Katalog

7 ŞUBAT 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Organize Suçlarla Mücadele Yasası, imar yolsuzluklarında da devreye giriyor 'Beyaz imar' operasyonuOKTAYEKtNCİ DYP lideri Tansu Çiller'in yurtiçi ve yurtdışındaki malvarlığıyla ilgili tartışmalann yapıldığı yıllarda. bu zenginliğin "kaynağı" konusundaki bir soruyu Özer Çiller şu ifadeyle yanıtlamıştı: "- Bir araziyi ahyorsunuz, imar ge- liyor, arazi değerieniyor. Sonra kat karşıhğı evyapünp satoyorsunuz. Bu işte büyük para var..." (Sabah, 14.10.1997, N. Ihcak'la TV söyleşi- si haberi.) Aynı röportajda. "Bizim serveti- mizm kaynağı, araziııin değer arüşT diyen ve bu nedenle gayrimenkul alım satımı işiyle uğraştığını belirten Özer Çiller'in. haklanndaki soruştur- malarda "suçsuz" olduklannın orta- ya çıkmasıyla ilgili yorumu ise özet- le şöyleydi: "-Buişlerdehiçbirusulsüziûkyok- Her şey yasaL." Peki ama acaba o "imarsız" ara- zi, eski sahibinin elindeyken değil de neden "ÇiDerler'e geçince" imara açılıyordu?.. Imara açan "bdediye- cüer" bu kararı neden "mülkiyetde- ğişikliğinden sonra" venyorlardı?.. Ustelık imar koşullan da "kat kar- şıhğı'' inşaat yaptırmaya yetecek ka- dar yüksek bir oranda nasıl belirle- nebiliyordu?.. Ne yazık ki aynı günlerde Cumhu- riyet'te gündeme getirdiğimiz bu so- rular, röportaj kadar ilgi çekmedi ve üzerinde durulmadı. Sadece biremek- li hâkim, "Cumhuriyet okunı" ola- rak sorulara yanıtını telefonda şöy- le özetliyordu: "Yasal yetkileriyle bu işkri yapnuşlar. Yetldlerini kamu ya- ranna kullanmadıklan için, acılma- sı gereken soruşturmaya da savcılar değjl siyasiler karar verdiği için suç ortakhğı sürüp gidiyor—" İtctldar destefllyle' talan Şimdi biraz daha geriye. 1980'le- re gidelim. TurgutOzaTın başbakan olduğu ve "Ege ve Akdeniz koylan- njn" iktidara yakın kesimler arasın- da adeta "kapışıküğr yıllara... Son af yasasıyla "şartla salıver- me" hakkında yararlanıp geçenler- de Türkiye'ye dönerek yurtdışında- ki "kaçakyaşamını" noktalayan Se- Km Edes. o yıllarda 49 yıllığına ki- raladığı Dalaman'daki "tncebdorma- nıtepesTnde ESKA şirketi eliyle ya- pıp pazarladıgı "tatü köyü viIlalarT için gazetelere şöyle bir ılan vermış- ti: "İncebel Tatil Köyü, Başbakan- hk'ça korumaya ahnan ve yapüaşma yasağı konanFethiye, Göcek, Dahyan ve Köyceğiz koylannın tam ortasm- da, fakat yasak kapsamının tama- men dışmda-." Aynı ilanda; "Cennet koylarda bir villa için bu son firsatnr" şeklinde pazarlanan ve ûstelik devlete ait bir orman arazisinde "derhal tapu" sö- zü de verilen bu "belge" ıçın ise şu sorulan yöneltmıştik: "tmar yasa- ğryla korunan böigenin tam ortasuı- daki bu tepe nasıl yapüaşmaya açüa- bilir?_ Hükümet böylesi bir aynca- hkla doğa tahribatma nasıl onay ve- rebiür?.. Turistik tesis için 49 ydhğ> na kiralanan bir arazi, kiracı tarafin- dan nasıl özel villaiarla parseüenip tapu karşıhğı saülabilir?_" Bunlar da yarutsız kaldı ve Selim Edes, "İncebeJ imar skandah" yü- zûnden değil, başka bir suçtan ceza alınca yurtdışına kaçrı. tncebel skan- dalının "ortaİdan" olan Dalaman'da- ki ormanlık kıyı tepesine " özel bir firsat" olarak ayncalıklı imar izinle- rini verenler, kamu arazisinin pazar- lanmasına göz yumanlar da "siya- setteyûksehneye" devam ettiler... 4422 sayılı kanun 'devrede' Işte bu iki ürilü örneğin yanı sıra, geçenlerde yazdığımız "Antarya'da- ld organize imar yobuzhığu" (Cum- huriyet-31/01/2001) türünden sayı- sız "imar ranü çeteleşmesi" için, ar- tık "her şeyin yasal yetkilerie yapü- dığV savının pek de geçerli olama- yacağı yeni bir "yasal müdahale ola- nağı" var. Son zamanlardaki u Kasır- ga", "Buffalo". "Baüna' "Beyaz Enerji" gibi adlar verilen operasyon- larda da savcılann harekete geçme- lerini hızlandıran bu olanak, 4422 sayılı "Çıkar Amaçh Suç Örgütle- riyie Mücadele Kanunu"... tçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın girişimleriyle yeniden dûzenlenen ve 1999 yıhmn Mart ayında TBMM'den "sessizsedasız" geçerek yasalaşan 4422 sayılı kanun, kamu- oyunda "Organize Suçlar Yasası" olarak tanınıyor. Çok sayıda kişinin "ekonomikamaçlarla" yaptıklan hu- kuka aykın işbirliklerinde, işlenen suçun "kisisel" değil "örgütiü" olma- sını "ağırlaşüncı bir neden" olarak kabul eden yasanın amacı ve içeriği ise "organize imar suçlannuT üze- rine gidilmesine de yeterli dayanak oluşturuyor. Nitekim tçişleri Bakaru Sadettin Tantan, son zamanlardaki özellikle "kent, yerel yönetimler, imar ve çev- re" konulanndaki toplantılarda yap- tığı konuşmalarda, 4422 sayılı yasa- nın "bu misyonuna" da dikkat çeke- rek şunlan söylüyor: "Bu kanunla savcüar, imar mafya- smmvearaziçetekrininyakasma ra- hamldayaptşabuecekkr. Çünkü hak- SE imar ranü elde ederek şehirlerimi- zi betonlaşnranlar, bu işi tek başlan- na yapamazlar, yapmıyorlarJ" Tantan'ın bu sözlerine dayanak oluşturan ve "organize suç" kavramı- na da açıklık getiren saptamalar ise yine 4422 sayılı yasadaki şu tanım- da yer alıyor: "Haksız çıkar elde et- mek amacıyla kamu kuruluşlannı, basm veyayın kuruhışlannı etkileye- rek kamu görevtileriyle açık ya da gizfi işbirliği vaparak™" Yağmacılar hesap verecek Evet... Öyle görünüyor ki yakında sadece bankalan, şirketleri ya da gümrükleri "hortumlavanlar'' değil, yasadaki ifadeyle "kamu görevHeriy- le" açık ya da gizli işbirliği yaparak kentlerimizi, kıyılanmızı, ormanla- nmızı, tanm alanlanrruzı ve SİT'le- rimızi "ekonomikamaçhimar çıkar- hm" için hortumlayarak tahrip eden- ler de "tfim çete fiyeleriyie" birlikte adalete hesap vermeye başlayacak- lar. Kim bilir, belki de Tantan, sav- cılann bu girişimlerini de "beyaz imaroperasyonu" adıylaplanlı,sağ- hklı ve topluma, çevreye duyarlı imar hedeflerimize armağan edecek... i Tanm alanlan önce "ucuza" alınryor. Sonra "kamu yetkileriyle" imara açıhyor. Ardından "kat karşıhğı" ihale edihyor. Bu "organize suçun" sonucunda da haksız ranrJarla birlikte yukandaki görüntü elde ediliwr. çişleri Bakanı Sadettin Tantan, çıkar amaçh organize suç ortaklığının arazi mafyasını ve imar yolsuzluklannı da içerdiğine dikkat çekerek ''.. W savcılann 4422 sayılı yasayı bu suçlara karşı da kullanabileceklerini belirtiyor... Prof. Ahmet Ercan: Depremin buyuklugu 6.3 olacak• Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Ercan, îstanbul'u etkilemesi beklenen depremin 8 şiddetinde olacağını belirterek 'Depremin 20 yıl içinde gerçekleşmesi şaşırtıcı olur' dedi. İstanbulHaberServisİ- İTÜ öğretim üyesi, Jeofi- zik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Prof. Dr. AhmetErcan. "tstanbuTu etkilemesi beklenen olası depremin 63 büyiiktüğün- de,şiddetinin de8 olacağı- nı"söyledi. Ercan, "Bek- kdiğcnizlstanbuldepreın- nin 20yıl içinde gerçekleş- mesi şaşnrDa ohır" dedi. Son çalışmalanyla ilgi- li bir değerlendirme ya- pan Prof. Dr. Ercan, Istan- bul depreminde kınk işle- yişinin, Anadolu yakasın- da, Trakya'ya göre yüzde 35 daha az olacağını be- lirtti. Prof. Dr. Ercan, bas- kın olarak doğu-batı doğ- rultusunda,kıyıdan 15-20 kilometre uzakta, Marma- ra Denizi içinde meydana gelecek olası depremin, 90 kilometre uzaktaki kö- tü zeminlerdeki kötü ya- pıları da etkileyeceğini söyledi. Prof. Dr. Ercan, Koca- eli'de 17 Ağustos'ta mey- dana gelen 7.4 büyüklü- ğündeki depremin, Istan- bul'un Avcılar ilçesinde 9, Bağcılar'da 8, Bakır- köy'de 7, diğer kesimler- de ise 5-6 şiddetinde his- sedildiğini anımsattı. Er- can şöyle devam etti:"Geç- mişte8büyüldüğündedep- rem oluşmuş olsaydı, 84 yuaa deprem görmüş Sö- leymaniye ve 4 yıkıa dep- remgörmüş Suttanahmet camileri şündiye dekayak- ta kalamazdL" İTÜ'den Prof. Dr. ŞengöYeplaket tstanbul Teknik Üniversi- te» (İTÜ), bfan BaKoğlu, Doğan Teketi ve Anthony Milburn'e fahri doktora, TÜBİTAKtan ödûl alan 7 öğretim öyesine plaket, 120 doktora öğrencisine doktora ve sanatta yeter- Ukdiploması ve ABD Ulu- salBttmfcrAkademisiü)c- fiğine seçümesi nedeniyle Prof. Dr. Cdal Şengör'e plaket verdi. Ayazağa Kampusü'ndekiSüleyman Demirel Kültür Merke- a'nde dûzenlenen töreo- de konuşan Prof. Dr. Ce- lal Şengör, "liniversite bi- reysel düşünen insanlann yeridir ve böyle insanlar zaten demokraside yaşar- lar. Bu nedenle hedefimiz demokrarik üniversite de- ğil, çağdaş üniversite ol- mahdır"dedL (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Küreselleşme, Yaşam ve Kamu Hizmetleri Paneli'nde ekonomi ve toplumsal yaşam tartışıldı 'Toplumsal değerler aşındı' SİSİİ HÜSEYİN StLAHÇI GÖZALTINDA Malki sanığma kredi sorgusu LEVENTGENCELLİ BURSA - Eski Bursaspor Kulübü Baş- kanı ve Nesim Malki cinayeti soruşturma- sı zanlılanndan Hüseyin SSahçı'nın, Iş Ban- kası Bursa Şubesi'nden alındığı öne sûrü- len 25 milyon dolarhk kredi soruşturması kapsamında gözaltına alındığı öğrenildi. İş Bankası Ankara Merkez Şube Müdûrü Me- tin Gürgün de, soruşturma kapsamında dün Ankara'da gözaltına alınarak Bursa'ya gönderildi. Bursa Emniyet Müdürü Aydm Genç, operasyonla ilgili sorulan yanıtsız bırakırken yeni gözalrılann olabileceğini kaydetti. Erol Evcil'e 150 milyon dolann üzerin- de usulsüz kredi verdiği ve bu krediler son- rasında bankayı yaklaşık 210 milyon dolar zarara uğrattığı gerekçesiyle görevden ah- nan eski İş Bankası Merkez Şube Müdürü MehmetErtaş'ın yerine Bursa'ya müdür ola- rak atanan Gürgün'ün sorgusu için ek süre alınabileceği bildirildi. Yasadışı kredi trafiği incelemede Soruşturmada, Mali Suçlan Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından uzun süredir incelenen kredi trafiğinin Evcil'i kaçakken evinde saklayan Hüseyin Silahçı'nın ilişki- lerinin de araştırabileceği kaydedildi. Silahçı, Evcil operasyonu sırasında gözal- tına almmıştı. Istanbul DGM tarafından tu- tuklanan, ancak daha sonra sahverilen Si- lahçı'nın dosyası DGM kapsamından çıka- nhnıştı ve 'aranan ldşiyi gizle>ip yetküi ma- kamlara bikürmediğT gerekçesiyle 5 yıla ka- dar hapıs cezası istemiyle Mudanya Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyordu. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Sosyal Hizmet Uzman- lan Derneği'nce küreselleşme- nin toplumsal yaşama etkileri- ni tartışmak için dûzenlenen 'Küreselleşme, Yaşam ve Ka- mu Hizmetieri' panelinde, kü- reselleşmenin, ekonomik yön- den bağımlı devletlere ve top- lumsal yaşama egemen olması gereken değerlerin aşınmasına neden olduğuna dikkat çekildi. Panelde konuşan Prof. Dr. Ruşen Keleş, küreselleş- meyi, kapitalizmin ortak bir yaşam biçimi olarak tüm dünyaya egemen olması olarak tanımlayarak "So- nuç olarak gelinen nokta kamu hizmeüerinin tkari bir kirrüiğe bürünmesidir" dedi. Küreselleşmenin kentleri de uluslararası ser- mayenin hizmetine sundu- ğuna dikkat çeken Keleş, in- sanlann giderek kentten ko- panldığını söyledi. Keleş, bu anlayışın çevre plancı- lığına saygıyı da erozyona uğrattığını söyledi. törüne olan etkilerini değer- lendirdi. Küreselleşme ile bir- likte başlayan yeni dönemde 'medya gücü yerine güçlerin medyası' kavramının geçerli olduğuna dikkat çeken Balbay, teknolojik gelişmelerin basm sektörüne, diğer alanlann ter- sine tekelleşmeyi getirdiğini vurguladı. Panelde konuşan Türk-lş Başkan Yardımcısı Yıldınm Koç, küreselleşmenin birer yan ürünü olan kayıtdışı ekonomi, sendikasızlaşma ve sosyal dev- letin parçalanmasına karşı çı- kan sınıflann ulusal platform- da birleşerek mücadele verme- si gerektiğini söyledi. Yıldınm Koç, Türkiye'de şu anda faaliyet gösteren 5 bin 50 yabancı ser- mayeli şirketin sadece 240 'ın- da sendika bulunduğunu da kaydetti. Prof. Dr. tlhan Tomanbay da, "Küreselleşme adı altında savımulanlar, en büyük darbeyi sosyal deviet anlayışının ürünü obn sosyalmeskk grupiarma in- cürdi'' dedi. llhan Tomanbay, intiharlar ve yetersiz beslenmeden ölen çocuk sayısındaki artışa dikkat çekerek "Tüm bunlar küresel- leşmenin bir sonucudur" diye konuştu. 'Rüşvetçi' polise lOyılistendi Yerel yönetim reformu Çankaya Belediye Başka- m Haydar Yıhnaz. küresel- leşmenin yerelleşme ve ye- rinden çözmeye önem ka- zandırdığını beUrterek Tür- kiye 'de yapılacak yerel yö- netim reformunun beledi- yeleri merkezin idari ve si- yasi vesayetinden kurtara- cak nitelikte ohnası gerek- tiğini söyledi. Basına etkfleri Gazetemiz Ankara Tem- silcisı Mustafa Balbay da, küreselleşmenin basın sek- Et hırsızJığına 12 tutııklama Et ve Bahk Kurumu Marmara Bölge Müdürlüğü'nden son 4 >ıl içerisinde irsafiye ile çıktşı yapümış gibi gösterüen ederi Istanbul ve Edirne'deki kasaplara satarak devieti 100 milyariarca lira zarara uğrattığı tesph edilen eski bölge müdürü Mustafa Alayoğlu'nun da aralannda olduğu 12 kişi turuklanarak cezaevine gönderildi tstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü'nden yapüan açıklamaya göre, Et ve Bahk Kurumu Marmara Bölge Müdürlügü'nde sipariş üzerine kamu kurum ve kuruluşlanna tesüm edibnek üzere irsahye ile çıkışı yapüan maHann bir lasmmm adreslerine gönderümediği ve kurum fryatmın yüzde 30 eksiğine Fatih, Sanyer, Güngören ve Edirne'deki kasaplara sabldığı tespit edikü. Konuyia ügtK olarak operasyonlara başlayan poUs, kurumun eski bölge müdürü Mustafa Alayoğlu ile biriikte 11 ldşiyi gdzarana akb, Sorgularının ardmdan sevkedikUkleri DGM'nin görevsizfik karan vermesinden sonra Zeytinburnu AdByesi'ne getirüen 12 zanh nöbetçi mahkeme tarafmdan tutulüanarak Metris Cezaevi'ne gönderildi (Fotoğraf: AA) Istanbul Haber Servisi - Şişli Emniyet Müdür- lü'ne atanan YaşarGün- gör Şahin'e 2 milyar 300 milyon lira rüşvet teklif et- tiği öne sürülen Başko- miser MehmetGöçer hak- kında 10 yıla kadar hapis istemiyle fezleke düzen- lendi. Şişli Emniyet Müdürlü- ğü'ne tayin edilen Yaşar Güngör Şahin, Şişli Tra- fik Tescil Büro Amiri Mehmet Göçer'in, "Bun- lar, bugün topladığunız bahşişlerden sizin payını- za düşen. Hasılaü getir- dun'' diyerek kendisine kesekâğıdı dolusu para bıraktığını iddia ederek Göçer hakkında suç duyu- rusunda bulunmuştu. 2 milyar 300 milyon lira bahşişi. Şişli Emniyet Mü- dürünün masasına bırak- tığı ileri sürülen Göçer, açığa alınarak hakkında adli ve idari soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında ifade veren Göçer. yöneltilen suçla- mayı reddederek "Mü- dür beyin odasına evrak imzalatmaya girdim. Pa- ra teklif etmedim. 22 vü- hk memur sicUinı temiz- dir" demişti. Kendisine iftira atıldığım öne süren Göçer, Emniyet Müdürü Şahin hakkında suç du- yurusunda bulunmuş, Şiş- li Asliye Hukuk Mahke- mesi'nde de 10 milyar li- ralık manevi tazminat da- vası açmıştı. Çakıcı telefonsuz yapamıyor Kartal Cezaevi'nde ceptelefonu Istanbul Haber Servisi - Kartal Cezaevi'nde ya- pılan aramalarda, ülkücü mafya lideri Alaattin Ça- kıa'nın adamlarından AB Kuleberoğlunun koğu- şunda 2 cep telefonu, yi- ne çete lideri AyvazKork- maz'ın koğuşunda da bir adet şarj cihazı bulundu. 11 Jandarma Komutan- hğı'nın verdiği bilgiye gö- re cezaevlerinde yapılan aramalarda Kartal Ceza- evi 'nde Çakıcı'nın adam- lanndan Ali Kuleberoğ- lu'nun koğuşunda 2 adet cep telefonunun yanı sıra 1 SIM kartı, 1 şarj cihazı ve kulaklık ele geçirildi. Arazi mafyasının önde ge- len isimlerinden Ayvaz Korkmaz'ın koğuşunda da şarj cihazı bulundu. Bayrampaşa Ceza- evi'nde yapılan aramalar- da da 1 cep telefonu, 2 şarj cihazı, 1 telsiztelefon anteni ve 1 adaptör; Paşa- kapısı Cezaevi 'nde ise ka- bin görüşü sonrasında zi- yaretçi bölümünde nay- lon bir poşet içinde 200 gram esrar bulundu.