ama talimat işadamlarından geliyor. Ömeğin, milyonlarca çiftçimizin geçim kaynağı olan şeker fabrikalarının kapılarını özelleştirmeye açan güç sadece IMF ve Dünya Bankası değil. Her özelleştirmenin arkasında mutlaka iş çevrele- ri var. Tekel'in parçalanarak yok edilmesinin planlarını da özel sektör temsilcileri yapmadı mı? Türk ekonomisini allak bullak eden kararların alınmasında özel sektörün payı ınkâr edilebilir mi? • • • SEK, Et ve Balık Kurumu, Yem Sanayii gibi pi- yasalarda fiyat dengesi oluşturan ve hem üretici- yi hem tüketiciyı özel sektöre karşı koruyan kurum- ları kimler sattırdı? Şu anda kimlerin elinde? Milyonlarca süt üreticisi can çekişiyor, hayvan- cılık bittı. Yurdumuza kaçak hayvan gırmese ete ve süte hasret kalacağız. Peki neden bu hallere düştük? Hemen belirtelim ki, en önemli nedeni 'özelleş- tirme'dlr. özelleştirmeadı altında ülkemize tam bir soygun düzeni getirildi. Milyonlarca hayvan üreticisi geceli gündüzlü ça- hşıyor... Ama hemen hepsi iflasın eşiğinde... Borç- larını ve banka kredilerini ödeyemiyor. Buna kar- şıhk süt sanayicileri büyük paralar kazanıyor. Bazı süt sanayicileri "Yatınm yaptık, elbette ka- zanacağız" diyor. Buna kimsenin bir itirazı olamaz. Yatınm yapmışlarsa, emekleri varsa elbette kaza- nacaklardır. Ama bize göre, insanların hakkından fazlasını kazanması, hele başkalarının hakkına el atması haksızhktır. Şimdi et ve süt piyasalannda büyük bir haksız- lık var. Aynı kaderi paylaşan sanayiciler akıl almaz paralar kazanırken üreticiler perişan oldu. Süt üreticileri belki de cumhuriyet tarihinin en kö- tü günlerini yaşıyor. Geçen yıl süt alım fiyatlan 200 bin liraydı. Bu yıl gene 200 bin lira olarak belırlen- di- < ,.t-c,.,| Oynanan oyun şu: •. • - -.. , 2000 yılı başında 200 bin lira olan süt alım fiyat- lan kısa bir süre sonra 150 bin liraya düşürüldü. Üreticiler tepki gösterince fiyatlar yeniden 200 bin liraya çıkarıldı. Ancak bu da uzun sürmedi. fiyatlar tekrar 140 ile 160 bin liraya çekildi. Temmuz ayı başında ye- ni bir zam daha geldi. Ancak verilen yeni fiyat da 200 bin lirayı geçemedi. Halbuki 1 kilo sütün ma- liyeti 300 bin lira. Üreticiler de en azından 350 bin lira fiyat bekliyoriardı. Önümüzdeki aylarda yeni bir zam gelmezse üreticiler kilo başına en azından 150 bin lira zarar edecekler. Buna karşıhk süt sanayicileri en çok 250 bin li- raya mal ettikleri sütü 800 bin liraya satacaklar. Peynir, tereyağı ve yoğurt piyasalarında da du- rum farksız. Böylece süt üreticileri batma noktası- na geldiği halde tüccar ve sanayiciler çuvalla pa- ra kazanıyor. Ayrıca yem fiyatlannın kilosu da 1 -2 ay içinde 120 bin liradan 200 bin liraya kadar fırladı. Oysa üreticilerin ayakta kalabilmesi için 1 kilo sütün kar- şılığında 2 kilo yem alabilmesi gerekir. Bu nedenle hayvanlanmızın sayısı her geçen gün biraz daha azalıyor. Eğer böyle giderse birkaç yıl içinde üreticiler hayvanlarını kasaba vermek zo- runda kalacaklar... Türkiye'de hayvancılık tarihe karışacak. Bu konuda birkaç kez yazı yazdık, ilgi- lileri uyardık, ama ne yazık ki umut verici bir sonuç alamadık. ...Işimiz Allah'a kaldı. Deri işçileri grevde Tûrk-lş'e bağlı Türkiye Deıi-İş Sendikası ile Türkiye Deri İşverenleri Sendikası arasında 4 avdır süren top- lu iş sözleşmesi görüşmeleri anlaşmazJıkla sonuçlan- dL Grev karannın işjerierine asüması nedenrvle Tuz- la Sanayi Bölgesi'ndeki Karacan Deri Fabrikası önün- de gerçekleştirilen kitlesel basın açıklamasında konu- şan sendikanuı Tuzla Şube Başkanı Cemal Taşkın. de- ri işcüerinden. kazanılmış haklanndan fedakâıiık et- melerinin istendiğini vurgulayarak grev karannın Tuzla Organize Sanayi Bölgesi'nde 31 fabrikaya asıl- dığuu söyledi. Taşkın, işverenden çağn geunemesi ha- linde, toplam 1100emekçinûı greve başlayacağuu söv- ledL (Fotoğraf: GÖZDE AKGÜNGÖR) KESK'ten Sezer'e ^eto'çağnsı • tstanbul Haber Servisi - Kamu Emekçileri Sendikalan Konfederasyonu (KESK) lstanbul Platformu üyesi bir grup, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e. "Kamu Görevlilen Sendikalan Kanunu"nu veto etmesi için faks çekti. Tünel'de toplanan grup. çeşitlı sloganlar atarak Galatasaray Postanesi önüne kadar yürüdü. Burada ıslık ve alkışlarla protestolannı sürdüren emekçiler adına açıklama yapan platform sözcüsü Rıza Dalkılıç, toplusözleşmeli, gre\li bir yasa talebiyle mücadele yürüttüklerini belirtti. Açıklamanın ardından grup. Sezer'e yasayı veto etmesi için faks çekti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle