24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET EKONOMİDE KRİZ 23 ŞUBAT 2001 CUMA Aslıtürk'ün ortağı tutuklandı • İstanbul Haber Servisi - Hayalı ihracat yaptığı iddiasıyla Antalya'da gözaltına alınan ve daha sonra Istanbul'a getirilen Orhan Aslıtürk'ûn ortağı lsa Soylu tutuklandı. Önce Şişli Adliyesi'nde iki saat sorgulanan, ardından 'kara para aklamak' ve 'hayali ihracat' suçundan tutuklanması istemiyle Nöbetçi 5. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilen Soylu, burada tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi'ne gönderildi. Dalan'dan okula yeni ishn • İstanbul Haber Servisi -İSTEKVakfiKurucu ve Başkanı Bedrettin Dalan. öğretmen olan kayın validesi ile kız kardeşinin adlannı ilk kez bir okula verdi. 17 Ağustos depreminde zarar gören Kadıköy Yeni Sahra Öğretmen Okulu'na Nuriye- Duriye Endürüst adını \'eren Dalan, söz konusu ilköğretim okulundan üstiin başan ile mezun olacak 3 öğrenciye de Yeditepe Üni versitesi'ndeki öğrenimleri de dahil olmak üzere burs vereceğini açıkladı. BBP'den suç duyurusu • ANKARA (AA)- Büyük Birlik Partisi (BBP). Başbakan Bülent Ecevit ile Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan hakkında, Milli Güvenlik Kurulu toplantısında ' Cumhurbaşkanına hakaret ettikleri' ve 'gizli kalması gereken MGK toplantısı hakkında açıklamalarda bulunduklan' gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. 'Deli dana piski yok' • AMKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kurban Bayramrnda 2.5 milyona yakın hayvanın kesilmesi bekleniyor. Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Ali Eroğlu, "Bu da derinin hasarlı-kesik şekilde yüzülmesi dikkate alındığında önemli bir kayıp demek" dedi. Eroğlu, yurttaşlann deli dana hastahğı konusunda kaygılanmamasını da isteyerek "Ülkemiz deli dana hastahğı konusunda halen şanslı konumdadır. Halkımız kurban vecibesini yerine getirirken endışelenmemeli" açıklamasında bulundu. AÇROAMA • Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun, gazetemizde 17 Ocak2001 tarihinde 'Hasta oğlum ölecek' başlığıyla yayımlanan yazıyla ilgili yazılı bir açıklamada yaptı. Açıklamada, "'Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde terör suçundan hükümlü bulunan Ufuk Tekin'in babası. oğlunun cezaevinde üç kez şeker komasına girdiği, hastalığının kontrol edilmediği ve Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne sürüklenerek götürüldüğü ve tedavisinin yapılması için gerekli özenin gösterilmediği ıddia edılmektedır. Genel ınüdürlüğümüzce bu ıddıalar araştınlmış ve tutuklunun beyanı ve yapılan incelemelerle tedavisinin cezaevinde normal olarak yapıldığı anlaşılmıştır" denildi. Ziraat Bankası'nın ardından Emlak ve Halk Bankası'nın statüleri bugün belirleniyor Kamu baııkalarnıa tek çabBakanOnal, kamu bankalannın iyi bankacıük yapan ANKARA (Cum- huri yetBürosu)-Dev- let Bakanı RecepÖnal, kamu bankalannın da, Sümerbank örneğinde olduğu gibi tek çatı altında toplana- caklarını açık- ladı. Önal, ka- mu bankalan- nın da havuz sistemiyle ön- ce kendi arala- nnda gereksi- nimlerini kar- şılayacaklannı, bunun yeterli olmaması du- rumundapiya- saya çıkacak- • Devlet Bakanı Recep Önal, kamu