19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 NİSAN 2001 SAU CUMHURİYET EKONOMİ / SAYFA ekonomi(« cumhuriyet.com.tr 13 Mutfak harcaması 238 mîlyon oldu • ANKARA(ANKA) - Dört kışılık bır ailenin zorunlu mutfak harcamalan 236 mılyon liraya kadar yükseldi. Hak-Iş Istanstik Bürosu'nun yaptığı çalışmaya göre, dört kışilik bir ailenin mutfak harcamalan 15 Mart-14Nısan döneminde bir önceki bır ayhk döneme göre yüzde9.3'lükartış gösterdi. Böylece, mutfak harcamalannın tutan 235 milyon 967.2 bın liraya ulaştı. Mutfak harcamalannda bır önceki bır aylık döneme göre 20 rmlyon 77.7 bın lıralık artış hesaplandı. KKTC'de tehlike sinyaü • LEFKOŞA(AA)- KKTC Genç tşadamlan Derneğı (GİAD), "KKTC ekonomisinın SO.S verdiğıni" belırterek hükümetın tedbır almaya yönelik hıçbir ıcraat yapmadığını ılen sürdü. GlAD Başkanı Vargm Varer. "Yaşanan knzın oluruna bırakılarak, Türkıye'dekı gehşmelenn beklenmesı nedeniyle, KKTC ekonomisinın yara almaya devam ettığıni" kaydettı. 'Yabancriar ürkütülmemeli' • İSTANBUL(AA)- Yabancı Sermaye Derneğı Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Yöneyman, Bakan Kemal Dervış tarafmdan açıklanan programın, yabancı yatınmıcı ıçın net olmadığını söyledi. Yabancı yatınmcının ürkütülmemesı gerektığını söyleyen Yöneyman, Türkıye'ye yenı yatınmcılan çekmek ıçın de devletın hangı sahalarda yatınm yapacağını saptaması ve dünyanın büyük yatmmcılanna gıdıp onlan davet etmesi gerektığıni söyledi. boykot çağnsı • CANBERRA(AA)- Dünyanın dört bir yanından çevreci eylemcilerden oluşan Küresel Yeşiller, sera etkih gazlann emisyonunun kısılmasma ılışkın Kyoot Protokolü'nûn savunulması ıçın çokuluslu petrol şırketlerinın tüketicılerce global çapta boykot edılmesı çağrısında bulundu. Almancılar yardıma hazır • ANKARA(AA) - Merkezı Almanya'nın Essen kentınde bulunan Türkıye Araştrrmalar Merkezi (TAM) Dırektörü Faruk Şen, Almanya'da yaşayan Türkler'ın ellerindeki tasarnıflannı belli koşullar altında Türkiye'ye göndermeye hazır olduğunu bildirdi. Rusya ekonomisi • Ekonomi Servisi - Rusya Devlet Başkanı Vladimır Putın, devletın gerçekten ihtiyaç olan alanlarda borçlanmaya gıtmesi, gereksız borçlanma yapmamasının önemine dikkat çekerek 2002 yılı bütçesınde öncelıklerin, "sosyal sektör, devlet güvenliği, eğıtım, araştırma- geliştirme"de olması gerektığını söyledi. IMF yasalanndan biri olan Merkez Bankası yasa tasansı TBMM'ye sevk edildi Tek göre\i,fiyatistikrarıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet, IMF'nın parasal desteğine koşul olarak öne sürdüğü 15 yasadan biri olan Merkez Bankası Yasası'nda degişıklık öngören tasanyı dün TB- MM'ye sevk ettı. Tasanda, "Banka, fiyat istikranru sağlama amacı ik çe- lişmemekkaydıyia hükümetin büyü- me ve istihdam potitikalannı destek- ler" deniliyor. Tasanda, Merkez Bankası Başka- nı'nın başkanı olacağı para politika- sı kurulu, başkan yardımcılan, ban- ka meclis üyeleri arasından seçilecek birkişi, Merkez Bankası Başkanı'mn önereceği ve ortak kararla atanacak bir üyeden oluşacak. Hazıne Mûsteşan ya da behrleye- ceği bir müsteşar yardımcısı, kurul toplantılanna oy hakkı olmaksızın katılabilecek. Kurulun alacağı kararlara kanşa- mayacak olanbanka meclisi, para po- litikası stratejisı, enflasyon hedefi doğrultusunda uygulanacak para po- litikasına ve kullanılacak araçlara ilişkin kararlar alacak. Tasanyla getırilen bazı düzenleme- ler şöyle: • Merkez Bankası başkan yardım- cılannın görev sürelen 3 yıldan 5 yı- • Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti'nin para politikası kurulu başkanı olacağı belirtilen tasanyla, Merkez Bankası'yla hükümet, Hazine ve kamu kuruluşlan arasındaki bağ kopanhyor. Ayrıca, özel finans kurumlanna da zorunlu karşılık ve disponibilite yükümlülüğü getiriliyor. la çıkanlırken sürelerinin bitiminden önce değiştiribnelerine olanak sağ- layan düzenleme kaldınhyor. Mev- cut başkanyardımcılan için 3 yıl olan görev süresi uzatılmıyor. • Merkez Bankası'nın bankacılık sisteminde güvensizlik oluşması ve fon çekilişlerinin hızlanması duru- munda izlenen bankalara, 1 yıl vade- lı ve en fazla özkaynaklanmn 2 katı ile sınırlı olmak üzere kredı açabil- mesinı içeren sırurlama kaldrnlıyor. Banka, koşullannı kendisi belirleye- rek fon çekilişlerinı karşılayacak miktarda izlenen bankaya kredi vere- bilecek. • Merkez Bankası, Tasarruf Mev- duatı Sigorta Fonu'na, BDDK'nin ta- lebi üzenne avans verebilecek. • Merkez Bankası, geçici nakit sı- kışıklıklannı ve finansal piyasalann etkin çalışmasım engelleyecek tek- nik kaynaklı ödeme sonınlannı gi- dermek amacıyla, piyasaya teminat karşıhğı gün içi veya gün sonu kredi olanagı sağlayabilecek. Mevcut yasa- da ise Merkez Bankası, gerçek ticari işlere dayanan ve ulusal ekonomının gereksinimlenneuygun amaçlara ya- nyan faaliyetlerde kullanılmak üze- re kredi verebiliyordu. • Tasanyla, Merkez Bankası'nın hesaplan bağımsız denetim kuruluş- lannm denetimine açılacak. • Merkez Bankası Başkanı, banka faaliyetleri ile uygulanmış ve uygu- lanacak para politikası hakkında her yıl nisan ve ekım aylannda Bakanlar Kurulu'na rapor sunacak. Para polı- tikasına ilişkin dönemsel raporlar da kamuoyuna duyurulacak. Banka, he- deflere ulaşılamaması ya da ulaşıla- mayacağının ortaya çıkması üzerine nedenlenni ve alınması gereken ön- lemleri hükümete yazılı olarak bildi- rerek kamuoyuna açıklayacak. • Merkez Bankası, Hazine ile ka- mu kurum ve kuruluşlanna avans ve- remeyecek, kredı açamayacak, sat- tıklan borçlanma araçlannı birincil piyasadan satın alamayacak. • Merkez Bankası, istatistiki bilgi- ler için her türlü bilgı ve belgeyi, ba- ğunsız denetim kuruluşlannın rapor- lan da dahil, bankalardan isteyebile- cek. Bu belgelerde suç unsuru bulur- sa BDDK'ye bildinmde bulunma ve BDDK'den cumhuriyet başsavcıhğı- na başvurmasını isteyebilecek. • Merkez Bankası, TL karşılığrn- da menkul kıymet alım satımı, geri alım ve geri satım vaadıyle alım sa- tım işlemi, menkul kıymetlerin ödünç alınıp veribnesı, TL depo alın- ması verilmesi gibi açık piyasa iş- lemleri yapabilecek. • Merkez Bankası dövizlerin TL'yle değişimı, vadeli vadesiz altın, döviz, menkul kıymet, türev ürün alım satım, borçlanma ve borç verme ışlemlennı içeren tüm bankacılık faalıyetlerinde bulunacak. TOFAŞ-FIAT OTOMOBİLLERDE HÂLÂ FİYAT ARTISI YOK!* Bu avantajlanmız Mavi Boncuk etiketli otomobillerimiz için geçerlidir. INANILMAZ NAKİT AVANTAJLARI! Tofaş-Fiat otomobillerde 1 milyara varan fiyat avantajlan. TAKAS AVANTAJLARI! Takasta, otomobilinize piyasa değerinin üzerinde fıyatlar. .UYGUN KREDI SKENEKLIRI! Sunduğumuz kredi imkanlannı bayilerimizden öğrenebüirsiniz. Üstelik, hemen teslim! Stoklar tükenmeden _ _ acele edin. KISABIR SÜREİÇİN cocaü .-enter 0 800 211 42 42 0 212 356 28 08 FUTPA1JO Motor seçertekleri: 1.6 16V 103 bhp, 1.4 lt ve 1.2 lt 75 bhp • Çıft hava yasağı • Klıma • ABS • Alarm + Uzaktan kumandalı merkezı kılıt • Hafıf alaşımlı jandar • Geniş bagaj kapasitesi • Elektriklı on camlar • Elektnk kumandalı ve go\de rengı dış dikiz aynakn • Hıdrolık dıreksıyon • Yuksekliğı avarlanabilir enerjı emıcı (E\S) dıreksı\on sımıdı • Anti- submanne koltuklar • Yangm onleme sıstemi (FPS) FiatPa/io'ya 7.063M0.000 TVden başlayanfiyatlarlasahip olabilininiz!" F• I A T tŞÇtNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER İnce Çizgi Cezaevleri, koşullan, açlık grevleri ile değıl, ölenlenn sayısal toplamı ile yıne ana habertere girmeye deger ol- du. Yeni ölenin kımliğı, nerede öldüğünün yanma top- lam ölen sayısı ekleniyor. Bu yazının yaalmakta oldu- ğu saatlerde, operasyonlar sonrası, birbirölenlerte top- lam ölen sayısı 13'ü bulmuştu. Habenn venlış cümleleri, ölenlenn sayısını topluyor olmamız, bılıncımde daha once gelmış mektuplarta bır- leşıyor... Belleğımde ıstmlen yok. Ama olume yatmış tu- tuklulardan gelmış bırkaç mektubun, bırkaç cumlesı bı- lıncımekazınmış: "B'ızımlealayediyoriar. Bu kadaruzun açlık grevi olur muymuş? Şeker, su alıyorlar. Kına yak- sınlar. Şeken, suyu da kesıyoruz. Ancak bız öldüğumüz- de içlen rahat edecek. Inanmak zorunda kalacaklar.." YoJda yürürken, bir trenın, otobusün ıçınde o mek- tuplardan, benzer cumleler aklıma getdığınde, tanıma- dığım, yüz yuze gelemediğım ölume yatmış ınsanlarla düşJenmde kavga eder, "Sizın aklınız yok mu? Oyuna gelıyorsunuz. Birilen ıstıyordiye ölünürmü? Ciddi cid- dı açlık grevı yapmakîa olduğunu kanıtlamak için ölü- nür mü?.." diye bağınnm. Sonra da öfkemın rve kadar anlamsız kaldığının aynmına vanr, mantıklı, mantıksız, inanmış, bıryola çıkmış insan ıçın yolundan dönmeme- nın erdem olduğunu anımsar, karabasandan kurtulmak için başka şeyien duşunmeyı yeğlenm. Kımbdır kaç kez, gazeteye gelırken "Bugün yıne ce- zaevlennı yazmalıyım" deyıp vazgeçtm. Gazetede bu konuya haberierde genış yer venlmesı, başka arkadaş- lann konuyu üstlenmesı, benım sorumluluk alanımda- kı başka konulann ağır basması şüphesız etken. Ancak en belırleyıcı neden, söyleyecek sozün kalmaması. Ka- muoyu duyarsızlığının en uç noktalarda o)ması. Yenı hıçbir sozu olmayan, uyancılığı bulunmayan, üstelik okunmayan t«r yazıyı yazmak zorunluluğunu duyma- nın yıpratıcılığını bılır mısınız? Insanoğlu altından kalkamayacağı sorumluluklardan kaçmak, vıcdanını rahatlatmak üzere, öncelıkle kendi- nı kandırmak üzere bır yol buluyor. Doğru ile yanlış, haklı ile haksız arasındaki ınce çızgt ışte tam da bura- dan kınlıyor. "Neyanı, cezaevlennın suçlu, örgütyatağı olmasını sağlayan koğuş düzenıne ızın verilmeye mı devam edi- lecektı? Operasyonlarda, canlıyayında, nasılbırkarar- gâh, cephanelık, kurtanlmış bölge haline getirildikleri- nı ızlemedık mı? Terörörgütleri, ıktıdahannın ellennden alındığını gördüklennde, ellenndekıni kaybetmemek ıçın, aralanndan pek çok masum da olmak üzere, tu- tuklulan açlık grevlenne zoriadılar, ölümler üzennden sıyaset yapıyoriar. Onlan ölmeye zoriuyoriar.." Işte tam da ınce çızgının kınldığı bu noktada, "Yaşa- mı devletın güvencesıne teslim edılmış ınsanlann, hiem de Vaşam kurtarmaoperasyonu' gıbibıradaltında, ce- zaevınde tutuklu ıken öldürülmeleri sonuçta cınayet değil mi? Devlet adına işlenen bu ağır suçun hesabı yok mu? Hanı yenı cezaevlen tecrit etme, bır bır kim- liğiniyok etme olmayacaktı? Bıriikte ıken, koğuşta zor- (a açlık grevıne ıtlıyoriardı da, şımdı bir bir nasıl o/u- yoriar? Neden ölüme yatıyoriar? Devlet, güvencesın- dekı ınsanlann bırbır ölmelenne nasıl seyırcı kalabilir?. sorulannı sormak pek de ışımıze