Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
• —TEMMUZ2001 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
CÜIVEYT ARCAYÜREK
I JBaştarafı 1. Sayfada
Efcaşbakan Ecevit, âdeti olmadığı halde Çankaya
ö^-Nü kapısında konuştu. Söyledikleriyle birkaç sa-
t sonra VVashington'da IMF Başkanı Horst Köh-
»r'âr değindiği kaygılar birbiriyle örtüşmedi.
Ecevit; açıklamasının ilk cümlesinde işbaşındaki
oaJisyon hükümetinin "benimsediğiekonomikprog-
irrrla verdiği hersözü 'eksiksiz ve zamanında' yeri-
e çyetrrdiğine" yer verdi. Buna rağmen "bazı iç ve dış
evre/erın son günlerde inatla ve ısraria, hükümete
örrc'ık bir güven bunalımından söz ettiklehnden"
akındı.
Başbakan'a göre, tabii "güven bunalımından" söz
ıtmek, "büyük haksızlık"\\.
B*J yalanlan yayanlann amacı neydi? Ecevit, Çan-
.ays Köşkü'nün 1. Nizamiye Kapısı önünde amacı
ıçıkladı: "Amaç ortalığı bulandırmak ve bunalımdan
•ıkar sağlamak"tı.
Başbakan'ın kısa ama böylesine özlü bir açıklama
'apması için kimi duyumlar almış olması doğaldı ve
ıiteKim...
Ankara'da Başbakan katındaki durum saptama-
;ından dokuz saat sonra VVashington'da ikinci dilim
credinin serbest bırakıldığı açıklanırken...
IMF Başkanı Horst Köhler. Başbakan Ecevit'insöy-
ediklerinin tam tersini içeren, Türkiye'de "uyan içe-
ikli" diye yoaımlanan, oysa uyandan öte anlamlarta-
jıyan bir açıklama yaptı.
Köhler, programın başanlı olabilmesi için, "siyasi
lirtikteliğin ve ekonomik programa tam desteğin"
jnemini vurguladı.
NTV'ye VVashington muhabirinden gelen bilgiye
jöre son açıklamasında da "Hükümet 'uyum' içinde
^alışıyor" diyen Ecevıt'in tersine; IMF Başkanı Köh-
er, "hükümettekı kanatlar (ortaklar) arasındaki çekiş-
nel&rden kaygı duyduklanm" iç ve dış kamuoyuna
duyurdu.
Başbakan Ecevit, hükümet ortaklan arasındaki çe-
«işmelerin gelip geçici yaz yağmuruna benzeyen si-
/asal oyunlar olduğunu dilediği kadar yinelesin.
Bizi bizden daha iyi tanıyan dış dünyayı (öncelikle
sline baktığımız IMF'yi) inandıramıyor. Kanıt mı? Köh-
ler'in dün sabaha karşı açıklamalan...
Herkes Mersin'e, biz...
İnandıramıyor, çünkü; Başbakan hükümettekı uyu-
mun atonı çizdiği saatlerde ANAP lıden Yılmaz ve çev-
nesi; MHP'li Ulaştırma Bakanı Öksüz'ün son krizin bü-
yümesine ne denli hizmet verdiğini açık bir toplantı-
da eleştiriyordu.
Dünkü basında MHP'nin Derviş'i "koalısyondaki
sıkıntı" diye afişe ettiğini vurgulayan haberler yer alı-
yordu.
Günü gününe, hatta saati saatine "içimizde olup bi-
tenleri" öğrenen ve hükümetteki rahatsızlığı saptayan
IMF ve Dünya Bankası'nın, Başbakan'ın verdiği gü-
vencelere itibar etmesi olası mı?
Üstelik IMF'nın yıllık Uluslararası Sermaye Pıyasa-
lan raporunda Türkiye için dört ayrı riskten söz edili-
yor.
Raporda "ekonomik programa siyasi desteğin
azalması" birinci risk olarak yer alıyor.
Buna ek olarak dış dünyanın bize bakış açısındaki
bir başka olumsuz çizgiyi Birteşmiş Milletler Insani Ge-
lişme Raporu'ndaki kimi satırlarda görmek olanaklı.
Bu rapor Türkiye'de en fakir yüzde 20'lik grubun
tüketimdeki payını yüzde 5.8, en zengin yüzde 20'lik
grubun toplam tuketimde payını yüzde 47.7 drye gös-
teriyor.
Büyük devlet olmayı büyük nüfusla tanımlayan si-
yasetçilenmizi sevindirecek rakamlar da var BM ra-
porunda: 1999'da 65.7 milyon olan toplam nüfusun,
2015 yılında 79 milyona ulaşması bekleniyor!
Ne var ki, rapor, artan nüfusla biriikte toplum tüke-
timinden yararlananlar dengesinde yoksullar lehine
değişiklik olasılığından söz etmiyor.
Ortaklar arasındaki çekişmelerle içte dışta güven
vermeyen hükümet ve... Köhler'in son IMF koşulu:
"Siyasi karariıhğı (uyumu) sağla. vlrgülüne dokun-
madan programı uygula."
Eeee, o zaman? Işte o zaman "IMF desteği müm-
kün!"
Yoksa? "Kapik alamazsınız."
Adams konserinde izin' davası
Hayyam Garipoğlu:
Sorumluluğum yok
İstanbul Haber Servi-
si- Sümerbank'ın spon-
sorluğunda üç yıl önce
lstanbul'da konser veren
Bryan Adams"a. 'koru-
ma ahmdaldeserieri ian-
siz seslendirttikleıT ge-
rekçesıyle haklarında
dava açılan Sümer-
bank'ın eskı sahıbi Hay-
yam Garipoğju, eskı Yö-
netimKurulu Üyesı Me-
tin Berk ve organizatör
Ahmet San'ın yargılan-
malanna devam edildi.
Dınışmada savunma-
sını .apan Ganpoğlu.
Sümerbank"ın. gelen
teklif üzerine Ahmet
San'a ait organizasyon
şirketne böyle bir kültür
etkiruğirun düzenlene-
bılmsi için maddı yar-
dımdı bulunduğunu an-
latarak "Konserdesöyle-
nen eserler, bu eserlerin
sö\lenmesi ile ilgili izin
alımp alınnıadığı konu-
sunda sorumluluğum
yoktur. Suçlamalan ka-
bul etmivorum. Beraan-
nu istiyonun" diye ko-
nuştu. Mahkeme heyeti,
duruşmalara katılmayan
sanık Ahmet San'ın sa-
vunmasının alınabilmesi
için gıyaben tutuklan-
masına, Garipoğlu'nun
ise dunışmalardan va-
reste tutulmasına karar
\erdi.
Duruşma, dönemin
halkla ilişkiler müdürû-
nün dınlenmesi ve orga-
nizasyonJa ilgili yönetim
kurulunun bir karannın
olup olmadığının araştı-
rüması için ertelendi.
THYde intiirimfi uçuşlar
• A.NKARA (ANKA) - THY, 2001 yıh yaz sezonu
boyvnca iç hatlarda uygulamaya konulan süper
indirmli tarifeleri genişleterek sürdürüyor. THY'nin,
Ulaştrma Bakanlığı'ndan onay almaksızın tanfe
belirl'me olanağına sahıp olmasının ardından
uyg^ıamaya koyduğu indirimlı ücretlere göre, Ankara-
Dalanan cuma-pazar günlen saat 21.50'de 54 milyon
lira; oıkara-Antalya pazartesi. salı, çarşamba,
perşcnbe ve pazar gûnleri saat 08.15'te 46 milyon lira;
tstauıul-Antalya pazartesi, salı. çarşamba, cumartesi
ve psar günlen saat 23.45'te 59 milyon lira oldu.
Y/Vîbekteniyor
• Hber Merkezi - TSK'dekı komutanlann terfi ve
atarnlan 1 Ağustos'ta başlayacak olan Yüksek
Askri Şûra'da belırlenecek. 1-4 Ağustos tarihlen
arasada Başbakan Bülent Ecev ıt'ın başkanlığında
topfaacak Şûra"da Hava ku\-\etleri komutanı
OrjBEieral Ergin Celasın ile Denız Kuvvetlen
KoTutanı Oramıral llhami Erdil emekliye ayrılacak.
^Gftehavuzlar'a 22 beraat
• Baştarafı 1. Sayfada
Kayseri 2. Ağır Ceza Mahke-
mesi'nde dün görülen duruşma-
ya, tutuksuz yargılanan polis
memurlanyla davacı avukatlan
katılmazken sanıklann avukatı
tUıami Yeiekçi hazırbulundu. İd-
dia makamı. esas hakkındaki
görüşünde, Çiftehavuzlar'daki
evde bulunanlann teslim olma-
lan için megafonla uyanldığını,
ancak silahla karşılık verilmesi
üzenne güvenlik güçlerinin "zor
kuliatuna" yetkıleri olduğunu
ileri sürdü. Savcılık görüşünde,
güvenlik güçlerinin haklannda
açılan "kasten adam öldürmek
suçunuişlemedikleri" iddiasıyla
beraatlan talep edildi. Mahke-
me heyeti saruklar eski Emniyet
Genel Müdürlüğü Özel Harekât
Dairesi Başkanvekıli Ibrahim
Şahin ile o dönemde İstanbul
Emniyet Müdürlüğü Dev-Sol
Tim Şefi, halen emniyet müdü-
rü kadrosuyla Gaziantep'ten
merkeze alınmış bulunan Reşat
Altay, polisler Ahmet Vasfî Ka-
ra. Abjdullah Dindar. Mehmet
Şakir ÖnceL, İsmail Alıcu Adnan
Taşdenıir, Ruhi Fırat, Aslan Pa-
la, Mehmet Düzgün, Adalet
Üzüm, Şenol Karaman, Ömer
Mesut Yağcıoğlu. Ali Türkan, İs-
mail Türk, Yahya Kemal Gezer,
Zülfikar Çiftçi, SönmezAlp, Ay-
han Çarkln, Salih Tonga ve Ya-
şar Karaçam'm beraatına, 14
Ekim 1994 yılında ölen Mehmet
Baki Ava'nın davadan düşürül-
mesıne karar verdi.
16-17Nısanl992'deÇifteha-
\uzlar'da bir eve düzenlenen
baskında, DHKP-C lideri Dur-
sun Karataşın eşi Sabahat Ka-
rataş ile arkadaşlan Eda Yüksel
ve Taşkın Usta öldürülmüştü.
Operasyona katılan güvenlik
güçleri hakkında "kasten adam
öldürdükleri"" iddiasıyla dava
açılmış, Kadıköy 2. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde 1 yıl süren da-
va, Yargıtay 10. Ceza Daıre-
si'nce "kamugûvenBği'' gerek-
çe gösterilerek Kayseri 2. Ağır
Ceza Mahkemesi'ne nakledil-
mışti. .mt,ı«.... -
Cumhur
iaıılı
baskm:
llölii
Tunkrin, Karasu Apartmanı'nındaki daireye \ gjrmeleri 8.5 saat sürdü. 11 kişinin öklüğü baskın bi-
timinde Susurtuk sanıklarmdan Avhan Çarkm\silahını defalarca ateşleverek gövde gösterisi yapmış-
û. Cıunhuriyet gazetesi baskını "Kanh gün" manşetiyle okurtanna duyurmuştu.