bankalannın özel hukuk kurallanna göre çahştınlmasıyla piyasalardaki yüksek faiz baskısı yaratan unsurlann ortadan kaldınlacağını söyledi. lannı söyledi. Devlet Bakanı Önal, Ziraat Ban- kası'nın dün yapılan genel kurulla statüsünün onaylanıp yönetim ku- rulunun belirlendiğini, bugün Em- lak Bankası, yann da Halk Banka- sı'nın genel kurullannın toplanaca- ğını bildirdi. Daha ileri aşamada 3 kamu bankasının en azından fon yö- netimlerinin tek çatı altında toplan- masını istediklerini kaydeden Onal, "NasdBankaankDüzenkmeveDe- netteme Kurulu (BDDK), fon ban- kalan için tek yönetim kurulu yap- n. Fon ve kamu bankalan para ta- lepederdurumda. Bunlarfahderi yu- kan çekmekte. Baa bankalar dev- let bankalanna borç vererek durup dururken para kazanryor. Bunlan onun için piyasadan çekmemiz ge- rekiyor. Onun için iyi bankaahkya- pan bankalar haline getirmemiz, hem deküçüttmemiz gerekryor" di- ye konuştu. Önal. kamu bankalan- nın tek çatı altında toplanması için de yasal düzenleme yapılacağını açıklarken kamu bankalannın özel hukuk kurallanna göre çahştınlma- sıyla piyasalardaki yüksek faiz bas- kısı yaratan unsurlann ortadan kal- dınlacağını söyledi. Emlak Bankası'ndan sorumlu olan Devlet Bakanı Faruk Bal'ın Emlak Müsteşarlığı'yla ilgili çalış- ması olduğunu, bu yasa çıktığı za- man Emlak Bankası çatısı altında- ki birçok yapınm başka yerlere ge- çeceğini açıklayan Önal, şunlan söyledi: "Emlak Bankası biraz daha ku- rallara uygun, aktifınde duran de- ğerleri azalmış olacak. Bu yasa öz- kaynak da sağhyor. Onun problem- jeri büyük ölçüde çözülmüş oluyor. ilgili bankalann yönetimine bakan- lar, ben zaten hiç müdahale etmryo- rum. Kendileri tamamen bankact- lık kurallan içinde islemlerini yapı- yorlar. Teknikolan fon yönetimleri- nn tekçab albndatoplanmasmınhiç- bir sriannolacağmı zannetmiyorum. Zaten havuz sistemi var." Yaşanan kriz bütçe, faiz, dış ticaret gibi ekonomik verilerde değişiklik yapılması ihtiyacını doğurdu Piyasalarda yüksek faiz kaygısı• Kurlann serbest bırakılmasıyla yüksek enflasyonlu günlere geri dönüleceği belirtilirken faizlerin artacağı kaygısının yaşanmasına neden oldu. Merkez Bankası ise sıkı para politikasının kararlıhkla sürdürüleceğini açıkJadı. ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin dalgalı kur sistemi- ne geçmesinin ardından Devlet Bakanı Recep Önal ve Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel'in yaptığı açıklamalar, tüm hedefle- rin değiştirileceğini ortaya koydu. 2001 bütçesinden enflasyona ve IMF'yle yürütülen programa ka- dar yeni bir çerçeve oluşturulma- sı gereği ortaya çıktı. Kurlann ser- best bırakılmasıyla yüksek enflas- yonlu günlere geri dönüleceği be- lirtilirken bu noktada yüksek faiz kaygısı taşınıyor. Tüm bunlara kar- şm Merkez Bankası, sıkı para po- litikasının kararlıhkla sürdürülece- ğini, enflasyon oranını tek çıpa alan enflasyon hedeflemesi reji- mine yönelinileceğini açıkladı. 'Her şey o kadar kotfl değû" IMF Türkiye Masası Şefi Cotta- reffi, dalgalı kur karannın hüküme- tin hedef ve stratejisini değiştirme- yeceğini savladı. Ancak Cottarel- li, "Elbettemakroekonomikçerçe- venin gözden geçirilmesi konusun- dabirtakmtakpfcrimizobbiir'' de- di. CottareUi, her şeyin o kadar kö- tü olmadığını savunarak "Tabii bu, yeni kur poütikasının geçiş döne- minin nasılyönetikügine bağh. Hü- kfimet de dezenflasyon hedefine bağh kakhğmı sövlemişti. Dolayı- sıyla iyi gktecektir" diye konuştu. Türkiye'nin IMF'den ek kaynak beklenrisi ile ek rezerv olanağı kapsamında sağlanan 7.5 milyar dolarlık kredinin Hazine borçlan- ması ve bütçede kullanıhnası yö- nündeki talepleri ise kabul görme- di. Merkez Bankası'nın dünkü ya- zılı açıklamasında, 22 Kasım bu- nalımının ardından göreli bir den- ge sağlanabildiği belirtilerek 19 Şubat bunahmıyla ilgili üstü kapa- lı olarak hükümet ve Cumhurbaş- YEINİ LİMİT BELİRLENECEK Enflasyonda 2001 hedefi değişiyor T~ m ANKARA (Cıımhuriyet Bürosu)- Dev- let Bakanı Recep Önal, 2001 enflasyon hedefiıün değiştirileceğini. net iç varlık- larda yeni limitler belirleneceğini, bütçe- de başlangıçta değıl, ama gerekırse deği- şiklik yapılacağını açıkladı. Önal, TL'de değer yitimınin, başlangıçta yüksek olsa da yüzde 15'lık değerlenme düzeyinde dengeye oturacağı beklentisini belirtti. IMF'nin devalüasyon istemi olduğu iddiasını yalanlayan Önal, yeni dönem- de Merkez Bankası'nın enflasyon poli- tikasına kenetleneceğini söyledi. Önal, kurlarla enflasyonun birbirine çok yakın gideceğini varsaydıklannı. ancak maka- sın açıldığını belirterek şu itiraflarda bu- lundu: "fthalat çok ucuz hale gelmeye başladı. ihracatzorlaşmaya başladı. Tür- kiye'nin sıkıntısı tasarruf yetersizliği. Onun için yabancı kaynak ihtiyacımız var. Burada da maalesef varsavununız MGK'de devlet krizi 1 - Pazartesı gûnû yapılması planlanan MGK toplartısınm ılk dakıkaiamda, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve BaşbatanButertEcevıtarasficlageıgrtk yaşandt. Toplantıyı terkeden Başbakan Ecevit. Cumhurbaşkanı Sezer'm kendısne "hakaretiere vararı ıthamiarda bulunduğunu" açıkladı Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasındakı kram elkısıyle pfyasalar da hareketlenmeye başladı. Bankalar ve yabancı yatmmalar TU pozısyonlannı dovce çevrerek yurtdışına çıkmaya başladu | Milyartarca dolar çıktı 2- Merte Bankası'ndan dövız almak steyen bankalar, aynı gun 7 6 milyar ddan yatjana ulketerdekı muhabır bankalara gonbererek nsklennı ortadan kaidırdılar Ancak ABO pıyasalan tatıkie olduğu ıçın ışlemter saiı gunü vadeiı yapdabddi Bankalar yüküırtûlülderini yenne getiremedl 6- Alacaklam toplayamayan ancak ABO pıyasaianran taU olduğu gün dövız akna taahhûdunû yurtdışındakı muhabır bankalara gönderen bankalar, Merkez I Bankası na TL getmp dövız alamaymca yurtdışında da | I yükümlülütdennı yenne getremedı Çarşamba günü 10- Çarşamba gunu bankalar takas açıklannı kapatamaymca brbırtenne, Merkez Bankaa'na ve Hazıneye olan gârevtenm yenne getremedıler Bunun uzerinesistsmkfttteodı Bir saa) geç açıian bonove repo pıyasasmda bankalar bırbınne para satmadı Ecevitten yeni açıklamaKur politika<y değişti 11-Başbakan Ecevit'm, aynt gûn CumhurtDaşkanı Sezer'den ekonomik programa destek açıMamaa yapmaanı stedığmı ancak bu ısteğının reddedıldığını açıkladı Bunun üzenne knz voğunlaştı ve borsa cakıklı 7.3 milyar yerine 4.3 milyar dolar S- Sak gunu ssteme gren dövız mıktan I Hgbaya1anJa7 3rralyaryeme4.3mılyar ' doterotarakgonjndü 3 milyar dolar almak ıçtrı Merkez Bankasına başvuran | bankalann gerekli TL'yı toplayamadı Bunun üzeme Merkez Bankası 3 milyar dolarlık ışlerm ıptal ettı Boytece gınş 7.3 milyar dolara çıktı Faiz cezası 3- Saiı gunu Merkez Bankası, pıyasalara repo ıhalesı yoiuyla para vermeyeceğını açıkladı Boytece dövc steyenleryüksek fazle karşteştı JBakanlar Kurulu toplanüsı 12- Knzm aşdamaması Ecevit Başkankğı'nda ekonomı zrvesı toplandı Toptant surerken Cllmhurbaşkare Sezer saat 15 45'de ekonomik programı destekledığını açıkladı Ancak spekMasyonlar doruğa çıktı Ikıgündûr pıyasaya TL vermeyen Merkez Bankası, saat 23 15'te gecelık mterbank pıyasasma yuzde 4 btn fazle 531.1 Iriyon lıra para aktardı geı Onal, dalgalı kur poütikasının yabancı sermaye akışına katkıda bulunacağım, ekonomıde akılcılığın geri geleceğini sa- vundu. Bakan Önal, bütçe büyüklükleri- nin, harcama veya gelirlerde değişme olur- sa Maliye Bakanlığı'nın yetkilerinin de ye- tersiz kahnası durumunda değiştirilebi- leceğini belirtti. Önal, yeni programla il- gili. "Programın ana çatısuıda değişiklik ounaz. Kamu fınansmanı. özelleştirme he- defımizde değişiklik yok. Y'apısal önlem- lerden \azgecme düşüncemiz yok. Bir tek kurdadeğişiklik\ar.Bunu, programa >^n- sunalanoiarakalmaklazun" dıye konuş- tu.Önal, Merkez Bankası'nın nakıt ve ta- lebi kısma konusunda elınde güçlü olarak bulunan faiz enstrümanını kullanacağını ileri sürdü. Oöviz karşıltğı TL 4- Merkez Bankası'na dövız almaya gıden banlar "TL getrm' Etennyle karşılaştkılar Bunun uzenne üzenne dığer bankalardan alacaklan toplamak stedıler Dalgalı kur politikası 13-Yaklaşık 13 saat suren ve Perşembe gûnû saat 02.30'da bıten ekonomı zırvesnn ardndan yapılan açıklamada dakjah kur politikasının benımsendığı açfclandı. Ziraat ve Halk Bankası 5- Ziraat ve Halk Bankası'nın, tanhmde ilk kez takas açığmı kapatamaması üzenne, dığer bankalara olan yükümkjlüklennı yeme getıremedı Ve pryasaiar yenıden altust oldu TÜSİAD, ekonomiden anlayan bir başbakan yardımcısının göreve getirilmesini istedi Iş dünyasından lıüküıııete öııeri Ekonomi Servisi - Türk Sana- yici ve Işadamlan Derneği (TÜ- SL\D), piyasalara güven vere- cek, ekonomiden sorumlu bir baş- bakan yardımcısının olmamasının, programın başansızlığında en önemli rolü oynadığmı bildirdi. TÜSlAD, hükümetin Meclis içinden veya dışından, yurtiçi ma- li piyasalara ve uluslararası ser- maye piyasalanna gü\en vere- cek, sorumluluk almaya hazır, bilgi ve deneyim açısından do- narumh ekonomiden sorumlu bir başbakan yardımcısını göreve ge- tinnesini istedi. Ekonomide ya- şanan kriz ve makroekonomik uyum programı uygulamalan ile ilgili yazılı açıklama yapan TÜ- SİAD, toplumun tüm kesimlerin- • Ekonomide yaşanan krizle ilgili açıklama yapan TÜSlAD, ekonomik programın başansızlığındaki en büyük nedenin, yurtiçi mali piyasalara ve uluslararası - — sermaye piyasalanna güven verecek bir başbakan T U S I A D yardımcısının olmaması olduğunu savundu. kanı şöyle eleştirildi: "Piyasalann gergin bir biçimde yeni ve olumlu gelişmeleri beklediğibu hassas dö- nem sonunda. 19 Şubat 2001 günü ortaya çıkan siyasi gerginlik, piya- sakanhmalannın programa gü\cn- lerini kaybetmelerineve panik ha- linde bankanuzdan döviz talep et- melerine neden olmuş, aynı gün, ertesi gün valör ile yaklasıkİJb mfl- yar dolar saülmıştuf Merkez Bankası, döviz kurunun dalgalanmaya bırakılmasıyla sü- receğini ileri sürdüğü program sü- recinde IMF'nin Türkiye'ye sağla- dığı kredilerin önceden program- landığı gibi verileceğini bil- dirdi. Açıklamada, enflas- yon hedeflemesi rejimi için Merkez Bankası yasa tasla- ğının çalışmalannın tamam- landığını ve hükümete hız- la sunulacağı kaydedildi. Bakan Önal ve Merkez Ban- kası Başkanı Erçel'inortak açıklamasında ise şu teınel hedef ortaya konuldu: "Esas olarak, temelde uygulana- cak stratcjl biiy üme ile eş- zamanh bir enflas>onla mü- cadeie amacma yönelik ol- tnaya devam etmektedir. Önümüzdeki birkaç gün içinde öncelikli amaç, ph a- salann aşuı tepki gösterme- lerinive TürkLirası'nın aşı- n değer kaybetmesini önle- mek olacaknr." Prensiple- rin ana hatlan da şöyle or- taya konuldu: Ekonomik hedef ve koşulların yeniden belirlenmesl: özeiiik- le enflasyon, büyüme, ban- ka yeniden yapılandırmala- nnın maliyeti, bütçe konu- lan çerçevesinde gerçekleş- tirilecek. IMF ile birlikte yü- rütülen programın yeniden oluşturuhnası kapsamında, yeni ve gerçekçi bir çerçe- ve üzerinde mutabakat sağ- lanmasını beklemekteyiz. Mali dengelerin sürdürülebilirliğinln sağlanmasi: Döviz ku- rundakı değişiklığin etkisi dikkate alınarak düzeltilen 2001 yıh bütçesinin sıkı sı- kıya uygulanması ile KJT'le- rin mali dengelerinin iyileş- tırilmesi yönünde eşlik eden tüm tedbirler, 2001 progra- mında konsolide kamu sek- törü temel fazlasında hedef- lenen iyileşmenin gerçek- leştirilmesi amacıyla haya- ta geçirilecek. Enflasyonda düşüş için sosyal kesimler- leiSbll1lğl:Ücretlervefı- yatlann makul seviyelerde tutulması konusunda sosyal kesimlerin desteğini talep ce desteklenen ve hedefe olduk- ça yaklaşılan makroekonomik uyum programının başansızlığın- da, ekonomik konularla ilgili ko- ordinasyon eksikliğinin en önem- li rolü oynadığını vurguladı. "Mali piyasalara acilen mü- dahale gerektiren bir ortamda karaıiannBakanlarKundu'nda tarbşıhnası bu eksfldiğin en önem- li göstergesidn-" denilen açıkla- mada, hükümetin, ekonominin yönetimini yeniden örgütleme hazn-lığı yaparken mali piyasa- lan makul kur ve faiz düzeyle- rinde istikrara kavuşturması ge- rektiğine dıkkat çekildi. Yapısal reformlar Yılın ilk altı ayında başlayacak ekonomik durgunluğun yılın ikin- ci yansına da sarkabileceği belir- tilerek "Bu makroekonomik şart- larda tüketimveyaöTHnharcama- lannda ortaya çıkacak yavaşla- ma, dövizkurunun değer kaybı ne- deniyleortaya çıkacakenfiasyonist beklentüeri dengeleyebileoektir. MaK ph asalann istikrara kavuş- turuhnası sonrasında IMF prog- ramınm güncelleştirilmesi ileilgi- K değeıiendirmeye gecikbilir. Bu sürecte yapısal reformlann plan- land^gibigerçekleştiribnesisağ- lanmatadn*" görüşleri ifade edil- di. Açıklamada, son gelişmele- rin, AB üyeliğinin ve içerdiği di- siplinlerin Türkiye için önemini de ortaya koyduğu vurgulandı. 26 Şubat 2001 tarihinde MGK'de, AB üyelik sürecinde Ulusal Prog- ram'ın siyasi kriterleri ile ilgili bölümünün mutlaka karara bağ- lanması gerektiğinin vurgulandı- ğı açıklamada, "Hükümetin bir iş programı niteüğinde olan Ulu- sal Program üzerinde uziaşması hem siyasi istikrara hem de mali pjyasalann krikrarkazanmagna katkıda bulunacakür" ediyoruz. Hükümetimiz, ka- mu çahşanlan ile enflasyon- la mücadele hedefleri doğ- rultusunda bir uzlaşmaya varmaya özen gösterecek. Bankacılıksektörü İçin güçlendlrllml; StrateJİ: Önümüzdeki bir- kaç günde, BDDK, Tasar- ruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafindan devralınmış ban- kalann çözümü için daha hızlı bir yaklaşımm belir- lenmesi ve kamu bankala- rının yeniden yapılandınl- ması için azimli bir yakla- şım üzerinde çalışacak. Ka- mu işletmelerinin yeniden yapılandınlması, özelleşti- ribnesi için yenilenmiş bir yaklaşım gösterilecek. BIRBAKIMA SERVER TANİLLt Kırk Yıllık İki Tarih Kırk yıl öncesine ait o iki tarihten biri, 13 Şu- bat 1961, öteki de 26 Şubat 1961'dir. 13 Şu- bat 1961 'de Türkiye Işçi Partisi kuruldu; 26 Şu- bat 1961 'de de Hasan Âli Yücel öldü. Aynı yıl, iki haftalık bir farkla birbirini izleyen bu iki ta- rih, tam da bunalımlar içinde çırpındığımız bir dönemde ve ortamda dikkatlerimizi üzerlerin- de topluyor. Neler anlatmıyor, neler hatırlatmıyorlar ki! • Demokrat Parti hayranı, öyle olunca sonra- ki yıllann Adalet Partisi ve ANAP yalakası yoz kalemler, 27 Mayıs deyince onu sıradan bir "darbe" olarak algılar; ne türiü yeniliklere im- za attığını görmez ya da görmezden gelirler. O yeniliklerden biri 1961 Anayasası ise, öteki de onun yarattığı bir ortamda Türkiye Işçi Partisi'nin (TİP) kurulmasıydı. Ne mi oluyordu TİP'in doğuşuyla? Şu: Polrtika, aynı sınrfın iki kanadı arasında - dövüşlü kavgalı da olsa- paylaşıimaktan çıkı- yor; bir yeni sınrf, işçi sınıfı adayiığını koyuyor- du sürece. O sınrf, o tarihe kadar siyaset are- nasına hiç sokulmamıştı; ideolojisi olan sosya- lizm de, bir "zabıta vakası" hükrnünde ve Ce- za Yasasrnın yasaMan içindeydi. Şimdi, emek- çi kitlelerin de katıldığı gerçek "sol muhalefet" sahnedeydi; bütün sorunlar artık "sosyal" bir çehreye bürünecek ve yerii yerine oturacaktı. Batılı siyaset, sol'u ve sağ'ıyla nihayet bizim pariamentomuza da yansıyacaktı: Adalet Par- tisi kapitalizmi ve büyük burjuvaziyi; CHP, or- ta burjuvaziyi ve onun "sosyal demokrat" ka- nadını temsil ederken, TİP, işçi ve emekçi sını- fını, sosyalizmi savunacaktı. Siyasal iktidarda, onlann arasında, güçlerine göre e) değıştirecek- ti. Daha da önemlisi, siyaset siyaset olacaktı. Olmaya da başladı: TİP, hele 1965'te bir avuç milletvekiliyle pariamentoya girdikten sonra, emekten yana sol ve sosyalist muhalefetin çar- pıcı ömeklerini sergiler oldu. Sorunlara ayn bir yorum gelirken, yeni bir ufuk egemen olmaya başladı. Temel hak ve özgüriüklerin önündeki engeller birer birer saptanıyor ve Anayasa Mah- kemesi'ne gidiliyordu. Tabu haline getirilmiş kimi sorunlara da değiniliyordu. Örneğin Kürt sorununu ilk kez dile getiren bu parti oldu. Ve her şey anayasaya dayanılarak yapılıyor- du. Yanıt ne mi oldu bütün bunlara? Parlamento içinde ve dışında kavga, saldın, cinayet, faşizm... 1971 'de de parti kapatıldı. Gazetemizde son günlerde, Berat Gürtçı- kan'la Ali Er arkadaşlarımızın hazıriadıklan lİP'in öyküsü", bu acı serüveni -bütün çıp- laklığıyla- gözlerimizin önüne seriyor. Araştır- macılar, o yıllann tanıklanna da, 40 yıl sonra bir değeriendirme yaptınyoriar. O dönemin onur- lu kavgasına katılmış ve çilesini de çekmiş Çe- tin Attan ın yanıtı şu: "TİP Meclis'te kalsaydı, Türkiye bugün, Avrupa Birliği üyesi, gelir da- ğılımı düzgün birülke olurdu;yaşam kaJitesıaçı- sından Yunanistan'ın 65 basamak altında ol- mazdı." Ne kadar dogru bir değeriendirme! Bugün gelip girdiğimiz çıkmaz var ya; çevi- rin gözlerinizi gerilere, bir yerde TlP'e gelip ta- kılacak, o fırsatın heder edilişinde göreceksi- niz bir nedeni de. Hayır biz böyle olmayabilir- dik, Türkiye'nin egemen sınıflan, adım başın- da işledikleri cinayet ve gunahlann cezasını topluma çektiriyortar. Halk olarak silkinip şah- lanıncaya değin de çekeceğiz... • TİP, heder edilmiş bir fırsattı da, Köy Ensti- tüteri öyle degil miydi? Açınız Batı'nın tarihini, başını kentlerin çek- tiği Sanayi Devrimi'nin yanı sıra, onu tamam- layacak bir "tanmda devrim" uğraşını da gö- receksiniz. Işte Cumhuriyet, Aydınlanma'nın ışığını Köy Enstitüleri yoiuyla kırsala da yayar- ken, ilerisi için "tanmda devrim"\n insan mal- zemesini yaratmanın da kapılannı açıyordu. Ama o da baltalanmıştır: Türkiye burjuvazi- sinin yoz temsilcileri onlan kapamış, yerierine imam-hatip okullannı açmışlardır. Aydınlığa karşı karanlık, mistik ve gericilik... Ne var ki, Köy Enstitüleri unutulmadılar. Na- sıl ki, 4O'lı yıllann büyük ansiklopedi hareketi, bütün bir dünya edebiyatını dilimize taşıyan çeviri hareketi de unutulmadu Elbet, o çığın açan Hasan Âli Yücel de... Cumhuriyet'in dev Aydınlanma kadrosu için- de, Milli Eğitim Bakanı olarak yaptıklan, bugün de birer yaratıcılık ömeği olarak kalıyor. Ken- disine karşı nanköriük edilip eseri baltalanmış da olsa, o tohum kültür toprağımıza atılmıştır bir kez; yeniden yeşereceği anı beMiyor. Ha- san Âli Yücel, bir 40 yıl sonra, 40 yıl öncekin- den daha büyüktür. Büyük adamlar ölmez, giderek büyürier... Krizler ülkesi Herpaketin faturası ağır oldu Ekonomi Servisi - Hükümetler, yıllardır her krizin ardmdan yeni bir istikrar programıyla halkın karşısma çıkarken her istikrar paketi de ekonomiye ağu- faturalar ödettı. Türkiye, 24 Ocak 1980'de Turgut Ozal sayesinde liberal ser- best piyasa ekonomisiyle tanışırken yüksek fa- izle beslenen çe\Telerin ekonomiyi sürüklediği darboğazla karşı karşıya kaldı. TansuÇiDer'in başbakanlığı döneminde Tür- kiye, 5 Nisan kararlannın ilan edilmesine ne- den olan 24 Mart 1994'te yüksek faiz kriziyle çalkalanarak 'Kara Perşembe'yle tamştı. 7 Temmuz 1999'da ANAP-DSP koalisyonu döneminde ise para piyasalan borsada hüküme- tin zirvesindeki siyasilerin yakın çevrelerine usul- süz kazanç sağlamalannın yarattığı krizi yaşadı. Etibank ve Bank Kapital'in Tasarnıf Mevdu- atı Sigorta Fonu'na devrinin ardından 22 Ka- sım 2000'de Demirbank'a devletin el koyma- sıyla patlak veren krizde ise ekonomi 'Kara Çarşamba'yı yaşadı. 1 Arahk 20O0'de ise artık yüksek faiz krizd tırmanışa geçerek gecelik faizler yüzde 2000'le- re firladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle