19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 NİSAN 2001 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bayram Meral önerilerini Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler'e götürecek Türk-Iş yüzde 30 zam istiyorANKARA (AA)- Türk-Iş Genel Baş- karu Bayram Meral ve yönetim kurulu üyeleri, 17 Nisan Sah günü kamu toplu iş sözleşmelerinden sorumlu Devlet Ba- karu Mehmet Keçeciler'i ziyaret ederek kamu toplu iş sözleşmelerine ilişkin konfederasyonun önerilerini iletecek. Meral'in, Mehmet Keçecıler'e daha önce konfederasyon tarafindan belirle- nen ve ücretlere birinci altı ay için yüz- de 25 oranında zam yapılması ve yüz- de 5 oranında refah payı eklenmesi öne- risini sunması bekleniyor. Meral tarafin- dan Keçeciler'e sunulması beklenen bu önerinin 13 Nisan Cuma günü yapılan Türk-lş Başkanlar Kurulu toplantısında da ağırlıklı olarak benimsendiği bildiril- di. Türk- Iş'in kamu toplu iş sözleşme- lerinde ikinci, üçüncü ve dördüncü altı aylar için ise gerçekleşen enflasyon ora- nında zam talep edeceği de öğrenildi. Geçen günlerde Devlet Bakanı Meh- met Keçeciler tarafindan Türk-Iş, Hak- Iş ve DÎSK genel başkanlanna kamu toplu iş sözleşmelerine ilişkin sunulan teklifte işçi ücretlerine birinci altı ay zam yapılmaması ve yürürlük tarihinin 6 ay ileriye almması önerilirken, ücret- lere ikinci, üçüncü ve dördüncü altı ay- lar için ise her ay gerçekleşen enflasyon oranında zam yapılması öngörülmüştü. Türk-Iş Genel Başkanı Bayram Me- ral, toplu iş sözleşmelerini masa başın- da uzlaşma ile bitirmek istediklerini, bu- na karşın hükümetin birinci altı ay üc- retlere zam yapılmaması önerisinin onurlannı incittiğini söyledi. Her gün zamlann yağmur gibi yağdığı bir dö- nemde, işçi ücretlerine "smr" zam öner- menin işçi ile "alay etmek'' anlamına geleceğini vurgulayan Meral,n şöyle devam etti: "Bize sıfir zam önerenler bilsinler ki, bu öneri bizi sokağa davet etmektir. Cl- ke için yaptığımız fedakârüğm karşdığı smr zam önerisi ohnamahydı. Başkan- larkunıhımuzda sfir zamöaerisini red- detmiştir. Daha önce bize afir zam öne- renler bunun bedetini çok pahalı öde- mişterdir. Biz yine de işçi ücretlerine gü- nün şartianna göre bir zam yapılacağj- m ve sözfeşmenin masa başında bhece- ğini umuyoruz." Bu arada, 150 işletmede çalışan yak- laşık 440 bin işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri ise halen 90 iş- letmede sürüyor. Kamu işveren sendika- lan Kamu-Iş ve TÜHİS ile Türk-lş, Hak-Iş ve DÎSK'e üye sendikalar ara- sında sürdürülen toplu iş sözleşmesi gö- rüşmelerinde yoğunluk idari maddeler üzerinde olurken, ücrete ilişkin madde- lerin görüşülmesine geçilemediği öğre- nildi. Yine 5 işletmedeki toplu iş sözleşme- si görüşmeleri resmi arabulucu gözeti- minde sürdürülürken, uyuşmazlığa gi- dilen 3 işletmeye ise resmi arabulucu atanması bekleniyor. Diğer işletmeler- de toplu iş sözleşmesi görüşmelerine başlayabilmek için işçi sendikalan, yasal prosedürleri sürdürüyor. CHP Kan kaybı sürüyor ANKARA / İSTAN- BUL (Cumhuriyet) - CHP Genel Başkanı De- niz Baykal'a yönelik tep- kiler büyürken istifalar da sürüyor. CHP'nin Polatlı ilçe yönetiminden 1500 kişi partiden istifa etti. CHP Şişli Ilçesi Olağan Kongresi'nde de 211 CHP'li partiden istifa et- tiğıni açıkladı. Baykal'ı sosyal de- mokrasinin ilkelerinden sapmakla suçlayan Polat- lı İlçe Başkanı Murat Tu- na. yaptığı yazılı açıkla- mada, "Parti içi demok- rasryi tüm kurallan ile iş- leten bir sosyal demokrat parti kurma çalışmala- nna destek veriyoruz" dedi. Baykal'uı 13. yüz- yıl şeyhlerinin vasiyetle- rini rehber edinmeye baş- ladığına işaret eden Tuna, CHP'nin toplumsal mu- halefetin başını çekeme- diğini vurguladı. Mecidiyeköy Kültür Merkezi'nde dün gerçek- leştirilen CHP Şişli Ilçe- si Olağan Kongresi'nde 211 CHP'li partiden isti- fa ettiğini açıkladı. Kong- rede konuşma yapan de- lege Cemal Çınar, seçim- lerin "ahlaki ve meşru ol- matnğmı" belirterek "So- nuçlanönceden belli olan seçimlerde taraf ounayı reddediyonız'' dedi. Çı- nar'm konuşmasmın ar- dmdan, CHP'lilerden bir bölümü salonu terk etti. 'Son görev' ~ Salondan çıkan CHP'liler adına açıklama yapan eski ilçe başkam Kamer Demir. CHP'ye lider oligarşisi anlayışı getirilerek tek tip üye, tek tip örgüt ve tek sesliliğin yaratılmaya çalışıldığını savundu. Demir, "YûTan- mıa ve emeğimizi verdi- ğjmiz CHP'ye karşı son görevimizi, Sayın Bay- kal'm partisinden istifa et- mekte görüyoruz" dedi. DYP h'deri Çilkr, partisine katüan bagımsız miUetvekiti Aydm Menderes'i kutiadı. (AA) DYP Genel Başkanı 14 Nisan kararlannı değerlendirdi ÇUler: Büyüklere mcısalanktttıhır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkanı Tansu Çilfcr, ekonomik programın ilk parçasını oluşturan 14 Nisan kararlan için "Gördük Id, umuda kar yağdı. Temenniler değüse, o zaman büyüklere masal anlatülar" değerlendirmesini yaptı. Tansu Çiller, partisinin temsilciler meclisi toplantısında program için şunlan söyledi: "Hani bir Derviş gelecek, sihirH değneğini vuracak, her şey iyi olacakü. Millet, uhısal programda ulus adına hiçbir şey bulamadL Sayuı Derviş muradına erdi, bir program çıktı, ama millet umutsuzluk içine girdL Program tutarh değil. Kaynak nerede belB değil. Diyorlar ld, 'Çiller sen de program hazırladın'. Evet, ama biz Yunanistan'm himmetiyle mi program hazniadık? Bir tek dolar için khnsenin kapısında el actirmadım.*' Programdaki hedeflerin gerçekçi olmadığuu, enflasyonun yıl sonunda en az yüzde 80'e ulaşacağını ileri süren DYP lideri, seçenek olarak bir yılı acil önlemlerle geçirilmek üzere 4 yıllık program önerdiklerini, bunun da ancak seçimden sonra DYP iktidannca uygulanabıleceğini söyledi. Çiller, "UVkeyi 6 ayda doğru yola çıkanrız. 11 yıldır devletin içinde yoğruluyoruz; yanhşunızla, doğrumuzla öğrenmişiz. Bir dinkyin" diyerek görüşünü dile getirdi. TBMM Derviş yasalan genel kuruldaANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Hükümet, yeni ekonomik program kapsamında yer alan öncelikli yasalardan 3'ünü daha bu hafta TBMM'den çıkarmayı hedefliyor. Ekonomiden sorum- lu Devlet Bakanı Kemal Der- viş'in, acil olarak çıkanlması ge- rektiğini bildirdiği 15 yasadan 3'ü daha genel kurul gündemi- ne geliyor. Hükümet ortağı par- tilerin grup yöneticileri, önce- likli yasalan göruşmek üzere gündem değişikliği ve çalışma saatlerinin uzatılması istemiyle TBMM Danışma Kurulu'nu bu- gün toplantıya çağıracak. Doğalgaz tasansı bu hafta Doğalgaz piyasası tasansmın bu hafta çıkanlması bekleniyor. Havayolu taşımacılığında ücret tarifelerini belirleme yetkisini havayolu şirketlerine bırakan ta- sannın, TBMM Bayındırbk U- laştırma ve Turizm Komisyo- nu'nda görüşmelerinin tamam- lanması durumunda, perşembe günü çıkanlması planlanıyor. TBMM Plan ve Bütçe Komis- yonu'nda görüşmelerinin yann tamamlanması beklenen ve Ka- mulaştirma Yasası'nda değişik- lik öngören tasannın da perşem- be ve cuma günü görüşülerek yasalaştınlması hedefleniyor. TBMM Plan ve Bütçe Komis- yonu'nda yann ayrca Türkiye Iş Kurumu Yasa Tasansı görüşü- lecek. Erdoğan: FP yönetimi yasallığuu yitirdi ÖMERŞAN RİZE - FP'li eskı Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, FP yönetiminin "meşnıiyeti"ni kaybeniğını iddia ederek "Meşnıiyetini kaybetmiş yönetimlerle değÜ, sağlamlaşürmış yönetimlerle geleceğe doğru yürûmek istiyorum" diye konuştu. Recep Tayyip Erdoğan dün Rize'de yaptığı basın toplantısında ekonomik krizi ve kendisi hakkında verilen cezayı değerlendirdi. Ekonomik knzin bir yönetim krizı olduğunu belirten Erdoğan, sorunlann halkla birlikte çözülmesi gerektiğini ifade etti. Acil bir seçim ve Siyasi Partiler Yasası düzenlenmesi yapılması gerektiğini savunan Erdoğan şöyle konuştu: "Ben fıkrimi ve düşünceterimi söyledim. Bir ülkenin resmi makamlannca yayımlanan yayın organlanndaki bir şiiri okudum ve cezalandınldnn. Bunun yanında seçflme hakkun elimden ahndı. Bir tarafta demokrasi diyeceksiniz, bir tarafta da bu tûr uygıılamalar yapacaksmız. Clkeyi horhımlavanlar, yolsuztuk yapanlar, halka yalan söyleyenler istedikleri gibi at koşturacaklar. Bu böyle ghmez. Yeniden dürüst bir yönetim anlayışı işbaşına gelmelidir.'' Ülkenin yeniden bir Kuvayi Milliye ruhu ile ayaklanarak ekonomik ve sosyal alanda atılım yapması gerektiğini ifade eden Erdoğan, "fnsan yönetimi, para yönetimi, ûlkede yereDeşme adı altında ûç çözûmü, krizden çıkarma yohı olarak gösterivonım. Şahıs merkezti siyasj antayış kakunlmah, taban demokrasisine geçümdi ve uderler sultasuıa son veriKp siyaset, düşman ûretme mekanizması otanaktan yıkanlmahrfir" dedi. Demokrat Parti ile yakınlaşûğı yönündeki iddialan yalanlayan Erdoğan, bir gazetecinin yeni siyasi oluşumlardaki rolü konusundaki bir sorusuna, "Meşruiyetini kaybetmiş yönetimlerle değfl, meşruiyetmi sağlamlaştırmış yönetimlerle geleceğe doğru yürûmek istiyorum" diye yanıt verdi. IRMIKIAYDIN ENGİN [email protected]. Hani program çıkınca her ş«y ayan beyan olacak deniyoröu ya, kulak asmayın. Program açıklandığı andan itibaren ek- ranlar ve gazeteJer, ekonomi ve siyaset "uleması"nı paylaşma kavgasına düştü. Medyanın bütün kanalların- dan üstümüze çlıllandılar. Prog- ramı yorumladılar, didiklediler. sözcüklerin attını kazıyıp baktı- lar, baktıklan yerden derin an- lamlartürettiler, begendiler, yer- diler, övdüler, üstü örtük sövctü- ler, eksiğini söylediler, fazlasını belirttiler. Kimimizmeraktan, bencile^in kımimiz meslek belasına