Ölen öldüğüyle kalıyor
ALPÖtTORGUT
Çiftehavuzlar baskını davası, tam 9 yıl sonra sa-
nık polislenn beraatıyla sonuçlandı. Operasyona
katıtanlann bir kısmının adı Susurluk skandahyla
anılır oldu. bazılan da mesleğinde ilerleyerek em-
niyet müdürlüğune yükseldi. Hukukçular, bir dö-
nem *Ş«rgısK infaz" iddialanna neden olan bu ve
benzer operasyonlara katılan polıslerin aleyhıne
açılan davalann. yıllarca il ıl gezdikten sonra "gü-
venlik güçlerinin operasyon sırasında zor kuDanma
yetkisi" bulunduğu gerekçesiyle beraatla sonuçlan-
dığına dikkat çekiyorlar. İstanbul Emniyet Müdür-
lüğü Özel Harakât Şube Müdürlüğü ekiplerinin,
16-17 Nisan 1992 günlerinde Devnmci Sol'a(Dev-
Sol) yönelik 6 ev ve bir işyerine düzenlediği eşza-
manlı seri operasyonlarda 11 kişi yaşamını yitirdi,
6 kişi gözaltına alındı. Operasyonun en uzun sür-
düğü yer ıse Çiftehavuzlar Cezmi Or Sokak oldu.
Timlerin, Karasu Apartmanı'nın en üst katında-
ki daireye girmeleri tam 8.5 saat sürdü. Bombala-
nn ve ağır silahlann kullanıldığı baskında, Dev-
Sol'un lideri Dursun Karataş'm eşi. örgütün mer-
kez komite üyesı Sabahat Karataş ile arkadaşlan
j
eski Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi
Yönetim Kurulu üyesi Eda Yüksel ve Taşkm Usta
öldürüldü. Operasyon sırasında Özel Harekât Tim
Miidürü Ibrahim Şahin ile operasyonu evinin bal-
konundan ızleyen Avukat Tûre Aydmoğjhı seken
kurşunlar nedeniyle yaralandı. Operasyonun yapıl-
dığı Sahrayıcedit, Erenköy ve Ostbostana'daki ev-
lerde ise Dev-Sol Meîkez Komite üyesi Sinan Ka-
kul 1991 yılında cezaevinden firar eden örgütün
lider kadrolanndan .\hmet Fazıl Ercüment Ozde-
mir, Ortakö> Kültür Merkezi (OKM) yöneticisı ve
oyuncu Aj'şe Uzunhasanoğlu. hemşıre Saü Taş. Hfl-
seyin Taş, ortaokul öğretmenleri Şadan-Arif Ongel
çifti ve favır dergısi yazan mimar Ayşe Nü Ergen
yaşammı yitirdi. "Yargısız infaz" olarak değerlen-
dirilen baskmlann yaşandığı 1988-16-17 Nısan ile
1992 tarihleri arasında İstanbul'da düzenlenen ope-
rasyonlarda 45 kişi hayatını kaybetti. Davalannkent
kent gezmesinin güvenlik. uzun sürmesinin ise *ad-
reslerin tespit edilememesi" nedeniyle yaşandığını
ıfade eden hukukçular. İstanbul DGM tarafindantu-
tuklanan Ibrahim Şahin ve Ayhan Çarkm'ın ceza-
evinde olmalanna karşin Kaysen'de adres tespitle-
rinin yapılamamasma dikkat çektiler.
Hiikiiıııetiıı teslim itirafi• Baştarafı 1. Sayfada
sey'in her 3 ayda bir toplanaca-
ğı belırtildi. Bütçede kamu işçi-
leri için 250 trilyon lira, KJT'le-
rin ücret maliyetlerinde 410 tril-
yon hra. enflasyon farkıy la me-
mur maaşlan için 80 trilyon li-
ra, buğday fiyatlannda 200 tril-
yon lira ek yük oluştuğu bildi-
rıldi.
Dünya Bankası'nın önerisiy-
le doğrudan gelir desteği öde-
melerinin 100 trilyon lira arttı-
nlmasıyla toplam kamu harca-
malannda 1 katrilyon liralık ar-
tış olduğu kaydedildi.
Mektupta, kamu kesimı faiz dı-
şı fazla hedefmin gerçekleştiril-
mesi için 2001 yılında ulusal ge-
lirin yüzde 0.3'ü kadar gelir sağ-
lamaya yönelik alınan ve alına-
cak ek önlemler de şöyle ortaya
konuldu:
• Akaryakıt Tüketim Vergisi
mayıs ve hazıran aylannda prog-
ram kapsamında belırlenenden
daha fazla arttınldı ve yılın kalan
kısmında da aylık en az TEFE ar-
tışı oranında arttınlacak.
• Elektnk ve doğalgaz fiyatla-
n planlanandan daha fazla arttın-
lacak. TEAŞ'ın ortalama satış fı-
yatı, yılhk kilovatsaat başına 4.5
cente ulaşacak biçimde yıl sonu-
na kadar kademeli olarak kılovat
saat başına 5.1 cente çıkanlacak.
• TEDAŞ'ın tarifeleri de TE-
AŞ'a koşut arttınlacak. (Yani tü-
ketici tarifelerine bu arnşlar yan-
sıtılacak.) BOTAŞ'ınortalama sa-
tış fiyatı da girdi maliyetlerini sı-
kı sıkıya yansıtacak şekılde belir-
lenecek.
TEKEL sigara ve alkollü ürün
satış fiyatlan yüzde 16-22 oran-
lan arasında arttınldı. Piyasada
tüccann faaliyetlerini artırmak
için Toprak Mahsulleri Ofisi'nin
Ozel bankalara yaptınm
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - IMF'ye su-
nulan ek niyet mektubunda, özel bankalara yöne-
lik, Bankacıhk Düzenleme ve Denetleme Kuru-
lu'na verdikleri sermaye yapılannm güçlendiril-
mesine yönelik taahhütlerini tam anlamıyla uyma-
yan bankalara. banka yönetici ve yönetim kurulu
üyelerinin değiştirilmesinden, müdahale edilme-
sine kadar farkh düzeylerde yapnnmlar uygula-
nacağı güvencesi verildi.
Niyet mektubuyla, Merkez Bankası'nın banka-
krarası piyasalarda döviz borç alıp vermekten ka-
çınacağı belirtilirken enflasyon hedefınin tehlike-
ye girmesi durumunda diğer hedeflerinden vaz-
geçebileceğı ortayakonuldu. IMF'nin onayından
geçen ek niyet mektubunda, sıkı bütçe ve ek dış
yardım kullanımıyla ikinci yanda Hazine'nin iç
borçlanma gereğinin geri ödemelerin oldukça al-
tında tutulmasınm beklendiği kaydedildi. Kamu
ve özel sektörden oluşan bir komitenin "kwvet-
lendirflmiş bir piyasa yapıcıhğı sisteminin" ağus-
tos sonuna kadar kurulmasına ilışkin önerilerini
temmuz ayında açıklayacaklan bildirildi.
ProgTamın parasal göstergelerinde değişiklik
yapmaya gerek olmadığı anlatılan mektupta, Mer-
kez Bankası adma şu taahhütlerde bulunuldu:
"Diğer enflasyon göstergelerinin enflas>onla
mücadeie sürecinin tehüke>e girdiğini göstermesi
halirtde, Merkez Bankası para piyasası oranlan-
nı, parasal taban hedefıne yaklaşümış olunsa da-
hi,artınna>ahazırd]r.Netic\-arlıklaraUişkinprog-
ramda yer alan üst sınuiar,dış fınansmanın önem-
li bir ktsmmın kamunun borçlanma ihthacını
azaltmak üzere kullanılmasına izin vertnekte ve
böyiece faiz oranlaruun düsmesine vc kamu borç
seviyesinin sürdürülebUirolmasına katkıda bulun-
maktadır. Merkez Bankası net iç%arhklann hedef-
knenyd içerisinde rurulması için para piyasası fa-
izoranlannıgerektiğindea>aria\acaktır. Dövizpi-
yasasına müdahaleler katiyetle kısa vadeli dalga-
lanmalann yumuşatılması ile sınırtı olacak ve te-
mei olarakihalelervasrtasıy1a gerçe kleştirilecektir.
Bu kapsamda Merkez Bankası bankalararası pi-
yasada dö\iz borçlanmaktan ya da borç vermek-
ten kaçmacaktnf
malıyetıni azaltmak üzere alış ve
satış fiyatlan arasındaki fark yüz-
de 12-20 düzeyinden yüzde 18-26
düzeyıne getirildı.
IMF'ye Maliye Bakanlığı'nın
faiz dışı fazla hedefinin tuttu-
rulması için faiz dışı harcama
kalemlerinde azaltma genelge-
leri yayunlamaya hazır olduğu
bildirildi.
Mektupta, 2002 yıh bütçesinde
6 pilot bütçe kuruluşu seçılip, bu-
ralarda uluslararası standartlarla
uyumlu yeni bir bütçe kodlama
sistemıne geçileceği kaydedilıyor.
Kamu yönetimıyle ilgili 3 ay-
lıklı plana yer veren mektupta,
mayıs ayında Dünya Bankası'nın
desteğiyle kamu harcamalan ve
kurumsal gözden geçirme çahş-
masının semınerlerle gerçekleşti-
rildiği, bunun sonuçlannın kasun
ayında düzenlenecek uluslararası
konferansla açıklanacağı belırtıl-
dı. İkinci aşamada. "Türkiye'de
Etkin V önetim\e \blsuzlukla Mü-
cadeienin Gcüştirümesi" adlı ulus-
lararası konferansın Dünya Ban-
kası'yla işbirliği halinde siyasi
desteğin harekete geçirilmesi
amacıyla eylül ayında yapılacağı
anlatıldı. Kamu görevlilerinin so-
ruşturuhnası için verilecek izni
yargıv ı dışlayarak yalnızca yürüt-
meye bırakan yasal düzenleme
Cumhurbaşkanı'mn iadesiyle yü-
rürlüğe girmezken, mektupta,
"Kamu görevlilerinin görev ve uy-
gulama esaslannın güçlendirilme-
si üzerindeki çahşmalanmız kap-
samında kamu görevlileri hakkın-
daki kovıışrurmalann kolaytaşb-
nlmasına ilişkln bir kanun tasan-
sı TBMM'ye sevk ediuıüştir'' ifa-
desinin yer alması dikkat çekti.
Fischer: Faizler düşmezse program değişir
VVASHESGTON (AA) - Ulus-
lararası Para Fonu (1MF) Başkan
Yardımcısı Stanlej' Fischer, yük-
sek faiz oranlannın düşürüleme-
mesi halinde Türkiye'nin uygu-
ladığı ekonomik programda bazı
değişiklikler yapılabileceğini
söyledi. IMF Dış İlişkiler Direk-
törü Tom Dawson ise IMF Başka-
nı Horst Köhler'in yaptığı siyasi
birlik çağnsını yıneledi.
Türkiye'ye verilen ikinci kredi
dılimıni serbest buakan IMF, eko-
nomik programa yönelik uyanla-
nnı sürdürüyor. IMF Başkan Yar-
dımcısı Fischer. Washington'da,
bir grup gazetecinin katılımıyla
düzenlenen telekonferansta Tür-
kiye'dekı faiz oranlannın yüksek-
liğıne dikkat çekerek bu durumun,
programın başanya ulaşmasını
zorlaştıracağını belirtti. Fischer,
faiz oranlan bır ıki ay içinde dü-
şürülemezse, programda bazı de-
ğışıklıklere gidilmesinin gereke-
büeceğını belırterek şöyle konuş-
tu: "Bu durum, şu anda söz konu-
su değiL ancak gelecek aylarda
Türk yetkflilerivle görüşüldüğün-
de, neredeolduğumuza,durumun
nasü olacağına. makro durumda
hedeflerden önemli bir sapma
olup olmadığma bakacağız. Enf-
lasyonun arük düşme ka> dcttiği
bu dönemlerde me\cutfaizler çok
\iiksek." IMF'nin Türkiye'nin kat
ettiği mesafeyi piyasalara anlat-
makta üzerine düşen görevi yapa-
cağını belirten Fischer, uygulama-
ya konulan ekonomik programla-
nn, ülke yönetimlerince sahiple-
nıldıği ölçüde başanlı olduğuna
işaret ederek programa sahıp çı-
kıknası çağnsında bulundu.
IMF Dışilişkiler Direktörü Tom
Dawson, IMF Icra Direktörleri
Kurulu'nun, Türkiye'ye ikinci
kredi dilımini onaylamasınm ar-
dından, üçüncü kredi diliminin
değerlendirilmesinde kayda değer
gecikme beklenmediğinı söyledi.
Türkiye'deki siyasetin piyasa-
larda kuşkulara yol açtığını belir-
ten Dawson, Türk halkının prog-
ramdan tam olarak yararlanabil-
mesi için, siyasi birliğin ve prog-
ramın bütün koalisyon ortaklan
tarafmdan desteklendığinin gös-
terilmesinin çok önemli olduğuna
dikkat çekti.
G U N D E M MUSTAtA BALBAt
B Baştarafı 1. Sayfada
yotlannı anyoıi
Bugünü, soldaki gelişmelere ayıralım...
Iki bölümde ele alalım: '
DSP'nin durumu-geleceği, soldaki öteki partiler.ı
DSP, Ecevitler'in etrafında büyüyen bir parti ola-
rak değerlendirilse de, son iki seçimde, CHP ve öte-
ki sol partilerde gelecek göremeyen pek çok sol kadr
ro bu partinin çatısı altında Meclis'e girdi, belediye
başkanı seçildi. :
Bugünkü DSP için şöyle bir tanımlama yapabiliriz:
Üçlü tek parça!
Son kurultayda Ecevit'in karşısına çıkan Sema
Pişkinsüt ve onunla birlikte hareket eden, bir elin
parmağını geçmeyen milletvekillerinin, yakın geç-
mişteki Ecevit mantığı içinde, anında ihraç edilmeşi
gerekirdi. Öyle anlaşılıyor ki Ecevitler iki nedenle bıi-
nu yapmıyorlar: j
- MHP'nin altına düşmek istemiyorlar. ı
- Bu kişilerın dışanda olmalannın, içeride olmalai-
nndan daha zararlı olduğunu düşünüyorlar.
Bu küçük parçanın yanındaki ikinci parça, 20 ka-
dar, 'böyle gitmez, ama kavga da fayda etmez' dil
yen milletvekilinden oluşuyor.
Üçüncü ve büyük parça ise siyasi geleceğini ttt-
müyle Ecevitler'le birlikte hareket etmeye bağlamış
olanlardan oluşuyor.
Partinin kendine özgü koşullannın yanı sıra öteKi
sol partiler ve hareketler dağınık durduğu için D'
SP'nin bugünkü bütünlüğü görünürgelecekte bozulj-
maz. l
Birbirini sollamak |_
Merkez solun öteki renklerini dörde ayırabiliriz: \
1 - CHP, 2- Erdal Inönü ve izinli-izinsiz onun şerm
siyesine girenler, 3- Mümtaz Soysal ve et-rafındaL
kiler, 4- Bu üç hareketle de olmazcılar! i
Baykal, Güneydoğu'da taıialan çapaladıktan son}-
ra Samsun'a gemileri çıpalamaya gitti. CHP yöneti'
minin deyişiyle "Anadolu Hareketi" Samsun'dan
başladı.
CHP'nin haziran sonundaki kurultayı için hazırla1
nan dokümanlarda ciddi veriler var. Konunun uz'1
-
manlan emek vermiş. Ancak toplumun, "CHP iktit
dara gelirse şunu yapar" diyeceği bir "yapısal görü'r
nüm" yok. "Biz bu sorulan zamanında görüp uyaı\
m/şr//c" demek de çözüm önerisi değil. \
Inönü etrafında oluşan yelpaze henüz sadece kenf
disine rüzgâr veriyor. Aylardır, yıllardır solun fıziğinö
kafa yora yora Nobel'e aday olacak erginliğe ulaşan
Inönü'nün sonbaharda bir çıkış yapacağı bıliniyor.
Ancak bunun içerıği ve kahramanları konusunda so-
ru işaretleri var.
Uzunca bir süreyi kitap yazmakla geçiren Inönüt
bir o kadar süreyi de, yazdığı kitapları imzalamakla
geçirdi. Kendisinde kamuoyunun beklediği aceleci
1
-
lik yok. Belki de kafasındaki denklemlerin iyice otur-
masını bekliyor. Ancak siyaset beklemiyor. Abdullah
Gül'e bile "Müslüman solculuk" yakıştınldıktan son»
ra, sol adma hareket edenlerin ne yapacağını ve n^
yapmayacağını bir an önce netleştirmesi ve kamu*
oyuna açıklaması gerekiyor. '
Soysal hareketi uzun süredir değişik zeminlerda
devam ediyordu. Mümtaz Hoca, çok çağnldığı, yal-
vanldığı dönem, siyasi liderliğe soğuk baktı. Şimdi
sondajlarla "ne kadar isteniyorum" sorusuna yanıt
anyor.
Hiçbiricilerin sayısı da az değil. Bu kesim, sonba-
han bekliyor. Olup bitenleri tarttıktan sonra şıklardan
birini seçecek. Bir de Ertuğrul Günay, Attan Öy-
men, Hasan Fehmi Güneş, Celal Doğan gibi, ba-
zı denemelerden sonra kendisini askıya alanlar vaıt
Bu kesime bakıyoruz, askıda yer kalmamış!
Duygulardan annıp genel görünüme baktığımızda;
heyecan deyince Baykal, güven deyince Inönü, ide+
olojik kararlılık deyince Soysal akla geliyor...
Bugünkü görünümüyle solcular, ilerleme deyince
şunu anlıyor:
Birbirini sollamak!
ankcum@ttnet.net.tr
Özefleştirmeler
son çeyrekte
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu)-IMF'ye su-
nulan ek niyet mektu-
buyla, özelleştirme tak-
vimi ortaya konulurken
Telekom'da yeni krizin
ışareti de verildi. Dünya
Bankası'nın yabancı y a-
tınmcılar için Türki-
ye'deki engellerin kaldı-
nhnasına yönelik çalış-
ma yaptığı da niyet mek-
tubuyla ortaya çıktı.
IMF'ye verilen ek ni-
yet mektubunda, TÜP-
RAŞ, POAŞ ve
THY'nin özelleştirme
işlemlerinin yılın son
çeyreğinde gerçekleşti-
rileceği bildirildi. Şeker
ve tütün fabrikalannın
özelleştirilmesine ise he-
men başlanacak. Özel-
leştırmelerden yılın ka-
lan kısnıı için belirlenen
1 milyar dolarlık hede-
fin gerçekçi olduğu kay-
dedildi.
IMF'yle Türk hükü-
meti arasmda krize yol
açan Telekom'a atanan
yeni yönetimin ih\ ış ola-
rak kurumu şirketleştir-
mesi niyet mektubunda
yer alıyor. Mektupta.
"Özelleştirme İdaresi ye-
ni yasa uyannca Tele-
kom'un özelleştirilmesi
için plan hazırlamakta
olup, söz konusu özelleş-
tirme planı tamamlarur
tamamlanmaz Ulaştır-
ma Bakanhğı tarafından
Bakanlar Kurulu'na su-
nulacaktır" denildi. Bu,
hükümette krıze yol aça-
bılecek yeni bir konu
olarak görülüyor.
Yapılan plan çerçeve-
sinde; yasayla Tele-
kom'un yüzde 99'nun
satışının nasıl gerçekleş-
tırileceği, ne kadannın
halka arz. ne kadannın
blok satış, ne kadannın
stratejik yatınmcı olarak
adlandınlan yabancı or-
tağa satılacağı belirlene-
cek. Dünya Bankası'nın
Yabancı Yatınmlar Da-
nışmanlık Hizmetleri
Birimi'nce Türkiye'de
yabancı yatırımların
önündeki idari engellere
ilişkin çalışmanın so-
nuçlannın eylül ayı ba-
şmda yapılacak konfe-
ransla değerlendirilip,
hemen ardından oluştu-
rulacak hareket planının
Bakanlar Kurulu'na su-
nulması da mektupta
dikkat çeken bir başka
nokta oldu.
Merhaba!..
Dünya'ya geldiğimi sevenlerime duyururum.
BATUHAN ERTAN
, İstanbul 12.7.2001