Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 TEMMUZ 2001 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
£ " U N C E L CÜNEYT ARCAYÜRKK
I HEdiŞtarafı 1. Sayfada
ü itei gazetede yayımlanan fotoğraflarda. iki ıri ga-
etecıin sorumlulan ve yazarian ile aynı gün ayrı
lekcânlarda sabah kahvaltısında buluşabiliyorlar.
Ö n d e gıden iki Yenilikçi'nin açıklamaları hayli il-
linç. Gül Abdullah'la Latif Şener. Refah'ta olsun
azilet'te olsun türban konusu açıldı mı yeri göğu
lirbirine katan isimler.
Ya şimdi, ayak üzengıde yenı partiyi ha kurdular
1a kuracaklar; "başörtüsunün öncelikli birsonın ol-
nacfrğım" söylüyorlar. Bır zamanlar iliklerine kadar
jleyen konuyu o denli önemsemez görünüyofiar ki;
partinin başörtülü aday gösteremeyeceğini" ifa-
le etmekten çekınmıyorlar.
Şuktirler olsun; demek kı, Turk toplumu Gül Ab-
lullali'la Latif Şener'ın eşi hanımefendileri fotoğraf-
arda başı açık görme olanağtna kavuşacak!
Ya, Yenilikçiler'in ozan yanlarına ne demeli? Ga-
ba h e r konuda açık (şeffaf) olduklarını anlatmaya
:alışırken, "Akvaryum içinde balık gibiyiz" diyor.
Dincilikten uzak, üstelik laik, çağdaş bir partı ol-
iuklarını kanıtlamak içın.. günü gelır bir de bakar-
ıınız, akvaryum yerine "rakı şişesinde balık olsam"
iizestni yeğlerler.
Eski Refahçı ve Faziletçiler'den umutsuz tek kı-
si emekli cumhurbaşkanımız (9 numara) Demirel!
Jerviş'i, Tayyip'i "yakışıklı adam, iyi giyiniyor, iyi
;onuşuyor diye seçmez halk" tanımlamalarıyla bir
;enara atıveriyor.
Piyasada eski-yeni arzı endam eyleyen butün
jolitikacılan bir kalemde siliyor. Son demecinden
ınlaşılıyor ki, kendinden başka büyük yok!
Daha sıkışırsa sık sık yaptığı gibı kendinden baş-
ca işin ustası olmadığını halka yutturabilmek içrn
<uran'daki bilmem hangi ayeti yineleyerek "işieh-
ine verin buyuruyor" der.
Emekli olmuş, gözü hâlâ siyaset çöplüğünde...
Jmuda bak hele...
Günbegun değişime uğradıklarını söyleyen Yenı-
ikçiler'le Çankaya emeklisi 77'lik siyasetçinin gül-
jürme sanatına malzeme olacak son savları dışın-
ja yüreğinizi serin tutacak başka isimler yok mu?
îlbette var!
Ekonomi sözcuğünün daha (E'si) ağzınızdan çık-
nadan aklınıza gelen isim Kemal Derviş!
Dolann 1 milyon400'leretınmandığı, borsanındi-
3e vurduğu, faizlenn alabildiğıne yükseldığı önce-
(i gün; Derviş'iniz nerede? Istanbul'da. Gece ye-
Tieginde Prof. Nilüfer Göle, Prof. Asaf Savaş Akat
/e.. son dönem ünlulerımizden Hurşit Güneş'le
juluştu.
Ankara'nın sıkıcı havasından kurtulmak için istan-
jul'a kaçan Derviş'imiz başkentten aynlırken ne
jedi?
Dedi ki: "IMFson gelişmelerden memnun, mut-
u ve gelecek için umutludur." Bu sözlerden bir kez
jaha anlaşılan nedir?
Derviş'ı sadece IMF, ama sadece IMF ilgilendirir.
Dtesi yok, işte bu kadar.
Devtet Bahçeli'nin Başbakan'a "Derviş'iaradan
;ıkann " sözünu bıle umursamıyor.
Hurşit'in konutunda konuk odasında IMF rahat,
Derviş rahat!
Türkiye'miz öylesine globalleşti ki; ekonomik bu-
ıalımlara girmek içın IMF kazıkları yetmiyor. Umu-
jumuza IMF'den sonra Arjantin'de piyasayı derle-
/ip toplamaya çalışan Domingo Cavalloyu da ek-
edik.YannMeksika, Rusya...
Büyük devletiz, büyük. 76'lık liderler, IMF'lı Der-
/işler iktidar peşinde.
Eskileralıyoruz, yıldız yapıp satıyoruz. Yeni yıldız-
an eskitiyoruz.
Bööyyyük devletiz vesselam!
'Kültürsüzleştirme
Operasyonu'...
I Boştarafi A rka Sayfada
îelki de bu defa, konfor,
nekân terk sebebi! Yok
;anım lafı dolaştırmıyo-
•um: Nasıl okullanmızın
cahilliğeprim'i'Kültür-
süzteştirme Operasy o-
tu'na dahilse; Me-
lia'nın 'zahiri' serbest-
iği ve etkileyici 'say-
iamlığına' rağmen,
gizli totaliterliği' de,
jyle cahildir; ve bunu
îağlayacak olan da,
^ayın organlannın, mü-
evazıfıkir yuvalan de-
jil, ecnebi ortaklı hol-
Jinglain yan kuruluş-
an olmasıdır.
Diktet ısterim: 'Ecnebi
îrtaklı dedim, o iki keli-
nenir altını çiziniz! Bir-
oç ay önce, yabancı
îerms/enin 'yerli' hol-
jinglede yüzde 25'ten
füzde 75'e varan oran-
arda ortak' olduğunu,
vletinAydoğan'ın çalış-
nasırdan naklen, aktar-
•nıştır; tabii holdinglerin
fikriyztı'nı, 'reklam stra-
ejısi'rı ve 'yatırım ve ih-
acatjolitikası'nı, 'ecne-
3İ ortîğın' hazıriamış ol-
juğu'U da! Çokuluslu
îrmaiın Türk ortağı,
îğer ecnebi'yle birlik-
e ülteyi 'yemeyi' sür-
jüre<ekse, bunu arzu
Kliycrsa; istese de, is-
;em©e de, 'Sistem'in
Külttrsüzleştirme
Dpensyonu'na, katıl-
nayscak mıdır? İşte o
•.arnaı Media, ilk bakış-
ta'özgürvesaydam' gö-
rünür; gerçekte ise, ulus-
lararası sermayenin, 'çı-
karları' neyi gerektiriyor-
sa, onu yazar; ona göre
yönlendirilir.
'Sahici' gerçek
nerede?
Sahici 'gerçeği, adına
'büyük' sıfatı eklen-
miş yerti holding basının-
da, bulamazsınız! Hem
canım, iki buçuk not or-
talamasıyla mezun olan,
'cahil' izleyiciye; ona 'hiz-
met veren', beş yıldızlı o-
tel lobby'leri, viski ve
şampanya meraklısı, bir
media'ya; aslında süslü,
gösterişlı, ama gerzek
haberler ve yorumlar ya-
kışmaz mı?
Tabii, Cem Uğraş ve
benzerteri olmasaydı? O
soruları sormasaydı? Ah
o Cem Uğraşlar, nasıl
da pıtrak gibi, her taraf-
tan fışkınyor!
Meraklısı için Not: O
söyleşide, sözü edilen ki-
tap, 'Hangi Batı' (5. Ba-
sım) adını taşıyor; aynı
çizgide, 'Batı'nın Deli
Gömleği' (2. Basım), bir
de 'Aydınlar Savaşı' (3.
Basım) var; tabii, adı
üstünde 'Ulusal Kültür
Savaşı' da (2. Basım),
bunlara eklenebilir. Hep-
si Bilgi Yayınevi'nde ya-
yımlanmıştır: Meşrutiyet
Caddesi, No: 46/A, Yeni-
şehir 06420 - Ankara.
Türkiye Gazetecilef Cemıyeti'nin yayınladığı günlük
Bizim Gazete
Ülke sonınlanna ilişkın raporlanyta, araştırmalanyla,
kşeyaalanyla, tarafaz habertenyte sivıl toplumlann gazetesi.
Diızenli okumak için abone olun. Tel: 0.212.51108 75
3.2 ıııilyar dolar serbestHaber Merkezi - Uluslarara-
sı Para Fonu (IMF) îcra Direk-
törleri Kurulu, Türkiye'ye yak-
laşık 1.5 miîyar dolarlık ikinci
kredi diliminin, Dünya Banka-
sı Icra Direktörleri Kurulu da
toplam 1.7 milyar dolarlık kre-
dinin serbest bırakılrnasını
onayladı. Siyasi birlik çağnsın-
da bulunan IMF Başkanı Horst
Köhler, Ankara'ya uyan ve
önerilerde bulundu. Dünya
Bankası reformlann uygulan-
ması durumunda 2 yıl içinde
6.2 milyar dolar akatanlabile-
ceğini bildirdi.
IMF'den yapılan açıklamada,
"IMF tcra Direktörieri Kurulu
bugün, üç yıliık stand-b>' anlaş-
masıyla desteklenen Türtd-
ye'nin ekonomik prograımnm
sekizinci gözden geçirmesini
ona> ladı. İcra Kurulu'nun ka-
ran, Türkiycnin yakiaşık 1.5
milyar doian BVIFden hemen
çekebilnıesini sağ)ayacakn
de-
nildi. IMF Icra Direktörleri Ku-
rulu, Türkiye'nin ekonomik
prograrmrun 8. gözden geçir-
me işlemineilişkin toplantısım
dün yaptı. TSl 17.30'da başla-
yan toplantı. yakiaşık 6 saat
sürdü. Görüşme sonunda Tür-
kiye'ye yakiaşık 1.5 milyar do-
larlık ikinci kredi diliminin ser-
best bırakıidığı açıklandı. Ser-
best bırakılan kredinin pazar-
tesi günü Hazine'nin hesabına
geçeceği kaydedildi.
Dünya Bankası Icra Direk-
törleri Kurulu da Türkiye'ye
toplam 1.7 milyar dolarlık kre-
dinin serbest btrakılmasmı gö-
rüşeceği toplantıya dün akşam
TSl 21.30'da başladı. IMF'nin
kredidilimini serbest bırakma-
sının ardından Dünya Bankası
da 1.7 milyar dolar tutanndaki
ikinci dilim krediyi serbest bı-
rakü. IMF Başkanı Horst Köh-
ler. IMF İcra Direktörleri Ku-
rulu toplanüsının ardından bir
açıklama yaptı. Köhler açıkla-
masında, Türkiye'nin uygula-
dığı ekonomik programa des-
tek verirken çeşitli konularda
uyarüarda bulundu.
Birlik çağrısı
IMF Başkanı, Türk hüküme-
tinin programın uygulanması
ve finans sektöründe yapılan re-
formlar gibi konularda başanlı
olduğunu, ancak bazı noktalar-
da belirsizlik bulunduğunu be-
lirtti. Hükümeti oluşturan par-
tiler başta olmak üzere Türk si-
yasetçilerine "birfik" çağnsın-
da bulunan Köhler, yaşanan kri-
zin aşılmasında siyasi birhğin
önemine dikkat çekti. Ekono-
mik programda en büyük so-
runlardan birini oluşturan faiz
oranlannın yükseklıği konusu-
na da değinen Köhler, bu soru-
nun ancak "programınharfiyen
uy gulanmasıyla"' aşüabüeceğt-
ni ifade etti. Köhler, kamu işçi-
lerine yapılan zam ve buğday
taban fiyatı gibi konulann eko-
Homik programda açıklar yarat-
tığını, bu durumun başka nok-
talarda yapılacak düzenleme-
lerle aşılabıleceğını bildirdi.
6.2 milyar dolar
reformlara bafllı
Dünya Bankası'ndan yapılan
açıklamada, toplantıda Dünya
Bankası İcra Direktörieri Kuru-
lu Dünya Bankası Grubu'nun
Türkiyeiçin ÜlkeYardmıStr»-
teji Gebşim Raporu" çerçeve-
sinde reformlar uygulandıkça,
gelecek iki yılda Türkiye'ye
toplam 6.2 milyar dolarlık bir
kredi sağlanması konusunun da
ele alındığı kaydedildi.
Koalisyonda sılvuıtı var• Baştarafi 1. Sayfada
şadığı Derviş ile ilgili bir araş-
tırma yürüttüğü öğrenildi.
Araştırmanın bazı partili mil-
letvekilleri tarafından yürütül-
düğü, sonuçlanmasının ardın-
dan Bahçeli'ye sunulacağı kay-
dedildi.
IMF ile Türkiye arasında Te-
lekom yönetimi nedeniyle yaşa-
nan bunalımın tarafı olarak gös-
terilen MHP'de hem Derviş hem
de Ulaştırma Bakanı Enis Ok-
süz'e yönelik tepkıler sürüyor.
MHP'liler, Derviş'in "Türki-
ye'nin isteklerini IMF'ye kabul
ettirmekyerine, IMF'nin istekle-
rini Türkiye'ye kabul ettirmek
için çauşryor" eleştirisinde bu-
lundu. Derviş'in daha önce ba-
sına da yansıyan sözlerinden
MHP'yi hedef seçtiğini belirten
MHP kurmayları, kendilerinin
bugün yaşanan sıkıntıyı önce-
den görmelerine karşın koalis-
yon uyumu açısmdan daha faz-
la bir şey yapamadıklannı dile
getirdiler.
MHP'li bakanlarla sürekli bu-
nalıma neden olan Derviş'in,
partide oluşturulan bir ekip tara-
fından izlendiği öğrenildi. Bu
ekibin Derviş'in daha önce Tür-
kiye ve ABD'de yaptığı çalışma-
lar hakkında da bilgi topladığı
kaydedildi. Derviş'in siyasi olu-
şum amacıyla Anadolu'daki te-
maslannın da izlemeye alındığı,
araştırma ve çalışma sonunda
hazırlanacak raporun Bahçe-
li'ye sunulacağı belirtildi.Tele-
kom krizi nedeniyle piyasalarda
yaşanan bunalımın faturasının
MHP'ye çıkanlması nedeniyle
Öksüz'e yönelik eleştiriler de
parti içinden yükseldi. Bahçe-
li'nin Öksüz'üçağırarakeleştir-
mesinin ardından bazı partililer
de tepki gösterdi. Öksüz'ün Te-
lekom nedeniyle yaşanan buna-
lımın sonunda gelinecek nokta-
ya başında karşı çıktığını savu-
nan bazı MHP kurmaylan, bu
tutumun partiye zarar verdiğini
kaydettiler.
Hükümetin küçük ortağı
ANAP, IMF'den ikinci dilım
kredinin geleceği yönünde
olumlu sinyallere karşın borsa-
daki düşüşün önlenememesin-
de. Bahçeli'nin. Derviş'i hedef
alan açıklamalannın etkilı oldu-
ğu görüşünü dile getıriyor. Tele-
kom krizinde, Enis Öksüz'ün tu-
tumu kadar MHP yönetiminin.
durumun ciddiyetını anlayama-
masının etkili olduğunu savunan
ANAP kurmaylan. "Öksüzşim-
di, 'Yanlış varsa, yanlıştan dö-
nülür' diyor. Krizin faturası tse
mityar dolarla ifade edilhor. A-
ma bu bakan hâlâ yerinde duru-
yor" görüşünü dile getiriyorlar.
ANAP yönetimi, resmi söyle-
minde Öksüz'ün istifasına dö-
nük açıklama yapmaktan kaçı-
nırken kulislerde tütün krizi ne-
deniyle Devlet Bakanlığfndan
istifa ettirilen Aydm Milletveki-
li Yüksel Yalova'ya haksızlık ya-
pıldığı görüşünü dile getiriyor-
lar. Yalova'nın neden olduğu kri-
zin ardından duraklamadan gö-
revini bıraktığma işaret eden
ANAP yöneticileri, "Öksüz'ün
söylcdikleri birbirini rutmuyor.
Telekom krizinin maliyeti düşü-
nüldüğündeYalova boşuna isti-
fa etmış' dhoruz. Çünkü tütün
IMF'nin 'olmazsa olmazlan'
arasında yer almıyordu" sitemi-
ni dile getiriyorlar.
Efes'te îsa'ııın Aziz Pavlııs'u 'bulundu'
• Baştarafi 1. Sayfada
ya Arkeoloji Enstitüsü uzman-
ları 1996 yılında mağarayı ye-
niden ıncelemeye aldılar. 1998
yılında, mağaranın duvarlan
üzerınde çalışan restorasyon
bölümünün başkanı Dr. Karl
Herold sonradan yapılmış ba-
dananın altmda bazı resimlerin
bulunduğunu saptadı.
Özel bir yöntemle badanayı
kaldıran uzman. altında Aziz
Pavlus, Meryem Ana ve Azize
Theoklia'nın portreleri ile çe-
şitli yazılan ortaya çıkardı. Çe-
şitli kereler üst üste boyanrmş
duvarların 50 metrekarelik bö-
lümündeki resimlerin yalnızca
Anadolu dinler tanhi açısından
değil uluslararası alanda da
önem taşıdığı. dünyadaki en es-
ki portreler arasında yer aldığı
açıklandı.
Bilindıği üzere Tarsuslu
Aziz Pavlus. Hıristiyanlığı yay-
mak içın IS 44-62 yılları ara-
İS 6. yy'a tarihlenen resimlerde Aziz Pavlus ile Azize Theoklia j an yana görülüyor.
sında dört kez Roma'ya gitmış,
Anadolu üzerinden yaptığı bu
gezilerde iki kez Efes'e uğra-
mıştı. Çoktanrılı Efes'te Hıris-
tiyanlığı yaymak için tektannlı
Yahudilerin sinagoglannda va-
azlar verdiğinde kentte bazı
ayaklanmalara neden olmuştu.
Aziz Pavlus, 4. gıdişinde Ro-
ma'da öldürülmüştü. Bu gezile-
rin bazılannda yanında yolcu-
luk yapan Azize Theoklia ise
daha sonra döndüğü Antak-
ya'da ölmüşrü.
IS 6. yy'a tanhlenen bu re-
simlerde Aziz Pa\ lus ile Theok-
lia yan yana ılk kez görülüyor.
11. yüzyıla kadar çeşitli resim
ve yazılann eklendiğı "Aziz
Pavlus Mağarası"nın Hıristi-
yanlığın yayılması sırasında
gizli bir tapınma alanı olduğu
anlaşılıyor.
Daha sonra küçük bir kilise-
ciğe çevrilen mağaranın Huis-
tıyanlann kutsal hac yeri oldu-
ğu da saptandı.
Özellıkle Dido Sotiriu adlı
Yunan yazann "Benden Selam
Olsun Anadolu'ya" adlı kita-
bında sözünü ettiği ve bugün
önemli bir turistik merkez olan
Şirinceli Hıristiyanlann 1922
yılına değin bu sarp mağara-ki-
lisede dinsel törenler düzenle-
dikleri de biliniyor.
Füze kalkanı projesine hız verildi
W\SHINGTON/MOSKOVA
(AA) - ABD Savunma
Bakanlığı (Pentagon), ulusal
füze kalkanı projesini
hızlandırma kararı alındığını
duyurdu.
Amenkan Senatosu'nda
sılahlarla ilgili komisyon
toplantısında konuşan
Savunma Bakan Yardımcısı
Paul Wblfowitz, ABD'nin füze
kalkam projesini hızlandırma
karan alındığını ve projenin
"yıllar değil aylar sonra"
hayata geçırilmesinin
planlandığını belirterek
"Zamana karşı yanş içine
girdik ve gecikmeyle
başlıyoruz" dedi.
Rusya ile yeni
anlasma gündemde
Deneme çalışmalannın ve
sistemin geliştirilmesinin,
1972'de imzalanan antibalistik
füze anlaşmasındaki (ABM)
kısıtlamalara "kaçınümaz
olarak" ters düşeceğini
söyleyen Wolfowitz, "Bunun
yıllar sonra değil, birkaç a>
sonra olma şansı çok yüksek"
diye konuştu.
Wolfowitz, ABD'nin füze
kalkanı projesine, ABM'ye
aykın düştüğü gerekçesiyle
karşı çıkan Rusya ile yeni bir
stratejik düzenlemeyi öngören
anlaşma ımzalamayı
deneyeceklerinı belirterek
"Ancak bu anlaşmanın bu >ıi
sonuna kadar sağlanabilmesi
zor görünüyor. Bizim
Atiantis
Amerikan Uzay ve
Havacüık Dairesi
(NASAX Aflanös üzay
Mekiği
-
nibu\Tİ
dördüncü kez başanyla
firktb. Florida
eyaktindeki Cape
Canevaral Üssü'nden
firlatılan Atiantis, 11
gün uzayda kalacak.
Türkiye saatiyle 12.04'te
nrlatüan Atiantis,
Uluslararası Uzay
tstasyonu'na gkfen 10.
Amerikan uzav mckigi
olma özeüiğini taşıyor.
Kumandanhğını Steve
Lindsev'in yaptığı
nıekikteki
astronoüardan Mkhael
Gernbart bu uçuş
sırasmda üç kez uzay
yürüyüşü yapacak.
tercihimiz, işbirliğiyle anlaşma
sağlamakür. Bunun nıümkün
olabüeceğine dair
umutlanmızı koruyoruz"
dedi. Bu arada Rusya Devlet
Başkanı Vladimir Putin'in
danışmanı olan eski Savunma
Bakanı tgor Sergeyev,
ABD'nin füze kalkanı
projesini hızlandırma karanna
ilişkin olarak yaptığı
açıklamada, Moskova'nın
"ortada panik yaratacak bir
neden olmadığı" görüşünde
olduğunu söyledi. Putin'in
stratejik konularda
danışmanlığını yapan Sergeyev,
Rusya'nın ulusal çıkarlannı
sayunmayı bildiğini belirterek
"Öyle ya da böyle, ortada
paniğe yol açacak bir neden
gönnüyonız, ABM'ye uysun
diye ABD'ye yarvaracak
halimizyok" dedi. Sergeyev,
"Geüşmeler ışığuıda ortaya
koyacağunız bir dizi önerimiz
bulunuyor. Bu önerilere,
müttefiklerimiz ve
ortaklanmızla işbüüği yapmak
da dahildir. Ancak ulusal
güvenliğimizi kendi
imkânlanmızla sağlayacagE"
diye konuştu.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
geçirmek için kullanılmasına bakıp, "cepokrasi"
dedik.
Kimi partilerin milletvekili listelerini açık arttırma-
ya çıkarmasından yeraltı dünyasının Meclis'e
adam sokmaya girişmesine kadar dönen paralan
toplasak, ABD'nin karşısına yeni bir kutup olarak
çıkarız. Kim bilir, belki de tek kutuplu dünyaya son
verecek güce erişiriz.
Harçlann arttınlmasına hayır diyen üniversite ög-
rencilerinden sendika isteyen memurlara kadar
polisten cop yiyenlere bakıp, "copokrast" dedik.
Bakalım, sırtı copsuz beyni mikropsuz kuşakla-
ra ne zaman ulaşacağız!
Uzayıp giden bu geleneksel rasilerin yanına bir
yenisini daha ekliyoruz: '
Denekrasi! >
Bu kez sadece ülkemiz insanlanna değil tüm
yeryüzüne yararları dokunacak, üniversitelerde
ders olarak okunacak bir rasi türünün mimanyız.
IMF'nin Türkiye'yi "denek ülke" olarak alması bo-
şuna değil. Demek ki, adamlar ölçtü biçti, dene-
melerimizin en uç sonuçlar vereceği ülke Türkiye,
diye düşündü. >
öyle sanıyoruz ki, IMF Türkiye'deki denemelerj
den çıkan sonuçlan tek tek değerlendiriyor, ancak
içinden çıkmakta zorlanıyordur. Şu sonuçlar hiç de
yabana atılır cinsten değil:
1- Türkiye'de bir bakan, sorumluluğu altındaki
işleri yaparken ne tür karar alırsa alsın, vatan-mil-
let yaranna almış oluyor. Diyelim ki, bir kararda i:
nat etti, bunun adı 'efelik' oluyor. O karardan dö-;
nerse bunun adına da 'yiğitlik' deniyor.
Inat ettin, efelik; döndün, yiğitlik... Her şartta
haklısın! Türkiye'deki bakanlann her hareketine
böytesi olumlu sıfatlar ekledin mi, çözülmeyecek1
sorun yoktuıi
2- Türkiye'de 1.5,5'ten büyüktür. Diyelim ki, 1.3
milyar dolar kredi vereceksin. Bunun karşılığında
bazı istemlerde bulunacaksın, bunlann karşılığı İ
milyar dolan bulabilir, önemli değil. Buna bır de ara-
daki karmaşada dolar vuranlan eklersen, 1.5 mil--
yann maliyeti 5 milyan bulur. Ama bunun hiç öne-j
mi yoktur. Türkler, cepten çıkanı ayn, cebe girenl
ayn değerlendirirler. Ikisini toplayıp çıkarmasını bil
j
mezler. Zarar kaderden, kâr her yerdendir. i
Bizden adam olmaz
3- Türklere, "Sofraya bu akşam bol balık mı /s*
tersin, her gün bir miktarbalık tutabileceğin ortam
mı" diye sorsan, hemen birincisini benimserler:
Onlar için o gün, o an var olan önemlidir. •
Ertesi gün balık bitince de aralannda tartışma-
ya başlaıiar:
- Yav, dün akşam hayat standardımız yükselmiş-
ti, bu sabah düştü. Nasıl olur? Bu bize birinin oyu-
nudurmuhakkak...
Türkler bu tartışmayı yaparken sofranın tabak-
lannı da rahatlıkla götürebilirsiniz!
4- Kriz, Türklerin yaşam bıçimidir. Kriz çıkmasa
bile, krizin neden çıkmadığını saptama krizi yaşa-
nır. Bu saptama çalışması da hesapta olmayan bir
krizi doğurur.
5- Türk hükümetlerinin istikrarı da krize bağlıdır.
Ortada kriz yoksa, işler iyi gıdiyorsa, kaşınıriar, 'hü-
kümet gitsin, hemen seçim' tartışmalan yapariar.
Eğer ağır bir kriz varsa, 'aman sesimizi çıkarma-
yalım, bir de hükümet krizi yaşamayalım' derter.
6- Türklerde saat ayarı yoktur. Örneğin Türki-
ye'de saat 14.00 iken Arjantin'de sabahın 05.00'i
olduğu halde borsalan düşer. Bunun, Arjantin bor-
sasının duşmesinden kaynaklandığına inanırtar.
7- Türkler kurtuluş yollan aramak yerine kurtan-
cı arartar. Kurtancı bellediklen kişiyi bulunca da,
'bakalım nasıl beceremeyecek' diye seyre girişir-
ler.
Benzer olaylar için en çok şu iki sözü kullanırian
- Bir Türk dünyaya bedeldir!
- Bizden adam olmaz! r
ankcum@ttnet.nettr
Cazfestivali teselli oluyor
Kültür Servisi-
Izmirli müzikseverler
Sting ve Elton John'la
buluşmaya
hazırlanıyor. 15.
Uluslararası Izmir
Müzik Festivali'nde
ünlü soprano Kiri Te
Kanawa, Jan
Garbarek \ e Flander
Kraliyet Balesi'ni
ağn^layan Izmirliler,
16 Temmuz'da Sting'i
Çeşme Açıkhava
Tiyatrosu'nda ve 17
Temmuz'da da Elton
John'ı Efes Antik
Tiyatro'da
izleyecekler. Sting,
Izmir'deki konserinin
ardından 17
Temmuz'da da 8.
Uluslararası Istanbul
Caz Festivali
kapsamında
Açıkhava'da
Istanbullu j
hayranlanyla {
buluşacak. I
Elton John' ın Efes ı
Antik Tiyatro'da J
vereceği konser ise '
intemetten '
yayımlanacak ve "*
netteki ilk 'öde- J
görüntüle' konseri
olacak. 2500 yıliık 2
Efes Büyük ',
Amfitiyatro'da ı
gerçekleşecek olan 1
konser 'MSN.co.uk >
web' portalından }
yayımlanacak. Tüm
dünyada izlenebilecek
olan konserin internet
yayım için 'bifct'ler
snıırlı sayıda olacak
ve kaliteyi sağlamak
için sadece hızlı ,
internet erişimi olan t
hayranlan konseri J
seyredebilecek. ^
Cezialarasgari ücretten ayrihyor
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)
- Çalışma yaşamını
düzenleyen
yasalardaki cezalar,
asgari ücretten
aynlıyor. Taslağm
yasalaşması, asgari
ücrette doğrudan bir
artış sağlamayacak,
ancak işverenlerin
asgari ücret
artışlanna karşı çıkış
nedenlerinden biri
uygulamadan
kaldınlmış olacak.
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı, 1
yasalardaki cezalan, ,
asgari ücretten •,
bağımsız hale (
getirmek için yasa i
taslağı hazırhyor. <
Taslağa göre, 2821 i
sayılı Sendikalar
:
Yasası, 506 sayılı '
SSK Yasası ve 4447 '
sayılı Sosyal :
Güvenlik Yasası 'nda 1
yer alan ve brüt
asgari ücrete bağlı }
olan para cezaları ı
yürürlükten i
kaldınlacak.