28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 Nl SAN 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER FP'li Sobacı'ya inceleme • ANKARA (Cutnhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, FP Tokat Milletvekili Bekir Sobacı'nın, "sütübozuklar" şeklinde TBMM'deyaptığı konuşmayla ilgili inceleme başlattı. Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği, 12 Nisan 2001 Perşembe günküTBMM görüşmelerinde, FP Tokat Milletvekili Bekir Sobacı'nın yaptığı konuşmada, "Türk Silahlı Kuvvetleri'ni tahkir ve tezyif ettiği" gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuştu. Hizbullah ana davası • DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - İstanbul Beykoz'da yapılan operasyonda yakalanan şeriatçı örgütün üst düzey yöneticileri Edip Gümüs ve Cemal Tutar'ın da aralannda bulunduğu 15 sanıklı Hizbullah ana davasına dün Diyarbakır 3 No'lu DGM'de devam edildi. Sanık avukatlan, mahkemeye gönderilen Susurluk Komisyonu raporunun eksik olduğunu belirterek TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu'nun raporunun da istenmesini talep ettiler. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklann tutukluluğunun devamına kararvererek duruşmayı erteledi. Külhanbeyi' tartışması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu'nda dün 10 anlaşma ile 3 uluslararası sözleşme kabul edildi. Görüşmeler sırasında FP ve MHP milletvekilleri arasında bayrak tüzüğü nedeniyle tartışma yaşandı. TBMM Başkanvekili ANAP'lı Nejat Arseven, "Buradazorbalık yapamazsınız" diyen FP Grup Başkanvekili Avni Doğan'ı "Burada külhanbeyi gibi daManamazsınız" diye uyardı. Jandarmada insan Itakları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Jandarma Genel Konıutanlığı Genel Plan ve Prensipler Daire Başkanı Tümgeneral îbrahim Açıkmeşe, dün düzenlenen insan haklan semınerinde Türkiye'nin geleceğinin insan hakiannın konnmasında herkesin üzerine düşen görevi yapmasına bağlı olduğunu kaydetti. Mlni Gökler vefatetti • AMCARA (Cımhuriyet Bürosu) - Yaratay Onursal Üyesi AJunet Hilmi Gökler, drÜE yaşamını yitirdi. Götler'in cenazesi biışin Yargıtay önünde yaalacaktören ve Mİtepe Camii'nde Tcıjıacak öğle naıazından sonra Ceteci Asri Msarhğı'nda toprağa v-erJecek. Enerji'de ikinci perde açılıyor. Mavi Akım ve Nükleer Enerji ihalesi mercek altında ANAP'a enerji kıskacıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - "Beyaz Enerji" id- dianamesinde, TEAŞ Genel Müdür Yardımcısı Unal Pe- ker'in iddianameye geçirilen ifadesinde yer alan "Nükle- er santral ihalesinde bakan- hk seviyesinde birine 50 mü- yon dolar verildiğini duy- dum. Bu paranın Anavatan Partisi adîna alındığı şeklin- de duymuşrum" sözlerinin ANAP'ta sıkıntı yaratabile- cegi savlanıyor. Iddianın kanıtlanması du- rumunda ANAP hakkında, Siyasi Partiler Yasası'na ay- kırı biçimde para kabul etme- si nedeniyle kapatma davasıy- la sonuçlanabilecek bir soruş- • TEAŞ Genel Müdür Yardımcısı Ünal Peker'in, partiye 50 milyon dolar verildiği iddiası kanıtlanırsa Siyasi Partiler Yasası'na aykın şekilde para kabul ettiği için ANAP hakkında kapatma davası açılabilir. turma gündeme gelebilecek. Beyaz Enerji iddianamesin- de aynntılı irdelenmeyen nük- leer santral ihalesi ile hiç yer almayan Mavi Akım projesi- nin de aralannda bulunduğu bazı ihalelerle ilgili dosyalar üzerinde bilirkişiler çalışma yapıyor. Iddianamede, nükleer sant- ral ihalesine ilişkin dosyalar üzerinde bilirkişilerin çalış- masının sürdüğü, dosyanın henüz incelenmediğine işaret edildi. "Incelenecekenönem- li dosvalardan biri" olarak ni- telendinlen nükleer sanrral ihalesindeki rüşvet trafiği de sanık ifadelerine dayalı anla- tıldı. 'Bakanlıktaki herkes büiyor' Nükleer santral ihalesinde- ki rüşvet akışına ilişkin tutuk- lu sanık Ünal Peker'in şu söz- leri dikkatçekti: "5 yıl içerisinde 3 büyük fir- ma başvurup vanştı. Ancak daha sonra hükümet kararı olarak ihaleden vazgeçildi. Bu ihak aşamasuıda tahminimce 6 ay veya 1 yü kadar önce iha- leye katüan Kanada fırması tarafmdan bakanlık seviyesin- de birflerine 50 milyon dolar para verildiğini duydum. Bu paranın Anavatan Partisi adı- na ahndığı şeklinde duymuş- tum. Enerji Bakanhğı'nda yu- kanda anlatnğım konu herkes tarafmdan bilinmektedirf Bu ifadelenn belgelerle ka- nıtlanması durumunda Ener- ji Bakanı Cumhur Ersü- mer'in hükümette yarattığı krize ANAP açısından bir ye- nisinin daha eklenebileceği, yargı kulislerinde dile getiri- liyor. Ünal Peker'in duyuma dayalı olarak ANAP'a verildi- ğini söylediği paranın kanıt- lanması durumunda parti zo- ra girecek. Kapatma davası açılabilir Siyasi Partiler Yasası'nın 61. maddesinde partilerin ge- lir kaynaklan kalemler halin- de sıralanıyor. Yasaya göre, belirlenen gelirler dışında partilerinpara almalan kapat- ma nedeni sayılıyor. Bu ne- denle duyuma dayalı iddiala- nn kanıtlanması halinde ANAP hakkında kapatma da- vasınm gündeme gelebilece- ği belirtildi. UüNYA BANKASIRAPORU: îhale sistemi, yolsuzluk kaynağı Haber Merkezi - Dünya Bankası tara- fmdan hazırlanan ve önümüzdeki günlerde hükümete verilecek olan kamu ihalesi ra- porunda yüzde 15'lik bir rüşvet sisteminin standart hale geldiği kaydediliyor. Raporda, Türkiye'den açık, şef- faf, siyaset dışı ihale uygulaması isteniyor. Financial Times'ta dün yayımlanan ve Leyla Boultan-Metiıt Münir imzalı haberde Dünya Bankası'nın Türkiye'deki kamu ihalelerini sert şekilde eleştiren bir rapor ha- zrrladığı belirtildi. Ra- porda, Türkıye'daki kamu ihalelerinin ikti- dar ve siyasi partilerin kontrolünden çıkanl- ması, Türkiye'de yol- suzlukla mücadelenin kilit halkası olarak gösterildi. Financial Times'ın "Türkiye yolsuzlukla suçlanıyor" başlığı ile verdığı haberde, "Tür- kiye, yolsuzluklar ne- deniyle yıpranan ka- mu ihak sitemi nede- niyle uluslararası are- nada sert eleştirilere maruz kahyor" denili- yor. Haberde, Dünya Bankası tarafmdan ha- zırlanan birraporagö- re, Türkiye'deki açık ihale sistemiyle ilgili yasalann tamamının değiştirilmesinin is- tendiği kaydedildi. Ra- porda, Ankara Ticaret Odası'nm yapmış ol- duğu bir ankete deği- nilerek kazanan firma- lann, ihale tutannın yüzde 15'ine varan miktarda siyasi parti- lere 'katkı' yapmak durumunda kaldıklan ifade edildı. Rapor böylece Türkiye'deki ihale sisteminde ihale miktannın yüzde 15'i kadarbir rüşvetin stan- dart hale geldiğini öne sürüyor. ÇİZMEDEN YUKARI m.kartCg superonline.com.tr MUS A KART BUMUM BBM\ML-B- & 77 EMERJI İPPİANAMESİ Bakanlığın, kamu zarannı bilerek termik santralm devrini gerçekleştirdiği ortaya çıktı Çayırhan'ın devri hukuksuz• Enerji Bakanlığı'nın, Çayırhan Termik Santrah'nı TEAŞ'ın uyanlannı ' dikkate almayarak devretmesinin hukuken geçersiz olduğu ortaya çıktı. BANU SALMAN ANKARA - Ankara DGM Savcısı Talat Şalk'ın "Beyaz Enerji" soruşturması kapsa- mında incelediği belgeler, Ça- yırhan Termik Santrah'nın Park Holding'e devrinin, kamu zara- n oluşacağına ilişkin kurum içi uyanlar dikkate ahnmaksızın hukuka aykın olarak yapıldığı- nı ortaya İcoydu. TEAŞ Ozelleş- tirme Dairesi Başkanlığı'nın kamuyu zarara uğratacak dü- zenlemelerin değiştirilmesi için yaptığı başvurulara bakanlıktan yanıt alamadığı belirlendi. Enerji Bakanlığı'na 26 Şubat 2001 tarihinde yazdığı yazıyla Çayırhan dahil tüm işletme hak- kı devir ihalelerine ilişkin dos- ya, şartname, ilan, fizibilite, ya- zışma, tutanak ve belgeleri ikin- ci kez isteyerek dosyalann ça- buklaştıntmasını sağlamaya ça- lışan Ankara DGM Savcısı Ta- lat Şalk'ın bu konularda incele- mesini sürdürdüğü belirtildi. TEAŞ'm ana statüsüne iliş- kin düzenlemeye göre, TEAŞ yönetım Kurulu, üye tam sayı- sının salt çoğunluğu olan en az 4 üye ile toplanıp salt çogunluk- la karar alabiliyor. Çayırhan'ın devrine ilişkin karann ahndığı TEAŞ Yönetim Kurulu karan- nın altında 4 imza yeri açılmış, ancak Budak Dilli'nin altında görevle seyahatte bulunduğu yazılmış. Bu durumda, salt ço- ğunluk olan 4 üye yerine Çayır- han'ın devrine 3 üye imza at- mış bulunuyor. Hukuka aykın olan bu dunım yanında, devre ilişkin kararda imza sahibi olan dönemin TE- AŞ Genel Müdürü Muzaffer Selyi ile Yönetim Kurulu üyele- ri Ünal Peker, Birsel Sönmez'in tutuklu ve Beyaz Enerji'nin sa- nıklan arasında yer almalan da bu devir işlemini şaibeli hale getiriyor. TEAŞ Özelleştirme Dairesi Başkanlığı'nın 20 Haziran 2000 tarihli yazısı da Çayır- han'ın devir işlemine ilişkin olarak kamu zaran oluşturacak hükümleri gözler önüne seri- yor. IRMIKI AYDIN ENGtN aengin " doruk.net.tr Dünkü Tırmık'\r\ başlığı "12 Eylül'ün Öz Evlatları"yd\ ya, bugün de onun doğal devamı gibi "özal'ın öz evlatlarını" yazmak uygun düşer diye dü- şündüm. Ama asıl baştan çıkaran ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ile Enerji'nin, gösterdi- ği marifetlerden çok enerjik ol- duğu anlaşılan bakanı Cum- hur Ersümer in, yanlarına öteki ANAP kurmaylannı da alıp baş başa eve kapanmala- n oldu. ANAP'ın elebaşıları Mesut Yılmaz'ın konutunda bir araya geldiler ve DGM savcısının id- dianamesinden sonra ortaya çıkan kördüğümü nasıl çöze- ceklerini -kara kara- düşünü- yorlar. Toplantı sabahtan baş- ladı ve bu satıriar yazılırken hâ- lâ sürüyor. Kapının önünde canlı yayın arabalan, kalemleri, kâğıtlan ve hatta dizüstü bilgisayarla- nyla bir medya ordusu. Yanıtı aranan -yani beklenen- soru çok kısa: - Ersümer istifa edecek mi, etmeyecek mi ? Toplantı besbelli ki çok ateş- li geçiyor; besbelli ki soruya yanıt aranıyor ve bulunamıyor; Bunlar da Özarm Evlatlankarar verilemiyor. Aşağı tükür- sen sakal, yukan tükürsen bı- yık ömeği ANAP elebaşıları bu badireden nasıl çıkacaklarının hesabını yapmaktalar. Bu koşullarda akıllı uslu, ağır, oturaklı, tumturaklı köşe yazarları bu konuyu ele almaz. Ya konu değiştirir, ya toplantı- nın sonuçlanmasını bekler. Oysa beni, bu bitmemiş, bit- meyen, bitemeyen toplantı baştan çıkanyor. Alacaklan karar -bence- hiç önemli değil. Ersümer istifa etse ne ola- cak, etmese ne değişecek? Evet, tamam, Ersümer isti- fa ederse, ANAP onun kellesi- ni vererek ucuna yapıştığı hü- kümette kalmaya devam ede- cek. Enerji Bakanlığı'na, ko- alisyon protokolü uyarınca bir başka ANAP'h atanacak ve koltuğuna oturduğu anda da büyük olasılıkla "Ersümer ner- de kalmıştı" diye soracak. Yok istifa etmezse, Fazilet- çi mollalar siyasi rakipleri MHP'ye, DYP'lilerde ANAP'lı- lara yüklenecekler; hüküme- tin istifasını isteyecekler; olası bir hükümet değişikliğinden ürken genişçe bir kesim, özel- likle medyanın ağır topları, "Yahu verin şu Ersümer'in kel- lesini de hükümeti kurtann" diye feryat edecekler. Hükü- met ya pişkinliğe vurup Ersü- mer'le ya da "işte anndım" pişkinliğine vurup Ersümer'siz devam edecek. Yani... Geçelim... ••• ANAP, 12 Eylülcü generalle- re rağmenmiş gibi görünüp aslında 12 Eylül'ün mümkün olan en iyi devamını sağlayan bir siyasal örgüt. Bu yönüyle onlar için de "12 Eylül'ün öz çocuklan" nitelemesi kullanı- labilir. Ama ANAP bundan iba- ret değil. O 12 Eylül'ün öz ço- cuklarının bir siyasi parti çatı- sı altında buluşan özel bir ke- simini oluşturuyor. Sınıfsal ta- banı en cılız, en kaypak, en çü- rük parti. Ama yaslandığı "yaygaracı azınlık" sayesinde, hemen her zaman iktidarda olmayı, en azından iktidann bir ucuna ya- pışmayı beceriyor. 12 Eylül çöken, dış borçla- rını ödeyemez, "70 sente muhtaç" duruma gelmiş Tür- kiye ekonomisinin yeniden borç ödeyebilir hale gelmesi- ni, önüne temel ekonomik he- def olarak koymuştu. Bu he- defe ulaşmak için de ekono- minin dizginleri_ANAP'ın ba- bası Turgut Özal'a teslim edilmişti. Özal sonra kendi partisini kurdu ve Türkiye eko- nomisine aşıladığı yeni felse- feyi kaldığı yerden sürdürdü. Kimi saftirıkler, ANAP'ta Amerikan pragmatizmiyle do- nanmış bir liberal parti fotoğ- rafı gördüler. (Siyasal progra- mının temeline "temiz top- lum" ülküsünü yerleştiren YDH'lilerın bir ara ciddi ciddi ANAP'la birleşmeye çahştık- larını anımsayın. Tınaz T'rtiz gibi demokrasi üstüne titizlik gösteren bir "yuıttaş "ın birza- manlar ANAP saflarında siya- set yaptığını anımsayın). Adalet Partisi'nin 12 Eylül generalleri tarafmdan kapatıl- mastndan, yerine ardıllarının kurulması girişimlerinin yine 12 Eylül generalleri tarafmdan hoyratça engellenmesinden doğan siyasal boşluğu hinoğ- lu hince değerlendiren bir dev- şirme kadro kendisini iktidar- da buldu ve iktidann bütün ni- metlerinin üstüne Özalizmin sağladığı yeni ahlak (?) değer- leri ile yumuldu. Özal öldü. Ama Özal'ın öz evlatları onun yolundan milim şaşmadan ilerlemekteler... Siyasal etiğin (ahlakın) sem- tine uğramayan, ilkesiz, kültü- rel ve sosyal sorumlulukları can sıkıcı yükümlülükler ola- rak kavrayan; üretkenliğin, üreterek zenginleşmenin sı- kıntılı yollanna itibar etmeye- cek kadar "acelesi" olan, pa- ra kazanmayı erdem, müm- kün olan en kestirme ve zah- metsiz yoldan para kazanma- yı en büyük erdem sayan bir siyasal kadro bugüne dek var- lığını sürdürdü. Amaaaaa... Ama Derviş'in programı ya- şama şansı bulursa, siyaset- ten silineceklerin ilk sırasında MHP, Fazıtet, hatta DYP değil ANAP var. Bunun farkında ol- mamaları olanaksız. Olsa olsa "nasıl olsa o programı kesip biçer, zararsız hale getiririz" hesabı yapıyorlar. Bunu bece- recek kadar da deneyimliler... POLtTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Akdeniz... PınlpınlbirAkdenızsabahı... . •, •• Yat limanı tenha... llkyaz sürgün vermış... Kentin caddelerinde turist gruplan dolaşıyor... Antalya'ya geçen yıl üç milyon turist gelmiş. Bu yıl bu sayının dört buçuk milyon olacağı söyleniyor... Konuştuğumuz turizmcıler diyor ki: "Dört buçuk milyonun ikimilyonunun Rusya'dan, ikimilyonunun Almanya'dan beşyüz bininin ise Avustralya, Hollan- da, Belçika ve Israil'den gelmesi bekleniyor. Peki, ıstanbul'daki otet baskını turizmi etkiler mi? Turizmciler, "elbet etkiler" deyip ekliyorlar: "Türkiye aleyhine propaganda hep yapılır. Ancak, Istanbul'daki otel baskını bizi neredeyse vuruyordu. Dünya televizyonlan canlı yayın yaptı. Eğer böyle bir iki eyiem daha yapılırsa, yatak iptalleri başlar..." Soruyorum: Türkiye bu yıl tuhzmden ne bekliyor?" Yanıt "Belgeli ve yıldızlı tesislerde 350 bin yatak bulu- nuyor. Toplam yatak sayısı ise 550 bin. Bu sayı ge- lecekyıl 600 bin olacak. Eğer umduğumuz gibi olur- sa 2001 'de 12 milyar dolahık turizm geliri bekliyo- ruz." Diyorum kı: "Bunun ekonomiye katkısı ne olur?" Yanıt "12 milyar dolahık turizm geliri, döviz rezervlerini arttınr. Böylece piyasalarda Türk Lirası hareketini canlandınr. Bu durum da yaşanan ekonomik buna- lımın etkilerini azaltır." Yat Limanı'nda bir hareketlilik başlıyor... O sırada elinde tartı aygıtıyla bir çocuk masamıza yaklaşıyor... "Tartalım abı!" "Istemez!" "Ne olursun abi!" Çocuğa "Sen nerelisin" diyorum... Gözlerini kısıp yanıtlıyor: "Batmanlıyım!" "Okula gidiyor musun?" • "llkokul dördüncü sınıftayım..." Susuyorum... Çocuk hâlâ diretiyor: "Tartalım abi!" • • • Akdeniz Üniversitesi'nde dolaşıyorum öğrenciler- le birlikte... Burada on üç bin öğrenci okuyor... Çağdaş bir üniversıte... Akdeniz Universitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Uçar, "İkibinliyıllara on dokuzuncu yaşın dinamızmi ve he- yecanı içinde girdik" deyıp eklıyor: "öğrencilerimizle birlikte Saklıkent'te kayak yap- mayı, Konyaaltı'nda den'ıze girmeyi, uluslararası öğ- renci şenliklerinde onlaha halay çekmeyi görevimiz olarak gördük..." Akdeniz Üniversitesi'nde kaliteli eğrtimle çağdaş uygartığı iç içe gördük... Akdeniz Üniversitesi'nde öğrencilerin bannmaso- runu büyük ölçüde çözülmüş... Akdeniz Ünıversıtest içinde Yurt-Kur'un yutHan bu- 1 lunuyor... "> Toplam 3176 yatak... -T -. -^~- Kız ve erkek öğrenciler burada kalıyor... Aynı durum Elmalı. Kumluca, Akseki ve Burdur'da da geçerli... Akdeniz Universitesi birtatil köyü görünümünde... öğrencilerle, ekonomiden siyasete, spordan ede- biyata ilişkin konulan konuşuyor ve tartışıyoruz... Akdeniz Universitesi Atatürkçü Düşünce Kulü- bü'nün konuğuyuz.. Pekı üniversitelı gençlerTürkiye'nin geleceğinı na- sıl görüyorlar? Onlar gelecekten umutlu? Bir gün kirlenmenin ortadan kalkacağına inanı- yorlar!.. Yani yaşamı kucaklıyorlar!.. Hepsi aydınlık yüzlü!.. Diyoriar ki: "Sizce bu seçim yasası, siyasi partiler yasası de- ğişirmi?" İşte bu soruya yanıt veremiyorum... Devam ediyor- lar sorulanna: "Türkiye'deki yolsuzluklann üzerine daha fazla gi- dilemez mi, hortumcular bir bir ortaya çıkanlamaz mı?" Bu soruya yanıt verebiliyorum: "Bekleyin biraz daha, bakın neleryaşayacağız..." • • • Kaleiçi'ndeki Eski Liman beni binlerce yıllık tarihin içinegötürüyor... Antik çağın en zengin kentlerinden Pergamon'un kralı İkinci Attolos'un düşlerinde aradığı kent Antal- ya'da, ilkyazın sürgün verişine tanık oluyorum... Hava pırıl pırıl... Yat Limanı yine sessizliğe gömülüyor... Kenti dolaşıyorum... CHP'li Belediye Başkanı Bekir Kumbul un Antal- ya'yı nasıl canlandırdığını yann anlatacağım... Havada narencıye kokusu... Bense Batmanlı çocuğu, çocuklan düşünüyo- rum... Hâlâ kulaklanmda sesi yankılanıyor "Tartalım abi!" hikmet.cetinkaya " cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Cengiz Faydali: Tüm ihaleler iptal edilmeli ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu)-Enerji Ya- pı Yol-Sen Genel Baş- kanı Cengiz Faydalı. 'Beyaz Enerji' soruşrur- masıyla ortaya çıkan id- dianamenin yıllardır sa- ğırlar diyaloğuyla gün- deme getirmeye çahş- tıkları yolsuzluk ve usulsüzlükleri belgelen- dirdığine dikkat çekti. Faydalı, bu iddianame gereği olarak "tüm işjet- me hakkı devir, yap-iş- let-devret, yap-işlet söz- kşmeleri ve ihalelerinin iptal edilmesini. Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanı Cumhur Ersü- mer'in istifa ettirilerek kurtanlmav ıp Yüce Di- van'da yargılanmasu yolsuzluk ve hukuksuz- luklann kaynağı olan özelleştirmelerden vaz- geçttmesini" bekledıkle- rini bildirdi. Faydalı, yalnızca bir santralda devletin zara- nnın 5 milyar dolar ol- duğunu belirttii. Fayda- lı, Aktaş, Afşin-Elbistan ihalelerinin kamu zaran nedeniyle iptal edilme- sini ıstedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle