Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 MART 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
RESTORAN GÖZDOYURAN TURHAN SELÇUK
DURTJST
TABİATLI
İSTANBUL
EFENDİSİ
AEDÜLCANBAZ
v
IN
HARİKULÂDE
MACSRALAH-I
KISIM
IEKMİLİ
BİRDEN
CTOZiuîKJ.Ûî OSĞTIH tti VETÇ\, $OZV>E VATAM5£vER
ÎFTE^î KİŞÎLtRİK
Evren'e sıikast
I tstanbul Haber Servisi
- DHKP, C örgütü adına,
7. Cumhurbaşkanı Kenan
Evren'e Marmaris'te
suikast düzenlemek için
hazırlık yaptıklan
iddiasıyla yargılanarak
beraat eden Ercan Kartal
ile ceza verilen 2 sanığın
haklanndaki karann
Yargıtay tarafindan
bozulması üzerine
yeniden yargılanmalanna
devam edildi. Istanbul 6
No'lu DGM'deki
duruşmaya Ercan Kartal
katıldı. Oturumda
güçlükle konuşan Kartal,
F tipi cezaevinde
gardiyanlar dışında insan
yüzû görmediğini
söyledi.
İHümomıcu
eylemi
• tstanbul Haber Servisi
- Siyasi tutuklu ve
hükûmlülerin F tipi
cezaevlerine karşı
başlattıklan ölûm orucu
eylemi 147. gûnüne
ulaştı. Edirne F Tipi
Cezaevi'nde Zeynel
Abidin Şimşek, Özkan
Güzel, Mahmut Yücel ve
Mehmet Akbaba'da
çeşitli sağlık sorunlannın
gözlendiği öğrenildi.
Haydar Mengi
tutuMandı
• Istanbul Haber Servisi
- Fransa'dan yurda
dönüşünde hakkındaki 3
ayn gıyabi tutuklama
karan nedeniyle gözaltına
alınan Haydar Mengi, 2
ayn suçtan tutuklanarak
Bayrampaşa Cezaevi'ne
gönderildi. Tansu
Çiller'in eşi Özer
Çüler'le Turban
yolsuzluklan ile ilgili
yargılandığı dava
hakkında Mengi,
"Otelime, Bayrampaşa
Cezaevi'ne gidip 1 ay
dinleneceğim. Sonra
hâkim karşısına
çıktığımda da serbest
kalacağım. Çiller'le aynı
koğuşa girersek güzel
olur" dedi.
Eröal, Belçika
Damştayı'nda
• BRÜKSEL(AA)-
Sabancı ailesinin,
Belçika'da gözaltında
bulunan Fehriye Erdal'ın
Türkiye'de işlediği
suçlardan yargılanması
için açtığı davanın ilk
aşaması bugün
Danıştay'da ele ahnacak.
Sabancı ailesinin avukatı
Fernand Schmitz, Fehriye
Erdal'a karşı Belçika'da
suç duyurusunda
bulunma girişimlerini
geçen kasım ayında
başlattıklannı, aleyhinde
dava açıldığını,
Brüksel'de bir sorgu
hâkiminin
görevlendirildiğini ve
dosyanın bugün
Danıştay'da ele
alınacağını bildırdi.
Kadıköy Emniyet
Müdürlüğü'nden
aldığım 322195 No'lu
ehliyetimi kaybettim
Hükümsüzdür.
AYŞEGÜL ALSANCAK
Adli Tıp'ın Diyarbakır Cezaevi'ndeki olaylarda yaşamını yitiren Kadri Demir hakkındaki raporu:
Dövülerek öldürüldü• Diyarbakır Cezaevi'nde 24 Eylül 1996'da çıkan
olaylarda 10 tutuklu ve hükümlünün ölümü nedeniyle
açılan davada, Kadri Demir adlı tutuklunun aldığı darp
izleri nedeniyle yaşamını yitirdiği, Adli Tıp Kurumu
raporuyla kesinleşti. Mağdur avukatlannın Demir'in
sevkinden sorumlu görevlilerin tutuklanması istemi
mahkeme heyeti tarafindan reddedildi.
DtYARBAKIR (Cumhuri-
yet Bürosu) - Diyarbakır Ceza-
evi'nde, 10 kişinin ölümü ve
23 kişinin de yaralanmasıyla
sonuçlanan olaylar sonrası Ga-
ziantep'e sevk edilen Kadri
Demir'in dövülerek öldürüldü-
ğüsaptandı.
Diyarbakır E Tipi Ceza-
evi'nde 24 Eylül 1996'da çı-
kan olaylar sırasında 10 tutuk-
lunun ölümü ile 23 tutuklunun
yaralanmasuıdan sorumlu tu-
tulan, 26*sı asker 39'u polis 65
güvenlik görevlisi ile 7 cezaevi
yönetıcısi ve bir de cezaevi
doktorunun aralannda bulun-
duğu toplam 73 sanığın yargı-
lanmasma 3. Ağır Ceza Mah-
kemesi'nde devam edildi. 4 yı-
la yakın bir süredir görülen da-
vanın dünkü oturumuna, "su-
çun işlenişi sırasında faiün bd-
Û olmaması nedeniyle"
TCY'nin 463. maddesince
haklannda 8 yıl hapis cezası
öngörüleo tutuksuz sanıklann
hiçbiri katılmadı.
Olaylar sırasında yaşamını
yitirenkrin az sayıdaki yakını
ile Diyarbakır Barosu'na ka-
yıtlı avukatlar Sezgin Tannku-
lu,VedatErtenve MahmutBa-
ü duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada, Gaziantep'e
sevk edilirken yolda cezaevi
ring aracı içinde dövülerek öl-
dürüldüğü iddia edilen Kadri
Demir hakkında Adli Tıp Ku-
rumu'ndan gönderilen otopsi
raporu okundu. Raporda, De-
mir'in ya cezaevinde ya da Ga-
ziantep'e sevk edilirken aldığı
darp izleri nedeniyle öldüğü-
nün belırlendiği ifade edildi.
Buraporüzerine söz alanmağ-
dur avukatlanndan Sezgin
Tannkulu, sevk sırasında mey-
dana gelen ölümlerin sorumlu-
lan hakkında da dava açılma-
sı gerektiğıni söyledi. Tannku-
lu, Kadri Demir'in sevkinden
sorumlu olan görevlilerin tu-
tuklanmasıru istedi.
Daha sonra söz alan diğer
avukatlar da sanıklann tutuk-
lanması taleplerini yinelediler.
Savcı ise mağdur vekilleri-
nin tutuklama taleplerinin red-
dini istedi. Kısa bir ara veren
heyet, avukatlann taleplerini
reddetti ve duruşmayı erteledi.
GURBULAK
Ortaköy'de Şehriban Coşkunfirat'ı 'şeytana kurban eûnek için öldürdükkri iddiasıyla' yargüanan 3 genç 25'er yıl hapis
cezasına çarpünldı. Coşkunfirat aiksi duruşma sonrasmda adliyede arbede yaşanmasma neden oldu. (Fotoğraf: AA)
Satamstgençlerdnayettenpişman
tstanbul Haber Servisi - Şehriban
Coşkunfirat'ı "şeytana kurban et-
mek için öldürdükleri" iddiasıyla i-
dam istemiyle yargılanan 3 genç,
25'er yıl 6'şar ay hapis cezasına
çarptınldı. Son sözlerinde yaptıkla-
nndan pişmanlık duyduklannı be-
lirten gençler, infaz yasası ve ceza-
evinde kaldıldan süre göz önüne
alındığında 7'şer yıl 10'ar ay hapis
yatacaklar. Karar üzerine adliyede
olay çıkaran Şehriban Coşkunfı-
rat'ın acılı ailesi de "Sistemin ver-
mediği cezayı biz kendi kanunlan-
mızla vereceğiz" dedi.
lstanbul 2. Ağır Ceza Mahkerne-
si 'ndeki karar oturumuna tutuklu sa-
nıklar Ömer Çelik, Engin Arsbn ve
Zinnur Gülşah Dinçer katıldılar. Sa-
vunma yapan sanıklardan Çelik,
"Hakh bir şey yapmadığunızı biliyo-
rum, pjşmanım" dedi. Dinçer savun-
ma yaparken cinayete kurban giden
Coşkunfırat'ın annesi Hatice Coş-
kunnrat, "BircteŞehriban'asondmr
diye bağırdı.
"Aynı şey benim evladınun başına
gelse ben de btri yaşatmayabiHrdinT
diyen Dinçer, bu yaşta geleceğini et-
kileyecek bu olaydan kurtulabilmek
için yapacağı hiçbir şey olmadığuıı,
pişman olduğunu söyledi.
Mahkeme heyeti, sanıklara, "kas-
ten adarn öldürmek'" ve "hırsıznk"
suçundan 25'er yıl 6'şar ay ağır ha-
pis cezası verdi. Oturum sonrasmda
Hatice Coşkunfirat, basm mensupla-
nna saldınrken Coşkunfırat'm kar-
deşleri baygınlık geçirdi.
13TIR
dolusu deri
GURKANATA
AĞRI - Ağn'mn Gürbulak Sınır
Kapısı'nda yapılan 3 aşamalı operas-
yonda yurda kaçak sokulan toplam
13 TIR dolusu yaş deri ve çeşitli mal-
zeme ele geçirildi. "Puro" adı veri-
len operasyonda, Doğubeyazıt Tarım
llçe Müdürü'nün de aralannda bu-
lunduğu 13 kişi tutuklandı. Dün de
aralannda Gümrük Başmüdürü, yar-
dımcısı ve bir memurun da bulundu-
ğu 41 kişi gözaltına alındı.
6ayhktakip
Ağn Emniyet Müdürlüğü Kaçakçı-
lık ve Organize Suçlarla Mücadele
ekiplerince Gürbulak Sınır Kapı-
sı'nda düzenlenen operasyonlarda, 6
aydır izlenen bir çete ortaya çıkanl-
dî. 3 aşamada yapılan operasyonun
ilk etabında, yurda kaçak olarak so-
kulan 6 TIR dolusu yaş deri ele geçi-
rildi.
Üçe Tanm Mûdürü de
tutuMandı
Sahte beyanname ve vergi kaçak-
çılığı suçlanndan yakalanan, arala-
nnda Doğubeyazıt llçe Tanm Müdü-
rü Ali Kurban'm da bulunduğu 8'i
şofor 13 kişi önceki gün çıkanldıkla-
n mahkemece tutuklandı.
Operasyonun ikinci aşamasında
ise aralannda hayvan derisi, Iran ba-
lı, meyve suyu, ipliğin de bulundu-
ğu 7 TIR dolusu malzeme ele geçi-
rildi. Olayla ilgili olarak 11 kişi ya-
kalandı.
Ülkücü mafya lideri, hortumculan ürküttüğü için yargılandığmı iddia etti
Cakıcı'ııın ^vatandaslık' özleııii
Alaattin Çakıcı, eyiemleriyle
amhnaktan rahatsız oldu.
tstanbul Haber Servisi - Ka-
ragümrûk Spor Kulübü Loka-
li'ne düzenlenen ve 15 kişinin
yaralandığı silahlı saldından
sorumlu tutulan ülkücü mafya
lideri Alaattin Çakıcı ile diğer
21 sanığın yargılanmasma de-
vam edildi. Çakıcı, basında yıl-
larca gündeme gelen çete lide-
ri olarak değıl. 'vatandaşÇakı-
a' olmak istedığini söyledi.
lstanbul 1 No'lu DGM'deki
duruşmaya, aralannda Alaattin
Çakıcı ve Banş Çaloa'nın da
bulunduğu 12 sanık katıldı. Di-
ğer sanıklar ise duruşmaya gel-
medi. Çakıcı. Kandıra F Tipi
Cezaevi*nden yoğun güvenlik
• Karagümrük Spor Kulübü Lokali'ne düzenlenen
saldınnın azmettiricisi olarak hâkim karşısına çıkan
Alaattin Çakıcı, "Basında yıllarca gündeme gelen
Çakıc] olarak değil, 'vatandaş Çakıcı' olmak istiyorum"
dedi. Çakıcı, saldınyla ilgisinin olmadığını savundu.
önlemleri altında, 'Akrep' ola-
rak bilinen zırhlı araçla
DGM'ye getirildi. Duruşmada
sanıklardan Ömer Koç, Kara-
gümrük'e gittiklerinde yolda
karşılaşoklan birgrubun Çakı-
cı aleyhine slogan atması üze-
rine bugrupla tartıştıklannı, bu
arada kaçarak Karagümrük S-
por Kulübü Lokali'ne girdik-
lerini belirten Koç, buradaki in-
sanlan korkutmak amacıyla
yere doğru ateş ettiklerini öne
sürdü. Koç, "Isteseydikhepsim
ökJürebüirdik" dedi.
Alaattin Çakıcı da, saldm ta-
limatını vermediğini sa\omarak
"Basmda yıllarca gündeme ge-
len Çakıa olarak değil, 'vatan-
daş Çakıcı' olmak istiyorum.
Bana vatandaş gözüyle bakıl-
masıgerekir''dedi.
Türkiye'de hortumculan ür-
küttükleri için yargılandıklan-
nı iddia eden Çakıcı şöyle ko-
nuştu:" Hukukunüstünlüğüne
inandığun için Türkrye'ye dön-
düm. Avrupahlann bflmcinde
genetik olarak Türk duşmanh-
ğı var. Sakhnyı gerçeldeştiren-
ler talimaö benden almadıkla-
nnı söylemelerine karşın az-
mertirici olarak yargıiamvo-
rum. Hortumculan ûrküttök,
bu nedenle ipimizi çektiler"
Sanıklardan Yakup Çalacı,
Cem Akarsu ve Cem Kork-
maz'ın tahliyesine karar veren
mahkeme heyeti, duruşmayı
erteledi.
GEÇMÎŞTEN
GELECEĞE
ORHANERİNÇ
Bahar Temidiği
Bahann başlamasına bir haftadan az bir süre
kakJı. Toplumumuzda ev hanımlannın yüzyıllar-
chr sürdürdükleri gelenekler vardır.
Bayram öncelerinde ve bahar mevsimine girilir-
ken yapılan büyük temizlikler, hem önem verilen
hem de özen gösterilen uğraşlardır.
Aynı gereksinim artıkTürkiye için de zorunlu gö-
rülüyor.
Ancak bayram temizliğinin yeterince etkili ol-
madığı görülüyor. Önümüzde kaçınlmaması ge-
reken tek fırsat bahar temizliği.
Temizliğe nereden başlanması gerektiği konu-
sundaki deneyimlerden ders çıkarmadayaya kal-
dığımız da ortada.
Temizliğe merdivenin alt basamaklanndan baş-
lamak gibi bir yanlışımız var. Bu yüzden de mer-
divenden atttakileri süpürerek üst basamaklara
çıktğımız için kiriilik aşağılarda sürüyor. Bu yüz-
den merdivenin üst basamaklanna kadar çıkma-
ya ya üşeniyor ya da bıkıyoruz.
Gelin bu kez tersini yapalım. Temizliğe yukan-
dan başlayalım. Haklannda kuşkular oluşan Ba-
kanlar Kurulu üyelerinin durumlannı ele alalım. Id-
dialar haksızsa en azından Meclis araştırması yo-
luyla kanıtlayalım. Haklı yanlan olan varsa o güne
kadarki hizmeoerine teşekkür edelim.
Çünkü içinde bulunduğumuz dönemde Türkiye
için gerekli olan tek şey güven.
Fakat koalisyon hükümeti, oluşum amaçlan ne-
deniyle bu güveni sağlamaktan uzak. Başbakan
Ecevit'in kişisel olarak en ufak bir yolsuzlukla suç-
lanamayacağını biliyoruz.
Ama Başbakan'ın bu özelliği güven ortamının
yaratılmasına ve korunmasına yetmiyor.
Yolsuzlukla ilgili soruşturmalann ya ağır aksak
yürütüldüğü ya da hazırlanan raporlann bekletil-
diği söylentileri, arkadaşımız Çiğdem Toker'in
(14.3.2001 Hürriyet) haberiyle söylenti olmaktan
çıkıp kesinlik kazanıyor.
• • •
Herkese göre şaibeli Türkbank ihalesi sırasında
Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel'in yapması
gerekenleri yapmayarak "görevini ihmal" ettiği ka-
nısını yansrtan Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun ra-
poru, Erçel görevdeyken işleme konmamış. Er-
çel'in istifasının ardından düğmeye basılmış.
Demek ki hükümet, suç işlediği ileri sürülen bir
rapora karşın Merkez Bankası Başkanı'nın görev-
de kalmasına göz yummuş.
Temizliğe hükümetten başlayalım dememin
nedenlerinden biri de bu somut olay.
Bu tür işlemlerin yaşamımıza yansıyan okjmsuz
etkilerini Sayın Cumhurbaşkanı TBMM'yi açış ko-
nuşmasında (1 Ekim 2000) vurgulamıştı. Anlaşılı-
yor ki bir bölümünü yinelemekte yarar var
"Yolsuzluğun'ûlumsuz etkileri, önce demokra-
sinin temelini oluşturan hukuk devleti ilkesi alanın-
da görûlûr, hukuka bağlılık ve güven yok olur.
Bunun yanı sıra yolsuzluk, yasal otoriteye karşı
duyulan saygıya büyük zarar verir. Siyasal otorite
ile halk arasında yabancılaşma başlar.
Ekonomikyolsuzluğun en belirgin örneğini oluş-
turan kayıt dışı ekonomi ve genel anlamda vergi
kaçırma olgusunun boyutlan çok yüksek düzey-
tere ulaşır.
Yolsuzluk ortamında büyük kaynaklann yitiril-
mesi söz konusudur."
Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu sözleri, söylendi-
ği günlerde bir uyan sayılıyordu, ama artık bir sap-
tama niteliğinde. "Zarann neresinden dönülse kâr-
dır" derier. Hükümetin hiç olmazsa kendisini ye-
nilemesi arbk kaçınılmaz görülüyor. Belki de ba-
hara daha temiz bir Türkiye umuduyla girebilme-
nin tek yolu olarak görülüyor.
oerinc@cumhuriyetcom.tr.
DÜZELTME
30 Eylül 2000 tarihli ga-
zetenin 8. sayfasında mü-
vekkilim SaimAn hakkın-
da Ebru Toktar ısımlı mu-
habir tarafindan gerçeğe
aykın bir haber yazılarak
yayımlanmıştır. Halbukı
müvekkilimle ilgili olay
aynen şu şekılde gelişmiş-
tir.
100. Yıl Üniversitesi
Fen Edebiyat Fakültesi Ta-
rih Bölümü'nde öğretım
görevlisi olan müvekkilim
Saim An 8.5.2000 tarihın-
de görevli bulunduğu sı-
nıfta Islam Medenıyeti Ta-
rihi dersinde Vakıflar ile il-
gili olarak Islam hukukçu-
lanndan olan Ze> d Bin Ali
adlı düşünüriin görüşlennı
öğrencilerine aktarmış ve
o sırada derslerle ilgilen-
meyen bir öğrenci Iranlı-
lann bu düşünûre nasıl
baktıklannı sormuştur.
Müvekkilim de tran reji-
minde bilim adamlarına
gereken değerin venlme-
diğini belirtmiş ve söz ko-
nusu rejimin sakıncalı
yönlerini anlatmıştir. Çün-
kü îran rejiminın sakınca-
lı yönlerinin öğrencilere
aktanlması ve bu konu
üzehnde hassasiyetle du-
rulması için Adalet Ba-
kanlığı Personel Genel
Müdürlüğü tarafından;
Van Devlet Güvenlik
Mahkemesi Adalet Ko-
misyonu Başkanliğı'na bir
yazı gönderikniş ve bu ya-
zı ile fakülte ve yükseko-
kullarda bu konunun uz-
man kışiler tarafindan
önemle anlatılması isten-
miştir. Müvekkilim bu ya-
zıya istınaden Îran rejimi-
nın sakıncalı yönlerini an-
latmıştir. Fakat bu sırada
başka bir öğrenci birdenbi-
re bağırarak "Sen bana ve
tüm Alevilere hakaret et-
tin, ben Alevijim, sen bana
hakaret edemezsin" şek-
hnde aslı astan olmayan
yalan beyanlarla ve de if-
tıralar atarak yanına topla-
dığı birkaç kişi ile Rektör-
lük makamına çıkarak ger-
çekdışı ifadelerle Rektör-
lük makamını da aklatarak
müvekkilımi kendi akılla-
nnca şikâyet etmişlerdır.
Rektörlük makamı da hıç-
bır araştırma yapmadan ve
sınıfta mevcut olan öğren-
cilerin ifadelerine baş\ur-
madan sadece şıkâyetçı
olan 14 kişinin ıfadesıne
dayanarak müvekkilim
hakkında soruşturma aç-
mış ve müvekkilımi gö-
revden uzaklaştırmıştır.
Ostelik şikâyetçı 14 öğren-
ciden 6 tanesinin derste
bulunmadığı. öğrenci yok-
lama listesı ile bellı olmuş-
tur. Bununla bırlıkte söz
konusu derste mevcut olan
28 öğrenci, müvekkihmın
ders esnastnda "Alevi" ke-
limesinı dahı ağzına alma-
dığını Van C. Başsavcıh-
ğı'na verdiklen ıfadelenn-
de belirtmişlerdir. Hal
böyle iken yukanda tanhi
yazılı olan gazetenizde ta-
mamen gerçeğe aykın ola-
rak müvekkılimı 'irticaa"
diye suçlamak ve müvek-
kilim ile ılgılı olayı
"YÖK'te irtica temiziiği"
diye kamuoyuna lanse et-
mek son derece ayıp. basm
meslek dkelenne ve ınsan
haklanna aykındır. Mü-
vekkilim her zaman. her
yerde irtıcaya karşı müca-
dele vermiştır Vermeye de
devam edecektır.
Av. F. V eysel SÖNMEZSOV