Katalog

SAYFA CUMHURİYET 25MART2001PAZAR 18 »^ i \J MX [email protected] Ulusal takım, Slovakya karşısında Hakan Şükür'ün penaltı golüyle öne geçti, Tomaschek skoru belirledi Güeümüz aııeakTürkiye: 1 - Slovakya: 1 STAT: Ali Sami Yen HAKEMLERıRyszard fVojcik (6), Maciej Wi- erzbowski (6), Jacek Pociegiel (6) (Polonya) TÜRKtYE: Rüştü (8), Fatih (5), Bülent (6), Alpay (7), Ümit Davala (6), Ogün (4), Okan (4) (dk 79Arif), Ergün (4) (dk 84Tayjun),Ab- dullah (4), Hasan Şaş (4), Hakan Şükür (3). SLOVAKYA: Konig (6), Karhan (7), Valacho- vic (4), Varga (6), Tomaschek (6), Pinte (4), Gresko (6), Dzurik (4), Labant (5), Demo (6) (dk. ÇOPeterJ, Nemeth (6). GOLLER:Z)/t. 55 Hakan Şükür (pen.), dk 69 Tomaschek. SARIKART: Bülent. DENtZ DERtNSU 2002 Dünya Kupası Eleme Grubu'nda Türkiye, aynı puandaki rakibi Slovakya ile Istanbul'da 1-1 berabere kalarak avantaj yitirdi, ancak averajla li- derliğini korudu. Karşılaşma öncesi tribûnlere baktığımızda, tek- nik direktör Şenol Gûneş'in arzusunun yerine gel- diğini gördük. Ali Sami Yen Stadı tıklım tıklımdı, yani milliler istedikleri seyirci desteğini bulmuş- tu. Güneş'in en büyük endişesi de gruptaki üç maç sonunda gol yemeyen rakip Slovakya'nın başan- lı defansıydı. Polonyalı hakem Wojcik'in başlama düdüğûyle birlikte Slovakya'nın defansına verdi- ği önem, bir kez daha gözler önüne serildı. Rakip, savunmasını dörtlemiş, orta sahayı kalabalık tut- muş, ileri de bir tek Nemeth'i bırakarak ulusal ta- kımımızın ataklannı başlamadan bitirmeyi hedef- lemişti. Slovakya'nın görûnürdekı en önernlı avan- tajı ise, özellıkle savunma elemanlannın boy or- talamalanydı. Okan, Hasan; uzun Slovak defan- sı arasında zorlanan ısımlerdı. Ilk yanda ulusal takım çahştıncısı Şenol Gûneş, belki de hiç ummadığı kadar gol firsatı yakalamış- tı. Gûneş, hafta içinde "Kiüdienindesonandaaça- cağn"demiş, fırsatlann zor yakalanacağını belirt- mişti. Ancak ilk 45 dakikadaki görüntü, hiç de öy- le değildi. 10 dakikalık bocalama döneminden sonra mil- lıler sağlı sollu ortalarla gole o denli yaklaştılar kı, bunu sanınz kimse beklemiyordu. Hasan'ın, Bülent'ın, Okan'ın ortalannda son vuruşu yapamayan isim sıkça Hakan Şükür olu- yordu. 15, 17, 26. dakikalar Hakan'ın net gollûk pozisyonlan harcadığı anlardı. Bunlara bir de 21. dakikada Okan eklenince, milliler gole bir tûrlü ulaşamadı. Slovakya ise boş durmadı, sık sık kalemizi yok- ladı. Onlarda basrol oynayan isim ise Nemeth'ti. Ancak Rüştü. dûn akşam gecenin yıldızıydı. Net pozisyonlan çıkarttı, takımını motive eden isim ol- du. Sonuçta ilk 45 dakika golsûz sona ererken, ka- çan goller düş kınklığıydı. Maçın ısınma anında sakatlanıp yerini Ergün'e bırakmak zorunda ka- lan Emre'yi ise orta sahamız açıkçası hayli aradı. tkinci yanda ulusal takım, aradığı gole 55. daki- kada kavuştu. Fatih, ceza alanı içinde düşûrüldü, Wpjcik penaltıyı gösterdı. Hakan Şükür hem takı- mnıı 1-0 öne geçirdi, hem de Slovakya'nın grup- ta yediği ilk golü imzaladı. Golden