her>si- nı dinledik, hepsini okuduk. Akılda ne kaldı? Sizi bilemem. Ama benim ak- lımda kalan şundan ibaret: Kemal Derviş, IMF, Dürnya Bankası ve G-7'lerden ne kaclar dış destek geleceğini bilmiyor. Hatta gelip gelmeyeceğini bile bılmiyor. O yüzden program açıklamasını yuvariak laflarla Oflaya Puflaya Değişimgeçiştirdi... LMemanın söylediğinin, yazdı- ğının özü özeti -bence- bu. Derviş'in haber verdiği deği- şim ve dönüşüm kimsenin umurunda değil. Varsa yoksa dış destek. Dış destek dedikleri uluslara- rası finans pazanndan alınabile- cek borç. Günü gelince çatır ça- tır ödeyeceğimiz; bu kadar kö- şeye sıkışmışken faizi, vadesi üstüne pazarlık bile edemeye- ceğimiz bir borç. Tartışılan da bu para gelecek mi, gelecekse ne kadar gelecek, 5 milyar do- lar mı, on mu, on iki mi, on beş mi? Söylenenlere inanacak olsak işimiz iş. öyle ya, şöyle okkalı bir para gelse her şey düzelecek, eski günlere döneceğiz. AJına- cak borç ne kadar çok olursa "eski gûnler" de o kadar uzun sürecek. Yani: Oh keka! ••• Oysa Derviş'in programı bir değişim ve dönüşümün bütün ipuçlannı taşıyor. Alınacak borç, bu programın önemli ama "kü- çük" bir parçası. Adamcağız o yüzden baştan beri yineledi ve programı açıklarken iki kez daha vurgulamagereğiniduydu. "Ağır koşullaria borçlanacağtz" deyip ekledi; "Yüksek miktarda borç alıp zorianmayaJım. Nihayet bu- nu yine biz ödeyeceğiz. 10-12 milyar dolaryeter..." ABD'siyle, AB'siyle, G-7'siyle dünya çapında örgütlenmiş ve ulusal sınırlan birer birer kırarak küreselleşen uluslararast serma- ye, özellikle uluslararası finans sermayesi Türkiye'yi, ne Taleban Afganistanı gibi sistemin dışına itmek ne de Irak gibi zor kullana- rak yıkmak niyetinde. Türkiye'yi tam olarak içine çekmek; siste- min uyumlu bir halkasmadönüş- türmek hesabında. Kimilerince bu, Türkiye'nin 200 yıllık "Batilılaşma" hedefinin son halkası. Kimilerince 77 yıllık Tür- kiye Cumhuriyeti'ni temellerin- den (özellikle ekonomik temelle- rinden) sarsacak bir değişim da- yatması. Bunun ekonomik, sosyal, si- yasal sonuçlan var. Acil önlemler paketinde Siyasi Partiler Yasası ite Seçim Yasası gibi ekonomik olmayan iki konunun, kamu ban- kalan, destek alımlan, özellestir- melerte birlikte yer almasının başka bir açıklaması olabilir mi? Merkez Bankası'nın özerkleş- tirilmesinin, yani siyasi iradenin etki alanının dışına çıkanlması- nm, Bankacılık Denettemeve Dü- zenleme Kurulu, Sermaye Piya- sası Kurulu, Eneni Kurulu, Özel- leştirme Idaresi gibi hükümetier- den epey bağımsız davranabilen yeni erk merkezlerinin oluşturul- ması salt ekonomik temellere mi dayanıyor? Yani... Türkiye, dış dayatmalı bir bü- yük değişim ve dönüşümün eşi- ğinde. Hiçbir şeyin eskisı gibi ol- mayacağı bir değişim ve dönü- şümün. Bu iyi midir, kötü mü? Halkın çıkartanna uygun mudur, değii midir? Bize mutluluk mu getirir, acılara mı boğar?.. Bu başka yazılann konusu. Ama galiba şu belli: Değişim ve dönüşüme karşı çıkarken es- kiye dönüş, var olanı koruma öz- lemlerineve çabalanna kulakas- mamak, dert etmemek gerek. Hani Bektaşi'nin önüne iki şi- şe şarap koyup hangisinin daha iyi olduğunu sormuşlar. O da bi- rini tadıp öteki şişeyi göstermiş. Ikisini de tatmadan iyisini nasıl anladığını soranlara cevap ver- mtş ya hani: - Nasılolsa bundan kötûsû o/- maz... Sokağa çıkanlar ve çıkamayanlan... TurhanGüven Türkiye, yaklaşık 2.5 aydır "kriz'de. Krizin ağır faturası, her zamanki gibi yurttaşın sırtında. Canı yanan esnaf, emekçi -valilik kararlanyla engellenmeye çalışılsa da- sokağa döküldü. Milletin vekilleri ise milletinin önüne çıkamaz oldu... Hükümet ortaklan halkın önüne çıkacak etkinliklerden kaçınırken milletvekilleri de seçim bölgelerine gidememekten yakınıyorlar. Meclis kulislerinde her gün milletvekillerine dönük yeni tepki ömekieri konuşuluyor. Esnaf eylemlerinin olduğu gün sokağa çıkma "gafletinde" bulunan bazı milletvekilleri, taksicilerin "Milletvekili binemez' yazılı çıkartmalan camlanna yapıştırdıklannı anlatıyoriar. Hatta sokağa çıkarken milletvekili rozetini çıkaranlar da var. Aracını tamirciye götüren bir milletvekilinin "Milletvekilisiniz, tamir edemeyiz" diyerek geri çevrildiği kulaktan kulağa dolaşryor. Bu tepkilerden en çok yakınanlar ise muhalefet milletvekilleri. Tepkileri dikkate alan DYP'de, seyircili televizyon programlarına katılmama karan alındı. Bu çerçevede DYP Grup Başkanvekili Turhan Güven, Show TV'de yayımlanan Ateş Hattı programının davetini geri çevirmek zorunda kaldı. DYP'lilerin gerekçesi de hazır "Krizin sorumlusu hükümet. Ama vatandaşın canı yanmış, iktidar- muhalefet ayırmıyor. Iktidar halkın önüne çıkamıyor. Karşısında iktidan bulamayan vatandaş, 'Nasılsa bu da milletvekili' diye bize yükleniyor." Özkan'ın kürsü rekoru... Başbakan Yardımctsı Hüsfunettin Özkan, "Ecevit'/n sağ koiu, gölgesi" gibi srfatJarla anılan bir polrtikacı. Ecevit'in yeraldığttüm fotoğraf kareierine g*er. özkan't Türk haikı, konuşması, açıklamalanndan çok,bu fotoğraftanndan tanır, biMr... özkan, FP'lilerin verdiği soruşturma önergesi görüşmelerinde kürsüde kalma konusunda kendi rekorunu kırdı. Goruşmeter başlamadan "özkan kürsûye çıkacak mt, çtkmayacak mı" tartışmalan yapjtdı. Hatta FP'li Nazh Hıcak, kürsüye yürüyen Ûzkan'ı Hüsamettin Özkan görünce gözlerine inanamadı, hayreti mikrofona yansıdı: "Aaa, vallahı çıkıyor!" Kendisini TBMM kürsülerinde görmeye alışkın olmayan gazeteciter de "Özkan ilk kez kürsüye çıktı" gibi başhklar attt... Özkan'ın TBMM kürsüsüne kaç kez çıktığını araştırdık. özkan, 20. dönemde toplam 10 kez kürsüye çıkmış. Son seçimlerden bu yana ise sadece 4 kez. Bir kez Bankalar Yasası görüşmelerinde, iki kez sorulara yanıt verirken, son olarak da soruşturma önergesi görüşmelerinde... Medeni Yasa ve Van Gölü canavarı... Uzun bir sürece yayılan Medeni Yasa Tasansı görüşmelerinde vekillerin "aynntı" merakı uzmanlan zorfuyor. Tasarmın, taşınmazlar arasında geçişt düzenleyen maddeleri görüşülürken ANAP Hatay Milletvekili Hakkı Oğuz Aykut seçim bölgesinde aynı avluya açılan "bitişik evler" sorununa çözüm istedi. "Bazen kardeşler birbirine izin venniyor. Ev sahibi evine nereden girecek? Kanun bunu çözmeli" diyen Aykut'u uzmanlar imar planlanna göndenne yaparak ikna etmeye çabştı. FP'li Ramazan Toprak ise komşu arazilerde su paylaşımını düzenleyen madde üzerinde yoğunlaştı. Adalet Bakanlığı yetkilileri, "Başka yasalarda bunlan düzenleyen hükümler var... Gelecek toplantıda aynntılı bilgi verelim" diyerek tartışmalan atlattıklannı düşünürken heyelan ve doğal kaymalar sonucu bozulan arazilerie ilgili hükümlerde yeni bir anlaşmazlık çıktı. "Van Gölü zaman zaman taşıyor. Arazilergöl suyunun altında kalıyor. O zaman bu arazi kimin sayılacak" sorusunu yönelten Van Milletvekili Fethullah Erbaş'a partili arkadaşı Mehmet Aii Şahin yanıt verdi: "Van Gölü, canavannın olacak!" Ancak Aykut bu sorunu da aynntılandırdı: "Sığınaklar açılıyor, kazılar yapılıyor. Evler yıkılma tehlikesiyle karşılaşıyor. Nasıl ev yapılacak?" Yeniden kafalannı kaşımaya başlayan uzmanlann imdadına bu kez komisyon başkanı Emin Karaa yetişti: "Arkadaşlar, kişisel sorunlanmıza burada tek tek çözüm bulamayız. 2.5 yıldır çalışıyoruz. 1030 madde üzerinde tek tek bu kadar detaylı sorular sorarsanız nasıl bitiririz bu tasanyı?" DSP'ye üye olamayan genel başkan adayı! 29 Nisan'da yapılacak kurultayda, Başbakan Bütent Ecevit'in bir rakibi olacak. Bbette, kurultaysaionuna girmeyi Eski DSP miltetvekiB adaylanndan Eıtan Kulfcıcan, yeniden yaptlanma hareketinin genel başkan adayı Bütent Ecevit otacağmı açıkladı. Kuttucan hazııiadtğı broşürde, yargtstz hfazlarla örgûtieti p»amparça eden genel metkez diktatörlûğûne son vetmek*, "DSPyi iki kişilik örgütünden ve halkından kopuk otorftenin efinden alıp sivtöeştirmek* gibi hedeflerden söz ediyor. Hatta, liderinin sürekli vurgu yapıtan •dûrüsttüğünû" de tartışmaya açıyor "Bir siyasetçinin dûrûstlüğünün sadece kendi * çıkannı düşvnm&mesi, cebine para atmaması ile sınıriandıniması yanlış oiur. Özal döneminin vurgunculan bile Sayın Ecevit döneminde kurtuluyor. Kendi koltuğu sallanmasın diye soygun-vurgun düzenini görmezlikten geimek dürüstlük mü?" Kutlucan'ın, bu gorüşierini kuruttayda DSP'lilere anlatma şansı görünmüyor. Çünkü kendisi parti üyesi bile değii. Milletvekili seçilemeyince, bürokraside gorev aldığından partiden istifa etmiş, boylece üyeliğini yrhrmiş. Üye olmadan nasıf aday olabtteceğini sorduğumuzda şu yanıtı verdi: "MilletvekiHerinin bile üyeliği yok. Yasaya göre, genel başkanlık için üyeükzorunluiuğu butunmuyor." Gazeteciye kütüphane yasağı TBMM'de siyasetçiler gazetecilere kızmaya başladı mı, hemen bazı yasak söylentileri dolaşmaya başlar. "Gazetecileri kulislerden atalım" sesleri yükselir. Son günlerde gazetecilere duyulan tepki, kütüphane yasağı olarak yansıdı. Parlamento muhabirierinin kütüphanedeki gazete ve dergi okuma salonlanna alınması yasaklandı. ANAP Van Milletvekili, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Kamran Inan, ortalıkta gazetecilerin dolaşmasını istemiyormuş... Bu vesileyle bazı milletvekillerinin kütüphane adabını sorgulayalım: TBMM kütüphanesi; milletvekillerinin randevu verdıkleri kişilerle buluşup, kahveler söyleyip sohbet edecekleri, bağıra çağıra cep telefonuyla konuşacaklan yer midir? Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan, Bülent Sanoğhı. [email protected]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle