Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 MAYIS 2001 SALI CUMHURtYET SAYFA
HABERLER
Günay: Yönetim
ANKARA
(Cumhurivet Bürosu) -
Eski CHP"Genel
Sekreteri Ertuğrul
Günay, dün yaptığı
yazılı açıklamada, parti
yönetimine ve partiden
istifa edenlere
eleştirilerde bulundu.
Günay, partiden
aynlanlan "aceleci"
davranmakla suçlarken
30 Haziran'da
gerçekleştirilecek
kurultayda yönetimin
değişmesi gerektiğini
söyledi.
Meclis lazla
çalışsın
• ANKARA (AA)-
Hükümet ortaklan
TBMM Genel
Kurulu'nda ele
alınmasını istedikleri
konular ve çalışma
saatlerinin uzatılması
önerisini bugün TBMM
Danışma Kurulu'na
götürecek. Iktidar
partilerinin planlamasına
göre bugün 15.00-20.00
saatleri arasında Radyo
ve Televizyon Yasa
Tasansı'nın
görüşülmesine devam
edilecek. Yann ise Genel
Kurul, bu tasannın
tamamlanmasına kadar
çahşacak.
FP davası 12
Haziran'da
• ANKARA
(Cumhurivet Bürosu) -
Anayasa Mahkemesi,
"laiklikkarşıtı
eylemlerin odağı haline
geldiği" ve "kapatılan
RP'nin devamı olduğu"
gerekçesiyle FP'nin
kapatılması istemiyle
açılan davayı 12
Haziran Salı günü
esastan görüşmeye
başlayacak. Anayasa
Mahkemesi heyeti,
davada araştınlacak ve
incelenecek herhangi bir
konu belirlemezse
davayı ara vermeden
görüşmeyi sürdürecek.
TSK, sigaraya
savaş açtı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Türk Silahh Kuvvetleri
(TSK), sigarayla
mücadele için erbaş ve
erleri de kapsayan geniş
çaplı bir kampanya
başlattı. Genelkurmay
bünyesinde çalışmalann
eşgüdümü için "Sigara
ile Mücadele Kurulu"
oluşturulurken GATA
Komutanlığı'nda
"Sigarayı Bıraktırma
Polikliniği" kuruldu.
Dünya Sigarayı
Bırakma Günü olan 31
Mayıs 2001 tarihinde
sigaranın zararlannı
anlatan kitapçıklar
dağıtılacak,
konferanslar verilecek.
Tapu Kadastro'da
kadrolaşıtıa
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Enerji Yapı Yol-Sen
Genel Merkezi adına
dün açıklama yapan
Genel Sekreter Çetin
Kurtoğlu, Tapu ve
Kadastro Genel
Müdürlüğü'nde MHP'li
Devlet Bakanı Şuayip
Üşenmez'in
kadrolaşmaya gittiğini
ileri sürdü. Tapu
Kadastro çahşanlan,
uzun zamandan beri
süren kadrolaşma
sonucu 3 genel müdür
yardımcısının, 8 daire
başkanımn ve yüzlerce
çalışanın görevlerinden
alındığını söylediler.
Başbakan Ecevit, hükümetin program hedeflerinde sapma yaşanmayacağını söyledi:
Ekononride darahna olaeakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Bülent Ecevit, 57. hüküme-
tin iki yılını değerlendirdi. Koahsyo-
nun "uzlaşı ve aülım hükümeti" oldu-
ğu iddiasında bulunan Ecevit, Kasım
2000 ve Şubat 2001 bunahmlannın ar-
dından "ekonomide kısmi bir daralma"
yaşanacağını söyledi. Hükümetin ça-
lışmalannı bugüne kadar sergilediği
kararlılıkla sürdüreceğini anlatan Ece-
vit, "revizeedilen" programın hedefle-
rinden sapma olmayacağını bildirdi.
Ecevit, Bakanlar Kurulu"ndan önce
hükümetin iki yıllık icraatını 14 sayfa-
lık yazılı metinden okurken. gazeteci-
lerin sorulannı "Bu bir basın toplann-
sıdeğü" diyerek geri çevırdi. Ecevit "in
okuduğu metinde yaşanan iki bunalrm
nedeniyle ekonomi geniş yer aldı. Hü-
kümetin iki yıl içerisinde 285 yasa çı-
kardığını belirten Ecevit, bunun dünya-
da görülmemiş bir başan olduğunu sa-
• Başbakan Bülent Ecevit, şeker,
doğalgaz ve Telekom konusunda
yabancılann ulusal piyasaya girişini
getiren düzenlemeleri ve THY'nin fıyat
artırmasmı "ekonomide rekabetin ve
etkinliğin" gereği olarak savundu.
vundu. Ekonominın 1999 öncesini
özetleyen Ecevit, çöken ekonomik
programın sıkı bir maliye politikası uy-
gulaması, yapısal reformlann gerçek-
leştirilmesi, döviz kurunun hedeflenen
enflasyona göre önceden belirlenmesi-
ne dayandığını anımsattı. Program kap-
samında yapılan çalışmalan ve çıkan-
lan yasal düzenlemeleri sıralayan Ece-
vit, Kasım 2000'deki likidite, Şubat
2001 'deki ödemeler sisteminin kilitlen-
mesi nedeniyle "dövizçıpası'' modelin-
den "dalgahkur"a geçildiğini bildirdi.
Ecevit, ılk programın çökmesinin ar-
dmdan kapsamh çalışmalar yapıldığı-
nı ve hazırlanan "Güçlü Ekonomiye
Geçiş Programı"yla güven ve istikrann
hızla sağlanmasının, "kamu yönetinu-
ni ve ekonomiyi geri dönülmeveeek bi-
çünde yeniden yapılandırmanın"
amaçlandığını söyledi.
Ecevit, şeker, doğalgaz ve Telekom
konusunda yabancılann ulusal piyasa
girişini getiren düzenlemeleri,
THY'nin fiyat düzenlemesini "ekono-
mide rekabetin ve etkinliğin" gereği
olarak savundu. Ecevit, ikinci program
kapsamında gündeme gelen 15 yasa-
dan 8'inin çıkanldığını, birinin Köşk'te
bulunduğunu, 6'sı ile ilgili çalışmala-
rın sürdüğünü kaydetti. Hazırlanan
program sonucu "kısmi daralma" ya-
şanacağını dile getiren Ecevit, "şimdi-
den olumlu gelişmeler sağlandığıru" ile-
ri sürdü.
Hükümetin iki yıllık döneminde Tür-
kiye'nin AB'ye adayhğının kabul edil-
diğini anlatan Ecevit, Ulusal Prog-
ram'ın 2001 Mart aymda acıklandığı-
nı anımsattı. Türkiye'nin AGSK'de söz
sahibi olması gerektiğini anlatan Ece-
vit, "Bu noktadabir ödün verihnesi söz
konusu olamaz" dedi. Ecevit, KK-
TC'nin bağımsız bir devlet olduğunun
kabul edilmemesi durumunda kalıcı bir
çözüme vanlamayacağını belirtti.
ÇtZMEDEN YUKARI m.kart(« superonline.com.tr MUSAKART
AB Genel Sekreteri Vural, Recai Kutan'ın bir sorusu üzerine "AB'ye üyelik için başvuran her ülke onun hukukunu kabul eder. Avrupa'da
laikliği savunmayanın demokrasiye karşı olduğuna inanıhr" dedi
if BĞrf/MKÎ
HÜKUKU-
MUZLLA
CHP lideri hükümeti topa tuttu:
Tünelin ucunda
ışık görüıınıüyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-CHP Genel Başkanı De-
niz Baykal, hükümetin IMF'ye
olan angajmanı ve verdiği ta-
ahhütler nedeniyle, ülkeyi de-
rinden etkileyen konularda ka-
rar alamadığı söyledi. Siyase-
tin yargı önünde ciddi engel oluşturduğuna
dikkat çeken Baykal, "Bugün ilkel hukukku-
raflannı bile uygulayamavanlann 'Anayasayı
değıştıreceğiz' demeye haklan yoktur" dedi.
Baykal, IMF'den gelen mali desteğin halkın
içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtulması
amacıyla değil. fona aktanlan bankalann ya-
rattığı deliğin bir kısmını kapatmak için kul-
lanıldığını vurguladı. Deniz Baykal, kamu ça-
lışanlannın sendikal haklannı düzenleyen ya-
sanın, yaklaşık 3 yıl önce CHP'ninparlamen-
toda olduğu dönemde de tartışıldığını anım-
satttı. CHP lideri, Türkiye'nin daha sıkıntılı
bir döneme girdiğinin açık olduğunu belirtir-
ken "Tünetin ucunda ışık falan görünmüyor.
Halkımız. daha karanlık, daha karamsar, da-
ha sancdı bir sürecin içine çekfliyor" dedi.
CHP Parti Meclisi toplantısında SHP dönemini eleştirdi
Baykal yeııi ohışumayüldendi
ANKARA (Cumhuri>et Büro-
su) - CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, Türkiye'nin içine düştügü
olumsuz tabloda, SHP de dahil ol-
mak üzere bugüne kadar gelmiş
geçmiş bütün hükümetlerin so-
rumluluğu olduğunu savunarak
"Bugün yeni oluşum için uğraşan-
lar; 91'de, 95'te neredevduîiz" di-
ye konuştu.
CHP Parti Meclisi
(PM), dün Deniz Baykal
başkanlığında toplandı.
PM, 29. Olağan Kurul-
tay'ın 30 Haziran-1 Tem-
muz 2001 tarihlerinde R
yapılmasuııkararabağla- "™~ ""
dı. Baykal, toplantının basına ka-
palı olan bölümünde yaptığı ko-
nuşmada, yeni oluşum çalışmala-
nnı değerlendirdi ve isim verme-
den Erdal tnönü ile yeni oluşum
çalışmalanna katılanlan eleştirdi.
Alınan bilgiye göre Baykal, "Tür-
kiye'nin borçlan son 15 yıl içinde
çok büyük arüş gösterdL Bunda
pekçok hükümetin, tabn SHP'nin
de katkısı var. Biz CHP olarak ku-
rumsal kimlik açısından bu olum-
suzhıktaruı hiçbiraşamasuıadahil
değiKz. Hatta buna engel olmak is-
teyen tek bir kurum olmuştur. O
dâCHP'dir. Bu süreçte başbakan-
lık, başbakan yardımcılığı yapmıs
olan arkadaşlanmız bugün yeni
• tsim vermeden Erdal Inönü ve yeni
oluşum çalışmalanna katılan isimleri
eleştiren Baykal, "Bugün yeni oluşum için
uğraşanlara '91'de, 95'te nerdeydiniz diye
sormazlar mı"dedi.
oluşum için uğraşıyorlar. Onlara,
'91 "de, 95'te nerdeydiniz, ne yap-
tınız' diye sormazlar mı" dedi.
Baykal, CHP'yi diğerpartilerle
bir tutanlara karşı kendilerini sa-
vunmalan gerektiğini söyledi.
SHP dönemi yöneticilerine eleşti-
rilenni sürdüren Baykal, "Demi-
rel'i Idm cumhurbaşkam yapü?
Hacı Ali Demirel'in borçlaruu
Idm sikfi" diye sordu.
Gazalcı'dan eleştiri
Baykal'ın bu değerlendirmesi
üzerine söz alan PM üyesi Musta-
fa Gazakı'nın "Burada ounayan-
lar hakkında böyle konuşmamzı
doğrubulmuyorum" dedığı öğre-
„ nildi. PM'nin onayına su-
i nulan faaliyet raporuna
l Gazalcı, Erdal Kalkanve
Ziya Halis muhalefet şer-
hi koydular.
Kurultay gündeminde-
İ ki 'konuklann konuşma-
-
1
sı' maddesinı eleştiren
Kalkan, "Kurultay sulandırd-
mak isteniyor. CHP geleneğinde
böyle bir şey yok. Kendi durumu-
muzu konuşmamız gerekir" de-
di. PM'ce onaylanan kurultay
gündeminde, başta 13. madde ol-
mak üzere, tüzüğün bazı madde-
lerinde değişiklik yapılması ön-
görülüyor.
jj TlRMIK I AYDIN ENGİN aengin(« doruk.net.tr
Siz bu Tırmık'\ okurken, bü-
yük olasılıkla buğday ve öteki
tahıllann fiyatları açıklanmış
olaeak.
Zaten bu yazı da bu amaçla
yazılıyor. Buğday fiyatları, gün-
lerdir Ankara'da süren bir ça-
tışmanın, çekişmenin ve terci-
hin çok somut göstergesi. Hat-
ta bugüne kadar hükümet ile
Kemal Derviş arasında üstü
örtük ya da "az örtük" olarak
sürüp giden uyumsuzluğun iyi-
den iyiye su yüzüne çıktığı, so-
mutlandığı bir gösterge.
Kemal Derviş, IMF'ye sunu-
lan niyet mektubunda verilen
sözlere uyulacağını, bu yüzden
de buğdayın kilosuna 155.000
lira verilebileceğini, bir kuruş
üstüne çıkılamayacağını ısrar-
la vurguluyor. MHP'li Tarım Ba-
kanı Hüsnü Yusuf Gökalp ise
178.000 liralık kılo fiyatının al-
tına inilmeyeceğinı, aynı şid-
detteki bir ısrarla savunuyor.
MHP lideri Devlet Bahçeli de
ağıriığını kendi bakanından ya-
na koyuyor. Bu tartışmaya Tür-
kiye Ziraatçılar Birliğı, 190.000
liradan bir kuruş aşağı olursa
Ankara'daki Bilek Güreşi
çiftçinin perişan olacağını ileri
sürerek katıhyor.
Kimin dediği olaeak?
Ankara'daki bilek güreşini
Kemal Derviş mi kazanacak,
MHPmi?
Bu sanıldığından çok daha
önemli bir soru.
Soruya yüklediğimiz
"önem"i daha iyi açıklamak
için, soruyu bir başka türiü de
düzenleyebileceğimizi belirte-
lim:
- MHP'nin dediği gibi fiyat
saptayıp IMF ile ilişkilerin ze-
delenmesi, 15 milyartık dış
borcun ikinci ve sonraki tak-
sitlerinin Türkiye 'ye akmasının
aksaması mı göze alınacak;
yoksa MHP, Derviş'inkarşısın-
da boynunu büküp, gelecek
seçimde intihar etmeyi mi se-
çecek?
Abarttığımızı mı düşünüyor-
sunuz?
Hayır. Tütün taban fiyatı, çay
taban fiyatı, fındık taban fiyatı
da çok önemlidir, siyasal so-
nuçlan vardır, ama yine de et-
kileri bölgeseldir. Ama başta
buğday olmak üzere tahıl fiyat-
ları çok daha belirleyicidir. Do-
ğu Anadolu'dan başlayıpTrak-
ya ve Ege ovalannı içine alan
geniş bir alanda önemli; ama
Orta Anadolu gibi çok geniş bir
bölgedeyaşamsal önemdedir.
Başbakanlık yaptığı dönem-
lerde Süleyman Demirel'le
seçim gezilerine, yurt gezileri-
ne çıkan gazeteciler iyi bilir.
Demirel o yılın buğday rekolte-
sine aşın bir ilgi gösterir. Gitti-
ği kentte miting bittikten son-
ra kapalı kapılarardında bölge-
nin büyük çiftçilen, tahıl ticare-
ti yapan tüccaıian ile buluşur
ve aynntılı bilgiler alır.
Çünkü dersini iyi almıştır.
1969 yılında AP lideri olarak
"tekbaşına iktidar" gibi büyük
bir seçim zaferinin ardından,
elde ettiği siyasal güce ve des-
teğe güvenerek, iktisatçıların
"tanmdan sanayiye kaynakak-
tarımı" diye tanımladıklan bir
uygulamaya kalkıştı. Tarımı
vergilendirmeyi ve özellikle
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO)
aracılığıyla gerçekleştırilen
buğday alımında bol keseden
para dağıtma politikasını belli
ölçülerde terk etmeyi denedi.
Yanıt çok sert oldu. Önce AP
bölündü. Başta Konya olmak
üzere büyük çoğunluğunu Or-
ta Anadolu milletvekillerinin
oluşturduğu parti içi muhale-
fet AP'den koptu ve Demokra-
tik Parti'yi kurdu. Toplumsal
hoşnutsuzluk aşın boyutlara u-
laştı ve Demirel tek başına ik-
tidarın tadını çıkaramadan 12
Mart 1971 darbesi ileşapkası-
nı alıp gitmek zorunda kaldı.
Bir daha da tek başına iktidar
yüzü göremedi.
Aynı seçmen tabanına oyna-
yan MHP de bundan dersler
çıkardı. Sıvas'tan Uşak'a, Is-
parta'dan Yozgat'a, Kara-
man'dan Kastamonu'ya uza-
nan uçsuz bucaksız ovalar
MHP'nin oy yatakları. Bu böl-
gelerde buğday ve öteki tahıl-
lann fıyatlan ise seçim sonu-
cunu doğrudan etkiler.
Demirel 1989'da, "Onlann
verdiğinin beş fazlası benden"
sloganıyla ıktidara geldi. Bu-
nun anlamını en iyi MHP'liler
biliyor.
Hani eski seçimlerde san-
dıklar açıldığında hep "CHP
önde gidiyor" denir de sabaha
karşı merkez sağ partiler arayı
kapatıp öne geçerler ya... Işte
o oylar kırlardan, köylerden
geldikleri için sayım merkezle-
rine geç ulaşan, ama seçimin
sonucunu belirieyen oylardır.
MHP, pusuda bekleyen Fa-
zilet Partisi'nin, Doğru Yol Par-
tisi'nin, hatta Büyük Birlik Par-
tisi'nin soluğunu ensesinde
hissederek sıkıştığı köşede
manevra yapmaya çabalıyor.
Aşağı tükürse IMF, yukan tü-
kürse seçim sandığı...
Hele şu tahıl fiyatlan biraçık-
lansın; ardından Ankara'da
çok eğlenceli ya da çok trajik
gelişmelere tanık olacağımız
şimdiden belli.
POLtTİKA GUNLUGU
HtKMET ÇETtNKAYA
Ecevit Suç İşliyor...
Yargı kararlarını uygulamamak Türkiye Cum-
huriyeti Anayasası'na göre suçtur!..
Gelin görün ki, demokratik bir hukuk devleti
olan Türkiye Cumhuriyeti'nde başta Başbakan
Bülent Ecevit olmak üzere Enerji, Çevre, Sağ-
lık, Orman, Bayındırlık bakanlıklan anayasal suç
işliyorlar...
Bakın, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 56.
Maddesi ne diyor.
"Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevredeya-
şama hakkına sahiptir.
Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını konjmak
ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve va-
tandaşlann ödevidir.
Devlet herkesin hayatını, beden ve ruh sağ-
lığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve
madde gücünde tasarruf ve verimi arttırarak,
işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuru-
luşlannı tek elden planlayıp hizmet vermesıni
düzenler."
Bergama halkı yıllardır, siyanürle altın üretmek
isteyen çokuluslu bir şirkete karşı savaşım veri-
yor...
Ne yargı kararlan ne de toplumsal mücadele,
Eurogold'un, yani bugünkü adıyla Normandy
Madencilik AŞ'nin Bergama'da siyanürle altın
üretimini engelleyebıldi...
Üretim bir ay önce, Bergama'nın Ovacık yö-
resinde 'deneme' adıyla başlatıldı...
Yargı kararlarına karşın Bergama'da siyanür-
le altın üretimine izin veren, belgelere imza atan
bazı bürokratların çeşitlı yolsuzluk suçlamala-
nndan ötürü 'Beyaz Enerji Operasyonu'nun
saycılık iddianamesinde adları geçiyor...
