Katalog

27 NİSAN 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER RESTORAN GÖZDOYURAN TURHAN SELÇUK DÜEÜST TABİATLI İSTANBUL EFENDİSİ UDİLUNUZ IN HARİKULÂDE MACERALARI KISIM 5LEKMİLİ BİRDEN Maçtan sonra • BOLU(AA)-Bolu'da, halı sahada maç yaptıktan sonra kalp krizi geçiren polis öldü. Bolu Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi'nde görevli polis Murat Taşpınar (30), önceki gece arkadaşlanyla halı sahada futbol maçı yaptı. Maçtan sonra kalp krizi geçiren Taşpınar, arkadaşlannın yardımıyla Izzet Baysal Devlet Hastanesi'ne kaldınldı. Taşpınar, tüm müdahaleye rağmen dün sabaha karşı öldü. Tarihi kentlep bipfigi • NEVŞEHİR(AA)- Avrupa Konseyi Tarihi Kentler Birliği Toplantısı, 28-29 Nisan'da Nevşehir'de yapılacak. Nevşehir Valisi Yusuf Erbay, 1975yılında kurulan Tarihi Kentler Birliği'nin, konseye üye olan Avrupa ülkelerinin ortak kültür miraslannın korunması için çalışmalar yaptığını söyledi. Vali Erbay, "Türkıye, Avrupa Kentler Birliği ile ilgili yapılanmasını tamamladı. Birliğe üye olmak için resmi katılım belgesini, Nevşehir'de gerçekleştirilecek toplantıda, tçişleri Bakanı Sadettin Tantan birlik temsilcisine sunacak" dedi. İPIiter bildiri dağıttı • ANKARA(AA)-lşçi Partisi (İP) Ankara 11 Örgütü üyeleri, partileri tarafından hazırlanan "Halkçı Program"ı içeren bildiriyi dün Kızılay'da dağıttılar. ÎP Ankara ll Başkanı Dursun Karadağ, Zafer Çarşısı önünde yaptığı açıklamada, bazı partilerin "ölü koşusunda olduğunu" öne sürerek "Bunlarhenüz öldüklerinin farkında değiller. Biraz daha ko>acaklar. ABD ile işbirliği yapa yapa ülkeyi buhale getirdiler" dedi. Hrar ederken uıruldu • MANİSA(AA)- Maıisa Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi Mahkûmlar Koğuşu'ndan kaonak isteyen tutuklu, jaısdarmalann açtığı ateş sonıcu öldürüldü. Mdıkûmlar Koğuşu'nda yaan gasp suçlulan Mehmet Ali Kurtuluş (3S) ve Rıza Kurt (30) ile ciıayet suçundan hücümlü Seyran Akman (3'), kendilerine su gjeıren jandarma eri Isnail T.'ye saldırarak tüfeğini almak istediler. Bısırada diğer erler îfcahim U. ve Serkan T. deolaya müdahale etkrken tutuklular firara tesebbüs ettiler. Er T.'nin "Eur" ikazına uymayarak lcaan tutuklulardan •Kjrtuluş, açılan ateş S-OJUCU öldü. Kurt ve Aknan ise yakalanarak e-tksiz hale getirildi. MUHBÎK Mf KTlAöıA .. LJHİÜ MA.MR£MıM.İZ C=rÖ1LuKLiA ^AMÎ'PFN Ğ-İZJ-Î Îİ-İ^KJPEKİ NA5(1 6İZÎM?/.. LLooa!. cı I ı tfdU// // // Küçük ve orta boy şirketler yaşanan ekonomik krizden daha fazla etkileniyor Reldam da kriz mağduru • Dolar kriziyle birlikte reklam ve tanıtım harcamalannda yapılan kısıtlamalar, pastayı yüzde 32 oranında azalttı. Geçen yıl mart ayında 584 milyon dolarlık (332 trilyon TL) reklam harcaması yapılırken, bu yıl aynı ay harcama 395 milyon dolara (277 trilyon TL) geriledi. OLCAY BÜYÜKTAŞ Kriz reklam ve tanıtım sektörünü de etkiliyor. Azalan reklam ve tanı- tım harcamalan karşısında sektör kü- çühne tehlikesi yaşıyor. Gerek rek- lam ajanslannda gerek halkla ilişki- ler şirketlerinde işten çıkarmalar ya da maaş indirimleri yaşanırken sek- tör temsılcüen "reklam ve tanıümı kesmeyin " çağnlannda bulunuyor. Reklam harcamalan yüzde 32 ora- nında azalırken, sektörde çalışanla- nn en az yüzde 25'inin işsiz kaldığı bildiriliyor. Durumun böyle gitmesi halinde işten çıkarmalann artacağı da ileri sürülüyor. Her ne kadar büyük reklam ve- renler, krizin bütçelerini pek de et- kilemediğini ileri sürseler de veri- ler durumun farklı olduğunu ortaya koyuyor. Bileşim International Araştırma ve Danışmanlık şirketi- nin verilerine göre, 2000 yılı mart ayında toplam 584 milyon dolarlık (332 trilyon TL) bir reklam harca- ması yapılmışken, bu rakam, 2001'in aynı ayında 395 milyon do- lar (277 trilyon TL) olarak gerçek- leşiyor. Özellikle satışlann düştüğü oto- motiv ve beyaz eşya gibi sektörler- Sektörlerin rektam harcaması içindeki payı Mobflya 2.4 Çocuk bezı/kadın bağı 2.4 Meşrubat-Alkolsüz ıçecek 2.4 Detarıan 3.0 Şampuan/saç kremı 35 Tetefon/çağıra cıhazı 5.0 Bankalar5.4 Radyo ve TV 6.1 Aslan payı TV'ye de reklamlann azaldığı dikkat çekı- yor. Her dönemde reklam veren bankalann bu tavn devam ederken, reklamlann arttığı tek alanı ise te- lekomünikasyon oluşturuyor. Özel- likle IŞ-TÎM'in piyasayagirmesiy- le birlikte Aria, Telsim ve Turkcell reklamlan hız kesmek bir yana ar- tarak devam ediyor. Reklama hız veren bir dığer şir- ket de Akbank. Akbank yetkilileri, kurumsal bir yapılanma içine giren bankanın, yılbaşında yaptığı bütçe- smi, krizden etkilenmeksizın uygu- ladığını belirtiyor. Gazete ve tele- vizyonlar da reklam harcamasını kısmayanlar arasında. Bileşim şir- ketinin verilerine göre, bu yıl mart ayında gazeteler 31 milyon dolarlık reklam harcaması yaparken, tele- vizyonlann 24 milyon dolarlık rek- lam yaptığı dikkat çekiyor. Pek çok şirket ertelenmesi müm- kün olmayan tanıtım ve reklam dı- şındakı kalemlerde tasarrufa gıdı- yor. Kısıtlama daha çok satışlann düştüğü dayanıklı tüketim mallan ve otomobil alanlannda yaşanırken, meşrubat, çocuk ve kadın bağı, şampuan gibi günlük tüketim ve gı- da ürünleri reklamlan belli bir se- vıyede tutulmaya özen gösteriliyor. Koç Grubu şirketlerden Ford Reklam Müdürü Tolga Oğnz, paza- nn durumuna göre bütçede bir ayar- lama yaptıklannı dile getirdi. Rek- lamı tamamen kesmediklerini, orta- lık sakinken reklam yapmanın ya- rarlı olduğuna inandıklanm söyle- yen Oğuz, şimdılik bütçede yüzde 30'luk bir kısıtlamaya gittiklerini, ancak pazann durumumuna göre hareket edeceklerini ifade ediyor. Krizle birlikte tasarrufu öğrendik- lerini vurgulayan Halkla Ilişkiler Derneği Başkanı Ömer Kayahoğlu, bu sektörde de sıkıntı yaşanmaya başladığını belirtti. Harcamalara kısıtlama Görkemli hâamayok Harcamalann kısılmasından olumsuz etkilenen bir diğer grup da reklam ajanslan. Yaklaşık 4 bin çalışanın bulunduğu reklam ajanslan da sorunu ya işten çıkarma ya da ücretleri azaltma yoluyla aşmaya çalışıyor. Reklam ajanslannın çoğu küçülürken sektör de yaptığı harcamalarda tasarrufa gitmeye hazırlanıyor. Bunun ilk adımını her yıl bir balo ile renkli bir şekilde düzcnlenen Kristal Elma Jörenleri ohışturuyor. Reklamın Oscar'ı olarak kabul edilen Kristal Elma'lann bu yıl oldukca mütevazı bir törenle sahiplerini bulacağı söyleniyor. Reklamcılar Derneği ve Birikim FCA! Başkanı Famk Atasoy, geçen yıl büyüklüğü 1 milyar dolara ulaşan reklam yatınmlannda reel bir artış yaşandığını, bu yıl ise geçen yıün altında kalınacağını söylüyor. "Piyasa durgun, reklamın faydası ohnaz" yaklaşımının yanlış olduğunu vurgulayan Atasoy, reklamlann yeniden belirli düzeyde medyada yer almasının, hayatın normalleşmesi, toplumun ve iş hayatının morali için de önemli olduğunu söylüyor. Kemaliyeliler yaklaşık 250 yıldır büyük kentlere çalışmak için göçüyorlar Biz gurbette hiç ezilmedik• Kemaliye'de gurbetçiliğin geçmişi oldukça uzun. îddialara göre yaklaşık 250 yıldır Kemaliye'den büyük şehirlere, özellikle îstanbul'a gurbete çıkılıyor. Onceleri Anadolu'daki gibi aileler değil, sadece erkekler îstanbul'a gider ve orada para kazandıktan sonra mutlaka ilçelerine dönerlerdi. Enrincan'ın Kemaliye ilçesinde yaşayan Mustafa İlhan gençliğinde her Kemaliyeli gibi Istanbul'da yaşamış ve tekrar Kemaliye'ye dönmüş. Buradaki yaşamı seviyor. Kış avlannda 2-3 bin olan Ke- maliye niifusu \az aylannda 3-4 kabna çıkı\or. ÖZKANGÜVEN KEMALİYE - "Bizim gurbetçiliği- miz Anadolu'daki gurbetçilikten fark- hdır. Çünkü biz hiçbir zaman gurbette ezilmedik, mağdurolmadık" diyorEr- zincan'ın Kemaliye ilçesinde yaşayan Mustafa İlhan Mustafa İlhan, gençli- ğinde her Kemaliyeli gibi Istanbul'da yaşamış ve tekrar Kemaliye'ye dön- müş. Buradaki yaşamı seviyor. Kış ay- lannda 2-3 bin olan Kemaliye nüfusu yaz aylannda 3-4 katına çıkıyor. Oysa sadece Istanbul'da yaklaşık 150 bin Ke- maliyeli'nin yaşadığı ileri sürülüyor. Bu rakamlar, bizi ister istemez gurbet- çiliği anlatmaya götürüyor. Kemaliye'de gurbetçiliğin geçmişi oldukça uzun. Iddialara göre yaklaşık 250 yıldır Kemaliye'den büyük şehir- lere özellikle îstanbul'a gurbete çıkılı- yor. Onceleri Anadolu'daki gibi aileler değil, sadece erkekler îstanbul'a gider ve orada para kazandıktan sonra mut- laka ilçelerine dönerlerdi. Örneğin îs- tanbul'a gitmek için Giresun yolu kul- lanılır, îstanbul'a 30-32 gün sonra va- nlırdı. Anadolu'daki herhangi bir yer- den Îstanbul'a giden insanlar bir yıl sonra yaşadıklan yerlere geri dönerken sadece bir yıl büyük şehirlerde kalıp geri dönen Kemaliyelilere 'yıoldan dön- müş" derlerdi. Büyük şehirlerde en az 10 yıl kalmak gerekirdi. Para kazanan, belli yerlere gelenler Kemaliye'ye dön- düklerinde evlerin onanmı, çeşme ya- pımı ve çeşitli bağışlarla Kemaliye'ye yardım yapardı. 2. Dünya Savaşf ndan sonra sanayi- leşmeyle birlikte Kemaliye'de aileler de gurbete çıkmaya başladı. Mustafa ilhan, bu süreci şöyle anlatıyor: "Gurbet yabancı değildi. Geçmişi uzun olan gurbetçiliğin toplumsal bir alryapısı vardı. Büyük şehirlerde rü- züksüz bir demekçiliğimiz, cemi>etçili- ğimiz vardL Ailelerimizi >anımıza al- dık. Kemali\e, gecekondu sürecini ya- şamayan ender yerlerden biridir. Çün- kü Kemalhe'den çıkan insanlar iki. üç katlı binalardan çıkıp İstanbula gidi- yordu. Oralarda apartman dairelerin- de yaşadılar. Gecekondu yaşamımız yoktu.Gecekondularlaya>gınlaşan ara- besk müziği ve külrürünü hep reddet- tik. Anadolu insanı gurbeti tanıdığı za- man, bizim insanımız geri dönüp bura- lan büyük bir özverrv le onardu Bura>a harcanan paray la bir Kemaliye daha kuralabilirdik. Biz, eskhi koruduk." DUZYAZI ORHAN BİRGİT Cumhur Çıbanı.. Öyle anlaşılıyor ki, Anavatan Partisi yönetimi, Ersümer'e DYP'nin verdiği gensoru yolu ile adam akıllı tüy döktürüp Fazilet Partisi'nin hazırladığı so- ruşturma önergesinin kabulü ile de "müstafî" ha- le getirmeyı bir strateji olarak seçtiler! Şayet böyle bir strateji ile Cumhur Ersümer'den kesin birbiçimde kurtulmayı düşünmemiş olsalar- dı, dün sabah Mesut Yılmaz'ın konutunda, Ener- ji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Turizm, Çalışma ve Devlet Bakanlan'ndan oluşan "ANAP iç kabine- si", Genel Başkan Başyardımcısı Taşar ve Grup Başkanvekili Beyhan Arslan'ın katılımı ile uzun bir toplantı yaparak istifaya gerek yok yönünde karar alır mıydı? Aylardan beri, koalisyon hükümetininın usta bir ip cambazı gibi tel üzerinde denge sağlayabilme- si için zora sokan gelişmeyi anımsayalım: Bu yılın ocak ayının ilk haftasından bu yana, adı- na "Beyaz Enerji" operasyonu denilen soruştur- ma, sadece medyada hemen her gün en vurucu haberler arasında yer almakla kalmadı; düğmeye, kendilerine yapılan bir ihbar üzerine basan Jandar- ma Genel Komutanhğı'nın ilgili birimlerindekı he- yecan nedeniyle tansiyonun zaman zaman art- masına, hükümet ile askerler arasında zaman za- man gerilim doğmasına da yol açtı. Hükümet partileri, özellikle DSP ve MHP grup- ları içinde, "Ersümer biraz basiretli davranıp isti- fa etse de sorunu kazasız atlatsak" beklentisi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'nın hakkındaki gensoru isteğinden kıl payı kurtulması ile iyice dü- ğüme döndü. Cumhuriyet tarihinde, ilk kez hem de mahkeme kararı ile bir bakanın ve bakanlığın başlıca birimlerinin telefonlan dinletildi. Yine aynı biçimde hükümetin Içışleri Bakanı'nın makamına davet ettiği bir başka bakan "Ersümer", resmi ta- lebe evet diyerek üst düzey çalışma arkadaşları- nı görevlerinden almak zorunda bırakıldı! Tüm bunlar, Ankara DGM savcılanndan Talat Şalk'ın, Beyaz Enerji operasyonu soruşturmasını tamamlayarak dosyayı bir iddianame ekınde dev- let güvenlik mahkemesine gönderme günü yak- laştıkça, zaman zaman bir bulmacaya dönüştü. Televizyonlar, gazeteler dosyada 1 numarah sanı- ğın hiyerarşi açısından da Enerji ve Tabii Kaynak- lar Bakanı olup olmadığı yolunda adeta toto oy- nuyoriardı. Talat Şalk'ın düzenlediği iddianame, Başsavcı Cevdet Volkan'ın onayından geçtikten sonra il- gililere teblığ edilirken bızim meslektaşlarımızın yoğun ilgisi ve ısrarı, operasyona oldukça garip bir görüntüyü de eklettı! Ankara DGM Başsavcısı ile yardımcısı, adalet dağıtmak için kullanılan mahke- me kürsüsünde düzenledikleri ortak basın toplan- tısında, iddianame üzerinde özet bilgi verdiler. Meslektaşlanmızın sorularını yanıtladılar. Ve elbet- te düğümü çözmediler. Ama keşke sayın Volkan, o kutsal kürsü yerine basın açıklaması için binadaki bir başka mekânı seçseydi; hiç yer bulamıyorsa mahkemenin ye- mekhanesinde gazetecilerle karşı karşıya gelsey- di! Yargılamada okunmadan önce, iddianamenfri açıklanmasının yasalara aykırı olduğu bilinse de şimdi Beyaz Enerji operasyonu ile ilgili son tahki- katın açılma kararı, gazetelerde, televizyon haber bültenlerinde orasından burasından haber oluyor. O haberiere göre Enerji ve Tabii Kaynaklar Baka- nı Ersümer'in öteki sanıklar gibi bu işin sorumlu- ları arasında olduğu yorumunu yapanlar da var; öyle olsaydı savcının açık isteğinı bir yazıyla ve Adalet Bakanlığı aracılığı ile TBMM Başkanlığı'na ileteceğini söyleyenler de! Her iki kesimde olanların hiçbirisi, görevli bir devlet güvenlik mahkemesini oluşturan yargıçlar kurulu üyeleri değildir. öyle olsalar bile, onların ka- ranna son biçini verecek Yargrtay üyeleri hiç de- ğillerdir.! Ama onlar, kamuoyunun birer parçasıdırlar. Özellikle böyle bir ortamda, yani kamuoyunun po- litikada kar beyazlığı aramak için kenetlendiği bir dönemde, en küçük birşaibenin doğru olup olma- dığının açığa çıkması için, milletvekillerinin ve ba- kanlann dokunulmazlık zırhından sıyrılmasının ol- mazsa olmaz bir koşul görülmesini istemektedir- ler. Bunu isterken de haklıdıriar. Çünkü ülkelerindeki büyük krizde, yolsuzluk olaylannın ne ölçüde ağır bastığı artık yadsınmaz bir biçimde öne çıkmıştır. öyle bir durumda, Cumhur Ersümer'in duru- mundaolan her sağduyulu kişinin, önce kendi ai- lesi ve çocuklarının gelecegini düşünerek "Doku- nulmazlığımı alın, ben hesap vermek istiyorum" demesi, kriz bunalımı içindeki bir ülkenin yurttaş- lanna nasıl güç verirdi? Ersümer bunun tam tersi- ni düşündüğünü ortaya koyan bir tutum içindedir. Yılmaz ve iç kabinesi, kaderierini nedense Ersü- mer'in kaderi ile kelepçelemekte bir sakınca gör- memektedirfer. Ve işler bu nedenle giderek bakterıleri çoğalan bir çıban gibi Ersümer kördüğümünü koalisyon hükümetinin canevine zoraki konuk etmiştir. Hükümet, basiretli ise bu düğümü kendisi çö- zecektir. Yoksa, arkasını dönüp omuz silkerse Er- sümer çıbanı kısa sürede patlayıp kana karışa- caktır.. Faks: 0212-6770762 E-mail:obirgit@e-kolay net Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin yayınladığı günlük Bizim Cazete Ülke sorunlanna ilişkin raporlarıyla, araştırmalanyla, köşe yazılarıyla, tarafsız haberlenyle sıvil toplumlann gazetesi. Düzenli okumak için abone olun. Tel: 0.212.511 08 75 Muayene, Teşhis, Tedavi TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cad. No: 8 Şişli/lstanbul Tel: (212) 212 07 07 (pbx) Faks: (212) 212 68 35 Internet http://www.tkv.org.tr e-mail: gen.sekreter(a tkv.org.tr koordirtatorcitkv.org.tr