sonra ulusal takım disiplini bırakmadı. Rehavet dakikalannı başanyla geçti. Bu dakika- larda yine Nemeth'in yakaladığı gol pozisyonlan vardı. Ancak Rüştü, Nemeth'in korkulu rüyası ol- maya devam etti. Oyunun tekrar denge kazandığı dakikalarda ise, Slovakya'nın beklenmeyen beraberlik golü geldi. Konuk takımın kornerinde, karambolde top son olarak Tomaschek'le buluştu ve skora denge gel- di. Kalan 20 dakikalık bölüm, iki takım için de son derece önemliydi. Ancak millilerimiz, zorlu Slo- vakya defansını bir kez daha aşamadı ve skor 1- 1 'de kaldı. 90. dakikada Ogün'ün direkten dönen topu ise, şüphesiz en büyük şanssızhğımız oldu. 1-1 'lik skor, ulusal takımın gruptaki liderliğini surdürmesıni sağlarken, kendi sahamızda oyna- manın avantajının da yitirilişiydi. ELEŞTİRİ / MAHMLT SERT Zorladık, Olmadı Ulusal takım, sponsorunun yaptığı tanıttmla maçı kendi reklam matzemesine çevirince, ekibimiz geç- mişteki duygusal tribün desteğini bulamadı; karşılaş- ma, 'co/a'sına oynanan özel bir maça dönüştü(!) İki ekip de benzer taktik düşünceyi uygulamaya çalıştı; savunmayı kalabalık tırtup orta alanda ener- jik btr savaşıma gırerek ileride tek bıraktıklan gol adamlanna uzun paslarattılar. Ulusal takımımız, Slo- vaklara göre daha çok pas yanlışı yapınca, gol po- zisyonuna girmekte zorlandı; bulduğu pozisyonlar- daysa Hakan Şükür'un beceriksızliği nedeniyle so- nuca gıdemedi. Stovaklar ise gol pozisyonuna gir- mekte çok zorlanrnadı. Ancak Rüştü'nun olağanüs- tü iyi oyunu, gol atmalanna engel oldu. Ulusal ekibimiz, orta alanda daha çok savunma- ya destek verecek biçimde kalabalıklaştı. AtakJara çok adamla çıkma yerine, uzun toplaria Hasan Şaş ve Hakan Şükür'ü buluşturmaya çalıştı. Karşılaşma- nın ilk bölümlerinde ekibimiz, topun oldıtğu her böl- gede baskı uygulamaya çalıştı. Çalıştıysa da Slo- vaklann çabuk ve isabetli paslaşmaian karşısında etkili olamadı. İlk yanda Okan, AbduUah, Ümit ve Alpay, etkili oyunlanyta dikkati çekti. Gol umudu- muz Hakan Şükür fizik gücünü daha da geliştirmiş, ama gol vuruşlannda ne yapacağını kendisi de bil- miyor. Inanılmaz biçimde girdıği pozisyonlan acemi- ce kullanıp tribûnlere saç-baş yolduruyor. Gerçi pe- naltıdan attığı golle kendini affettirdi, ama bu golde aslan payı, penaltıyı yaptıran Fatih Akyel'in... Slovakya, takım oyununu çok iyi oynayan genç bir ekip. Üst düzeydekı top tekniklen ve fizik güçleri yi- ne üst düzeydeki yardımlaşma anlayışlanyla birleşin- ce, tempolu savaşımcı bir futbol ortaya çıkıyor. özel- likle baskı altında kaldıklannda hareketienerek yap- tıklan çabuk paslaşmalar dikkat çekici. Orta alanda yer aian Dzunik, Gresko ve Demo, bu tür pozisyon- lardan kolay kurtulduklan gibi, buradan çıkardıklan gol paslanyla savunmamızı zorladı. Ulusal taktmımı- zın penaltı golü ile öne geçtıkten sonra oyunu yavaş- latması, Slovaklara kalemize gelmesi ıçin bir anlam- da davetiye çıkardı. Onlar da bu daveti iyi degerien- dirip kalemizde çok sayıda gol pozisyonu üretti. Bu pozisyonlarda Ruştu. mucize denilecek kurtanşlar yapmasına karşın Tomaschek'in golüne engel olma- dı. Özetlersek; oyun denk güçlerin savaşımı biçimin- de geçti. Ulusal ekıbimızın maçı kazanacak denli iyi oynadığını söylemek guç. özelhkle orta alanda ya- pılan pas yanlışlan, oyunun kontrol edilmesini guç- ieştirdi. Slovaklann gerekfiziksel, gerekse teknik be- ceri olarak ust düzeyde savaşım vermesi ise oyunu- muzu kilittedi. A L I S A M t Y E N S T A J I ' Q T L A R / A R t F K I Z I L Y A L I N Deprem korkuttu, seyirçisevindirdi Senol Ciınes Mahcup oldukSpor Servisi - Slovakya beraberliği sonrası teknik direk- tör Şenol Güneş. Ali Sami Yen Stadı'nda çok iyi bir atmos- fer bulduklannı. ancak kazanamadıklan içın mahçup duru- • Ulusal takummızın 2002 Dünya Kupa- sı elemelerinde Slovakya ile oynadığı grup maçını, 22 bini bileth 30 bıne yakın spor- severızlerken, Ali SamiYen'de sezonun se- yircı rekoru kınldı Galatasaray'ın Şampı- yonlarLigi maçlan hanç boş kalantribün- İer ılk kez böylesıne dolarken, federasyon taranndan yapünlan 10 bin kırmızı-beyaz karton ve açılan dev boyuttakı Türk bay- ragı da statta renkli bir görüntü oluşturdu. Ancak maçın 1 -1 sona ermesı, stattakı coş- kulu havanın kaybolmasına neden oldu. • Karşılaşma sonrası soyunma odasına i- nen Futbol Federasyonu Başkanı Hahık Uhnoy, futbolculan kutladı. Maçta san kart gören Büieııt ise, Makedonya karşı- laşmasında cezalı duruma düştü. I Futbol Federasyonu, Slovakya-Türki- ye maçı ıçin V r IP tribünûnûn kapasitesinin üzerinde davetiye bastınnca kanşıklık ya- şandı. Baa davetliler, ayakta kalınca ma- çı kenara konan sandaryelerde ızledı. H Merkezi Marmara Denızı olan 3.5'lik deprem, ulusal takım futbolculanru da kor- kuttu. Yeşılköy'deki Polat Renaıssance Otel'de depreme yakalanan kafıle, korku- lu sanıyeier yaşadı. Teknik direkör Şenol Güneş, menajer Can Çobanoğhı ve yöne- ticı Sdami Ozdemir, ftıtbolculan sakin- keştıren ısımler oldular. M Ulusal takım, Slovakya maçı öncesi Emreşoku yaşadı. Maç kadrosunda 10 nu- maralı formasıyla yer alıp ısınan genç oyuncu, sol ayak tendonundan sakatlanın- ca kadro dışı kaldı. Emre'nın yerine son anda Ergün kadroya girdi. • Slovakya ve Makedonya maçlan için 20 kışılık bir aday kadro oluşturan teknik direktör Şenol Güneş, dün akşamkı karşı- laşmada Beşıktaş'tan hıçbır ısme şans tanımadı Sıyah-Beyazlı ekibin alandaki tek temsılcısı Slovakya'nın 2 numarası Karium'dı. Nihat ise 18 kişüik kadroya giremedi. Kaleci Rüştü ise stat lam- balanndan etkılenmemek içın gözlennin altına sıyah boya sürdü. I Slovakya önünde 70. kez ulusal forma- yı giyen F.Bahçeli Ogün, Oguz Çedn'in aynı sayıdakı rekorunu egale eth. Inter'li Bakan ulusal forma 30. golünü attı. • Inter'de forma gıyen Hakan'la Gresko, dünkü maçta rakip oldular. Her iki oyun- cu da 9 numarah formayla mücadele etti. • Ulusal takımınAston Vılla'lı yıldızı Al- pa>, maç öncesi yapılan seremonıde kısa bir şaşkınlık yaşadı. Istıklal Marşrnın ya- nsında elinı kaldınp tribünleri selamlama- ya çalışan deneyımlı oyuncu, arkadaşlan- nın uyansı ile yaptığı yanlışın farkına vanp yeniden marşa devam etti. KORKUTUYOR, ERTELEME OLABÎLÎR Makedonya için bekleme taktiği bfendi Aston VBafa fttix>ku,ö aarkajda akbrmadı (Fotoğraf: KEREM KAÇARLAR) Spor Servisi - Slovakya ile 1-1 be- rabere kalan ulusal takımımızda göz- ler, Çarşamba günkü Makedonya ma- çına çevrildi. Makedonya-Amavutluk sınınnda yaşanan çatışma ve bölgedeki gerilla sava- şı, futbolcu, teknik kadro ve yöneticileri endişelendirdi. Futbol- culann, "ErtekyeHın" önerisi gündeme alı- nırken, "Günübuük gidelim" şeklindekı ikinci teklif, UEFA ya- sağına ve ümit takım maçına takıldı. Yöneticiler ise, bugün Makedon- ya'ya uçması beklenen ulusal takı- Tıtamtar 0 G B M A Y P TÜfflOYE bveç Motdova 4 2 4 2 4 2 4 1 2 - mın Üsküp'e yann akşam gitmesi için THY yetkilileri ile görüşüp, uçuş planında değişiklik yapılmasım iste- dıler. Futbol federasyonu Başkanı Başkanı Haluk Ulusoy, "Maç günü gktemeyizama pazarte- si akşamı için girişimi- miz var"derken, teknik direktör Şenol Güneş, "Bugfine kadar yalnız- ca Slovakya maçını dü- şündük. Arük Make- donya smavma yönel- dik. Dunımu inceleye- ceğiz, şartiar uygun otursa çılap oynayacağız. Ancak sa- vaş varsa elbette gitmeyiz. Knlagımıy Birleşmiş MiDeÜer'de" diye konuştu. 2 - 2 - 2 - 1 2 2 2 2 6 1 8 i e 3 4 3 2 1 ma düştüklerini söyledı.Slo- vakya'yı umduklan gıbı bul- dugunu vıırgulayan Güneş, ilk 10 dakikadaki başansız oyun- lanmn 90 dakıkayı etkılediği- nı belirtti. Slovakya gibi gol atılması zor bir takıma karşı jöue geçmenin avantajını kul- lanamadıklannı ifade eden Güneş, şöyle devam etti: "Emre'nin sakattığıtaühstdik- tLOno aratoplarda koHanma- yı istiyordnk. Onunla oyuna başlayabilseydik çok farkh otardo.bd puan bizim için ka- ynvelnnizdeld a\antaj geıüedL Slovakya kadar biz de çok po- zisyon ürettik. Ama atnğmıız gol sonrası savunmaya çekfl- menûz hata oldu. Rüştü çok başardıydL Ancak onnn gibi tüm arkadaşlan da eUerinden geleni yıpolar." îsveç galip Spor Servisi - Grubu- muzdaki diğeT maçlarda, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de yapılan karşılaş- madâ Azerbaycan ile Moldova golsüz berabere kaldılar. Isveç ise, Make- donya'yı 1-0'la geçti. Yolalan başkan Spor Servisi - Galatasa- raylılar Derneği 'nin olağan genel kurulu dün Galatasa- ray Lisesi Tevfik Fikret Sa- lonu'nda yapıldı ve Ahmet Yolalan başkanlığa seçildi. Prof. Süheyl Batum'la çe- kişenYolalan'a 545, rakibi- ne ise 471 oy çıkö. Kong- rede Inter'e tranfserleri sözkonusu olan Emre ve Okan da sıkça konuşuldu ve kulüp yöneticileri iki futbolcuyu eleştirdiler. Tes PflseiL, F.Bahçe'y^ ath Efes Pilsen: 84 - Fenerbahçe: 70 SALOS-.AyhanŞahenk HAKEMLEfLMemduh Öget (6), UfiıkAkyüz (6) EFESPtLSEN-.Mulaömeroviç (8)27, Ömer(6)6, Scepanoviç(7)14, Kerem (5)2,Alper (5)7, Hüseyin (7)17, Mehmet (4)1, Drobnjak (7)10 FENERBAHÇE:^î/m (7)10, Beard (7)23, Mustafa (5)5, Zaza (3), Cömert (4)2, Tolga (5)8, Murat (4)3, Serdar (7)17, Lukovsh (4)2 tLKYARI: 38-30 (Efes) 1. PERIYOT: 16-16, 2. PERİYOT: 22-14 (Efes), 3. PERİYOT: 28-13 (Efes) 4. PERİYOT: 18-27 (F.Bahçe), 2 SAYI: 20/33 (Efes), 23/54 (F.Bahçe). 3 SAYI: 8/21 (E- fes), 4/20 (EBahçe), SERBESTATIŞ: 20/26 (Efes), 12/19(F.Bahçe), RIBAUND: (6 sı hü- cum 34) (Efes), (15'i hücum35) (F.Bahçe), ASİST: 18 (Efes), 12 (F.Bahçe), TOPÇAI^ MA: 6 (Efes), 12 (F.Bahçe), TOP KAYBI: 13 (Efes), 11 (F.Bahçe), BLOK: 2 (Efes). 5 FA- UL:Mehmet (35.02) (Efes) T E K N l K / LEVENT YÜCELMAN SERKANYILDIZ Basketbol'da Efes Pilsen, zevkli geçen maçta Fenerbahçe'yi farkh yendi: 84-70. Maça hızlı başlayan F.Bahçe, 5. dakikada 11-6'hk üstünlük kurar- ken, daha sonra toparlanan Efes de karşıhk verince 1. periyot 16-16 be- rabere birti. 2. periyot F.Bahçe, hü- cumlardan boş dönünce Efes etkili oyunuyla 17. dakikada aradaki sayı farkını 9'a devreyi de 38-30 önde kapadı. 2. yanya hızlı başlayan E- fes, üst üste bulduğu 3'er sayılık basketleriyle 3. periyotta aradaki farkı 23'e dek çıkardı: 66-43. Son periyotta da oyun disiplininden ko- pan rakibi karşısında rahat bir oyun sergileyen Efes. salondan 84-70 galip ayjıldı. Diğer sonuçlar: B.Kolej-Olker: 81-87, Karşıyaka- Murarpaşa: 102-94, Altay-Telekom: 77-96 Dün çok zevk- siz ve kaliteden uzakbirrnaçizle- dik. Her iki takım da kendi potansıyelleri ça- pında kötü oynadılar. Bu sezon sahasında hiç kaybetmemiş olan Efes'i sahasında yen- mek için F. Bahçe, topu her fırsatta içeriye geçirmeyi düşünmüştü, rakıbıyle başâ çık- mayı düşünen her takım gibi. Yani çember- lere yabancı olan dış adamların katkısı- nın az olacağı belliydi. Maçın dönüm nok- tası da çember altında oldu. Çünkü Asım ile Beard'e iyi top geçiren F. Bahçe en azın- dan ilk periyotta skorda problem yaşama- dı. Ilk çeyrekte Efes'in en büyük eksıkliği bu yıl hemen hemen bütün maçlannda gördü- ğümüz gibi pota attı savunması ve ribaunt- lardaydı. Savunmada ribaunt alamayan hem de kolay sayı yiyen Efes'in bu eksikli- ği hücuma da yansıdı. Çünkü içeride iyi yar- dımlaşamayan sayunma ribaundu da ala- mayınca rakibin direncini kıracak fast-bre- akler de gelmedi. Bizce Asım'ın 3 faulle ke- nara çıkması maçın gidişatını değiştirdi. Hatta maç o anda bitti dersek abartmış sa- yılmayız. Çünkü Asım'ın çıkışıribauntsoru- nunu nasıl çözeceğini iyiden iyıye düşünme- ye başlayan Efes için bulunmaz şans oldu. Yani Efes'in bulamadığı çıkış yolunu Asım 3 faul alarak kendisi göstermiş oldu. Efes, beklendiği gibi savunmayı bir tek Tanoka Beard üzerinde . yoğunlaştırınca işi kolaylaştı. Fı- ziksel avantajlar ve yardımlaşmalaria Beard da etkısız hale getıniınce hem ıçeriden baş- lardaki gibi kolay sayı yemediler hem de ri- bauntlan alarak fast-breakleri buldular. 2. yanda F. Bahçe, Asım'la birlikte oynasa da ritmini ve ümidini kaybetmiş bir takım ıçin bunun bir yaran yoktu. Son çeyreğe gırilir- ken kişiliksiz bir oyun ortaya koyan E Bah- çe'nin çaresizce denediği alan savunması aslında çok kötü bir tercihti. Çünkü adam adama da bile direncini kaybetmiş olan F. Bahçe'nin dahayorucu alan savunmasını iyi uygulaması beklenemezdi. Zıra, Mulaome- rovic ve Scepanoviç bire birde bulama- dıklan boşlukian alan savunmasında bul- dular ve yapılan rotasyon yanlışlıklanna dı- şandan cezayı kestiler. Alan savunmasını dışan yaymaya çalışırken tek uzunla kalma- lan Efes uzunlannı da devreye soktu ve da- ğıldılar. Sonlara doğru savunmadaki gibi hü- cumda da rehavete giren Efes'e karşı, alan savunması sankı tutmuş gibi bir görüntü verdi, ancak bu tamamen aldatıcıydı. Çün- kü bu pek de gününde plmayan Efes'in oyun içerisinde yaşadığı iniş sürecine denk geldi. Ancak, Murat ve Serdar gibi potan- siyelli iki oyuncuya da iyi önlem alan Efes, beklediğinden bile kolay kazandı. Efes Pilsen, maç bovunca üstün olan taram. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) NEYMİŞ ABDÜLKADİR YÜCELMAN Asparagasve Zakazukha Asparagas, medyarrnzın sözlüğüne de girmiştir. Aspa- ragas, "uydunva haber, masa başında yazılmış senar- yo" demektir. Peki ama "Asparagas" nası dmuştur da medyamızın günlük yaşamına girmiştir. 1970'li yıllardayız. Bir gün büyük, hem de o günlerin en büyük gazetesinin birinci sayfastnda btr haber vardı. "Genç çift parastzlıktan Mecıdiyeköy'de köpek kulübe- sinde yahp kalkıyor". Birde çiftin fotoğrafı te yaşadıkla- n köpek kulübesinin fotoğrafı. Köpek kulübesinin üstün- de de -galiba köpeğin adı- "Asparagas"yazıyordu. O günlerin en ilginç haberiydi. Tüm Babali Mecidiye- köy'e taşındı. Aradılar taradılar, ama ortada r>e kulübede yaşayan bir çift, ne de böyle bir olay vardı. 0 gün palav- ra, yani asılsız habenn adı konulmuştu: "Asoaragas". Asparagas haber o günlerden bugünlere giderek, hat- ta kimi insanlann özei yaşantılannı bile etkileyecek kadar sınır tanımayan bir duruma geldi ve de devam ediyor. Gelelim "zakazukha "ya. Nedir bu "zakazLkha"? Bcı da Ruslann asparagasrymış. Gazetede okudjm. Size de anlatayım. Rusya'da gazeteler kendilerine ulaşan haoerierigaze- telerine para karşthğı koymayı bir alışkanlık laJine getir- mişler. Fakat bir halkla ilişkiler kuruluşu birtızak kumnuş, tamamen yalan bir haberi para karşılığı gazatelerde ya- yımlatmış ve durum ortaya çıkınca da gazaeler karnu- oyunda rezil olmuslar. Yalan habenn adı da lakazulctıa' olmuş. Demek ki ekonomik krize giren ülketerde hemen hemen aynı yol izteniyor. Bizde medyamız henüz para karşılığı haier yayımla- mryoramaparakarşıiığıkaleminisatan.çıkaıkarşılığı Kö- şesini -geçtci de olsa- kiralayan, yine çıkarıçin gerçek gündemteri bırakjp kendilerine göre gündem apan m^»d- yamızı anımsadım bu haberi okuyunca. Ha asparagas, ha zakazukha; hangi ad sltında olur- sa olsun dünyanın her yerinde medya kamu /arannı cJü- şünür. Görevini toplum ve kamu adına yapar. Ama ne yazık ki asparagaslar devam ediyor ve ne ^azık ki t o p - lum asparagaslara çok daha fazia inanıya Bu kimin ayıbı dersiniz? E-posta: ayucelman(g yahoo.com-faks; (219 51386095