Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 MAYIS2001CUMA 8 HABERLER Abnan kuryeye 6 yite&t • tZMİR (Cumhuriyet Bûrosu) - lzmir Adnan Menderes Havalimanı'nda, çantasındaki eroin ile ele geçirüen Alman Andrea Rohloff"a(18), 6yıl3ay hapis cezası verildi. Mahkeme heyeti, Rohloff için önce 15 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme, daha sonra Rohloff" un yakalandığında görevlilere yardımcı olmasını ve pişmanhk duymasını göz önünde bulnndurarak cezayı 6 yıl 3 ay hapse indirdi. Çelik 500 milyon dolap istedi • ROMA(AA)-Ülkücü Oral Çehk ile Istanbul'da röportaj yapan RAI1 televizyonunda çalışan gazeteci Paolo Di Giannantonio, Çelik ile kayıt dışı yaptığı konuşmalan anlattı. Di Giannantonio, "Çelik ilk başta röportaj için 500 milyon dolar istedi. Sonra da bedavaya yaptı. înanılırlığı olmayan biri, ancak söyledikleri ilginçti" dedi. Italyan gazeteci, Çelik'ın, Papa'ya düzenlenen suikast esnasında San Pietro Meydanı'nda 3'ü Türk, 7'sittalyanlO kişinin bulunduğunu ıleri sürdüğünü kaydettı Jandarma dayağı iddiası • MUĞLA (Cumhuriyet) - Muğla'nın Yeşüyurt beldesinde "Pisili Dede Türbesi"nde, jandarmanın gençleri türbeye götürerek dayak attığı ıddia edıldı. Köylüler, Muğla Jandarma Komutanlığı'nda görevli Astsubay Korkut Çuha'yı şikâyet ederken olaya Muğla Jandarma Alay Komutanlığf nca el konularak soruşturma başlatıldı. Çocuklardan I Haber Merkezi - Kültür îlköğretim Okulu beşinci sınıf öğrencileri biriktirdikleri harçlıklan ile 27 engelliye tekerlekli sandalye aldılar. Özel Kültür Okullan ve Türkiye Engelliler Spor Yardım \e Eğitim Vakfı'nın ışbırliğiyle düzenlenen kampanya kapsamında alınan sandalyeler, dün düzenlenen törenle ihtiyaç sahiplerine dağıtıldı. Törende bir konuşma yapan TESYEV Başkanı Yavuz Kcycaömer, Türkiye'de 7 milyon engelli bulunduğunu belirterek öğrencilere gösterdikleri duyarhhk için teşekkür etti. MengüErtel amsına etkinlik • Haber Merkezi - Geçen yıl yitirdiğımiz ünlü grafik sanatçısı Mengü Ertel, bugün Mimar Sinan Üniversitesi'nde düzenlenen bir etkinlikle anıhyor. Saat 15.20'de başlayacak etkinlik Oditoryum Salonu'nda gerçekleştirilecek. Nüfüs cüzdanımı ve mühürümü kaybettim. Yenilerini çıkaracağımdan eskilerinin hükmü yoktur. ŞERİFEKAYA Kıbns Rum kesiminin başvurusunu kabul eden mahkeme, tazminat hakkını saklı tuttu AlHM: TürkiyesuçhıSTRASBOURG (AA)-Avru- pa Insan Haklan Mahkemesi (AİHM), Kıbns Rum kesiminin yaptığı 4'üncü "devietbaşvuru- suyte" ilgili olarak verdiğikarar- da, Türkiye'yi insan haklannı ihlalden suçlu buldu. AtHM'de bugün yapılan du- ruşmada. kayıp kişiler, yerlerin- den edilmiş kişiler, mülkiyet hak- kı ve Karpaz bölgesinde yaşayan Rumlann yaşam koşullanyla il- gili olarak Türkiye'nin, A\Tupa Insan Haklan Sözleşmesi'nin (AİHS) 1,2,3. 5, 8,9, 10 ve 13 'üncü maddelerini ihlal ettiği görüşüne vardı. Maddi tazminat ödenmesi ko- nusunda karar almayan mahke- me. Rumlann bu hakkını saklı tuttu. Mahkeme aynca. Rum ke- siminin yaptığı şikâyet başvu- rulannın. Türkiye'nin sorumlu- luk alanına girdiğini, 1'ekarşı 16 Ankara: Karar yanlış ve kabul edilemez ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Ankara, AÎHM'nin karannı yanlış ve kabul edilemez olarak değerlendirirken Türkiye'nin Kıbns'la ilgili görüşlerini etkilemeyeceğini bildirdi. Davada muhatabın Türkiye değil KKTC olduğu vurgulandı. Dışişleri BakanlığVndanüstdüzey bir yetkili, açıklanan karann, AİHM'nin bu yönde aldığı ilk karar olmadığına dikkat çekerek "Zatea bekliyorduk, rutin bir otaydır.Bu ilk kez alman bir karar değil, biz muhatap olarak kabul etmiyoruz.Çokyanhşbirkaranhr.Birçok asüsE ve mesnetsiz iddiaya dayanmaktadr. Eğer herhangiWrdavB\arsabununmuhaöbı Türkiye d e p KKTC ounabdır" dedi. Mahkeme kararının, Türkiye'nin Kıbns davasına bakış açısmı vebu konudaki görüşlerini değiştirmeyeceğini vurgulayan_yetkili, karann inceleneceğini kaydederek "ÖneeBlde bunu KKTCnin incekmesi gerekjr" dedL oyla kabul etti. Türkiye, eylül ayında AlHM Birinci Dairesi'nde yapılan du- ruşmaya katılmamıştı. Rum kesiminin 1979 yılmda yaptığı iki başvuruda, Avrupa Konseyi'nin karar organı Dele- geler Komitesi, Türkiye'nin ih- lalde bulunmadığı görüşüne var- mıştı. Delegeler Komitesi, Rum- lann 1992 yılında yaptığı 3'ün- cü başvuruda ise İnsan Haklan Komisyonu'nun. Türkiye'nin ih- lalde bulunduğu yolundaki görü- şünün rapor olarak yayımlanma- sına karar vermiş, bunun dışm- da karar almaktan kaçınmıştı. AlHM Tüzügü gereği. birey- lerin yanı sıra devletler de şikâ- yet başvurusunda bulunma hak- kına sahip. AİHM' nin aldığı karann, Tür- kiye ile Avrupa Konseyi arasın- da uzun zamandır sorun olan "Loizidou davasuıuT çözümünü daha da zoriaştırması bekleniyor. AlHM'nin. Türkiye'nin Tîti- na Loizidou isimli kadına yak- laşık 500 bin dolarmaddi tazmi- nat ödemesi yolunda 1998 yı- lmda aldığı karar, Ankara'nm sert tepkisine yol açmıştı. Türkiye'nin AlHM karanna rağmen tazminat ödemeyi red- detmesi, Avrupa Konseyi Ba- kanlar Komitesi ile Ankara ara- sında ciddi bir krizin ortaya çık- masına neden olmuştu. Loizi- dou, AÎHM'ye yaptığı başvuru- da Kıbns'ın kuzey kesimindeki topraklannın elinden alındığını ve evinde oturma hakkının en- gellendiğini ılen sünnüştü. Türkiye. topraklan dışında ce- reyan eden bir olayla ilgili ola- rak sorumluluk kabul edemeye- ceğini belirterek tazminat öde- meyeceğini bildirmişti. Türkiye aynca, Kıbns soru- nunun BM Güvenlik Konse- yi'nin gündeminde olduğunu anımsatarak başka kurumlann bu konuda bağlayıcı bir karar alamayacağuu savunmuştu. Ustanuı göçyaşları Yaşar Kemal, 4 ay önce kaybettiği eşi Tilda'yla ilgili olarak Bahçeşehir Üniver- sitesi Kütüphane Daire Başkanı Kenan Erzurum'un yazdığı şiir okunurken gözyaşlaruu tutamadı. Büyük yazar, "Çocuklarben öyle ağlayacak adam değilim. ama S0 yıl birlikte yaşadık, namuslu, zoriu yaşadık" diye konuştu. (HATÎCE TUNCER) Yaşar Kemal, Bahçeşehir Üniversitesi Nobel Adaylan Araştırma Merkezi'nin açıhş|Örenine katılçh ıa ğerçek demokrası ya hıçtstanbul Haber Servisi - Ya- zar Yaşar KemaL Türkiye'nin demokrasiyle kurtulacağını be- lirterek "Ya gerçek demokrasi ya hiç" dedi. Yaşar Kemal, Bah- çeşehir Üniversitesi Nobel Adaylan Araştırma Merkezi'nin açılışı nedeniyle öğrencilerle Türk dili, edebiyat, siyaset ko- nulannda söyleşı yaptı. Nobel Edebiyat Ödülü'ne aday gösterildiğinde kendisine suçlamalar yöneltildiğinden ya- kınan Yaşar Kemal "Nobel ka- zanmakiçin TürkiyeYe smiiyor, dedikr. Nobel almak için kendi • Öğrencilerle Türk dili, edebiyat, siyaset konulannda söyleşi yapan Kemal, 'Benim için, Nobel kazanmak için Türkiye'ye sövüyor' dediler. Nobel almak için kendi ülkesine küftir eder mi adam? Ben kimseye küfîir etmem. Ben dünyayı sevmeye geldim. Romanlanmda bile karamsar değilim' dedi. ülkesine küfür eder mi adam? Ben kimseye küfür etmem. Ben dünyayı sevmeye geldim. Ro- manlanmda biİe karamsar de- ğilim" dedi. 'Nâzını dili zengjnleştirdi' Nazun Hikmefin Türk dili- ni zenginleştirdiğinı ıfade eden Kemal. "Dikenliyohımuzuaçan odur. Yeni bir roman dili varat- mak çokönemli. Yoksayeni bir roman yazamazsın. Aynı ola- caksa, niye bir yerine üç roman yazayım" dedi. Kürtçe tartışmalanna deği- nen Yaşar Kemal, şöyle devam etti: "DİKni ver, ne konuşursa ko- nuşsun. 'Senin haklann \ ardır. Bu senin olsun' dryeeeksin. Tür- ldye kurtaracaksa yakayı gerçek demokrasrvle kurtaracak. Ben hep ya demokrasi ya hiç diyor- dum. Demokrasi oîmazsa Tür- kiye iflah olmaz" 'Dünya bir kültür bahçesi' Dünyanın bin çiçekli kültür bahçesi olduğunu ifade eden Yaşar Kemal "Bunun bir ta- nesi biterse insanhktan bir ko- ku bir renk eksilir" diye ko- nuştu. Büyük düşünürThales'in 7. yüzyılda "tnsanlarm yarattığı türküler vapüğı yasalardan da- ha güçlüdür" dediğini anımsa- tan Yaşar Kemal, bir öğrenci- nin "Globalizm kültürieri yok edebilir mi" şeklındekı sorusu- na şuyanıtı verdi: "Insanhk kültürü bitmemek için her şeyiyapacak. Globalizm degelirgeçer. İnsanlar hep böy- le dalgalar yaşamıştır. Bu dâl- galar insanoğlunun yüreğin- den kendi gerçeğini alamaz. Yüreğindeki gerçek yaratıcıhk insanın gerçeğidir." Avukatlardan Türk'e mektup Çağdaş Hukukçular Demeği (ÇHD) İstanbul Şubesi'ne üye bir grup avukat, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türke Sirkeci Fostanesi'nden mektup göndererek "ölüm oruçlaruun bitirUmesi için tutuklu ve hükümlü temsilcüeriyle görüşülmesini" istedi. Grup adına basın açıklaması yapan ÇHD İstanbul Şube Başkanı St\aral Denür, ölüm oruçlannda havauannı kaybedenlerin sayisuun 22'ye ulaşüğuu, halen birçok kişinin de "ölüm suunnda" olduğunu Mirguladı. Terörle Mücadele Kanunu'nun 16'ıncı maddesinin değiştirilmesi gerektiğıni ve tasarı halindeki 2 yasanın da sorunlann çözümü için yeterli ounadığını sa\ıınan Demir. ölüm oruçlaruun bitirUmesi için tutuklu ve hükümlü temsikileriyle görüşüunesini istediklerini kaydetti. Tüketici Haklan Derneği, otobüslerin hatalı yapıldığı gerekçesiyle dava açmıştı Mercedes davasında yetkîsizlik kararı • Tüketici Haklan Derneği'nin 0403 SHD model Mercedes otobüslerin hatalı yapıldığı iddiasıyla Ankara Tüketici Mahkemesi'nde açtıklan davanın ilk duruşmasında mahkeme yetkisizlik karan verdi. ANKARA (AA) -Ankara Tüke- tici Mahkemesi, Tüketici Haklan Derneği'nin, Mercedes-Benz Türk A.Ş. aleyhinde, hatalı ve eksik ya- pıldıguıı iddia ettikleri 0 403 SHD otobüslerinin imalatının ve satışı- nın durdurubnası ve otobüslerin toplatılması istemiyle açtığı dava- da "yetkisiziik" karan verdi. Davanın dün görülen ilk duruş- masına, davacı ve davah avııkatla- n ile Tüketici Haklan Derneğı Ge- nel Başkanı TurhanÇakar katıldı. Davacı avukatı Atilla Kart davah tarafin husumet itirazlannı kabul et- mediklerini ifade ederek da\anın konusunun tüketicileri ilgüendirme- si ve ve kendilerinin de Tüketici Haklan Derneği olması nedeniyle bu davayı açtıklannı söyledi. Kart. dernek merkezinin Ankara olma- sı ve birçok tüketicinin de Anka- ra'da bulunması nedeniyle mahke- menin yetkili olduğunu kaydetti. Davah avukatı ise davacının tü- ketici olmadığının açık olduğunu belirterek mahkemenin görevli ve yetkili olmadığım söyledi. Yargıç Turgut Kotan, Tüketicinin Korun- ması Hakkında Kanun'da yetki dü- zenlenmediğinden, usul yasası ge- reğince. olması gereken sözleşme- nin düzenlendıği yer olmadığı tak- dirde davalının ikametgâhının yet- kili olacağından, aynca, otobüsle- rin de İstanbul'da üretildiği anlaşıl- dığından mahkemenin ^etidsİ2İi- ğme" karar verdi. Kotan, istem ha- linde, dosyanın İstanbul Tüketici Mahkemesi'ne gönderilmesini de kararlaştırdı. Davacı avukatlan, karan temyiz edeceklerinibelirttiler. Pamuk primi yotsuzluğu 'Koza'da dokuz kişi tutuldandıSÜRT (AA) -Siirt'in Kurtalan ilçesinde başlatılan "Koza Operasyonu"nda, sahte belge düzenleyerek pamuk destekleme primi aldıklan belirlenen 9 kişi daha dün çıkanldıklan mahkemece tutuklandı. tl Jandarma Alay Komutanlığı tarafmdan düzenlenen "Koza Operasyonu"nda, kütlü pamuk üretimi destekleme priminden yaklaşık 1 milyon 348 bin dolar haksız kazanç elde ettikleri tespit edilen 9 kişi, sorgulamalannın ardından dün çıkanldıklan adli mercilerce tutuklanarak cezaevine konuldu. Tutuklu sayta 58*e ulaştı "Koza Operasyonuw nda önceki gün sorgulamalannra ardından adli mercilere sevkedilen 75 kişiden, MHP Kurtalan ilçe Başkanı Kaam Ceylan, MHP Siirt 1. sıra milletvekiU adayı Aslan Tükenmez ve Kurtalan Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Günbafın da aralannda bulunduğu 49 kişi tutuklanmıştı. Son iki gün içerisinde tutuklananlann sayısı 58'e yükselirken yetkililer, soruşturmanın sürdüğünü bildirdiler. Hayali ihracat soruşturması Dağ Operasyonu zanlıları serbest İSTANBUIİBURSA (Cumhuriyet) - "Türkiye'nin en büyük hayali ihracat operasyonu" olarak nitelendirilen "Dağ Operasyonu" kapsamında istanbul. Bursa ve Izmir'de gözaltına alınan 46 kişi, çıkanldıklan Şişli Adliyesi'nde serbest bırakıldı. Şişli Cumhuriyet Savcılığı'mn yaklaşık 4 aydır "nayion faturalarla haksız kazanç elde edilmesine'* ilişkin yûrüttüğü soruşturma kapsamında halen Kartal Cezaevi'nde bulunan eski Devlet Bakanı CavitÇagiar'ın büyük ortağı olduğu Nergis Holding'e bağlı şirketlerin üst düzey yönericilerinin de aralannda bulunduğu 38 kişi Bursa'da, 6 kişi İstanbul'da, 2 kişi ise Izmir'de gözaltına almmıştı. Gözaltına ahnanlar dün akşam saat 18.40'ta Şişli Adliyesi'ne getirilerek Savcı Mech Ceylan tarafmdan sorguya alındı. Ifadeleri, görev yaptıklan şirketlere göre gruplar halüıde alman 46 kişi, daha sonra serbest bırakıldı. Öte yandan, Nergis Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Şankaya. İstanbul Mali Şube ekiplerince gözaltına alınanlardan 37 kişinin, holdinge bağlı şirketlerde müdür düzeyinde yöneticilik yaptıklannı açıkladı. PROF. DR. JOHN A. HALL Mflliyetçîlik döneme göre değişiyor tstanbulHaberSenisi-İstanbul Bil- gj Üniversitesi Uluslararası tlişküer Bö- lümü'nce düzenlenen konferansta. "21. Yüzyılda Milhyetçilik" konusu tartışıldı. Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Üter Turan. ulus-devletin ve ulus-devletçe temsil edilen milliyetçi- lik anlayışının, bir yandan küreselleş- Katıl ve Celeceğini Yarat' Genç Arı'lar bir araya geliyor tstanbulHaberServisi-An Hareketi ve Ulus- lararası Cumhuriyetçiler Enstitüsü (IR1) tarafm- dan düzenlenen 2. "Kaöl ve Geleceğini Yarat" konferansı bugün başlıyor. IR1 ve An Hareketi'nceyapılan basm toplan- tısında söz alan Genç An Hareketi Başkanı Em- re Ergün. "bireyselkurtuluş'' planlanyla yetiş- tirilen gençliğin, ekonomik knzin ardından, çı- kışı konsolosluk kapüannda aradığını belirtti. Anadolu gençlik temsilcilerini sivil toplum örgütleriyle buluşturacak konferansa 56 üni- versiteden 500 öğrenci katüacak. Üç gün sü- recek konferans kapsamında düzenlenen pa- nellere Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Türkân Saylan, gazeteci Mithat Bereket, lş Bankası Geneî Müdürü Ersin Ozince. AKUT Başkanı Nasuh Mahru- ki ve A Milîi Basketbol Takımı Kaptanı Or- hun Ene de karılacak. menin, biryandan da ulus-devleti oluş- turan unsurlann taleplerinin baskısı altında olduğunu söyledi. McGill Üniversitesi'nden Prof. Dr. John A. HaD de milliyetçiliğin karak- terinin belli dönemlerde değiştığine dikkat çekti. Gönüllü olarak asimile olan kişi ya da kümeler olabileceği gibi, bunun aksi ömekle- rin de söz konusu olduğu- nu anlatan Hall, şöyle dö- vam etti: "Önce devletm, sonraulusunoluştuğu mo- defler olduğu gibi,ulusun oluşup daha sonra kendi devîetinikurduğu model- ler de vardır.'' Hall, çokuluslu impa- ratorlukta yaşayan ve ken- di dillerinı korumak ko- nusunda duyarlı olan uluslann, tarihsel süreç- te genellikle kendi ulus- devletlerini kurduklaruu ammsattı. Aşınve yayılmacı ulus- çuluğun emperyalizmle olan ilişkisine dikkat çe- ken John A. Hall, günü- müzde kah güvenlik an- layışının etkili olduğu mil- liyetçilik yerine, piyasa ekonomisı, uluslararası ışbirliği ve ticareti öne alan bir milliyetçiliğin da- ha yaygın kabul gördü- ğünü anlattı.