23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 31 TEMMUZ 2001 SAU HABERLER BUGIJN ALİSİBMEN Sağdan Sol Yaratmak Kimilerineyalnızca ekonomik gibi görünen, oysa toplumsal yaşamın bütün yönlerini kap- sayan, geçirmekte ya da bir türiü geçireme- mekte olduğumuz kriz, sistemin iflasının ila- nıdır. Duaım böyle olunca, siyasi yapılanmada- ki hareketlilik ile krizin aynı döneme rastlama- sına şaşmamak gerek. Türkiye yeni bir döneme giriyor. Artık eski alışkanlıklar, eski tercihler bitti. Bugünkü kriz- de sorumluluğu olan eski siyasi kadrolar da kaçınılmaz otarak saf dışı kalacaklar. Yeni oluşumun yıldız isimleri Recep Tayyip Erdoğan ile Kemal Derviş. Kemal Derviş şimdilik siyasi tercihini veya örgütlenme girişimini açıklayabilecek durum- da değil; şu anki işlevi buna elvermiyor. Maceranın nasıl biteceği bilinmeden de Sa- yın Derviş'in gelecekteki siyasal şansının ne olacağını kestirmek zor. Kamuoyunda olumlu bir izlenim bırakan Derviş, ekonomik gidişten yıpranmadan, po- pülaritesini koruyabilecek mi? Bu soruya şimdiden yanıt vermek çok zor. ••• Ama görünen o ki sağda Recep Tayyip do- ludizgin gitmekte. Tayyip Erdoğan ekibi, de- ğişik bir söylem ile biriikte geniş bir sağ taba- nı kucaklamayaçalışıyor. Hattakimi kurmay- lan ve yakınları, sol görüşünden ödün verme- yen, ciddiliği ve dürüstlüğü müsellem hoca- lara bile, biriikte çalışma önerisi götürüyorlar ve doğallıkla olumsuz yanıt alıyorlar. Bu girişimlerin Tayyip Bey'in bilgisi içinde olup olmadığını söylemek olanaksız. Bu arada, AB'nin Türkiye'deki temsilcisi Karen Fogg, bir gazetede yayımlanan ilginç söyleşisinde, Tayyip Erdoğan'ın, solun boş bıraktığı alana yöneldiğini ileri sürüyor. Bu görüşüne gerekçe olarak da sağın siya- si ve ekonomik liberalizmden yana olmasını gösteriyor. Avrupalının Türkiye'ye şabloncu bakışının bütün yanılgılan bu görüşte de yer alıyor. Türkiye'de elli yılı aşkın sürenin çok büyük bölümünde, iktidarda olan sağın hiçbir kana- dı, siyasi liberalizmi savunmuş değildir. Laik- liğe karşı takıyyelerden biri olarak kullanılan siyasi liberalizm sloganı kimseyi kandırmasın! Tayyip Hareketi'nin siyasal liberalizm ile uzak- tan yakından bir ilişkisi yoktur ve olamaz. Tayyip'e bel bağlayarak sağdan solun işle- vini görecek bir hareket beklemek pek ger- çekçi olmasa gerek. ••• Türkiye'de sol veya orta solun, geçmişin slogan ve yörrtemleriyle ortaya atılamayaca- ğı da bir gerçek. Öyle anlaşılıyor ki Erdal Inönü bu gerçeği görmüştür ve yeni bir yapılanma, yeni görüş- ler, yeni öneriler istemektedir. Erdal Bey'in öncülüğünü yapacağı hareke- te Türkiye'de potansiyel bir talep olduğunu yadsıyamayız. Ama bu olgu, başarının ve il- ginin garantisi olarak da algılanmamalıdır. Nitekim Inönü'nün çevresinde, yeni hare- keti de görüşleri, sloganları, kadrolarıyla es- kinin bir devamı haline getirmek isteyenlerin olduğunu herkes görüyor. Eğer bu kadronun görüşleri egemen olur- sa yeni oluşumun fazla bir anlam taşımaya- cağını söylemek kehanet olmaz. Eskileri de kucaklayan yeni bir kadrolaş- ma, eski birikimlerin ve kazanımların da sa- hibi olan, ama yeni çözümler öneren yeni bir görüşün yaşama geçmesi halinde, soldaki boşluğu bu hareket doldurabilir. Ama burada da büyük bir tehlike var. "So- lun sloganları eskidi" düşüncesinden yola çı- karak yine sağdan gelen kadro ve görüşler- le yeni bir sol yaratılmaya çalışılırsa sonuç Yeni Demokrasi Hareketi'nin seçimde sıfıra düşen kaosu ile aynı olur. Sağdan sol yaratma çabası nafiledir. Hilal ve 5 yıldız figürii seçildi SP ambleminde Islami referans ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Saadet Partisi (SP) yönetimi, parti amblemi olarak. birçok anlamı içinde ba- nndıran 'hilalve5yıldız' figürünü seçti. Hilal sembolünün sağa yöne- lik bakan açık uçlan karşısında parlayan 5 yıldız, amblem olarak belirlendi. Amblemdeki semboller, kırmızı ze- min üzerinde beyaz ola- rak yer alıyor. SP kulislerinde amb- lem üzerinde farklı yo- rumlar yapıldı. 5 yıldı- zın, 'MÜlli Görüş' ide- olojisini temsil eden ve 4'ü kapatılan 5 partiyi sembolize ettiği de be- lirtildi. Necmettin Erba- kan'ın gûdömünde si- yaset yapan Milli Ni- zam Partisi, Milli Sela- met Partisi, Refah Parti- si ve Fazilet Partisi ka- patıldı. Milli Görüş'ün beşinci partisi SP'nin amblemi de, bu yönüy- le, tarihte kurulan 16 Türk devletini simgele- yen Cumhurbaşkanlığı forsundan esinleniyor. Bazı SP'liler ise 5 yıldı- za, 'İslanıın 5 şartını simgelemesiyle' sıcak bakıyor. Hilal sembolü, RP ve FP'nin amblem- lerinde de yer almıştı.. SP sanal ortamda Bu arada, SP. internet sitesi kurdu. SP'nin, 'wmv.saadetparti- si.org.tr' ve 'www. sp.org.tr' adlanyla açtı- ğı sitede, kırmızı zemin üzerine beyaz büyük harflerle'Saadet Partisi' yazarken hemen altında "yeniden büyük Türki- ye'ye doğru™ Devir ar- nk Saadet devridir" slo- ganı yer alıyor. Sitede, Genel Başkan Recai Kutan' ın ve parti- li diğer milletvekilleri- nin Türkçe ve tngilizce özgeçmişleri, e-mail ad- reslerinin yanı sıra par- ti programı, tüzüğü ile yöneticilerin listesi bu- lunuyor. Erdoğan'ın liderliğini yaptığı Yenilikçilerin temel ilkeleri 'Türkiye Projesi' raporunda toplandı Şartlîir şeriata uygunBÜLENT SARIOGLl ANKARA - Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki yeni oluşum hareke- tinin temel ilkelen Türkiye Projesi" adlı raporda toplandı. Gazetecilerle röportaj yapmaktan kaçınan Tayyip Erdoğan'ın da bu kitapçık üzerinde çahştığı ve yeni oluşuma yöneltilen birçok soruyu bu kaynaktan yanıtla- yacağı öğrenıldi. Yeni oluşum hare- ketinin temel ilkelerinde, "Türidye şartlaruıın şeriat devletine uygun ol- madığı. stratejik koşullara duyartı je- odemokrasi kavramT gıbi ilginç sap- tamalar yer ahrken "Erbakan mode- li, tslamın karikatürüdür. Varlığımı- zın temel şartı Ban'\ı anlamaktr" de- nildi. "Erdemliler hareketinin başu- cu kttabı" olarak nitelenen 63 sayfa- lık rapordan alıntılar şöyle: 'Mollalar devleti olmaz': îde- olojilerin ve dinlenn de\ letı olamaz, fakat dine ve dindarlara saygılı olma- yaıı ve keza dınsizlere saygısı olma- yan bir devlet demokratik olamaz. Dinin ve seküler ideolojilerin de\ let- lerinin olabileceği fikri reddedilme- lidir. Politikacı. dindarîaradına koıııı- şabilir. fakat din adına konuşamaz. Partimizin, "Devleti kim yönefmeli- dir, din adamlan nu, bilim adamlan mı, siyaset adamlan nu" sorysu kar- ErdOğanm başUCU raporu:Basınlagörüşmektenkaçınan Tayyip Erdoğan, danışmanları tarafından hazırlanan raporu çahşıyor. 'Erdemliler Hareketi 'nin başucu kitabı' olarak nitelenen 'Türkiye Projesi'adlı kitapçıktan: • 'İslam devleti' veya 'şeriat devleti'modeli Türkiye'nin şartlarına uygun değildir. • Türkiye'nin stratejik zaruretlerine uyumlu, duyarlı,jeo- demokrasi modeli. • Erbakan modeli, İslamın karikatürüdür. • Varhğımızm temel şartı Batı 'yı anlamak. • Kapitalizme alternatif ekonomi rejimi yoktur. • Kürt sorunundan dolayıyaşanan acı gelişmeler, aile içi bir zina, bir seküler barbartıktır. şısındaki cevabı ve turumu açıktır: Siyaset, siyaset adamlannın işidir. Partimiz. bir mollalar devletine veya bilim adamları devletine karşıdır, çünkü bu iki siyaset etme tarzı da de- mokrasıye aykındır. Türkiye'de Müslüman devlet mo- delinin icrasını sağlayacak bir molla- lar sınıfı yoktur ve bu yüzden "İslam devletT veya "şeriat devleti"* modeli Türkiye'nin şartlarına uygun değil- dir. Erbakaii: Erbakan hareketinin polıtık luışatta dini argümanlar kul- lanması. onu ideoloji konumuna dü- şürmüştür. Erbakan hareketinin top- luma sunduğu İslam, Türkiye'de ya- şanan gerçek İslamın karikatürüdür. Batl'yi anlamak: Partimiz. kö- rü körüne düşnıanlık ve bağlılık ye- rine. Batı'yı aniamamız gerektiğine inanır. Batfyı anlamak zorundayız, devlet ve toplum olarak varlığımızı sürdürmemizin temel şartlanndan bi- n budur. Jeodemokrasi: Türkiye. soyut demokratik ılke ve fikirleri toplumu- muza dayatma yolunu tercih etmek yerine, toplumumuzun şartlarına. vicdanına uygun bir demokrasi anla- yışını benimsemelidir. Partimiz. insa- nımızm vicdanına hitaben bir de- mokrasinin inşasında. Batı 'nın fark- lı demokratik geleneklerinden ilham alır ve bu konuda eklektiktir. Partimiz jeodemokrasiye inanır. Jeodemokra- si. jeopolitik demokrasidir. Jeode- mokrasi. içine konulacağı kabın stra- tejik zaruretlerine ve şartlanna uyumlu \ e> a dııyarlı demokrasidir. KÜrt SOrunU: Türkiye bir "otan- tik" (kendiliğinden) etnisiteler ülke- sidir, bir "ırklar" ülkesi değil. Dev- letimizin muhatabı olan halk. Os- manlı'dan Cumhuriyete miras kalmış bir halktır. Cumhuriyet bir rejim de- ğişikliğinin adıdır, Osmanlı'nın yö- nettiği halkı miras almıştır. Siyasi DYP, el sıkmazken şimdi kızlan öpen Erdoğan'ın türbanlı eşinin açılacağını öne sürdü: Yakında tango da yaparlar. ^ ü J JLÇUler, '\'enilikçi" gnıbun lideri Ta»ip Erdo«an"ı \e değişinıini cn çok eleştiren Ûder oldu. • DYP,' Yenilikçileri' işadamı Cem Boyner tarafından kurulan, ancak bir varlık gösteremeyen Yeni Demokrasi Hareketi'yle karşılaştırdı. Erdoğan, değişim mesajlan nedeniyle üstü örtülü olarak "oportünizm"le suçlandı. ANKARA (ANKA) - DYP. yeni oluşumun lideri Rertp Taj^ip Erdoğan a yönelik üslubunu her geçen gün sertleştiriyor. DYP'nin iniernet adresinde yapılan bir yorumda Erdoğan'ı kızdıracak değerlendirmelerde bulıınuldu. "Cem Boyner'i Valnız Bırakanlar" başlıklı yazıda Erdoğan'ın başını çektiği oluşum; geçen yıllarda işadamı Cem Bovner tarafından kurulan, ancak bir varlık gösteremeyen Yeni Demokrasi Hareketi ile karşılaştınldı. Erdoğan'ın da Boyner gibi başansız olacağı savunulan sayfada. Erdoğan'ın değişim çabalan da hedef alındı. "Venilikçiler"den "eskicrier diye söz edilirken Erdoğan. değişim mesajlan nedeniyle üstü örtülü olarak "oportüniznTle suçlandı. Sayfada Erdoğan'ı kızdıracak şu ıfadelere yer verildi: "Sokaktaki genç kızlan yanaklanndan öpen Saym Boyner'i hiç kimse yadırgamıvordu, çünkü o hiçbir zaman kadın eli sıkmanın \eva bir kadını yanaklanndan öpmenin günah olduğunu söylememişti.. Ama Savın Bovner "in yaptığını Sayın Erdoğan yapıp da sokakta gördüğü genç kızlan şapır şupur öpünce yadu-ganıyor. Avıp oluyor- Vâdırganıyor, çünkü daha bir kaç ay öocesine kadar günah diye kadın eli bile sıkmıyordu... Yann bir gün de türbanlı eşini sırü açık elbiselerle sosyete düğünlerine götürüp tango yaparken görürsek biz hiç şaşırmayacağız... Şaşırma\ acağtz. çünkü oportünizmde her şey mübahür..." Ajyon 'da tüzük veprograma son şekli verilecek Yenilikçiler toplantyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-FP'nin kapatılma- sının ardından Gelenekçi- lerden aynlarak parti kurma çahşnıalannı sürdüren Ye- nilikçiler, Recep Tayyip Er- doğan'ın başkanlığında 1-3 Ağustos tarihlerinde Af- yon'da bir araya gelecekler. Toplantıya, 60 dolayında milletvekilinin yanı sıra işa- damı, akademisyen. sanatçı ve çeşitli meslek gruplann- dan yaklaşık 150 kişilik ku- rucular kurulurıun katılma- sı hedefleniyor. Erdoğan başkanlığmdaki Yenilikçi oluşum, partileş- me çahşmalarını hızlandır- dı. Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlık yapacağı toplantı- da, yaklaşık 10 gün önce Uludağ'da Sıvas Bağımsız Milletvekili Abdüllatif Şe- ner başkanlığındaki komis- yonun yazdığı tüzük ve programa son şeklinin veri- leceği bildirildi. Hesaplar Yenilikçiler, şu anda 55 milletvekili görülmekle bir- iikte ANAP kongresinin ar- dından gelecek katılımlarla 60"ı geçmeyi hesaplıyorlar. 60 dolayında milletvekiliy- le biriikte akademisyenler. sanatçılar, toplumda başarı kazanmış kadın temsilciler, işadamlan ve yetenekli gençlerden oluşan 150 kişi- lik kurucular kurulu hedef- leniyor. Yenilikçilerin, ağustos ayının ilk veya ikinci hafta- sında partileşme çahşmala- rını tamamlayaeakları ve kuruluş dilekçesinin Içişle- ri Bakanlığı'na sunulacağı bildirildi. DYP'de, Erdoğan suçlanırken, "Tür baıuı eşi Emine Erdo- ğan'ısırtı açıkelbiselerle sosyetedüğünlerine götürüp tan- go yaparken görürsek şaşırmayacağız" göriişü savunuldu. SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR meşruiyet, ideolojilere dayanılarak değil. toplumun otantik realitesine dayanılarak hak edilebilir. Etnisite bir vakıa; ırkçılık ve ulusçuluk bir ide- olojidir ve halk vicdanında karşılık- lan yoktur. Irk değil, etnisite.- Kürtier bir azınhk değildir, "Kürt" ve "Türk" kavramlan bir ırka değil. bir otantik etnisiteye imada bulunur. Kürt soru- nu, halklar arası bir sorun değil, dev- letin resmi "milliyetçr veya "Türk- çü" elitleriyle Kürtçü elitleri arasın- da bir sorundur. Başka bir şekilde di- le getirmek gerekirse Kürt sorunu, ırklar arası bir sorun değil, farklı "ulusçuluk" ideolojileri arasında bir sorundur. GÜneydOğU Olaylari: Parti- miz, Türkiye'nin bu sorundan dola- yı yaşadığı acı gelişmelerin, devlet elitleriyle bir Kürt devleti kurmak is- teyen Kürtçü elitler arasında yaşan- mış aile içi bir zina, bir seküler bar- barlık olduğuna inamr. Partimiz "devlet kurma hakkını" bir insan hakkı olarak görmez. Evrensel ide- olojinin mensubu olduğunu iddia e- den eiitlerin. sıra Kürtlere geldiğin- de "Kürtçülüğe" destek sağlamalan, ilgi çekici bir fenomendir. Partimiz, Kürt sorununun Paris'te. Berlin'de, Londra veya Washington'da değil, Ankara'da çözülebileceğine inanır Devletin misyonu: Devletin, bir iktidar örgütü olması dolayısıyla düşmanlan yoktur, çıkarlan vardır. Partimiz hukuk devletinden yanadır, devletin hukukundan yana değil. İde- oloji devleti değil, ideolojilerin talep- lerine açık devlet. Türkiye'de devletin misyonu. Osmanlı devletinin Ortado- ğu'da bıraktığı iktidar boşlugunu dol- durmak olmalıdır. 'Üniter toplum Olmaz': Parti- miz, üniter toplum fikrini reddeder, çünkü toplum ontolojik bakımdan ve toplum olması dolayısıyla heterojen- dir. Toplum farklılıklardan oluşur. Ho- mojen toplum fikri despotiktir. Dev- let, üniter toplum adına, vatandaşlan- nın "vatandaş" kimlikleri dışmdaki kimlikleri belirleyemez, tanımlaya- maz ve belirli bir kimliği dayatamaz. ABD'nln Çlkarlari: Türkiye'nin, ABD'nin muhtemel gelecekte, Orta- doğu'da menfaatlanna en uygun ülke olacağı açıktır. Çünkü ABD, Ortado- ğu'daki menfaatlannı Arap hanedan- lara dayandırmıştır ve bu ülke halkla- n arasmda giderek yükselen demok- rasi talepleri karşısında bu hanedan- lıklar yıkılabılırler. Seçilmiş diktatörler: Demok- rasinin önündeki engellerden biri de seçilmiş diktatörlerin yönettiği sivil siyasi oluşumlann iç rejimleridir. Se- çilmiş diktatörler ve diktatörlük red- dedilmelidir. Demokrasi isteniyorsa, öncelikle oligarşik parti ve sivil ku- rum rejimlerinin önüne geçilmelidir. Halk kapitalizmi: Mevcut şart- larda kapitalizme alternatif bir ekono- mi rejimi yoktur. Sosyalist ekonomi fikri artık çökmüştür. Cebimizdeki pa- rayı kontrol edenler, hayatımızı ve fi- kirlerimizi de kontrol altında rutarlar. Partimiz, bütün ekonomik alanı kapsa- masa da bir "halkkapitalizminin" kıs- men uygulanabileceğine inanm Ne kadar değişim: "Mutiakde- ğişme" fikri yanlıştır. Mutlak değışme kaos ve karmaşadır. Hayatın devam edebihnesi, bir şeyin varhğını sürdü- rebilmesi için değişmenin kısmi ol- ması kaçınılmazdır. Partimiz, "dev- rimci" siyasi modellerin. müstakbel rejim, toplum \e düzenleri için, mut- lak bir değişmeye kesin bir referans noktası sağlamak amacıyla bir nötr "s±r" noktası, bir "nötr" başlangıç noktası bulabilecekleri yolundaki fi- kirlerini reddeder. O, bu reddiyeyle "devrimci" değildir. oralcalislar@yahoo.com Ne kadar Türk erkeği son yıllarda bıyığını kesmiş, bunu saptamaya ça- lışıyoruz. Hürriyet gazetesi birinci sayfasına çıkardığı haberinde, Or- han Gencebay'dan Ertuğrul Öz- kök'e uzanan bir bıyık tartışması başlatmış. Son yıllarda bıyık kesme- nin arttığını ifade eden haber, bu eği- limi Özkök'ün başlattığı saptamasın- da bulunuyor. Oktay Ekşi ve Levent Kırca ise bu değişimi pek umursa- maz bir hava içindeler. Bu bıyık kesme işi ne kadar an- lamlı bir haber orası çok tartışmalı. Ancak, bıyıkla uygariık arasında bir ilişki bulunduğu konusunda son yıl- larda bir fikir oluştu. Bıyığını kesen- lermedeni, kesmeyenlerdegelenek- çi ya da tutucu sayılıyorlar. Eskiden, solcular Stalin bıyığı bırakırlar, ülkü- cüler ise sarkık bıyığı tercih ederier- di. Bu geleneği hâlâ devam ettiren- ler olsa da artık böyle bir aynmın kal- madığını söyleyebiliriz. Hakiki Türk erkeği eskiden bıyıklı olurdu. Zaman bunu da eskitti. Artık Bıyık Kesmek, Gay Kovalamak çevrede bıyıksız çok sayıda hakiki Türk erkeği görebiliyoruz. Hatta ba- zı bıyıklılann erkekliğini tartışanlar bi- le var. Bıyık tartışması erkekler açı- sından bir imaj sorunu olarak varlığı- nı koruyor. Entelektüel erkekler ise sakalı seçiyorlar. • • • Osmanlının son yıllanna baktığı- mızda sakalın çok önemli bir erkek- lik unsuru olduğunu görürüz. O yıl- lardaki bütün resimlerde özellikle pa- şalann sakallı olduğunu söyleyebili- riz. Bıyığını yavaş yavaş kesen Türk erkeğinin son yıllardaki önemli hata- larından birinin Kuşadası'na gelen "gay'ieri kovalaması olduğu söyle- niyor. Iddiaya göre Türk erkekleri ve bun- lann en erkeği olan Kuşadası Emni- yet Müdürü, atalarımızın kanlanyla sulanmış toprakları gaylerin yani eş- cinsellerin kirletmesini istememişti. Bıyıklar kesilmiş ama, erkeklik elden gitmemişti. Böyle bir gerilemeyi Türk erkeği kabul edemezdi. • • • Işin ilginç tarafı bıyık kesme habe- rinin çıktığı gün, artık zengin eşcin- sellerin Türkiye'ye gelmeyeceği de duyuruluyordu. Haberin başlığı ise "Turizme bir milyon dolarlık hançer" şeklindeydi. Yani erkekliğımiz bize her zaman olduğu gibi pahalıya mal olmuştu. Şimdi bunun üzüntüsü için- de eşcinsel turjst yolu gözlüyoruz. Bu gelişme Öksüz'ün Telekom ko- nusundaki efelenmesine benzedi. Öksüz de bir Türk erkeği ve bir Türk bakanı olarak atalarımızın kanıyla su- lanmış topraklarda yabancı egemen- liğine izin vermeyeceğini söylemişti. Bu efelenme Kuşadası efelenmesin- den daha pahalıya mal oldu. 25 mil- yar dolarlık bir kayıptan söz edildi. Öksüz yaptığına pişman oldu mu bilemeyiz. Ancak artık sesi çıkmıyor, çünkü bakanlık görevi sona erdirildi. Şimdi hep biriikte Batı'dan gelecek parayı bekliyoruz. tıpkı Kuşadalıların eşcinsel turistleri beklediği gibi. Bı- yıklan kestik, yolları açtık ama yine de erkeklik bizde kaldığı için her fır- sat çıktığında, "serde erkeklik var" deyip ortalığa atılıyoruz. Sonra... Sonrası acı ve pişmanJığa dönüşü- yor. ••• Türk erkeği, bıyığını kesmek iste- yen modernleşmecilerle, sakalını bı- rakıveren entelektüellerin arasında sıkışmış durumda. Bıyığını kesse modemleşecek, ancak sakallı ente- lektüeller ise başka bir Batı görünü- şüyle karşısına çıkacaklar. ışin aslı bazılarına göre şekilde de- ğil, içerikte. Adam bıyığı kesse ne olacak, sakalı bıraksa ne olacak di- ye düşünen de var. En çok bıyık ke- senin DSP'liler olduğu söyleniyor. Üstelik 50 yıldır bıyığını kesmeyen bir genel başkana rağmen bunu ya- pabiliyorlarsa umut verici bir durum var demektir. Hiç olmazsa bu konu- d,a genel merkezden farklı bir tutum içindeler denebilir. ••• Her neyse, sonuç olarak bıyığı kessek de kesmesek de, eşcinsel tu- ristler Türk erkeklerine küsmüşler ve bir daha gelmemeye kararvermişler. Tek umut Kırkpınar güreşlerinde. Ba- tılı eşcinsellerin bu güreşlere göz dik- tiklerine ilişkin haberler almıştık. Ne kadar doğru bilemiyoruz. Ama yine de bir umut. Ben bıyıklı da olsa, bıyıksız da ol- sa Türk erkeğinin kimliği konusunda bir şüpheden yana değilim, Her Türk erkeği, kahramandır, otoriterdir, bü- yüklerine saygılıdır, küçüklerini kor- kutur. Hele de eşcinseller memleke- timize gelmek isterse buna dayana- maz. Bıyıklı, bıyıksız farketmez, Türk erkeği Türk erkeğidir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle