16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet îmriyaz Sahibi: Berin Nadi Genel YayınYönetmenı: ibrahim Yddız • YazuşlenMüdürü: Sabn Alpaslan # Sorumlu Müdür Fikret tlkiz • Haber Merkezı Müdürü. Hakan Kara Istıhbarat Cengiz Yıldırım • Ekonomr Özlem Yüzak 0 Kültür Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makalelcr Sami Karaören 0 Düzeltme. Abdullah Yazıcı 0 Bılgı- Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlerı Mehmet Faraç 0 Avrupa Temsılcısr Güray Öz Yayın Kurulu tlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Hiknıet Çetinkava, Şiikran Sooer.tbrahim YİIdız,Orhan Bursalı, Vlustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısr Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No 125,Kat4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks. 4195027 0 Izmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352S.2/3Tel 4411220, Faks 44191170AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119 S No 1 Kat.l, Tel 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Mudurü Erol Erkut 0 Koordınator Ahmel Korulsan 0 Mu- hasebe Bülent Yener0 tdare Hüseyin Gürer 0 Satış Fazilet Kuza MEDYA C: • Yönetun Kurulu Başkanı - Genel Müdür Gölbin Erduran # Koordınator Refaa Ifitnuın • Genel MüdürYardımcısı: SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-61.Faks 5138463 YayımUyıo ve Bıun: Yenı Gûn Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A $ Tüıtocağı Cad 39/41 Cagaloglu 34334 lstanbul PK 246 - Sırkecı 34435 lstanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0/2121513 85 95 www.cumhunyet.com.tr 21MAYIS20O1 Güneş:5.34 Öğle: 13.08 îkindi: 17.03 Akşam: 20.28 Yatsı: 22.11 Türk sanatçmm başarısı • GUETERSLOH (AA) - Türk opera sanatçısı Burak Bilgili, dünyanın en büyük medya şirketlerinden Alman Bertelsmann'ın düzenlediği "yeni sesler" adlı müzik yanşmasmda birinciliği kazandı. "Bas" sese sahip olan Türk sanatçısı Burak Bilgili (26), bu daldaki en önemli yanşmalardan biri olan "yeni sesler" adlı yanşmada birinci gelerek 6 bin 600 dolar değerindeki ödülûn sahibi oldu. < Süt içmfyoruz • GAZtANTEP(AA)- Kişi başına trlanda'da 185.8, Danimarka'da 130.2, îngiltere'de 127.3, Hollanda'da 93.7, Lüksemburg'da 83.S kilo olan yıllık süt tüketiminin, Türkiye'de 34.1 kilo düzeyinde kaldığı belırtildi. Gaziantep Tanm II Müdürlüğü 'nden yapılan açıklamada, sütte bulunan proteinin, hücre ve dokulann meydana gelmesinde, yıpranan kısımlann onanlmasında görev alarak büyüme ve gelişmeyi sağladığı belirtildi. Chelsea babasnm izinde • LONDRA(AA)- Eski ABD Başkanı Bill Clinton'ın kızı Chelsea, önümüzdeki yıl Ingiltere'deki Oxford Üniversitesi'nde master yapmaya hazırlanıyor. Oîtfprd Üniversitesi tarafındanda doğrulanan The Sunday Times gazetesinin haberine göre Califomia'daki Stanford Üniversitesi'nden önümüzdeki ay mezun olması beklenen Chelsea, bir zamanlar babasınm da master yaptığı Oxford Üniversitesi'ne gelmeye karar verdi. Baharda kayak keyfi • ERZURUM(AA)- Erzurum'da kayakseverler, Palandöken Dağı'nın 3 bin 170 metre yüksekliğindeki zirvesinde, baharda kayak yapmanın keyfini yaşarken bir yandan da güneşlendiler. Erzurum