Önceki gün iki bini aşkın Bergamalı eylem yap-
tı. İzmir-Çanakkale yolunu trafiğe kapattı. Ey-
lemcilerie güvenlik güçleri arasında çatışma
çıktı...
Aynı gün Başbakan Bülent Ecevit, eşi Rahşan
Ecevit' le Erzurum'da, hâlâ köy-kent projesinin
düşüyle yaşıyordu...
Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ise ANAP
Izmir Kongresi'nde partisini savunuyordu...
• * •
Danıştay Altıncı Dairesi, Türkiye Cumhuriyeti
Anayasası'nın 17 ve 56. maddelerine göre (17
Mayıs 1997), Izmir Birinci Idare Mahkemesi'nin
(15 Ekim 1997) görüşüne uydu...
Yani, çokuluslu Eurogold şirketinin Berga-
ma'da siyanürle altın üretimi yapamayacağı ka-
rarı aldı...
Bu yargı kararına uymamak anayasal suçtur!..
Hem çokuluslu Normandy şirketi hem de yü-
rütme erki karara uymamakla anayasal suç iş-
lemektedir!..
Işte anayasal gerekçeler:
"Anayasa 138/4: Yasama veyürütme organ-
lan ile idare, mahkeme kararfanna uymakzonın-
dadır; bu organlar ve ıdare, mahkeme kararla-
nnı hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yeri-
ne getirilmesini geciktiremez.
Anayasa 2: Türkiye Cumhuriyeti, (...) bir hu-
kuk devletidir.
Anayasa 11: Anayasa hükümleri, yasama, yü-
rütme ve yargı organlannı, idare makamlannı ve
diğer kuruluş ve kişılerı bağlayan temel hukuk
kurallandır.
Anayasa 129/1: Memurlar ve diğer kamu gö-
revlilerı anayasa ve kanunlara sadık kalarak fa-
aliyette bulunmakla yükümludür.
Anayasa 137/2 : Konusu suç teşkil eden
emir, hiçbir suretle yerine getinlmez; yerine ge-
tiren kimse sorumluluktan kurtulamaz.
2577 no'lu Idari Yargılama Usulü Kanunu'nun
4001 no'lu kanunla değışik 28. maddesi: Danış-
tay, bölge ıdare mahkemelerı, idare ve vergi
mahkemelerinin esasa veyürütmenin durdurul-
masına ilişkin kararlannın icaplanna göre ida-
re, gecikmeksizin ışlem tesis etmeye veya ey-
lemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir
şekîlde karann idareye tebliğinden başlayarak o-
tuz günü geçemez."
• • •
Yargı kararlannın yerine getirilmesi, hukuk dev-
letinin bir gereği değil midir?
Yürütme erki sanırım 'hukuk'u 'guguk' anlı-
yor...
Bergama halkının on yıldır sürdürdüğü eylem-
lerde hiçbir zaman şiddete başvurulmadı, kışkır-
tıcılara taban hazırlanmadı. .
Bugün gelinen noktaya baktığımızda geri-
limin giderek tırmandığını görüyoruz...
Yann istenmeyen olaylarçıktığında bu işin so-
rumlusu kim olacaktır?
On yıldır yasal yollarla haklannı arayan Berga-
malılar mı, yoksa yargı kararına uymayıp ana-
yasal suç işleyen yöneticiler mi?
hikmet.cetinkaya" cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Cumhuriyet
k ı t a p I a r ı
Hikmet Çetinkaya
BİR GUNEYDOGU
GERÇEĞİ:NECLA
Onun öyküsüyle hıç kımse fazla ılgılenmedı. on dört yaşında
jaşamın kırlı sulannda yok olup gıtti...
Sıslı ve soğukbır Dıjarbakır akşamı\dı Karanlıfın grigölgesi
evlenn, caddelenn. sokakJann uzenne düşü\ordu...
Cumhurtye( Çağ Pazarlama A Ş TurkocağıCad No'39/41
kıtap kulübü 34334>Cağaloğlu-istanDul Te! (212)514 0196