Katalog

6 ŞUBAT 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Düz hakkmda fezleke • ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu - Ankara Cumhuriyet Başsavcıhğı, yasal olmayan yollardan elde ettiği Halk Bankası'na ait raporlan açıkladığı, banka ve müşteri sırn kapsamındaki belgeleri "çarpıtarak" açıkladığı iddiasıyla DSP'den bir süre önce istifa eden Istanbul Milletvekili Mustafa Düz hakkında fezleke düzenledi. Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan'ı suçlayan Düz hakkında hazırlanan fezleke, TBMM Başkanlığı'na iletilmek üzere Adalet Bakanlığı'na gönderildi. 'PKK yeniden savaşacak' • TUNCELİ (Cumhuriyet)-PKK Başkanlık Konseyi üyesi Osman Öcalan, "Belli bir dönem savaşmayı tartışıyoruz. Türkiye askeri gücümüzü kaybettiğimizi düşünüyor. Gücümüzü Türkiye'ye ispatlayacağız" dedi. Öcalan önceki akşam PKK'nin yayın organı Medya TV'de telefonla katıldığı bir programda "bundan sonra meşru müdafaa haklannı en üst düzeyde kullanacaklannı ve karşıhk vereceklerini" söyledi. Öcalan, Abdollah Öcalan'ın Türkiye'ye getirildiğı 15 Şubat'ta eylem yapılmasını istedi. Devtet Memurlan Yasası • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Devlet Memurlan Yasası'nda değişiklik öngören teklif, TBMM Başkanlığı'na sunuldu. DSP, DYP ve MHP'li bir ghıp milletvekili tarafından hazırlanan teklifın gerekçesinde, halen yürürlükte olan uygulamaya göre. "fizikçi" kadrosunun 657 Sayılı Devlet Memurlan Kanunu'nun "teknik hizmetler sınıfi"nda bulunduğu. ancak Anayasa Mahkemesi'nin "fizikçi" sözcüğünün "anayasaya aykın" olduğu gerekçesiyle iptal karan verdiği kaydedildi. Gungor'un Itir"azma ret • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu - Başbakan Bülent Ecevit'i "vatan hainlerini affetmekle suçladığı" gerekçesiyle MHP'den ihraç edilen Içel Milletvekili Ali Güngör'ün itiraz başvurusu MHP Müşterek Disiplin Kurufu tarafından reddedildi. MHP Müşterek Disiplin Kurulu, Güngör'e, başvurusunun reddedildiğine ilişkin yazıyı tebliğ etti. Genelkurmaya İHD'den kmama • tstanbul Haber Servisi - Insan Haklan Derneği (ÎHD) Genelkurmay Başkanı'nın "Af yasası ile 1660 PKK'li cezaevinden çıktı" açıklamasım kınadı. ÎHD Genel Başkan Yardımcısı Kiraz Biçici, Genelkurmay Başkanı'mn bu açıklaması ile DGM'leri etkilemeyi amaçladığını belirterek "Asker, DGM'ler üzerindeki 'vesayetini' bir kez daha pekiştirmiştir" dedi. Hükümet, 'temel yasalar' için özel görüşme yapılmasında ısrarlı Içtüzükte ıızlaşmaya doğruANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - hükümet ve muhalefet, ölümlü kavga- ya neden olan içtüzük değişikliğinde 'orta yol' anyor. iktidar, genel kurulda görüşülen tasanlann önerge verilme- yen maddeleri üzerinde gruplar adına S'er dakikalık konuşma yapılmasını kabul ederken 'temel yasalarm' belir- lenme yöntemi konusunda ödün ver- medi. Başbakan BülentEcevit, bazı yasama çalışmalannın hızla sürdürülmesi ge- rektiğini belirterek "TBMM'deki en- gefleme çabalanna karşın direncimizi uygarhk ölçüteri çerçevesinde, hukuk kurauan içerisinde sürdürmekte karar- " z" dedi. TBMM Başkanı Ömer İz- • Meclis'te ölümle sonuçlanan bir kavgaya neden olan içtüzük değişikliğinde iktidar ve muhalefet orta yol arayışı içine girdi. Parti liderleriyle görüşen grup yöneticileri bugün yeniden toplanacak. Başbakan Ecevit, "Uzlaşmayı çok istiyoruz. Ama uzlaşıcı bir sonuca vanlmasa bile biz kararlılığımızı sürdüreceğiz" dedi. gl içtüzük değişikliği konusunda uzlaş- önerge verilebilmesi tartışıldı. Ömer ma sağlamak için dün partilerin grup başkanvekillerini topladı. Hükümet ortaklarrnın içtüzük deği- şikliği önerisinde maddeler üzerinde konuşma yapılmaması öngörülürken dünkü toplantıda. yasa tasansı ve öne- rilerinin maddeleri üzerindeki görüş- melerin gruplar adına 5'er dakikayla sınırlanması, hükümet ve komisyon adına 1 'er ve milletvekilleri adına 3 Izgi, 5'er dakikalık konuşma hakkının 'önerge verihneyen' maddelerle sınırlı ohnasını önerdi. Muhalefet. yürürlük ve yürütme maddeleri üzerinde görüş- me yapılmaması, uluslararası sözleş- melerin de yalnızca geneli üzerinde gö- rüşme yapılmasını kabul etti. İktidar ve muhalefetin en önemli an- laşmazlık konusunu ise temel yasala- rm' beürlenme yöntemi oluşturdu. îç- Kesici-Menderes Baykal açık kapı bıraktı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Eski FP'li, Bağımsız Istanbul Millet- vekili Aydm Menderes ile eski ANAP Istanbul Mil- letvekili İlhan Kesici'nın CHP'ye katılacaklan ha- beri yalanlandı, ancak ta- raflar ıddialarla ilgili ola- rak açık kapı bıraktı. CHP Genel Başkanı Deniz BaykaL "Haber çı- kmcaya kadar aklımda böyle bir şey yoktu. Ancak siyasette her şey olabilir'" diye konuştu. Baykal, adı geçen her iki siyasetçinin de çok saygıdeğer kişiler olduğunu ve çok önem verdiğini söyledi. Baykal, Kesici ve Menderes ile ça- lışmaktan mutluluk duya- cağının da altını çizdı. Baykal'ın, bir süredir Kesici ve Menderes'in dı- şında, büyük bölümü mer- kez sag kökenli yaklaşık 90 kişryi, olağan kurultay- dan sonra partiye davet et- me hazırlığı içinde oldu- ğu belirtihyor. ÇtZMEDEN YUKARI m.kart@superonline.com.tr MUSA KART tüzüğün 91. maddesi temel yasalarm özel görüşme ve oylama yöntemleri ko- nusunda, ancak "danışma kuruhmda oybirngrvie'' karar alınabileceğini ön- görüyor. Hükümetin önerisi, temel ya- salarm görüşme yöntemlerinin, genel kurulda 5'te 3 çoğunluklukla belirlen- mesine olanak tanıyor. DYP Grup Baş- kanvekili Nevzat Ercan. "91. madde mevcut şekliyle korunmah. Hükümetin mevcut dengesine bağh olan bu değişik- liği uygun görmüyonız. Bu durumda hükümet her tasanyı temel yasa adde- dip özel yöntem belirie>ebUir" dedi. Görüşmeler sûrecek Parti liderleriyle görüşen grup yö- neticileri. bugün yeniden toplanarak sonuca ulaş- maya çahşacak. Son olaylar nedeniyle parti- lerini suçlayıcı açıklama yapmama karan alan grup yöneticileri, yakın- laşmayı sürdürmek için bu akşam ANAP Grup Başkanvekili Zeki Ça- kan'ın yemek davetine de katılacak. FP Grup Başkanvekili Yasin Hatiboğhı, TBMM Başkanlığı"na başvura- rak içtüzük taslağı hazır- lamak üzere Meclis'te grubu bulunan siyasi partilerin temsilcilerin- den bir çalışma gmbu oluşturulmasını istedi. Ecevit kararlı Sezer'ın laiklik uyarısı 'Laiklik ilkesini farklı bir biçimde yorumlamak ve uygulamak, aydınlanma devrimine büyük zarar verir' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı AhmetNecdetSezer, la- ikliğin anayasada tanımlanması kadar ya- şamm her alarunda benımsenmesinin de önemli olduğunu vurgulayarak "Türk toplumu için böylesine yaşamsal değeri olan laiklik ilkesini bugünkünden farkh biçimde uygulamak ve yorumlamak, Ata- türk'ün öncülüğünde başlaülan ve günü- müzde de sürdürülen aydmlanma devri- mine büyük zarar verir" uyansında bu- lundu. Cumhurbaşkanı Sezer. laiklik ilkesinin Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na giri- şinin 64. yıldönümü dolayısıyla bir me- saj yayımladı. Sezer, "Tarihimizin en bü- yük dönüşümlerinden birini oluşturan cumhuriyetin ilaru, özgüriük, demokrasi ve çağdaşhk gibi kavramlarla ülkemiz in- sanma yeni bir dönemin kapılannı açmış- nr" dedi. Çağdaş uygarlığın temel felse- fesinde, bireyin özgürlüğü ve kendi gele- ceğini belirleme hakkının bulunduğunu vurgulayan Sezer, "Bu temel felsefeyi özümseyen Büyük Atatürk, bireyin, üze- rindeki dttni baskılardan kurtanlarak öz- gür ohnasmı ve yarancı gücünü ülke ve in- sanhk yaranna kullanmasını sağlayacak yapısaidönüşümü gerçekleştinniştir n dı- ye konuştu. Sezer, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuru- luşundan başlayarak çok kısa süre içinde gerçekleştirilen Atatürk devrimleri ile başta Medeni Yasa olmak üzere çağdaş ülkelerin hukuk sistemini temel alan bir- çok yasanın kabul edilerek, laikliğin pe- kiştirildiğine işaret etti. Sezer, Atatürkçü düşünce sisteminde laikliğin, yamızca din ve devlet işlerinin birbirinden aynhnasım öngören bir ilke değil, aynı zamanda dünya sorunlanna akılcı ve bilimsel bakış açısı getiren bir yaşam biçimı olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Sezer, laiklikten asla ödün verilmeyeceğini belirterek şu gö- rüşleri dile getirdi: "Atatürk devrimlerinin temel ereği çağ- daşlaşmamn vazgeçilmez koşulu olan la- ikliğin, doğmalarla bağdaşmayan ve on- lan reddeden nitcliğL sorgulayan, eleştirel düşünen ve akh önemseyen çağdaş yurt- taşlann yaratıhnasmda önemti rol oyna- nuşür. Yurttaşlanmızm, bUinçti seçiminin sonucu olan çağdaş ve uygar ülkeler dü- zeyine erişme ereğinden, geçmişte olduğu gibi bugün de ödün vermeyecegine inanı- yorum." t Ortaçağ özlemcileri' TBMM Başkanı Ömer tzgi de yayım- ladığı mesajmda "Düşünce, inanç ve vic- dan özgüriüklerinin egemen olduğu bu çağda, getişmiş ülkelerin ortaçağda yaşa- dığı bağnazhğı ülkemizde yaşatmak iste- yenler bu emeUerine asla ulaşamayacak- lannr" dedi. TBMM Içtüzüğü'nde yapılması planlanan de- ğişiklik ve genel kurul- daki olaylar dün liderler zirvesinde değerlendiril- di. Ecevit zirveden son- ra yaptığı açıklamada, bazı yasama çalışmalan- nın hızla sürdürülmesi gerektiğini belirterek "TBMM'deld engelleme çabalanna karşın diren- cimizi uygarhk ölçüleri çerçtvesinde, hukuk ku- rallan içerisinde sürdür- mekte kararüyız" dedi. Muhalefet ile uzlaşma çabalannın denendiğini belirten Ecevit şöyle ko- nuştu: " Uzlaşmayı çok is- tiyoruz. Ama uzlaşKi bir sonuca varümasa bile biz kararhlığımızı sürdür- meye devam edeceğiz. Son haftalarda muhale- fet partileri ülke yaranna olan bazı yasama çahş- malannı maalesef aksat- makiçin eünden gelen ça- bayı gösteriyoriar. Buna karşı biz de yasama çahş- malanmn hızuun kesil- memesi için eümizden ge- len her çabayı gösterece- ğjz." Meclis çalışmalannın aksatılmasının Türki- ye'ye zarar verdiğini kaydeden Ecevit, ekono- mi ile ilgili ivedilik taşı- yan bazı yasama çalış- malannın kararlı lıkla sürdürüleceğini dile ge- tirdi. Muhalefetin, "Sesi- miz ktsıhyor'' eleştinsi- nin anımsatılması üzeri- ne Ecevit, "Hayır, her j- Id muhalefet partisi ashn- da ekonominin sesini kes- miş ohıyor" değerlendir- mesini yaptı. IRMIKIAYDIN ENGÎN aengin(a doruk.net.tr Epeydir e-posta ile gelen mektuplardan bir seçki yapıp sunmayı ihmal ettik. Mektup krtlığından değil, konu bollu- ğundan. Ama özellikle iki "Tır- mık" öylesine bir e-mektup bombafdımanına yol açtı ki en azından alıntılar yapıp "hipe- raktiT Cumhuriyet okurunun tepkilerinden bir demet hazır- layıp yine okura sergilemek farz oldu. Buyrun. ••• Önce "Ikiii, Üüüç, Daha Faz- la Talat Şalk" başlıklı Tırmık. Gerçi yazıda Talat Şalk de- miş, Di Pietro fılan dememiş- tik. Yani Talat Şalk'ın açtığı so- ruşturmalan Türkiye'de bir temiz eller" döneminin baş- langıcı olarak selamlamaya fi- ian niyetlenmemiştik. Ama an- laşılan yine de abartmışız. Fırçalar gecikmeden geldi: "...Işte böylesi bir tabloda medyadaki çürûme ve hapis- haneler üzerine yazdıklannızı zevkle okuyoruz. Ancak adı geçen savcı ile ilgiliyazınız be- E-Mektuplardan Seçmeler nisaşırttı. Doğnısunu isterse- niz ben bıradet Talat Şalk'ı bi- le fazla buluyorum. Maalesef ondan Türkiye'de yüzlerce var. Tahminim, son olaya ilişkin gelişmeler nede- niyle ve savcı Talat Şalk'ı iyi tanımadan kaleme alınmış bir yazı. Talat Şalk'ı özellikle Anka- ra 'da çalıştığım yıllardan iyi ta- nıdığımı söyleyebilirim. Ken- disi meşhur DGM Bassavcısı Nusret DemiralVn üç yardım- cısından bihdir. Nereden bildiğim ya da ne- ye dayanarak konuştuğumu aktarayım: 1990 ve 1991 yıllannda An- kara Emniyet Müdürlüğü'nün meşhur DAL işkencehanele- rinde Imran Aydm ve Birtan Altnbaş işkence ile katledildi- ler. Bu olaylara ilişkin belgele- rin, avukatlann ve ailelerin eli- ne geçmesini, işkencecilere karşı dava açılmasını, bu baş- savcı ve bu üç savcı engelle- di. Çocuklan katledilen ai- leler çocuklannın cesetlerine sahip çıktı diye gözaltına alın- dı, tehdit edildi, avukatlara meydan dayağı atıldı. Yapılan yüzlerce suç duyurusu hası- raltı edildi ya da takipsizlikle kapatıldı. Bunlann altındaki imza hep aynıdır. Son olarak aktarmam gerekir ki bu satıhan kaleme alan, bu akta- nlanlan bizzat yaşadı Sayın Engin, şüphesiz sizin böyle bir niyetinizin olmadığı- na kesinlikle inanıyorum. An- cak güzel bir slogandan çe- virdiğiniz başlıkla 'iki, üç, da- ha fazla Talat Şalk' yazınıza ka- tılmıyorum. Beni anlayacağı- nızumuduyla " (Murat De- mir/Köln) "... Yolsuzluklann üstüne gi- dilmesini övmeniz güzel, ama bula bula Nusret Demi- ral'dan miras Talat Şalk'ı mı buldunuz? Biraz araştırsaydı- nız bu hataya düşmezdiniz. Saygılar..." (M. Ali Dalkırdı / Izmir) "... Acele ediyorsunuz, Bu da size yakışmıyor. Devleti her şeyin üstüne koyan DGM Sav- cısı Talat Şalk'ın, Beyaz Ener- ji dosyasına bulaşan siyaset- çilere dokunacağını mı sanı- yorsunuz? Bence bekleyin ve gönın. Acele etmeyin..." (Muhsin B. / istanbul) ••• Şimdi de "Vive La France" başlıklı Tırmık'a gelenlerden bir seçki: "... Biraz önce intemetten 'Vıve La France' başlıklı yazı- nızı okudum... Bu aptal patır- tının arasında, olaya böyle ob- jektifbakmanız beni şaşırtma- dı... Ama aynı şeyleri düşün- memiz beni guruhandırmadı değil. Bizler, birbirimizin da- yanma gücünü besliyoruz. Devam edin..." (Nesrin Yal- çın / Antalya) "...Işte yine maskeni indir- din. Herhadisede devlet düş- manlan ile saf tutmak zorun- da mısın be adam? Franstz konyağını zıkkımlan, Fransız şarabını iç, istersen Fransız kaşığı ile bilmem ne ye. Ama Cumhuriyet gazetesinin ve okuyucunun fikrini kirletme..." (Hasan Basri / Lüleburgaz) "... Güne iyi başlamamı sağ- ladığınız için teşekküher. Ne güzel birduygu bu. Benim gi- bi düşünen birilerinin olması. Mersi..." (Dr. Erdoğan Öz- bay) "Cumhuriyet'te dün yayım- lanan 'Vıve La France' başlık- lıyazınızı büyük bir keyifalarak okudum. Ben de sizinki gibi bir tepkigöstererekakşam ye- meğindeki iki duble rakıdan sonra bir Yves Montand CD'si koyup kahvemin yanın- da Fransız konyağı yudumla- dım. İyi ki Cumhuriyet okuru- yum... Kaleminize sağlık." (Ta- cettin Necipoğlu) POIJTİKA GÜ1NLÜĞÜ HÎKMET ÇETtNKAYA EsadCoşan...(1) Nakşibendi şeyhi Prof. Dr. Esad Coşan, Avust- ralya'da geçirdiği trafik kazasında damadı Ali Yü- cel üyarel'le bırtikte yaşamını yitirdi... Once Necmettin Erbakan hocanın destekçisi 'Milli Gazete'ye baktım... Neredeyse ölum haberine tam sayfa ayırmış... Fethullah Gülen'in koruyucusu Zaman', marji- nal 'Akit', entelektüel 'Yeni Şafak' daCoşan'ın ölüm haberini manşetten vermişler... Önce Nakşibendilik nedır, ona bakalım!.. Tarikat 14. yüzyılda Buharalı Muhammed Baha- üddin tarafından kurulmuştur... Nakşibendiler Türkiye'de yedi kola aynlmıştır. La- ik demokratik cumhuriyete karşıdırtar. Azılı bir cum- huriyet düşmanıdırlar... Yedi kola aynldıklan için tam birlik gösteremedik- lerinden politik tercihleri sadece bir parti üzerinde yoğunlaşmaz... Bir bölümü (Esad Coşan'ın iskenderpaşa grubu) Milli Selamet Partisi'ni desteklerken dığer bir bölü- mü Süleyman Demirelin lideri olduğu Adalet Par- tisi'ni destekliyordu... Son yıllarda ise ANAP'a daha yakın durduklan söylenebilir... Korkut Özal, Kanal-7'de Coşan'ı överken aklıma şu soru geidi: "Coşan ile Erbakan on biryıl önce neden kapış- mıştı?" Necmettin Erbakan'la Esad Coşan'ın 'Islama ba- kışı'lannda hiç fark olmamasına karşın aralanndaki kavga pek tartışılmamıştı... Oysa Esad Coşan, 'Amerikancı islam' modelini savunan, Arap sermayesinin desteğini alan, bu yüz- den de hem Turgut Özal hem de Korkut Özal'la çok iyi geçinen bir Nakşibendi şayhiydi... Coşan, bu nedenle de Erbakan'ın 'ulusalcı poli- tikalan'na yıllar önce karşı çıkmış ve şu açlklamayı yapmıştı: "Müslümanlann kendi öz siyasi teşkilatını kurma- lan lazımdır..." O tarihte bazı hazıriıklar yapıldı. Cumhurbaşkan- lığı koltuğuna oturan Turgut Özal'ın 'Islamcı De- mokrat Parti' tezi tartışıldı. Fethullahçılan da bu partiye alma çabası tarikat çevrelennde konuşuldu. Esad Coşan buna dünden hazırdı. Eymen Topbaş, Korkut özal ve Arap sermayesı de işin içindeydi... ••• Islamda bir din adamı sınıfı olmadığı halde ta- rikat şeyhleri bu görevi üstleniyordu... O tarihte siyasiler ve devlet erki vurdumduymaz- dı!.. Başta ABD olmak üzere pek çok Avrupa ülkesi, Türkiye'de Islama dayalı bir teokratik devlet ya- pısı oluştuımak için harekete geçmiş; ustelık Güney- doğu'da da Hizbullah ve PKK bırlıktelığı başlamış- tı... 28 Şubat'a karşı çıkan bizim demokratlar kızacak, ama Nakşiler ve Nurcular, başta Türk Silahlı Kuv- vetlen olmak üzere polis, milli eğitim ve yargıda hız- la örgütleniyoriardı... Erbakan'ın o yıllar daha 'ulusal politika' gütme- sinden hem ABD, hem Avrupa hem de tarikatlar ol- dukça rahatsızdı... Belki Erbakan, devlet erkini ele geçirmeyi, 'san- dık yoluyla' planlıyordu. Bu nedenle ulusal politika iziiyor görunuyordu. Tarikatlar ise devlet erkini ele geçirip darbe yapmayı planlıyordu... • • • Esad Coşan'ın on iki yıl önce bu olupbitenlere ilişkin düşünceleri neydi? Birlıkte okuyalım: "Parti kurabilihm, o benım hakkım, hıçbir zaman kurmam demedim, yani parti kurmak hıçbirzaman birşahsın inhisannda değil, hale beceriksiz olduk- tan, hele basansız olduktan sonra. Eğitimlehnde söylüyohar, 'Ikinci bir baş çıkarsa başını kesmek lazım' diyohar. Literatürterinde kesmek var, hem de kaç seneden ben. Adapazaıiı kardeşlehm biliher, partinin eğıtımi içinde kesmek vardır. Ama bu on- lann karanyla olacak bir şey değil, düşünülür taşı- nılır, kendim bir hareket yapanm. Bu kendimı bağ- lar, beğenilirse siz de katılırsınız. Daha iyi niyetli, daha çok Müslümanı kucaklayacak bir parti kurmak bugün Müslümanlann boynunun borcudur. Kim kumnuyorsa, kim kurmaya yanaşmıyorsa, kim yan çiziyorsa, geri duruyorsa, kim başka partilere girip asılyapması gereken işten kaçıyorsa vallahı de bıl- lahi de Allah indınde mesul olur. Çünkü Müslüman- lann kendi öz siyasi teşkilatını kurması lazım. 'işçi- ler birieşin, patronlar sizi sömürmesin' dıyorlar. Demokratik duzenlerde herkes kendi menfaatleri- ni korumak için kanunlann verdiği imkânlar içinde çalışıyor. Biz niye Müslümanlık menfaatimızi koru- mak için bir organizasyon kurmamışız, ekseriyeti sağlayamamışız? 20 yıl çalışıp da bir sonuca götü- remeyenden Allah hesabını soracak. Sen 20 yıl ne yaptın, 20 yıldırpolitika sahasında çalışıyorsun, gel- digin nokta nedir diye sormazlar mı? Cemalettin Hoca (Kaplan) çıkmış, 'Efendim bu iş politika ile olmaz' diyor. Efendim politika ile olmazsa nasıl olur? Mevcut şartlar içinde yapabileceğin her şeyi yaparsın, ona göre çalışırsın. Müslümanlann ekse- riyeti temsil eden birpartiyi kurmalan boyunlannın borcudur. Kurariarsa kurarlar, kurmazlarsa Allah he- sabını sorar." Yann da devam edeceğiz... hikmetcetinkaya(a cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Cumhuriyef k ı t a p 1 a r ı Hikmet Çetinkaya ALACA BİR ÖFKE Ey benım aydınlık gunlen bekle>c:ı Turkıyem!. Ey benım ölüme alkış tutan halkım!. Ey benım şafağın yolunu açan suskun akşamlann hüznünü yaşam bıçımi sanan ınsanım! Ey benım özgürlüklen Erbakan Hoca'nm takkesınde arayan romantık avdınım1 . Cumhuriyet Çağ Pazarla^a A Ş Turtaeağı Cad Nc39ü kitap külubu (34334 Cağaıoğlu-lstpnbul Tei (212)514 01 96