Kalkındırma Vakfı (ERVAK) üyeleri ve kayakseverier, Palandöken Dağı'nın 3 bin 170 metre yüksekliğindeki zirvesine çıkarak Palandöken'de bahar mevsiminde de kayak yapılabileceğini gösterdiler. bmip yemekteri kitapoldu • İZMÎR(AA)- Gazeteci-yazar Nedim Atilla, îzmir ve Ege yemeklerini konu alan "Tarihten Günümüze Izmir Mutfağı" isimli kitap hazırladı. Atilla, îzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Kitaphğı kapsamında basılan kitapta, geçmişten bugüne Îzmir ve Ege yemeklerinin yer aldığını belirtti. Kitapta 183 yemek tarifine yer verebildiğini anlatan Atilla, kitapta Ege Bölgesi'ne özgü yemeklerin yanı sıra Izmir'e göç etmiş Rum, Amavut ve Boşnak asılhlara ait mutfaklann özgün yemeklerinin de yer aldığını söyledi. PTT Genel Müdürlüğü'nün anma amacıyla hazırladığı damgalı özel zarflar 16 Temmuz'a kadar satışta kalacak Kaclm başbkları pul oldu, CÜMHURIYETI l ( R A ( t . i :1 . • > • PTT Genel Müdürlüğü "Tarihinde Türk Kadın Başlıklan ve Kadın Kıyafetleri" konulu anma pulu ve damgalı özel zarflan satışa sundu. Pullar 16 Temmuz tarihine dek satışta kalacak. "Kadın Başlıklan" konulu pullarda, "Mersin-Silifke, Aydın, Hakkâri ve Sıvas" yörelerinin başlıklan bulunuyor. lstanbul Haber Servisi - PTT Genel Müdürlüğü "Tarihinde Türk Kadın Başlıklan ve Kadın Kryafeüeri" konulu anma pulu ve damgalı özel zarflan satışa sundu. Pullar 16 Temmuz tarihine dek satışta kalacak. PTT Genel Müdürlüğü'nün anma pullan 16 Nisan tarihinde piyasaya çıkmıştı. 3 ay süreyle satışta kalacak olan 'Kadın Başlıklan' konulu pullarda, "Mersin-Silifke, Aydın, Hakkâri ve Sıvas" yörelerinin başlıklan bulunuyor. 'Türk Kadın Kıyafetleri' konulu pullarda ise "Bahkesir, Afyon, Tokat ve Kars" yörelerinin kıyafetleri tanıtılıyor. PTT Genel Müdürlüğü aynca Türksat 2A uydusunu da anma pullanna taşıdı. Anma pullan ve zarflannın fiyatlan ise şöyle: . Türksat 2A; 200 bin lira, zarfi 250 bin lira, . Türk Kadın Kıyafetleri; 1 milyon 50 bin lira, zarfı 1 milyon 100 bin lira, - Türk Kadın Başlıklan; 1 milyon 325 bin lira, zarfı 1 milyon 375 bin lira. Misafirden ev sahibine dava LONDRA (AA) - Îngiltere'de davetli olarak akşam yemeğine gittiği evde camdan yapıhnış sandalyeden düşen ve bu sırada sandalyenin kmknasıyla kopan cam parçalannın kalçasını yaraladığını öne süren kadının, yakın arkadaşı olan ev sahibini mahkemeye verip tazminat istemesi şaşkınlık yarattı. Kendisini yeni evine yemeğe davet eden Anette Martin'i mahkemeye veren ve kalçasındaki çizik ve sıynklar için tazminat isteyen misafir Margaret Stewart, sandalyenin kınldığı sırada yemeğini henüz bitirmiş olduğunu hatıriatırken dava dilekçesinde de ev sahibinden şikâyetçi olma nedenini, "Evindekieşyanın güveniliriiği ve ağırladığı kişilerin «flğhgmrian o sorumludur, yasa da bunu böyle emrediyor'' diye açıkladı. Akşam yemeğinin ardından bütün konuklan gibi Bayan Stewart'ın da teşekkür edip gittiğini, bir hafta sonra bütün misafirlerinden evinde verdiği davet için teşekkür mektuplan alırken Margaret Stewart'tan avukatı aracılığıyla gönderilmiş dava celbini aldığını belirten ev sahibi ise şaşkın ve üzgün. r Kortların . yeni kraliçe adayı DokicBayan tenisçiler kortJarda olduğu kadar kort dışuıda da birbirieriyle mücadele edryor. Bu mücadelenin ismini ise iki kelimeyle özeöemek mümkün: Şıklık ve güzeUik. Bu yanşta Anna Kournikova mı, Martina Hingis mi daha önde diye düşünürken bir sürpriz isim daha çıkO karşımıza. Roma Tenis Turnuvası'nı kazanan Yugoslav Jelena Dokic, hem performansıyla hem de güzelliğiyle kortJarın kraliçeieri arasına girecek gibi görünüyor. 