gelmıyor. Sorduğumuzda, hak-hukuk ile haksızlık-hukuksuztuk arasındaki ince çızgıyı doğru çızmeye, hele de taraf ol- maya kalkıştığımızda, ışın ıçınde en azından acı çek- mek, dışlanmak, bedel ödemek de var. Yıgjjtügin onda dokuzu kaçmak. Zaten hayatımız kay mış. Üstüne kriz vurgunu olmuşuz.. Hazır soz haklı ile haksız, doğru ile yanlış arasındaki çok ınce çızgıden açılmışken... Ertuğrul Özkök'ün bü- yük olasılıkla lyı nıyetle karapara" üzenne bxr uyan ya- zısına değtnmeden geçemeyeceğım. Özkök, Çagdaş Yaşamı Destekleme Demeğı'nın, Gazi Erçel'ın 31 mil- yariık bağışını kara para gerekçesi ile geri çevirmesine takmış. Paranın kazanılması ile ılgılı etik tartışmayı ka- bul edryor, ancak kara para tanımlamasını abartılı ve haksız buluyor. Hukuka, yasalara aykın, suç bir para ka- zanmanın söz konusu olmadığının altını çızıyor. Galiba da hak-hukukla ılgılı ınce, doğru çızgiyi çiz- meye çalışırken tam tersinı yapmış oluyor. Yasalara gö- re elbette bır ınsanın bankadakı Türk ürası'nı dolara çe- virmesinde suç yok. Ama ak ve kara para aynmı sade- ce yasalara göre suç yolu ile edınılmış paralar için ge- çerii değil ki. Adı üzerinde annemın ak sütü gibı heial ile haramdan türemışı ayırmak söz konusu. Türk parasının değennın korunmasında en sorumlu, en yukandakı görevde, paranın üzennde ımzası bulu- nan bır ınsan, bu paranın değennın duşürülmesı aşa- masında, kendi ve çevresının paralannın değenni ko- rumak üzere, Türk parasını dolara çevırmışse. ortada suç dmasa da kazanılmış bir ak para olabıhr mı? Ka- zanılmış bu para kelımenin tam anlamı ile haram, kara para değil midir? Kaldı ki yasalar doğru ışletılirse, ış- lenmiş bir dizi suç da bulunabılır. Hırsızlık, mülkiyetı korumak üzere duşünülmuş, ya- salara tanımı konulmuş bır suç olabilır. Çağdaş, karma- şık yaşamda, yasalara konulması dahi duşünüleme- miş, daha doğrusu ışlenebileceği akıl edılememiş in- sanlık suçlan ışlendığınde, yargılamayı çözümü hukuk kalıplan ıçınde aramaya kalkışmak, o ınce çızgiyi yan- lış yerden, haksızdan yana çızmek olmuyor mu? O ınce çızgıyı, ışımıze geldığı gıbı, kendımıze göre yontmaya kalkıştığımızda, neler neler oluyor? Bütün haksızlıklar, kötulükler hep bu kendıne yontmadan do- ğuyor. Kıyamet de zaten ondan kopuyor. Tunaboylu emekliye aynldı 'Dövizi devalüasyondan sonra aldım' Ekonomi Servisi - Ziraat Bankası Genel Müdürü Osman Tuna- boyhı emekliye aynldı. Tunaboylu, bankaya özellikle son mali kriz- de yöneltılen haksız ve insafsız itham, iftıralar olduğunu belırterek "ZiraatBankası hiçbir şekOdekrizinmüsebbi- bi ohnamıştır" dedı. Tunaboylu, devalüas- yon öncesi Halk Ban- kası'ndaki kışisel bin- kimini dolara çevırerek büyük vurgun vurduğu yönündeki suçlamalara yanıt verirken de "Ben TCde kakfarn ve deva- lüasyondan bir süre sonra döviz akhm" di- ye konuştu. Dün Ziraat Banka- sı'nın Ulus'ta bulunan genel müdürlüğüne ge- lerekpersonel ileveda- laşan Tunaboylu, gelı- nen noktayı, profesyo- nel olmayan yöneticı- lere ve profesyonelce yapılmayan fon yönetı- mine de bağlamanın doğru ohnadığını kay- detti. Tunaboylu, ekono- mık knzin patlak ver- diğı gün Halk Banka- sı'ndaki kişısel bırikı- mini Ziraat Bankası'na aktardığını, "devalûas- yon kararmdan bir sü- re sonrada3 yada4Ni- san'dabir mflctardöviz aldığını" da açıkladı. Tunaboylu. "Ortaöa bir suç \ar mı? Yann talimat vcreyim, ban- kam 19'undanitibaren parama ne olmuş, fo- toğrafinı çıkanp ver- sin" diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle