15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 MAYIS 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Derviş'in hükümet içinde 4. ortak görüntüsünü sürdürmesi, Ecevit'in rahatsızhğını arttırdı Bahar lıa\ ası soııa errliANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Bülent Ecevit'in, Dev- let Bakanı Kemal Derviş'in "h- beral sol ve solda birkşme" açık- lamalanyla başlayan rahatsızlığı artıyor. Derviş'in, siyasete hazır- lanma olarak nitelendirilen Ana- dolu turu, hükûmet içinde Te- lekom'la başlayıp işçi ücretle- ri, hububat fiyatlan ve kamu bankalanyla süren anlaşmaz- lıklarla da Ecevit, karşı taraf- ta yer almaya başladı. Derviş'in hükümet içinde 4. ortak görüntüsünü sürdür- mesi ve siyasi mesajlar da vermeye başlaması, rahat- sızlıklan arttırdı. Derviş'in Gaziantep ve Adana'ya eko- • Devlet Bakanı Kemal Derviş'in. siyasete hazırlanması olarak nitelendirilen Anadolu turu, hükümet içinde Telekom'la başlayıp işçi ücretleri, hububat fiyatları ve kamu bankalanyla süren anlaşmazlıklar sonucu Başbakan Bülent Ecevit, karşı tarafta yer almaya başladı. Hazjne'ye Batı uyarısı • Baştarafı 1. Sayfada cat kredisı temsılcileri. ortak bır bıldiri ıle Hazine yetkılilerini uyardılar. Aralannda ABD Ihracat-lthalat Bankası OPIC, Hermes Kreditversıcherungs AG, Uluslararası tşbirliği Japonva Bankası, Nippon thracat ve Yatınm Sıgorta, Ducroire- Delcredere Belçika Ihracat Sigortası Temsılcısi ve Oesterreıchische Kontrollbank'ın da bulunduğu ıhracat kredisi temsilcılen, Hazine Müsteşar Yardımcısı'na gönderdiklen ortak yazılı bildîri ile TEAŞ'ın ödemelerini çözümlemek üzere Hazmenın harekete geçmesinı istediler, Trakya Elektrik, Doğa Enerjı ve Unimar proje şırketlerinin finansal destekçileri olan söz konusu sıgorta şirketlen, TEAŞ'ın şirketlere yapması gereken ödemelerin mıktarının, programın iki veya üç ay gerisinde kaldığını. seyrek aralıklarla sadece küçük kısmı ödemeler yapıldığını dile getirerek bu durumun şirketlerın bankalara olan kredı borçlannı ödeyememelerine neden olduğunu belirttiler ve durumun acil olarak düzeltılmesıni istediler. TEAŞ'ın sözleşmeler uyannca döviz kuru farklan ıçin fatura edılen mıktarlan ödememeye karar verdığini. aynca BOTAŞın söz konusu yap-ışlet-devret şirketlerine gaz teminini iptal edeceği yönünde tehditlerde bulunduğunu öğrendıklerini ıfade eden sigorta şırketleri, yazılı açıklamada şu hususlara değındiler: "VVashington'da OPIC Exinı Bank. Bakan Kemal Derv iş ve delegasyonu arasında yapılan son toplantılarda, zamanında yapılmamış ödemeleri ele alnıak için olunılu adımlann atılması hususunda anlaşma sağlanmıştır. TEAŞ tarafindan yapılan son ödemelerdeki kesintilerin az olması olumlu bir gelişme olmasına karşın, şirketleıin hâlâ önemİi zoriukJarli) karşı karşıya olduklannı anlamaktayız. Geciktirilmiş ödemelerin ' tam olarak y apıldığını ve BOTAŞ'ın tutumunu değiştirip değiştirnıediğini tespit etmek amacıyla gelecek birkaç hafta süresince gözlemler y apacağız. Tatmin edici gelişmelerin alınıp alınnıadığına bağlı olarak kreditörler gerekli biitiin önlemlere başv urmak zorunda kalacaklardır." nomik programı anlatma gerekçesiyle eşiyle birlikte yaptığı geziler, siyasi ge- leceğe yönelik ilk adımlar olarak nite- lendirildi. Bu geziler sırasında odalar birliğininyöre temsilcileriyle Derviş'in yaptığı görüşmeler üzerine, TOBB Başkanı Fuat Miras, gezilerle ilgileri- nin olmadığını aktarma gereği hissetti. Derviş, IMF'ye sunulan niyet mektu- bu doğrultusunda kamu işçilerine veri- lecek ücret zammınnı 2 yıl için yüzde 21.5 düzeyinde kalmasını ıstedi. An- cak Ecevit'in "işçi kesimine yönelik" duyarlılığını anımsatması üzerine, yüz- de 38.5 artışla toplusözleşmeler bağıt- landı. Derviş, yine IMF'ye sunulan niyet mektubu doğrultusunda destekleme almılannın azaltılmasını ve açıklana- cak fiyat artışının da enflasyon hedefi- ni aşmamasını istiyor. Bu durum hükü- met içindeki rahatsızlığı arttırdı. Emlak Bankası'nın tasfiye edilmesi, Ziraat ve Halk bankalannın şubeleri- nin kapatılması, çalışanlann emekli edilmesi ve bir kısım çalışanın da işsiz- lik tehdidiyle karşı karşıya kalması, koalisyon içinde tepkilere neden oldu. Başbakan Ecevit, "Ziraat Bankası şubelerinin azamlması ko- nusunda çok büyük tepkiler var. Zamanında yanlış tespitler yapüdı. 1yi hesap yapdmadı. Tabü bizim yet kilerimiz kısıldı. Ama bu konuda halkta çok büviik rahatsızlık var" dedi. Ancak Bakanlar Kurulu çıkardığı kararna- meyle yetkilerini, olduğu gi- bi, oluşturulan ortak yöne- tim kuruluna devretti. Ece- vit'in sözleri ise IMF'ye su- nulan niyet mektubunun ge- reği olarak yetkilerinin kı- sılmasından rahatsız ol- duğunu da ortaya koydu. Maliyet hesaba katılmıyor Buğday fiyatı, hükümetin MHP kanadı ve Derviş arasında restleşmeye neden oldu Çiftçiye yoksulluk fiyatıSERTAÇ EŞ ANKARA- Buğday taban fi- yatı dün, gün boyu süren görüş- meler ve hükümetin MHP ka- nadı ile Devlet Bakanı Kemal Derviş arasındaki restleşmeler sonucunda kilogram başına 164 bin lira olarak açıklandı. Bakanlar Kurulu'nda hububat alım fiyatlan konusunda yaşa- nan sert tartışmalar sırasında Derviş'in liderlere yönelik "Niyet mektubunda imzanız var. Mücadelenin başında kav- ga edeceksek planlarunı göz- den geçirmem gerekir" sözü gerginliği arttırdı. Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, "Her şey IMF niyet mektubu diye bize dayatılıyor. Böyle gi- derse hükümet gitmez" dedi. Bakanlar Kurulu toplantısın- da buğday alım fiyatı tartışma- lan hükümet krizine yol açtı. Toplantıda, Devlet Bakanı Derviş, yüzde 52'lik tüketici fiyat artış hedefine göre 155 bin liralık kilogram başına buğday alım fiyatı teklifini yüzde 57.6'lık toptan eşya fi- yat artışına göre 160 bin 750 li- raya çıkardı. Tanm ve Köyişle- ri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp de istediği 178 bin 200 liralık fiyattan 172 bin liraya kadar indi. Toplantıda 166 bin liralık fiyat orta yol olarak önerildi, ancak bu rakamı iki bakan da kabul etmedi. Anlaşmazlığın sürmesi üze- rine Bakanlar Kurulu'na ye- mek arası verildi. Yeniden baş- layan Bakanlar Kurulu'nda tar- tışmalann sertleşmesi üzerine konu, liderler zirvesinebırakıl- dı. Toplantıda, Başbakan Yar- dımcısı Mesut Yümaz ve ANAP'lı bakanlann tartışma- lara fazla kanşmadıklan öğre- nildi. Bahçeli'den Derviş'e uyan Alınan bilgiye göre, toplan- tının gerginleşmesine neden olan diyaloglar şöyle gelişti: Derviş: Programı sekteye uğ- ratamayız. Bu rakamın psıko- lojik etkisi var. Cökalp: Bizim ıstedıği- miz, niyet mektubuna uygun. Enflasyon hedefine göre artış öngörüyoruz. Bu rakam ol- mazsa çiftçinin önüne çıkama- yız. 155 bin lirayla çiftçinin bü- yük bölümü gelecek yıl üretim dışına itilmiş olacak. DervİŞ: Olmayan kaynak- tan dağıtamayız. Herşev \\\h altında bize dayatılıyor. Böyle gıderse hükümet gitmez. DerVİŞ: Mücadelenin ba- şında kavga edeceksek planla- nmı gözden geçirmem gerekı- yor. Çok incitici ve kıncı konu- şuyorsunuz. CÖkalp: TZOB'de yaptı- ğım konuşmayı kastediyorsa- nız. sız de ısteklerimize karşı çıkıyorsunuz. anımsatması üzerine, "Içeride böceğiniz mi var" dedi. "Istifa edecek misiniz" sorusuna ses- siz kalan Derviş, gazetecilerin "Susmanız anlamh, niye susu- yorsunuz" diye üstelemesi üze- rine ise "Siz çok gürültücüsü- nüz de ondan" diye yanıt ver- di. Gökalp, zirvede Bakanlar Kurulu'nda verdiği 172 bin li- ra önerisınden 164 bin liraya • Liderler zirvesinin ardından yapılan yazılı açıklamaya göre, Anadolu sert ekmeklik kırmızı buğdayın haziran ayı fiyatı 164 bin lira olacak. Buğdayın temmuz ayının ilk yansındaki fiyatmın 167 bin lira. ikinci yansmda da 169 bin lira olması kararlaştınldı. Çiftçiler buğdaylannı, ağustos ayının ilk yansında kilosu 174 bin lira, ikinci yansında ise 179 bin liradan Toprak Mahsulleri Ofisi'ne satacak. CÖkalp: Bizim istediğimız rakamın Hazine'ye yükü yok. Sadece Toprak Mahsullen Ofi- si (TMO) olarak Hazine garan- tisiyle borçlanmak istiyoruz. Geçen yıl aldığımız borcu öde- dik, bu yıl da biz öderiz. Derviş'ten liderlere: Niyet mektubunda imzanız var. Bahçeli'den Derviş'e-. ECeVİt: Anlaşıldı. Bız so- runu liderler zırvesinde çöze- ceğiz. Çiftçi istediğini alamadı Bakanlar Kurulu'nun ardın- dan toplanan liderler zirvesın- de akşam saatlerıne kadar pa- zarlıklarsürdü. Derviş, makam odasına girerken gazetecilenn pazarlıkta gelınen noktayı ınerken Derviş. 3 bin 250 lira ödün verdi. Liderler zirvesinin ardından yapılan yazılı açıkla- maya göre, Anadolu sert ek- meklik kırmızı buğdayın hazi- ran ayı fiyatı 164 bin lira ola- cak. Fiyatlann kademeli olarak artması nedeniyle haziran ayında hasat yapan güney ille- rindeki üreticilerin kayıplan- nın diğer bölgelere göre daha 'akanlar Kurulu toplanüsında buğday alun fivatı tartışmalan hükümet krizine yol açtı. Derviş ile Gökalp, buğday fiyatı üzerinde anlaşamayınca konu liderler zirvesinde yeniden gündeme getirilerek çözüldü. fazla olduğu bildirildi. Buğdayın temmuz ayının ilk yansındaki fiyatmın 167 bin li- ra, ikinci yansında da 169 bin lira olması kararlaştınldı. Çift- çiler buğdaylannı, ağustos ayı- nın ilk yansında kilosu 174 bin lira, ikinci yansında ise 179 bin liradan Toprak Mahsulleri Ofi- si'ne satacak. Hasadın son ayı olan eylülün ilk yansında buğ- dayın kilosunun fiyatı 181 bin lira, ikinci yansında da 183 bin lira olacak. Tanm ve Köyişleri Bakanı Gökalp'ın istediği fiyat üzenn- den ahm yapılması durumun- da çiftçiye 623 trilyon lira öde- necekken açıklanan fiyatlarla toplam 574 trilyon lira ödene- cek. IMF'ye verilen niyet mek- tubuna uyulması durumunda çiftçiye toplam 542.5 trilyon li- raya ödenecekken pazarlıklar sonucu Derviş 32 trilyon, Gö- kalp ise 50 trilyonluk geri atım attı. Gökalp, fiyatlann açıklan- masının ardından kendi dediği- nin olduğunu savundu. Dünya Bankası heyeti Türkiye'de Tanma 600 milyon dolar ANKARA (AA) - Dünya Bankası uz- manlarından oluşan bir heyet, tanmsal pro- jelere ilişkin müzake- reler için dün Anka- ra'ya geldiler. Heyetin bugün gerçekleştirece- ği müzakerelerin yak- laşık bir hafta sürmesi bekleniyor. Görüşme- lerde anlaşma sağlan- ması halinde Dünya Bankası, Türkiye'ye 600 milyon dolar kre- di verecek. Kredinin, Dünya Bankası'nın haziran ayı sonundaki banka icra direktörleri kuru- luna yetiştirilerek tem- muz aymdan itibaren dilimler halinde kulla- nıma hazır hale getiri- lebileceği belirtiliyor. Kredi, tanm refor- mu uygulama projesi kapsamında, doğrudan gelir desteği ve alter- natif ürün, tanmsal birliklerin yeniden ya- pılandınlması alanla- nnda kullanılacak. Dünya Bankası, ha- ziran ve aralık aylann- da yapacağı icra direk- törleri toplantılannm ardından, Türkiye'ye üç yıl için vermeyi ön- gördüğü toplam 6.2 milyar dolarlık kredi- nin 3.2 milyar dolannı bu yıl içinde serbest bı- rakacak. -.«.- TMSF'YE HORTUMCULARIN MALLARINI DEVRALMA YETKİSİ VERÎYOR Bankalar Yasasrııa oııay ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Tasar- ruf Mevduatı Sigorta Fo- nu'na (TMSF), banka kay- naklannı lehlerine kulla- nan hortumcular ile eş ve çocuklannın malvarlıklannı devralma yetkisi veren Bankalar Yasası'm onayla- dı. Yasanın onay- lanmasıyla, BD- DK'nin 2000 yılı mart ayında seçi- len başkan dışm- daki 6 üyesinin görev süresi sona eriyor. Yeni üyele- ri 15 gün içinde Ba- kanlar Kurulu ataya- cak. Sezer'in onayladığı yasa- da, hortumlanan kaynaklara fon tarafindan el konulma- sında "iyi niyet-kötü niyet" aynmı yapılıyor. Yasanın getirdiği diğer ba- zı değişiklikler şöyle: Fonun alacağı öncelikB: Batık bankanın yönetim ve denetiminde bulunan kişiler, eş ve çocuklan ile bunlann bağlantüı olduklan kişilerin, banka kaynağmı kullanarak edindikleri malJar ve ortak olduklan başka şirketler, Ta- sarruf Mevduatı Sigorta Fo- nu'na geçecek. Fona devredilen bankalar- la ilgili alacak-verecek için mahkemeye gidilmeyecek, bu mallann değeri u takdir koaıisvonlan" tarafindan be- lirlenecek. Doianlı işlemkr: Fon, el koyduğu bankadan kullandı- nlan şu kaynaklan devralma- yayetkilikıluıdı: "Ortaklar, yöneticiler, yö- netim kunıio, kredi komttek- ri, şubekr, diğer yetkfli ve gö- revKkraracıhğrylaüçüncüki- şikre rehnedifcn banka kay- naklan. Karşıhğında kredi sağlamak amacrvla kullandı- rılan krediler (back to back). Yurtiçi ve \ urtdışındaki depo hesaplan ve bu hesaplan gü- vence göstererek edinilen pa- ra ve mallar. Bunlardan kay- naklanan her türlü hak ve alacaklar. Dolanfa işlemlerle edindikleri veya üçüncü kişi- lere edindirdikkri mallar, hak \f ^Ijy^kt^nn etğtanma- suıda Inınamlan banka kav- naklan." Türkiye, üretimin giderek azalması sonucunda en temel tanmsal ürünlerde bile dışa bağunlı hale gelirken hububat fiyatlan, maliyet dikkate alınmadan be- lirlenmeye çahşılıyor. "Çiftçiyi ölümle korkutarak hastalığa raa etme" zihniyetinin ön plana çıktığı tartışmalarda, şubat kriziyle kat kat ar- tan girdi maliyetleri ile üreticinin gele- cek yıllarda tarlalan boş bırakmak zo- runda kalacağı hesaba katılmıyor. Geçen yıllara bakıldığında seçim dö- nemlerinde belirgin artışlar kaydeden buğday fiyatmın, bu yıl 178 bin lira ola- rak açıklanmasının bile çiftçiyi "üre- timsizBğe" mahkûm edeceği belirtili- yor. Buğdayın kilogram maliyeti emek unsuru ve tarla kirası katılmadığı halde 200 bin lirayı buluyor. Maliyet katiandı 2001 yılı ürünü buğday maliyeti be- lirlenirken bir dekar için gereken 13 lit- re akaryakıtın tutan şubat krizinden ön- ce 10 milyon 500 bin lira olarak hasap- lanırken bu rakam yüzde 100'e yakın oranda yükseldi. Knz- den önce 100 bin lira , civanndaki gübrenin fiyatı da şu anda 300 bin lira civannda. Türkiye Ziraat Odalan Birliği Başkanı Faruk Yücel, geçen yıl hasat bedelinin 2 milyon 500 bin lira olduğu- nu belirterek "Şu anda bu ücret 4 mihon lira civannda. İs- teyeceği parayı, öngörülen enflasyona göre beliıiemey ecek bir biçerdöver tanı- mryorum" dedi. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Gürol Ergin de ge- çen yıl buğdaya 102 bin lira fiyat \ enl- diğini ve bunun yine maliyet unsurlan- na göre çok düşük kalması sonucunda "tarlalann pek çok ilde boş bırakıldığı- nı" söyledi. Ergin şöyle devam ettı: "Bu yıl rekolte 16-17 miKon ton dva- nnda olacakür ve çiftçiye 178 binfiraG- yat verümesi durumunda bile gelecek y ü rekolte daha da düşecektir. En a/ 238 bin lira fiyat verilmelL Yoksa üreticiyi ölümle korkutup hastalığa razı etmiş olacaklar." İthalat arttı Tarımda trajedi yaşanıyor Ekonomi Servisi - 20 yıl öncesine kadar kendi kendine yeten ender ülkelerden bin olan Türkiye, bugün pirinç- ten buğdaya, nohuttan mısı- ra, tütünden pamuğa akla ge- lebilecek hemen her tanm ürününü ithal ediyor. • Mercimek: Türkiye, dünyanın en büyük üç mercimek üreticisinden biriy- di. 1990'da üretim 846 bin ton, ihracat 242 bin tondu. Bugün üretim 180 bin ton. 100 bin tona yakın mercimek alını- yor. • Nohut: 1990'da üretim 850 bin ton, ihracat 277 bin tondu. 2000'de üretımı- miz 300 bin tona düştü. • Mısır: Geçen yıl 839 bin 96 ton mı- sır ithal edildi ve karşılığında 98 milyon 177 bin dolar ödendi. • Fasulye: 1990'larda 300 bin tona yakın üretim yapılıyordu. Şimdiki üre- tim 80 bin ton civannda. Tonu 900 do- lardan 70-80 bin ton ithal ediliyor. • Buğday: Türkiye 1990'larda 20 milyon ton buğday üretiyordu. 5 yıldır bu rakam 15-18 milyon tona düştü. 1999'da 1.5 milyon ton buğday alındı. • Fındık: Türkiye, dünya fındık ürc- timinin yüzde 80'ini elinde bulunduru- yor. Bu yıl kaçak fındık girişinin 4-5 bin ton olduğu tahmin ediliyor. • Pamuk: Türkiye'nin yıllık pamuk tüketimi 1 milyon 200 bin ton. 1999'da 749 bin 571 ton üretildi. DİE kayıtlan- na göre 116 bin 757 ton ihracat, 282 bin 828 ton ithalat yapıl- dı. • Tütün: Türki- ye'nin tütün üretimı 1999'da 259 bin 478 ton iken 2000'de 216 bin 90 tona düştü. 1999'da 40 bin 330 ton ithalat yapıldı ve karşılığında 133 milyon 353 bin do- lar yurtdışma gitti. • Ayçiçeği: Tüketim 1.2 milyon ton. 1996 yılında 1 milyon tonluk üretime kadar ulaşıldı. Geçen yıl üretim 600 bin tona düştü. Geçen yıl yapılan ithalat 97 bin 842 ton oldu. • Pirinç: Toplam 700 bin tonluk tü- ketimin üçte ikisi ithal. ABD, Avustral- ya, Mısır ve Italya'dan ithal ediliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle