Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 MAYIS 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Derviş'in hükümet içinde 4. ortak görüntüsünü sürdürmesi, Ecevit'in rahatsızhğını arttırdı
Bahar lıa\ ası soııa errliANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Başbakan Bülent Ecevit'in, Dev-
let Bakanı Kemal Derviş'in "h-
beral sol ve solda birkşme" açık-
lamalanyla başlayan rahatsızlığı
artıyor. Derviş'in, siyasete hazır-
lanma olarak nitelendirilen Ana-
dolu turu, hükûmet içinde Te-
lekom'la başlayıp işçi ücretle-
ri, hububat fiyatlan ve kamu
bankalanyla süren anlaşmaz-
lıklarla da Ecevit, karşı taraf-
ta yer almaya başladı.
Derviş'in hükümet içinde
4. ortak görüntüsünü sürdür-
mesi ve siyasi mesajlar da
vermeye başlaması, rahat-
sızlıklan arttırdı. Derviş'in
Gaziantep ve Adana'ya eko-
• Devlet Bakanı Kemal Derviş'in. siyasete hazırlanması olarak
nitelendirilen Anadolu turu, hükümet içinde Telekom'la
başlayıp işçi ücretleri, hububat fiyatları ve kamu bankalanyla
süren anlaşmazlıklar sonucu Başbakan Bülent Ecevit, karşı
tarafta yer almaya başladı.
Hazjne'ye
Batı
uyarısı
• Baştarafı 1. Sayfada
cat kredisı temsılcileri.
ortak bır bıldiri ıle
Hazine yetkılilerini
uyardılar. Aralannda
ABD Ihracat-lthalat
Bankası OPIC, Hermes
Kreditversıcherungs AG,
Uluslararası tşbirliği
Japonva Bankası, Nippon
thracat ve Yatınm
Sıgorta, Ducroire-
Delcredere Belçika
Ihracat Sigortası
Temsılcısi ve
Oesterreıchische
Kontrollbank'ın da
bulunduğu ıhracat kredisi
temsilcılen, Hazine
Müsteşar Yardımcısı'na
gönderdiklen ortak yazılı
bildîri ile TEAŞ'ın
ödemelerini çözümlemek
üzere Hazmenın
harekete geçmesinı
istediler, Trakya Elektrik,
Doğa Enerjı ve Unimar
proje şırketlerinin
finansal destekçileri olan
söz konusu sıgorta
şirketlen, TEAŞ'ın
şirketlere yapması
gereken ödemelerin
mıktarının, programın iki
veya üç ay gerisinde
kaldığını. seyrek
aralıklarla sadece küçük
kısmı ödemeler
yapıldığını dile getirerek
bu durumun şirketlerın
bankalara olan kredı
borçlannı
ödeyememelerine neden
olduğunu belirttiler ve
durumun acil olarak
düzeltılmesıni istediler.
TEAŞ'ın sözleşmeler
uyannca döviz kuru
farklan ıçin fatura edılen
mıktarlan ödememeye
karar verdığini. aynca
BOTAŞın söz konusu
yap-ışlet-devret
şirketlerine gaz teminini
iptal edeceği yönünde
tehditlerde bulunduğunu
öğrendıklerini ıfade eden
sigorta şırketleri, yazılı
açıklamada şu hususlara
değındiler:
"VVashington'da OPIC
Exinı Bank. Bakan
Kemal Derv iş ve
delegasyonu arasında
yapılan son toplantılarda,
zamanında yapılmamış
ödemeleri ele alnıak için
olunılu adımlann atılması
hususunda anlaşma
sağlanmıştır. TEAŞ
tarafindan yapılan son
ödemelerdeki kesintilerin
az olması olumlu bir
gelişme olmasına karşın,
şirketleıin hâlâ önemİi
zoriukJarli) karşı karşıya
olduklannı anlamaktayız.
Geciktirilmiş ödemelerin
' tam olarak y apıldığını ve
BOTAŞ'ın tutumunu
değiştirip
değiştirnıediğini tespit
etmek amacıyla gelecek
birkaç hafta süresince
gözlemler y apacağız.
Tatmin edici gelişmelerin
alınıp alınnıadığına bağlı
olarak kreditörler gerekli
biitiin önlemlere
başv urmak zorunda
kalacaklardır."
nomik programı anlatma gerekçesiyle
eşiyle birlikte yaptığı geziler, siyasi ge-
leceğe yönelik ilk adımlar olarak nite-
lendirildi. Bu geziler sırasında odalar
birliğininyöre temsilcileriyle Derviş'in
yaptığı görüşmeler üzerine, TOBB
Başkanı Fuat Miras, gezilerle ilgileri-
nin olmadığını aktarma gereği hissetti.
Derviş, IMF'ye sunulan niyet mektu-
bu doğrultusunda kamu işçilerine veri-
lecek ücret zammınnı 2 yıl için yüzde
21.5 düzeyinde kalmasını ıstedi. An-
cak Ecevit'in "işçi kesimine yönelik"
duyarlılığını anımsatması üzerine, yüz-
de 38.5 artışla toplusözleşmeler bağıt-
landı.
Derviş, yine IMF'ye sunulan niyet
mektubu doğrultusunda destekleme
almılannın azaltılmasını ve açıklana-
cak fiyat artışının da enflasyon hedefi-
ni aşmamasını istiyor. Bu durum hükü-
met içindeki rahatsızlığı arttırdı.
Emlak Bankası'nın tasfiye edilmesi,
Ziraat ve Halk bankalannın şubeleri-
nin kapatılması, çalışanlann emekli
edilmesi ve bir kısım çalışanın da işsiz-
lik tehdidiyle karşı karşıya kalması,
koalisyon içinde tepkilere neden
oldu. Başbakan Ecevit, "Ziraat
Bankası şubelerinin azamlması ko-
nusunda çok büyük tepkiler var.
Zamanında yanlış tespitler yapüdı.
1yi hesap yapdmadı. Tabü bizim yet
kilerimiz kısıldı. Ama bu konuda
halkta çok büviik rahatsızlık
var" dedi. Ancak Bakanlar
Kurulu çıkardığı kararna-
meyle yetkilerini, olduğu gi-
bi, oluşturulan ortak yöne-
tim kuruluna devretti. Ece-
vit'in sözleri ise IMF'ye su-
nulan niyet mektubunun ge-
reği olarak yetkilerinin kı-
sılmasından rahatsız ol-
duğunu da ortaya koydu.
Maliyet
hesaba
katılmıyor
Buğday fiyatı, hükümetin MHP kanadı ve Derviş arasında restleşmeye neden oldu
Çiftçiye yoksulluk fiyatıSERTAÇ EŞ
ANKARA- Buğday taban fi-
yatı dün, gün boyu süren görüş-
meler ve hükümetin MHP ka-
nadı ile Devlet Bakanı Kemal
Derviş arasındaki restleşmeler
sonucunda kilogram başına
164 bin lira olarak açıklandı.
Bakanlar Kurulu'nda hububat
alım fiyatlan konusunda yaşa-
nan sert tartışmalar sırasında
Derviş'in liderlere yönelik
"Niyet mektubunda imzanız
var. Mücadelenin başında kav-
ga edeceksek planlarunı göz-
den geçirmem gerekir" sözü
gerginliği arttırdı. Başbakan
Yardımcısı Devlet Bahçeli,
"Her şey IMF niyet mektubu
diye bize dayatılıyor. Böyle gi-
derse hükümet gitmez" dedi.
Bakanlar Kurulu toplantısın-
da buğday alım fiyatı tartışma-
lan hükümet krizine yol açtı.
Toplantıda, Devlet Bakanı
Derviş, yüzde 52'lik tüketici
fiyat artış hedefine göre 155
bin liralık kilogram başına
buğday alım fiyatı teklifini
yüzde 57.6'lık toptan eşya fi-
yat artışına göre 160 bin 750 li-
raya çıkardı. Tanm ve Köyişle-
ri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp
de istediği 178 bin 200 liralık
fiyattan 172 bin liraya kadar
indi. Toplantıda 166 bin liralık
fiyat orta yol olarak önerildi,
ancak bu rakamı iki bakan da
kabul etmedi.
Anlaşmazlığın sürmesi üze-
rine Bakanlar Kurulu'na ye-
mek arası verildi. Yeniden baş-
layan Bakanlar Kurulu'nda tar-
tışmalann sertleşmesi üzerine
konu, liderler zirvesinebırakıl-
dı. Toplantıda, Başbakan Yar-
dımcısı Mesut Yümaz ve
ANAP'lı bakanlann tartışma-
lara fazla kanşmadıklan öğre-
nildi.
Bahçeli'den Derviş'e uyan
Alınan bilgiye göre, toplan-
tının gerginleşmesine neden
olan diyaloglar şöyle gelişti:
Derviş: Programı sekteye uğ-
ratamayız. Bu rakamın psıko-
lojik etkisi var.
Cökalp: Bizim ıstedıği-
miz, niyet mektubuna uygun.
Enflasyon hedefine göre artış
öngörüyoruz. Bu rakam ol-
mazsa çiftçinin önüne çıkama-
yız. 155 bin lirayla çiftçinin bü-
yük bölümü gelecek yıl üretim
dışına itilmiş olacak.
DervİŞ: Olmayan kaynak-
tan dağıtamayız.
Herşev \\\h
altında bize dayatılıyor. Böyle
gıderse hükümet gitmez.
DerVİŞ: Mücadelenin ba-
şında kavga edeceksek planla-
nmı gözden geçirmem gerekı-
yor. Çok incitici ve kıncı konu-
şuyorsunuz.
CÖkalp: TZOB'de yaptı-
ğım konuşmayı kastediyorsa-
nız. sız de ısteklerimize karşı
çıkıyorsunuz.
anımsatması üzerine, "Içeride
böceğiniz mi var" dedi. "Istifa
edecek misiniz" sorusuna ses-
siz kalan Derviş, gazetecilerin
"Susmanız anlamh, niye susu-
yorsunuz" diye üstelemesi üze-
rine ise "Siz çok gürültücüsü-
nüz de ondan" diye yanıt ver-
di.
Gökalp, zirvede Bakanlar
Kurulu'nda verdiği 172 bin li-
ra önerisınden 164 bin liraya
• Liderler zirvesinin ardından yapılan yazılı açıklamaya göre, Anadolu sert
ekmeklik kırmızı buğdayın haziran ayı fiyatı 164 bin lira olacak. Buğdayın temmuz
ayının ilk yansındaki fiyatmın 167 bin lira. ikinci yansmda da 169 bin lira olması
kararlaştınldı. Çiftçiler buğdaylannı, ağustos ayının ilk yansında kilosu 174 bin lira,
ikinci yansında ise 179 bin liradan Toprak Mahsulleri Ofisi'ne satacak.
CÖkalp: Bizim istediğimız
rakamın Hazine'ye yükü yok.
Sadece Toprak Mahsullen Ofi-
si (TMO) olarak Hazine garan-
tisiyle borçlanmak istiyoruz.
Geçen yıl aldığımız borcu öde-
dik, bu yıl da biz öderiz.
Derviş'ten liderlere:
Niyet mektubunda imzanız
var.
Bahçeli'den Derviş'e-.
ECeVİt: Anlaşıldı. Bız so-
runu liderler zırvesinde çöze-
ceğiz.
Çiftçi istediğini alamadı
Bakanlar Kurulu'nun ardın-
dan toplanan liderler zirvesın-
de akşam saatlerıne kadar pa-
zarlıklarsürdü. Derviş, makam
odasına girerken gazetecilenn
pazarlıkta gelınen noktayı
ınerken Derviş. 3 bin 250 lira
ödün verdi. Liderler zirvesinin
ardından yapılan yazılı açıkla-
maya göre, Anadolu sert ek-
meklik kırmızı buğdayın hazi-
ran ayı fiyatı 164 bin lira ola-
cak. Fiyatlann kademeli olarak
artması nedeniyle haziran
ayında hasat yapan güney ille-
rindeki üreticilerin kayıplan-
nın diğer bölgelere göre daha
'akanlar
Kurulu
toplanüsında
buğday alun
fivatı
tartışmalan
hükümet
krizine yol
açtı. Derviş ile
Gökalp,
buğday fiyatı
üzerinde
anlaşamayınca
konu liderler
zirvesinde
yeniden
gündeme
getirilerek
çözüldü.
fazla olduğu bildirildi.
Buğdayın temmuz ayının ilk
yansındaki fiyatmın 167 bin li-
ra, ikinci yansında da 169 bin
lira olması kararlaştınldı. Çift-
çiler buğdaylannı, ağustos ayı-
nın ilk yansında kilosu 174 bin
lira, ikinci yansında ise 179 bin
liradan Toprak Mahsulleri Ofi-
si'ne satacak. Hasadın son ayı
olan eylülün ilk yansında buğ-
dayın kilosunun fiyatı 181 bin
lira, ikinci yansında da 183 bin
lira olacak.
Tanm ve Köyişleri Bakanı
Gökalp'ın istediği fiyat üzenn-
den ahm yapılması durumun-
da çiftçiye 623 trilyon lira öde-
necekken açıklanan fiyatlarla
toplam 574 trilyon lira ödene-
cek. IMF'ye verilen niyet mek-
tubuna uyulması durumunda
çiftçiye toplam 542.5 trilyon li-
raya ödenecekken pazarlıklar
sonucu Derviş 32 trilyon, Gö-
kalp ise 50 trilyonluk geri atım
attı.
Gökalp, fiyatlann açıklan-
masının ardından kendi dediği-
nin olduğunu savundu.
Dünya Bankası heyeti Türkiye'de
Tanma 600
milyon dolar
ANKARA (AA) -
Dünya Bankası uz-
manlarından oluşan
bir heyet, tanmsal pro-
jelere ilişkin müzake-
reler için dün Anka-
ra'ya geldiler. Heyetin
bugün gerçekleştirece-
ği müzakerelerin yak-
laşık bir hafta sürmesi
bekleniyor. Görüşme-
lerde anlaşma sağlan-
ması halinde Dünya
Bankası, Türkiye'ye
600 milyon dolar kre-
di verecek.
Kredinin, Dünya
Bankası'nın haziran
ayı sonundaki banka
icra direktörleri kuru-
luna yetiştirilerek tem-
muz aymdan itibaren
dilimler halinde kulla-
nıma hazır hale getiri-
lebileceği belirtiliyor.
Kredi, tanm refor-
mu uygulama projesi
kapsamında, doğrudan
gelir desteği ve alter-
natif ürün, tanmsal
birliklerin yeniden ya-
pılandınlması alanla-
nnda kullanılacak.
Dünya Bankası, ha-
ziran ve aralık aylann-
da yapacağı icra direk-
törleri toplantılannm
ardından, Türkiye'ye
üç yıl için vermeyi ön-
gördüğü toplam 6.2
milyar dolarlık kredi-
nin 3.2 milyar dolannı
bu yıl içinde serbest bı-
rakacak. -.«.-
TMSF'YE HORTUMCULARIN MALLARINI DEVRALMA YETKİSİ VERÎYOR
Bankalar Yasasrııa oııay
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer, Tasar-
ruf Mevduatı Sigorta Fo-
nu'na (TMSF), banka kay-
naklannı lehlerine kulla-
nan hortumcular ile
eş ve çocuklannın
malvarlıklannı
devralma yetkisi
veren Bankalar
Yasası'm onayla-
dı. Yasanın onay-
lanmasıyla, BD-
DK'nin 2000 yılı
mart ayında seçi-
len başkan dışm-
daki 6 üyesinin
görev süresi sona
eriyor. Yeni üyele-
ri 15 gün içinde Ba-
kanlar Kurulu ataya-
cak.
Sezer'in onayladığı yasa-
da, hortumlanan kaynaklara
fon tarafindan el konulma-
sında "iyi niyet-kötü niyet"
aynmı yapılıyor.
Yasanın getirdiği diğer ba-
zı değişiklikler şöyle:
Fonun alacağı öncelikB:
Batık bankanın yönetim ve
denetiminde bulunan kişiler,
eş ve çocuklan ile bunlann
bağlantüı olduklan kişilerin,
banka kaynağmı kullanarak
edindikleri malJar ve ortak
olduklan başka şirketler, Ta-
sarruf Mevduatı Sigorta Fo-
nu'na geçecek.
Fona devredilen bankalar-
la ilgili alacak-verecek için
mahkemeye gidilmeyecek,
bu mallann değeri u
takdir
koaıisvonlan" tarafindan be-
lirlenecek.
Doianlı işlemkr: Fon, el
koyduğu bankadan kullandı-
nlan şu kaynaklan devralma-
yayetkilikıluıdı:
"Ortaklar, yöneticiler, yö-
netim kunıio, kredi komttek-
ri, şubekr, diğer yetkfli ve gö-
revKkraracıhğrylaüçüncüki-
şikre rehnedifcn banka kay-
naklan. Karşıhğında kredi
sağlamak amacrvla kullandı-
rılan krediler (back to back).
Yurtiçi ve \ urtdışındaki depo
hesaplan ve bu hesaplan gü-
vence göstererek edinilen pa-
ra ve mallar. Bunlardan kay-
naklanan her türlü hak ve
alacaklar. Dolanfa işlemlerle
edindikleri veya üçüncü kişi-
lere edindirdikkri mallar,
hak \f ^Ijy^kt^nn etğtanma-
suıda Inınamlan banka kav-
naklan."
Türkiye, üretimin giderek azalması
sonucunda en temel tanmsal ürünlerde
bile dışa bağunlı hale gelirken hububat
fiyatlan, maliyet dikkate alınmadan be-
lirlenmeye çahşılıyor.
"Çiftçiyi ölümle korkutarak hastalığa
raa etme" zihniyetinin ön plana çıktığı
tartışmalarda, şubat kriziyle kat kat ar-
tan girdi maliyetleri ile üreticinin gele-
cek yıllarda tarlalan boş bırakmak zo-
runda kalacağı hesaba katılmıyor.
Geçen yıllara bakıldığında seçim dö-
nemlerinde belirgin artışlar kaydeden
buğday fiyatmın, bu yıl 178 bin lira ola-
rak açıklanmasının bile çiftçiyi "üre-
timsizBğe" mahkûm edeceği belirtili-
yor. Buğdayın kilogram maliyeti emek
unsuru ve tarla kirası katılmadığı halde
200 bin lirayı buluyor.
Maliyet katiandı
2001 yılı ürünü buğday maliyeti be-
lirlenirken bir dekar için gereken 13 lit-
re akaryakıtın tutan şubat krizinden ön-
ce 10 milyon 500 bin lira olarak hasap-
lanırken bu rakam yüzde 100'e yakın
oranda yükseldi. Knz-
den önce 100 bin lira
, civanndaki gübrenin
fiyatı da şu anda 300
bin lira civannda.
Türkiye Ziraat Odalan
Birliği Başkanı Faruk Yücel,
geçen yıl hasat bedelinin 2
milyon 500 bin lira olduğu-
nu belirterek "Şu anda bu
ücret 4 mihon lira civannda. İs-
teyeceği parayı, öngörülen enflasyona
göre beliıiemey ecek bir biçerdöver tanı-
mryorum" dedi.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası
Başkanı Prof. Dr. Gürol Ergin de ge-
çen yıl buğdaya 102 bin lira fiyat \ enl-
diğini ve bunun yine maliyet unsurlan-
na göre çok düşük kalması sonucunda
"tarlalann pek çok ilde boş bırakıldığı-
nı" söyledi. Ergin şöyle devam ettı:
"Bu yıl rekolte 16-17 miKon ton dva-
nnda olacakür ve çiftçiye 178 binfiraG-
yat verümesi durumunda bile gelecek y ü
rekolte daha da düşecektir. En a/ 238
bin lira fiyat verilmelL Yoksa üreticiyi
ölümle korkutup hastalığa razı etmiş
olacaklar."
İthalat arttı
Tarımda trajedi
yaşanıyor
Ekonomi Servisi - 20 yıl
öncesine kadar kendi kendine
yeten ender ülkelerden bin
olan Türkiye, bugün pirinç-
ten buğdaya, nohuttan mısı-
ra, tütünden pamuğa akla ge-
lebilecek hemen her tanm ürününü ithal
ediyor.
• Mercimek: Türkiye, dünyanın en
büyük üç mercimek üreticisinden biriy-
di. 1990'da üretim 846 bin ton, ihracat
242 bin tondu. Bugün üretim 180 bin
ton. 100 bin tona yakın mercimek alını-
yor.
• Nohut: 1990'da üretim 850 bin ton,
ihracat 277 bin tondu. 2000'de üretımı-
miz 300 bin tona düştü.
• Mısır: Geçen yıl 839 bin 96 ton mı-
sır ithal edildi ve karşılığında 98 milyon
177 bin dolar ödendi.
• Fasulye: 1990'larda 300 bin tona
yakın üretim yapılıyordu. Şimdiki üre-
tim 80 bin ton civannda. Tonu 900 do-
lardan 70-80 bin ton ithal ediliyor.
• Buğday: Türkiye 1990'larda 20
milyon ton buğday üretiyordu. 5 yıldır
bu rakam 15-18 milyon tona düştü.
1999'da 1.5 milyon ton buğday alındı.
• Fındık: Türkiye, dünya fındık ürc-
timinin yüzde 80'ini elinde bulunduru-
yor. Bu yıl kaçak fındık girişinin 4-5 bin
ton olduğu tahmin ediliyor.
• Pamuk: Türkiye'nin yıllık pamuk
tüketimi 1 milyon 200 bin ton. 1999'da
749 bin 571 ton üretildi. DİE kayıtlan-
na göre 116 bin 757
ton ihracat, 282 bin
828 ton ithalat yapıl-
dı.
• Tütün: Türki-
ye'nin tütün üretimı
1999'da 259 bin 478
ton iken 2000'de 216 bin 90 tona düştü.
1999'da 40 bin 330 ton ithalat yapıldı
ve karşılığında 133 milyon 353 bin do-
lar yurtdışma gitti.
• Ayçiçeği: Tüketim 1.2 milyon ton.
1996 yılında 1 milyon tonluk üretime
kadar ulaşıldı. Geçen yıl üretim 600 bin
tona düştü. Geçen yıl yapılan ithalat 97
bin 842 ton oldu.
• Pirinç: Toplam 700 bin tonluk tü-
ketimin üçte ikisi ithal. ABD, Avustral-
ya, Mısır ve Italya'dan ithal ediliyor.