1.2 milyon dolar ödüllü rurnuvanın yan finalinde İspanyol Conchita Martinez'i yenen Dokic Fransız finalde de Amelie Mauresmo'yu 7-6 (7-3) ve 6-1'lik setierie geçtl (Fotoğraf: REUTERS) e-posta : tan @ prizma. rtet. tr Nazi kurbanlan, Alman hükümetine baskı yapıyor Tazminat davası arapsaçı FRANKFURT (Cumhuriyet Bürosu) -ABD'de Nazi kurban- lan tarafından Alman şirketle- rine karşı açılan yeni bir dava- nın geri çekilmesinden sonra, tazminatlann ödenmesi için Al- man hükümetine yapılan bas- kılar arttı. ABD'deki, yargıç Kram'ın başkanhğını yapnğı duruşmada, dava- nın geri çekilmesi, Al- man hükümeti ve şirket- lennin tazminatlan öde- mesi için bekledikleri "hukuki güvence" yö- nünde ilk adım olarak nitelendi. Ancak verilen kararda Al- manya'nın yerine getirmesi ge- reken bazı "koşullann" yer al- ması, Alman siyasetçiler ve sa- nayiciler tarafından tepk*iyle karşılandı. Nazi döneminde "köle işçi" olarak çalıştınlanlara tazminat ödemelerinin denetlenmesi için kurulan vakıftan yapılan açık- lamada, ödemelere son karar in- celenmeden başlanmayacağı vurgulandı. Alman hükümeti tarafından yapılan açıklamalarda da, hü- • ABD'de Nazi kurbanlan tarafından Alman şirketlerine karşı açılan yeni bir davanın geri çekilmesinden sonra, tazminatlann ödenmesi için Alman hükümetine yapılan baskılar arttı. kümetin, karann "hukuki de- taylannın" incelemeden hiçbir girişimde bulunmayacağı belir- tildi. Tazminat tartışmalannda Al- man şirketleri ve hükümeti tem- sil eden Otto GrafLambsdorfT, Amerikan hâkim Kram'ın son davayı geri çevirmesinin olum- lu bir adım olduğunu belirtti, fakat karann gerekçesinde Al- man hükümetine yeni şartlar ko- şulmasını da sert bir dille eleş- tirdi. Alman şirketleri adına konu- şan Vakıf Başkanı Wotf- gangGibowski de yargıç Kram'ın karannın "ab- maklık" olduğunu öne sürdü. "Alman şirketleri- ninAvusturyabankalan- nın ödemesi gereken taz- minadandaüsdenmesüs- teği hâkim Kram'ın kü- çük hileleri arasuıda yer atayor" şeklinde konuştu. Öte yandan mağdurlann avu- katı Amerikan Micheal Haus- fdd, Lambsdorff ve Alman şir- ketlerini, alman karan çarpıt- makla suçladı. Üniversiteliler 6643 km. yol kat ettiler Üniversiteierarası go-kart yanşında heyecan sona erdi. Red Bull taraAndan dürönlenen yanşmada ünh-ersite öğrencflerinden kurulu takanlar kr>asıya birjnücadeJe verdiler. 350 metreük piste sahip Büyükçekmece go-kart pistinde gerçekleşdrflen yanş sonunda toplam 1623 tur atan Koç Üniversitesi şarapiyon oidu. 1607 turla Yıldız Teknik Üniveratesi ikhıdHği ekte ederken 1591 turla Boğaziçi Ünrversitesifiçüncüsırayı akn. 24 saat boyunca yanşa katdan 10 takun toplam 6643 km. yol katerti. Red BuD şirketi bünyesinde çahşan 4 üniversite öğrencisinin hazuiadığı projeden yrta çıküarak düzenknen vanşların grieneksdhategeüYffipTürkryegeneandeki üniversitelerinkanlımıylagetecekyTİdayapılacağı açıklaıuh. SÖYLEŞİ KTT\LÂ İLHAN 'Uniformalı' Yurttaş••• ('Mızıka' nedirbilmezdik; ilk defa, evin emekta- n Emirâtem7/ Emine Nine'nin ağzından ışittim; hem de, işitilebilecek en kötü şekliyle: Bana ve karde- şime, Menemen'/n işgâlinianlatıyordu; onlar, De- ğirmendağı ndan (Kubilay Tepesi) bakıyorlar- mış: '-...Yunan askeri, mızıkasını döve döve önümüzden geçti' demışti. Bizim çocukluğumuz, Anadolu'da, 'bando'yu çok seyrek görmüştür; törenlerde, bin yıllık, davul ve zurna çalıyor; çal- dığını unutmamız mümkün mü? 'Ankara'nın ta- şına bak!' Daha 'halk', daha 'halktan' saydığım için mi nedir, ikincı dörtlüğünü, en çokseverim: '...An- kara'dan uçan kuşlar / Afyon Yaylası'nda kış- lar / Biz Izmir'i alacağız / Kolu sırmalı çavuş- lari' Elhak, almışlardır. Türk Izmir'de, Gâzi heykeli- nin önünden, 'bando mızıka' refakatınde, ilk mek- tep talebesi olarak, 'tabur'la geçmişizdir. Oyıllar- da 'asker', ayn bir 'kast' sayılmazdı; yorgun üni- formalan, mütevazı bakışlan; göğüslerinde 'Istik- lâl madalyalan' ile bizden biriydi, bizdi. Ordu'nun Cumhuriyet7n 'muhafaza ve müdafaa' kunımla- nndan biri ve birincisi olması gerçeği, demokra- si'yle mi değişti? O tesbih tanesı -başanlı başan- sız- darbeler, Cumhuriyet'/ kurtarmak niyetiyle tasarianmış olsa da, Cumhuriyet'in 'tam bağım- sızlığı'nı örseleyen sonuçlara mı bağlandı ? Bu so- runu, TSK intelligentsia'y/ dahil, Türkiye'de her- kes tartışmalıdır. Kendi hesabıma, çok alâkasız biryerden ve ki- şiyfe de olsa, soruna tetevizyonda bir söyleşiyle gir- dim; tartışmayı sizinle tartışmayı da, önemsıyorum: Kimileri, askerin, 'uniformalı' yurttaş olduğunu, unutmak ve unutturmak istiyorgibi de!..) 'Komünist' papaz olur mu hiç? L'abbe Bouiler'yı, ben ilk defa, Mutualite Sa- lonu'ndakı o mıtingde gördüm: In yapılı, gös- terişlı bir rahipti; pelerini andıran kisvesının içinde, etkıleyici duruyordu. L'abbe, -meraklısı bilecektir- tam teşkilatlı bir manastınn başrahibi anlamına ge- lir; L'abbe Boulier sahiden öyle miydi, yoksa bu sıfatı, bir unvan olarak mı kullanryordu, bilemem; bildiğim bu 'muhterem peder'in, FKP'nin önemli miting ve gösterilerine katılması; onun program ve politikasını desteklemesi idi. Doğrusu beni şaşır- tıyordu: Inanmış bir din adamı, materyalist -üste- lik Stalin'ci- bir partiyi nasıl destekler? O akşam da, 'mazlumlar'ın Tann'nın himayesinde olduğunu, herkesin onlardan yana olması gerektiğini söyle- yerek Parti'nin program ve siyasetine destek ver- di. Sanınm bir hafta sonra, Ouartier Latin'deki Du- pont Kahvesi'ndeoturuyoruz; sosyalıst, komünist öğrenciler, filan, çeşitlı ülkelerden gençler; bahıs açıl- dı, şaşkınlığımı söyledım: Hadı L'abb'e Boulier'nin isteği bu, dine karşıt Parti buna nasıl müsaadeedi- yor? Çocuklar, cahilliğime gülmüşlerdi; onlar ola- yı, çok farklı değeriendıriyor Bir dernokraside, aşı- n solcu bir partiyi desteklemek için, onun 'ide- olojisini' mutlaka benimsemek gerekmiyor; Parti'nin ülkenin çıkanna sunduğu program, ya da tasan; sizi pekâlâ ideolojik dûzeyde de- gil ama, sosyal ve polrbk düzeyde, onu destek- lemeye götürebilir; buna da şaşılmaz. Yani, ideoloji, onun metodunu bilmek, uygu- lamaya uğraşmak, Parti'nin yönetici ve militan kadrosunun işi: Bunu onlar yapar, bu onlardan beklenir; ötekilerin yapacağı, seçimden seçi- me o Parö'ye oy vermek ya da gösteri ve mi- tinglerinde onu desteklemek, hepsi bu! Hiç unutmam, çocuklardan birisi demişti ki, '-...Yok- sa, Fransız Komünist Partisi, seçimlerden bu kadar yüksek oy alarak çıkabilir miydi?'. 'Cumhuriyet ordusu' anti/demokratik midir? Dahası, Parti'nin kendisi de, nihai amacı devri- mi gerçekleştirmek olduğu halde, Cumhuri- yet Anayasası'nın ona tanıdığı hakiann ötesine ge- çemiyordu. FKP, bir III. Enternasyonal partisi idi, amacı o devrim, yâni burjuvazı egemenlığını yıka- cak, proletaryanın sosyalıst duzenını kuracak; öy- le ama, oyunu demokrasinin kurallan içerisin- de oynadığı sürece, bunu ancak Anayasa'nın tanıdığı haklar çerçevesinde yapabiliyor. O da ne? Cumhuriyet'te hâkimiyet halka aittir; siya- si partilerin her türlüsü var olabilir, fakat hâki- mryete oynayamaz, iktidara oynayabilin iktidar olunca da, Anayasa'nın ve çoğunluğunun ona imân verdiği kadar etkili olabilir; tersini yapar, elini hâkimiyete uzatırsa, halkın egemenliğini -muhafaza ve müdafaa etmek- için kurulmuş, 'cumhuriyet kurumlan', -yâni Güvenlik Güçle- ri, Jandarma ve Polis, yâni Adalet Sistemi, mah- kemeter; yâni Sayıştay, Danıştay, Yargıtay, Ana- yasa Mahkemesi, Yüce Drvan gibi kurumlar- işe kanşır; cumhuriyeti, yâni egemenliğin kayıtsız şartsız halkta kalmasını sağlar; kimse de bu- na şaşmaz, bunu anti/ demokratik bulmaya da kalkışmaz, çünkü oyunun kuralı budur. Zira demokrasinin yaşayabılmesi için şart budur; aksi halde, HitJer döneminde meselâ, AJmanya'da yaşanmış olan büyük dram yaşanacaktır. Nasyo- nal Sosyalist İşçi Partisi, (Naziler), iktidara seçim- le gelmişlerdi; solculann, Sosyalist ve Komünist ola- rak bölünmesi, onlaraçoğunluğu sağlıyor; buna da- yanarak, egemenliği, halkın elinden alıp partileri- ne geçiriyorlar; sonuç herkesin bıldiğı felâkettir: Çıplak faşizm! Meraklısı İçin Not: Eski bir gazetecinin, 'san- sasyonel'(!) iddialarında söz konusu olan; o tarih- te Falih Rıfkı Bey'e verilmiş, iki dosyaydı; her iki- si, sonradan yayımlandığı için, içlerinde ne var ne yok, okuyan herkes biliyor Roman 'Zenciler Birbirine Benzemez' adım taşır, Moskova Komünistliği'nin edebi eleştırisidir: 5 kez basılmıştır; ötekisi, aynı 'ınektoplumculuğu' üzerine denemeler ve eleştirilerdi, elbette isim ve olay da ıçeriyordu; o tarihte 'Bozuk Yıldız' başlı- ğını uygun görmüştüm; daha sonra, 'Hangi Sol?' başlığını tercih ettim, 4. basımındadır: Tarihin hak- lı çıkardığı bir kitap!.. Işin tuhafı, olayı son yirmi beş yıl içinde, bırkaç kereyazılanmda anlatmış olmam. Hazin olansa, 'ha- tıralan'nı pazarlamak için, o eski gazetecinin At- tilâ llhan'a 'tutunmak' zorunda kalması. Eh, nede- mişler: Düşmez kalkmaz, bir Allah! Bu konuya döneceğiz. httpy/www.prizma.nettr/AILHAN ] httpV/www.bilgryayınevi.com.tryailhan Faks/0-212/2601988
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle